• Sonuç bulunamadı

3. LĐTERATÜR ÖZETĐ

3.3 Taşıma Türü Seçimi Üzerine Yapılmış Çalışmalar

Shinghal ve Fowkes (2002), Hindistan’daki yük taşımalarında taşıma türü seçimini belirleyici faktörler için deneysel bir çalışma yapmıştır. Bu çalışmada, Delhi – Bombay hattı üzerindeki ana anket çalışması için “Leeds Adaptive Stated Preference (LASP)” yazılımı kullanılmıştır. Ampirik sonuçlar, hizmetin frekansının taşıma türü seçiminde önemli bir belirleyici faktör olduğunu göstermektedir. Güvenilirlik ölçütünün, beklendiğinden daha düşük bir oranda belirleyici bir faktör olduğu ve zaman değerinin, ürünün türüne bağlı olmadığı belirlenmiştir. Anket sonuçlarının ampirik analizi sonucunda, demiryolu taşımacılığının mevcut şartlarda tercih edilmediği ve demiryolu taşıma ücretlerinde %15-30 arasında bir indirim sağlansa bile, demiryolu taşımacılığının karayolu taşımacılığının kalitesine ulaşamayacağı yönündedir. Elektrik, elektronik ve gıda ihracatı yapan firmaların türlerarası konteyner taşımacılığına sıcak baktığı ve verilen hizmetin sıklığının üretim sektöründe faaliyette bulunan firmalar için önemli bir seçim ölçütü olduğu anlaşılmıştır. Haftada üç sefer verilen hizmetin bazı sektörlerde faaliyette bulunan şirketlerce kabul edilebileceği ancak çoğu şirket için haftada tek seferin yetersiz olduğu sonuçları elde edilmiştir. Taşıma süresi ölçütünün özellikle ihracatçılar ve otomotiv yedek parçası ithal eden firmalar için taşıma türü seçiminde önemli bir ölçüt olduğu belirlenmiş ancak bazı firmaların taşıma ücretinde yaklaşık yüzde 12 oranında bir indirim yapılırsa, daha uzun süren bir taşımayı tercih edebileceği anlaşılmıştır.

Sonuçlar özetlendiğinde, türlerarası konteyner taşımacılığın, değerli ve son ürünler için tercih edebildiği ama bunun gerçekleşebilmesi için de sık, güvenilir ve hızlı bir türlerarası konteyner taşımacılık hizmetinin sağlanmasının gerektiği, öte yandan, demiryolu taşımacılığı az değerli dökme yükler için uygun olduğu belirlenmiştir. Gürsoy’un (2003) çalışmasında ise çoktürlü yük taşımacılığında taşıma türü seçiminde etkili olan faktörleri ortaya koymak ve bunlardan hareketle tür seçimi için bir karar destekleyici sistem modeli oluşturulmuştur. Çalışmada bir anket çalışması yapılarak, esas karar ölçütleri taşıma ücreti, taşıma süresi, sunulan güvenlik ve kapıdan kapıya taşımacılık hizmetlerinin erişilebilirliği alınmıştır. Alstadt ve Welsbrod (2009), ulaştırma projelerinin, ulaştırma uzmanları tarafından fayda- maliyet analizi ya da ekonomik kalkınma etkisi analizi yöntemleri ile hesaplandığını ancak mevcut yöntemlerde genellikle yük hareketlerinin nicelik ve nitelik açısından değişimlerinin kullanıcıların doğrudan etkilerinin dikkate alındığını belirtmiştir. Ancak yapılan araştırmalarda ekonomik fayda ve ekonomik etki kavramlarının dikkate alındığı yöntemler arasında bir karışıklık olduğu üzerinde durulmuş, bu nedenle çalışmada yük ulaştırma ağına kullanıcıların doğrudan etkisinin belirlenmesine yönelik bir model geliştirmiştir. Yapılan çalışmanın kar ve etkiler arasındaki farkın anlaşılması yönünde yük sahiplerine ve taşıyanlara fayda sağlanacağı düşünülmüştür. Demir ve Gerçek (2006), ulaştırma türü seçiminde esnek hesaplama yöntemlerini irdelenmiştir. Çalışmada Eskişehir orta gelir gurubu için geleneksel ve yapay sinir ağları gibi esnek hesaplama yöntemleri kullanılarak geliştirilmiş ulaştırma türü seçim modelleri incelenmiş ve başarımları karşılaştırılmıştır. Sonuç olarak esnek hesaplama yöntemlerinin tahmin modelleri olarak kullanılabileceği anlaşılmıştır. Mccalla vd. (2001) çalışmasında Kanada’daki türlerarası taşımacılık terminallerine yük sağlayan bölgeler üzerinde durmaktadır. Çalışmada bölgenin yapısı ve yük merkezlerinin terminaller ile olan yük trafiği incelenmektedir. Bu bağlamda, üç konteyner limanı, üç havalimanı ve iki demiryolu terminali üzerinde durulmuş, yük sahiplerinin yer aldığı bir anket çalışması yapılarak, taşıma türü seçimindeki ölçütler irdelenmiştir. Hanaoka vd. (2009) türlerarası yük taşımacılığının lojistik performansının belirlenmesine yönelik, karmaşık zeminli bir yaklaşım olan karmaşık-AHP yönteminin kullanıldığı bir model geliştirmiştir. Modelde, taşıma şirketlerinin karar verme sürecindeki lojistik performansın değerlendirilmesi amaçlanmış, bu nedenle karmaşık-MCDM yöntemi kullanılmıştır. Bu yeni yöntemin, performans ölçütlerinin öneminin belirlenmesine

