• Sonuç bulunamadı

Bu bölümde, yaplandrmac yaklama dayal kavramsal deiim stratejileriyle Fen ve Teknoloji dersi konularnn öretiminin etkilerini ortaya koymak amacyla yaplan bu aratrmadan elde edilen bulgulardan ulalan sonuçlar ve tartmayla; konuya ilikin daha sonra yaplacak çalmalara k tutabilecei düünülen baz önerilere yer verilmitir.

Sonuçlar ve Tartma

Aratrmadan elde edilen sonuçlar, her bir alt problem bal altnda ele alnm ve tartlarak sunulmutur:

Birinci Alt Probleme likin Sonuçlar:

Deney ve kontrol grubundaki örencilerin, “Hücre Bölünmesi ve Kaltm” konularna ilikin olarak uygulanan kavramsal anlama testi ve yaplan görüme sorularna verdikleri cevaplarda karlalan kavram yanlglar, aadaki gibidir:

DNA nükleotitleri oluturur.

Nükleotitin içinde kromozom bulunur.

Kromozom saylar ayn olmasna ramen insanlar arasnda görülen farkllklarn nedeni, genlerin fosfatnn farkl olmasdr.

Baba daima baskndr ve çocuklar babann genetik özelliklerini tar.

Ali genini annesinden ald için annesine, Irmak ise babasndan ald için babasna benzer.

Çocuu anne dourduu için, genetik özellikleri daima annesine benzer. Kaza sonucu gerçekleen körlük, modifikasyona örnektir.

Kaza sonucu gerçekleen körlük kaltsal hale gelir. Kedinin koparlan kula kendini yeniler.

Sonradan kazanlan karakterler, oul döllere aktarlr. DNA kendini elemez.

Canllarn kromozom saylaryla gelimilik düzeyi doru orantldr. Kromozom says fazla olan canl, az gelimitir.

Kromozom says fazla olan canl daha çok ürer. Ayn tür canllarn kromozom says farkldr. Baba, hemofili hastal bakmndan taycdr.

Babasnn genleri baskn olan kz çocuunda hemofili hastal görülmez, annesinin genleri baskn olan erkek çocuunda hastalk görülür.

Küçükken geçirilen kaza, renk körlüüne neden olabilir.

Anne ve babasnn kuyruklar kesilen bir yavru kedi kesik kuyruklu doar ve nesiller boyunca kuyruu ksa/kesik yavru domaya devam eder.

Kaltsal hastalklar baskn genlerle tanr.

Patateslerden bölünen parçalardaki filizlerde çekirdek bulunduundan dolay toprakta kök oluturur.

Mayoz, zigotun çoalp gelimesini salar. Adaptasyonlar fenotipte gerçekleir.

Çocuun kz ya da erkek olmas, anne ve babann ikisine de baldr.

3 tane erkek çocuu olan anne-babann, 4. çocuunun kz olma olasl % 25’tir. Erkek çocuklar baskndr. Kz çocuklar çekinik genle olabilir.

Yanak hücresi ve sinir hücresinin genetik yaps farkldr. Koparlan kulak, kendini yeniler.

Deney grubundaki örencilerin ön test olarak uygulanan kavramsal anlama testi sonucu “Baba daima baskndr ve çocuklar babann genetik özelliklerini tar.”, “Kaza sonucu gerçekleen körlük kaltsal hale gelir.”, “Canllarn kromozom saylaryla gelimilik düzeyi doru orantldr, “Kromozom says fazla olan canl, az gelimitir.” ve “Kromozom says en fazla olan canl daha çok ürer.” kavram yanlglarna sahip olduklar görülmütür. Kontrol grubundaki örenciler ön test sonuçlarna göre, “Baba daima baskndr ve çocuklar babann genetik özelliklerini tar.”, “Kaza sonucu gerçekleen körlük kaltsal hale gelir.” / “Sonradan kazanlan karakterler, oul döllere aktarlr.”, “Canllarn kromozom saylaryla gelimilik düzeyi doru orantldr.” ve “Baba, hemofili hastal bakmndan taycdr.” kavram yanlglarna sahiptirler. Deney ve kontrol

