• Sonuç bulunamadı

Siyasal elitler ve yerel siyasal hayat: Konya'da 1980 sonrası yerel siyasal elitler üzerine bir inceleme

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Siyasal elitler ve yerel siyasal hayat: Konya'da 1980 sonrası yerel siyasal elitler üzerine bir inceleme"

Copied!
263
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

HALKLA

LER VE TANITIM ANA B

M DALI

ARA TIRMA YÖNTEMLER B

M DALI

YASAL EL TLER

VE YEREL S YASAL HAYAT:

KONYA’DA 1980 SONRASI YEREL S YASAL EL TLER

ÜZER NE B R NCELEME

MÜCAH T SAM KÜÇÜKTI LI

DOKTORA TEZ

DANI MAN

PROF. DR. B ROL AKGÜN

(2)

NDEK LER

ÖNSÖZ/TE EKKÜR... vii

ÖZET...viii

SUMMARY ... ix

KISALTMALAR VE S MGELER SAYFASI ... x

TABLOLAR L STES ... xi

... 14

NC BÖLÜM... 17

EL T KAVRAMI, EL T TEOR LER VE L TERATÜRÜ... 17

1.1. Elit Kavram ... 17

1.2. Elit Teorileri ... 18

1.2.1. Klasik Elit Teorileri ... 18

1.2.1.1. Mosca ve Yönetici S f ... 19

1.2.1.2. Pareto ve Seçkinlerin Dola ... 21

1.2.1.3. Roberto Michels ve Oligar i ... 24

1.2.1.4. Klasik Elit Kuramlar n Ortak Noktalar ... 25

1.2.2. Demokratik Elit Teorileri ... 26

1.2.2.1. C. Wright Mills ... 27 1.2.2.2. Robert Dahl ... 28 1.2.2.3. Joseph Schumpeter ... 30 1.2.2.4. Giovanni Sartori ... 31 1.2.2.5. Harold D. Lasswell... 31 1.2.2.6. Raymond Aron ... 32

1.2.2.7. Demokratik Elit Teorilerinin Ortak Noktalar : ... 33

1.3. Elit Ara rmalar ... 34

1.3.1. Siyasal Elit Literatürü... 35

(3)

1.3.1.1.1.2. Avrupa Ara rmalar ... 45

1.3.1.1.1.3. Asya Ara rmalar : ... 51

1.3.1.2. Türkiye Siyasal Elit Ara rmalar ... 58

1.3.1.2.1. Türkiye Yerel Siyasal Elit Ara rmalar ... 61

NC BÖLÜM ... 66

KONYA S YASAL EL TLER N TAR VE BUGÜNÜ ... 66

2.1. Tarihi Süreç çinde Elitler ve Konya ... 66

2.1.1. Selçuklular’da Elitler ve Konya... 67

2.1.2. Osmanl ’da Elitler ve Konya ... 69

2.1.3. Cumhuriyet Döneminde Elitler ve Konya ... 75

2.1.3.1. 1980 Öncesi Türkiye ve Konya... 76

2.1.3.1.1. Muhalif ehir Konya ... 79

2.1.3.1.2. Ö renci ve Gençlik Hareketleri... 80

2.1.3.1.2.1. Milli Türk Talebe Birli i (MTTB) ... 81

2.1.3.1.2.2. Ak nc lar Hareketi ... 85

2.1.3.2. 1980 Sonras Türkiye ve Konya ... 86

2.1.3.3. Konya’n n Sosyo Ekonomik Yap ... 92

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM... 96

KONYA S YASAL EL TLER YLE LG ... 96

KANT TAT F ARA TIRMA VE BULGULAR ... 96

3.1. Ara rman n konusu, amaç ve önemi... 96

3.2. Ara rman n Yöntemi ... 100

3.3. Ara rman n Varsay mlar ... 102

3.4. Kantitatif Ara rmada Kar la lan Durumlar ve Tespitler ... 104

3.5. Kantitatif Ara rmaya Kat lanlar n Sosyo Demografik Özellikleri... 108

(4)

3.6.2. Yerel Siyaseti De erlendirme... 118

3.6.3. Konya’da Etkin ve Kararl Gruplar... 119

3.6.4. Elitlerin Siyasete Giri Nedenleri ... 121

3.6.5. Elit Olman n Özellikleri ... 122

3.6.6. Konya Seçmenini Tan mlama... 124

3.6.7. Konya Siyasal Elitlerinin MTTB-Ak nc lar Geçmi i ... 125

3.6.8. STK’lar ve Siyaset li kisi... 126

3.6.9. Elitlerin Siyaset Alg ... 129

3.6.10. Parti çi Demokrasi ... 133

3.6.11. Elitlerin Türkiye’de nsan Haklar na Bak ... 135

3.6.12. Elitlerin Farkl Grup ve Kurumlara Duydu u Güven ... 137

3.6.13. Elitlere Göre 1980 Sonras En Önemli Olay ... 141

3.6.14. Dindarl k ve Yerel Siyaset... 143

3.6.15. Medya ve Siyaset ... 145

3.6.16. Halkla li kiler ve Propaganda... 149

3.6.17. Yerli Konyal k ve Siyaset ... 152

3.6.18. Konya Elitlerin D Dünyaya Bak (Amerika, AB, srail)... 154

3.6.19. Elitlerin Mensubu Olduklar Partilere Göre Farkl klar ... 155

3.6.19.1. Elitlerin partilerine göre ayl k gelir farkl klar ... 156

3.6.19.2. Elitlerin Partilerine göre Yerli Konyal n Önemi... 157

3.6.19.3. Elitlerin Partilerine Göre slam Dünyas ile li kiler ... 157

3.6.19.4. Elitlerin Partilerine göre Kendilerini Atatürkçü ve Laik Görmeleri 158 3.6.19.5. Elitlerin Partilerine Göre Silahl Kuvvetlere Güveni ... 159

3.6.19.6. Elitlerin Partilerine Göre Yerel TV ve Gazetelerde ç kan haber ve yay nlar n yerel siyaset üzerinde ki etkisi fikrine kat lma durumu ... 160

(5)

3.6.20.1. Elitlerin e itimlerine göre elit olmak için üniversite mezunu olma

fikrine kat m... 161

3.6.20.2. E itimlerine Göre politik hayatta yap lan çal malar di er çal malardan önemlidir fikrine kat m ... 162

3.6.20.3. Elitlerin e itimlerine göre ‘dindar insanlar n devlet görevinde olmas iyi olur’ fikrine kat lmas ... 163

3.6.20.4. E itimlere göre ba ka milliyetten olan insanlara duyulan güven .... 164

3.6.21. Elitlerin Ayl k Gelirlerine Göre Farkl klar ... 165

3.6.21.1. Ayl k gelirlerine göre milletvekili seçimi demokratik ekilde yap lmaktad r fikrine kat m ... 165

3.6.21.2. Ayl k Gelirlerine Göre ABD ile ili kiler geli tirilmelidir fikrine kat m 166 3.6.21.3. Ayl k Gelirlerine Göre Hükümete Güven ... 166

3.6.21.4. Ayl k gelirlerine Göre AB’ye Güven ... 167

3.7. Ara rma Sonucu ... 168

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM ... 171

KAL TAT F BULGULAR... 171

4.1. Konya Tarihi ve Yerel Siyaset ... 172

4.2. Elitlerin Siyaset Alg ... 174

4.3. Elitlerin Siyasete Giri Nedenleri ... 176

4.4. Politik Duru , Kendini Tan mlama... 178

4.5. Yerel Siyaseti De erlendirme ... 181

4.6. Konya’y Kim Yönetiyor ... 184

4.7. Konya’da Etkin ve Kararl Gruplar ... 186

4.8. Parti çi Demokrasi ... 191

(6)

4.11. Konya Siyasal Elitlerinin MTTB Geçmi i ... 199

4.12. STK’lar ve Siyaset li kisi... 202

4.13. Yerel Medya ve Siyaset... 204

4.14. Din ve Yerel Siyaset... 207

4.15. Konya Seçmenini Tan mlama... 210

4.16. Halkla li kiler ve Propaganda... 212

4.17. Elitlerin Türkiye’de nsan Haklar na Bak ... 213

4.18. Elitlere Göre 1980 Sonras En Önemli Olay ... 215

4.19. Konya Ekonomisi ve Holdingler ... 215

4.20. Konya Elitlerin D Dünyaya Bak (Amerika, AB, srail)... 217

BE NC BÖLÜM... 222

SONUÇ VE ÖNER LER... 222

KAYNAKÇA... 225

(7)

MSEL ET K SAYFASI

Bu tezin proje safhas ndan sonuçlanmas na kadarki bütün süreçlerde bilimsel eti e ve akademik kurallara özenle riayet edildi ini, tez içindeki bütün bilgilerin etik davran ve akademik kurallar çerçevesinde elde edilerek sunuldu unu, ayr ca tez yaz m kurallar na uygun olarak haz rlanan bu çal mada ba kalar n eserlerinden yararlan lmas durumunda bilimsel kurallara uygun olarak at f yap ld bildiririm.

(8)

Doktora çal mam boyunca ankete cevap verme nezaketi gösteren, görü melere kat larak de erli fikirlerini benimle payla an Konya’da görev yapan tüm siyasal elitlere ve tezim konusunda görü ve dü üncelerini payla an ve isimlerini burada teker teker sayamayaca m k ymetli dostlar ma ükranlar sunuyorum.

Bu doktora tezini konu olarak çal mam hususunda srarl telkinlerini, çal ma süresincede titiz de erlendirmelerini ve deste ini gördü üm de erli Dan man hocam say n Prof. Dr. Birol Akgün’e, doktora çal mas boyunca ve pek tabiki öncesinde deste ini hep hissetti im say n Prof. Dr. Ahmet Kalender hocama en içten te ekkürlerimi sunar m.

Doktora çal mas yapmamda, gerek yurt içi gerek yurt d ara rma ve

çal malar mda en büyük destek ve yard gördü üm Konya Büyük ehir Belediye

Ba kan Say n Tahir Akyürek beye ükranlar sunmay bir borç bilirim.

De erli meslekta lar m ba ta Recep Ar ve Mustafa Uçan olmak üzere Recep Üstün ve Mevlüt Keskin’e yard mlar için te ekkür ederim. Tezin redakte ve

de erlendirme a amas nda yard mlar gördü üm Hasan Boydak beye ve Ahmet

Tayfur Küçükt ’ya te ekkür ederim.

Sab rlar ve manevi destekleri için de erli e ime, sevgili k m Bü ra Nur, ullar m brahim ve Muhammed Mahir’e gönülden te ekkürlerimi sunuyor, bu

çal mam Saliha anneme ve bana hayat yolunda bir rehber misali k olmu ama

(9)

Siyasal elitizm veya yerel siyaset konusu Türkiye için yeni bir konudur. Genel anlamda çal malar yap lm olmas na ra men kentler anlam nda yerele dönük çal malar doktora düzeyinde görememekteyiz. Bu alanda ulusal çaptada yeterli

say da ciddi ara rma olmamas bir Anadolu ehri olan Konya’da bu ara rmam

önemli k lmaktad r.

