• Sonuç bulunamadı

Seraskerliği ve Mülkî Vazifeler

Belgede Mütercim Mehmed Rüşdi Paşa (sayfa 32-41)

MEHMET RÜŞDİ PAŞA, AİLESİ, EĞİTİMİ, ASKERÎ VE MÜLKÎ VAZİFELERİ

B. Seraskerliği ve Mülkî Vazifeler

Mehmed Rüşdi Paşa, Mayıs 1851 tarihinde yazılan Hükm-i Şerif ile Dersaadet Ordu-yı Hümayunu Müşirliği ilavesiyle Seraskerliğe tayin edilmiştir.68 Bu atamanın Hatt-ı Hümayun'u 17 Mayıs 1851'de yayınlanmıştır. Bu Hat ile Seraskerlikten azledilen Mehmed Ali Paşa'nın yerine Reisü'r-Rüesâ-yı Askerî Mehmed Paşa Serasker tayin edilerek iktiza eden nişan Bâbıâlî'ye gönderilmiştir. 69 Hatt-ı Hümayun sureti, aynı gün, yani 17 Mayıs 1851'de Takvîm-i Vekâyî'de de yayınlanmıştır.70 Paşa'nın biyografisini içeren ve Rüşdi Paşa hayatta iken yazılan diğer kaynaklarda da Rüşdi Paşa'nın, 17 Mayıs 1851'de Cumartesi günü Seraskerlik makamına vasıl olduğu, daha sonra kendisine "Birinci Rütbeden Mecidiye Nişân-ı Humayûn"u takdim edildiği belirtilmektedir.71 Mecidiye Nişanı'nın Birinci Rütbesi,

Hicrî 1269 yılı Rebîülevvel'inin evâhirinde Milâdî, 1853 yılı Ocak ayının başlarında

66 A.} MKT. 206 / 85. 67 A.} DVN. MHM. 7 / 13. 68 C. AS. 323 / 13367. 69 İ. DH. 235 / 14175.

70 Takvîm-i Vekâyî, No: 448, 16 Receb 1267. 71 Ahmed Rifat, s. 64.

hazırlanan Berat ile ihsan edilmiştir.72 Mayıs 1851 tarihli bir Hüküm belgesi, Serasker Mehmed Rüşdi Paşa'ya hitaben yazılmıştır. Burada "Bilfi'il ve bil'umûm 'Asâkir-i Hassa ve Nizâmiyye-i Pâdişâhânem Seraskeri Vezîr-i Fetânet-semîrim Mehmed Rüşdi Paşa iclâlehuya..." ifadesi bulunmakta olup o tarihte Seraskerlik makamında olduğu kesindir.73 Yine aynı şekilde, Kasım 1852 tarihli bir Hüküm

belgesine göre, Rüşdi Paşa'nın bu tarihte de Seraskerliği devam etmektedir.74

Mehmed Rüşdi Paşa, yukarıda belirtilen tarihte Seraskerlik makamına tayin olunduktan sonra, bizzat Mehmed Rüşdi Paşa'nın teklifi ile 22 Mayıs 1851'de sadır olan Hatt-ı Hümayun ile yerine, Dâr-ı Şûrâ üyesi Ferik Muammer Paşa, Dâr-ı Şûrâ-yı Askerî Reisi tayin edilmiştir.75

Serasker Mehmed Rüşdi Paşa, 15 Mayıs 1853 Cuma günü76 yayınlanan Hatt-ı Humayûn ile görevden alınarak yerine Mehmed Ali Paşa Serasker ilan edilmiştir.77 Mehmed Rüşdi Paşa ise Hicrî 1269 yılının evâhir-i Şaban'ına, Milâdî 1853 yılı Haziran ayının başlarına tarihlenen bir yazı ile Hassa Ordu-yı Hümayunu Müşirliğine tayin edilmiştir.78

