Kent ve yerellik kavramlar son zamanlarda üzerinde durulan kavramlar n ba nda gelmektedir. Son y llarda meydana gelen geli meler kent kavram ndada ciddi de iklikler meydana getirmi tir. Ça da yakla mlara göre bir kent sadece co rafi ve fiziki bir alan de il ayn zamanda ulusal ve uluslararas ili kiler a n bir parças olarak görülmeye ba lanm r. Sadece nüfus büyüklü ü ve co rafi özellikleri ile temayüz eden bir kentin gerçek bir kent olma özellikleri eksik kalm olmaktad r. Kentin gerçek bir kent olabilme anlam nda ba ar di er kentler ve yerellerle
gerçekle tirdi i ili kilere ba olmaktad r (Anadolu Giri imcilik Kültürü
Sempozyumu, 2009: 72).
De en ehir anlay ile birlikte ehri yönetme biçimlerinin de de ti ini savunan Dinçer, yerelle me ba lam nda kent yönetimlerinin önemli oldu unu, küreselle en dünyada yeni yönetim modellerinin ortaya ç kt ifade ederek bu yeni yönetim modelinin özelliklerini saydam, kat mc , denetlenebilir ve yöneticilerin hesap verebilir olmas , halk odakl ve sonuç almaya yönelik olmas , stratejik bir
bak aç na sahip ve dolay yla gelecek yönelimli olmas , performansa dayal
denetimi esas almas r eklinde özetlemektedir (Dinçer, Anadolu Giri imcilik
Kültürü Sempozyumu, 2009: 73). Yerelle me, de en yönetim alg n 21. yüzy lda
Konya üzerinde nas l ekillendi i seksen sonras süreç itibariyle bu çal mam zdaki
ara rma konular ndan bir ba olu turmaktad r. Bu ara rma bu anlamda Kent
yönetimi ile ilgili en önemli soru olan “kim yönetiyor” etraf nda örgülenen bir çal mad r.
Konya yerel yönetimi sosyal ve fiziki çal malar anlam nda y llardan beri ba ar icraatlar gerçekle tirmektedir (Kutlu, 2007: 260). Bu ba ar lar Türkiye’deki di er ehirlerin çal malar na örneklik te kil etmi tir. stanbul ve Ankara gibi büyük
ehirlerin belediye yönetimlerindeki de iklikler bir bak ma Konya’daki ba ar belediye ve yerel çal malar sunularak sa lanm r. Türkiye Cumhuriyeti Ba bakan
Recep Tayyip Erdo an, 1994 y nda stanbul Büyük ehir Belediye Ba kanl na
oturmadan önce propagandalar nda Konya örne ini ve ba ar kullanm r
(Gerger, 1996). Konya ehir politikas genel anlamda 1994 stanbul Belediye seçimlerinde rol oynam politik propagandalarda kullan lm r. Bu politikalarda stanbul yerel seçimlerinde Recep Tayyip Erdo an’ n ba ar ile neticelenmi tir. Recep Tayyip Erdo an ve ekibinin daha sonraki süreçlerde Adalet ve Kalk nma Partisini kurmalar ve hükümete tek ba na iktidara gelmelerinde stanbul yerel yönetimlerindeki ba ar lar ; bu ba ar lar ndada Konya modeli büyük rol oynam r.
Konya Türkiye’deki de imin öncü ehri olarak ara lmaya de er bir kimlik
ta maktad r ki bu kimlik Konya’n n seçilme sebebidir.