Doktora tezi Konya ehrinin 1980 sonras yerel siyasal elitlerini tan maya dönük bir ara rma, kalitatif mülakatlara ve literatür taramas na dayanmaktad r. Konya siyasetinde ön planda bulunan parti il yönetimleri, belediye ba kanlar , milletvekilleri, meclis üyeleri ile tez süresi dahilinde görev yapan ve ankete cevap veren elitler ile Konya siyasetinde yerel aktörlerin duygu ve dü ünceleri dünyaya bak aç lar , Türkiye ve Dünya meselelerine bak aç lar ö renilmeye çal lm r. Kantitatif analiz sonras nda Konya’n n önde gelen ve siyaset ile direk veya endirek ili ki içinde olan ekonomik, medya ve baz siyasal elitleri ilede kantitatif mülakatlar gerçekle tirilmi tir.

Bu çal ma ile amaçlanan Konya siyasetçisi kimdir sorusuna cevap bulmakt r. Konya siyasetçisi kimdir sorusu etraf nda yerel siyasal elitlerin dini arka planlar , dünya görü leri, hedefleri ö renilmeye çal lm r. Bu amaç do rultusunda yap lan kalitatif ve kantitatif ara rmalar ve literatür taramalar neticesinde Konya siyasal elitlerinin muhafazakar ve milliyetçi kimlikleri ile dünya görü lerinde din eksenli ama ayn zamanda kendine güven duyan bir politik yap lanma ile farkl k arz etti i sonucuna var lm r.

(10)

There are few researches about local political elite in Turkey. For this reason, this thesis is very important and because there isn’t sufficient data or research about Konya local political elite. In this research, it has been focused to understand Konya local political elite since 1980 years.

The multiple choice questionnaire was quantitative research was conducted with the members of local councils, the heads of local political parties, mayors, the members of the local political parties, administrators, parliamentarians. Following the quantitative research, some open ended questions whose one of the main question is “who is Konya politician elite?” as qualitative method was carried out with some economic elites, media elites and some politician elite.

In this doctoral thesis, what the background of local political elite in Konya city is, and what they think about democracy, liberalization and the world issues were discussed.

In conclusion, it was found out that local political elites of Konya city were conservative, nationalist and religious and they had different political ways in Turkey.

(11)

ANAP: Anavatan Partisi

AKP: Adalet ve Kalk nma Partisi

BBP: Büyük Birlik Partisi

CHP: Cumhuriyet Halk Partisi

DTP: Demokratik Toplum Partisi

FP: Fazilet Partisi

KOB : Küçük ve Orta Boy letmeler

KSO: Konya Sanayi Odas

KTB: Konya Ticaret Borsas

KTO: Konya Ticaret Odas

MHP: Milliyetçi Hareket Partisi

T: Milli stihbarat Te kilat

MSP: Milli Selamet Partisi

MTTB: Milli Türk Talebe Birli i

MÜS AD: Müstakil Sanayici ve adamlar Derne i

RP: Refah Partisi

SP: Saadet Partisi

TBMM: Türkiye Büyük Millet Meclisi

(12)

Tablo 1 Deneklerin Cinsiyete Göre Da ………...108

Tablo 2 Deneklerin Ya a Göre Da ………..108

Tablo 3 Deneklerin itim Durumuna Göre Da ……….. ……..…109

Tablo 4 Deneklerin Meslek Durumlar na Göre Da ……….…...109

Tablo 5 Deneklerin Ayl k Gelir Durumuna Göre Da ………... ………..110

Tablo 6 Deneklerin Konumlar na Göre Da ……….……..…..111

Tablo 7 Deneklerin Görevde Bulunduklar Süreye Göre Da ………..…111

Tablo 8 Deneklerin Üye Olduklar Partiye Göre Da …... …...112

Tablo 9 Deneklerin Siyasi Partiye Üyelik Sürelerine Göre Da ………...112

Tablo 10 Deneklerin u an bir seçim olsa hangi partiye oy verecekleri ……...113

Tablo 11 Bundan bir önceki yerel seçimde hangi partiye oy verildi i ………...113

Tablo 12 Deneklerin Siyasete Ba lad klar Konuma Göre Da ………...….114

Tablo 13 Deneklerin Siyasette Bulunma Sürelerine Göre Da ………...114

Tablo 14 Deneklerin Siyasete lk Kat mlar n Gerçekle me Durumuna Göre Da ………….………..……..115

Tablo 15 Deneklerin Politik Duru u………....….116

Tablo 16Elitlerin Kendilerini Tan mlamas . ………...116

Tablo 17 Deneklerin kendilerini hangi s fa dahil gördükleri ………..…...117

Tablo 18 Deneklerin Yerel Olaylara Dahil Olma Konumlar na Göre Da …...117

Tablo 19Deneklerin Yerel Siyaseti Tan mlamalar na Göre Da ... ……...118

Tablo 20 Deneklerin Konya’da Partiler Aras Siyasal Yar Tan mlamalar na Göre Da ………...118

Tablo 21 Konya’da Çal malar ve Kararlar Etkileyebilen Bir Kesim veya Grubun Varl ………...119

Tablo 22 Bu Etkileyen Kesim ve Gruplar n Kimler Oldu u ………..………….119

Tablo 23 Bu Etkilemenin Sebebi Sizce Nedir ………..…..…….120

Tablo 24 Görev Yaparken En Çok Bask na Maruz Kal nan Grup ………..…...120

Tablo 25 Konya’da Bir Ki inin Politik Hayatta Yer Alma Sebepleri ………..…...121

Tablo 26 Deneklerin Konumlar nda Olmak çin Gereken Özellikler ……….……122

Tablo 27 Deneklerin Konya Seçmenini Tan mlamalar ………..……124

Tablo 28 Deneklerin Gençlik Dönemlerinde Dahil Olduklar Hareketler ……….…...125

(13)

Tablo 31 Ne Tür Grup veya Gruplardan Destek Ald klar …...………..………..129

Tablo 32 Bir Günde Ortalama Kaç Saatin Yerel Siyasete Ayr ld ………...…130

Tablo 33 Siyasi Çal malara Verilen Önem...………...130

Tablo 34 Bulunulan Görevden Daha Fazla Sorumluluk ve Yetki Alma Durumunda Bunu Kabul Etme………..131

Tablo 35 Elitlerin Politika ile lgi Derecesi ………..………...…………131

Tablo 36 Bundan Önce Ba ka Bir Partinin Üyesi Olma Durumu …...….………...…….. .132

Tablo 37 Deneklerin Yak n Akrabalar nda Aktif Siyaset le U ra anlar……….132

Tablo 38 Baban n Siyasi Görü ü………..………...….133

Tablo 39Parti çi Demokrasi Hakk nda ki Görü leri ………...133

Tablo 40Önemli Bir Konunun Oylamas Esnas nda Seçmen Fikri ile Parti Fikri Çeli ti inde Oylar n Kullanma Durumu ………..………….135

Tablo 41 nsan Haklar Uygulamalar Hakk nda ki Görü ler ………….……….136

Tablo 42 Deneklerin farkl grup ve kurumlara duydu u güven derecesi….………..…..…137

Tablo 431980 ve Sonras En Önemli Olay ………..………..141

Tablo 441980 ve Sonras Konya’da ki En Önemli Olay ……….……141

Tablo 45 Deneklerin Cumhurba kanlar ndan lk ve kinci Tercihleri ………....….142

Tablo 46 Kendilerini Dini Yönden Tan mlama ………..………...…….….143

Tablo 47 Dua Edip Namaz K lma Durumu….………..……...143

Tablo 48 mam Hatip Lisesi mezunlu u durumu ……….………...144

Tablo 49Devlet Görevinde Dindarlar n Olmas Fikri Hakk nda ………144

Tablo 50 Deneklerin Alkol Kullanma Durumu………...145

Tablo 51 leti im Araçlar Ne S kl kla Takip Ettikleri ………...….145

Tablo 52 Gazete Aboneli i Durumu..………...147

Tablo 53Dergi Aboneli i Durumu ………...147

Tablo 54En Çok Seyredilen Yerel Televizyon Kanal ……….…………...147

Tablo 55 En çok dinlenen yerel radyo kanal ………...148

Tablo 56Yerel Gazete-TV Ve Radyolarda Yerel Siyaset Haberleri ………….…….148

Tablo 57Bu Haber ve Yay nlar n Yerel Siyaset Üzerinde Etkisi …………..…….…149

Tablo 58Bir Politik Kampanya S ras nda Uygulanmas Gerekenler………... 150

(14)

Tablo 62. Baba Mesle i………153

Tablo 63 Türkçenin D nda Konu ulan kinci Bir Dil………....154

Tablo 64 Elitlerin D Politika Alan nda Görü leri ……….…………...154

Tablo 65Elitlerin Partilerine Göre Ayl k Gelir Farkl la mas ……….…156

Tablo 66Elitlerin Partilerine Yerli Konyal n Önemi Farkl la mas ..….………...157

Tablo 67Partilere Göre slam Dünyas ile li kiler Farkl la mas .…………...158

Tablo 68Partilere GöreKendilerini Atatürkçü, Laik Görme Farkl la mas ..…………..159

Tablo 69 Partilere Göre Elitlerin Silahl Kuvvetlere Güven Farkl la mas ...160

Tablo 70 Partilere Göre leti im Organlar nda Ç kan Haberlerin Yerel Siyasete Etkisi Farkl la mas ………..………...…161

Tablo 71 E itimlerine Göre Elit Olmak için Üniversite Mezunu Olma Farkl la mas ..…161

Tablo 72 E itimlerine Göre Politik Çal malar n Önemi Farkl la mas ………....163

Tablo 73 Dindar nsanlar n Devlette Görev Almas Farkl la mas ………....163

Tablo 74 E itimlerine Göre Ba ka Milliyetten nsanlara Güven Farkl la mas …………164

Tablo 75 Ayl k Gelirlerine Göre Milletvekili Seçimi Demokratik Yap lmaktad r Farkl la mas ……….………...165

Tablo 76 Ayl k Gelirlerine Göre ABD le li kiler Farkl la mas ………166

Tablo 77 Ayl k Gelirlerine Göre Hükümete Güven Farkl la mas ………….……...167

(15)

bilim adamlar ise elit teorileri ile, di er bir k sm ise ço ulcu yakla m modelleri ile cevap bulmaya çal maktad r (Wilson ve Dilulio, 1998: 7). Genelde bu sorulara ulusal düzeydeki yap ile ilgili ara rmalarla cevap aranmaya çal rken, yerel siyasal elit ara rmalar son derece s rl kalmaktad r. Halbuki yerel aktörler ve liderler ‘kim yönetiyor’ sorusuna cevap bulunmas noktas nda ara rmac ya en yak n konumda duran kesimdir.

