• Sonuç bulunamadı

2.2. İlgili Araştırmalar

2.2.1. Türkiye’de Yapılan Araştırmalar

Aşiroğlu (2016) tarafından gerçekleştirilen “Okulöncesi öğretmen adaylarının farklılaştırılmış öğretim konusundaki öz-yeterliklerine ilişkin görüşleri” başlıklı araştırmanın amacı, bir vakıf üniversitesinin eğitim fakültesinde öğrenim görmekte olan okulöncesi öğretmen adaylarının farklılaştırılmış öğretimle ilgili öz-yeterlik düzeylerine ilişkin görüşlerini ortaya koymaktır. Araştırma tarama modeli ile gerçekleştirilmiştir. Araştırma evrenini 2015-2016 Eğitim-Öğretim yılında İstanbul ilindeki bir vakıf üniversitesinde okul öncesi öğretmenliği bölümünde öğrenim gören 120 okul öncesi öğretmen adayı oluşturmaktadır. Gönüllü olan 96 öğretmen adayının tümü örnekleme dâhil edilmiştir. Araştırmada nicel veri analizi kullanılmış olup, veriler araştırmacı tarafından geliştirilen “Farklılaştırılmış Öğretim Anketi” yoluyla toplanmıştır. Araştırmanın bulgularına göre okulöncesi öğretmen adayları kendilerini farklılaştırılmış öğretimle ilgili konulla ilgili çoğunluğunla yeterli bulmaktadır. Üst düzey öğrencilere öğrenme faaliyetleri hazırlayabilme, her düzeydeki öğrenciye göre dersi basamaklayabilme, öğrencilerin tümünü motive edebilme, öğrencilerin görüşünü alarak plan hazırlayabilme konularında ise kendilerini yetersiz

görmektedirler. Üst düzey öğrencilere öğrenme faaliyetleri hazırlayabilme, her düzeydeki öğrenciye göre dersi basamaklayabilme, öğrencilerin tümünü motive edebilme, öğrencilerin görüşünü alarak plan hazırlayabilme konularında kendilerini yetersiz görmektedirler. Okulöncesi öğretmen adaylarının farklılaştırılmış öğretimle ilgili seminere, konferansa vb. eğitimlere katılıp katılmama ve kitap-yayın okuyup okumama durumuna göre farklılaştırılmış öğretime ilişkin öz-yeterlikleri arasında, bazı konularda anlamlı farklılıklar gösterdiği görülmüştür. Elde edilen bulgular doğrultusunda okulöncesi öğretmen adaylarına, farklılaştırılmış öğretimle ilgili kendilerini yetersiz hissettikleri konularda programlar geliştirmesi önerilmektedir.

Kaplan (2016) tarafından gerçekleştirilen “Farklılaştırılmış öğretim yöntemi ile işlenen fen bilimleri dersi 7.sınıf “kuvvet ve hareket” ünitesinin öğrencilerin kavramsal anlamalarına, bilimsel süreç becerilerine ve akademik başarılarına etkisi” başlıklı araştırmanın amacı farklılaştırılmış öğretim yöntemiyle işlenen fen bilimleri dersinin öğrencilerin akademik başarılarına, kavramsal anlamalarına ve bilimsel süreç becerilerine olan etkisini incelemektir. Araştırmada deneme modellerinden tek grup ön test-son test zayıf deneysel desen kullanmış olup, Araştırmanın bağımsız değişkenini farklılaştırılmış öğretim yöntemi oluştururken, bağımlı değişkenler akademik başarı (AB), kavramsal anlama (KA) ve Bilimsel süreç becerileri (BSB) olarak belirlenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu 2014-2015 eğitim - öğretim yılında İzmir Kemalpaşa ilçesine bağlı bir ortaokulda 7.sınıfta okuyan 12 öğrenci oluşturmaktadır. Deney grubunda; Farklılaştırılmış öğretim yöntemleri kullanılarak ders içerikleri, süreçleri ve ürünleri farklılaştırılan, fen eğitimi sürdürülmüştür. Uygulama öncesinde öğrencilerin hazır bulunuşluk düzeylerini belirlemek amacıyla Ön Bilgi Testi (ÖBT), zekâ alanlarını belirlemek amacıyla Çoklu Zekâ Envanteri (ÇZE) ve Öğrenme Stilleri Envanteri (ÖSE) uygulanmıştır. Uygulama sonrasında ise farklılaştırılmış öğretim yönteminin öğrencilerin akademik başarılarına, kavramsal anlama ve bilimsel süreç becerilerine olan etkisini belirlemek amacıyla Akademik başarı testi (ABT), kavramsal anlama testi (KAT) ve bilimsel süreç becerileri (BSBT) testi sontest olarak uygulanmıştır.

