• Sonuç bulunamadı

1.5. Mesleki Eğitimde Karşılaşılan Güçlükler ve Yaşanan Sorunlar

1.5.13. Teknolojik Gelişmelere Uyum Sorunu

Gelişen ve ilerleyen teknoloji, bireyin iş hayatını, toplumda sosyal ve ekonomik koşulları değiştirirken, kaçınılmaz bir şekilde kişi ve işi arasındaki ilişkiyi de etkilemektedir. (Venn, 1968:20; Taymaz, 1984:65)

Hızlı teknolojik gelişmeler iş hayatında bazı mesleklerin parçalanmasına bazılarının ortadan kalkmasına ve bazı yeni mesleklerin de ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bir görüşe göre bugün çocukluk çağında bulunan bireyler şimdiye kadar hiç bilinmeyen yeni

kısa zamanda eğitim programlarına yansıtmaktır. Meslekler, endüstri ve endüstrideki işler geçmişte eşi görülmemiş bir hızla değişmektedir.

Bu koşullar altında mesleki eğitim programlarına karşı yöneltilen eleştiriler “Mesleki eğitim okullarına kaydolan öğrenciler henüz bu okullardan mezun olmadan onların yetiştirilmiş oldukları işlerde ciddi değişmeler olmaktadır” şeklinde özetlenebilir. Bu durumu ortadan kaldırmak için neler yapılabilir sorusuna ilişkin bazı görüşler şöylece özetlenebilir:

1. Öğrencilere teknolojinin özelliklerini kavrama; endüstriyel süreçleri anlama yerinde ve çabuk karar verme ve birlikte çalışma isteği gibi çeşitli yeterlikleri kazandıracak zihinsel bir eğitim vermek.

2. Öğrencilere çeşitli durumlara daha kolay uyum sağlayabilecek daha geniş bir kültür kazandırmak.

3. Belli bir plan içinde iş ve mesleklerdeki gelişme ile ilgili uzun, orta ve kısa süreli tahminler yapmak ve bunları mesleki eğitim programlarında aksettirmek.

4. Öğrencilere birbiri ile ilişkili meslekler için ortak olan bilgi, beceri ve tavırları vermek suretiyle onların çeşitli işlere uyabilecek şekilde yetiştirilmesine olanak sağlamak.

5. Öğrencileri; Milli Eğitim ile işverenlerin geliştirilecek işbirliği sonunda elde edilen ve geçerliliği kanıtlanmış bilgilere göre geliştirecek senek programlarla yetiştirmek.

6. Öğrencilere gerekli rehberliği yaparak onları psikolojik olarak işe ve gerektiği zaman yeniden eğitim görmeğe hazır bulundurmak.

7. Öğrencilere, dar mesleki uzmanlık eğitim vermekten kaçınmak. 8. Öğrencilere kolayca değerini yitirmeyecek beceriler öğretmek. 9. Zorunlu eğitim yaşını yükseltmek.

10. Öğrencilere çeşitli işleri kapsayan belirli bir meslek grubu içinde işletmelerde uygulama olanağı sağlamak.

11. Okul-sanayi işbirliği ile öğretmenlere de endüstriyel tecrübe kazanma olanağı sağlamak.

12. Öğretmen ve öğrenciyi diğer ülkelerdeki endüstriyel gelişmelerden haberdar etmek (Alkan ve diğerleri, 1998:258-260).

1.5.14. Öğretmen Yetersizliği

Mesleki eğitimde saptanan hedeflere, nitelik ve nicelik olarak ulaşılması, yeter sayıda ve iyi eğitim görmüş öğretmenlerin sağlanması ile mümkündür. Oysa mesleki eğitim sisteminde, endüstride son zamanlarda meydana gelen gelişmelerle paralel olarak, çok çeşitli meslek dallarında eğitim yapılması çabalarına karşılık, bu alanlarda meslek öğretmeni yetiştirme veya bu alanlarda sanayide yetişenlerin eğitim kurumlarında görevlendirilmelerinde büyük güçlüklerle karşılaşılmaktadır. Öğretmen konusunda karşılaşılan büyük güçlüklerden birisi de, meslek öğretmenlerinin belirli aralıklarla yurt dışındaki ve yurt içindeki endüstri kuruluşlarında görgü ve bilgilerini artırma imkanlarının istenilen düzeyde sağlanamamış olmasıdır (Aktuğ, 1983:55-57).