31 Ekim 1853 tarihli, tayinlerle ilgili bir belgede geçen "Hassa Ordu-yı Hümayunı Müşiri Devletlü Mehmed Paşa Hazretleri Anatolı Ordu-yı Hümayunı cânibine azîmet buyuracakları misüllü..." ifadesi ile Rüşdi Paşa'nın Hassa Müşirliğinden Anadolu Ordusu'na memur edilmiş olduğunu anlıyoruz.79 Daha sonra bu vazife ertelenmiş olmalı ki Anadolu ve Batum hudud bölgelerinde istihkâmları teftiş etmek ve orada bazı tedbirler almak için birkaç aylığına, harcırahla Hassa Müşiri Mehmed Paşa'nın görevlendirileceği, bu konunun kendisi ile müzakere edildiği ve yerine sudurdan birinin kaimmakam olarak bırakılacağını beyan eden Bâb-ı Seraskerî'nin Tezkire-i Aliyye'si ve Bâbıâlî'nin 15 Kasım 1853 tarihli Tezkire-i Ma'ruza'sı ve 16 Kasım 1853'de Padişah'ın İrade-i Seniyyesi ile Hassa Ordu-yı

72 A.} DVN. MHM. 10 / 8. 73 A.} DVN. MHM. 9 / 12. 74 A.} DVN. MHM. 10 / 1. 75 İ. DH. 235 / 14180.

76 Verdü'l Hadâik'te cumartesi olarak belirtilmiştir. s. 64. TTK Tarih Çevirme Kılavuzu'na göre 6

Şaban 1269 tarihi, Pazar gününe tekâbül etmektedir.

77 Hayreddin, Vesâik-i Tarihiyye ve Siyasiyye, Birinci Kitap, Ahmed İhsan ve Şürekâsı, 1326, s. 46. 78 C. AS. 117 / 5270.

Hümayunu Müşiri Mehmed Paşa, 125 bin kuruş harcırah ile birkaç aylığına adı geçen bölgelere vazifelendirilmiştir.80 Bazı kaynaklarda ise Hassa Müşiri Rüşdi

Paşa'nın, bazı sebeplere istinaden Milâdî 1853 yılının Aralık başlarında, Hicrî 1270 Rebiülevvel evâilinde81 görevinden istifa ettiği, fakat az bir süre sonra kendisine

Berr-i Şâm Ordu-yı Humayunu Müşirliği ve buna ilave olarak da Şam Valiliği verildiği; Rüşdi Paşa'nın ise bu görevleri kabul etmeyerek yaklaşık bir yıl boyunca memuriyetten uzak olarak hanesine çekildiği belirtilmektedir.82 Buradaki istifa etme

olayı, Hassa Müşirliği sırasında değil, Anadolu Ordusu'na memur edildikten sonra olmalıdır. Çünkü Paşa'nın asıl görevi olan Hassa Müşirliği uhdesinde saklıdır. Mehmed Paşa'nın, geçici olarak Anadolu ve Batum taraflarına görevlendirildikten sonra İstanbul dışında fazla kalmak istemediğinden istifa etmiş olduğu açıktır.

Mehmed Rüşdi Paşa, Hassa Müşirliği görevinden ayrıldıktan sonra Batum Muhafızı Selim Paşa, Hassa Müşiri tayin edilmiştir. Bu arada Sabık Hassa Müşiri Rüşdi Paşa'ya maaş bağlanması gündeme gelmiştir. Bağlanacak maaşın tesviyesi ve kaynağının belirlenmesi için Maliye Nezareti tarafından Meclis-i Vâlâ'ya bir Takrir sunulmuştur. Meclis-i Vâlâ, durumu görüşerek 5 Şubat 1854'te hazırladığı mazbatada, Sabık Hassa Müşiri Mehmed Paşa'ya verilmesi gereken on beş bin kuruş maaşın yarısının Selim Paşa'nın eski mazuliyet maaşından tesviye edilmesi gerektiğine ve diğer yarısının da Maliye Nezareti tarafından bir karşılık bulunarak düzenlenmesine karar verilmiştir. Bunun üzerine durum Mabeyn'e bildirilmiştir. 21 Şubat 1854'te sadır olan irade ile maaş konusunun bu şekilde halledilmesine karar verilmiştir.83

Sabık Hassa Müşiri Mehmed Rüşdi Paşa için, 4 Temmuz 1854 tarihli Tezkire-i Samiye (Arz Tezkiresi) ile Şam Valiliği ilavesiyle Arabistan Ordusu Müşirliği teklif edilmiş ve 6 Temmuz 1854'te çıkan İrade-i Seniyye ile Paşa bu görevlere tayin edilmiştir.84 Bunun üzerine Rüşdi Paşa, bu vazifenin tebliği için Bâbıâlî'ye davet

edilmiştir. Fakat Rüşdi Paşa, bu davete icabet etmeyerek 9 Temmuz 1854'te Mehmed

80 İ. DH. 1288 / 101353.