Konya kenti tarihsel geçmi i ile dünyan n ilk yerle im merkezi olarak dikkati çekmektedir. Çatalhöyük kaz lar nda ortaya ç kar lan eserler Konya’n n tarihi geçmi ini milattan önce dokuz binli y llara ula rmaktad r. Çatalhöyük, Konya kent merkezine yakla k k rk kilometre mesafede olup dünya çap nda bir üne sahiptir. Çatalhöyük insanl k tarihi aç ndan ilk olarak tar m hayat na geçi in kan olmas bak ndan büyük öneme sahiptir. nsanlar n ilk toplu bir sosyal hayata geçi in tarihine rastlanan Çatalhöyük’te insanl k tarihinin dokuz bin y l öncesine k tutulmaktad r. Konya kenti sadece Çatalhöyük ile de il ayn zamanda Selçuklu Devletine yapm oldu u ba kentlik ilede tarihte önemli bir rol üstlenmi tir. Halen kentte Selçuklu dönemine ait pek çok esere rastlanmaktad r. Ahmet Hamdi Tanp nar’ n ‘Bir ba kent her zaman ba kenttir’ sözü Konya kentinin tarihsel rolünü
günümüze yans tmas bak ndan manidard r. Konya, Selçuklu ve Osmanl
dönemlerinde önemli fonksiyonlar üstlenmi bir ehirdir. Selçuklu Devleti döneminde ba kentlik yapm bir ehir olma özelli i ile büyük bir tarihsel geçmi e sahiptir. Sosyo politik çerçevede dü ünüldü ünde bu tarihsel arka plan günümüzdede izlerini sürdürmektedir (Kutlu, 2007: 255). Siyasi elitler ve Konya’n n önde gelen idarecileri bu tarihsel arka plan mümkün olan her ekilde hat rlamakta ve ehrin
yönetiminde dikkat ettikleri önemli bir özellik olarak kamuoyu ile payla maktad rlar. Konya Büyük ehir Belediye Ba kan Tahir Akyürek bir konu mas nda sosyal genetik tabirini kullanarak Konya’n n tarihi misyonu itibari ile farkl bir kimlik ta
ifade etmektedir. “Muhakkakki bu co rafyada bugün ya ayanlar geçmi kültürlerin mirasç konumundad rlar. Bugün Konya gibi, Kayseri gibi, Gaziantep, Denizli gibi
Anadolu giri imcili inin örnek kentlerine bakt zda bu kentlerin söz konusu
sosyal geneti in günümüzdeki tezahürlerini rahatl kla görebiliriz. Konya’n n bu noktada farkl bir konuma sahip oldu unu söyleyebiliriz. Konya gerek yerel yönetimleriyle, gerek giri imci firmalar yla, gerekse sanayi ve ticaret erbab yla kendine özgü deseni rengi olan farkl bir bak olan kenttir” (www.konya.bel.tr). “Sosyal genetik” olarak güçlü say labilecek arka plana sahip Konya ehrini kim yönetiyor veya yönetenler kimlerdir sorular etraf nda ara rma gerçekle tirilmi tir. Sosyal genetik halen ya at yormu, tarihi misyon sürdürülüyormu bu ara rman n konular ndan birisidir.
Günümüzde kentler art k belirleyici bir rol üstlenmektedir. Tokyo, Amsterdam,
Newyork, Londra, Hong Kong kentleri ülkelerin misyonlar a an bir vizyon
sunmaktad rlar. Ülkeler günümüzde kentlerinin kimlikleri ile tan r olmaktad rlar. Kimlik ve tan rl k kentlerin imajlar ile ölçülür durumdad r. Globalle en ama bir o kadarda yerel dinamiklerini ça n gereksinimlerine adapte edebilmi kentler bugün
dünyan n var olan güçlerini ve sermayedarlar içinde bar nd rabilmektedir.
Ekonomik elitler ve burjuvazi bu kentlerin de mez ve olmazsa olmazlar r. Bu
anlamda Konya’n n siyasal elitleri kendilerini ayr bir s f olarak tan ml yorlarm , de ilse nerede görüyorlar? Onlar “di erleri” hakk nda ne dü ünüyorlar ara rmada cevab aranan sorudur.
Konya bir Anadolu kenti olarak Türkiye’de özellikle Kayseri ile yaslanmaktad r (Kösebalaban, 2007: 229). Bu iki kent aras nda Cumhuriyet döneminin son çeyre ine yans yan bir yar söz konusudur. Ekonomik anlamda süre giden bu yar ta, yerel hizmetler ve yönetim ile merkezi siyasette hangi kentin üstünlü ünün sa lanaca söz konusu olmaktad r. Ekonomik olarak daha çok
markaya sahip kent konumunda olan Kayseri, Cumhurba kanl makam na kendi
gözükmektedir. Ara rmada, Konya siyasal elitleri seksen sonras Cumhurba kanlar aras nda en çok kimi be eniyor ve hizmetini takdir ediyor sorusuna cevap aran yor.
