• Sonuç bulunamadı

BĐLGĐLER, BORÇLANMA ĐLE ĐLGĐLĐ DÜŞÜNCELER BORÇLANMANIN SINIFLANDIRILMASI, BORÇLARININ

1.9. Devlet Borçlarının Sınıflandırılması

1.9.2. Zorunlu ve Đsteğe Bağlı Borçlar

1.9.3.1. Đç Borç Dış Borç Ayırımında Kullanılan Kriterler

1.9.3.3.3. Dış Borçların Sınıflandırılması

Dış borçları genel olarak vadesine, finansman biçimine alacak ve borçlularına göre ayırabiliriz.

1.9.3.3.3.1. Vadelerine Göre Dış Borçlar

Vadesi bir yıl ve daha kısa süreli borçlar vadeleri açısından kısa vadeli borçlar olarak tanımlanır. Bu tip borçlar genellikle uluslar arası ticarette, ödeme sorunlarının ortadan kaldırılması ve uluslararası likidite yaratılması amacıyla kullanılır. Vadesi bir yıldan daha uzun olan borçlara uzun vadeli borçlar denilir. Uzun vadeli borçların faizi daha yüksek olmakla birlikte, likidite sıkışıklığı gibi durumlarda, kısa vadeli borçların faizleri, uzun vadeli borçların faizlerini geçebilmektedir (Adıyaman, Turhan, 2006: 24).

1.9.3.3.3.2. Borçlularına Göre Dış Borçlar

Borçlularına göre dış borçları; kamu borçları, kamu garantili borçlar ve özel garantisiz borçlar olarak ayırabilir.

1.9.3.3.3.3. Alacaklılarına Göre Dış Borçlar

Alacaklılarına göre dış borçlar; resmi kaynaklı borçlar ve özel kaynaklı borçlar olarak ayrılabilir. Resmi kaynaklı borçlar iki taraflı (devletten

devlete yardımlar) ve çok taraflı (çok uluslu kurumlardan sağlanan kaynaklar) olabilir. Özel kaynaklı borçlar ise ticari banka kredileri, tahvil ihraçları ve diğer borçlar şeklinde sıralanabilir.

1.9.3.3.3.3.1. Đki Yanlı (Devletten Devlete) Borçlar

Devletten devlete borçlar bir devletten başka bir devlete olabileceği gibi; bir uluslar arası kuruluştan bir devlete doğru kaynak akışı şeklinde de olabilir. Bir devletin başka bir devlete kredi vermesi iki yanlı borçlanma kapsamına girer. Đki yanlı borçlanmada siyasi baskı fazla olduğundan, bu tür borçlar zorunlu kalınmadıkça tercih edilmemelidir. Bu kredilerin uzun vadeli, düşük faizli ve ödemesiz devreli oluşları nedeniyle koşulları uygundur. Bu tip

kredilerin büyük bir bölümü kredi veren ülkenin para birimi cinsinden olmaktadır. Devletten devlete yardımlar günümüzde daha çok Üçüncü Dünya ülkeleri dediğimiz, ihracat ve döviz kazandırıcı işlemleri yok denecek kadar az olan ülkelere ekonomilerinin işleyişini sürdürebilmeleri amacıyla yapılmaktadır (Ulusoy, 2009: 60).

1.9.3.3.3.3.2. Çok Uluslu Kurumlar Tarafından Verilen Borçlar

Azgelişmiş ülkeler, kalkınmalarını gerçekleştirebilmek için uluslararası kuruluşlardan da kredi alabilmektedir. Bu kuruluşlar uluslararası nitelikte olduğu gibi bölgesel nitelikte de olabilir. Başlıca uluslararası finans kuruluşlarını şu şekilde sıralanabilir:

IMF, Uluslararası Para Fonu,

OECD, Ekonomik Đşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı, WB, Dünya Bankası,

IFC, Uluslararası Finansman Kurumu, IDA, Uluslararası Kalkınma Birliği,

EIB, Avrupa Yatırım Bankası,

Bu çerçevede elde edilen krediler piyasa faizlerine daha yakın ve genelde sabit faizlidir. Büyük ölçüde bağlı kredilerdir. Finansman öncesi proje değerlendirme süresinin uzun olması ve kredi verdikten sonra alacaklıların borçlu ülkeye ve projeye sürekli müdahale etmeleri bu kredilerle ilgili en fazla karşılaşılan sorunlardır. Bu tip krediler ikili kredilerden sonra en uygun maliyetli kredilerdir (Ulusoy, 2009: 62).