Yerel siyasal elitler hakk nda yap lan ara rmalar yeterli say da

bulunmamaktad r. Halbuki yerel siyasal elitler ehir ve ülkeler için son derece önemli bir rol oynamaktad r. Art k ülkeler kadar ehirlerin ekonomi ve siyaseti de dünyada belirleyici olmaktad r. New York Belediye Ba kan , Londra Belediye Ba kan , Kaliforniya Valisi dünya gündeminde yer bulabilmektedir. Bir ehri kimin veya kimlerin yönetti i o ehrin ve o ehrin ait oldu u ülkenin gelecek perspektifini belirlemektedir. Kentle me olgusu giderek artan bir tart may olu turmaktad r. Di er yandan suçun artmas ehrin yöneticilerine farkl misyonlar ta malar gerekli k lmaktad r. ehirlerde güvenli in sa lanmas art k günümüzde ülkelerin güvenli inin sa lanmas ile e de erdir. Güvenli i sa lanm ehirlerin kalk nmas , o ehrin ait oldu u ülkenin kalk nmas anlam na gelmektedir. Sözkonusu ehirlerin güvenli i ve kalk nmas ndan o ehrin elitleri sorumludur ki, ehir elitlerinin

ara lmas bu çerçevede önem ta maktad r.

ehirlerin kimlikleri biraz da o ehirde yöneticilik yapan ki ilerin kimlikleri ve

konumlar ile ilgilidir. ehrin imaj olu turan etkenlerin ba nda da ehrin

yöneticileri gelmektedir. Son y llarda özellikle yerel yönetimlerin ve belediyelerin yetkilerinin geni letilmesi ve ekonomik imkanlar ile gelir kaynaklar n art lmas Türkiye’deki ehirlerin de dünyan n di er büyük metropol ehirleri ile yar r veya

(16)

Özal’ n uygulad neoliberal politikalar n tesirini de görmezden gelmemiz mümkün de ildir. Aç m ve Anadolu ehirlerinin ekonomik kalk nma modelleri ile sanayile me ba ar seksenli y llardan itibaren yakalamas nda Turgut Özal önemli bir politikac olarak dikkat çekmektedir. Yerel otoritelerin gücünü göstermesi

bak ndan en son örnek ise Recep Tayyip Erdo an’d r ki stanbul Büyük ehir

Belediye Ba kanl ’n n ard ndan Cumhuriyet tarihinde uzun bir aradan sonra

kesintisiz Ba bakanl k yapan isim olarak Türk siyasi tarihine geçmi önemli bir aktördür. ehirlerin elitleri ülke gündemini belirleyen bir güç haline gelebilmektedir. Buna en iyi örnek Recep Tayyip Erdo an’d r. Bu yüzden ehrin politik elitlerini ara rmak önemli bir alan olmaktad r.

Anadolu’nun yükseli i 1980’li y llardan sonra gerçekle irken, hem ekonomik hem de siyasi anlamda kendini gösteren ehirlerin ba nda ise Konya gelmektedir. Konya son yirmi y lda gösterdi i yüksek kalk nma h ile sadece Türkiye’de ulusal anlamda bir ilgi oda olmay p ayn zamanda uluslararas arenadada tart lan ve konu edilen bir ehir olagelmi tir. Pek tabi ki Konya’n n bu yükseli inde Türkiye’de uygulanan politikalar ve kalk nma modellerinin tesiri elbette vard r ve olacakt r. Ama bu farkl ivmenin arka plan nda bulunan yerel güç ve dayan ma gözard edilmemelidir. ehrin yükseli i ve dinamizmi do ald r ki ehrin yöneticileri, idarecileri ile do rudan ilgilidir.

ehri kim yönetiyorsa yak n veya orta gelecekte bu insanlar ülke yönetimine talip olmaktad r. ehrin elitlerini tan mak ülkelerin gelecek vizyonunu görebilmek için önemli ip uçlar vermektedir.

‘Kim yönetiyor’ sorusu ehrin yükseli i ve dinamizmi anlam nda Konya için cevab aranan bir sorudur. Ancak bugüne kadar bu anlamda Konya’da yap lan ciddi

bir ara rma da mevcut de ildir. Konya’n n imaj , siyaseten durdu u yer,

muhafazakar kimli i Türkiye’de di er ehirlerin aksine oldukça farkl r. Konya bu anlamda söyleyecek sözü olan özgün kimlikli bir ehir hüviyetini daima

ta yagelmi tir. Tarihi arkaplan ve Selçuklu ba kentli i yapm ehir olma

hüviyetini gerek Osmanl gerekse de Türkiye Cumhuriyeti döneminde göstererek farkl bir duru ta yagelmi tir.

(17)

Bu doktora tezi bir yönetim sanat olan siyasetin Konya ehrinde 1980 sonras yerel aktörlerini tan maya dönük yap lan bir ara rmad r. Türkiye’de yerel siyasetin yükseli inde öncü rol oynayan ehrin yerel siyasal elitlerini ara rmaya dönük bir çal mad r ve bu anlamda hem kantitatif ara rma hemde kalitatif ara rma yöntemi

uygulanm r.

Çal mada amaçlanan Konya siyasal elitlerinin sosyal ve ekonomik durumlar n ortaya ç kart lmas ile demografik verilerin ortaya konulmas r. Yerel siyasal elitlerinin din eksenli siyaset alg lay lar , demokrasi ve insan haklar

konular nda görü ve dü ünceleri ö renilmeye çal rken ayr ca d politika ve

küresel ili kilere de bak aç lar incelenmi tir.

Doktora tezi için anket ve görü meler uygulanmadan önce ABD’de Utah Üniversitesi kütüphanesinde dört aya yak n zaman ara rma ve literatür taramas

gerçekle tirilmi olup, Türkiye d nda yap lan özgün yerel siyasal elit

çal malar ndan faydalan lm ve uluslararas düzeyde bu tip ara rma ve

çal malarda izlenen yol ve yöntemler kullan lan sorulardan bu tezde de yararlan lm r. Bu literatür taramas birinci bölümde yer al rken, Konya siyasetinde önemli olan bir arka tarihsel duru un varl incelenmeye çal lm r. Ayr ca bir

‘sosyal sermaye’ ba alt nda önemli oldu u dü ünülen Konya yerel siyasal

elitlerinin 1980 öncesi içinde bulunduklar gençlik hareketleri ara lm r. Bu ba klar ikinci bölümde toplan rken üçüncü bölümde Konya’da ehrin siyasetinde önemli görevlerde bulunan toplam 482 yerel siyasal elit ile yap lan ankete yer verilmi tir. Bu ki iler parti yönetim kurulunda olan isimler, ehrin hem belediye hem de il özel idaresinde bir siyasal parti çat alt nda bulunarak meclis üyeli i yapan ki iler, milletvekilleri, il ba kanlar ndan seçilmi tir. Dördüncü ve son k m ise sadece siyasal anlamda de il ekonomik ve sosyal olarak Konya’da önemli noktalarda bulunan elitler ile derinlemesine mülakat ve görü melerin analizinden olu maktad r. Bu ki iler ise kantitatif analiz yaparken denekler ile yapt z genel görü meler sonras nda tespit edilmi tir. Bu ki ilerin Konya’n n önde gelen sanayici, kanaat önderi, politikac ve sivil toplum örgütü lideri olmas na dikkat edilmi tir.

(18)

NC BÖLÜM

EL T KAVRAMI, EL T TEOR LER VE L TERATÜRÜ

Konya yerel siyasal elitleri hakk nda tarihsel arka plan ve Cumhuriyet dönemi

yans malar aktarmadan önce elit kavram , teorileri ve literatürüne k saca

bakmakda fayda olacakt r. Bu genel tan mlama ve elit teorilerinden sonra büyük ço unlu u ABD Utah Üniversitesi kütüphanesinden toparlanan konu ile ilgili literatür bu alanda dünya çap nda yap lan ara rma ve çal malarla ilgili bilgileri kapsamaktad r.

1.1. Elit Kavram

Elit (seçkin) sözcü ü on yedinci yüzy lda kaliteli mallar tan mlamakta kullan rd . Sonralar bu sözcü ün kullan m alan geni leyerek birinci s f askeri birlikler yada soylulu un yüksek mertebeleri gibi üst toplumsal kesimi kapsamaya ba lad (Bottomore, 1964: 7).

Köken olarak Latince “eligre” ve “electa” sözcüklerinden türemi olan elit kavram Frans zca “elite” sözcü ünden dilimize geçmi tir. Eligre sözcü ü Latince’de seçme anlam na gelir. “Electa” ise seçilmi en iyisi anlam na kullan r (Arslan, 2007: 2). Elit kavram yine Türk Dil Kurumu sözlü ünde “benzerleri aras nda niteliklerinin yüksekli i ile göze çarpan” diye tan mlanmaktad r (K lal , 2005: 329). ngilizce Oxford sözlü üne göre “seçkin” sözcü ünün ingilizce dilinde en eski bilinen kullan 1823’e, art k toplumsal kümeleri de kapsamaya ba lad bir tarihe uzanmaktad r. Ancak bu deyimin toplumsal ve siyasal literatürde yayg nl kla kullan Avrupa’da on dokuzuncu yüzy l sonlar nda, ngiltere ve Amerika’da ise özellikle Vilfredo Pareto’nun eserleri sayesinde seçkinci kuramlar n yay ld tarih olan 1930’larda ba lar (Bottomore, 1964: 8).

Bu anlamlar dahilinde seçkinler bir toplumsal s f olarak veya bir bask grubu olarak tan mlanmamaktad r. Bununla birlikte seçkinlerin siyasal ya amda belirli bir rl klar sözkonusudur ve bu a rl k özellikle geri kalm ülkelerde veya geli mekte olanlarda ayr bir önem kazanmaktad r (K lal , 2005: 329). Seçkinler farkl

(19)

anlamlarda da kullan lmaktad r. Yönetici seçkinler, askeri seçkinler, ekonomik seçkinler, medya seçkinleri ve benzeri gibi.

Seçkin veya elit ifadesi sosyolojik bir tabir olarak kullan rken tabakala ma

kapsam nda tan mlanm r. Siyasetin temel ilkelerinden ba cas n, yukar da

yöneten bir az nl k, a da bir yönetilen ço unluk üzerine oturdu u göz önüne

al rsa seçkinler olarak tan mlanan yönetici az nl k kavram nda tabakala man n önemi anla lm olur (Ayd n, 2002: 40). Seçkinler tan mlamas ile yönetenler veya liderler, seçkinci kuramlar n en önemli tart ma noktas olu turmaktad r.

Çal man n bu bölümünde bu seçkinci kuramlara yer verilecektir.

1.2. Elit Teorileri

Elit kavram etraf nda örülen elitler kuram (seçkinler kuram ) bilim dal nda önemli bir sorun olagelmi ve bu konuda pek çok bilim adam ve dü ünür görü ve dü üncelerini ifade etmi lerdir.

Seçkinlerin toplumlar yönetmeleri gerekti i görü ü Platon’dan Nietzsche’ye kadar uzanan geni bir bilimsel spektruma yay lmaktad r. Bu çal malar genel çerçevede, olmas gerekeni ara ran dü ünceler oldu u için bilimden çok felsefenin konusuna girmektedir. Seçkinlerin geçmi teki ve günümüzün toplumlar nda oynad rolü ayd nlatmaya yönelik çal malar ise 19. yüzy lda ba lay p günümüze kadar sürmü tür (K lal , 2005: 330).

Elit teorileri ba ba na iki k sma ayr labilir: (Bachrach, 1962:439; Clark, 1985:439; Bealey, 1996:319)

Mosca ve Pareto’nun öncülü ünde Klasik Elit Teorileri, Wright Mills ve

Robert Dahl gibi bilim insanlar n öncülü ünde ise Demokratik Elit Teorileri

ba klar ta maktad r.