81 Sicill-i Osmanî'de, Rebiülâhir, s. 386. 82 Ahmed Rifat, s. 64-65.

83 İ. MVL. 297 / 12075. 84 İ. DH. 303 / 19196.

Rüşdi imzasıyla Sadarete yazdığı bir Ariza ile sağlık durumunun iyi olmadığını, hatta dün ağrılarının şiddetlenerek sıkıntılar yaşadığını beyan ederek bu vazifelere gidemeyeceğini ifade etmiştir. Bâbıâlî ise Paşa'yı ikna etmek için Dâr-ı Şûrâ Reisini nezdine göndermiş fakat durum değişmemiş, Rüşdi Paşa bu hasta hâliyle değil taşrada, İstanbul'da bile görev yapamayacağını yoksa kusur işleyerek şimdiye kadar Padişah nezdinde kazandığı namusunu ihlal edeceğini belirtmiştir.85 Sadaret, durumu

19 Temmuz 1854'te Mabeyn'e bildirmiştir. Mabeyn'den gelen 25 Temmuz 1854 tarihli irade ile Şam Valiliği ve Arabistan Ordusu Müşirliğinin tekrar birbirinden ayrılarak Mehmed Rüşdi Paşa'ya sadece Arabistan Ordusu Müşirliğinin verildiği ifade edilerek durumun Paşa'ya sorulması eğer bunu da kabul etmezse o zaman başka suretlerin düşünülmesi gerektiği beyan edilmiştir. 86 Keyfiyet bizzat Mabeyn tarafından Rüşdi Paşa'ya bildirilmiş, fakat Paşa aynı şekilde hastalığını bahane ederek bu görevi de kabul etmemiştir. 87 Aslında Rüşdi Paşa'nın Arabistan'a gönderilmek istenmesi, vükela arasındaki rekabetten kaynaklanmıştır.88

26 Eylül 1854 tarihinde oluşturulan Meclis-i Tanzimat'ın reisliğine Âlî Paşa seçilirken, aza olarak atanan beş üyeden biri de Mehmed Rüşdi Paşa'dır.89 Meclis-i Âlî-i Tanzimat olarak da bilinen bu kuruma üye nasbedilen Mütercim Rüşdi Paşa, tanzim edilen nizamnameleri tahkik ve tahkim vazifelerinin yanısıra yeni

85 İ. DH. 304 / 19284. 86 İ. DH. 304 / 19284. 87 İ. DH. 306 / 19441.

