• Sonuç bulunamadı

AraĢtırmacı tek bir olgu ya da duruma odaklanarak olguyla ilgili önemli özelliklerin etkileĢimini açığa çıkarmayı amaçlayıp, bu amaç için verilerin çözümlenmesi ve yorumlamasıyla ortama, içindeki insanlara ve ilgilenilen etkinliklere iliĢkin betimlemelere yer verir. AraĢtırmanın bulgularını desteklemek için veriler içinden katılımcıların kendi sözlerine, dokümanlardan doğrudan alıntılara yer verilip, verilerin çözümlenmesi sürecinde, kayıt altına alınan her bir katılımcı ile yapılan görüĢme ayrı bir ses dosyası olarak kayıt altına alınmıĢtır. GörüĢmeler kelime işlemci programı aracılığıyla elektronik ortama aktarılırken görüĢme tarihi, saati, katılımcı adı belirtilecek biçimde bir dosyalama düzeni yapılmıĢtır. GörüĢme kayıtları yazıya geçirilmeden önce genel hatlarıyla baĢtan sona dinlenerek, tekrar sürekli geri alma yoluyla tüm konuĢmalar yazıya geçirilmiĢtir. Diğer bir aĢamada ise, baĢka bir gün kayıt tekrar açılarak, önceden yazıya geçirilen metin

takip edilip, (varsa) bazı ekleme ve düzeltmeler yapılmıĢtır. GörüĢmeler yazıya geçirilirken, araĢtırmada herhangi bir veri kaybı ya da araĢtırmaya herhangi bir katkısı olmayacağından dolayı ağız farklılıkları dikkate alınmadan yazıya geçirilmiĢtir. Örneğin, görüĢmelerin araĢtırmacı tarafından düzenlenip kelime iĢlemci programı aracılığıyla elektronik ortama aktarılmasının ardından araĢtırmacı katılımcılara verileri göndererek katılımcılardan bunların gerçeği yansıtıp yansıtmadığına iliĢkin düĢüncelerini belirtmesini istemiĢtir. Ses kaydı ve yazılı doküman halinde toplanan verilerin doğruluğunu tüm katılımcılar onayladıktan sonra, araĢtırmanın alt problemlerini yanıtlamak amacıyla yarı yapılandırılmıĢ görüĢmeler yoluyla toplanan veriler, nitel veri analiz tekniklerinden “içerik analizi” yoluyla çözümlenmiĢtir. Çözümleme sürecinde katılımcılar için bazı kısaltmalar kullanılmıştır. Öğernciler için: Ö, öğretmenler için: ÖT ve veliler için de V kısaltmaları kullanılmıştır. Tablo 3.1.‟de pilot çalıĢma sonucu çözümlenen bazı veriler sunulmuĢtur.

Tablo 3.2 İçerik Analizi REHBER LĠ K Yarar ve risklerini

anlatmalarını 15 Ö-3: “Tüm öğretmenlerin toplanıp okuldaki tüm öğrencileri toplayıp, internet hesabı olup olmayan her kesleri bilinçlendirmelerini isterim. Bir tek öğrenciler değil, velilerin de çünkü velilerin de, anne babaların da hesapları çalınıyor. Hani internet hesaplarında sosyal medya güvenliği diye bir grup açarak, öğrencileri de oraya ekleyerek orda da yazılar yazarak onları bilinçlendirebilirler.” Aktif kullanıcılar olmalarını 11 Rehber olmalarını 7 AN L A YIġ

Kötülememelerini 7 Ö-9: “Bizim dersimize giren öğretmenlerin hiç biri sosyal

medyayı olumlu falan bulmuyor. Ya çoğu işte diyor ki genellikle ders çalışın diyor, sürekli ders sürekli ders. Ama sürekli ders çalışarak nereye kadar gidebileceğiz? Yani biraz da özgür yaşamamız lazım.” Ö-13: “Anlayışlı olmalarını ve bizim yerine koymaları, empati kurmalarını”

Empati kurmalarını 8

Sadece ders için

sıkmamaları 1 Yararlarını göz ardı etmemeleri 5 EĞĠTĠ M E ENTE GRE

Sosyal medyayı derste

kullanmaları 6 Ö-10: “Mesela facebookta hani mesela bir grup kurulup orda arkadaşlar, çocuklar şu grupta sizin ödevinizle ile ilgili orada hani gerekli şeyler var, bakabilirsiniz, demelerini istiyorum. Ama genelde işte sosyal medya kötü, şöyle kötü böyle kötü genelde kötüleniyor, aslında öyle bir şey değil.”