1.2.1. Klasik Elit Teorileri

Klasik elit teorileri denildi inde akla hemen gelen iki isim vard r ki bunlar

elitizm ba dünyaya duyuran iki talyan bilim adam r. Bunlardan biri Mosca

(20)

1.2.1.1. Mosca ve Yönetici S f

Siyaset sosyolojisi aç ndan toplumda statü bak ndan iki kesim

bulunmaktad r. Toplumu kitle ve “elit” olarak ikiye ay ran bilim adamlar n ba nda

gelen Mosca, toplumda iki s f oldu unu söylemektedir: yöneten ve yönetilen

(Bottomore, 1964: 9; Aktaran: Zuckerman, 1977:332).

Seçkinci kuramlarda ilk an lan isimlerin ba nda iki talyan dü ünür Vilfredo Pareto ile birlikte Gaetano Mosca gelmektedir. Mosca, bir toplumda daima yönetici

kesim oldu unu bir de im veya dönü üm ya ansa dahi bu yeni gelen yönetici

kesiminin de toplumdan ayr bir s f olarak kalaca belirtmektedir (Kapani, 2004: 114).

Mosca yönetici s f teorisini ya ad ülkenin içinde bulundu u politik artlar içerisinde ortaya koymu tur, bu durum onun teorisinde de belirleyici bir unsur olmu tur (Pillar, 1976: 111). Fa ist bir yönetime dayanan ülke artlar Mosca’n n görü lerinin ekillenmesinde rol oynam r (Williamson, 1959:149).

Mosca’n n teorisi farkl isimler ile an lmakla birlikte teori genel olarak ‘elit’, ‘yönetici grup’, ‘yöneten az nl k’ ve ‘siyasal s f’ ba klar alt nda bilinmektedir

(Sereno, 1938:509). Mosca’n n yöneten yönetilen s fland rmas politik

fland rma aç ndan ilktir (Sereno, 1938:511). Mosca, tek ki inin bir yönetim

sa lamas n mümkün olmad ifade ederken ayn zamanda onun yan nda bulunan

ve di er i lerin takibini yapan bir yönetici s n varl ndan söz eder. Bu yönetici

alt katman ve üst katman olarak ikiye ay r. Alt katman dedi i s f

dan manlar, idareciler, askeri güvenlik güçleri, propaganday iyi bilen ki iler olarak ifade edilmektedir (Rustow, 1966:710; Türköne, 2005: 386).

Fa izm dü man olan Mosca ilk zamanlar yeterince anla lamay p bulmaca gibi çözülemeyen bir ki ilik olarak an lsa da (State, 1983:638) görü lerini detayland rarak sunmaya çal maktad r. Mosca’ya göre yönetici s fa girebilmek için iki sistem mevcuttur. Bunlar aristokratik ve demokratik e ilimli sistemlerdir. E er yönetici fa girecek ki i kendi sahip oldu u soy ve ailevi geçmi i dolay ile giriyor ise bu aristokratik e ilimli elit dev irmedir. Di er yandan e er yeni yönetici s fa girecek ki i alt katmanlardan ki isel ba ar ve becerileri/yetenekleri do rultusunda giriyorsa bu da demokratik e ilimli bir elit dev irme modelidir (Türköne, 2005: 386).

(21)

Yönetici s n toplum üzerinde etkin olmas Mosca iki nedene ba lar bunlar bilgili ve yetenekli olmalar ile örgütlü olmalar r (Ayd n, 2002: 44). Yönetici s f içerisinde ayr ca bir uyum ve ahenk söz konusudur. Birbirlerini tan klar ve bir i bölümü oldu u için birbirlerini tan mayan ve örgütlü olmayan ço unluk üzerinde söz sahibi olabilmektedirler (Türköne, 2005: 386). Yönetici s f az nl k olmakla birlikte güç ve iktidara sahip olan kesimdir. Yönetici s n yani elitlerin en önemli vas flar bilgili, yetenekli ve te kilatl bir yap ya sahip olmalar r.

Örgütlü az nl klar örgütsüz ço unluklar rahatl kla idare edebilmektedir. Bu özelliklere sahip oldu u içindir ki örgütlü az nl klar iktidarlar sürdürmektedirler (Marx, 1939: 458). Ayr ca Mosca’ya göre rejimi ve sistemi belirleyen as l güç yönetici s fa aittir (Higley ve Burton, 1989: 18). Yönetici s f toplumun di er kesimlerinin fertlerinde olmayan bir yetenek ve beceri sahibidir. Bu yetenek ve beceriler onlar toplumun gözünde sayg n ve itibarl k lmaktad r.

Mosca yönetici s n iktidarlar sürdürürken oligar ik bir yap içerisinde oldu unu ifade etmekle birlikte ayn zamanda alttan gelen tepkiler, ele tirilere kay ts z kalamayaca da ifade etmektedir. Bu yönetici s n oligar ik bir yönetim ekli içerisinde ama alttan gelen tepkilere de kay ts z kal nmad ifade etmektedir

(Kapani, 2004: 113). Mosca yönetici s n zamanla alaca biçimi de im ve

dönü ümü üzerinde fazla durmamakla birlikte alttan gelen yetenekli ve bilgili ki ileri zamanla yönetici s fa dahil edebildi ini ifade etmektedir.

Yönetici s f içerisinde bulunabilmek için baz önemli kriterleri ta mak gerekmektedir. Mosca’ya göre bu kriterler soy, rk, aile, e itim, entelektüel ve askeri ba ar lar gibi kritelerdir (Kapani, 2004: 114). Bu kriterlere sahip olan ki iler yönetici az nl k içerisine dahil edilebilir. Bu kriterlere Mosca sosyal güç demektedir. Fakat bu sosyal güç olarak say lan kriterler zamanla de ebilmektedir. Sosyal güç yönetici

n de imi ve dönü ümünü sa layabilir. E er halihaz rdaki yönetici s f

mevcut sosyal güçler de ti i taktirde yeni olu an s flar kontrolü alt nda

tutabiliyorsa yerini korur. Di er yandan bu yeni olu an sosyal güçleri kontrol

edemiyorsa, yerini yeni sosyal s fa b rakmak durumunda kalmaktad r (Kapani,

2004: 114).

Mosca’n n yönetici s aç klarken kulland önemli kavramlardan biri

(22)

iktidar yönetimini sürdürebilmesi için toplum kar nda bir tak m manevi ve hukuki dayanaklara ihtiyaç duyar. Buna Mosca siyasi formül ad vermektedir. Buna göre

yönetici s f toplumun de er yarg lar na ve önceliklerine sayg duymal r

(Türköne, 2005: 387).

Mosca’ya göre sistemler iki k sma ayr r. Biri yukar da izah edilen ekli ile yönetici s fa yeni elit dev irilme e ilimine göre aristokratik ve demokratik olarak di er yandan otoritenin ak yönüne göre otokratik veya liberaldir. Otokrasilerde görevliler yukar dan, daha üst makamlarda ki ki iler taraf ndan atan rken, liberallerde ise görevlilerin yeni yerlerini belirleyen alt katmanlardaki seçmenlerdir (Türköne, 2005: 386).

Mosca’n n görü leri asl nda elit teorilerinin de özünü olu turan bir teze sahiptir. Buna göre bütün toplumlarda bir yönetici az nl k yani elit tabaka

bulunmaktad r. S fs z bir toplum olmas mümkün de ildir. Her toplumda bir

yönetici az nl k vard r.

Mosca yönetici s f elitleri anlat rken bunun tarihsel dönü ümü konusunda tam bir aç m sa layamamaktad r. Yeni bir fikir ortaya koyman n zorlu una i aret eden Gaetano Mosca’ya (Sereno, 1938: 518) bu anlamda yard bir ba ka talyan sosyal bilimci Pareto sunmaktad r. Pareto politik s fland rmay ‘seçkinlerin dönü ümü’ ba alt nda de erlendirmektedir.

1.2.1.2. Pareto ve Seçkinlerin Dola

Elit ifadesini sosyal bilim dal nda kullanan ilk bilim adam Vilfredo Pareto’dur. Politik s fland rmay yapan Mosca buna isim olarak elit ifadesini kullanan ise bir ba ka talyan Pareto’dur (Sereno, 1938: 512).

Pareto toplumu iki k sma ay r. Elitler ve elit olmayanlar. Elitler kendi alanlar nda en ba ar ki ilerden olu maktad r. Elit olmayanlar ise s radan halk kesimidir. Bu anlamda Pareto, Mosca’n n teorisinde olmayan bir ekilde governing ve non-governing yani devlet ve devlet d elitleri aras nda da farkl bir yap ortaya koymaktad r (Zuckerman, 1977: 334).

Elit veya bir ba ka deyim ile seçkinlerin yükseli i ve dü ü (2005) O’nun en

önemli eserleri aras ndad r. Pareto büyük ölçüde Mosca’dan etkilenmi tir diyebiliriz. Ayr ca Pareto’nun ya ad dönem ve kendi hayat hikayesi de teorisini olu tururken

(23)

belirleyici etkenlerden birisi olmu tur (Finer, 1968). Mosca ve Pareto’nun görü lerinde büyük benzerlikler bulunmaktad r. Pareto, Mosca’n n yönetici s

elit ifadesini kullanarak aç klamaya çal r (Kapani, 2004: 115). Ünlü bir

ekonomist olan Pareto ve hukuk mezunu Mosca politik s fland rma ve elit teorileri ile Aristoteles’ten Marx’a, Rousseau’ya kadar ki demokrasi, sosyalizm ve insan

itli i kavramlar kapsayan bir teoriye ula lard r (Sereno, 1938).

Pareto, ekonomik elit ifadesini kullan r ve bu kesimin ekonomi skalas nda en üstlerini tutan ki iler taraf ndan olu turuldu unu ifade etmektedir (Mayhew ve Scholaert, 1980: 26). Genel anlamda eliti tarif ederken de her hangi bir meslek grubunun en üst pozisyonunda olanlar ifade etmektedir (Mayhew ve Scholaert, 1980:33). Pareto elit ifadesini tan mlarken anla r bir üslup kullanarak örnekler vermektedir. Örne in Avukat ve i adamlar örne i ile bunlara s rdan ona kadar ba ar lar na göre notlar vermekte; en ba ar avukata on, hiç mü terisi olmayana s r

vererek, ayn ekilde i adam ki çok para kazanan na on, orta hallisine be ,

kazanamayana s r vermektedir. Böylece en yüksek notu alan i adam ve avukat kendi içerisinde bu elit s olu turmaktad r. Gayri ahlaki yönden bile olsa bir ki i on puan al yorsa oda rahatl kla bu elit kesim aras nda say labilmektedir (Kapani, 2004:115). talyan toplum bilimci Vilfredo Pareto sanatç lar, siyaset adamlar hatta

kendi alanlar nda ba ar sokak kad nlar bile seçkinler s n içerisine dahil

etmektedir. Bu kesimler kendi içlerinde elitlerini meydana getirmektedirler. Pareto’ya göre bir durumun adil yada adil olmayan, ahlaki yada ahlaki olmayan tarzda olmas önemli de ildir. Bir kimse h rs z veya doland bile olsa üstün yeteneklere sahip ise elit s na girebilmektedir. Bu yüzden Pareto, makyavelistlikle suçlanmaktad r (Türköne, 2005: 385).

