• Sonuç bulunamadı

1.5. TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİNDE BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ

2.1.1. Tedarikçi Seçimi Önemi

Günümüzde endüstriler sadece temel işleriyle ilgilenmelerine eğilmeleri ve bazı üretim fonksiyonlarında dış kaynak kullanımına yönelik eğilimlerinin artması geçmişe göre daha fazladır. Bu durum daha geniş ve kompleks bir tedarik zincirleri yaratmaktadır (Haq ve Kannan, 2006: 826). Hammadde veya daha alt grupta yer alan ürün gruplarının satın alınması ile başlayan tedarik zinciri faaliyetlerinde (Thomas ve Griffin, 1996: 2) işletmeler, satış sonrası lojistik ve taşıma faaliyetlerinde dış kaynak kullanımını giderek artan şekilde iş süreçlerine dâhil etmektedirler (Wadhwa ve Ravindran, 2007: 3725).

İşletmelerin gerçekleştirmekte oldukları tedarik faaliyetleri birkaç bölüme ayrılmaktadır. Şekil 2.1. bize tedarik süreci hakkında bilgi vermektedir (Wadhwa ve Ravindran, 2007: 3726).

Şekil 2.1. Tedarik Sürecine Genel Bir Bakış

Kaynak: Wadhwa ve Ravindran, 2007: 3726.

1990’lı yıllardan itibaren değişime uğrayan satın alma fonksiyonunun tedarik zinciri yönetimindeki rolü büyük bir önem kazanmıştır. Bu bağlamda satın alma fonksiyonun en önemli süreçlerinden biri tedarikçi seçimi süreci olmuştur. Objektif bir şekilde yapılan tedarikçi seçimi süreci stratejik değişkenler serisinin dikkate alınması ile riskleri azaltmakta ve alıcının toplam değerini maksimize etmektedir. Bu değişkenler arasında tedarikçilerin ilişkisi, yerel ve uluslararası tedarikçilerin seçimi ve tedarikçilerin sayısı tekil ya da çoklu kaynakların ve ürün çeşidi seçiminin bir zaman göstergesidir (Haq ve Kannan, 2006: 826). Tekil kaynak; tek tedarikçinin bütün alıcıların ihtiyaçlarını karşılayabilmesi durumudur. Yönetim bu durumda tedarikçi adaylarından en iyisinde karar kılarak tedarikçi seçimi sürecini tamamlamaktadır. Çoklu kaynak ise; tek tedarikçinin bütün alıcıların istek ve ihtiyaçlarını karşılayamaması durumudur. Bu durumda yönetim, hangi tedarikçilerin en iyi olduğunu ve bu tedarikçilerin işletmeye maliyetinin ne olacağını hesaplayıp karar vermelidir (Ghodsypour ve O’Brien, 1998: 200).

Tedarik zinciri sürecinde tedarik ve lojistik aktivitelerinde dış kaynak kullanımı eğilimi birçok organizasyonda görülmektedir (Wadhwa ve Ravindran, 2007: 3725). Dış kaynak kullanımına karar veren bir işletmeyi beklemekte olan en kritik nokta tedarikçi seçimidir. Dış kaynak kullanımı işletmelerin hata yapmaya

Temel yetkinliklerin belirlenmesi Dış kaynak kullanımına tabi tutulacak aktivitelerin belirlenmesi Hedefleri oluşturma ve kullanılacak dış kaynak sözleşmesini belirleme Dış kaynak kullanımında gerçekleştirilen aktivileri denetlemek ve kontrol etmek Dış kaynak kullanım verimliliği üzerinden anlaşma yapılması Dış kaynak kullanımı sağlayıcıyı tanımlama ve seçme Tedarikçileri değerlendirme ve geri dönüşüm tedarik etme

meyilli olduğu bir aktivite olduğu için tedarikçi seçimi stratejik bir karar olmaktadır. Doğru yapılan tedarikçi tercihi ile işletmelerin kendi oluşturdukları kültürde ihtiyaç duydukları uzun dönemli ihtiyaçlar tamamlanmaktadır. Başarılı bir dış kaynak kullanımı politikası ile işletmeler tedarikçileri ile güçlü ilişkiler kurabilmektedirler. İşletmeleri dış kaynak kullanımına iten ana sebeplerden başlıcaları (Wadhwa ve Ravindran, 2007: 3726):

 Birçok durumda üçüncü parti lojistik tedarik servislerinde daha fazla etkinlik sağlamaktadır. Dış kaynak kullanımı belli bir amaç için üretilmiş teknoloji ve işlevsel ortama ulaşılmasını sağlayabilmektedir.  Dış kaynak kullanımı kadroları revize ederek azaltılmasına yardım

etmektedir.