Yapılan çalışmada farklılaştırılmış öğretim yöntemi kullanılarak oluşturulan etkinlikler 16 ders saati ve 4 (dört) haftalık süre zarfında gerçekleştirilmiştir. Yapılan çalışmada farklılaştırılmış öğretim yöntemlerine yönelik zenginleştirilmiş ve daha önce aynı anda denenmeyen etkinlikler çokça uygulanmıştır. Çalışmada farklılaştırma yapılırken aynı anda istasyon, öğrenme merkezleri, ilgi merkezleri, kademelendirilmiş öğretim, öğrenme günlüğü, kademeli öğrenme sözleşmesi, kademeli öğrenme ajandası, esnek gruplar çalışma formu, günün uzmanları formu, yörünge çalışmaları, giriş noktaları, roller uygulamaları, esnek proje seçme formları kullanılmıştır. Çalışmada işe koşulan Tüm etkinlikler sonunda öğrencilere uygulanan Akademik Başarı, Bilimsel Süreç Becerileri ve Kavramsal Anlama Testlerinin tamamında son testler lehine anlamlı fark olduğu görülmüştür. Farklılaştırılmış öğretim yöntemlerinin öğretim ortamında etkili olmasıyla, farklılaştırılmış öğretimle işlenen fen bilimleri derslerinde öğrencilerin akademik başarılarının, bilimsel süreç becerilerinin ve kavramsal anlamalarının arttığı sonucuna ulaşılmıştır.

Demir ve Gürol (2015) tarafından gerçekleştirilen bir araştırmada, “Farklılaştırılmış öğretim yöntemlerinden katlı öğretim, istasyon yöntemi ile geleneksel öğretim yöntemleriyle öğrenim gören öğrencilerin öntest puanları kontrol altına alındığında derin ve yüzeysel öğrenen öğrencilerin kalıcılık sontest puanları arasında anlamlı bir fark var mıdır?” sorusuna cevap aranmıştır. Araştırmada; deneysel modellerden kontrol gruplu öntest-sontest modeli kullanılmıştır. Araştırma, iki ilköğretim okulunda eğitim gören 5.sınıflar ile gerçekleştirilmiştir. Deney gruplarında 66 ve kontrol gruplarında 66 öğrenci olmak üzere toplam 132 öğrenci çalışma grubunu oluşturmuştur. Araştırmanın verileri, Öğrenme Yaklaşımları Envanteri ve 45 maddelik akademik başarı testinden elde edilmiştir. Çalışmada akademik başarı testi, uygulamadan önce, uygulamadan hemen sonra ve öğrenmenin kalıcılığını belirlemek amacıyla da bir ay sonra olmak üzere toplam üç kez uygulanmıştır. Çalışma kapsamında; farklılaştırılmış öğretim yöntemlerinden istasyon, katlı öğretim uygulanan öğrenciler ile geleneksel öğretim yöntemleri uygulanan öğrencilerin sontest puanları kontrol edildiğinde derin ve yüzeysel öğrenen öğrencilerin kalıcılık puanları arasında anlamlı bir fark olduğu

ispatlanmıştır. Bir başka ifadeyle; deneysel işlem, öğrencilerin derin öğrenme puanları üzerinde lehine anlamlı bir farklılık oluşturmuştur.