grubundaki örencilerin, ön test olarak uygulanan kavramsal anlama testi sonuçlarna göre konuya ilikin kavram yanlglar tama düzeyi yakndr. Ancak “Hücre Bölünmesi ve Kaltm” konu ve kavramlarn örenciler, önceki yllarda örenmemilerdir. Bu ünite konular sekizinci snftan önceki snflarda öretim programnda yer almamaktadr. Yaplan uygulamalardan sonra, kontrol grubundaki örencilerin son test, geciktirilmi son test ve yaplan yar yaplandrlm görüme verilerinin analizi sonucu, deney grubundaki örencilerden daha çok kavram yanlglarna sahip olduklar görülmütür (Tablo 5). Deney grubundaki örencilerden 2’sinin son testte “ki kardeten, genlerini annesinden alan erkek çocuu annesine, genlerini babasndan alan kz çocuu babasna benzer.” kavram yanlgsn, 1’i son testte ve geciktirilmi son testte “Canllarn kromozom saylaryla gelimilik düzeyi doru orantldr.” kavram yanlgsn tamaktadr. Yaplan yar yaplandrlm görümeler sonucu deney grubundaki örencilerden 1’inin de “Çocuun kz ya da erkek olmas, anne ve babann ikisine de baldr.” kavram yanlgsn tad görülmütür. Kavramsal deiim stratejilerinin etkililiini inceleyen aratrmalarda, deneysel uygulamalardan sonra örencilerin kavram yanlglarnn anlaml olarak azald görülmektedir. Ancak örencilerde kavram yanlgs says anlaml olarak azaldnda bile, hala örencilerde çok sayda kavram yanlgsnn kald gözlenmitir (Duit ve Treagust, 2003). Fen ve Teknoloji öretim programndaki etkinliklerle yaplan öretimin, kontrol grubundaki örencilerin kavram yanlglarna dümelerine sebep olduu, kavramsal deiimi gerçekletirmede yetersiz kald söylenebilir.

Yaplan çalmada kontrol grubundaki örencilerin, nükleotit, DNA, kromozom kavramlar arasndaki büyüklük ilikisini kuramadklar ve bunun sonucunda “Nükleotitin içinde kromozom bulunur.”, “DNA nükleotitleri oluturur.” gibi kavram yanlglarna sahip olduklar görülmütür. Ünal, Aknc ve ahin (2001), mitoz bölünme konusunun modelle öretilmesine ilikin yaptklar çalmada, pek çok örencinin gen, DNA, kromozom ve hücre bölünmesi kavramlar arasnda iliki kurmada zorlandklarn tespit etmilerdir. ahin ve Parim (2002) de yaptklar çalmada, gen ve kromozom kavramlar arasndaki ilikinin net bir ekilde kavranmadn, örencilerin genlerin kromozomlardan büyük olduunu söylediklerini ifade etmilerdir. Aratrmaclar, özellikle kromozom-gen

ilikisinin örenilmesinin, 14-15 ya grubundaki bilisel geliimde somuttan soyuta geçme evresinde olan örenciler için güç olduunu belirtmilerdir.

Kontrol grubundaki örencilerden birinin “Kromozom saylar ayn olmasna ramen insanlar arasnda görülen farkllklarn nedeni, genlerin fosfatnn farkl olmasdr.” kavram yanlgsna sahip olduu; ahin ve Parim (2002)’in yaptklar çalmada da DNA ifrelerimizin niçin farkl olduu sorusuna bilimsel olarak doru yant veremeyen örencilerin olduunun ifade edildii görülmütür. Yine bu aratrmaclar da çalmalarnda, deney ve kontrol grubundaki örencilerin tad “Canllarn kromozom saylaryla gelimilik düzeyi doru orantldr.” kavram yanlgsn tespit etmilerdir.

Görüme yaplan kontrol grubundaki örencilerde karlalan “Yanak hücresi ve sinir hücresinin genetik yaps farkldr.” kavram yanlgsyla, yaptklar çalmalarda Lewis ve Wood-Robinson, (2000) ile Topçu, (2004: 87)’nun da karlatklar görümütür. Bu aratrmaclarn çalmalarnda örenciler, yanak ve sinir hücresinin genetik yapsnn farkl olmasnn nedenini, “Genetik yaplarnn farkl olmas, ilevlerinin farkl olmasndan kaynaklanr.” eklinde; Topçu (2004)’nun çalmasnda ayrca, “Genetik yaplarnn farkl olmasnn nedeni, vücudun farkl yerlerinden alnm örnekler olmalardr.” eklinde açklamlardr. Yaplan bu çalmada da, örenciler genetik yapnn farkl olmasn düünmelerinin nedeni olarak benzer açklamalarda bulunmulardr.