 İlerlemiş teknolojiler ile tedarik sürecinde çok özelleşmiş servisler kullanılabilmektedir.

Birçok sanayide, bir ürünün ana maliyetinin %70’lere varan kısmı hammaddeler ve ürünün bileşen parçalarından oluşmaktadır. Bu gibi durumlarda satın alma departmanı, maliyet düşürmede kilit rol oynamasının yanı sıra tedarikçi seçimi satın alma yönetiminin önemli bir fonksiyonu olmaktadır (Ghodsypour ve O’Brien, 1998: 199).

Günümüz rekabetçi ortamında etkin tedarikçi seçimi süreci bir üretim organizasyonunun başarıya ulaşması için çok önemlidir. Tedarikçi seçiminin doğru yapılması, satın alma müdürü için her zaman zor bir görev olmuştur. Tedarikçilerin seçiminden önce satın alıcıların, seçecekleri tedarikçilerin güçlü ve zayıf yönlerini dikkatli bir şekilde değerlendirmeleri gerekmektedir (Liu ve Hai, 2005: 308).

Satın alma fonksiyonun artan önemi, satın alma kararlarını daha önemli hale getirmekle birlikte değişmekte olan müşteri istek ve ihtiyaçlarını daha kapsamlı ve hızlı bir tedarikçi seçimini gerektiren duruma getirmiştir (De Boer vd., 2001: 75).

Şekil 2.2. İlk Satın Alma Kararlarındaki Karmaşıklık Üzerindeki Gelişmelerin Etkisi

Kaynak: De Boer vd., 2001: 76.

İşletmeler tedarikçi seçiminde farklı ve spesifik ihtiyaçları dikkate almaktadırlar. Bu bağlamda bir organizasyonda tedarik zinciri üyeleri ile ortaklık ilişkilerinin geliştirilmesi kalite, maliyet etkinliği, güvenilir teslimat, mal hacminde esneklik, bilgi ve müşteri servisi kıstaslarına bağlıdır. Şekil 2.3.’te tedarikçi seçimi için gösterilen nesneler ve alt nesneler hiyerarşisi mevcuttur (Liu ve Hai, 2005: 309).

Dış Kaynak Kullanımında Artış

Daha Fazla İnsana İhtiyaç Duyma Geniş Satın Alma Hakları Ticaretin Küreselleşmesi Çevresel Faktörler İnternet Satın Alma Fonksiyonun Yayılması Daha Fazla Şeffaflık Gereksinimi Geniş Kriterler Dizisi Yüksek Hızdaki Gereksinimler Zayıf Kararlarda Yalın Çözümler Hükümet Politikaları Müşteri Tercihlerindeki Değişiklikler Satın Alma Kararlarının Artan Karmaşıklığı ve Önemi

Şekil 2.3. Tedarikçi Seçiminde Kullanılan Hiyerarşi Basamakları

Kaynak: Liu ve Hai, 2005: 309

Etkili bir tedarik zinciri yönetimi, etkin bir tedarikçi seçimini gerektirmektedir (Arankumar vd., 2006: 1254). Kritik bir süreç olan tedarikçi seçiminde işletmeler genellikle tedarikçilerine büyük miktarlarda yatırım yaparlar. İşletmeler rekabetçi indirimlerden faydalanmak yerine, kendisine yarar sağlayacak tedarikçilerin seçimini yapmalıdır (Öz ve Baykoç, 2004: 279). Bu bağlamda işletmeler, hangi tedarikçi ile kontrat yapacağına karar vermesi ve seçilmiş tedarikçilerin her birine uygun sipariş miktarını belirlemesi kararları, tedarikçi seçimi sürecinde temel iki karar olarak karşımıza çıkmaktadır (Arankumar vd., 2006: 1255).

Günümüz rekabetçi ortamda başarılı bir şekilde düşük maliyetle, yüksek kalitede ürünlerin nitelikli tedarikçiler olmadan üretilmesi neredeyse imkânsızdır. Bu nedenle, kompetan tedarikçilerle devam edebilme süreci bir işletmenin vereceği en önemli kararlardan biri olmaktadır (Wadhwa ve Ravindran, 2007: 3726).