1.9.3.3.3.3.3. Ticari Banka Kredileri

Bir ülkedeki özel bir bankadan başka bir ülkeye ya da o ülkedeki özel kişi veya kuruluşlara verilen kredilerdir. Bu tip krediler; kısa vadeli, yüksek faizli, bağlı olmayan ve proje finansmanında kullanılabilen kredilerdir. Tek bir banka borç verilen ülkenin riskini tek başına taşımak istemediğinden toplam krediyi birden fazla banka bölüşür. Böylelikle risk de dağılır (Ulusoy, 2009: 62).

1.9.3.3.3.3.4. Özel Yabancı Sermaye Yatırımları

Bu tip yatırımlar, gelişmekte olan ülkelerin sermaye birikimi ve teknoloji açığını gidermede yararlandığı kaynaklardır. Bu yatırımların gelişmekte olan ülkelerin ödemeler dengesine, dolaylı ve dolaysız birçok etkide bulunmaktadır. Döviz kazancı sağlaması gibi olumlu etkisinin yanı sıra, milli ekonomide üretim için gerekli sermaye ve ara malları ithalinde kullanılabilecek döviz kaynağının lisans ücreti olarak dışarıya çıkmasına neden olması gibi olumsuz etkisi de söz konusudur. Bu yatırımlarda önemli olan yabancı sermayenin sağladığı döviz girdisi ile döviz transferi arasındaki farktır. Bu fark pozitifse yabancı sermayenin etkisi olumlu, negatifse yabancı sermayenin etkisi olumsuzdur (Ulusoy, 2009: 64).

1.9.3.3.3.4. Finansman Türlerine Göre Dış Borçlar

Finansman biçimine göre dış borçları; bağlı-serbest krediler, proje ve program kredileri, satıcı kredileri ve borç ertelemeleri şeklinde gruplandırabiliriz.

1.9.3.3.3.4.1. Kalkınma Kredileri

Bu tip krediler kalkınmanın finansmanına yöneliktir. Genellikle kalkınma planlarında yer alan bu krediler, program ve projelerin finanse edilmesinde kullanırlar. Kalkınma kredilerini alt başlıklar altında tanımlayarak aşağıdaki gibi sınıflandırabiliriz.

1.9.3.3.3.4.1.1. Proje Kredileri

Bu tip krediler, kalkınma planlarında yer alan kamu sektörüne ve özel sektöre ait yatırım projelerinin gerçekleştirilmesi amacıyla kullanılır. Krediyi isteyen ülkeler ilgili projeyi ayrıntıları ile birlikte krediyi verecek ülke ya da kuruluşlara verirler. Uygun görülen projelerin finansmanı için bu tür krediler açılır (Đnce, 1976: 42).

1.9.3.3.3.4.1.2. Program Kredileri

Bu tip krediler ise, üretim kapasitesinin ihtiyacı olan ithalatın finansmanında kullanılır. Az gelişmiş ülkelerce daha çok kullanılma eğilimi taşıyan, bir projeye bağlı olmadığı için daha esnek olan bu krediler sayesinde ithalatta yaşanan finansman sıkıntısı giderilir, ekonomi işler durumda tutulur. Bu krediyi alan ülkeler, cari ihtiyaçlarını daha kolay sağlarlar (Đnce, 1976: 43).

1.9.3.3.3.4.1.3. Bağlı Krediler

Bağlı krediler, alınan kredinin kredi veren ülkede kullanılmasını şart koşan kredilerdir. Finansmanın hangi mallar için kullanılacağı ayrıca

belirtilmez. Eğer hangi mallar için kullanılacağı belirtilirse, bu kredilere mala bağlı kredi denir. Hangi mal için kullanılacağı belirtilmediğinden borçlanan ülkeler ithalat politikaları gereği uygun olan malların alımında kullanmak isterken, alacaklı ülkeler ise, ihraç potansiyelinin olduğu mallara pazar bulmak amacıyla bu tür kredileri kullandırmaktadırlar. Bu tip kredilerin, kredi veren ülkeler açısından; ihracatın gelişmesi, iç kapasitenin artması, ödemeler dengesinin istenildiği şekilde düzenlenmesi, üretim kapasitesinin kullanılmayan kısmının aktif hale getirilmesi gibi yararları vardır. Kredi alan ülkeler açısından ise, teknolojik açıdan tercih kullanamamaları nedeniyle modası geçmiş bir tekniği transfer etme zorunluluğunda kalmaları ve bunun maliyetleri artırması gibi sakıncaları vardır (Ulusoy, 2009: 67).