Yıldırım ve ġimĢek‟e (2013) göre içerik analizinin amacı verileri tanımlamak, verilerin içinde saklı olabilecek gerçekleri ortaya çıkarmaktır. Ġçerik analizinde temelde yapılan iĢlem, birbirine benzeyen verileri belirli kavramlar ve temalar çerçevesinde bir araya getirmek ve bunları okuyucunun anlayabileceği Ģekilde yorumlamaktır.

Bu araĢtırmada da görüĢmelerden elde edilen verilerin çözümlenmesinde içerik analizinden yararlanılmıĢtır. Metne dökülmüĢ olan görüĢme kayıtları, araĢtırmacı tarafından genel bir Ģekilde okunmuĢtur. Daha sonra metin kelime kelime, satır satır

dikkatlice okunup, burada katılımcının konuĢmalarından kodlar (kavramlar) oluĢturulmuĢ ve bu kodlar arasındaki ilişkiler (temalar) belirlenmiĢtir. Daha sonra kodların ve temaların düzenlemesi yapılmıĢ, öğrencilerin verdikleri yanıtların tekrar sayısına göre kodların frekans değerleri oluĢturulup, elde edilen bulgular yorumlanmıĢtır. Bu araĢtırmada içerik analizi kapsamında: Verilerin kodlanması, temaların bulunması, verilerin kodlara göre düzenlenmesi ve tanımlanması ile bulguların tanımlaması ve yorumlanması aĢamaları izlenmiĢtir. Sıralanan aĢamalar aĢağıda geniĢçe açıklanmıĢtır.

1)Verilerin kodlanması: Ġçerik analizinin ilk aĢaması olup, araĢtırmacı bu aĢamada elde ettiği bilgileri incelemeye, anlamlı bölümlere ayırmaya ve daha sonra her bölümün kavramsal olarak ifade ettiği anlama ulaĢmaya çalıĢır. Bir sözcük, cümle, paragraf ya da bir sayfalık veriden oluĢabilecek bu bölümler araĢtırmacı tarafından isimlendirilir (Yıldırım ve ġimĢek, 2013).

Strauss ve Corbin (1990) üç tür kodlama biçiminden söz etmektedir: daha önceden belirlenmiĢ kavramlara göre yapılan kodlama, verilerden çıkarılan kavramlara göre yapılan kodlama, genel bir çerçeve içinde yapılan kodlama (Akt. Yıldırım ve ġimĢek, 2013). Bu araĢtırma kapsamında yarı yapılandırılmıĢ görüĢmelerden elde edilen verilerin kodlanması sürecinde “verilerden çıkarılan kavramlara göre yapılan kodlama” biçimi benimsenmiĢtir. Sözü edilen kodlamada, toplanan verilerin analizine rehberlik edecek bir kavramsal yapısı olmadığı için veriler tümevarımcı bir analize tabi tutularak, sonucu araĢtırmacı tarafından ortaya çıkarılmıĢtır. AraĢtırmacı, verileri satır satır okumuĢ ve araĢtırmanın amacı çerçevesinde önemli olan boyutları saptamıĢtır. Ortaya çıkan anlamlara göre araĢtırmacı, kodlar üretmiĢ ya da tümevarımcı analizin gereği olarak doğrudan verilerden yola çıkarak kodlar oluĢturmuĢtur.

Bu araĢtırmada 2014–2015 eğitim- öğretim yılı bahar ve güz dönemlerinde elde edilen veriler, bilgisayarda kelime iĢlemci yardımıyla yazıya dökülmüĢtür. Genel olarak veri setinin tümü okunduktan sonra kod oluĢturma süreci, görüĢme metinleri satır satır okunarak ve ilgili cümlelerin altları çizilerek gerçekleĢtirilmiĢtir. Veri setinde ilk okuma tüm katılımcıların sosyal medyanın yarar ve risklerine yönelik oluĢturulan yarı yapılandırılmıĢ görüĢme formundaki ilk soru olan “Sosyal Medyanın sizin için; yararları nelerdir? Neden yararlı?" Ģeklindeki soruya verdikleri tüm yanıtlar okunmuĢtur. Daha sonra Riskleri nelerdir? ve “önerileriniz nelerdir?” Ģeklindeki soruların tüm yanıtları okunmuĢtur. Katılımcıların aynı soruya verdikleri yanıtlarda benzer kavramlardan yola çıkılarak kodlar oluĢturulmuĢtur. Okumalar devam ettikçe kod listesi zenginleĢtirilmiĢtir. GeliĢtirilen olası kod listesi kullanılıp, veri seti üzerinde kodlamalar üç aĢamada