Çalmada, kontrol grubundaki örencilerin birinde, “Küçükken geçirilen kaza, renk körlüüne neden olabilir.” kavram yanlgsna rastlanmtr. Yine kontrol grubundaki görüme yaplan örencilerden birinin söyledii “Yapk kulakllk, kaltsal hastalktr.” ifadesi, örencinin “kaltsal özellik” ile ”kaltsal hastalk” kavramlarn zihninde iyi yaplandramadn göstermektedir.

Görüme yaplan kontrol grubundaki örencilerden birinde karlalan “Anne ve babasnn kuyruklar kesilen bir yavru kedi kesik kuyruklu doar ve nesiller boyunca kuyruu ksa/kesik yavru domaya devam eder.” kavram yanlgsyla, Clough ve Wood- Robinson (1985b) da 84 ortaokul örencisiyle yaptklar çalmada karlamlardr.

Aratrmaclar çalmalarnda örencilere, farelerin kuyruklar kesildiinde doacak yavrularnn kuyruklarnn uzunluunun nasl olacan sormulardr. Örenciler doacak yavrularn kuyruklarnn normal uzunlukta olacan fakat farelerin kuyruklar nesiller boyunca kesilmeye devam edildiinde, 4-5 nesil sonra kuyruksuz yavrular dünyaya geleceini ve bunun kaltsal bir özellik halini alacan belirtmilerdir. Benzer ekilde kontrol grubundaki örencilerin, deney grubundaki örencilerden daha çok “Kaza sonucu gerçekleen körlük, kaltsal hale gelir.” kavram yanlgsna sahip olduklar görülmütür. Kargbo, Hobbs ve Erickson (1980) de yaptklar çalmada, örencilerde bu kavram yanlgsnn olduunu tespit etmilerdir. Benzer ekilde Berthelsen (1999) de yapt çalmada örencilerin, “Canlnn yaam boyunca kaltsal karakterler kazanlmaya devam eder.” kavram yanlgsna sahip olduklarn görmütür.

Yaplan uygulamalardan sonra, kontrol grubundaki örencilerin sahip olduklar “Kaza sonucu gerçekleen körlük, modifikasyona örnektir.” kavram yanlgsn, yapt çalmada Topçu (2004)’nun da belirledii görülmektedir. Aratrmac çalmasnda örencilerde, “Kaza geçirerek kör olan bir kediden doan yavru kedinin gözü kör olmaz. Bunun nedeni modifikasyondur.” kavram yanlgsn tespit etmitir.

Çalmada, kontrol grubundaki örencilerin birinde var olduu belirlenen “Kaltsal hastalklar, baskn genlerle tanr.” kavram yanlgsn; Topçu (2004) da çalmasnda, “Kann phtlamamas (hemofili) hastal, baskn genlerle kontrol edilir.” eklinde tespit etmitir.

Kontrol grubundaki örencilerden biri biyoteknolojiyi, “Verimi artrmak için kullanlan teknoloji, biyoloji” eklinde tanmlamtr. Örenci tarafndan yaplan bu bilimsel olarak yetersiz tanma “Biyoteknoloji, teknoloji ve biyolojinin birleimidir.” eklindeki bir örenci tanmyla Lock ve Miles (1993)’in çalmasnda da rastlanmaktadr. Bu aratrmaclarn da çalmalarnda tespit ettikleri gibi; özellikle kontrol grubundaki örencilerin, biyoteknoloji ve uygulamalarna ilikin bilgi eksikliklerinin olduu görülmütür.

Deney grubundaki örencilerin, kavramsal anlama testine verdikleri yantlar ve açklamalarn bilimsel olarak doruluk düzeyinin, kontrol grubundaki örencilerin cevaplarndan daha yüksek olduu görülmü ve kontrol grubundaki örencilerin “Hücre Bölünmesi ve Kaltm” ünitesi kavramlarna ilikin olarak daha çok kavram yanlglarna sahip olduklar gözlenmitir. Deney grubundaki örenciler, ünite kavramlar ile bu kavramlar arasndaki ilikiyi daha iyi açklayabilmilerdir. Ayrca deney grubunda kavramsal deiimin, kontrol grubuna göre daha yüksek düzeyde gerçekletii görülmütür.

