• Sonuç bulunamadı

Saldırganlık Konusu Đle Đlgili Kuramsal Bilgiler Ve Araştırmalar Bu bölümde saldırganlığın tanımı ve türleri açıklanmış ardından saldırganlıkla

KURAMSAL GÖRÜŞLER VE ĐLGĐLĐ ARAŞTIRMALAR

3. Durumluk-Sürekli Kişilik Kuramı

2.5. Saldırganlık Konusu Đle Đlgili Kuramsal Bilgiler Ve Araştırmalar Bu bölümde saldırganlığın tanımı ve türleri açıklanmış ardından saldırganlıkla

ilgili bazı kuramlara yer verilmiştir. Yurtiçinde ve yurtdışında saldırganlıkla ilgili yapılmış olan bazı çalışmalar bölüm sonunda yer almaktadır.

2.5.1. Saldırganlık Tanımları ve Türleri

Saldırganlık herkesin bildiği bir kavram, bir davranış şekli olmasına rağmen, tanımlaması oldukça zordur. Saldırganlık terimi psikolojide, sosyal psikolojide, psikiyatri de ve nöroloji de birbirinden farklı anlamlara gelmektedir. Saldırganlığın karşılığı olan “aggression” sözcüğü Latince kökenli bir sözcük olup, kelime anlamı: “Bir yöne doğru hareket etmek”tir. Bu sözcüğün kapsamında kesin bir tavır alış, tepki verme ve yok anlamları da yer almaktadır (Köknel, 2000). Ayrıca “agressivite” kelimesi etimolojik kaynağını Lâtin dilindeki “Agre’dior” sözünden alır. Yerine göre üzerine gitmek, yanaşmak, yaklaşmak, birleştirmek ve saldırmak anlamına gelir.

Lorenz saldırganlığı, “esas olarak dış uyaranlara karşı bir tepki değil, insanın içinde gömülü, serbest kalmaya çabalayan ve dış dürtülerin yeterli olup olmamasına bakmaksızın anlatımını bulacak bir uyarılma” olarak anlatır. Yani saldırganlık içgüdüseldir, ancak ortaya çıkabilmesi için çevrede saldırganlığı ortaya çıkarabilecek uyarıcıların olması gerekir (Erkuş, 1994). Freud ise, “insanın kendine yönelik olan yıkıcı eğilimlerinin dış dünyadaki nesnelere çevrilmesi” olarak anlatır (Johnson, 1972: Aktaran: Efilti, 2006).

Berkowitz (1993) saldırganlığı, başka bir bireye ya da nesneye kasıtlı olarak zarar verme ya da incitme niyeti taşıyan amaca yönelik motor davranış biçimi olarak tanımlamıştır. Berkowitz saldırganlığı; 1) düşmanca (hostile) ve 2) araçsal (instrumental) saldırganlık olmak üzere ikiye ayırır. Düşmanca saldırganlık hedefin

tahriklerince güdülenen, saldırgan kişinin karşısındaki kişiyi, durumu, nesneyi sevmemesi ya da nefret etmesinden kaynaklanan, içinde öfke ve düşmanlık duygularını da barındıran ve temel amacı, hedefe zarar vermeyi içeren saldırganlık türü olarak tanımlanır. Araçsal saldırganlık ise; hedefin tahriklerinden etkilenmeyen, içinde düşmanlık ve öfke barındırmayan, bir amaca ulaşmak ya da kişisel ihtiyaçları karşılamak için yapılan saldırganlık türüdür (Aronson, Wilson ve Akert, 2005: Aktaran: Çelik, 2006).

Diğer taraftan Bandura (1973) ise saldırganlığı, kasıt/niyet kavramı içinde değerlendirmemiş, onun yerine sosyal kuralları bozan ya da yıkan zarar verici davranış kalıpları içinde değerlendirmeyi uygun görmüştür. Freedman, Sears ve Carlsmith (1989), saldırganlığın en yalın tanımının “başkalarını inciten ya da incitebilecek her türlü davranış” olduğunu; ancak bu tanımın eylemde bulunan kişinin niyetini içermediğini; niyet dikkate alındığında ise saldırganlığın “başkalarını incitmeyi amaçlayan her türlü davranış” olarak tanımlanabileceğini belirtmektedirler. Özgeci saldırganlık, izin verilmiş saldırganlık ve düşmanca saldırganlık şeklinde ayırım yapmaktadırlar(Aktaran: Çetinkaya, 1991).