Özkanoğlu (2015), “Okul öncesi öğretmenlerinin ilk yıllar programı’nda farklılaştırılmış öğretim hakkında görüş ve uygulamaları” başlıklı tez çalışmasında okul öncesi İlk Yıllar Programı”nda okul öncesi öğretmenlerinin farklılaştırılmış öğretim konusunda görüş ve uygulamalarının araştırılmasını amaçlamaktadır. Araştırma sorularını incelemek için Türkiye’deki bir IB Dünya Okulu’ndan 19 kreş ve okulöncesi öğretmeni ile farklılaştırılmış öğretim yaklaşımı hakkında mülakatlar yapılmış, yazılı müfredat dokümanları incelenmiş ve sınıfları gözlemlenmiştir. Çalışma, niteliksel bir durum incelemesi olarak tasarlanmış ve uygulanmıştır. Bu amaca ulaşmak için, farklılaştırılmış öğretimi önemli bir öğretme ve öğrenme yaklaşımı olarak kabul eden bir Uluslararası Bakalorya İlk Yıllar Programı yetkili okulu seçilmiştir. Veri, katılımcıların bakış açıları üzerinden doğal bir ortamda yaklaşık beş ayda toplanmıştır. Araştırmada data analizi için Miles ve Huberman’ın kılavuzu kullanılmıştır. Veri analizi ise, ham verinin tanımlayıcı ifadelere dönüştürülmesi ve ilgili alanyazın doğrultusunda detaylı şekilde yorumlanması şeklinde gerçekleştirilmiştir.

Taş ve Sırmacı (2014) tarafından gerçeklertirilen “Farklılaştırılmış Öğretim Tasarımının Öğrencilerin Bilişüstü Becerilerine ve Matematik Akademik Başarılarına Etkisi” başlıklı çalışmanın amacı, farklılatırılmış öğretim tasarımının öğrencilerin bilişüstü becerilerin gelişimine ve akademik başarılarına etkisini belirlemektir. Farklılaştırılmış öğretim uygulamalarının, öğrencilerin üstbiliş becerilerine ve matematik akademik başarılarına etkisinin araştırıldığı bu çalışmada, öntest-sontest kontrol gruplu deneysel desen model kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu bir ilköğretim kurumunda öğrenim gören 60 altıncı sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Araştırma kapsamında yer alacak okulun belirlenmesinde uygun örnekleme yapılmıştır. Bu araştırmada, verileri toplamak amacıyla 6.Sınıf Matematik Dersi Olasılık öğrenme alanına ait araştırmacı tarafından geliştirilen, geçerlik ve güvenirlik çalışmaları yapılmış akademik başarı testi ve Aydın ve Ubuz tarafından Türkçe’ye uyarlanan Bilişüstü Yeti Ölçeği uygulamadan önce ve sonra olmak üzere

iki defa uygulanmıştır. Farklılaştırılmış öğretime dayanan bir öğretim tasarımının uygulandığı grupta öğrencilerin toplam öntest ve sontest bilişüstü yeti puanlarına uygulanan bağımsız gruplar için t testi sonucunda grupların öntest ve sontest bilişüstü yeti puanları arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı değildir. Farklılaştırılmış öğretime dayanan bir öğretim tasarımının uygulandığı grupta öğrencilerin toplam öntest ve sontest akademik başarı puanlarına uygulanan bağımlı gruplar için uygulanan t testi sonucunda öntest ve sontest aritmetik ortalamaları arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlıdır. Bu sonuçlara göre farklılaştırılmış öğretim tasarımının öğrencilerin bilişüstü becerilerine etkisi olmadığı ancak akademik başarılarını artırdığı söylenebilir.