Endüstride meydana gelen gelişmeler, mesleki ve teknik eğitim kurumlarında alışılagelmiş alanların dışındaki alanlarda eğitim yapılmasını zorlamaktadır. Bu alanlarda örneğin elektronik, bilgisayar vb. meslek eğitimcisi olarak görev alacak, yabancı dili iyi bilen, mesleki formasyonu olan kimselerin, öğretmenlere ödenen ücretlerle çalıştırılmaları mümkün olamamaktadır. Bu konu, mesleki eğitimde öncelikle çözümlenmesi gereken bir sorundur (Akgün, 1998:76).

BÖLÜM II

2. ORTAÖĞRETİMDE OKUL-SANAYİ İLİŞKİLERİ

Bu bölümde okul-sanayi işbirliğinin amacı, Dünya’da ve Türkiye’de gelişimi, okul- sanayi işbirliğinde ilgili taraflar, orta öğretimde okul-sanayi işbirliğini gerektiren nedenler, orta öğretimde okul-sanayi işbirliğinin ilgili taraflara sağladığı yararlar, orta öğretimde okul- sanayi işbirliğinin kapsamı, diğer öğretim kademelerinde sürdürülmesi, farklı ülkelerde okul- sanayi ilişkileri ile okul-sanayi ilişkilerinde karşılaşılan sorunlar yer almaktadır.

Okul-sanayi ilişkileri, bir başka deyişle eğitimde ikili sistem, okul-sanayi işbirliği, kubaşık eğitim, kooperatif eğitim ya da sandeviç eğitim olarak değişik kaynaklarda farklı şekillerde karşımıza çıkmaktadır.

Eğitimde ikili sistem, okul-işyeri işbirliğine dayanan sistem demektir. Bu sistemde öğrenci haftanın belirli günlerinde okula belirli günlerinde de işyerine gider. Belirtilen amaçları gerçekleştirmek üzere programla ilgili grupların karşılıklı işbirliğine dayalı olarak yürüttükleri, iş ve eğitimi kaynaştıran denetimli bir sistemdir. Sistemde öğrenci, genelde haftanın bir-iki günü okulda, üç-dört günü işyerinde çalışarak geçirmektedir. İşyerinde çalışmaları esnasında öğrenci devlet tarafından iş kazası ve meslek hastalıklarına karşı sigortalanmak ve işyeri sahibinden de çalışmaları karşılığında belli bir ücret almaktadır (Şahinkesen, 1991:582).

Hızla değişen endüstri ile doğrudan doğruya ilişkili olan okullarımızın amacına ulaşması için verilen eğitimin, gerçek işyeri koşulları içinde yapılan eğitimle desteklenmesinin daha başarılı sonuçlar verdiği yapılan uygulamalarla saptanmıştır. Böylece mesleki ve teknik öğretim kurumlarında temel bilgi ve becerileri okul atölyelerinde kazanan öğrencilerin laboratuar ve atölye uygulamalarını gerçek üretim ortamı içinde endüstri ve işyerlerinde yapmaları, nitelikli insan gücü yetiştirilmesi bakımından zorunlu görülmektedir. Ayrıca endüstri kuruluşlarının istediği nitelikte insan gücünün yetiştirilebilmesi için, endüstride meydana gelen teknolojik değişikliklerin eğitim programlarına yansıması gereklidir. Bu nedenle mesleki ve teknik eğitim programlarının hazırlanması ve geliştirilmesinde endüstri kuruluşlarının katılımlarının sağlanması zorunludur (Kazu, 2003:443).

Okul ve işletmelerin işbirliği içinde yürüttükleri eğitim programı; işletmelerle işbirliği ve işletmelerin eğitim sorunlarının çözümüne katılması temeline dayanmaktadır. Belirli bir bölgedeki mesleki eğitim ihtiyacı, en geçerli olarak o bölgede bulunan kurumların katılması ile sağlanabilir. Okul ve işletmelerin işbirliği içinde yürüttükleri eğitimde, mesleki eğitimin planlanmasında, yürütülmesinde ve geliştirilmesinde ilgili kamu yöneticilerinin, eğitim kurumlarının sorumlularının, işveren ve işçi kuruluşu ile özel ve kamu temsilcilerinin eğitimle ilgili kararlara katılmasını öngörür (Gürol, 1997:93).