Pareto’nun en önemli kuram ‘seçkinlerin dola ’ üzerinedir. Bu dola bir nehrin ak ile örneklendirerek her gün nehir bir ba ka akar diyerek politik hayatta da de imin kaç lmaz oldu unu belirtmektedir (Aktaran: Shafer, 1991:194). “Tarih bir aristokrasiler mezarl r” diyen Pareto, elitlerin sürekli bir de im içerisinde oldu unu ifade etmektedir. Elit ifadesini zaman zaman aristokrasi olarak da kullanan

Pareto her millette elitlerin de im ve dönü üm geçirdi ini ifade etmektedir

(Türköne, 2005: 384). Pareto, seçkinler s kendi içerisine alt tabakadan insanlar dahil etmedi i müddetçe ya anabilecek geli meyi devrim olarak nitelemektedir.

(24)

Zamanla seçkinlerin kendi içlerine alt tabakadan ki ileri dahil etmesi ve kabul etmesi ile seçkinlerin dola n gerçekle ece ini ifade etmektedir (Kapani, 2004: 116). Bu bir taraf n güç kaybetmesi, bir taraf n da güç kazanmas iktidar elde etmesi olarak adland labilir.

Pareto tüm bunlar tilki ve aslan veya rantiyeci ile spekülatör tan mlar ile

ekillendirerek anlatmaktad r (Guttsman, 1960:139). Tilki kurnazl ve ak lc

giri imleri temsil ederken, aslan güç ve iktidar temsil etmektedir. Bu iki temsil aras nda ise sürekli bir mücadelenin ve bunun sonucu olarak dönü ümün oldu u ifade edilmektedir. Tilki kendi hakimiyetini sa lamak için ak lc giri imlere ve kurnazl klara ba vurmaya çal r. Böylece elit kesim içerisine girmeye çal r. Bu do al olarak zaman alacak bir yükseli serüvenidir. Di er yandan aslan ise iktidar sahibi olmak için kuvvete dayal ve ani bir de im gerçekle tirir (Türköne, 2005: 385). Pareto bu örnekleri ile elitlerin tilki nitelikli ve aslan nitelikli ki ilerden olu tu unu anlatmaya çal maktad r. Pareto’ya göre yönetimin ve elit olman n

devaml n sa lanmas için hem tilki hem de aslan karakterlerine sahip olmak

gerekmektedir.

Pareto’nun görü lerini ifade ederken slam Toplum bilimcisi bn-i Haldun’dan etkilendi i görülmektedir. bn-i Haldun’da eserlerinde göçebelikten kent ya am na geçildikçe rahatl klarla ya amaya al an yönetici kesimin bu rahatl klar ndan dolay zamanla güç kaybettiklerini, iktidarlar daha aktif olan ki ilere b rakt klar bahsetmektedir ( bn-i Haldun, 2004; Uygun, 2008: 13; K lal , 2005: 330). bn-i Haldun, göçebelikten kaynaklanan dayan man n özellikle kent ya am nda kendisini daha iyi gösterdi ini ifade ederek, kentlerde ki yerel güçler bu dayan ma merkezli ortak güce boyun e er demektedir ( bn-i Haldun 2004; Uygun, 2008: 23; Ayd n, 2002: 45). Ayn ekilde yeni gelen göçebelerde daha güçlü dayan ma sergiledikleri taktirde eski iktidarlar de tirebilme gücüne sahip olabilmektedirler.

Pareto her toplum kesiminde mutlaka bir elit ve kitle ayr oldu unu ifade etmekle birlikte, elitlerin alttan gelen kesimi kendi içlerine dahil etmedikleri durumlarda bunun ani elit de imine sebebiyet verece ini belirterek bu de imi devrim olaca ifade etmektedir (Kapani, 2004: 116).

(25)

1.2.1.3. Roberto Michels ve Oligar i

Roberto Michels’i klasik seçkinci kuramc lar n aras nda sayabiliriz. Michels yo un bir ekilde çal malar nda insan toplumunun karakteri ve politikalar konular nda Pareto’ya at flarda bulunmaktad r (Shafer, 1991:194). Michels’e göre her partiyi ve profesyonel birli i yöneten bir az nl k ve yönetilen bir ço unluk meydana getirmektedir (Shafer, 1991: 189).

Michels Bat demokrasilerini i ledi i çal malar nda ço unlukla, talya, Almanya, Rusya ve Fransa devletlerinde ki parti sistemleri ve yap lar ndan söz etmektedir (Michels, 1927).

Michels’e göre toplum veya kitleler daima yönetilmek duygusu içerisinde ya am lard r. Toplum için yönetilmek bir ihtiyaçt r ve bunu bir liderin yönetimi ile gidermektedirler. Bu lider ise bir proses içinde yeti en kahramand r (Shafer, 1991: 189).

Toplum kendi sorunlar ile ilgilenecek sorunlar na çözüm bulacak bir yönetici

kesim olmas daima istemi tir. Ve bu kesimde olmak içinde baz kriterleri

belirlemi tir. Bunlar, soylu olma, din adaml ve bilgeliktir. Bu kriterlerin birine sahip bir ki inin o toplumun yöneticili ine aday olmaya yetebilece i ifade edilmektedir. Ama di er yandan zamanla bu yönetici kesimin bu mevkide sürekli kalma iste i ile toplum kar kar ya kalmaktad r. Roberto Michels buna Oligar inin Tunç Yasas ad vermi tir (K lal , 2005: 332). Bu yönetici kesim art k toplumun sorunlar ile de il kendi konumunu sa lamla rma ile me gul olmaktad r. Bu ise oligar ik bir yap demektir.

Roberto Michels Oligar inin Tunç Yasas tezini 1911 y nda ortaya atm r

(Shafer, 1991: 187; Ayd n, 2002: 47). ktidar ele geçiren her kesim kendi gücünü

sa lamla rmaya, iktidar sürdürmenin yollar aramaya dayanan bu kuram n

solcu partilerde bile ayn ölçüde olaca Roberto Michels örneklerle vermeye

çal r (K lal , 2005: 333).

Michels her politik partinin bir karizmatik lider sa lad ifade etmektedir (Michels, 1927:757). Monar i tek ki iye dayal bir yönetim modeli iken Oligar i bir gruba ve bir kesime dayal yönetim olarak tan mlanmaktad r. Roberto Michels her siyasal iktidar bir oligar i olarak ifade etmektedir. Her yönetimin de asl nda bir oligar iyi temsil etti ini ifade etmektedir. Michels her yönetimin iktidar

(26)

sürdürebilmesi için bir sonraki dönemin yönetimini de halef tayin ederek belirlemek istedi ini belirterek demokratik ülkelerde yap lan seçimlerin bile göstermelik oldu unu ve bu seçimlerin sadece oligar ik güçlerin iktidar onaylaman n ötesinde bir anlam ifade etmedi ini belirtmektedir (Ayd n, 2002: 48). O’na göre seçimle ba na gelen yönetimler bile bu tunçtan yasaya tabi olmak durumunda kalmaktad rlar.

Michels bir bilim dal olarak politikan n ana temel probleminin bugün için,

ideal demokrasiye ula p ula lmayaca ndan ziyade; istenilen, mümkün olan

demokrasinin ne oldu u sorusu oldu unu ifade etmektedir (Shafer, 1991:185).

1.2.1.4. Klasik Elit Kuramlar n Ortak Noktalar

Klasik elit kuramlar , detaylarda baz farkl klar ta sa da genel itibari ile benzer noktalar ile a daki gibi s ralanabilir:

1-E itsizlik: Bütün toplumlarda siyasi güç ve iktidar e it ekilde payla lmam r. Bir kesimin gücü toplumdaki di er kesimin siyasi gücünden farkl olabilmektedir. Baz gruplar iktidara daha yak n baz lar daha uzakt rlar (Türköne, 2005: 382) ve yak n olanlar iktidar n nimetlerinden di er insanlara nazaran daha fazla yararlanmaktad rlar.

2-S fla ma: Klasik elit kuramlar bir taraftan s fs z toplumun

olanaks zl vurgularken, di er yandan elitlerin bir güç olu turup bunu kapal

halde tutmad klar savunmaktad r (K lal , 2005: 332). Bütün toplumlarda iki

kesim göze çarpmaktad r. Birincisi yönetici kesim ikincisi ise yönetilen kesim ve kitlelerdir. Yönetici kesim iktidara sahip olan güçlü kesim olmakla birlikte yönetilen

kesim ise iktidar gücünden mahrum zay f s olu turmaktad r (Türköne, 2005:

382). Bu güçsüz ve zay f kesim halk veya toplumun kendisidir.

3-Elitlerin Birli i: Elit kesim kendi içerisinde bilinçli ve birlik halindedir (Kapani, 2004: 117). Kendi aralar nda bir tak m tart ma ve sorunlar söz konusu edilse bile bu kendi iktidarlar ortadan kald bir niteli e bürünmez. Ortak hedef ve iktidarlar n devam n sa lanmas gayesi onlar bir arada tutmakta (Türköne, 2005: 382) ayr ca kendi içlerindeki birli i ve dayan may sa lamla rmaktad r.

4-Elitlerin Süreklili i: Elitler bir döneme veya bir zamana ait de ildir. Elitler her zaman vard r (Kapani, 2004: 118). Büyük kitleleri ço unlu u yöneten bir elit

(27)

az nl olacak ve bunlar sürekli ve zamanla kendilerini yenileyecekler (Türköne, 2005: 382) ve iktidar güçlerini süre ile s rl kalmaks n kullanacaklard r.

5-Elitlerin Özerkli i: Elitler halktan kopuk bir yap dad r. Bu anlamda elitler kimseye hesap verme zorunlulu una sahip de ildir. Kararlar kendileri al rlar ve bu kararlar al rken bunu halka sorma e ilimi ta mazlar. Halk n ve büyük kitlelerin bu kararlardan etkilenme oran , halk n bu kararlar etkileme gücünden oldukça fazlad r (Türköne, 2005: 382).

1.2.2. Demokratik Elit Teorileri

Elit teorileri asl nda demokrasi ve halk n iradesini görmezden gelen bir ablon olu turmakta idi. Bu yakla mlar demokrasiye inanmayan kesimler için bir hareket kayna oldu. Di er yandan elit teorisyenleri özellikle Mosca ve Pareto’nun fikirlerindeki mu lak yönler ele tirilmeye ba land . Özellikle Mosca’n n görü leri ve dü ünceleri çok anla r olamad (Kapani, 2004: 117). Elit teorilerine yöneltilen ele tirilerin ba nda toplumu yöneten ve yönetilen olarak iki k sma ay rmas r. Özellikle demokratik toplumlarda aç kl kla görülmektedir ki yönetilenler yönetenlere eri ebilmekte ve kararlar etkilemektedirler. Demokratik elit teorileri ile birlikte elitlerin do al üstünlükleri dü üncesi ortadan kald ld denilebilir (K lal , 2005: 333).