Konya Cumhuriyet tarihi boyunca gerçekle en baz olaylar ilede ad
duyurmaktan geri kalmam r. lk etapta bunun ehrin imaj nda bir olumsuz
de erlendirme olarak yans yabilece ini dü ünürken Konya Büyük ehir Belediyesi’nin yapt rd Türkiye’de Konya imaj ara rmas (2005) bunun kar bir durumu göstermektedir. Konya siyaseti genel olarak kavga ve tart malardan uzak bir görüntü versede baz küçük uygulamalar neticesinde ulusal bas nada yans yan tart malara sebep olmu tur. Bunlardan en önemlileri olarak Eski Konya Büyük ehir Belediye Ba kan Doç. Dr. Halil Ürün ile Eski Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Halil Cin aras nda ya anan k z ö rencilere özel tahsis edilen belediye otobüsüdür. Bu konuda bir Konya gazetesinde kö e yazar Murat Kayacan konuyu u ekilde makalesine ta r: “Konya Büyük ehir Belediyesi, ehir d nda in a edilmi olan Selçuk Üniversitesi yerle kesine az say da otobüsle hizmet götürüyordu. Bu nedenle
“kendine dikkat eden” bay ve bayan ö renciler t t binilen otobüste epeyce
rahats z oluyordu. Dönemin Büyük ehir Belediye Ba kan Halil Ürün, bu sorunu çözmek niyetiyle günün belli saatlerinde bayanlar n binebilece i bir otobüs tahsis etti. Tabii k lca k yamet koptu. Laik bir ülkede bu nas l olurdu…Olaya an nda müdahale eden engin ho görülü (?) rektörümüz medya mensuplar na bu uygulamay ça ilan eden laik bir söylev verdi ve h nca h nç bayan ö rencilerle dolu otobüse ça da (!) erkek ö rencilerle birlikte bindi ve rektörün makam arac da otobüsü takip etti.” (5 Haziran 2008, Memleket Gazetesi). K z ö rencilere otobüs tahsisi daha
sonra kald lm olsa dahi Ba kan ve Rektör aras ndaki bu tart ma o günlerin
önemli bir konusu olarak haf zalarda yer etmi tir. Bu küçük örnekletede görüldü ü gibi dolayl yoldanda olsa Konya siyasetçisi veya belediye ba kan üzerinden laiklik
ve Atatürkçülük kar tl ile an labilecek haber ve yorumlar rahatl kla
yap labilmektedir. Gerçekten acaba bu böylemidir? Konya siyasetçisi Atatürkçü de imlidir? Bu çal ma bir ön yarg y p gerçek bilimsel metotlarla yap lan bir ara rma ile Konya siyasetçisinin, elitinin siyasi duru unu ortaya koyacakt r. Konya siyasetçisi muhafazakar m r, yoksa liberal midir, ne kadar dindard r sorular bu ara rman n konu ba klar ndan birini olu turmaktad r.
Konya ehri slam Tasavvufu’nun önderlerinden Mevlana Celaleddin Rumi’yi bar nd rmas bak ndan ayr bir öneme sahiptir. Mevlana Rumi felsefesinin politik olarak direk görünmesede sosyolojik olarak ehrin sosyo ekonomik dinamikleri
bak ndan önemi büyüktür. Mevlana’n n vaz etti i ho görü ve insan haklar bu
ehrin siyasal elitlerinde ne kadar vard r bu ara rman n bir ba ka konu ba r. Konya yerel yönetimi büyük ehirlerde örnek gösterilen çal malara sahiptir. Bu çal malar di er ehirlerde de örnek uygulama olarak kullan lm ve halk n hizmetine sunulmu tur. Kentin yerel belediyecilik anlam ndaki ba ar lar di er belediyeler taraf ndanda dile getirilmekte ve övgü dolu ifadeler ile bahsedilmektedir. Gaziantep Büyük ehir Belediye Ba kan As m Güzelbey’in bir bilimsel toplant da “y llar önce Konya’n n yapt rayl sistemi biz bugün Tahir bey’in izni ile taklit ediyoruz. Kendilerinin uygulad modeli uyguluyoruz” tespitinde bulunmas bu durumun bir örne i olarak sunulabilir. Yine ayn toplant da konu an Konya Büyük ehir Belediye Ba kan Tahir Akyürek Konya kentindeki yöneticilerin uyumu ve yönetim durumu ile ilgili u tespitlerde bulunmaktad r: “Konya’da yönetici uyumunun Konya’da devlet millet birlikteli inin Konya’da halkla bütünle menin
farkl bir noktaya bizi ta yaca n fark nda bir anlay la çal yoruz. Bugün
odalar z, say n Valimizin öncülü ünde Belediyelerimiz, di er sivil toplum
kurulu lar z sanayicilerimiz ve i adamlar zla tam bir uyum içinde ehrimizi yönetiyoruz” (Akyürek, Anadolu Giri imcilik Kültürü Sempozyumu, 2009: 93). Di er ehirlere nazaran hizmet etme anlay ve kalitesi ile Konya gerçekten bir uyuma sahipmidir yoksa bir kavga ve tart ma ortam mevcut mudur bu ara rman n
bir di er konu ba r.
Ara rmada siyasal elitlerin medya takip al kanl klar , demografik verileri ile Türkiye ve Dünyadaki geli meler hakk ndaki dü ünce ve görü leride ö renilmeye
çal lm r.