88 Miâdî 1854, Hicrî 1270 yılında Kıbrıslı Mehmed Paşa'nın Damad Mehmed Ali Paşa'ya olan

muhalifliğini bilen Mustafa Reşid Paşa, Kıbrıslının sadarete getirilmesini temin etmiştir. Sadrazam olan Kıbrıslı Mehmed Paşa ise Rüşdi Paşa'ya düşmandır. Bundan dolayı Kıbrıslı, Rüşdi Paşa'yı İstanbul'dan uzaklaştırmak için Arabistan Ordusu Müşiriyetine tayin ettirmiştir. Sadrazam Mehmed Paşa ile müttefik durumda olan Reşid Paşa, Kıbrıslının Damad Mehmed Ali Paşa'yı nefyedeceği yerde Mecâlis-i Âliyye'ye memur yaptığını öğrenince aleyhine dönerek Kıbrıslının sadaretten düşmesi için çareler aramaya başlamıştır. Kıbrıslı Mehmed Paşa ile arası açılan Mustafa Reşid Paşa, Rüşdi Paşa'nın İstanbul'da kalmasını arzu etmeye başlamıştır. Zaten Mehmed Rüşdi Paşa da hastalığını bahane ederek Arabistan'a gitmek istememiştir. Cevdet Paşa, Rüşid Paşa'nın emri ile Rüşdi Paşa'ya gitmiş ve Reşid Paşa'nın Rüşdi Paşa'nın Arabistan görevine gitmesini istemediğini bildirmiştir. Rüşdi Paşa'nın Dersaadet'te kalmasının faydalı olacağı Mabeyn-i Hümayun'a bile duyurulmuştur. Bunun üzerine bizzat Padişah tarafından Rüşdi Paşa'ya gizlice "Arabistan'a gitmesin, cebrederlerse ben anı himâye ederim." diye haber gönderilmiştir. Rüşdi Paşa da özür bildirmeye devam edince Sadrazam Kıbrıslı Mehmed Paşa, Vükelâ Meclisi'nde "Eğer Rüşdi Paşa gitmez ise nefyolunmalıdır." dediği zaman Reşid Paşa, hemen söze karışarak "Yok, bir âdemin mücerred i'tizâr ü isti'fâsı üzerine nefyine kadar gidemem. Bâb-ı hürriyeti sedd edemem." demiştir. Bunun üzerine Mehmed Rüşdi Paşa, İstanbul'da kalmıştır. Bk. Cevdet Paşa, Tezâkir 40-Tetimme, Yayınlayan: Cavid Baysun, TTK, Ankara 1986, s. 69-70.

nizamnameler ve kanunlar ihdasında çeşitli çalışmalar yapmıştır.90 Burada aza iken aldığı maaşın miktarı otuz yedi bin beş yüz kuruştur.91 Tanzimat Meclisinin yeniden

düzenlenerek açılmasının temel amacı da yeni nizamnameler ve kanunlar ihdas etmek için çalışmalar yapmak idi.92 Yapılan nizamnameler ve kanunlar Takvim-i

Vekayî'de yayınlatılıyordu. 93 Meclis-i Tanzimat taşralardaki hapishanelerin

düzenlenip belli bir sisteme oturtulmasına varıncaya kadar pek çok konuda nizamnameler hazırlayarak bunları mazbata hâline getiriyordu. Bu yönüyle işlevsel bir kurum olmuştu.94

19 Aralık 1854 tarihinde Maliye Nezaretine yazılan imzasız bir yazıda Meclis- i Âlî-i Tanzimat Azası Mehmed Rüşdi Paşa'nın müteveffa Yakup Paşa'nın konağını irade-i seniyye ile satın aldığı ifade edilmekte fakat Yakup Paşa'nın eşyalarının hâlâ konaktan çıkarılmadığından yakınılmaktadır.95 Adı geçen mevkide kısa bir süre görev yapan Rüşdi Paşa, 4 Haziran 1855 Cumartesi günü ikinci kez Serasker nasbedilmiştir.96 Yaklaşık bir buçuk yıl sonra, yani 20 Kasım 1856 97 Perşembe günü Seraskerlikten azledilmiştir. Görevi sırasında isabetli kararlar vermiş ve müşkil işleri yoluna koymaya gayret sarf etmiştir.98

Hicrî 1273 senesindeki Kurban Bayramı'ının birinci gününde, yani 1 Ağustos 1857'de, İngiliz ve Fransız elçilerinin rekabetinden Fransız elçisinin galip çıkması neticesinde Mustafa Reşid Paşa sadaretten azledilerek Giridli Mustafa Paşa Sadrazam, Âli Paşa Hariciye Nazırı, Kâmil Paşa Serasker, Mustafa Reşid Paşa da Meclis-i Âlî-i Tanzimat Reisi tayin edilmişlerdir. Fakat bu değişiklikler Reşid Paşa'nın onayı ile olduğundan Reşid Paşa manen yine Sadrazam idi. Mehmed Rüşdi Paşa'ya bu kabinede bir görev verilmemiştir. Fakat Kamil Paşa makamı dolduramamıştır.99 Rüşdi Paşa, 16 Ağustos 1857'de re'sen yayınlanan bir irade ile

90 Ahmed Rifat, s. 65. 91 A.} MKT. MHM. 71 / 22, İ. DH. 321 / 20863. 92 Ahmed Rifat, s. 65. 93 İ. DH. 315 / 20334. 94 İ. DH. 321 / 20811. 95 A.} MKT. NZD. 123 / 66. 96 Ahmed Rifat, s. 65.

