• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 3. BURSA TEKKELERİNİN GÜNÜMÜZDEKİ DURUMU VE

3.1.1. Günümüze Ulaşabilmiş Tekkeler

3.1.1.14. Seyyid Usûl Tekkesi

Tekke No: 18

Tekkenin Adı: Seyyid Usûl Tekkesi [15].

Yeri: Kuruçeşme Mahallesi/Altıparmak [83], Istab-ı B. Paşa [15,47,51]. Tarikatı: Kadiriyye [15], Sadiyye [15,83], Celvetiyye [51].

Zikir Usulü: Devran [12,13].

Banisi: Seyyid Usûl (D:?-Ö: H. 894/M. 1489) [8]. İnşa Tarihi: 15. yy. [8,15].

Onarımlar: H.1251/M.1836 ve H.1319/M.1901 [83]. Kitabesi: Yok [100].

Vakfiyesi: Var.

İnceleme Tarihi: Mart 2015.

• Mevcut Durumu: Tevhidhane, harem, selamlık ve derviş odalarından oluşan bu tekke yapısı 2008 yılına kadar harabe olarak kalmıştır. Harem, tevhidhane ve derviş odaları 2008 yılında biten restorasyon çalışmaları sonucunda aslına uygun olarak onarılmıştır. Çalışamlar sonucunda geniş bir alana yayılmış olan haziresi de onarılan

79

tekke günümüzde Kuruçeşme Mahallesi'nde Seyyid Usul Kültür Merkezi olarak hizmet vermektedir.

• Tarihçesi: Tekkenin kurucusu Seyyid Usûl’un hayatı hakkında fazla bilgi bulunmamakla beraber; Emir Sultân ve Seyyid Nâsır gibi Bursa tasavvuf tarihinde önemli yeri olan kimselerle beraber Buhara’dan geldiği ve şimdiki tekkenin olduğu yerde ikâmet ederek, burayı dergâh haline getirdiği, H. 894/ M. 1489 tarihinde vefat ettiğinde de aynı yere defnedildiği ifade edilmektedir [15,83,122,123]. Mezar taşı dergâhın hazîresinde bulunmaktadır [15,124].

Kurucusunun vefatından sonra bir müddet bakımsız kalan tekke yapısı, Sinan oğlu Perî Peyker Cafer Çelebi (XVI. yy. ikinci yarısı) tarafından tamir edilerek medrese haline getirilmiştir [15,125]. XIX yüzyılın sonlarına kadar medrese olarak hizmet veren yapıda görev yapan kimi müderrislerin isimleri ile medresenin işleyişi hakkında bir takım bilgilere de ulaşılabilinmektedir [125]. Bursa Şerriye sicillerine göre ise yapı H. 1066/ M. 1656 yılında medrese işlevinin yanı sıra tekrar tekke olarak hizmet vermeye başlamıştır [8].

H. 1216/M. 1801 tarihinde Bursa’da çıkan büyük bir yangın sonucu medrese olarak kullanılan bina da yanmış ve yeri boş arsa olarak kalmıştır [83,117]. Kısa bir süre sonra, boş arsaya iki oda inşa edilerek yeniden dergâh olarak hizmet etmeye başlamıştır [83,117]. Bu tarihten itibaren dergâhta görev yapan meşâyişin hayatı hakkında yeterli bilgi bulunmamakla birlikte bu tarihten itibaren meşihata ilk olarak Şeyh Ahmed Efendi atandığı bilinmektedir [15]. Eşrefzâde Abdülkadir Efendi’nin halifesi olan Ahmed Efendi ile dergâh, Kadiriyye Tarikatının Eşrefiyye koluna geçmiştir [15,83,126].

Şeyh Ahmed Efendi’nin vefatından sonra yine harap olan tekke Zuhûrî Mehmed Efendi tarafından yeniden iyi bir şekilde tamir edilmiştir [15,126,127]. Dönemin Maliye Nâzırı Abdurrahman Nâfiz Paşa’nın, Şeyh Mehmed Efendi’ye olan özel sevgisi sonucu tavassut etmesiyle, Bursa mütesellimi Ahmed Ağa nezaretinde, H. 1251/M. 1836 tarihinde tekkenin boş kalan arsası üzerine bir tevhidhane ve birkaç odadan oluşan selamlık kısmı yeniden yaptırılmıştır [126,127]. Tekkeye, Mehmed Efendi Şeyh olarak atanmış ve Sa’diye tarikatına hizmet vermeye devam etmiştir [126,127]. Kısa bir süre Sa'di tekkesi olan bu yapı Mehmet Emin Zuhuri Efendi'nin vefatından sonra H. 1260/ M. 1844 yılında tekrar Eşrefi Şeyhlerinden İbrahim Efendi'ye bırakılmış tekrar Kadiri

80

ayini icrasına başlanan tekke kapatılana Kadiri-Eşrefi tekkesi olarak hizmet vermiştir [8,15].

1925 yılından sonra kendi haline terk edilen bina, zamanla bakımsız kalarak harab olan tevhidhanesi ve selamlığı ihya edilmeyip yıkılmış, son şeyh hayatta oldukça ailesi ile ikâmeti devam etmiş, daha sonra Vakıflar Müdürlüğü'nün mensuplarına lojman olmuş, tamamen terk edildiğinde ise gayretli kimselere kiralanıp ikâmetle günümüze kadar getirilmiştir [15,83,117].