Buss’a göre saldırganlık, başka bir organizmaya zarar verici uyaranlar gönderen tepkidir. Buss, tüm saldırganlık türlerinin iki ortak özeliği içinde barındırdığını vurgulamış ve bu ortak özellikleri “zararlı uyaran gönderme” ve “kişilerarası bağlam/içerik” olarak ifade etmiştir. Buss, ayrıca saldırganlığın oluşumunu güçlendiren iki temel pekiştirmenin varlığına dikkat çeker ve bunlardan ilkini kurbanın duyduğu acının ve zararın yol açtığı uyaran oluştururken, ikincisini ise içsel ya da dışsal bir karşılık ya da ödül oluşturduğunu ifade eder. Zararlı uyaranlar, saldırıyı ve kızgınlığı içine alan saldırganlığın oluşumuna sebebiyet verir. Saldırı; kurbana zarar verici uyaran göndermeyi içermektedir ve buradaki pekiştirme kurbanın duyduğu acıdır. Kızgınlık; hoşnutsuzluk, rahatsızlık verici ve sinirliliğe yol açıcı uyaranlardır. Ancak bu uyaranlarda kurbana doğru odaklanma söz konusu değildir ve burada pekiştirme yoktur. Dışsal pekiştirmeler güçlü alışkanlıkların oluşmasını sağlayan dışsal ödüllerdir. Đçsel pekiştirmeler ise memnuniyet verici ve öfkeyi dağıtan, azaltan içsel ödüllerdir (Aktaran: Çelik, 2006).

a- Zarar verici uyarıcılar ortaya koyması b- Kişilerarası ortamı gerektirmesidir

Buss’a göre, sosyal olarak kabul edilen bir davranış içerisinde zarar meydana geliyorsa bu davranış saldırgan olarak düşünülmelidir (Jonhson, 1972: Aktaran: Efilti, 2006).

Buss ve Perry fiziksel, sözel ve dolaylı saldırganlığın “diğerlerini incitmeye ya da onlara zarar vermeyi” içerdiği sonunca varmışlar ve bu saldırganlık türlerinin ayrıca saldırganlığın davranışsal bileşenini temsil ettiğini belirtmişlerdir. Bununla birlikte Buss ve Perry Öfke’nin, “fizyolojik uyarılma ve saldırganlığa hazırlanmayı” içerdiği ve saldırganlığın duygusal bileşenini oluştururken ve düşmanca saldırganlığın ise “acımasızlık ve haksızlık duyguları”nı içerdiğini ve saldırganlığın bilişsel bileşenini temsil ettiğini sonucuna varmışlardır (Felsten ve Hill, 1999).

Okullarda gösterilen ya da ortaya çıkan saldırganlık yurt dışında olduğu kadar ülkemizde de önemli bir olgudur. Öğrencilerin okullarda gösterdiği saldırganlık tiplerini Moeller (2001:269-272) dört kategoride ele almıştır. Bunlar;

1-Düşük Düzeyde Saldırganlık: Kötü sözler, itmek, dürtmek, kabalık, olumsuz sözler içeren duvar yazıları yazmak.

2-Taşınmaz Mala Karşı Saldırganlık (Vandalizm): Halkın kullandığı malı tahrip etme ve kundaklama: okulda kullanılan mallara zarar verme, yangın çıkarma olarak tanımlanır.

3-Tehditler: Öğrencinin diğer bir öğrenciyi açık bir şekilde tehdit etmesi durumunu içerir. Öğretmenlerden elde edilen bilgilere göre okullarda çok fazla yaşanan durumlardan bir tanesidir.

4-Fiziksel Saldırganlık: Okulda yaşanan saldırganlık durumlarından bir tanesidir. Öğretmene karşı olan saldırganlık, alay etme, zorbalık, cinsel saldırı ve tacavüz, tartışma, kavga etme, silah taşıma ve kullanma tehdidi, çocuk kaçırma, rehin alma, bombalama, bıçaklama fiziksel saldırganlık.

2.5.2. Saldırganlık Davranışına Yönelik Kuramsal Yaklaşımlar

Saldırganlık kavramının inceleyen araştırmacılar temelde iki farklı görüş ortaya atmışlardır. Bunlardan birincisi, saldırganlığın içgüdüsel; ikincisi, sonradan kazanılan bir davranış olduğudur. Đçgüdüsel ve biyolojik kuramlar saldırganlığı doğuştan gelen, insanın doğasının bir parçası olarak değerlendirirken öğrenme kuramları saldırganlığı engellenme, pekiştirme ve sosyal öğrenme kuramları ile açıklamaktadır (Köksal, 1991: 20-21). Bu araştırmada saldırganlıkla ilgili olarak ele alınan bazı kuramlar aşağıda açıklanmıştır.

1. Đçgüdü Kuramları:

Outline

Benzer Belgeler