Elit teorileri k saca u teman n üzerinde durmaktad r: Bütün toplumlarda yönetim belirli bir az nl k grubun elinde bulunmaktad r. Bu küçük yönetim grubu ço unlu a hükmetmektedirler(Kapani, 2004: 118). Ço unlu u olu turan büyük halk kitlelerinin ise bu az nl yönlendirmesi mümkün de ildir. Bu ifade ve görü ler ise genel olarak demokrasi kar anlamlar ta maktad r. Elit teorisyenleri Mosca ve Pareto demokrasi kar tl klar da aç kca ifade ederek, demokrasinin söz konusu

olamayaca belirtmi lerdir. Demokrasi onlar için özlenmeyecek, imkans z ve

arzulanmayacak bir yönetim biçimidir (Kapani, 2004:118).

Mosca ve Pareto görü leri ile ayn zamanda marksizme kar da bir duru sergilemi lerdir. Toplumu yöneten ve yönetilen eklinde iki kesime ay rarak s fs z toplum teorisini de ele tirmektedirler (Kapani, 2004: 118).

(28)

Bu ba lamda hem demokrasiye inananlar hem de marksist ideologlar taraf ndan elit teorileri ele tirilmeye ba land . Özellikle demokrasi ba lam nda, halk n gücünün gözard edildi i bu teoriler özgürlüklerin, seçme hakk n üzerinde soru i aretleri olu turuyordu.

Bu sorular kullanarak dile getiren demokratik, ça da veya realist elit teorileri görü ünde olanlar n listesi bir hayli fazlad r denilebilir.

Harold Lasswell, Robert Dahl, Giovanni Sartori, Raymond Aron (K lal , 2005: 333) ve C.Wright Mills bu teorinin önde gelen isimlerini olu turmaktad r.

1.2.2.1. C. Wright Mills

Yak n zamanda elit ifadesini aç klamaya çal an sosyologlar n içerisinde ayk ve farkl bir bak aç sunan ça da elit kuramc Amerikal sosyolog C. Wright Mills’tir.

Wright Mills Amerikan siyasal hayat nda elitlerin rolünü anlat rken ktidar Eliti veya orijinal ad ile The Power Elite ifadesini kullanmaktad r (Mills, 1956).

ktidar elit teorisi üç ana de ken üzerine kuruludur: Politik, ekonomik ve askeri (Horowitz, 1981:375).

Mills’e göre iki tip elit bulunmaktad r. Biri Siyasal Elit, di eri ise ktidar Eliti olup birincisi ikincisinin alt nda bir konumda bulunmaktad r. Yönetim kademesinde var gibi gözüken siyasal elit olmakla birlikte as l söz sahibi olan ise daha üst noktada bulunan iktidar elitleridir. ktidar elitleri daha stratejik noktalarda bulunmakla birlikte, halk siyasal elitlere ula abilmekte lakin iktidar elitlerine ula amamaktad r. ktidar elitlerini; siyasal liderler, askeri liderler ve büyük irket yöneticileri olu turmaktad r (Mills, 1956: 7). Bu kesimler aras nda belirli bir fikir ç kar bütünlü ü ili kisi bulunmaktad r. Capitol (siyasal eliti temsilen), Pentagon (askeri eliti temsilen), Wall Street (büyük irket patronlar temsilen) diye ifade ederek bu üçlü elit tabakay Mills kitab nda 1956 y nda yazd nda ABD’de büyük tart ma yaratm (Bierstedt, 1956:607). Mills, Amerika’da gün geçtikçe bu kesimlerin söz sahibi oldu unu belirtmektedir. Mills bu kitab ndan önce de buna yak n nitelikte orijinal ad ile The New Men of Power ismi ile 1948 y nda bir kitap daha yazm , bunda da ABD’deki i çi liderlerlerini i lemi ti.

(29)

Mills, iktidar n seçkinleri görü ünü öyle özetliyor: “Ekonomik determinizm basit görü üne siyasal determinizm ve askeri determinizmi de eklemek gerekir. Bu üç alan n üst düzey yetkililerinin bugün oldukça büyük bir özellikleri vard r. En önemli kararlar , ço unlukla karma k olan bir koalisyon içinde al p uygularlar. te bu nedenledirki egemen s f yerine iktidar n seçkinleri demeyi tercih ediyoruz.” (Aktaran: K lal , 2005: 124).

Mills ayr ca kitab n hemen giri sayfalar nda iktidar elitlerini tan mlarken, “onlar her ey, biz ise hiçbir eyiz. Onlar n pek çok otelleri var, evleri var lakin oralar sadece bir toplulu a tahsis edilmi tir, normal vatanda oraya girmemektedir” demektedir (Mills, 1956: 3). Mills teorisinde entelektüel elitlere de ayr ca at fta bulunmaktad r (Bachrach, 1962:446).

Mills’i, Pareto ve Michels’den ay ran bir önemli sebepde askerleri karar verici grup içinde göstermesi olmu tur. Bunda, teorisini ikinci dünya sava ndan sonra kaleme almas n da rolü bulunmaktad r (Horowitz, 1981:376). Horowitz, Mills’in teorisinin bugün art k sadece Amerika için de il tüm dünya için geçerli oldu unu ifade ederek ‘bugün ne de mi tir?’ diye sormaktad r (Horowitz, 1981: 379).

1.2.2.2. Robert Dahl

Elitizm çal malar içerisinde yerel ögeleri kullanarak çal ma yapan isimlerin

ba nda Robert A. Dahl ismi gelmektedir. Zira kendisi 1959 y nda yapt New

Haven ehrine dair ara rmay 1961 y nda kitapla rm ve yerel elit

çal malar nda dikkat toplayan bir isim haline gelmi tir. Bir Amerikan ehrinde

Demokrasi ve ktidar, Kim Yönetiyor ba kl kitab nda Demokrasi ve Elitizm konulu

detayl ara rmas yay mlam r.

Dahl kitab nda ehirdeki önemli politik kararlar n nas l al nd , ne çe it insanlar n karar alma süreçlerinde ne tür etkinliklerinin oldu u, ehirde liderlik yapanlar n yönetimlerini oligar i üzerine mi yoksa ço ulculuk üzerine mi bina ettikleri, ehir yönetimindeki insanlar n baz üst s f insana m hizmet ürettikleri yoksa toplumun, seçmenin tamam na m hizmet ürettikleri, demokrasi ve e itlik üzerine bina edilen Amerikan rüyas n ne kadar gerçekci oldu u gibi sorulara cevap aram r (Dahl, 1961: 7).

(30)

Kitab nda soyluluk, giri imcilik, oligar i kavramlar -Dahl kitab nda oligar iyi yöneten elitlere e de er olarak kullan rken Mosca’dan bu yönü ile ayr lmaktad r. Zira Mosca yöneten s f teorisini oligar i ile birlikte sunmamaktad r. Mosca oligar iyi yöneten s n bir formu olarak görmektedir- (Zuckerman, 1977: 343) yo un olarak kullanan Dahl demokrasinin gerçek anlamda ekillenmesinde gerçekle tirilen seçimlerin ve üretim ekonomisinin önemine de inmektedir (Dahl, 1961: 20). Dahl’i demokratik elit teorisyenleri aras nda görmemizin en önemli sebeplerinden birisi de kendisinin bu seçim ve seçme hakk na duydu u güvendir.

Sanayi üretiminde ve giri imcili inde bulunman n soyluluk için yetmeyece ini ifade eden Dahl, geçmi de erlendirildi inde yüksek prestijli insanlar n seçiminin toplumda daima ho kar land belirtmektedir. O’na göre seçimlerde ayr ca özel erdem ve de erli hünerler ile sempatik kimlikte bir o kadar önemlidir (Dahl, 1961: 31). Yazar kitab nda kendisi bu ifadeyi kullanmasa da elitlerin dönü ümünü u örnekte aç klamaktad r. New Haven toplumunda önceleri içinde bulunduklar durumdan dolay demokrat olanlar daha sonra elde ettikleri güç ve burjuvazi imkanlar ile cumhuriyetçi oldular. Örne in ilk etapta Demokrat partili olan talyanlar sonralar cumhuriyetçi, zenciler de Demokrat partili oldular. talyanlar

ekonomik problemlerle bo urken demokrat, bu sorunlar a ktan sonra

cumhuriyetci oldular (Dahl, 1961: 49).

Dahl ekonomik olarak tan nm ki ilerin kamu i lerinde sosyal ki ilerden daha

kat mc olduklar ifade etmektedir. Dahl ara rmas yapt dönem içerisinde

ekonomik olarak güçlü toplamda sadece 231 ailenin ehir yönetiminde söz sahibi oldu unu ifade etmektedir. Bu sonuca üç y lda bir yap lan toplant ya kat lan aile say ndan ç karan Dahl, bu toplant lara s radan ki i ve ailelerin kat lmayaca ancak çok yüksek standarta sahip ailelerin kat labildi ini ifade etmektedir (Dahl, 1961: 68).

Sosyal ve ekonomik anlamda soylu olanlar o ehrin elitlerini olu turmaktad r ve onlar politikan n belirlenmesinde etkin rol oynamaktad rlar diyen Dahl (1961: 84), ehirdeki problemlerde örne in yeni yerle im bölgelerinin tespiti konusunda elitlerin rolleri ve güçlerini detayl bir ekilde sunmaktad r (1961: 198). O’na göre kural koyan bir üst kesimin bulunmay hemen arkas ndan gelen bir ikinci üst kesimin iktidar gelmesi ile sonuçlanacakt r (Rustow, 1966:712).

(31)

Dahl’a göre demokrasinin üç tarifi vard r: Halk n e emenli i, siyasal e itlik ve ço unlu un kural r (Krouse, 1982:442). Dahl, oligar i kelimesinden farkl poliar i kelimesini kullanarak demokrasinin elit teorisini tart maya açmaktad r. Aristoteles’in politetia kavram ile ilintili olan poliar i, basitçe demokrasi ve oligar i kar bir anlam ifade etmektedir (Krouse, 1982: 444).

1.2.2.3. Joseph Schumpeter

Demokratik elit teorisyenleri aras nda ismi özellikle ifade edilmesi gereken isimlerin ba nda 1942 y nda kaleme ald “Kapitalizm, Sosyalizm ve Demokrasi” isimli kitab ile elitizmi ve demokrasiyi birbiriyle örtü türerek yorumlayan ve yeni bir bak aç getiren Joseph Schumpeter’dir (Schumpeter, 2010).

ABD’nin önemli bir politik bilim adam olarak elit teorisine farkl bir perspektifi Schumpeter’in bu eseri ile ortaya koydu u ifade edilmektedir (Medearis, 1997: 820). Schumpeter sormaktad r: Kapitalizm ba aracak m diye ve bu soruya olumsuz cevap vererek, kapitalizmin amaçlar yine kapitalizmi öldürmektedir der (Aktaran: Elliot, 1980: 46).

Schumpeter’de Marks gibi Kapitalizme inanmamaktad r (Eliot, 1980: 49). Schumpeter’e göre demokrasi bir amaç olmaktan ziyade bir yöntemdir (Medearis, 1997: 821). Ona göre demokrasi halk taraf ndan onaylanan yönetimdir (Kapani, 2004: 120). Schumpeter, Pareto’nun görü lerini analiz etti i makalesinde onu ele tirir ve ekonomist kökenli oldu u için daha çok pratik konular ön plana

ta ifade etmektedir (Schumpeter, 1949: 165).