Kavramlar ve kavramlar aras ilikilerin örenilmesinde, deney grubunda yaplandrmac yaklama dayal kavramsal deiim stratejileriyle yaplan öretimin, kontrol grubundaki Fen ve Teknoloji öretim programnda yer alan etkinliklerle yaplan öretime göre kavram yanlglarn gidermede daha etkili olduu söylenebilir. Yaplan çalma ile uyumlu olarak Özkan, Tekkaya ve Geban (2001), Gökçe (2002), Balc, Çakrolu ve Tekkaya (2006) yaptklar çalmalarda kavramsal deiim metinlerinin; Güçlüer (2006) kavram haritalarnn; Bilgin ve Geban (2001) analojilerin; Kabapnar (2005), Saka ve dier. (2006), Ekici ve dier. (2007) kavram karikatürlerinin; Özylmaz Akamca (2008) analojiler ve kavram karikatürlerinin; Ylmaz (1998) ile Tekkaya (2003) kavramsal deiim metinleri ile kavram haritalarn birlikte kullanmann; Glyn ve Takahashi (1998) ile Pabuçcu ve Geban (2006), kavramsal deiim metinlerinin içinde analojilerin kullanlmasnn, kavram yanlglarn gidermede etkili olduunu tespit etmilerdir.

kinci Alt Probleme likin Sonuçlar:

Deney ve kontrol grubundaki örencilerin, “Hücre Bölünmesi ve Kaltm” ünitesi kavramlarna ilikin kavramsal anlama düzeyleri arasnda, uygulanan kavramsal anlama testi sonuçlarna göre ön testte anlaml bir fark çkmamtr (Tablo 6). Son testte ise, yaplandrmac yaklama dayal kavramsal deiim stratejileriyle öretim yaplan deney grubundaki örencilerin “Hücre Bölünmesi ve Kaltm” kavramsal anlama testinden aldklar puanlarn ortalamas, Fen ve Teknoloji öretim programndaki etkinliklerle öretim yaplan kontrol grubundaki örencilerin ayn testten aldklar puanlarn

ortalamasndan yüksek çkmtr (Tablo 7). Ortalamalar arasnda 0,05 düzeyinde anlaml çkan bu fark, kavramsal anlama testi sonuçlarna göre deney grubu örencilerinin, kontrol grubu örencilerine göre “Hücre Bölünmesi ve Kaltm” konularna ilikin kavramlar zihinlerinde daha iyi yaplandrdklarn göstermektedir. Deney ve kontrol gruplarnn her ikisinde de son test kavramsal anlama testi sonuçlarna göre, öretim sonrasnda kavramsal anlama düzeylerinde bir artma görülmütür. Fakat kavramsal anlama düzeyindeki art, deney grubunda daha fazladr (Tablo 8).

Derslerin yaplandrmac yaklam temelli kavramsal deiim stratejilerine dayal kavram haritalar, zihin haritalar, kavramsal deiim metinleri, kavram karikatürleri, analojiler ve modeller kullanlarak ilendii deney grubu örencilerinin, kavramsal anlama testine verdikleri cevaplar ile Fen ve Teknoloji öretim programndaki etkinliklerle öretim yaplan kontrol grubu örencilerinin cevaplar karlatrldnda, deney grubu örencilerinin kontrol grubu örencilerine göre konuya ilikin kavramlar zihinlerinde daha iyi yaplandrdklar görülmütür. Yaptklar çalmalarda, benzer ekilde Pabuçcu ve Geban (2006), Durmu (2009) kavramsal deiim metinlerinin; Özdemir ve dier. (2002), Kazanc ve dier. (2003), Rao (2004), Klç ve Salam (2004), Aykanat ve dier. (2005), Güne ve dier. (2005), Öner ve Arslan (2005), Candan ve dier. (2006) kavram haritalarnn; Amma (2005), Yaar (2006), Çaml (2009), Evrekli (2010) zihin haritalarnn; Macarolu ve ahin (2000), Bilgin ve Geban (2001), ahin, Mertolu ve Çömek (2001), Sarl ve Macarolu Akgül (2004) analojilerin; ahin ve dier. (2001), Sarkaya ve dier. (2004) modellerin; Kabapnar (2005), Saka ve dier. (2006), Ekici ve dier. (2007), Balm, nel ve Evrekli (2008), Özylmaz Akamca ve dier. (2009), Özüredi (2009) kavram karikatürlerinin; Glyn Takahashi (1998) kavramsal deiim metinleri içerisinde analojileri kullanmann; Ylmaz (1998), Keserciolu ve Dalkran (2006) kavramsal deiim metinlerini, kavram haritalar ile birlikte kullanmann örencilerin kavram örenmeleri ve baarlar üzerinde etkili olduu sonucuna ulamlardr. Ceylan (2008)’n yapt çalmada ise, kavramsal deiim yaklamna uygun olarak kavramsal deiim metinleri, kavram haritalar ve analojiler kullanlarak yaplan öretimin, 6. snf örencilerinin kavram örenmeleri ve baarlar üzerinde olumlu etkilerinin olmad; deney grubunun baarsyla, yaplandrmac yaklama uygun yöntemlerle öretim yaplan

