• Sonuç bulunamadı

Tehdidin Yöneldiği Hukuki Değerler

KORUNAN HUKUKİ DEĞER, SUÇUN UNSURLAR

II- SUÇUN MADDİ UNSURLARI A Suçun Konusu

5- Tehdidin Yöneldiği Hukuki Değerler

Kanunda tehdit suçunun temel şekli, tehdidin yöneldiği hukuki değerlerden hareketle yaptırımı da farklı olmak üzere re'sen kovuşturulan tehdit ve şikâyet üzerine kovuşturulan tehdit olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Saldırıya maruz kalacağı belirtilen konular, yani zarara uğratılacağı belirtilen hukuki değerler suçun re'sen kovuşturulan temel şekli bakımından kesin olarak belirlenmiştir. Tehdidin şikâyete bağlı şekli açısından ise malvarlığı itibariyle büyük zarara uğratmak veya sair bir kötülük gerçekleştireceği beyanında bulunmaktır. Buna göre re'sen kovuşturulabilen bir tehdit hayata, vücut veya cinsel dokunulmazlığa yönelik bir haksızlık gerçekleştireceğinin beyan edilmesi halinde vardır. Bu nedenle, tehdidin re'sen kovuşturulan şekli konu itibariyle sınırlanmıştır146.

Malvarlığına yönelik tehditler, büyük bir zarara uğratılacağının bildirilmiş olması kaydıyla tehdidin şikâyete bağlı şeklini oluşturmaktadır. Buna göre tehdidin konusunu oluşturan hukuki değerler hayat, vücut dokunulmazlığı, cinsel tamlık ve malvarlığı değerleri olarak belirlenmiştir. Bunun dışındaki hukuki değerlere yönelik tehditler ise, 106. maddenin 1 nci fıkrasının 2 nci cümlesinde geçen “sair bir kötülük edeceğini” bildirmek kapsamında değerlendirilmelidir. Örneğin kişinin şerefine yönelik tehditler veya özel hayatına yönelik tehditler, başkaca suçları oluşturmamak kaydıyla sair kötülük kapsamında değerlendirilecektir147.

a- Yaşama Hakkına Yönelik Tehdit Bildirimi

Tehdit suçunun re’sen kovuşturulan hali, mağdurun kendisinin veya yakının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırının gerçekleştirileceğinin bildirilmesidir. Hayata yönelik tehdit mağdurun veya bir yakının yaşamına son verileceğinin bildirilmesini ifade eder148.

Ölümle tehdit, uygulamada en sık karşılaşılan tehdit türü olarak dikkat çekmektedir. Buna göre; “seni gebertirim149”, “seni yaşatmam150” “seni dağa

146 ÜZÜLMEZ, 2007, s. 82. 147 ÜZÜLMEZ, 2007, s. 82. 148 ÜZÜLMEZ, 2007, s. 85.

149 Yargıtay 4CD. 04.04.2017 tarih, 2015/15899 E. 2017/10380 K. UYAP (e.t 01.01.2019 ). 150 Yargıtay 4CD. 27.03.2019 tarih, 2014/51726 E. 2019/5410 K. UYAP (e.t 01.01.2019 ).

55

kaldırırım151” ve “kafanızı kopartırım152” gibi niyeti açıkça ortaya koyan bir saldırı bildiriminin olması gerekmektedir.

Failin söz konusu saldırıyı, yani öldürmeye yönelik fiili gerçekleştirip gerçekleştirmeyeceği veya bunu gerçekten isteyip istemediği önemli değildir. Tehdidin ciddi görünmesi veya muhatabın objektif olarak gerçekleştirilmesini mümkün sayacağı bir mahiyet göstermesi yeterlidir153.

b- Vücut Dokunulmazlığına Yönelik Tehdit Bildirimi

TCK’nın 106/1-1. cümlesinde belirtilen suçun re’sen kovuşturulan şekillerinden biri de vücut dokunulmazlığına yönelik tehdit bildirimidir. Kişinin vücut dokunulmazlığının ihlalinden maksat, tehdide maruz kalan kişinin bizzat kendisine veya bir yakınına karşı önemli bir yaralama fiilinin gerçekleştirileceğinin bildirilmesidir.

