• Sonuç bulunamadı

2.1. Araştırmanın kuramsal çerçevesi

2.1.1. Sosyal bilgiler eğitimi

İnsanlar, var oldukları sürece doğa, çevre, uzay ve uzayda yaşanan olaylar gibi konuları sürekli merak etmişlerdir. İlk insanlardan bu güne bu meraklarını giderebilmek için sistematik veya doğal bir şekilde araştırmalar yapmışlardır. Bu araştırmalar sonunda farklı bilim dalları ortaya çıkmıştır. Süreç içerisinde bu bilim dalları ayrı disiplinler ve sınıflar halinde adlandırılmıştır. Temel olarak ise fen bilimleri ve sosyal bilimler şeklinde ifade edilmiştir.

Çevrede ve uzayda var olan nesnelerin kendi mahiyetinin ne olduğu daha çok fen bilimlerinin konusunu oluştururken, insanların yaşayışı üzerinde etkisi ise sosyal bilimlerin konusu olmuştur. Sosyal bilgiler insanın toplumsal ve fiziksel çevresiyle etkileşimini zaman süreci içinde ele alır (Doğanay, 2008, s.78). İnsanlık tarihinin ilk dönemlerinden itibaren başlayan toplumsal ve bireysel sorunlara çözüm çabaları sosyal bilimlerin

doğuşunu sağlamıştır (Bilgili, 2006, s.3). Sosyal bilimler toplum içindeki bireylerin irdelenmesini ve insan gruplarının analizini yapar (Duverger, 1961, çev. 2006).

İnsanı, toplumu ve ağırlıklı olarak insan-insan, insan-toplum ve insan-eşya ilişkilerinin sistemli bir biçimde incelenmesini amaçlayan, bilimsel yönteme uygun olarak üretilmiş düzenli bilgilere sosyal bilimler denir (Tokdemir, 2007, s.50). Bu disiplin topluluğuna dâhil olan derslerin konu önceliği insan ve insanların yaşamlarıdır. Sosyal bilimciler toplumun evrensel yasalarını bulmayı amaçlamaz (Benton ve Craib, 2001, çev. 2008), zira tarih, coğrafya, felsefe, ekonomi, antropoloji, sosyoloji gibi disiplinlerden oluşan sosyal bilimler insanı merkeze alır ve kendi perspektifine göre insanı değerlendirir.

Sosyal bilgiler de sosyal bilimlerin içeriğine sahip olduğu için insanları ve yaşamlarını konu alır (Kılıçoğlu, 2015). İnsan, bütün sosyal bilimlerin kendi disiplin alanlarına göre konu olduğu gibi sosyal bilgilerin özelliği gereği sosyal bilimlerle alakadar olduğu nispet itibariyle sosyal bilgilerin de konusu olmuştur. Zira sosyal bilimler, ilköğretim kademesinde disiplinlerarası ve bütünleştirilmiş bir formal eğitim programı olarak sosyal bilgiler şeklinde ele alınmaktadır (Şenyurt, 2015, s.75). ABD Sosyal Bilgiler Ulusal Konseyi (NCSS, 1992) sosyal bilgiler tanımını yaparken sosyal bilgilerin amacı ve mahiyetine dikkat çekmiştir. NCSS’ye göre sosyal bilgiler, sanat, edebiyat ve sosyal bilimlerin bir süzülüşü ve disiplinler arası bir yaklaşım olarak kabul edilmektedir. Sosyal bilgilerin amacı ise bireylere vatandaşlık kazandırmayı, global bir dünyada kültürel farklılıkları olan demokratik bir toplumun vatandaşlarını yetiştirmeyi ve bireylerin kamu yararına, bilgiye dayalı mantıklı kararlar verebilme yeteneğini geliştirmeyi amaçlamaktadır.

