• Sonuç bulunamadı

1.3. Elit Ara rmalar

1.3.1. Siyasal Elit Literatürü

1.3.1.2. Türkiye Siyasal Elit Ara rmalar

1.3.1.2.1. Türkiye Yerel Siyasal Elit Ara rmalar

Türkiye’deki yerel yöneticilerin ekonomik de im ile nas l de ime

rad klar na dair bir ara rma Leslie ve Roos (1969: 552-566) taraf ndan “Türk yerel yönetimleri tutum ara rmas ” ba kl çal mad r. Northwestern Üniversitesi taraf ndan finanse edilip yürütülen çal ma ilk olarak 1969 y nda Ekonomik

Geli im ve Kültürel De im isimli kaynakta yay nlanm r. Ara rma

Kaymakamlar ile yürütülmü tür, zira ara rmac lara göre Kaymakamlar gelenekten Modernizme geçen bir toplumda hem elitler ile hemde ehir ve köylerdeki insanlar ile ileti imi sa layan en önemli yönetici kesimdir. Kaymakamlar n içinden geldikleri sosyal ortam, mezun olduklar okul ve genel ya ad klar problemler ile Türkiye’nin genel idari yap n özetlendi i bir giri in devam nda kullan lan metodoloji ifade edilmi tir: Buna göre 1956 ve 65 y llar nda ara rmac Leslie ve Roos taraf ndan her

iki dönemde toplam 67 Kaymakam ile görü ülerek anket uygulanm r. Anket

bulgular olarak Kaymakamlar n genelde çiftçi çocu u olarak dünyaya geldikleri ve

tar msal geli melere yatk n olduklar gözlenmi tir. Kaymakamlar zamanlar n

büyük k sm toplum i leri ve köy çal malar na ay rd klar belirtmi lerdir.

Türkiye’de yerel elitler anlam nda en güçlü ehirlerden biri stanbul’dur denilebilir. Bunda ehrin tarihte ald rol, üstlendi i misyon önemli olmaktad r.

stanbul’daki de imi ve elitizmi di er Avrupa ehirlerinden ayr tutmak

gerekecektir. stanbul Do u ile Bat aras nda bir köprü olmas hasebiyle di er Avrupa ehirlerinden kültürü ve atmosferi ile ayr lmaktad r (Robins ve Aksoy, 1995: 223). stanbul için yerel politik anlamda en önemli de imlerden biride 1994 y Mahalli dareler Seçimi olmu tur. Bu Tan l Bora’n n ifadesi ile “ stanbul’un ikinci defa fethidir” (Aktaran: Robins ve Aksoy, 1995: 234). stanbul elit dönü ümü ve

kültürel de imi anlam itibari ile ara rmac lar n dikkatini çeken bir metropoldür. Kevin Rubins ve Asu Aksoy’un “ stanbul’un yükseli i: ehir kültürüne bask ve geri

dönü ü” ba kl ara rmas (1995) Recep Tayyip Erdo an’ n stanbul Büyük ehir

Belediye Ba kanl kazanmas elit de imi ve kültürel de imin ba lang

olarak tan mlamaktad r (1995: 234). Ara rmac lar ehir kültürü için yerel elitin dü ünce ve birikiminin önemli oldu una dikkati çekmektedirler. Robins ve Aksoy (1995: 233), “dinci Refah Partisi’nin gecekondu kesiminin oylar ile iktidara

ula ” belirtirken bunun “ stanbul için gecekondu kültürüne dönü me ihtimali

oldu unu” yazmaktad r.

ehirlerin yükseli i sadece stanbul ile s rl kalmamaktad r. “Anadolu ehirlerinin bir yükseli i oldu u ve modernle me paradigmas n bir ba ar zl a”

(Kösebalaban, 2007) u rad ifade edilmektedir. Bu yükseli “müslüman

hareketlerin ellerinde bulundurduklar dini yenile menin” bir sonucu ile (Kösebalaban, 2007: 229) gerçekle mi tir denilebilir. Anadolu ehirlerinden iki önemli ehir olan Kayseri ve Konya üzerinden bu yükseli in arka plan ara ran Kösebalaban ba lang çta e itimsiz ve geli memi olan müslümanlar n sonradan globale menin de faydalar ndan yararlanarak kendilerine ait bir dünya ve “islamc bürokrasiyi” (Aktaran Kösebalaban, 2007: 232) ve müslüman elit kesimi meydana getirmi tir (Kösebalaban, 2007: 231).