Türk Ceza Kanunu’nun vücut dokunulmazlığını korumaya alan genel hüküm niteliğindeki 86. maddesine göre, “başkasının vücuduna acı veren veya sağlığını ya da algılama yeteneğinin bozulmasına” yönelik hareketler yaralama fiilini oluşturmaktadır. Bu hükümden hareketle bir kişiye veya onun bir yakınına karşı vücuduna acı verici veya sağlığını bozucu ya da algılama yeteneğini bozucu hareketlerin gerçekleştirileceğinin bildirilmesiyle tehdit suçunun oluşacağını kabul etmek gerekmektedir. Bununla birlikte vücut dokunulmazlığa karşı tehdit suçunu sadece 86 ncı madde kapsamına giren fillerle sınırlandırmak doğru olmayacaktır. İnsan üzerinde deney, organ veya doku ticareti, işkence ve eziyet ve terk gibi fillerde vücut dokunulmazlığını ihlal etmektedir.

Yargıtay “senin ağzına çakarım154”, “kulaklarını kestireceğim155”, “bugün dayağı yiyeceksin156”, “sizin kanınızı içeceğim157” şeklinde sarf edilen sözler vücut

151 Yargıtay 4CD. 28.11.2018 tarih, 2014/33174 E. - 2018/20589 K. UYAP (e.t 01.01.2019). 152 Yargıtay 4CD. 12.01.2016 tarih, 2013/33138 E. – 2016/157 K. UYAP (e.t 01.01.2019). 153 ARTUK/GÖKCEN/ALŞAHİN/ÇAKIR, s. 242-243.

154 Yargıtay 4 CD. 29.09.2009 tarih 2008/2342 E. 2009/15037 K. UYAP (e.t 11.01.2019). 155 Yargıtay 4 CD. 25.11.2009 tarih 2008/5918 E. 2009/19604 K. UYAP (e.t 11.01.2019).

156 “Sanıkların adliye koridorunda, aralarında husumet bulunan katılanla karşılaştıkları, çıkan

tartışmada sanık Ali Aydın'ın katılana "seni dışarıda bekliyorum, bu gün bu dayağı yiyeceksin" biçiminde, sanık Gülayşe Aydın'ın da "bu gün sana dayak atılacak" biçiminde sözler söylediği anlaşıldığından, sanık Gülayşe Aydın'ın sözlerinin katılanın vücut dokunulmazlığına yönelik

56

dokunulmazlığını ihlal eden tehdit olarak değerlendirmiştir.

c- Cinsel Dokunulmazlığa Yönelik Tehdit Bildirimi

Cinsel dokunulmazlığa yönelik tehdit bildirimi, bizzat kişinin kendisine veya yakınına cinsel saldırı teşkil eden bir fiilin gerçekleştireceğini kapsar. Bu bildirim, bir cinsel saldırı veya cinsel taciz gerçekleştirileceğine yönelik olmalıdır158.

Cinsel dokunulmazlığa yönelik saldırının niteliğini-mahiyetini, TCK’nın cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar bölümünde düzenlenen cinsel saldırı, cinsel istismar ve cinsel taciz suçlarından harekete belirlemek gerekmektedir.

Gerek mağdurun gerekse mağdur yakınının, cinsel dokunulmazlığını ihlal edecek bir kötülüğün gerçekleştirileceğinin açıklanması suçun oluşumu için yeterli olacaktır.

Toroslu’ ya göre; “söz konusu suçlarla ihlal edilen bireyin cinsel özgürlüğüdür. Bundan maksat, hukukun veya örf ve adetin belirlediği sınırlar içerisinde insanın, cinsel ilişkiler yönünden kendi vücudu üzerinde serbestçe tasarruf edebilmesidir. Bu nedenle, cinsel saldırıyı içeren suçların aslında kişi özgürlüklerine karşı suçlar arasında düzenlenmesi daha doğru olacaktır159.

Failin sarf ettiği sözlerin hakaret suçuna mı tehdit suçuna vücut verdiği konusunda bazen tereddütler oluşabilmektedir160. Çünkü failin sarf ettiği “sinkaf edeceğini, tecavüz edeceğini” bildiren soyut sözlerin muhatabınca kişisel huzur ve güvenlik alanını tehdit eden cinsel dokunulmazlığa yönelik bir tehdit olarak algılanabileceği gibi kişilik haklarını, onur ve saygınlığını zedeleyip, aşağılanmasına yol açan eylem olarak da kabul edilebilir. Hakim tarafından bu değerlendirme

saldırı gerçekleştireceği tehdidi niteliğinde olmayıp, diğer sanık Ali Aydın'ın katılanı tehdidi dolayısıyla husumetinin etkisiyle duyduğu memnuniyeti ortaya koyan bir ifade olduğu ve tehdit suçunu oluşturmadığı, buna göre de sanık Ali Aydın'ın tehdit eyleminin TCK'nın 106/1-1. cümlesine uyduğu gözetilmeden…”, Yargıtay 4 C.D 02.05.2012, 2012/6842 E. 2012/10261 K. UYAP (e.t 01.01.2019 ).

