• Sonuç bulunamadı

BORÇLARININ GELĐŞĐMĐ

3.1. Türkiye’de Borç Yönetim

3.1.4. Türkiye’de Borçların Sürdürülebilirliğ

1994 ve 2001 krizleri öncesinde kamu kesimi borçlanma gereği/GSYĐH sırasıyla %7,7 ve %12,1 seviyelerine ulaşmıştır. Aynı dönemde kamu borç stokunun GSYĐH’ye oranı da sırasıyla, %15,3 ve %74 dolaylarında seyretmiştir. Oysa Maastricht Kriterlerine göre kamu kesimi borçlanma gereği/GSYĐH’nin %3 ve kamu borç stokunun GSYĐH’ye oranının da %60 eşik değerini geçmemesi, mali disiplin açısından bir ön koşul olarak alınmaktadır.

Türkiye ekonomisinde 2002 sonrası dönemde önce örtük enflasyon hedeflemesi stratejisi, ardından da 2006 sonrası dönemde açık enflasyon hedeflemesi stratejisi benimsenmiştir. Bu dönemde mali disiplinin sağlanabilmesi amacıyla ciddi mali önlemler alınmış ve hem kamu kesimi borçlanma gereği/GSYĐH hem de kamu borç stoku/GSYĐH oranları Maastricht Kriteri seviyesine yaklaşmıştır. Aynı zamanda IMF ile 2002 yılında yapılan stand-by anlaşması çerçevesinde birincil bütçe fazlasının/GSYĐH’ye oranının %6 seviyelerinde seyretmesinin önemi vurgulanmış ve sıkı maliye politikasının uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Elde edilen bu başarının Türkiye ekonomisi açısından sürdürülebilir olması, enflasyon hedeflemesi stratejisinin başarısı açısından önemli olduğu kabul edilmiştir.

Özellikle 2001 yılındaki finansal krizden sonra, kamu borç stokunun ‘sürdürülebilir’ olup olmadığı daha önceki yıllara göre daha çok tartışılmaya başlanmıştır. Borç sorununun tartışılma süreci, bir kaç faktörün bir araya gelmesiyle hız kazanmıştır. Bu faktörler, gerek finansal krizin ekonomik aktivitenin daralmasına neden olarak vergi gelirlerini düşürmesi ve reel faiz hadlerini yükselterek kamu harcamalarında istenmeyen bir artışa yol açması gibi doğrudan krizle ilgili, gerekse kamu bankalarındaki görev zararı ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na (TMSF) geçen özel bankalardaki zararların karşılanması gibi, krizle doğrudan ilgili olmayan faktörlerdir.

0 TL 200.000.000 TL 400.000.000 TL 600.000.000 TL 800.000.000 TL 1.000.000.000 TL 1.200.000.000 TL 19 98 19 99 20 00 20 01 20 02 20 03 20 04 20 05 20 06 20 07 20 08 20 09 20 10 Yıllar G S Y H

Şekil 10. 1998-2010 GSYH (Milyon TL)

Kaynak: TCMB. (2011). Raporlar. Web: www.tcmb.gov.tr adresinden 16 Nisan 2011’de alınmıştır.

Şekil 10, GSYH’nın 1998 yılından itibaren istikrarlı bir şekilde arttığını göstermektedir. Gerçekleştirilen borçlanma politikaları söz konusu durum ekseninde oluşturulmuştur.

2001 krizi sonrası faiz harcamaları/vergi gelirleri oranları incelediğinde(şekil 11), 2002 yılında kriz sonrası yüksek borçlanmanın yol açtığı büyük miktardaki faiz ödeme zorunluluğu nedeniyle %85,9 olan oranın, 2002 yılından itibaren kademe kademe düşerek yıllık olarak ortalama %15 azalıp 2005 yılında % 38,2 seviyelerine ulaştığı görülmektedir.

85,90 71,00 56,30 38,20 33,40 31,90 30,10 30,90 22,90 0,00 10,00 20,00 30,00 40,00 50,00 60,00 70,00 80,00 90,00 100,00 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Yıllar

Şekil 11. Faiz Harcamaları / Vergi Gelirleri(%)

Kaynak: Hazine Müsteşarlığı. (2011). Borç Göstergeleri, s.40. Web: www.hazine.gov.tr adresinden 21 Nisan 2011’de alınmıştır.

2005 yılından itibaren ise 2009 yılına kadar %30 seviyelerinde gezinerek yatay bir seyir izlemiştir. 2010 yılında ise hafif bir düşüşle faiz harcamaları/vergi gelirleri oranı %22,9 olarak gerçekleşmiştir.

