• Sonuç bulunamadı

1.3. Türk Ticaret Kanunu’nda Tasfiye

1.3.2. Anonim Şirketlerin Tasfiyesi

1.3.2.8. Tasfiye İşlemleri

Tasfiye ile görevlendirilen tasfiye memurları aşağıda belirtilen işlemleri gerçekleştirmek suretiyle tasfiyeyi sonuçlandırır.

i. Vergi Dairesine Bildirim: Tasfiyeye giren şirketlerde tasfiye memurları, tasfiye

kararını, Vergi Usul Kanunu’nun 162’nci maddesi uyarınca bir ay içinde vergi dairesine; 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsil Usul Hakkında Kanun’un 33’üncü maddesi gereğince de tasfiyenin başladığını üç gün içinde ilgili tahsil dairelerine109 bildirmek

mecburiyetindedir.

ii. Başlangıç Envanteri ve Bilanço: Tasfiye memurları görevleri başlar başlamaz

şirketin tasfiyenin başlangıcındaki durumunu inceleyerek buna göre envanter ve bilançosunu düzenler ve genel kurulun onayına sunar110. Açılış bilançosu ve envanterinin düzenlenmesinden maksat, tasfiyeye giriş tarihinde, şirketin hal ve mali durumunu tespit etmek, yani şirket varlıklarının borçları karşılayıp karşılayamadığını, borçlunun iflas

106 Gelirler Kontrolörleri Derneği, a.g.e., s. 657. 107 Orhan Nuri Çevik, Anonim Şirketler, s. 1308. 108 Tamer Balcı, a.g.m., s. 139.

109 İlgili daire, alacaklı amme idarelerinin 6183 sayılı Kanunu uygulamakla görevli dairesidir. 110 Şükrü Kızılot ve Saygın Eyüpgiller, a.g.e., s. 1476.

talebiyle mahkemeye müracaat etmek zorunluluğunun bulunup bulunmadığını ve henüz ödenmemiş sermayenin tahsiline gerek olup olmadığını tayin etmektir111. Bu gibi konuların anlaşılabilmesi ise, şirkete ait mal ve haklarla, borç ve yükümlülüklerinin piyasa değeriyle değerlendirilmesiyle mümkündür112. Bir diğer ifadeyle, ilk envanter ve bilançonun çıkarılmasının amacı, ortaklığın mal varlığı durumunun saptanması ve muhtemel satış fiyatlarına göre değerinin ortaya konulmasıdır. Bilanço günü olarak sona erme günü esas alınmalı, başka bir deyişle, ortaklık ne zaman feshedilmişse ya da infisah etmiş sayılıyorsa o gün bilanço günü olarak kabul edilmelidir113.

Tasfiye memurları, envanter ve bilançonun hazırlanmasında gerekirse, şirket mallarına değer biçmek için bilirkişilere de başvurabileceklerdir114.

iii. Aktiflerin Paraya Çevrilmesi ve Alacakların Tahsili: Genel kurul tarafından

aksine yönde bir karar verilmiş olmadıkça, tasfiye memurları şirketin aktiflerini açık artırmaya gitmeden pazarlık suretiyle satabilirler115. Ancak aktiflerin toptan satılabilmesi için genel kurul kararı gereklidir116. Diğer yandan, tasfiye memurları pay bedellerinin henüz ödenmemiş olan kısımlarını icabı halinde tahsil etmek zorundadır. “İcabı hal” ile kastedilen, ortaklığın aktiflerinin borçlarını ödemeye yetmemesidir. Aktifler borçları ödemeye yetiyorsa pay bedellerinin bakiyeleri için çağrı yapılmaz117. Tasfiye memurları, tasfiye sırasında elde edilen paraların bin Yeni Türk Lirasından fazlasını, Merkez Bankasına veya Merkez Bankası bulunmayan yerlerde muteber bir bankaya şirket adına yatırmaya mecburdurlar118.

