• Sonuç bulunamadı

2. CEPHECİLİK KAVRAMI, NEDENLERİ VE KORUMA BAĞLAMINDA

3.5. Sosyal Değişim ve Cephecilik

Kentsel çevrede yapılan köklü değişiklikler sosyal yaşamın çeşitli derecelerde değişmesine neden olmaktadır. Cephecilik uygulamaları da kentte yapılan bu tür köklü değişikliklerden biridir. Cephecilik mevcut yapı fonksiyonunun büyümesini veya yeni bir fonksiyonun tarihi bina kabuğu gerisinde özgürce verilmesini amaçlar. Uygulama sonrasında hem yapı, hem de kentin ilgili bölümünün, giderek de onları kullanan kullanıcı türünün değiştiği gözlemlenmektedir. Konut yapılarının ticaret mekanlarına dönüştürülmesi yaygın bir uygulamadır. Tarihi ticaret merkezlerine yakın ve koruma altındaki birçok konut, günümüzün ticaret merkezlerinin odağında kalmıştır. Bu konutlardaki cephecilik uygulaması ile bir veya birkaç ailenin ikameti için kullanılan tarihi konutlar, çok sayıda insanın kullanacağı, yoğun çalışma mekanlarına dönüştürülmektedir. Tarihi konutun ve çevresinin az sayıdaki kentliye yönelik mekan potansiyeli keskin bir şekilde değişmekte, yoğun kent kullanıcısına hizmet etmek zorunda kalmaktadır. Diğer yandan konut yapılarının cephecilik uygulaması ile lüks konutlara çevrilmesi de kentin bu bölgesinde ikamet edenlerin başka yerlere gidip, yerlerine yüksek gelir grubuna mensup kişilerin gelmesine neden olmaktadır.

Benzer şekilde, dünya üzerindeki tarihi endüstriyel miras yeniden işlevlendirilerek güncel hayata dahil edilmektedir. Bu tür uygulama öncesinde, işçi sınıfının yoğun emek verdiği üretim yapıları, uygulama sonrası bu özelliklerinden farklılaşarak, çalışma, yaşama ve sosyal mekanlara dönüşmektedir. Küçük dükkanların yer aldığı bir sokak cephesi gerisinde, süper marketler oluşturulabilmekte, ortaya çıkan ekonomik gelirden geniş sosyal çevreler yararlanabilmektedir. Bu tür fonksiyon değişiklikleri ile, kent içindeki küçük fonksiyon birimleri yok edilmekte, alışveriş mekanları doğmaktadır. Tarihi dokuda oturanlar için bir yaşam alanı olan bu bölgeler, cephecilik uygulaması ve fonksiyon değişiklikleri ile yatırım alanına dönüşmektedir. Cephecilik uygulamalarıyla bir sokak siluetinin korunup sağlıklaştırılmasından sonra buralarda sosyal ve ekonomik bir canlılık görülmektedir. Buna paralel olarak, devam eden iyileştirmelerle birlikte, bu gibi bölgelerdeki arsa ve emlak fiyatları artmakta, tarihi dokuda yıllardır ikamet eden kentli

üzerinde sosyal ve mali baskılar oluşmaktadır. Sonuç olarak cephecilik sosyal yapıyı dağıtır, parçalar. Uygulamalar sonrasında ilgili kent parçalarında gözle görülür bir sosyal değişim yaşanır.

Endüstri mirasının konut olarak yeniden kullanıldığı, Londra tarihi kent silueti için önemli binalardan Butlers Wharf Binası, cephecilik uygulamasında sosyal değişimi yansıtan uygun bir örnektir (Şekil 3.14). Bina 1873 tarihinde Lodra’nın Thames Nehri üzerinde kurulan en önemli nakliye depolarından birisi iken, 1980 tarihinde konut olarak yeniden işlevlendirilmiştir. Tuğla binanın içine betonarme çerçeveli yeni bir sürtüktür yerleştirilmiş, zemin kata araba parkı, çatı katına da yeni mekanlar eklenmiştir. Yapının ön ve arka cepheleri onarılarak, balkonlar ilave edilmiştir (Şekil 3.15). Bu yolla kentin dokusu ve silueti korunurken, yapı çevresi ile beraber kentin sosyal yapısını tamamen değiştirerek, sanayi merkezinden konut alanına dönüşmüştür (Öç ve ark., 2010).