Faiz harcamaları/GSYH oranı grafik yardımıyla incelediğinde(şekil 12) ise kriz sonrası büyük miktardaki faiz ödemeleri nedeniyle 2002 yılında %14,8 seviyelerinde seyreden faiz harcamaları/GSYH oranı 2005 yılına kadar azalan bir seyir izleyerek %7 seviyelerine ulaştığı, 2005 yılından sonra 2010 yılı dahil yatay bir seyir izleyerek 2010 yılını %4,4’ la kapattığı görülmektedir. 14,80 10,10 12,90 7,00 5,60 5,80 6,10 5,30 4,40 0,00 2,00 4,00 6,00 8,00 10,00 12,00 14,00 16,00 Yıllar Faiz Harcamaları/GSYH(%) 14,80 12,90 10,10 7,00 6,10 5,80 5,30 5,60 4,40 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010

Şekil 12. Faiz Harcamaları/GSYH (%)

Kaynak:Hazine Müsteşarlığı. (2011). Borç Göstergeleri Sunumu, s.41. Web: www.hazine.gov.tr adresinden 21 Nisan 2011’de alınmıştır.

Faiz dışı fazladan ödün vermek, sürdürülemez borç dinamiğine işaret etmekte ve öncelikle fiyat istikrarı olmak üzere büyümeyi de tehlikeye sokmaktadır. Ayrıca, Merkez Bankası’nın enflasyon hedeflemesi politikasını uygulayabilmesi için ön koşul, piyasalarda risk algılamasına neden olmayacak bir borç stoku seviyesine ulaşılmasıdır. Bu nedenle, enflasyon oranının kalıcı olarak aşağıya çekilmesi ve istikrarlı bir büyümenin gerçekleştirilebilmesi için borçlanmanın sürdürülebilirliğini sağlayacak şekilde oluşturulmuş faiz dışı fazla hedefinin tutturulabilmesi gerekmektedir (Hazine Müsteşarlığı, 2003: 11).

Türkiye’de borç stokunu artırarak borçların sürdürülebilirliğini olumsuz etkileyen faktörlerden bir tanesi de kamu iç borç faiz oranlarıdır.

Borçlanma faiz oranlarındaki yükselişler devletin finansman ihtiyacını daha pahalı karşılamasına neden olmakta ve doğrudan borç stokunu arttırmaktadır. Kamu borçlanmasında geçerli olacak faiz oranlarının yükselmesinde kamunun finansman ihtiyacındaki artışlar, olumsuz iktisadi bekleyişler ve siyasi istikrarsızlıklara bağlı olarak devlete duyulan güven eksikliği gibi pek çok neden etkili olmaktadır. Bununla birlikte kamusal ihtiyaçların artması sonucunda borçlanılarak elde edilen kaynaklar verimli alanlarda kullanılmayıp israf edilmekte, buna bağlı olarak devlet yeniden borçlanmak zorunda kalmakta ve borç stokunda artışlar yaşanmaktadır.

0 TL 10.000.000 TL 20.000.000 TL 30.000.000 TL 40.000.000 TL 50.000.000 TL 60.000.000 TL 70.000.000 TL 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Yıllar

Şekil 13. Konsolide Bütçe Faiz Ödemeleri

Kaynak: TCMB. (2011). Raporlar. Web: www.tcmb.gov.tr adresinden 16

Nisan 2011’de alınmıştır.

Türkiye’de borç stokunun artmasına neden olan faiz oranlarındaki artışlar borçların sürdürülebilirliği açısından önemli bir problem oluşturmaktadır. Faiz oranının yüksekliği, arz edilen fonların önemli bir kısmının kamu kesimi tarafından talep edilmesi sonucu fonlara olan talep artışından kaynaklanmaktadır. Artan finansman ihtiyacı ve açıklarını vergilerle finanse edemeyen devlet, iç kaynaklara yönelerek finansman açığını iç borçlanma yoluyla karşılamaya çalışmakta, bununla beraber uygulanan kısa vadeli ve yüksek faizli iç borçlanma politikaları borç stokunu yükselmesine ve borçların sürdürülebilirliğine şüphe ile bakılmasına neden olmaktadır.

Kamu harcamaları içinde özellikle son on beş yılda faiz ödemelerinin önemli bir yer tutması, kamu açıklarının finansman yöntemlerinde meydana gelen değişme ile yakından ilgilidir. Kamu açıklarının finansmanında tahvil ve bono ihracının yüksek faiz oranlarından yapılması, toplam harcamalar içinde faiz ödemelerinin payını arttırmıştır (Đnan, 2003: 15).

