• Sonuç bulunamadı

KATILIM BANKACILIĞINDA RİSKLER VE YÖNETİMİ

1. Kredi Politikasının Yönetimi: Kredi politikasının yönetimi; bankanın özkaynak yapısı, gelirlerin kompozisyonu, katılım fonu tabanı ve temerküzü, iktisadi şartlar, kredi

2.2.1.3.5. Sorunlu Kredilerin Yönetimi

Sorunlu kredilerin yönetimi konusunda banka bazında farklı yöntemler ve organizasyon yapıları belirlenebilir. Ancak organizasyon yapısının, bankanın ihtiyaçları, risk profili ve hedefleri doğrultusunda oluşturulması gerekmektedir. Sorunlu kredilerin yönetimi konusunda yazılı süreç ve manuellerin hazırlanması bu kredilerin etkin yönetimini kolaylaştıracaktır.

197 Hasan Candan, Alper Özün, a.g.e., s.137-140.

198 Nurhan Aydın, Mehmet Başar, Metin Coşkun, a.g.e., s.31.

199 Hasan Candan, Alper Özün, a.g.e., s.138-139.

88

Kredilerin tahsilinde problemlerin ortaya çıkması, kredi zayıflıklarının belirgin duruma gelmesi ve kredi derecelerinin kötüleşmesi durumunda genel olarak bu kredilerin ayrı bir birime devredilmesi gerekmektedir. Problemli kredilerin bağımsız bir birime devredilmesi hem kredi alacağının tahsilinde uzmanlaşmayı hem de objektif hareket tarzını sağlayacağından ötürü çok önemlidir.

Sorunlu kredilerin izlenmesine ilişkin ayrı bir birimin oluşturulması ve bu birimlerce gerekli önlemlerin zamanında alınması, bankaların özellikle genel ekonomik koşulların kötüleşmesi durumunda uğrayabilecekleri zararın azaltılmasına yardımcı olabilmektedir.

Başarılı bir kredi izleme birimi, erken uyarı görevini yerine getirebilmeli, diğer deyişle müşterilerin geri ödeme güçlüklerini ve olumsuz kredi gelişmelerini tespit edebilmelidir.

Bankanın kredi kültürü ve risk derecelendirme sistemi problemli kredilerin zamanında tespitini sağlamaya uygun olmalıdır. Problemli krediler konusunda erken uyarı sisteminin oluşturulması için bankanın kredi derecelendirme sistemi, artan yönde risk yaratan kredi türlerini, alt portföyleri, müşterileri ve grupları tanımlar nitelikte oluşturulmalıdır.

Kredi izleme sürecinin önemli bir kısmı, sorunlu kredilerin ve bunun akabinde zararların ne şekilde ortaya çıktığının tanımlanmasıdır. Sorunlu hale gelmiş kredilerin onay koşulları ile kullandırım koşulları arasındaki farklılıklar, kullandırım sonrasında müşterinin finansal durumunda, faaliyette bulunduğu sektörde meydana gelen değişmeler, teminatların kredinin tahsil edilebilirliğine etkileri ilgili birim tarafından değerlendirilmelidir.

Bir kredinin sorunlu hale dönüşmesinde bankadan kaynaklanan nedenler olabileceği gibi, piyasa koşullarındaki değişmeler de etkili olabilir. Sorunlu olmaya aday kredilerin erken tespiti halinde bu kredilerin yönetimi daha kolay olacak, dolayısıyla tahsil imkânı artacaktır.

Bu nedenle firmaları zora sokabilecek durumların; finansal planlamaya yönelik analizlerin, işletmenin büyüme seyrinin ve şartlarının, stok ve alacak yönetiminin, borçlanma imkânlarının, bilanço vade uyumunun vb. durumların izlenmesi ve anlaşılması gerekir200.

Sorunlu hale gelmiş bir kredinin etkin bir şekilde yönetilmesini güçleştiren en önemli husus işletmenin borçlu olduğu diğer banka veya diğer finansal kuruluşlarla ortak bir karara varabilme noktasındaki güçlüklerdir201. Çok taraflı alıcıların olduğu bir yapıda, sorunlu

200 Nurhan Aydın, Mehmet Başar, Metin Coşkun, a.g.e., s.493.

201 Muharrem Özdemir, a.g.e., s.185.

89

kredilerin yönetiminde, ülke ekonomisinin gerekleri doğrultusunda düzenleyici otoritelerin de görev alması kaçınılmaz olmaktadır202.

Bankalar kullandırmış oldukları nakdi ve gayrinakdi krediler için özel ve genel kredi karşılıkları ayırmaktadırlar. Bankalarca ayrılan karşılıkların dayanağını Bankacılık Kanunu’nun 53. maddesi oluşturmaktadır203. BDDK, Bankacılık Kanunu’nun kendisine vermiş olduğu yetkiye istinaden bankaların kredileri için ayırmak zorunda oldukları karşılıklara ilişkin olarak usul ve esasları belirleyen Yönetmeliği 1 Kasım 2006 tarihinde yayımlamıştır204.

Bankalar karşılık yönetmeliğine uygun şekilde karşılık ayrıldığını düzenli olarak kontrol edecek sistemleri oluşturmalıdır. Oluşturulan sistem, kredi portföyündeki risk seviyesinin dönemsel olarak değerlendirilmesini ve ayrılan karşılıkların riskler ve muhtemel zararlar göz önüne alındığında yeterli olup olmadığını ortaya koyabilmelidir.