yönelik alternatif bir yaklaşım sağladığı ve iyileştirilmiş bir yük ulaştırma sisteminin geliştirilmesine yönelik bir fayda sağladığı düşünülmektedir. Newman ve Araiyano (2000) çalışmasında, trenlerin doğrudan ya da aktarmalı olarak işletilmesi ve türlerarası taşımacılıktaki demiryolu taşımacılığı ayağı için konteynerlerin trenlere yüklenmesi konularını kapsayan bir araştırma yapmış, merkeziden merkezi olmayana doğru karar verme yaklaşımlarını incelemiştir. Bu çalışmada amaç, her tren için sabit bir maliyet belirledikten sonra, her konteyner için değişken taşıma ve elleçleme maliyetleri koşullarına bağlı olarak depolama maliyetlerinin en aza indirgenmesidir. Modelde, karar verici şebeke ve türlerarası taşıma operatörüdür ve varsayımlara dayalı bir uygulama yapılmıştır. Alberto (2000) çalışmasında üretim ve dağıtım birleşiminden oluşan tesislerin, yer seçimi problemine, çeşitli alternatiflerden en uygun maliyetli ve uzun vadede en karlı olan yerin belirlenmesi yoluyla çözüm aramıştır. Çözüm metodu olarak AHS tercih edilmiş ve bir Đtalyan şirketler grubuna uygulanmıştır. Modelde ağ operatörü karar verici konumundadır. Beuthe vd. (2001), karayolu, demiryolu ve denizyolu taşımacılığına olan yük taşıma taleplerinin doğrudan ve çapraz esnekliğinin (elasticity) belirlenmesi amacıyla 10 farklı sınıftaki yük için Belçika çoktürlü yük taşımacılığı ağı üzerinde bir çalışma yapmıştır. Gambardella vd. (2001) bir türlerarası konteyner terminalindeki elleçleme işlemlerinin programlanması sorununa hiyerarşik bir model oluşturarak çözüm aramıştır. Bu modelde karar verici, türlerarası taşımacılık ve terminal işletmecisidir. Quebec- Winsdor hattı Kanada’da en işlek ve en önemli ticaret ve ulaşım hattıdır. Ülkede, aynı zamanda, ulaştırma sektörü ikinci en büyük karbon gazı salınımı kategorisini teşkil etmektedir. Patterson (2008), ana hat istasyonları arasında türlerarası hizmetler için olası talebi tahmin ederek yük taşıma sektörü için karbondioksit salınımlarındaki potansiyel düşüşleri hesaplamaktadır. Karbon gazı salınımındaki düşüş hesabının dayandığı talep tahmini, bu hattı kullanan yük sahiplerinin seçimlerine ilişkin anket çalışmasından elde edilmiştir. Anket verileri kullanılarak 18 kent çifti arasında 5 farklı yük grubu için taşıma tipi paylaşım modelleri geliştirilmiştir. Taşıma sistemi seçimine ilişkin tipik karar süreci taşıma tipi, çıkış zamanı ve güzergah olmak üzere üç ölçüt ile yapılmaktadır. Bajwa vd. (2008) bunlardan ilk ikisine odaklanarak taşıma tipi ve çıkış zamanı seçiminin farklı birleşimleri için model geliştirmektedir. Çıkış zamanına ilişkin alternatiflerin rötar ile ilişkili olduğunu test eden bu çalışmada, farklı alternatifler arasındaki ilgileşim, farklı kümeleme yapılarının irdelenmesi ile doğrulanmıştır.