• Sonuç bulunamadı

2.2. Anlama

2.2.4. Anlama Modelleri

2.2.4.2. Süreçsel Model

2.2.4.2.2. Süreçsel Modelin Aşamaları

Süreçsel model, zihinsel bir beceri olarak anlamanın birçok sürecin karşılıklı etkileşimi sonucunda oluştuğunu varsayar. Okuyucu, metnin anlamına bazı aşamalar sonucunda ulaşmaktadır. Cha ve Swaffar (1998: 209) süreçsel modelin aşamalarını şu şekilde belirtmiştir;

1. Aşama: Okuyucu öncelikle metinde ne anlatıldığını belirler. Bu aşamada metnin konusu okuyucunun odak noktasını oluşturur.

2. Aşama: Okuyucu, yapısal işaretlere ve bilgiler arasındaki mantıksal ilişkilere dayanarak metnin nasıl organize edildiğini belirler. Yani metnin hangi yapıda yazıldığını açıklar.

3. Aşama: Bu aşamada okuyucu, metnin organizasyonunu analiz eder. Bunu gerçekleştirmek için de metindeki kelimelere, cümlelere, detaylara ve yardımcı fikirlere odaklanır. Metin yapısının farkında olarak fikirler arasındaki ilişkileri belirler ve yardımcı fikirleri oluşturur. Oluşturulan yardımcı fikirleri liste halinde sunar. Liste halinde sunulan yardımcı fikirleri birbiriyle ilişkilendirerek ana fikre ulaşır. Metnin ana fikrine ulaşmak için okuyucunun metindeki fikirler arasındaki bağlantılarını tekrar oluşturması gerekmektedir.

4. Aşama: Bu aşamada, okuyucu çıkarımlar yapabilmek için kendi bakış açısıyla metnin ana fikrini bütünleştirir. Bu sayede metne yönelik kendi anlamını oluşturur.

Okuyucu, bu dört aşamanın sonunda metnin anlamına daha kolay ulaşabilir. Bu aşamalar metindeki önemli bilgilerin liste halinde sunulmasından ziyade, metnin anlamının okuyucu tarafından yapılandırılması için çerçeve sunmaktadır.

Van Dijk ve Kintsch’e göre (1983), bir metni anlama dört aşama sonunda gerçekleşmektedir: Küçük yapılar (microstructure), büyük yapılar (macrostructure), üst yapılar (superstructure) ve durum modeli (situational model). Bir metnin küçük yapıları, metnin ne söylediğini sunan önermeler setidir. Büyük yapılar, bu küçük yapılardan türer ve metnin bir özetini veya ana fikrini sunar. Üst yapı, metnin sözbilimsel biçimini sunar. Durum modeli ise metnin ne hakkında olduğunu sunan bilgi

yapılarının bir setidir (Ensar, 2013: 316). Bu yapıların oluşturulması için okuyucunun bazı zihinsel işlemleri kullanması gerekmektedir.

Kintsch ve Van Dijk’e (1983) göre metinlerin anlamlandırılması sürecinde gerçekleşen zihinsel işlemler şunlardır:

1. Silme: Metin içinde önerme niteliğinde bulunan cümle veya paragraflar birbirleriyle anlam ilişkisi kurar. Bu cümle veya paragraflar kendilenden önce ve sonra gelen cümlelerle doğrudan veya dolaylı olarak açıklanamıyorsa, anlamlı bir tutarlılık içerisinde değilse silinir.

2. Genelleme: Metinde yer alan yardımcı düşünce veya önemli bilgiler birbirleriyle ilişkilendirilerek bir üst önermeye genellenir. Bu sayede yeni ve genel bir önermeye ulaşılır.

3. Kurma: Okuma sürecinde metni meydana getiren yakın anlamlı önermelerin genellenmesi sonucunda ulaşılan yeni önermelerin okuyucu tarafından tekrar yorumlanması, daha üst bir genelleme ile metnin ana düşüncesine ilişkin anlam çıkarmadır. Bu aynı zamanda metnin anlamlandırılmasındaki son aşamadır ve okuma sürecini yeniden düzenleme-değerlendirme niteliğindedir (Akt: Karatay, 2011: 78).