157 Yargıtay 4 C.D 07.05.2013, 2011/23952 E. 2013/13666 K. UYAP (e.t 01.01.2019). 158 ÜZÜLMEZ, 2007, s. 85.

159 TOROSLU, Nevzat, Ceza Hukuku Özel Kısım, s.56-57.

160 “Sanıkların, müşteki polis memurlarına söylediği “sizin bir çocuğunuz yok mu, sizin çocuklarınız

var, hepinizin a... indireceğim, a.. koyduklarım, sinkaf edeceğim” şeklindeki sözlerin, hakaret kastıyla söylendiğinin anlaşılması karşısında, görevi yaptırmamak için direnme suçunun tehdit unsuru oluşmadığından beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi..” Yargıtay 18. CD., 02/04/2019 tarih, 2018/8038 E. 2019/6499 K.. UYAP (e.t 22.05.2019).

57

yapılırken; kullanılan ifadenin kapsadığı zamanı, ifadelerin hangi ortam ve şartlarda kullanıldığı gibi bir takım hususlar dikkate alınacaktır.

d- Malvarlığı İtibariyle Büyük Bir Zarara Uğratılacağına Yönelik Tehdit Bildirimi

765 Sayılı Yasanın 191.maddesinin son fıkrasında ”sair tehdit “olarak yer alan ve suçun temel şekline göre daha hafif bir cezayı gerektiren hali 5237 sayılı yasanın 106.maddesinin 1.fıkrasının 2.cümlesinde “….malvarlığı itibariyle büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehdit..” biçiminde yer almış, 191.maddenin son fıkrasındaki düzenlemeye paralel olarak bu durumun da soruşturma ve kovuşturulması mağdurun şikayetine tabi kılınmıştır161.

5237 sayılı TCK’nın 151 nci maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunun maddi unsurunu oluşturan hareketlerin (yıkma, tahrip etme, yok etme, bozma, kullanılamaz hale getirme, kirletme) TCK 106/1-2 cümlede kapsamında tehdidin konusunu oluşturabilmesi için bildirilen zararın ağır olması gereklidir.

Yargıtay içtihatlarında; “bana sigara bulun, yoksa koğuşu ateşe veririm162”, “senin evini yakarım163” şeklinde ki sözleri TCK 106/1-2 cümle kapsamında malvarlığına karşı tehdit suçu olarak nitelendirmiştir.

Malvarlığı itibariyle zarara uğratmada, mağdurun mevcut olan malvarlığı değerleri bütünüyle değerlendirilmeli, bu şekilde somut olan değerler bakımından büyük bir zarara uğratılacağının bildirilmesi şeklinde anlaşılmalıdır. Dolayısıyla belli bir yönde davranmazsa gelecekte elde edeceği kardan yoksun kalacağının mağdura bildirilmesi, malvarlığı itibariyle büyük bir zarara uğratacağı bildirimi kapsamında değerlendirilmemektedir164.

Maddenin birinci fıkrasının ilk cümlesinde sayılan değerler konusunda herhangi bir tereddüt yaşanmamasına karşın, anılan fıkranın ikinci cümlesinde kovuşturulması şikâyete bağlı tehdide ilişkin tanımlamada “malvarlığı itibarıyla büyük zarar” kavramı yaratılarak görece “ortalama” ya da “küçük” addedilebilecek

161 TARHAN, s. 48.

162 Yargıtay 15. CD., 08/04/2015 tarih, 2014/9005 E. 2015/23244 K. UYAP (e.t 22.02.2019). 163 Yargıtay 4. CD., 09/03/2016 tarih, 2016/38063 E. 2016/4429 K. UYAP (e.t 22.02.2019). 164 ÜZÜLMEZ, 2007, s. 86.

58

zararların doğma tehlikesinin suç oluşturup oluşturmayacağı noktasında tereddüde mahal verilmiştir165. Doktrinde bazı yazarlar malvarlığı bakımından verileceği bildirilen zarar büyük değil ise, sair tehdidin söz konusu olacağını savunmaktadırlar166. Biz bu görüşe; malvarlığına yönelik tehditlerin, tehdit suçunu oluşturabilmesi için büyük bir zarara uğratılacağı bildirimini içermesine bağlandığından, malvarlığını hedeflemekle birlikte bu ağırlıkta olmayan tehditlerin “sair tehditler” kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmadığından167 katılmıyoruz.

e- Sair Bir Kötülük Yönünde Tehdit Bildirimi

Tehdit yukarıda sıralanan hukuki değerler dışında, hukuken korumaya mazhar her türlü hakka yönelik olabilir. Kanun koyucu bu tür haklara yönelik tehditleri “sair bir kötülük edeceğinden bahisle” şeklinde düzenleyerek yaptırıma bağlamıştır. Hukuken korunan belirli bir konuyu hedef almak ve hayata, vücut veya cinsel dokunulmazlığa ya da malvarlığına yönelik olmamak kaydıyla gerçekleştirilen tehditleri “sair bir kötülük bildirimi” kapsamında değerlendirmek gerekmektedir168.