1980 y nda Turgut Özal’ n Anadolu ehirlerinin önünü aç ekonomik refah odakl politikalar sonras nda bundan en fazla faydalanan ehirlerin ba nda Konya ve Kayseri’nin geldi ini ifade eden Kösebalaban (2007: 232) bu ehirlerin liberalle menin faydalar ndan istifade eden Anadolu ehirleri olarak bahsetmektedir. Yeni ekonomik te ebbüslerin ve birlikteliklerin olu umunun slam ile farkl yönleri aret etmedi inin alg land ve bunun ironik bir ifade ile “Mekke ve makinelile me birbirine z t yönler de ildir” eklinde sunuldu unu ve kabul edildi i belirtilen

makalede 1990’larda Anadolu kaplanlar n do du u ifade edilmektedir. Kayseri

için bu sanayi ve endüstriyel yükseli i öncesinde fakir oldu u ifade edilirken imdi yakla k be yüz fabrikas ve geni yollar ile bir büyük Anadolu ehri oldu u belirtilmektedir (Kösebalaban, 2007: 233). Bu anlamda bu ehirler bir haritada Türkiye’nin do u ve bat n ortas nda, Asya ve Avrupa ile ayn zamanda gelenek ile modernle menin aras ndad r (Aktaran Kösebalaban, 2007: 233). Konya’n n da

benzer özelliklere sahip bir ehir oldu u ifade edilirken Konya’n n di er ehirlerden ayr lan en önemli hususun siyasal islam n gücü vurgusunun bu ehir ile birlikte sürekli an lmas oldu u belirtilmektedir. Bu kan n olu mas sadece siyasal seçim süreci ile ilgili olmay p 13. yüzy lda ya ayan ünlü slam dü ünürü Mevlana ile de ilintilidir (Kösebalaban, 2007: 234). Konya’y ön plana ç karan bir di er önemli husus ise di er Anadolu ehirlerine örneklik etmi bir ekonomik kalk nma modelini ba ar yla uygulamaya koymas r. Bu ekonomik te ebbüs birlikteli inin ilk örne i olan Kombassan Türkiye’de ilk be yüz firma aras nda kendisine yer bulabilmi tir. Pek çok farkl alanda yat ma giren Kombassan Sudan’da ve Amerika’da sat n ald

letmelerle uluslararas bas n da ilgisini çekmi tir (Kösebalaban, 2007: 234). Kösebalaban makalesinde 28 ubat olarak bilinen 1997 askeri müdahelesi ile bu ekonomik kalk nma modelini uygulayanlar n ye il sermaye olarak damgaland ve laik kesim taraf ndan boykoto ça ld ifade edilmektedir. Bu tür yakla mlar ve kendi iç sorunlar ile birle ince bu gruplar n kötü duruma dü tü ü ifade edilen makalede Konya’n n bu birlikteliklere dayanan i birlikçi modeli olmadan da orta ve küçük ölçekli sanayileri ile Türkiye ekonomisinde özel bir konuma sahip oldu u ifade edilmektedir (2007: 234). Di er yandan Konya’n n kendisini slamc olarak tan mlamaktan kaçan AKP’yi büyük oranda destekleyen ehirlerin ba nda geldi i vurgulanarak 1970 y ndan itibaren de Milli Görü cü bir ehir oldu u

belirtilemektedir (2007: 236). Liberal, muhafazakar Müslüman yap n Konya ve

Kayseri ile bütünle ip bunun AKP ile politize olarak sunuldu u belirtilen makalede Avrupa Birli i’ne girme sürecine deste inin en fazla bu parti taraf ndan talep edildi i belirtilmektedir (2007:239).

Anadolu ehirleri üzerine son zamanlarda yap lan çal malardan en önemlilerinden birisi de k sa ad ESI olan European Stability Initiative’in Kayseri

ehri üzerine yapt klar “ slami Kalvinistler: Orta Anadolu’da De im ve

Muhafazakarl k” (2005) ba kl ara rmad r. Özetle çal mada Kayseri ehrinin

geçirdi i ekonomik de im ve siyasal rüzgarlar n etkisi ile gittikçe modernle ti i ve slamc lar n gittikçe Protestanla na vurgu yap lmaktad r. Anadolu kaplanlar ile yükselen Kayseri ehrinin siyasal güç olarak Abdullah Gül ile Türk siyasetindeki

yerinin özellikle alt n çizildi i ara rma (2005: 6) de imin ba döndürücü

kitlenin varl ndan söz edilirken, slam’ n ehrin her bir taraf na hakim oldu u,

slami geleneklerin toplum taraf ndan güçlü bir ekilde uyguland ndan

bahsedilmektedir (2005: 22). Bu anlam itibari ile Max Weber’in 1905 y nda yazd

ve Kalvinizmi anlatt Protestan Ahlak ve Kapitalizmin Ruhu adl eseri ile

Kayseri’nin anla labilece i üzerinde durulmaktad r. Kayseri sanayisinde hem ekonomik güce sahip hem de dindar kimlikleri ile tan nan ki iler ile yap lan görü melere yer verilen ara rman n sonunda Kayseri eski Belediye Ba kan ükrü Karatepe’nin görü lerine ve Kayserili Abdullah Gül’ün hayat hikayesine yer

veriliyor (2005: 31). Çal ma daha çok ekonomik elitler ile bir ehrin de im

boyutlar ortaya koyarken bunun siyaset ile ilgisini de sunmaktad r.