1.9.3.3.3.4.1.4. Serbest Krediler

Serbest krediler, alacaklı ülkenin borçlu ülkeye verdiği kredinin, direkt olarak serbest döviz şeklinde ödenmesi ve borç alan ülkenin bu kredileri istediği yerde ve şekilde kullanması durumunda ortaya çıkan kredilerdir. Bu tip kredilerde borç, nakit olarak borçlunun eline geçmektedir (Ulusoy, 2009: 68).

1.9.3.3.3.4.1.5. Satıcı (Đhracat) Kredileri

Bu kredilerde, krediyi hükümetler değil, özel firmalar kullanır. Krediyi verenler de bir takım mal ve hizmet satmak isteyen dış satıcı firmalardır. Bu firmalar, verecekleri krediyi kendilerine teminat veren bazı özel veya yarı kamu kuruluşu niteliğindeki büyük mali kuruluşların denetiminde verirler. Söz konusu mali kuruluşlar, satıcı firmalar tarafından verilecek ihracat kredilerinde riskin büyük bir kısmını üstlenir, sadece küçük bir kısmı satıcı firma üzerinde kalır. Genellikle, ticari amaçlı olan satıcı kredilerinin vadeleri kısadır. Bunun yanında faiz oranlarının yüksek olması nedeniyle pahalı bir kredi çeşididir (Erdem ve diğerleri, 2003: 211).

1.9.3.3.3.4.1.6. Borç Ertelemeleri ve Röfinansman Kredileri

Vadesi sona eren bir borcun ödenmesinin ilk borç faizine kıyasla daha düşük bir faiz oranı karşılığında daha sonraki yıllara ertelenmesine borç ertelemesi, süresi dolan bir borcun alacaklı tarafından sağlanan yeni bir finansman ile ödenmesi ve aynı miktardaki kredinin yeniden açılması şeklindeki uygulamaya da röfinansman kredisi adı verilir (Erdem ve diğerleri, 2003: 211).

Đki kredi türü arasındaki fark; borç ertelemesinde, süresi gelen taksitler ödenmez ve erteleme yapılır, röfinansman işleminde ise süresi gelen ve ödenmesi gereken borç, alacaklı ülke tarafından yapılan yeni bir finansman ile ödenir ve bu yeni finansman yeni bir borç sayılır (Đnce, 1976: 46). Gelişmekte olan ülkelerin borçları ve borç ödeme sorunlarının artışına paralel olarak borç ertelemeleri ve röfinansman kredilerinin önemi de artmış, ülkeler bu iki işlem sayesinde borç ödeme güçsüzlüğünün getirdiği bunalım ortamından geçici bir süre için de olsa kurtulmuşlardır (Ulusoy, 2009: 70).

1.9.3.3.3.4.2. Teknik Yardımlar

Azgelişmiş ülkelerin teknik seviyelerini ve bilgi kapasitelerini yükseltmek amacıyla yapılan teknik yardımlar genellikle uzman ve malzeme yardımı şeklinde gerçekleşir. Bu amaçla azgelişmiş ülke elemanlarına gelişmiş ülkelerde staj ve eğitim imkanı tanınarak, çeşitli bilgi ve teknik yöntemlerin transferi sağlanır. Az gelişmiş ülkelerin kalkınmalarını destekleyici nitelikte olan teknik yardımlar, kısa ve uzun vadeli olabilmektedir (Ulusoy, 2009: 70).

1.9.3.3.3.4.3. Askeri Yardımlar

Savunma amacıyla yapılan, genelde şartları ve miktarı açıklanmayan yardımlardır. Konusunu, genelde, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere verilen askeri malzeme ve teçhizat oluşturur.

1.9.3.3.3.4.4. Bağışlar

Bağışlar, karşılıksız olarak gelişmiş ülkelerin az gelişmiş ülkelere yaptıkları yardımlardır. Bunları, diğer yardımlardan ayıran fark, karşılıksız olmaları ve geri ödenmesinin söz konusu olmamasıdır (Ulusoy, 2009: 72).