Çam (2013) tarafından gerçekleştirilen “Öğretmenlerin farklılaştırılmış öğretim yaklaşımını uygulama ve buna ilişkin yetkinlik düzeyleri” başlıklı araştırmanın amacı, dünya genelinde son yıllarda gündemde olan farklılaştırılmış öğretim yaklaşımına ilişkin ortaokul öğretmenlerinin farklılaştırılmış öğretimi uygulama ve yetkinlik düzeylerini incelemektir. Araştırmada nicel araştırma türlerinden tarama modeli kullanılmıştır. Okulun konumu ve yapısına göre tabakalı örnekleme yöntemi ile Eskişehir il merkezindeki toplam 346 öğretmene basit rastlantısal yolla ulaşılarak çalışma yürütülmüştür. Araştırmanın verileri araştırmacı tarafından geliştirilen ölçek ile toplanmıştır. Araştırmanın bulgularına göre öğretmenlerin farklılaştırılmış öğretim yaklaşımını mevcut koşullara göre uygulama düzeyleri orta düzeydeyken buna ilişkin yetkinlik durumları yüksek düzeyde çıkmıştır. Mevcut uygulama toplam puanının branşa ve öğrenim durumuna göre değişmediği, okulun yapısı ve konumuna göre ise özel okullar lehine fark oluşturduğu tespit edilmiştir. Yetkinlik boyutunda ise puan farklılığının branşa, öğrenim durumuna, okulun konumu ve yapısına göre anlamlı bir fark oluşturmadığı ortaya çıkarmıştır. Mevcut durum ve yetkinlik arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık ortaya çıkmıştır.

Güçlüer ve Teoman (2012) tarafından gerçekleştirilen “Fen ve teknoloji eğitiminde farklılaştırılmış öğretim ile desteklenmiş fen öğretiminin öğrenci başarısına etkisi üzerine bir çalışma” başlıklı araştırmanın amacı, fen ve teknoloji

öğretiminde farklılaştırılmış öğretim ile desteklenmiş fen öğretiminin öğrencilerin başarısı üzerindeki etkisini belirlemektir. Araştırma, 2011-2012 öğretim yılı birinci döneminde İzmir ilinde bir ilköğretim okulunun 7. sınıf şubesinde öğrenim gören öğrenciler üzerinde uygulanmıştır. Araştırmacı tarafından “doğal süreçler” konusunun öğretiminde deney grubu öğrencilerine farklılaştırılmış öğretim ile desteklenmiş fen öğretimi etkinlikleri uygulanırken, kontrol grubu öğrencilerinde ders geleneksel yöntemlerle işlenmiştir. Her iki gruba uygulanan ön-test, son-test ve tekrar testlerden elde edilen verilerin analizinde istatistiksel yöntemlerden bağımsız t-testi kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen verilerle farklılaştırılmış öğretim ile desteklenmiş fen eğitiminin, geleneksel öğretim yöntemlerine göre öğrencilerin fen başarısını arttırmada daha etkili olduğu belirlenmiştir.

Kök (2012), “Üstün zekâlı ve yetenekli öğrencilerde farklılaştırılmış geometri öğretiminin yaratıcılığa, uzamsal yeteneğe ve başarıya etkisi” başlıklı bir araştırma gerçekleştirmiştir. Araştırmanın amacı, üstün zekâlı ve yetenekli öğrencilerde yaratıcı düşünme ve paralel öğretim programı modeli temele alınarak farklılaştırılmış geometri öğretiminin yaratıcılığa, uzamsal yeteneğe ve başarıya etkisini değerlendirmektir. Bu amaçla; 5. Sınıf matematik ders kitabının “Çokgenler” ve “Geometrik Cisimler” adlı iki ünitesi alınarak farklılaştırılmış geometri ünite programı oluşturulmuştur. Araştırmada, deneme modellerinden ön test ve son test deseni kullanılmıştır. Çalışma, İstanbul ilinde, üstün zekâlı ve yetenekli çocuklara okul sonrası İstanbul Bilim ve Sanat Merkezi’nde 5. sınıfa devam eden 15’i deney grubunda, 15’i de kontrol grubundaki toplam 30 öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Deney grubundaki öğrencilere “Çokgenler” ve “Geometrik Cisimler” üniteleri boyunca kendileri için farklılaştırılmış geometri öğretim programı uygulanırken kontrol gurubundaki öğrencilere herhangi bir farklılaştırılma yapılmadan mevcut öğretim programı uygulanmıştır. Araştırma kapsamındaki verilerin toplanması için araştırmacı tarafından geliştirilen Geometri Başarı Testi, Urban ve Jellen tarafından geliştirilen Yaratıcı Düşünme-Şekilsel Üretim Testi ve John Hopkins Üniversitesi, Yetenekli Gençler Merkezi tarafından geliştirilen Uzamsal Yetenek Testi kullanılmıştır. Adı geçen üç test de deney ve kontrol grubundaki tüm öğrencilere öntest ve sontest olarak verilmiştir. Araştırmanın bulgularına göre, üstün zekâlı ve