97 Sicill-i Osmanî'de azil tarihi, 1273 senesi Rebiülevvel'inin evâili olarak kaydedilmiştir. s. 386. 98 Ahmed Rifat, s. 65.

Kamil Paşa'nın yerine, üçüncü defa Seraskerlik makamına tayin edilmiştir.100 Paşa, kısa bir süre sonra, yani Ekim 1857'de azledilmiştir.101 23 Ekim 1857'de çıkan Hatt-ı

Hümayun ile seraskerlikten azledilen Rüşdi Paşa'nın yerine Rıza Paşa, Serasker nasbedilmiştir.102 Azledilince devletten uzak bırakılmamış, aylık altmış bin kuruş

maaş ile Mecalis-i Âliyye'ye memur tayin edilmiştir.103 Kısa bir süre sonra, yani

evâil-i Receb 1274 tarihinde yazılan Emr-i Âlî ile Tophane-i Âmire Müşirliği ve buna ilave olarak Mühimmat-ı Harbiyye ve Karantina Nezaretleri ile Bahr-i Sefîd ve Siyâh Boğazları Muhafızlıkları uhdesine tevcih edilmiştir.104 Rüşdi Paşa, Tophane

Müşirliğine, vefat eden Ahmed Fethi Paşa'nın yerine nasbedilmişti. 22 Şubat 1858'de çıkan irade ile Hassa Müşiri Mehmed Rüşdi Paşa'nın teşrifat defterindeki yeri yeniden düzenlenmiştir.105 Paşa, 18 Ağustos 1858 tarihinde, Hassa Müşiriyetinin Seraskerliğe ilhak edilmesi sonucunda Mecâlis-i Âliyyeye memur (üye) nasbedildikten hemen sonra106, 29 Ağustos 1858 Cumartesi günü,107 Kıbrıslı Mehmed Paşa'nın yerine Meclis-i Âlî-yi Tanzimat Reisi olarak görevlendirilmiştir.108 Bu tevcihin Emr-i Âli'si on gün sonra, yani 8 Eylül 1858'de Mabeyn'e gönderilmiştir.109

1859 (Hicrî 1276) senesinde Kuleli Vak'ası olarak bilinen hadise gerçekleşmiştir. Süleymaniyeli Şeyh Ahmed Efendi adında bir şahsın liderliğinde kurulan ve amacı ihtilal yapıp Sultan Abdülmecid'i tahttan indirmek olan bu ihtilal

100 İ. DH. 384 / 25346.

101 Mehmed Süreyya, s. 386. Azil tarihi, Verdü'l-Hadaik'te evâil-i Cemadüyüssani olarak belirtilmiştir. 102 İ. DUİT. 190 / 29.

103 A.} MKT. MHM. 116 / 71.

104 C. AS. 101 / 4561. ( 2 Receb 1274 tarihinde, daha önce aldığı aylık altmış bin kuruş maaş hazineye

bırakılmıştır. bk. İ. DH. 398 / 26347. )

105 İ. DH. 398 / 26371.

106 Mecâlis-i Âliyye'ye memur tayin edildiğinde, 18 Ağustos 1858'de (Hicrî 8 Muharrem 1275)

yazılan bir tezkire ile Mehmed Rüşdi Paşa'nın teşrifat defterinde bulunduğu yerin değiştirilmeden devam etmesi yolunda irade-i seniyye çıktığı hatırlatılmaktadır. Yani, Paşa'nın bir önceki makamı olan Tophane Müşiri unvanı, Müşiriyet Seraskerliğe ilhak edilmiş ve Paşa Mecâlis-i Âliyye'ye memur edilmiş olsa dahi, teşrifat defterinde korunmuş ve defterde sağ üstten altıncı sırada "Tophane-i Âmire Müşiri Devletlü Mehmed Rüşdi Paşa Hazretleri" şeklinde yer bulmuştur. Bk. A.} TŞF. 28 / 93. Ayrıca konuyla ilgili 8 Muharrem 1275 tarihli irade için bk. İ. DH. 411 / 27238. Mecâlis-i Âliyyeye memur nasbedilen Rüşdi Paşa'ya 13 Muharrem 1275'te yayınlanan irade ile aylık altmış bin kuruş maaş bağlanmıştır. Bk. İ. DH. 411 / 27240.