Fail, mağdura yönelttiği davranışlarla mağdura vereceği zararın ne olduğunu, nasıl bir ağırlıkta olacağını bildirmemiş, failin sözlerinden ya da hareketlerinden genel bir kötülük ve zarar düşünülebiliyorsa sair tehdit söz konusu olabilecektir169.

Hükmün tatbiki açısından “sair bir kötülük” terimine ne anlam verileceği hususu tereddüt doğurabilir. Sair kötülük kapsamına kişinin hürriyeti, şerefi, onuru gibi mefhumlara yönelik haksız bir saldırı gerçekleştirileceği beyanı girebilir.

Hiçbir hukuksal değer korunmasından yararlanmayan, hukuken önem taşımayan bir konuya yönelik kötülüğün gerçekleştirileceğine ilişkin bildirimler tehdit suçunu oluşturmaz. Örneğin, bir kimseye yapılacak “arkadaşlığa son veririm, seninle bir daha konuşmam”, “bir daha yüzüne bakmam”, “bir daha selam vermem”

165 TARHAN, s. 30-31. 166 MALKOÇ, s. 1929. 167 ÜZÜLMEZ, 2007, s. 86. 168 ÜZÜLMEZ, 2007, s. 86.

169 EROL, Haydar, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu, Ankara 2005, Yayın Matbaacılık, C: I-II, s.

59

şeklindeki bildirimler tehdit suçunu oluşturmaz170.

“Sair kötülük” kavramının objektif bir ifade olmadığı, suçun tanımının yeterli açıklıkta ve belirlilikte düzenlenmediği ve bu nedenle söz konusu ifadenin kati surette suçta ve cezada kanunilik ilkesine aykırı olduğu yönünde bir görüşte bulunmaktadır171.

Son olarak doktrinde; mağdurun malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratılacağı veya sair bir kötülük edileceğinden bahisle tehdit edilmesini düzenleyen 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 106 / 1. fıkrasının 2. cümlesinin, tehdit suçunun cezasının daha az tayinini gerektiren nitelikli unsuru olup olmadığı konusunda görüş ayrılığı bulunmaktadır. Kanun koyucu bazı suçlar yönünden daha az ceza gerektirir nitelikli halleri ayrı madde başlığı altında açık olarak düzenlemişken, tehdit suçunda böyle bir ayrıma gitmemiştir. Kanun koyucunun amacı bu olsaydı muhakkak madde düzenlemesini de buna uygun olarak yapacaktır. Bu anlamda 106/1-2 cümlenin daha az ceza verilmesini gerektirir nitelikli hal olarak kabulü görüşüne katılmamaktayız.

C- Fail

Ceza hukukunda her suçun bir faili bulunmaktadır. Fail her şeyden önce bir ceza hukuku terimidir. Aynı zamanda ceza hukukunun etkin öğesidir. Bu nedenle, ceza hukukuna göre, suç sayılan eylemi (fiili) yapan/işleyen kişiyi, fail (etkin özne) olarak tanımlayabiliriz172.

Çağımızda suç faili, ancak “yaşayan bir insan” olabilmektedir. “İnsan” olmak koşulundan anlaşıldığı gibi, insandan sayılmayan eşya ya da hayvanlar suç faili olamamaktadır. Tarihte bir zamanlar, hayvanların, eşyaların da fail sayılıp cezalandırıldığı görülmüştür173.

Tehdit suçu fail yönünden bir özellik taşımaz. Bu suçun faili herhangi bir kimse olabilir. Kamu görevlisi de bu suçun faili olabilir. Eğer kamu görevlisi tehdit suçunu işlerken kendine görevi dolayısıyla verilmiş vasıtaları kullanmışsa cezası

170 YILDIZ, Ali Kemal, “Tehdit, Şantaj ve Cebir Suçları”, Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi,

Yıl:3, Sayı:18, İstanbul 2012, s. 485.

171 SELANİK, M. Baran, “Suçta ve Cezada Kanunilik Çerçevesinde Tehdit Suçunda Yer Alan Sair

Kötülük Kavramı”, İzmir Barosu Dergisi, Eylül 2012, Sayı 3, s. 137.