gerçekleĢtirilmiĢtir. Bunlar öğrenci, veli ve öğretmenlerden elde edilen verilerin ayrı ayrı kendi içinde kodlanması olmuĢtur. Ġlk etapta ortaokul öğrencilerinin sosyal medyanın yararları, riskleri ve önerileri konusundaki ifadeleri kodlanarak, kodların önem derecesini belirlemek için kodların tekrar sıklıklarına bakılmıĢtır. Ġkinci aĢamada velilerin sosyal medyanın yararları, riskleri ve önerileri konusundaki ifadeleri kodlanmıĢtır. Üçüncü aĢamada ise öğretmenlerden elde edilen veriler aynı Ģekilde kodlanarak veri setinden zengin bir kod listesi oluĢturulmuĢtur.

2)Temaların bulunması: Elde edilen veriler kodlanıp, veriler bu kodlara göre sınıflandırılmıĢtır. Daha sonra ortaya çıkan kodlardan hareketle verileri genel düzeyde açıklayabilen ve kodları belirli kategoriler altında toplayacak temaların oluĢturulmasına sıra gelmiĢtir. Temalar kodlara göre daha genel bir olguyu simgelediklerinden, bu süreç toplanan verilerin bir anlamda kodlar aracılığıyla kategorize edilmesi demektir. Tematik kodlama yaparken iç ve dıĢ tutarlılıkla ilgili ilkelere dikkat edilmesi gerektiğinden özellikle iç tutarlık konusunda ortaya çıkan temanın altında yer alan verinin anlamlı bir bütün oluĢturmasına, dıĢ tutarlık konusunda ise temaların birbirlerinden farklı olmakla birlikte kendi aralarında anlamlı bir bütün oluĢturmasına dikkat edilmiĢtir. Dolayısıyla bu çalıĢmada ulaĢılan asıl kod listesi ölçüt alınarak, veri setindeki kod listesi üzerinde tekrar çalıĢan araĢtırmacı, kodlardan hareketle Sosyal medyanın yarar ve riskleri konusunda katılımcıların yanıtlarından temalar oluĢturmuĢtur. Ortaya çıkan temalara göre veri setinin etkili bir biçimde temsil edilip edilmediğini kontrol etmek amacıyla baĢka bir uzmana görüĢme dökümlerini inceletilmiĢ ve daha sonra tema ve alt temaları kesinleĢtirmiĢtir.

3)Verilerin kodlara ve temalara göre düzenlenmesi ve tanımlanması: AraĢtırmacının topladığı verileri kodlara ve temalara göre düzenlenmesi aĢaması Yıldırım ve ġimĢek (2013, 269) tarafından Ģöyle ele alınmıĢtır. Ġlk aĢamada ayrıntılı kodlama ve ikinci aĢamadaki tematik kodlama sonunda araĢtırmacı, topladığı verileri düzenleyebileceği bir sistem oluĢturur. Üçüncü aĢamada ise araĢtırmacı, bu sisteme göre elde ettiği verileri düzenleyip, belirli olgulara göre verileri tanımlamayarak yorumlamaya çalıĢır. Bu araĢtırmada da katılımcıların sosyal medya konusunda aynı soruya verdikleri yanıtlardan elde edilen kodlar oluĢturulmuĢtur. Ġlk etapta kod oluĢturma sürecinde katılımcı ifadelerinin en küçük anlamlı birimi ele alınmıĢ ve bunlar kodlanmıĢtır.

4)Bulguların yorumlanması: Bu aĢama toplanan verilerin açıklanmasında ve anlamlandırılmasında araĢtırmacının görüĢ ve yorumları nitel araĢtırmada önemli yer tutmaktadır. Bu yüzden araĢtırmacının bu son aĢamada, topladığı verilere anlam kazandırmak ve bulgular arasındaki iliĢkileri açıklamak amacıyla neden-sonuç iliĢkileri

kurmaya çalıĢmıĢtır. Bulgulardan birtakım sonuçlar çıkararak, elde ettiği sonuçların önemine iliĢkin açıklamalar yapmıĢtır. AraĢtırmacı bulgularda tema ve alt temaları açıklarken katılımcı ifadelerinden ilgili olanlardan alıntı yapmıĢtır. Alıntılama yapılırken en çok tekrar eden ve en az tekrar eden kodlar göz önünde bulundurulmuĢtur. Ayrıca katılımcı alıntılarında gerçek yaĢantılardan yola çıkılarak verilen ifadelere öncelik verilmiĢtir.