Sosyal Bilgiler Komitesi, (1916) mevzuu doğrudan doğruya insan toplululğunun örgütlenmesine, olgunlaşmasına ve bu toplumsal birliklerin bir üyesi olması dolayısıyla insana dair olan bilgiler sosyal bilgilerdir şeklinde tarif etmiştir (Kılıçoğlu, 2015). Sosyal bilgiler, sosyal bilimlerden süzülen bilgilerin ortaokul seviyesindeki öğrencilerin pedagojik hazırlık durumlarını göz önüne alarak sarmal programlama çerçevesinde çok disiplinli olarak tasarlanmış bir özelliğe sahiptir. Sosyal bilgiler dersi hayata ve uygulamaya dönük bir derstir (Atayeter ve Tozkoparan, 2014). Sosyal bilimlerle ilgili farklı bilgi, beceri, kavram ve değerleri öğrencilere kazandırmayı amaçlamaktadır (Çalışkan ve Kaşıkçı, 2010).

Türkiye’de sosyal bilgilerin gelişmesi başta ABD olmak üzere dünyadaki gelişmelere paralel bir hal seyretmiştir. Biraz karmaşık ve zikzak çizilmiş olsa da iyi ya da etkin vatandaş yetiştirmek için değiştirilmiştir. İlkokullarda sosyal bilgilerin içerdiği konular farklı sosyal bilimler adı altında 1926, 1930, 1932, 1936 ve 1948 yıllarındaki programlarında “Tarih, Coğrafya ve Yurt Bilgisi”; 1962 yılında “Toplum ve Ülke İncelemeleri” dersleri olarak verilmiştir. “Sosyal Bilgiler” adı altında ise ilk kez 1968 yılında uygulamaya konulan sosyal bilgiler programı (Tay ve Akyürek Tay, 2006) 1990 yılına kadar değiştirilmeden uygulanabilmiştir. 1990’da “Milli Tarih ve Milli Coğrafya” adı altında tekrar değiştirilmiştir. Bu değiştirilen program üzerinde 1993’te değişiklik yapılıp 1998’de tekrar “Sosyal Bilgilere” dönülmüştür. 2004 yılında eğitim felsefesinde yapılan değişiklikle sosyal bilgiler eğitiminin ruhunda ve özünde değişiklikler meydana getirmiştir. Bu program 2018 yılına kadar uygulanmıştır. 2018 yılında 2004 yılında hazırlanan programın felsefesine, özüne ve ruhuna sadık kalınılarak programının içeriğinde ve öğrenme alanlarında birtakım değişikliklere gidilmiştir.

Sosyal bilgiler, sosyal bilimler ve eğitim kavramlarından oluşur. Ne doğrudan eğitim bilimlerinin, ne de sadece sosyal bilimlerin öğesi olarak kabul edilemez. İki büyük disiplinin bir araya gelmesi ile farklı bir sentez olarak ortaya çıkmıştır. Zira sosyal bilgiler eğitiminin çalışma alanına ve yöntemine bakıldığı zaman hem eğitim bilimlerinin hem de sosyal bilimlerin veri ve yöntemlerinden faydalanmaktadır. Sosyal bilgiler, sosyal bilimlerin pedagojik kriterler dikkate alınarak ilkokul (4. sınıf) ve ortaokul (5., 6. ve 7. sınıf) seviyesine indirgenmesi ile oluşmuştur. Soyal bilgiler formasyon eşliğinde işlendiği için eğitim ile de yakından ilgilidir.

Eğitimin temel amacı, öğrencilerin davranışlarını değiştirmektir (Adeyemi, Boikhutso ve Moffat, 2003). Bu davranış değişikliği istendik olanı kapsar ve bireyin sürece katılması ile meydana gelir. Eğitim, her şeyden önce ruhsal açıdan sağlıklı, ahlakî sorumluluk taşıyan milli ve manevi değerlere sahip bireyler yetiştirmelidir (Gençtürk ve Sarpkaya, 2015, s.59). Eğitimin amacı kendisiyle ve toplumuyla uyum içinde, sorumluluklarını bilen ve gereğini yerine getirebilen, bir yandan millî, diğer yandan da evrensel değerleri içselleştirmiş öz güven sahibi bireyler yetiştirmektir (MEB, 2017a, s.3). Milli ve manevi değerlere bağlı bireyler duyuşsal eğitime ağırlık verilerek sağlanabilir. Duyuşsal eğitimlerden birisi ise değerler eğitimidir. Sosyal bilgiler, sosyal bilimlerin konularının eğitimi ile ilgilendiği gibi farklı sosyal bilimlerin konusu olan değerlerin eğitimiyle de ilgilenmektedir.