172 ÇINAR, s. 53. 173 ÇINAR, s. 54.

60

TCK nın 266 ncı maddesi uyarınca artırılacaktır174. Bununla birlikte suçun failinin kamu görevlisi olması halinde, cezanın failin sıfatı nedeniyle arttırılması olanaklı değildir175.

D- Mağdur

Mağdur, işlenen fiil nedeni ile haksızlığa uğramış kişi anlamına gelmektedir. Mağdur ceza hukuku kavramı olarak, suçun konusunun ait olduğu kişiyi ya da kişileri ifade etmektedir176.

Tehdit suçu açısından mağdur, “kendisine yöneltilen tehdit fiiliyle, iç huzuru ve güvenlik duygusu zedelenerek, karar verme ve hareket hürriyeti kısmen veya tamamen engellenen kimsedir177.

Tehdidi algılama, anlama ve değerlendirme yeteneğinin olması kaydıyla, suçun mağduru herkes olabilir178. Ancak mağdurun belirli veya belirlenebilir bir kişi olması da zorunludur.

Mağduru belirlenebilir nitelikte değilse179 yani eylem ülkenin belli bir bölgesinde, mahallinde yaşayan halkın hayat, sağlık, vücut veya cinsel dokunulmazlık ya da malvarlığına yönelik ise, yani tehdide belirli bir kişi değil, belirsiz kitleler muhatap olmuşsa o vakit TCK nın 213 ncü maddesinde tanımlanan halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit suçunun gündeme geleceği düşünülmelidir180.

Ruhi ve fiziki durumları itibariyle algılama kabiliyeti olmayanlara karşı ise tehdit suçu işlenemez. Fiil bu kimselerin (akıl hastasının babası) yakınlarını korku ve telaşa düşürmeye, iç huzurlarını bozmaya elverişli ise, onlara karşı tehdit suçu söz

174 PARLAR, Ali/HATİPOĞLU Muzaffer, 5237 Sayılı TCK’nın Yorumu, C: 2, Seçkin Yayınevi,

Ankara 2008, s. 1717-1718.

175 MERAN, 2014, s. 19. 176 ÜZÜLMEZ, 2007, s. 96.

177 KOCATÜRK, Fatih, Tehdit Suçu, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü,

Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul 2015, s. 41.

178 HAFIZOĞULLARI/ÖZEN, s. 176.

179 “…Tehdit suçunun mağduru herkes olabilir. Ancak, bu suçun oluşabilmesi için mağdurun belirli

bir kişi ya da kişiler olması gerekir. Muhatabı belli olmayan tehdit eylemleri diğer şartların da varlığı halinde TCK'nın 170. maddesi kapsamında "genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" ya da 213. maddesi kapsamında "Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" olarak değerlendirilebilecektir…”, YCGK. 15.11.2018 tarih, 2015/4-100 E. 2018/541 K. UYAP (e.t 03.02.2019).

61

konusu olabilir181. Ancak bunun gibi fiillerin akıl zayıflığı olan bir mağdur üzerinde şiddetli bir korku yaratma olasılığı da vardır. Aklen zayıf mağdur üzerinde, normal insanda tesir icra edemeyecek olan bir tehdit şiddetli bir korku yaratabilir182.

Maddede “bir başkasını” ibaresi kullanılmıştır ve mağdurun belirli bir özelliğinden söz edilmemiştir. Failin sıfatı nedeniyle cezanın arttırılması olanaklı olmadığı gibi, cezanın belirlenmesinde mağdurun sıfatının da önemi yoktur183.

Muhatabı belli olmayan tehdit eylemleri suç oluşturmaz. Tehdidin mutlaka mağdurun kendisine yöneltilmiş olması da gerekmez. Mağdurun yakınlarına karşı gerçekleştirilen tehdit de mağduru korku ve endişeye sevk etmeye elverişli ise mağdura karşı yapılmış sayılır184. Tehdit konusu kötülük, mağdura değil de, bir üçüncü şahsa yönelik olabilir. Ancak, bu durumda mağdur ile üçüncü kişi arasında belli bir akrabalık, yakınlık ilişkisi mevcut olmalıdır185.

Yasada ki “yakını” kavramına ilişkin çerçeveyi, somut olaya göre tehdide konu olan kişi ile mağdur arasındaki ilişkinin derinlik ve derecesi de irdelenmek suretiyle Yüksek Mahkeme uygulamaları çizecektir186. Yakın kavramı; Tehdidin Yöneleceği Kimse başlıklı konuda detaylı olarak ele alınmıştı.