kontrol grubunun baars arasnda anlaml bir fark olmad tespit edilmitir. Bayar (2009)’n, ilköretim 8. snf örencileriyle yapt çalmada da, kavramsal deiim yaklamna uygun olarak kavramsal deiim metinleriyle öretim yaplan deney grubundaki örencilerin baarlaryla, geleneksel yöntemlerle derslerin ilendii kontrol grubundaki örencilerin baarlar arasnda anlaml bir fark olmad görülmütür.

Deney ve kontrol gruplarnn kavramsal anlama testindeki sorulara verdikleri cevaplarn madde baznda doruluk düzeylerinin yüzde ve frekanslar karlatrldnda, genellikle deney grubu örencilerinin sorulara verdikleri cevaplarn doruluk düzeylerinin kontrol grubu örencilerine göre daha yüksek olduu görülmütür (Tablo 9 - Tablo 43). Bu sonuç, deney grubu örencilerinin bilgiyi yaplandrma düzeylerinin, kontrol grubu örencilerine göre daha yüksek olduunu göstermektedir. Deney ve kontrol gruplarnn her ikisinde de, kavramsal anlama testindeki sorulara verilen cevaplarn doruluk düzeyinde öretimden sonra artma görülmütür. Fakat bu art deney grubunda, kontrol grubuna göre daha fazladr. Örencilerin derslere aktif katlmlar ve bilgiye kendilerinin ulamalar salandnda, kavramsal anlamalarn artracak ve anlaml örenmelerine katkda bulunacak teknikler ve araçlar kullanldnda, bilgiyi daha kolay yaplandrdklar söylenebilir.

Bu çalmada zihin ve kavram haritalar, deney grubunda hem derslerin hazrlk aamasnda ve balangcnda, hem ders sürecinde, hem de derslerin sonunda kullanlmtr. Örencilerden, derse balamadan zihin ve kavram haritalar hazrlamalarnn istenmesinin nedeni, var olan bilgilerini ortaya çkarmaktr. Ön bilgilerin belirlenmesi sayesinde, örencilerin hali hazrda sahip olduklar bilgilerin üzerine ina edebilecekleri örenme yaantlar daha iyi planlanabilir (Özden, 2005). Ders süresince, örencilerin yaptklar etkinliklerle yeni örendikleri kavram ve bilgileri de hazrladklar zihin ve kavram haritalarna eklemeleri istenmitir. Böylece, var olan bilgileriyle, yeni örendikleri arasnda ilikiler kurmalar salanmtr. Dersin sonunda ise hazrladklar zihin ve kavram haritalarna son eklini vermeleri istenmi ve böylece onlarn zihinsel yaplandrmalarnn nasl olduunu bu kavramsal araçlar sayesinde çok ksa bir sürede görmek mümkün olmu, örencilere dönüt verilerek gerektiinde düzeltmeler yapmalar salanmtr. Deney

grubundaki örencilerin hazrlam olduklar zihin ve kavram haritalar, onlarn “Hücre Bölünmesi ve Kaltm” konularna ilikin zihinsel yaplandrmalarn yanstmaktadr. Deney grubu örencilerinin, son test olarak uygulanan kavramsal anlama testindeki sorulara verdikleri cevaplarn doruluk düzeyinin, kontrol grubuna göre daha yüksek olmas (Tablo 7) nedeniyle; örencilerin Fen ve Teknoloji derslerinde konulara ilikin zihin ve kavram haritalar hazrlamalarnn, anlaml örenmelerine katk salad söylenebilir.

lköretim 8. snf düzeyinde, “Hücre Bölünmesi ve Kaltm” konular ilenirken yaplandrmac yaklam temelli kavramsal deiim stratejileriyle (kavram haritalar, zihin haritalar, kavram karikatürleri, kavramsal deiim metinleri, analojiler, modeller) öretimin, örencilerin kavramlar anlaml olarak örenmelerini, Fen ve Teknoloji öretim programnda yer alan etkinliklerle yaplan öretime göre çok daha fazla artrd söylenebilir. Çalmada, deney grubundaki örencilerin uygulamalardan sonra konuya ilikin zihinsel modellerinin, bilimsel olarak doru kabul edilebilirlik düzeyinin, kontrol grubundaki örencilerinkine göre daha yüksek olduu ifade edilebilir. Çünkü uygulamalardan sonra kontrol grubundaki örencilerin, deney grubundaki örencilere göre daha çok kavram yanlglarna sahip olduklar görülmütür. Fen kavramlarnn anlalr bir ekilde örenilmesinin, örencilerin daha sonraki konular örenebilmelerinde kolaylk salad yaplan çalmalarda görülmektedir (Geban ve Ertepnar, 2001; Ölmez ve Geban, 2001; Briggs ve Holding, 1986’dan aktaran Ayas, Özmen ve Cotu, 2002; Hewson ve Hewson, 2003).