• Mimarisi: Bir çok kez yangın vb. nedenlerle yıkılıp tekrar onarılan bu yapının tevhidhanesi derviş odaları aynı yapı içerisinde, haremi ise farklı bir yapı kütlesinde mutfak ise tevhidhane binasına bir kısmı bitişik ancak ilişkisiz olarak bulunmaktadır. Aynı zamanda mescit olarak da kullanılan tevhidhanesi kıble yönünde planlanmış ve alt katında derviş odaları bulunmaktadır (Şekil 3.48). İki katlı harem yapısında altlı üstlü geniş bir sofa ve ikişer adet oda bulunmaktadır. Tekkenin selamlığı hakkında bilgi bulunmamaktadır. Tekke haziresi de yapı grubunun hemen karşısında geniş bir alana yayılmış durumdadır.

Daha önce medrese olarak kullanılan ve 1801 yılında yangında yok olmasıyla bir süre boş kalan arsaya harem binası sonradan eklendiği bilinmekte olup harem ve tevhidhane yapılarının mimari üslüp olarak bir dil birliği içerisinde oldukları görülmektedir [15].

Şekil 3.47. Seyyid Usul Tekkesi vaziyet planı, (Bursa Vakıflar Bölge müdürlğü Arşivi, BVBMA)

81

Şekil 3.48. Seyyid Usul Tekkesi zemin kat planı, Kuruçeşme Mahallesi/Altıparmak, 15. yy., Sadiyye,Kadiriyye,Celvetiyye (BVBMA.'den düzeltilerek çizilmiştir, Osmanoğlu İ., Taşkın C., 2015).

Şekil 3.49. Seyyid Usul Tekkesi birinci kat planı, Kuruçeşme Mahallesi/Altıparmak, 15. yy., Sadiyye,Kadiriyye,Celvetiyye (BVBMA.'den düzeltilerek çizilmiştir, Osmanoğlu İ., Taşkın C., 2015).

82

Tevhidhane bodrum kat duvarları kagir moloz taş duvar olup üst katlar içi tuğla dolgulu ahşap karkas sistem olup duvarlar içeride ve dışarda bağdadi sıva ile sıvanmıştır. Çatı örtüsü ahşap kırma çatı üzeri marsilya tipi kiremit ile örtülmüştür (Şekil 3.53). Katlar arasında ahşap silmeler kullanılmıştır. Tevhidhanesi mescit olarak da kullanılan bina kıbleye yönlendirilmiş, ve mihrap dışarıya taşarak cepheden algılanmaktadır. Son cemaat yeri de bulunan merdivenle mahfile çıkılmaktadır. Ahşap döşeme kaplama ahşap kirişleme üzerine yapılmıştır. Tavanlar yine ahşap kaplanmış olup kapılar da yine ahşaptır. Oldukça sade pencere sistemine sahip olan tevhidhanede dikdörtgen şekilli ve giyotin tipli olarak yapılmış ve alt kat pencereleri demir parmaklıklarla korunmuştur. Tevhidhaneyi aydınlatan üst pencereler ahşap panjurlarla süslenmiş ve ışığın süzülerek girmesi sağlanmıştır. Tüm merdivenler ahşap olarak inşa edilmiştir.

Harem binasında da bodrum kat duvarları kagir moloz taş duvarla örülmüş olup üst katlar içi tuğla dolgulu ahşap strüktür olup duvarlar iç ve dışta bağdadi sıva ile sıvanmıştır (Şekil 3.53). Çatı örtüsü ahşap kırma çatı üzeri marsilya tipi kiremit ile örtülmüştür. Katlar arasında ahşap silmeler kullanılmıştır. Ahşap döşeme kaplama ahşap kirişleme üzerine yapılmıştır. Tavanlar yine ahşap kaplanmış olup kapılar da yine ahşaptır. Tevhidhane ile uyumlu oldukça sade pencere sistemine sahip olan haremde dikdörtgen şekilli pencereler giyotin tipli olarak yapılmış ve alt kat pencereleri demir parmaklıklarla korunmuştur. Tüm merdivenler ahşap olarak inşa edilmiştir.

Tevhidhanesi mescit olarak da kullanılan bina kıbleye yönlendirilmiş, ve mihrap dışarıya taşarak cepheden algılanmaktadır. Son cemaat yeri de bulunan merdivenle mahfile çıkılmaktadır. Mahfel aahşap dikmeler üzerine, hşap döşeme kaplama ve ahşap kirişleme üzerine yapılmıştır. Tavanlar yine ahşap kaplanmış olup kapılar da yine ahşaptır. Oldukça sade pencere sistemine sahiptir.

Süsleme özellikleriyle de dikkat çeken bu yapının neredeyse tüm tavanları ahşap kaplanmış ve süsleme elemanları kullanılmıştır. Tarikatı tembolize edecek kalem işi yazılar ve tasavvuf içeirkli levhaların çokça kullanıldığı görülmektedir.

83 Şekil 3.50. Seyyid Usul Tekkesi tarihsel fotoğrafı (http://www.osmangazi.bel.tr, Erişim Tarihi:02.03.2015).

Şekil 3.51. Seyyid Usul Tekkesi (http://www.osmangazi.bel.tr, Erişim Tarihi:02.03.2015).

Şekil 3.52. Seyyid Usul Tekkesi 2008 yılı restorasyonu öncesi harem binasının son hali (http://www.osmangazi.bel.tr, Erişim Tarihi:02.03.2015).

Şekil 3.53. Seyyid Usul Tekkesi 2008 yılı restorasyondan sonrak hali (http://www.osmangazi.bel.tr, Erişim Tarihi:02.03.2015).

Şekil 3.54. Seyyid Usul Tekkesi restorasyon sonrası toplantı salonu olarak kullanılan tevhdinhane (Taşkın C., 2015).

Şekil 3.55. Seyyid Usul Tekkesi restorasyon sonrası hali olarak kullanılan tevhdinhane (Taşkın C., 2015).

84