111 Ahmet Kavak, a.g.e., s. 40.

112 Hayri Domaniç, Anonim Şirketler Hukuku ve Uygulaması T.T.K. Şerhi II (İstanbul: 1988) s.1195. 113 Ünal Tekinalp, Reha Poroy ve Ersin Çamoğlu a.g.e., s. 796.

114 Şükrü Kızılot ve Saygın Eyüpgiller, a.g.e., s. 1471.

115 Orhan Nuri Çevik, Anonim Şirketler, s.1324, Aktiflerin satışına kadar bu aktiflerin kiraya verilmesi

olanaklıdır. Yargıtay 11. HD. 25.03.1980, E.1496/K.1545, Gönen Eriş a.g.e., s. 1376.

116 Şükrü Kızılot ve Saygın Eyüpgiller, a.g.e., s. 1471.

117 Ünal Tekinalp, Reha Poroy ve Ersin Çamoğlu a.g.e., s. 805. 118 Türk Ticaret Kanunu, Md. 235, 450.

iv. Alacaklıların Daveti ve Borçların Ödenmesi: Alacaklı oldukları şirket

defterleri veya diğer belgelerden anlaşılan ve ikametgâhları bilinen şahıslar taahhütlü mektupla; diğer alacaklılar ise, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ve aynı zamanda ana sözleşmede belirtilen şekilde ilan edilerek şirketin infisahından haberdar edilir ve alacaklarını beyana çağrılırlar119. Şirket borçlarının ilk tasfiye bilançosu ve alacaklıların beyanı sonucunda şirket mevcudundan fazla olmaması durumunda, tasfiye memurları bu borçları ödemekle mükelleftir. Şirket borçlarının şirket malvarlığından fazla olması halinde tasfiye memurları, durumu mahkemeye bildirir ve mahkeme iflasın açılmasına karar verir120. Bunun amacı, alacaklıların alacaklarını eşit şartlar altında tahsil etmeleri sağlanmaktadır. Tasfiye memurları haksız olarak ödedikleri paralardan dolayı TTK.’nun 224’üncü maddesi hükmünce sorumludur. Dolayısıyla şirket borçlarının ödenmesi, şirket mal varlığının bunların tamamını karşılaması halinde mümkündür.

Şirket borçlarının ödenmesinde, öncelikle, vadesi gelen veya yakın olan borç ve diğer yükümlülüklerin ödenerek şirketin geç ödeme nedeniyle doğabilecek temerrüt faizi, dava ve takip masraflarından kurtarılması; ikinci sırada, vadeli borçların vadesinden evvel iskontolu olarak ödenmesi basiretli olarak hareket etmenin doğal sonucudur. Şirket kayıtlarına veya başka delillere göre alacaklı olduğu bilinen ve ilan süresi içinde müracaat etmeyen alacaklıların hakları notere tevdi edilir121. Alacaklılarla şirket arasında ihtilaflı olan borçları karşılayacak miktarda bir paranın yine notere tevdii gerekir122.

v. Ara Bilanço Düzenlenmesi: Tasfiye memurları tasfiyenin uzun sürmesi halinde,

her yılsonu için bir “Ara Bilanço” düzenleyerek anonim şirketlerde genel kurula sunarlar. Tasfiyenin devamı sırasında her yıl hazırlanacak bilançoların genel kurula normal hesap dönemi sonundan itibaren ilk üç ay içinde sunulması gerekir. Bu itibarla, tasfiyenin

119 Şükrü Kızılot ve Saygın Eyüpgiller, a.g.e., s. 1477. 120 Türk Ticaret Kanunu Md. 445,446.