107 Ahmed Rifat, s. 65. ( Tophane-i Âmire müşirliğine tayin edilmesiyle birlikte Meclis-i Âliyye

memuriyetinde iken aldığı aylık altmış bin kuruş maaş da hazineye bırakılmıştır. Bk. A.} MKT. NZD. 252 / 40.)

108 Ahmed Cevdet Paşa, "Maruzât", TTEM, Numara: 15(92), 1 Mayıs 1926, s. 165-190. 109 İ. DH. 411 / 27212.

örgütü ifşa olmuş ve bir günde üç yüz kişi yakalanmıştır. Yakayı ele verenler Kuleli Kışlasında sorgulanmışlardır. Bunlardan bazıları serbest bırakılmış, Şeyh ile ahitname imzalayan fedailer tutuklanmıştır. Bunlara nasıl bir ceza verileceği ile ilgili olarak kurulan komisyonda Âli ve Fuad Paşalar ile birlikte Mütercim Rüşdi Paşa da aza olarak yer almıştır. Kanunnamede Padişaha suikast maddesi kaldırılmış olduğundan tutuklulara ancak kalebentlik cezaları verilebilmiştir.110 Adı geçen

komisyonda Mütercim Rüşdi Paşa'nın da üye olarak bulunması Paşanın daha o yıllarda devletin önemli şahsiyetlerinden biri olduğunun ve ağırlığı olan bir Paşa olduğunun göstergesidir.

Mütercim Rüşdi Paşa, 24 Haziran 1860 tarihinde yayınlanan Hatt-ı Hümayun ile Islahat-ı Maliye Meclisi riyasetine tayin edilmiştir.111 Paşa, bir kaç yıl sonra, tedavi için112 izinli gittiği Berlin taraflarında bulunduğu sırada, yani 28 Eylül 1861 Cumartesi günü dördüncü defa olarak Seraskerlik makamına atanmıştır.113 28 Eylül 1861 tarihinde (Hicrî 23 Rebiülevvel 1278) yayınlanan Hatt-ı Hümayun ile Meclis-i Hazain Reisi Mehmed Rüşdi Paşa, Namık Paşa'nın yerine Serasker tayin edilmiştir. Fakat Rüşdi Paşa yurt dışında olduğundan kendisi gelinceye kadar yerine bakacak olan Mabeyn Müşiri Mehmed Ali Paşa, Serasker Kaimmakamı ve Kaptan-ı Deryalık görevine ilaveten Hassa Müşiri ve Harbiye Nazırı tayin edilmiştir.114 Konu ile ilgili hazırlanan Hatt-ı Hümayun Mabeyn Başkâtibi Hakkı Bey tarafından 28 Eylül 1861 Cumartesi günü, Alaturka saatle 07.00 civarında Bâbıâlî'ye götürülmüştür. Hatt-ı Şerîf, vükelâ ve memurlar huzurunda açılıp okunmuştur. Daha sonra Seraskerlikte tebrik töreni yapılmıştır.115 Kasım 1861'de (Hicrî 1278 senesi Cemâziyelevvel'inin

evâilinde) hazırlanan Berat ile Serasker Mehmed Rüşdi Paşa'ya Birinci Rütbeden Nişân-ı Osmanî tevcih edilmiştir.116 Paris dahil Avrupa'nın bazı yerlerini de

gezdikten sonra 2 Aralık 1861 Pazartesi günü İstanbul'a dönerek Seraskerlik görevine başlamıştır. 3 Ocak 1863 Cuma günü Seraskerlikten azledilen Rüşdi Paşa,