Schumpeter’in görü leri içerisinde en önemli say labilecek durumlardan bir tanesi halk n iradesinin elitleri belirlemede çok güçlü say lmayacak bir noktada de erlendirmesidir. Ona göre halk n seçimlerde istemeyip be enmedi i ki iyi

seçmemek d nda yapabilece i ba ka bir seçenek yoktur (Türköne, 2005: 389).

Sadece rakip elit gruplar n ve birbiri ile rekabet halindeki gruplardan birisini seçme hakk bir çözüm olarak durmaktad r. Halk n buradaki konumu yönetmek olmay p yöneticileri seçmeye dü ürülmü tür (Türköne, 2005: 390). Halk bir defa liderlerini seçtikten sonra karar alma ve siyaset belirleme yetkisini yap lacak bir sonraki seçime kadar devretmi tir (Kapani, 2004: 120).

(32)

Schumpeter’e göre seçim adalet, e itlik, özgürlük ve insan haklar gibi bir dizi ideale ve gayeye hizmet edebilir ama bunlar demokrasi ile kar rmamak gerekir. Ona göre demokrasi özünde siyasal liderli in me rulu unu sa layan bir kurumsal düzenlemedir (Vergin, 2003: 122).

1.2.2.4. Giovanni Sartori

Sartori’de siyasal elit ve liderler tabirini s k kullanan bilim adamlar ndand r (Sartori,1974; Sartori, 1973). O’na göre demokrasi uygulanmas güç bir rejimdir. Elitlerin varl düzenin i leyi i bak ndan önemlidir. Zira ak ll siyasal elitlerin

varl ile toplum demokrasinin nimetlerine ula maktad r. Bu elit grubunun

olmamas durumunda ise kar bir anti elit grubunun gelmesine sebep olunacak bu da toplumda karga aya ve çat maya sebebiyet verecektir. Toplumun ve demokrasinin sa kl i leyebilmesi, bu bilgili siyasal elit grubuna büyük güvence sa lamaktad r (Kapani, 2004: 121). Sartoriye göre, yetenekli az nl klar n ülkeyi yönetmeleri demokrasinin kusuru de il, güvencesi olmaktad r (K lal , 2005: 334).

Sartori, demokratik toplumlar ile anti demokratik toplumlar n elitleri aras nda yaslamalarda bulunurken, ikisi aras ndaki en önemli fark n demokratik toplumlarda elitlerin topluma önderlik ederken, anti demokratik toplumlarda elitlerin topluma hükmetti ini ifade etmektedir (K lal , 2005: 334). Anti demokratik toplumlarda elitlerin halka zorla kabul ettirildiklerini, demokratik toplumlarda ise yöneticilerin halk taraf ndan seçildiklerini ifade etmektedir.

1.2.2.5. Harold D. Lasswell

Lasswell, her insan bir elit taraf ndan yönetilir, nüfus içinde seçilmi bir birey taraf ndan demekle (Rustow, 1966:711) elit teorisini k saca özetlemektedir. Laswell, politik elit ve elit konseptinin teori olarak önemini kabul ederken bunu destekleyen amprik çal malar n da yap lmas gerekti ini ifade etmektedir (Zuckerman, 1977: 329).

Lasswell elitlerin tarifini yaparken, elde edilecek ne varsa ondan en çok alanlar

toplumda mevcut de erlerden en fazlas elde edenler biçiminde bir tan m

geli tirirken (Türköne, 2005: 383), siyasal elit iktidar ellerinde tutanlard r demektedir. O’na göre eliti tan mlay boyutlar; ki isel ve sosyal karakterler,

(33)

hedefler, temel de erler ve perspektiflerdir (Zuckerman, 1977: 329). Lasswell, elitleri genel olarak u karakteristikleri ile tan mlamaktad r: a. Yüksek devlet görevlileri b. Onlar n en son makamlar n güç ile harmonisi, c. Bu gücün yüksek etkilemesi ve d. Yak n aile üyeleri (Zuckerman, 1977: 328).

Lasswell, politik liderli in de en yap Pareto’nun aksine sosyal s f

terimleri ile de il, önlenemeyen fonksiyonlar n uygulamas veya politik liderli i karakterize eden özel beceri gerektiren terimlerle izah etmektedir. Bu anlamda Laswell’in s fsal arkaplandan daha çok karakter ve becerilerle ilgilenen Max Weber’i takip etti i dü ünülmektedir (Guttsman, 1960:140).

Lasswell’e göre iktidar küçük bir elit grubun elinde olsa dahi o toplum demokrasi ile idare ediliyordur. Burada önemli olan nokta, iktidar n sorumluluk ve hesap verme duygusu içerisinde hareket edebilmesini sa lamakt r (Kapani, 2004: 121). Demokratik toplumu di er toplumlardan ay ran en önemli nokta bu hesap sorabilme anlay nda yatmaktad r.

Demokrasinin varl yönetici seçkinlerin topluma olan oran de ildir. Bu oran büyüdü ü halde demokratik olmayan bir yönetim bulunabilece i gibi oran küçüldü ü halde yönetim demokratik olabilir (K lal , 2005: 334).

1.2.2.6. Raymond Aron

Raymond Aron s f mücadelesi ba alt nda elitizm konusuna temas eden

önemli bir dü ünür olarak kar za ç kmaktad r (Aron, 1973). Raymond Aron’un

f mücadelesi ba kl eserinin (1973) yan nda, sosyal yap ve yönetim s

(1950) ba kl makalesi de dikkat çekmektedir. Fransa’n n ikinci dünya sava

sonras politik ve ekonomik aktörlerinde ki de imi anlatarak makalesine ba layan Aron, bu iki elit grup aras nda bir i birli i ve ileti im ortam n olmad ifade etmektedir (Aron, 1950:129). kinci Dünya sava ’n n bu iki elit grubunda büyük bir

de ime yol açt anlatan Aron, gerek sanayi ve tar m endüstrinde gerekse

Frans z Parlemantosunda görev alan ki ilerin tamam na yak n de ti ini ifade

etmektedir. Frans z elitinde bir birlik olmad ifade eden Aron, tanr lar ayn de il, ülkenin milli gelirinin nas l da laca konusu bir de il, gelecek konusunda farkl vizyonlar var diyerek bu farkl la maya dikkat çekmektedir (Aron, 1950:130).

(34)

Aron bu görü lerini detayl ekilde ifade ederken amac n, ana teorisine alt ba klar olu turmak ad na yapmak oldu u anla lmaktad r. O’nun ana teorisine göre fs z toplumlar birlik halinde ki elitler demektir (Aron, 1950:131). Birle mi elitler özgürlü ün sonu devletin bitmesi demektir (Aron, 1950:143.

O’na göre s fs z toplum pratikte mümkün de ildir (Aron, 1950: 132). Frans z

sosyal bilimci Raymond Aron, elit varl n bir toplum için olmazsa olmaz

oldu unu ifade ederken, ister Sovyetler Cumhuriyeti’ndeki Komünizm idaresi alt nda olsun isterse Bat tipi demokrasilerde olsun halk küçük bir yönetici elit tabakan n yönetmek zorunda oldu unu bunun karma k ve kalabal k toplumlarda uygulanmas zorunlu bir durum oldu unu ifade etmektedir (Kapani, 2004: 122). Ona göre bugüne kadar gelen bütün toplumlar ve medeniyetlerde, toplumun halk taraf ndan veya bir ço unluk taraf ndan yönetildi i görülmemi tir.

Aron’a göre sadece örne in Sovyetler Birli i zaman nda tek tip bir yönetici elit kesimi söz konusu iken Bat tipi demokrasiler ile yönetilen ülkelerde farkl elit

gruplar n yönetime talip olduklar (Kapani, 2004: 122) ve bu çoklu un

demokrasinin güvencesi oldu u görülmektedir. Hangi toplum olursa olsun, Ona göre yöneten halk de ildir. Demokrasilerin fark , halk taraf ndan yönetilmekten do maz, halk için yönetilmekten kaynaklan r (K lal , 2005: 335).

Geli en ekonominin dura an topluma kar en iyi garanti oldu unu ifade eden Aron, bu ba lamda Türkiye ve Rusya örneklerini vermektedir (Aron, 1950: 133).

1.2.2.7. Demokratik Elit Teorilerinin Ortak Noktalar :

Demokratik elit teorisinde belirtilmek istenen seçimler ile kazanan kesim elit olarak bulundu u konumu kazan r (Türköne, 2005: 389). Burada önemli olan halk n tercihidir.

a.Yönetici az nl k aç kt r. Toplumda iktidar koltu una oturmak isteyen herkes buraya oturabilir (Kapani, 2004: 123). ktidar koltuklar ilke olarak aday olan toplumun her kesimine aç kt r.

b.Siyasal elit gruplar aras nda bir yar vard r (Kapani, 2004: 123). Siyasal parti sistemlerinde görülece i üzere mevcut demokratik ortamlarda kurulan partilerin seçim zamanlar nda iktidar olma mücadeleleri buna örnek gösterilmektedir. Bu

(35)

mücadelede parti kurma, seçimlere kat lma, programlar halka açma ve halkla payla abilme olanaklar vard r (Ayd n, 2002: 52).

c.Demokratik elit teorisinde demokratik ortamlar n seçkinleri çok ve bölünmü tür. Bunlar de ik toplum katlar temsil ederler ve rahat hareket etme imkanlar bulunmaktad r (Ayd n, 2002: 52). Bu gruplardan biri halk taraf ndan seçilmek suretiyle i ba na gelir (Kapani, 2004: 123).

d.Yönetici kendisi seçen halka kar sorumludur. Belirli zaman aral klar nda yap lan seçimler ile halka hesap vermek durumundad r (Kapani, 2004: 123). Halk kendisinin yapt çal malar faaliyetleri be enirse tekrar seçer be enmezse tekrar seçmeyecektir. Halk n deste ini alan iktidarda kal süresini uzatacakt r, de ilse gidecektir (Ayd n, 2002: 52).

1.3. Elit Ara rmalar

Elitizm ve elitler çerçevesinde bir ülke yönetiminde kim, nas l yönetiyor, ne

kadar etkin sorular na cevap aranarak yap lan ara rmalar neticesinde Asya,

Amerika ve Avrupa k talar ndaki ülkelerde sonuçlara ula labilmektedir. Elitler kavram ilk olarak talya’da kullan lmas na ra men Amerika’da bu konuda geni çapl de erlendirmeler ve yay nlara Avrupa’dan daha çok say da ula labilmektedir. Özellikle Amerika ve Avrupa k tas nda Siyasal Elitler konusunda bir asra kadar uzanabilecek çal malar yap la gelmektedir. Bu anlamda her ülkede özellikle geli mi kabul edilen ülkelerde elit ara rmalar yap lm ve bu konuda çe itli kitaplar ve makaleler yaz lm r. Özellikle literatürlerde Rusya, Çin ve Avrupa elitleri ile ilgili pek çok kayna a rastlanmaktad r.