Üçüncü Alt Probleme likin Sonuçlar:

Deney ve kontrol gruplarndaki örencilere, son testlerin uygulanmasndan 6 hafta sonra kalclk testi olarak uygulanan geciktirilmi son testlerden elde edilen puan ortalamalar karlatrldnda, deney grubundaki örencilerin “Hücre Bölünmesi ve Kaltm” kavramlarnn kalclnn, kontrol grubundaki örencilerinkinden daha yüksek çkt görülmütür. ki grubun kavramlar hatrlama düzeyleri arasnda, deney grubu lehine anlaml bir fark çkt tespit edilmitir (Tablo 50).

Yaplan çalmada ulalan sonuca benzer ekilde yaptklar çalmalarda, Klç ve Salam (2004), Öner ve Arslan (2005), Aslan (2006) ve Güçlüer (2006) de kavram haritalar ile çallan deney grubunun örenme ve hatrlama düzeylerinin, kontrol grubundan anlaml düzeyde yüksek olduu sonucuna ulamlardr. Özylmaz Akamca (2008), analojiler ve kavram karikatürleri kullanmann, örencilerin bilgilerinin kalcl üzerinde etkili olduunu tespit etmitir.

Yaplandrmac yaklam temelinde kavramsal deiim stratejilerine dayal etkinliklerle yaplan öretimin, örencilerin “Hücre Bölünmesi ve Kaltm” kavramlarnn kalcl üzerinde etkili oldu ifade edilebilir. Deney grubundaki derslerde örencilerin kavram haritalar, zihin haritalar, kavram karikatürleri, kavramsal deiim metinleri, analoji ve model etkinlikleri yapmalarnn, örendikleri kavramlarn kalcl üzerinde olumlu etkilerinin olduu söylenebilir.

Dördüncü Alt Probleme likin Sonuçlar:

Bloom (1979), Fen derslerinde bilisel alan davranlarnn kazanlmasnda, duyusal alan davranlarnn etkisi olduunu belirterek tutumlarn önemine deinmitir. Örencilerin Fen ve Teknoloji alannda baarl olabilmeleri için, tutumlarnn olumlu olmas gerekmektedir (Üstüner ve Sancar, 1999; Yalvaç ve Sungur, 2000; Altnok, 2004; Yeilyurt, Kurt ve Temur, 2005; Altnok ve Açkgöz, 2006). Bu bulgular göz önüne alndnda, Fen ve Teknoloji derslerinde etkili bir öretim için tutumlarn ölçülüp deerlendirilmesi büyük önem tamaktadr.

Deney ve kontrol gruplarndaki örencilerin ön test sonuçlarna göre Fen ve Teknolojiye yönelik tutumlar arasnda herhangi bir farkllk görülmezken (Tablo 51), son test tutum puanlar arasnda deney grubu lehine anlaml bir farkllk çkmtr (Tablo 52). Deney ve kontrol gruplarnn son test tutum puanlar arasnda anlaml bir farkn olmas, yaplandrmac yaklama dayal kavramsal deiim stratejileriyle öretimin Fen ve Teknolojiye yönelik tutumu olumlu yönde etkilediini düündürmektedir. Fen ve Teknoloji derslerini, grup çalmalar eklinde yaplandrmac yaklam temelli kavramsal deiim stratejilerine dayal etkinlikler (kavram haritalar, zihin haritalar, kavramsal deiim

metinleri, kavram karikatürleri, analojiler ve modeller) yaparak ileyen örencilerin Fen ve Teknolojiye yönelik tutumlar, Fen ve Teknoloji öretim programndaki etkinliklerle ders yaplan örencilere göre daha olumlu çkmtr. Deney ve kontrol grubundaki örencilerin kendi içinde ön test-son test tutum puanlar arasnda anlaml bir fark olup olmad karlatrldnda, her iki grubun da deneysel uygulamadan sonra ön test tutum puan