110 Cevdet Paşa, Tezâkir 13-20, Yayınlayan: Cavid Baysun, TTK, Ankara 1986, s. 82-84. 111 HSD. AFT. 3 / 4.

112 Mehmed Süreyya, s. 386. 113 Ahmed Rifat, s. 65-66. 114 İ. DH. 479 / 32177.

115 Tercümân-ı Ahvâl, No: 85, 24 Rebiülevvel 1278. 116 A.} DVN. MHM. 34 / 78.

maaş ile hanesine çekilmiştir. Yerine ise Dâr-ı Şûrâ-yı Askerî Reisi Raşid Paşa Serasker nasbedilmiştir.117 16 Şubat 1863'te sadır olan irade ile Rüşdi Paşa'ya otuz

bin kuruş maaş bağlanmıştır.118 Rüşdi Paşa, azledilse de Sultan'ın gözünden

düşmemiştir. Kendisine verilen maaştan dolayı 19 Şubat 1863'te bir teşekkür tezkiresi yazan Paşa'ya119 Sultan'ın memnuniyeti gecikmeden gelmiştir.120

Rüşdi Paşa'nın yukarıda bahsedilen dördüncü Seraskerlik vazifesi, Sultan Abdülaziz'in cülûsundan yaklaşık üç ay sonra vuku bulmuştu. Devlet-i Aliyye'de asırlardan beri adet olduğu üzere cülustan sonra mansıplar tebdil edilirdi. Sultan Abdülaziz'in cülûsundan sonra da Sadrazam Kıbrıslı Mehmed Paşa azledilerek yerine Âlî Paşa getirilmiş, fakat Serasker Rıza Paşa ibka edilmişti. Kısa bir süre sonra Serasker Rıza Paşa'nın Kurbağalıdere çiftliğinde Şehzade Murad Efendi ile gizlice görüştüğü ihbarı üzerine o da görevden alınarak yerine Namık Paşa Serasker nasbedilmişti. Fakat Namık Paşa da üç ay içinde azledilerek yerine Mütercim Mehmed Rüşdi Paşa Serasker yapılmıştı.121

4 Temmuz 1865 tarihinde çıkan irade ile122 Mecâlis-i Âliyyeye123 memur / üye atanan Rüşdi Paşa,124 30 Nisan 1866'da becayişle ve elli bin kuruş maaş ile Meclis-i Vâlâ Reisliğine atanırken Kamil Paşa da yirmi beş bin kuruş maaş ile Mecâlis-i Âliyye memuriyetine tayin edilmiştir.125 Maliye Nezaretine yazılan 10 Mayıs 1866 tarihli tahrirata göre Meclis-i Vâlâ Reisi Mehmed Rüşdi Paşa'ya "Maliye Hazine-i Celilesinden bin beş yüz kise ve zât-ı devletlerine dahi yedi yüz elli kise atiyye-i

117Ahmed Rifat, s. 65-66. 118 İ. DH. 503 / 34250. 119 İ. DH. 503 / 34269. 120 A.} MKT. MHM. 257 / 27.

121 Mehmed Memdûh, Mir'ât-ı Şu'ûnât, Ahenk Matbaası, İzmir 1328, s. 28-29. 122 İ. DH. 538 / 37394.

123 Eski Sadrazamlardan bazılarına Mecâlis-i Âliyye Memuriyeti verilerek Meclis-i Vükelâ âzası kabul

ediliyordu. Yani Mecâlis-i Âliyye Memurluğu bir unvan idi. Bk. Ahmed Rasim, Resimli ve Haritalı

Osmanlı Tarihi, C 4, Birinci Tab', Matbaa-i Ebuzziya, Kostantiniyye 1328-1330, s. 2117. İsmail Hami

Danişmend, Meclis-i Âliyye Memuru için "nezaretsiz nazır" tabirini kullanır. Bk. İsmail Hami Danişmend, İzahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi, C 5, Türkiye Yayınevi, İstanbul 1971, s. 88.