3.1.5. Kamu Net Borç Stoğu Kavramı ve 2000 yılından Sonra Türkiye’deki Gelişimi

Kamu net borcu, Türk Lirası olarak hesaplanır ve hesaplanmasında dört temel kalem dikkate alınır. Bunlar; “Toplam Kamu Borç Stoku(Brüt)”, “Merkez Bankası Net Varlıkları” ve “Kamu Mevduatı” ve “işsizlik Sigortası Fonu Net Varlıkları”dır.

A) “Toplam Kamu Borç Stoku (TKBS)” başlıklı ilk bölüm, merkezi yönetim ve diğer kamu sektörünün iç (TKĐBS) ve dış (TKDBS) borç stoklarının toplamından elde edilmektedir. Diğer kamu sektörü, merkezi yönetim dışında yer alan bütçe dışı fonlar, yerel yönetimler ve KĐT’lerde oluşmaktadır.

TKBS= TKĐBS+TKDBS (A)

B) “Merkez Bankası Net Varlıkları (TCMBNV)” kalemi, Merkez Bankası Net Dış Varlıklarına (NDV);

• Merkez Bankası’nın merkezi hükümetten (MHNA), bankalardan (BNA) ve diğer kamu sektöründen (DKSNA) olan net alacaklarının eklenmesi ve net borçlarının düşülmesi,

• Merkez Bankasında bulunan TL (TLSM) ve Döviz (DCST) cinsinden serbest mevduat ve tevdiat kalemlerinin düşülmesi suretiyle hesaplanmaktadır.

TCMBNV=NDV+MHNA+BNA+DKSNA-TLSM-DCST (B)

C) “Kamu Mevduatı(KM)” kalemi ise, merkezi yönetimin (MYM) ve diğer kamunun (DKM) mevduatları toplamından oluşmaktadır.

D) “Đşsizlik Sigortası Fonu Net Varlıkları (ĐSFNV)”, işsizlik sigortası fonunun gelirleri ile giderlerinin netleşmesi sonucunda bulunmaktadır.

Bu çerçevede, “Kamu Net Borç Stoku (KNBS)” toplam kamu borç stokundan Merkez Bankası net varlıkları, kamu mevduatı ve Đşsizlik Sigortası Fonu Net Varlıklarının düşülmesi yolu ile hesaplanmaktadır(Yıldırım, 2008- 154-155). KNBS=TKBS-TCMBNV-KM-ISFNV (D) 215,30 274,20 250,60 270,20 309,80 248,40 258,20 268,00 317,40 0,00 50,00 100,00 150,00 200,00 250,00 300,00 350,00 Yıllar

Kamu Net Borç Stoku 215,30 250,60 274,20 270,20 258,20 248,40 268,00 309,80 317,40 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010

Şekil 14. Kamu Net Borç Stoku (Milyar TL)

Kaynak: Hazine Müsteşarlığı. (2011). Borç Göstergeleri Sunumu, s.8. Web: www.hazine.gov.tr adresinden 21 Nisan 2011’de alınmıştır.

Şekil 14’e göre, kamu net borç stoku 2002 yılından itibaren düzenli bir şekilde artarken, 2004 yılından itibaren artışa nispeten daha az da olsa azalmaya başlamış, 2007 yılından itibaren de düzenli bir şekilde artmıştır.

Toplam kamu net borç stoku, 2000 yılında 71.522 milyon TL olarak gerçekleşirken, 2001 yılında ekonomik krizin etkisiyle 159.335 milyon TL olarak gerçekleşmiş, 2002 ve 2003 yıllarında da düzenli bir artış izleyerek 2004 yılında 274.179 milyon TL olmuştur.

Çizelge 1. 2000-2004 Yılları Arası Borç Stoku Göstergeleri

Milyon TL 2000 2001 2002 2003 2004 Toplam Kamu Net Borç Stoku (I-II-III-IV) 71.522 159.335 215.305 250.584 274.179 l- Toplam Kamu Borç Stoku (Brüt) 85.555 189.446 256.899 297.300 332.622 A- Đç Borç 54.194 125.535 154.880 201.722 234.677 Merkezi Yönetim 51.536 122.157 149.870 194.387 224.483 Diğer Kamu 2.659 3.378 5.011 7.335 10.194 B- Dış Borç 31.360 63.911 102.019 95.578 97.945 Merkezi Yönetim 27.216 55.754 92.795 88.420 92.045 Diğer Kamu 4.145 8.157 9.224 7.158 5.900