yetenekli öğrencilere yönelik hazırlanan farklılaştırılmış geometri öğretim programının deney grubu öğrencilerinin akademik başarılarını, yaratıcı ve uzamsal düşünme becerilerini arttırdığı sonucu elde edilmiştir.

Şaldırdak (2012) “Farklılaştırılmış öğretim uygulamalarının matematik başarısına etkisi” başlıklı araştırmasında farklılaştırılmış öğretim uygulamalarının öğrencilerin matematik başarısına etkilerini belirlemeyi amaçlamıştır. Araştırmanın çalışma grubunu İstanbul ili Pendik merkez ilçesinde yer alan, 2010-2011 eğitim- öğretim yılında bir devlet okulunda öğrenim gören beşinci sınıf öğrencileri oluşturmuştur. Öğrencilerle ilgili veriler, e-okul sisteminden sağlanmıştır. Araştırma öntest-sontest kontrol gruplu deneysel desen modeline göre tasarlanmıştır. Araştırmada uzman görüşü alınarak araştırmacı tarafından geliştirilen “Matematik Başarı Testi” veri toplama aracı olarak kullanılmıştır. Ayrıca öğrencilerin matematik dersi birinci dönem puanı (üç yazılı sınav notu, ders ve etkinliklere katılım notu, bir performans görevi notu) ile ikinci dönem birinci yazılı sınav puanlarının ortalaması alınarak bir ek bir değerlendirme yapılmıştır. İki eşit grup oluşturmak için 450 öğrenci içinden 50 öğrenci seçilmiş, deney ve kontrol grupları yansız atama ile belirlenmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre, farklılaştırılmış öğretim uygulamalarının deney grubu öğrencileri lehine anlamlı farklılık meydana gelmiştir. Dolayısıyla bu sonuca göre farklılaştırılmış öğretim uygulamalarının, öğrencilerin matematik başarısını olumlu yönde etkilediği söylenebilir. Araştırmanın bulguları ele alındığında, farklılaştırılmış öğretim yaklaşımını uygulayan okul öncesi öğretmenlerinin yaklaşımın faydalarına inandıkları ve bu yaklaşıma yönelik olumlu tutumlar geliştirdikleri ve aynı zamanda bu tutumları uygulamalara yansıttıkları görülmüştür. Okul öncesi öğretmenleri çoğunlukla süreci, öğrencilerin bireysel farklılıkları ve hazırbulunuşluklarına göre farklılaştırdıkları görülmüştür. Ayrıca, çalışma sonucunda okul öncesi öğretmenlerinin farklılaştırılmış öğretimde planlama, zaman yönetimi ve sınıf yönetimi konusunda bazı zorluklar yaşadıkları belirlenmiştir. Bunun dışında, öğretmenlerin farklılaştırılmış öğretim konusunda daha fazla eğitime ve üzerinde deneyim kazanmaya ihtiyacı olduğu ortaya çıkmıştır. Ayrıca, Türk Okul Öncesi Eğitim Programı farklılaştırmış öğretimin genel ilkeleri ile karşılaştırılmış ve programın farklılaştırmış öğretime uygun olduğu görülmüştür. Son

olarak, bu çalışma ile farklılaştırılmış öğretim uygulayan okul öncesi öğretmeninin ve öğrenme ortamının göstergeleri belirlenirken aynı zamanda planlama için rehber olacak adımlar tanımlanmıştır.