Bir ba ka yerel elit çal mas yap lan il Erzincan’d r. Erzincan ili Belediye

Meclis üyeleri ile yap lan anket çal mas na dayanan ara rma (Bulut ve Tan ,

2006) seçimle i ba na gelen meclis üyelerinin karakter ve tutumlar ; yerel

demokrasi ba lam nda mensubu olduklar siyasal parti ile mesleki geçmi leri ile birlikte de erlendirmektedir. Ara rma sonucunda kad nlar mecliste yeterince temsil edilemezken esnaflar n mecliste fazlas ile temsil edildi i ortay ç kmaktad r. Mesleki durumlar ile yerel demokrasi aras nda da bir ili kinin ortaya konulmaya çal ld ara rmada esnaf kesiminden olan meclis üyelerinin yerel demokrasinin i leyi i hakk nda ele tirel bir tutum içinde olmazken çal an kesimden olan meclis üyelerinin yerel demokrasinin ele tirilmesi ve reformlar konusunda daha istekli olduklar sonucuna ula lmaktad r (Bulut ve Tan , 2006:427).

ehirler ve yönetimi üzerine Türkiye’de yap lan farkl çal malar mevcut olmakla birlikte (Ergin, 2008; Çiçek, 2008; Karasu, 2005; Sezer, 2004; Erkal, 2006; Avc , 2007), bu çal malar genelde ehir yönetimine halk n, sivil toplum örgütlerinin ve benzeri kurulu lar n etkisinin ölçüldü ü ara rmalarla s rl kalmaktad r.

Di er yandan elit teorisi ba lam nda Türkiye’nin farkl ehirleri için yap lan

ara rmalar da bulunmaktad r. “Elit teorisi perspektifinden Çanakkale

Milletvekillerinin Sosyolojik profilleri” (Arslan, 2006), bir yüksek lisans tezi olarak haz rlanan “Malatya ilinin Belediye Ba kanlar ” ( lhan, 2007), “Malatya’da Siyasal Seçkinler” (Say n, 1996), “Türkiye’de yerel siyasal elitler: Hatay li Örne i”

(Kocao lu, 2006), “Yerel siyasal elitin yap ve yerel yönetim sorunlar na

Göksun örne i” (Çitfcio lu, 2006) bunlara örnek çal malar olarak gösterilebilinir. Bu ara rmalar ile Türkiye yerel siyaseti ve sözkonusu ehirlerin siyasi tarihlerine önemli notlar dü ülmü olmakla birlikte baz çal malarda ya ciddi bir bilimsel ara rma ve anket kullan lmadan sadece görü meler yapma ve basit veri toplama ile ara rma gerçekle tirilmi yada bir ara rma yap lm olsa bile ehri temsil etme bak ndan örneklem seçiminin yanl veya eksik al nd gözlenmi tir.

Konya siyaseti ve elitleri üzerine bugüne kadar yap lm bir çal ma bulunmamakla birlikte yap lan çal ma ve ara rmalar genelde yerel yönetimler ve yönetime kat m ba klar alt ndaki çal malar ile s rl kalmaktad r (Gökçe, 2000; Çukurçay r, 1999). Bu anlamda Konya yerel siyasal elitleri ara rmas bir o kadar de erli ve anlaml olmaktad r.

NC BÖLÜM

KONYA S YASAL EL TLER N TAR VE BUGÜNÜ

Yerel siyasal elit çal mas nda tarihsel arka plan de erlendirilirken, merkezi olu turan dönemin elitleri de göz önünde bulundurulmu tur. Zira Türk siyasal tarihi incelendi inde yerel aktörlerin varl merkezi yap daki hakim güç ve ki ilerin duru ve tutumlar ile direk ilgilidir. “Ademi merkeziyetçilik” kavram etraf nda dü ümlenen bu yerel idarelerin kendi haline b rak p b rak lmamas meselesi o yüzden sadece bugünün meselesi olmay p birkaç yüzy la dayanan bir sorunun uzant r. Bundan dolay rki bu ara rmada Konya’n n siyasal elitleri tarihsel arka plan nda sunulurken, dönemin hakim merkezi elitlerinin tavr ve durumu da tart lmaya çal lm r. Bu pencereden bak ld nda, günümüzün yerel siyasal aktör ve elitleri ile merkez elitleri ve yöneticileri aras ndaki mücadeleyi anlamak daha kolay ve anlaml olacakt r.

kinci bölüm kendi içerisinde iki ana alt ba k yani ‘tarihi süreç içinde elitler

ve Konya’ ile ‘Cumhuriyet döneminde elitler ve Konya’ ba alt nda

olu turulmu tur. Tarihsel süreç ile Selçuklu ve Osmanl dönemi elitleri ve Konya ehri birlikte de erlendirilmi ; Cumhuriyet dönemi elitleri ve Konya ba alt nda ise Türkiye’de yerelle me çal malar n geldi i nokta, geçti i evreler, yerel siyasal elitlerinin seksen öncesi konumlar ve ehrin sosyo ekonomik yap de erlendirmeye

çal lm r.