Elitizm antropolojik perspektiften bak lacak olursa bir kültürü (Shore ve Nugent, 2002), s f ve güç olarak aileleri (Farrell, 1993) ayr ca liderleri (Welsh,

1979) ça rabilir. Ama bunun yan nda demokrasi ile ilgili temel ba klar

denilince de; Demokraside liderlik (Broker, 2005), Liberal Demokrasi ve Elit kurumlar (Higley ve Burton, 2006), politik elitler ve modernizasyon (Ahuja, 1975), Dil ve Kimliklerin politikas (Knapp, 2003), ve benzeri ba klarda akla elitizm gelmektedir. Elitizm ayr ca Rejimlerin merkezleri ve krizler (Dogan ve Higley, 1998), fakirlik ve e itsizlik (Reis ve Moore, 2005), az nl klar ve Ekonomik büyüme (Brezis ve Temin, 1999) ba klar ile ara rma konusu olmu tur.

(36)

Rusya’da elitler ve demokratik geli im (Sten ve Gelman, 2003), Frans z toplumunda Elitler (Suleiman, 1978), Elit dualizmi ve Çin’de Liderlik Seçimi (Zang, 2004), bölünmü toplumlarda parti elitleri (Luther ve Deschouwer, 1999), bat demokrasilerinin potansiyeli ve problemleri (Halevy, 1993), uzak do uda politik güç (Ahn, 2003) ba klar tamamen elit ara rmas ve çal malar r.

1.3.1. Siyasal Elit Literatürü

“Siyaset” Arapça kökenli bir sözcük olmakla birlikte ayn kavrama kar k gelen Bat dan al nan “politika” sözcü ü ise Yunanca kaynakl r. Yunancada “polis” kent devletlerine verilen bir isim olmakla birlikte politika da devlete ait i ler anlam na geliyor (K lal , 2005: 17). Aristoteles’in Yunan kent devletlerinin anayasalar ve siyasal sistemlerini kar la rmal olarak incelemesiyle ortaya ç kan Politika adl eseri siyaset biliminin belki en eski ba vuru kayna olu turmaktad r.

Aristoteles 158 kent devleti anayasas inceleyerek bir sonuca varmaya çal r

(K lal , 2005: 23). Siyasi elit çal malar n tarihsel arka plan na k tutmas bak ndan Aristoteles önemli bir isim olarak kabul edlmektedir.

Siyasal elit literatürü ba a alt nda iki alt ba k ile dünyadaki siyasal elit ve yerel siyasal elit ara rmalar ile Türkiye’de siyasal elit ara rmalar ve yerel siyasal elit ara rmalar de erlendirilmi tir. Bu ba klar alt nda Dünya’da yerel siyasal elitler ba ayr ca kendi içerisinde Amerika, Avrupa, Asya ve Rusya yerel siyasal elit ara rmalar olarak alt ba klarda de erlendirilmi tir.

1.3.1.1. Dünya’da Siyasal Elit Ara rmalar

Aristoteles’ten günümüzün bilim adamlar na kadar pek çok insan ve ara rmac için siyasal elitler önemli bir ara rma konusu olmu tur: rlanda’da ya anan siyasi gerginlikler neticesi olu an elit de iminden (Dutter, 1988), M r’ n hakim yap d nda güç sahibi olan politik elitlerine (Merriam, 1981), Amerika ve Avustralya’da elitlerin entegrasyonundan (Higley ve Moore, 1981), srail’de sosyal yap koruma amaçl çal malar yapan srail bürokrat elitlerine (Nachmias, 1991), parti elitleri, seçmenler ve politik tutumlar hakk nda genel de erlendirmelerden

(37)

siyasal liderlerin formasyonuna etki ara rmas na (Kai, 1994), Rusya’da elit gruplar ara rmas na (Coulloduon, 1998), Do u Avrupa’da politik elitlerin gücünden (Azar, 1975), halkla ili kiler ve elit gücü i birli inin yeniden üretilmesine dair hipotezlere

(Davis, 2000), kamuoyunda elit tesirinin s rlar n ölçülmesi (Paul ve Brown,

2001), demokratik geçi lerde ve k lmalarda elit de imi (Higley ve Burton, 1989), tarihsel perspektiften elit gücünün farkl yönleri ve yüzleri (Hill ve Klarner, 2002),

devlet, sivil toplum ba lam nda Güney Afrika’da demokratik de imin elit

tutumlar na dönük bir anket ile analizine (Kotze ve Toit, 1995), elit konsensüsünün iki teori ile sunulmas ndan (Searing, 1971), politikan n dilini anlama çerçevesinde elitler ve toplum çal mas na (Herrera, 1997) kadar yap lan ara rma ve yaz lan makaleler bu alanda yap lan çal malar n birkaç olu turmaktad r.

Ayn zamanda siyasal elitler ve elitizm ba ba na bir ara rma konusu da olagelmektedir. Dünyan n her bir taraf nda bununla ilgili yap lan ara rmalar ve

makaleleri bulmak mümkündür. Örne in, Afrika k tas n Botswana isimli

bölgesindeki politik kat m ara rmas bir elit modeli etraf nda ara rken (Holm, 1970), Amerika’da yap lan eyalet yönetimi çal mas elitlerin tutumlar na dönük bir anket ile (Survey Research Center, 1965), yine Rusya elitlerinin politik tutumlar na dönük bir anket (Zimmerman, 1999) ve yine farkl bir co rafyada Brezilya’da elitlerin tutumlar na dönük bir anket (McDonough, 1960) ile elitler ve siyasal aktörler ara rma konusu edilmi tir. Ayr ca Amerika delege çal mas (Usher, 2000), Hollanda parlamenter seçim çal mas (Anker ve Oppenhuis, 1994), Norveç’ten baz tecrübeler ba alt nda ulusal elit anketleri (Groholt ve Higley, 1972), Uganda Tanzanya elit çal malar (Miller, 1976) bunlardan bir kaç olu turmaktad r.

Elitler ve siyasal elitizm ba alt nda sunulabilecek detay gibi görünen ama bütünlü ün bir parças olu turan çal malarda söz konusudur: Japonya’da siyaset yap olarak politikac lar ve bürokratlar konu alan ara rma (Muramatsu ve Krauss, 1984), ehir politikalar n belirlenmesi ve bas n ili kisini irdeleyen ara rma (Cox ve Morgan, 1973), Amerikan ehirlerindeki politik proses ve din ili kisini içeren ara rma (Williams ve Demerath, 1991), Chicago’da elit otoritelerin sosyal de ime

tesirini irdeleyen ara rma (Slovak, 1979), yerel elitlerin çevre ilgisine

(Pleschberger, 1995) dair ara rmalar bu alanda yap lan önemli bilimsel faaliyetler olarak literatürde göze çarpmaktad r.

(38)

1.3.1.1.1. Dünya Yerel Siyasal Elit Ara rmalar

ehirler ve yerel yönetimler güçlendikçe yerel siyasal elit ara rmalar nda bir art oldu u gözlenmi tir. Özellikle ehirlerin ekonomik anlamda güç kazand zamanlarda veya ehirleri de ilgilendiren ulusal çapta bir devrimin arkas ndan o ehri yöneten siyasi elitlerin mercek alt na al nd ifade edebilir. Bu ifade Amerika ve Avrupa k ta ehirlerinde yap lan ara rmalar ve Rusya’n n yüzy n son çeyre inde

ya ad büyük de imler çerçevesinde kullan lm r.

1.3.1.1.1.1. Amerika Ara rmalar

Yerel elit ara rmalar nda Amerika Birle ik Devletlerinde yap lan

ara rmalar n çoklu u dikkati çekmektedir. Yerel elitlerin sosyo ekonomik

geçmi lerine ve çe itli politik olaylara kar tutumlar na dair ara rmalar dikkati çekmektedir. Bu ara rmalar genelde kantitatif ara rmalar olmakla birlikte kalitatif ara rmalar ve bunlara dair makaleler de bulunmaktad r. Örne in yerel elitlerle ilgili

kalitatif ara rmalarda kullan lacak metod ve yöntemlere dair makalelere de

rastlamak mümkündür. Joel D. Aberbach ve Bert A. Rochman’ n elit görü melerine dair makalesi (Aberbach ve Rochman, 2002), yine ayn konuda Kennth Goldstein’in

ara rmas (Goldstein, 2002) ve Sharon Werning Rivera, Polina M. Kozyvera,

Eduard G. Sarvskii’nin “Siyasal Elitlerle Görü meler: Rusya’dan Dersler” ba kl çal malar (Rivera vd., 2002) örnek olarak gösterilebilir.

ta Amerikas nda yerel elitler ile ilgili çal malar eskiye dayanmakla birlikte ilk önemli yerel elit çal mas olarak sayabilece imiz ara rma 1828 ve 1843 y llar aras nda Boston ve Charleston ehirleri için Jane H. Pease ve William H. Pease

taraf ndan yap lm r. Asl nda ara rma bir elitizm ara rmamas olmamakla

birlikte bir ehir nas l bir gerçek merkez haline dönü ebilir sorusu etraf nda ekillenmi bunun mimar say bilecek güce ve etkiye sahip ki ilerin demografik verilerinin topland bir ekle dönü mü tür. Ara rma içerisinde ki ilerin evlilik durumlar , meslekleri, do um ve ölüm tarihleri, yerleri, kilise üyelikleri, politik yak nl klar , askeri irket birlikleri, i yak nl klar ve e itim durumlar ara lm r (Pease J. Ve Pease W., 1985) . Ara rmadan ç kan sonuçlara göre iki ehir aras nda

Şekil

Tablo 7: Deneklerin Bu Konumlar nda Bulunma Sürelerine Göre Da
Tablo 10 Deneklerin  u an bir seçim olsa hangi partiye oy verecekleri
Tablo 14: Siyasete  lk Kat mlar n Gerçekle me Durumuna Göre Da
Tablo 18: Deneklerin Yerel Olaylara Dahil Olma Konumlar na Göre Da
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

N845 1623 No.lu cönk: Adı geçen cönkte Âşık Ömer adına kayıtlı toplam dokuz şiir tespit.. edilmiş olup bunlardan ikisi ÂÖD’de

Bu araştırmanın amacı, özel eğitim sınıflarında öğrenim gören eğitilebilir zihin engelli öğrencilere ilk okuma becerilerinin kazandırılmasında sınıf

Nitekim ginseng uygulamalı egzersiz grubunun uygulama sonrası plazma GSHpx düzeyinin egzersiz grubuna göre istatistiksel olmasa da artış göstererek kontrol grubu ile

Bu sebeple turizmin daha geniş ekonomik ve sosyal kalkınma hedeflerine göre geliştirilmesini, sürdürülebilir bir şekilde geliştirilmesini ve turizm

Bir ofis binasının orijinal kullanımı için mevcut ve güçlü bir pazar talebi var ise o binanın renovasyon kararı, diğer alternatiflerden daha ucuz olması sebebiyle,

Psikolojik Danışma ve Rehberlik Lisans programına devam eden 181 aday üzerinde yapılan bu çalışmada, öğrencilerin duygusal farkındalıklarını ölçmek amacıyla

By choosing D, we limit the angles of inclination of the plane wave components that can pass through the system, ensuring that among those that pass, even the

Çalışmada farklı özelliklere sahip kesici takımlar kullanılarak, kesme hızı (V), ilerleme miktarı (f) ve talaş derinliği (a) parametreleri, belirli sınırlar