Beler (2010), tarafından gerçekleştirilen “Farklılaştırılmış öğretim ortamının sınıf yönetimine ve öğrencilerin akademik başarısına etkisi” başlıklı araştırma, ilköğretim üçüncü sınıf hayat bilgisi dersine yönelik hazırlanan katlı öğretim tasarımının, öğrencilerin öğrenme düzeyi ile sınıf yönetimine etkisinin incelenmesini amaçlamaktadır. Araştırmada nitel (örnek olay) ve nicel (tarama) yöntemleri birlikte kullanılmıştır. Araştırma Malatya ili Darende ilçesi Ilıca ilköğretim Okulu üçüncü sınıf öğrencileri ile gerçekleştirilmiştir. Veri toplama araçları olarak öğretmen görüşme formu, öğrenci görüşme formu, gözlem formu ve son test kullanılmıştır. Öğretim tasarımı, Hayat Bilgisi dersi “Dün, Bugün, Yarın” temasının dokuz konusu için farklılaştırılmış öğretimin stratejilerinden biri olan katlı öğretim yöntemi kullanılarak tasarlanmıştır. Öğretmen ilk olarak kısa bir sunum yapmış, ardından parmak yukarı tekniği kullanılarak öğrenciler seviye gruplarına ayrılmıştır. Son olarak, her grup kendi seviyesine uygun hazırlanan etkinlikler yoluyla bireysel veya grup çalışması yaparak öğrenmelerini tamamlamışlardır. Araştırmadan elde edilen bulgularına göre, farklılaştırılmış öğretimin stratejilerinden olan katlı öğretim düşük ve yüksek öğrenme düzeyine sahip tüm öğrencilerin öğrenmelerini olumlu yönde etkilemektedir. Etkinlikler öğrencilerin düzeylerine uygun olduğu için, tüm gruplar etkinlikleri rahatlıkla yapmışlar, bu da onların motivasyonlarını artırmıştır. Öğrenciler etkinliklere isteyerek ve severek katılmışlardır. Öğretmen sınıfı derse katma yönünde hiç zorlanmamıştır.

Karadağ (2010) tarafından gerçekleştirilen “İlköğretim Türçe Dersinde farklılaştırılmış öğretim yaklaşımının uygulanması: Bir eylem araştırması” başlıklı araştırmada “Türkçe dersinin ilköğretim beşinci sınıf düzeyinde farklılaştırılmış öğretim yaklaşımına göre nasıl uygulanabileceğini belirlemek ve bu yaklaşımın öğrencilerin dil becerilerinin gelişimine yansımalarını ve Türkçe dersine ilişkin tutumlarına etkisini belirleme” amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda araştırma eylem araştırması biçiminde desenlenmiştir. Araştırmanın uygulaması 2008-2009