2.2.2. Operasyonel Risk ve Yönetimi 2.2.2.1. Tanımı ve Unsurları

Finans alanında kullanılan teknolojilerin hızlı gelişmesi ile birlikte finansal hizmetlerin küreselleşmesi, bankaların faaliyetlerini ve bunun sonucu olarak da risk profillerini daha karmaşık hale getirmiştir. Gelişen bankacılık uygulamaları ve bankacılık sektörünün karşı karşıya kaldığı büyük zararlar doğuran olaylar, kredi, faiz oranı, likidite ve piyasa riskleri gibi risk kategorilerinin dışında kalan risklerin de çok önemli olabileceğini göstermiştir205.

Basel Bankacılık Komitesi operasyonel riski, yetersiz veya başarısız içsel süreçlerden, insanlardan, sistemlerden veya dışsal olaylardan kaynaklanan zarara uğrama ihtimali olarak tanımlamaktadır206. Operasyonel risk, sistem hataları, prosedür ve kontrol sistemlerinin eksik olması, bilgi ağındaki hata ve noksanlar, kullanıcı hataları, hile, dolandırıcılık, afetler, yasal

202 Bilindiği gibi 2001 yılında ülkemizin yaşamış olduğu finansal krizin reel sektör üzerindeki etkisini hafifletmek için İstanbul Yaklaşımı, son küresel krizin etkilerini hafifletmek için ise Anadolu Yaklaşımı olarak isimlendirilen borç yönetimi düzenlemeleri gerçekleştirilmiştir.

203 5411 sayılı Bankacılık Kanunu, Madde: 53.

204 BDDK, "Bankalarca Kredilerin ve Diğer Alacakların Niteliklerinin Belirlenmesi ve Bunlar İçin Ayrılacak Karşılıklara İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik", Resmi Gazete, Tarih: 1 Kasım 2006, ve Sayı:

26333.

205 K. Evren Bolgün, M. Barış Akçay, a.g.e., s.647.

206 Dilek Leblebici Teker, a.g.e., s.27.

90

düzenlemelere uyum sağlayamama sonucu ortaya çıkmaktadır. “Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik”te ise operasyonel risk, yetersiz veya başarısız iç süreçler, insanlar ve sistemlerden ya da harici olaylardan kaynaklanan ve yasal riski de kapsayan zarar etme olasılığı olarak tanımlanmaktadır207.

Operasyonel riskin içinde teknoloji riski, suistimal riski, yasal risk, ahlaki risk ve itibar riski de yer almaktadır208.Operasyonel risk içerisinde değerlendirilen yasal risk, yasal çevrede meydana gelen değişiklikler dolayısıyla bankanın zarara uğraması ihtimalini ifade etmektedir.

Banka tarafından yetersiz ya da yanlış yasal bilgi ve belgeye dayanarak yapılabilecek işlemler neticesinde elde edilecek avantajların beklenenden düşük, yükümlülüklerin ise beklenenin üzerinde gerçekleşme ihtimali, mevzuata ilişkin yetersiz bilgi riskini yani yasal riski ortaya çıkarmaktadır209. Bu kapsamda yasal çevrede meydana gelen değişiklikler, operasyonel riskin kaynaklarından biri olan “dışsal olay” niteliğinde mütalaa edilmektedir.

Bankacılık uygulamasında her bankanın kendi amaçlarına uygun olarak operasyonel risk değerlendirmesi ve tanımlaması yapması doğal karşılanmalıdır. Operasyonel risk, kredilendirme ya da piyasada pozisyon alma süreçlerinde ortaya çıkan bir risk olduğundan, bankaların karşı karşıya oldukları ilk risk türü olarak kabul edilmektedir210. Bununla birlikte operasyonel riskin etkin bir şekilde yönetilmesi ve kontrol edilmesi, bu riskin bankalar tarafından açık bir şekilde anlaşılmasını gerekli kılmaktadır.

Operasyonel risk, bankanın üstlendiği finansal pozisyonlar nedeniyle karşı karşıya kaldığı bir risk türü olmayıp niteliği gereği, diğer finansal ve finansal olmayan risklerden belirgin farklılıklar taşımaktadır. Dolayısıyla bu risk türünün kapsamı, bankaların faaliyetlerini gerçekleştirmesini sağlayan sistem, süreç, insan unsuru ve yönetimin kontrolü altında bulunmayan dışsal etkenler nedeniyle ortaya çıkmasından dolayı oldukça geniştir.

Bankaların daha çok faaliyetlerini sürdürme şekliyle ilişkili olarak karşı karşıya bulunduğu operasyonel riskin temel unsurları, operasyonel riske neden olan faktörler aşağıda açıklanmıştır211.

207 BDDK, "Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik, Resmi Gazete, Tarih: 28.06.2012, Sayı: 28337, Madde: 3.

208 Ziya Tunç Aloğlu, a.g.t., s.32.

209 Şenol Babuşcu, a.g.e., s.183.

210 Hans Gieger, “Regulating And Supervising Operational Risk For Banks”, Working Paper, University Of Zurich, 2000, s.1.

211 Dilek Leblebici Teker, a.g.e., s.29.

91