Şekil 3.14. Butters Walf Binası nehir cephesi, ekil 3.15. Butters Walf Binası sokak

Londra, İngiltere (Korumaz, 2010) cephesi, Londra, İngiltere (Korumaz, 2010)

Kentsel gelişim çalışmalarındaki uygulama aşamaları görsel ve psikolojik olarak toplumu etkilemektedir. Büyük kent parçalarının yıkılması, yıllardır orada bulunan mekanların kaybedilmesi, kentsel çöküntü alanı olan bölgelerin değiştirilmesi kentli üzerinde olumlu veya olumsuz etkiler yapmaktadır. Bu etki cephecilik uygulamalarında, restorasyonlarda ve rekonstrüksiyonlarda bazı farklılıklar gösterir. Cephecilik

uygulamalarında, tarihi bina kabuklarını ayakta tutma gerekliliği olduğu için, yetkili kurullardan izinlerin alınması gibi nedenlerden dolayı hem proje hem de uygulama aşaması, sıradan mimari uygulamalara kıyasla daha uzun sürmektedir. Bu uzun süreçte, cephenin askıda kalması, çevredeki trafiğin aksaması gibi çevresel etkilerin hesaba katılması gerekir. Bu çevresel etkiler doğrudan kentli üzerinde baskılar oluşturmaktadır. Uzun süre askıda kalan tarihi yapının bir parçasını algılayan kentli uygulamaları koruma bağlamında sorgulamaktadır. Kapatılan yollar ve sokağa taşan iskeleler sebebiyle ulaşım zorlukları kentlinin psikolojisini olumsuz yönde etkilemektedir. Diğer yandan, cephecilik uygulamalarında, korunan veya rekonstrüksiyonu yapılan tarihi cephenin mimari kalitesi ve kentsel görünümü yakın çevreye katkısı sebebiyle, kentli tarafından desteklenebilir. Diğer yandan, kullanılmayan ve kaderine terk edilmiş gibi görülen binaların yakın çevrede yaşayanların üzerinde olumsuz etkileri vardır. Yayalar bazen bu binaların olduğu yerlerden, korkutucu ürkütücü ve tehlikeli oldukları düşüncesiyle geçemez, bazen da iskelenin sokağı daraltmasından dolayı bu alanları kullanmazlar. Benzer şekilde taşıtlar da buraları kullanmayınca, trafiğin sıkışık olduğu zamanlarda kentsel akış durur, gecikmeler yaşanır. Cephecilik uygulamaları sonrasında ise bu tür olumsuz fiziksel koşullar düzelmekte, atıl durumdaki kentsel çevrelerde kullanıcı profili değişmektedir (Richards, 2002).

Londra Baker Street üzerinde yer alan Abbey House Saat Kulesi, Kiliseler Birliği’nin genel merkezi olarak kullanılmaktayken 2003 tarihinde yıkılarak lüks konut olarak yeniden işlevlendirilmiştir. Bu sırada yaklaşık 500 ton ağırlığındaki saat kulesi askıya alınarak yeni yapılan bina ile bütünleştirilmiştir (Şekil 3.16). Saat kulesinin askıya alındığı dönemde kentli üzerinde psikolojik bir tedirginlik oluşmuş, çevrede ikamet edenler uygulamanın koruma uygulaması olup olmadığını tartışmışlardır (Şekil 3.17). Buna benzer başka bir örnek Kanada’nın Quebec kentinde yer alan St. Vincent de Paul Kilisesi 1980 tarihinde kültür merkezi yapılmak üzere yeniden işlevlendirilmek istenmiştir. Daha sonra yüklenici bu mekanı otel yapmak istemiş, kilise iç mekanını otelin lobisi olarak kullanmak üzere izin almış, daha sonra da mekan kazanmak için iç mekanı tamamen yıkmıştır (Şekil 3.18). Günümüze kadar hukuki sorun çözülememiş bu nedenle de kent içerisinde önemli bir yapı, iskeleye alınmış bir şekilde kalmıştır (Şekil 3.19).

Şekil 3.16. Londra Abbey House saat kulesi Şekil 3.17. Londra Abbey House saat kulesi askıya alınmış durumu (Anonymous, 2011O) uygulama sonrası (Korumaz, 2010)

Şekil 3.18. St. Vincent de Paul Kilisesi Şekil 3.19. St. Vincent de Paul Kilisesi ön cephesi Québec, Kanada (Korumaz, 2009) arka cephesi Québec, Kanada (Korumaz, 2009)