öğretim yılının bahar döneminde Eskişehir il merkezinde bulunan İstiklal İlköğretim Okulu'nün 5/A şubesindeki öğrenciler üzerinde gerçekleştirilmiştir. Seçilen sınıfta, Türkçe dersinde farklılaştırılmış öğretim yaklaşımına ilişkin uygulamalar tüm sınıfa yönelik olarak gerçekleştirilmiş ve örnek etkinliklerin dökümünde ve analizinde ilgili etkinliğe ilişkin sınıfta gerçekleşen tüm olaylar ele alınmıştır. Araştırmanın belirlenen amacına ulaşması için gerekli olan veriler Türkçe dersi tutum ölçeği, araştırmacı ve öğrenci günlükleri, yarı yapılandırılmış görüşmeler, fotoğraflar, video kayıtları ve öğrenci ürün dosyalarından elde edilmiştir. Araştırmacının gerçekleştirdiği araştırma sürecinde, uygulanan farklılaştırılmış öğretim yaklaşımına dayalı öğrenme etkinlikleri, öğrencilerin dil becerilerinin gelişimine yönelik öğretme öğrenme sürecinin daha ayrıntılı ve derinlemesine bir biçimde gerçekleştirilmesine katkı sağlamıştır. Araştırma verilerinin analizi sonucunda, farklılaştırılmış öğretim yaklaşımının öğrencilerin öğrenme etkinliklerine etkin katılımlarına olanak sağladığı, öğrencilerin bireysel ve grup çalışmaları gerçekleştirme becerilerinin gelişimine katkıda bulunduğu, öğretmene bağımlılıklarının azaldığı ve bağımsız çalışma alışkanlığı kazandıkları ortaya çıkmıştır. Araştırmada farklılaştırılmış öğretim yaklaşımı kapsamında gerçekleştirilen öğretme-öğrenme süreci, öğrencilerin ele alınan konulara yönelik eleştirel düşünme ve ileri düzey sorun çözebilme becerileri gösterebilecekleri bir öğrenme ortamı oluşturulmasına katkıda bulunmuştur. Ayrıca tutum ölçeği puanları farklılaştırılmış öğretim yaklaşımıyla işlenen dersin öğrencilerin Türkçe dersine yönelik tutumlarını olumlu yönde etkilediği sonucunu ortaya çıkarmıştır. Türkçe dersinde uygulanan farklılaştırılmış öğretim yaklaşımı, öğrencilerin eleştirel düşünme, problem çözme, sorgulayıcı düşünme ve yaratıcı düşünme gibi üst düzey düşünme becerilerini geliştirmenin yanı sıra paylaşım, empati kurma, farklı fikirlere saygı duyma becerilerinin gelişimine ve kendi öğrenmelerine ilişkin bir farkındalık geliştirerek öğrenme stillerini keşfetmelerine de katkıda bulunmuştur.

Karadağ ve Yaşar (2010) tarafından gerçekleştirilen “Türkçe Dersinde uygulanan farklılaştırılmış öğretim yaklaşımının öğrencilerin derse yönelik tutumlarına etkisi: Bir eylem araştırması” başlıklı araştırmada Türkçe Derslerinde işe koşulan farklılaştırılmış öğretim yaklaşımının öğrencilerin derse yönelik tutumlarına

etkisini belirlemeyi amaçlamaktadır. Eylem araştırması şeklinde tasarlanan çalışma ilköğretim beşinci sınıf öğrencileri ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın nicel boyutunda Acat tarafından geliştirilen “Türkçe Dersine İlişkin Tutum Ölçeği”, nitel boyutunda ise katılımcıların inaçlarını, tutumlarını ve görüşlerini belirlemek amacıyla “yarı yapılandırılmış görüşme formu” kullanılmıştır. Araştırmada farklılaştırılmış öğretim yaklaşımının öğrencilerin Türkçe dersine yönelik tutumları üzerindeki etkisini belirlemek için, öğrencilerin Türkçe dersine yönelik tutum seviyeleri incelenmiş ve daha sonra tutum düzeyleri arasındaki farkların önemi test edilmiştir. Öğrencilerin Türkçe derslerine yönelik tutumları hakkındaki ön ve son testleri karşılaştırıldığında, Türkçe dersine yönelik tutumlara yönelik yapılan son test sonrası sonuçların ön test sonuçlarına göre yüksek olduğu görülmüştür. Ön ve son test sonuçları arasındaki farkın anlamlı olup olmadığını kontrol etmek için t-testi uygulanmış ve son test lehine anlamlı farklılık elde edilmiştir. Buna göre araştırmadan ele edilen bulgular doğrultusunda; Türkçe dersinde işe koşulan farklılaştırılmış öğretim yaklaşımının, öğrencilerin Türkçe Dersine yönelik tutumlarına pozitif katkı sağladığı söylenebilir.

Yabaş ve Altun (2009) tarafından gerçekleştirilen “Farklılaştırılmış Öğretim