121 Şükrü Kızılot ve Saygın Eyüpgiller, a.g.e., s. 1477. 122 Hayri Domaniç, a.g.e., s. 1199-1200.

uzun sürmesi halinde tasfiye memurlarının her yıl genel kurulu hesap dönemi sonundan itibaren ilk üç ay içinde toplantıya çağırması şarttır 123.

vi. Son Bilançonun Düzenlenmesi ve Tasfiye Karının Dağıtımı: Tasfiye

memurları, tasfiye sonunda dağıtmaya geçmeden önce düzenleyecekleri son ve kat’i bilançoyu genel kurula sunarlar124. Bilanço genel kurulca kabul ve tasdik edilmeden tasfiye memurları bir dağıtım yapamazlar125. Pay sahiplerine tasfiye bakiyesinden bir ödeme yapılabilmesi için, kat’i bilançonun genel kurulca onaylanması gerekir. Bu bilanço şirketin bütün borçları çıktıktan, alacakları tahsil olunduktan sonra, elde kalan ve pay sahiplerine tahsis edilen miktarı gösteren bilançodur126.

Tasfiye halinde bulunan şirketin borçları ödendikten sonra kalan mevcut, ana sözleşmede aksine bir hüküm olmadıkça, pay sahipleri arasında ödedikleri sermayeler ve paylara bağlı olan imtiyaz hakları nispetinde dağıtılır127. Alacaklıları üçüncü defa davetten itibaren bir yıl geçmedikçe kalan mevcut dağıtılamaz. Alacaklılar için bir tehlike mevcut olmadığı takdirde mahkeme bir yıllık süre geçmeden de dağıtıma izin verebilir128. Ana sözleşme ve genel kurul kararında aksine hüküm bulunmadıkça, dağıtım ayni olarak değil, para olarak yapılır129. Mal ve haklar satış yoluyla ortaklara devredilebilir.

vii. Şirket Unvanının Sicilden Terkini: Tasfiyenin sona ermesi üzerine şirkete ait

ticaret unvanının sicilden terkini tasfiye memurları tarafından sicil memurluğundan talep olunur130.

Şirket kaydının silinmesi için Ticaret Sicili Memurluğuna verilecek belgeler aşağıda belirtilmiştir:

123 Orhan Nuri Çevik, Limited Şirketler Hukuku ve Uygulaması, 4. Baskı, 2003, s.534. 124 Şükrü Kızılot ve Saygın Eyüpgiller, a.g.e., s. 1478.

125 Orhan Nuri Çevik, Anonim Şirketler, s.1327.

126 Yılmaz Ulusoy, Mukayeseli Sermaye Şirketleri, 1974, s. 603. 127 Şükrü Kızılot ve Saygın Eyüpgiller, a.g.e., s. 1479.

128 Sakıp Şeker, Dönem Sonu İşlemleri, Cilt I, (Ankara: Yaklaşım Yayınları, 1999), s. 49. 129 Türk Ticaret Kanunu Md. 447.

a) Dilekçe

b) Genel Kurul Kararı

c) Hazirun cetveli

d) Tasfiye sonu bilançosu

e) Mal beyannamesi

Yukarıdaki belgeler memur tarafından incelenerek gerekli terkin kayıt işlemleri yapılır ve durum Ankara’da yayınlanan Türkiye Sicili Gazetesinde ilan olunur131.Bu terkin işlemi yapıldıktan sonra, ortaklığın tüzel kişiliği sona erer.

viii. Defterlerin Saklanması: Tasfiye memurları tasfiye işlemlerinin sağlıklı olarak

yürütülebilmesini sağlamak amacıyla gereken defterleri tutmakla mükelleftir132.

Dolayısıyla, tasfiye memurları, işletmede tutulması gereken defterlerin dışında tasfiye işlemlerini ve tasfiye sonuçlarını gereği gibi yansıtacak, kendisinin de lüzumlu gördüğü defterleri de tutacaktır. Tasfiye sonucunda işletmenin kanunen tutmakta olduğu defter ve belgeler ile tasfiye memurlarınca tutulmasına lüzum görülen defter ve belgelerin, T.T.K.’nun 68’inci maddesi hükmü çerçevesinde 10 yıl süreyle saklanması mecburiyeti bulunmaktadır133.

Dağıtmadan sonra şirketin defter ve belgeleri, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki görevli mahkeme tarafından saklanmak üzere pay sahiplerinden birine veya notere tevdii olunur134. Noter harç ve ücreti şirket mevcudundan ödenir135.