124 1279'da Mecalis-i Âliyye'ye memur atanan Rüşdi Paşa'nın bir süre sonra maaşı tevkif veya tenzil

edilmiş olmalı ki Maliye Nezaretine yazılan 5 Safer 1282 tarihli bir tahriratta önceden tevkif ve tenzil olunan maaşın Rüşdi Paşa'ya iade edilmesi için emr ü ferman çıktığı ifade edilmektedir. Bk. A.} MKT. MHM. 336 / 24. ( Rüşdi Paşa'nın Mecalis-i Âliyye'deki bu görevi sırasında kendisine otuz bin kuruş maaş bağlanmıştır. Bk. A.} MKT. MHM. 336 / 78.)

seniyye" verilmiştir.126 Rüşdi Paşa, Serasker unvanını son olarak 11 Şubat 1867'de yayınlanan Hatt-ı Hümayun ile beşinci defa elde etmiştir.127 12 Şubat 1867 Salı günü

yayınlanan Tasvîr-i Efkâr gazetesinde tayinler ilan edilerek konu ile ilgili Hatt-ı Hümayun sureti neşredilmiştir. Hatt-ı Hümayun'a göre Âlî Paşa Sadarete, Mehmed Rüşdi Paşa Seraskerliğe, Fuad Paşa da Hariciye Nezaretine nasbedilmişlerdir.128

Fakat Rüşdi Paşa, 29 Şubat 1868'de azledilmiştir. 11 Kasım 1870 tarihinde Mecâlis-i Âliyyeye memur, 25 Eylül 1871'de ise Adliye Nazırı (Divan-ı Ahkâm-ı Adliyye Nazırı) nasbedilmiştir. 22 Ekim 1871 tarihinde bu görevden de azledilmiştir.129 25

Ekim 1871'de yayınlanan İrade-i Seniyye ile Rüşdi Paşa'ya yirmi beş bin kuruş mazuliyet maaşı bağlanmıştır.130

Rüşdi Paşa'nın yaklaşık bir ay süren Divan-ı Ahkâm-ı Adliye Nazırlığı, 1871 yılında Âlî Paşa'nın vefatından sonra sadarete getirilen Mahmud Nedim Paşa'nın bürokraside hoşnutsuzluk oluşturan azilleri ve atamaları sırasında vuku bulmuş idi.131 Azledilmesinin sebebi de ilginçtir. O vakitler Âlî Paşa'nın sevenlerinden olan ve Zaptiye Nezaretinden azledilen Hüsnü Paşa'nın bazı suistimallerinin müzakere edildiği Vükelâ Meclisinde Mehmed Rüşdi Paşa ve Yusuf Kamil Paşa'nın, bu konuda şüphe üzerine hareket edilemeyeceği yönündeki itirazları üzerine iki Paşa da görevlerinden alınmışlar idi.132

Görüldüğü üzere Mütercim Mehmed Rüşdi Paşa, toplam beş defa Seraskerlik makamını işgâl etmiştir. Fakat bunlar kısa süren görevlendirmelerdendir. Rüşdi Paşa'nın en uzun Seraskerlik görevi, 17 Mayıs 1851 ile 15 Mayıs 1853 tarihleri arasında vuku bulan ilk Serakerliğidir. Bu ilk Seraskerliği yaklaşık iki sene yirmi gün sürmüştür. İkinci Seraskerlik görevi ise yaklaşık bir sene altı ay dört gün sürerken üçüncü Seraskerliği ise yaklaşık iki ay dört gün devam etmiştir. Rüşdi Paşa'nın dördüncü Seraskerliği ise yaklaşık bir sene üç ay on dokuz gün sürerken beşinci ve

126 A.} MKT. MHM. 355 / 54. 127 İ. DUİT. 190 / 34.

128 Tasvîr-i Efkâr, No: 458, 7 Şevval 1283. 129 Mehmed Süreyya, s. 386-387.

130 İ. DH. 640 / 44512.

131 Muhammed Âtıf, Hatıra-i Âtıf (1277-1293), Hazırlayan: Emin Paşa, İstanbul Üniversitesi Nadir

Eserler Kütüphanesi, Yer No: 92, Yazma Eser, Barkod: NEKTY10133, s. 84-85 (v. 45a-45b).

son Seraskerlik vazifesi yaklaşık bir sene bir ay kadar sürmüştür. Özellikle Sultan Abdülaziz döneminde Babıâlîde hatta Mabeynde çok sık değişiklikler yapılmış, başta vükelâ olmak üzere devlet erkânı nasbedildikleri vazifelerde kısa süreli görevler

Belgede Mütercim Mehmed Rüşdi Paşa (sayfa 32-41)