Yukarıda açıklanan işlemler bir şemanın kontrolü altında uygulanır (Kintsch 1978: 366). Bu işlemlerin gerçekleşmesinde okuyucunun ön bilgileri, deneyimleri, ihtiyaçları, ilgileri ve metnin konusu, içeriği, yapısı belirleyici olmaktadır. Bu işlemler, metnin küçük yapılar ve büyük yapılar düzeyinde yapılandırılmasında ve zihinde düzenleme aşamasında kullanılmaktadır.

2.2.4.2.2.1. Küçük Yapılar Düzeyinde Yapılandırma

Metnin küçük yapıları kelime, cümlecik ve cümleden oluşmaktadır. Bu düzeyde bir kelimenin, cümleciğin veya cümlenin anlamı zihinde yapılandırılmaktadır. Cümleyi anlamak için kelimelerin anlamını bilmek yeterli değildir. Cümlenin bütün anlamına ulaşmak gerekmektedir. Cümleyi anlamak için cümledeki kelimelerin, cümleciklerin anlamları birleştirilmektedir. Bir cümleyi anlamak demek, cümleyi oluşturan düşüncelerin zihinsel olarak listesini yapmak demektir. Okuyucunun cümledeki bu

düşüncelerden bazılarını seçmesi, önem derecesine göre sıralaması ve anlamlandırmasına küçük yapıları yapılandırma denilmektedir (Güneş, 2007, 2010).

Metnin küçük yapılarına yüzeysel yapı da denilmektedir (Gasparinatou, Tsaganou ve Grigoriadou, 2007: 148). Yüzeysel yapı, metnin alt düzeyindeki anlam birimlerini içerir. Bu anlam birimleri arasında bağlantılar kurularak bir üst yapı yani büyük yapılar oluşturulur.

2.2.4.2.2.2. Büyük Yapılar Düzeyinde Yapılandırma

Metnin büyük yapıları, metnin paragrafları, en belirgin bölümleri ya da tümüne denilmektedir. Bu düzeydeki yapılandırma işlemleri metnin bir paragrafındaki, bir bölümündeki ya da genelindeki anlamdan hareket edilerek yapılmaktadır. Yapılandırma sürecinde okuyucu metindeki bazı anlamları seçmekte, önem derecesine göre sıralamakta, ön bilgileriyle birleştirmekte ve anlamlandırmaktadır. Bir metni anlamak için metindeki bilgilerin tamamını ya da büyük yapıyı genel olarak zihinde canlandırma becerisine sahip olmak gerekmektedir. Bazı çocuklar bu beceriyi geliştiremediklerinden büyük yapıyı anlamada zorlanmaktadır (Güneş, 2007, 2010).

Büyük yapılar metnin anlaşılması ve hatırlanması için anahtar yapılardır. Bu yapılar, metindeki önermelerin silme, genelleme ve yapılandırma gibi işlemlerle düzenlenmesi sonucu oluşturulur. Bu işlemler, alt düzeydeki önermelerle üst düzeydeki önermeler arasında bağlantılar kurulmasını sağlar (Louwerse ve Graesser, 2006; Akt: McAuley, 2009: 2).

Metnin büyük yapısı, metinden seçilen önermelerin en üst düzeyde organizasyonudur. Ana fikri veya seçilen önermelerin anlamını temsil eder (Gunning, 2005: 323). Metnin büyük yapısı, metnin kuruluş yapısını ve birimleri arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktadır. Bu çerçevede, tek tek cümleler düzeyindeki bir ilişkiyi değil, metnin bütüncül yapısına dönük bir ilişkiyi ortaya koymaktadır (Çıkrıkçı, 2004).

Bir metinde iki büyük yapı bulunur. Birincisi, metnin büyük yapısı (tanımlama, sıralama, karşılaştırma vb.), yani yazarın metni organizasyonudur. İkincisi ise metni anlamak için oluşturulan önermesel büyük yapılardır. Önermesel büyük yapılar

metinden otomatik olarak elde edilemez. Okuyucu anlama stratejilerini kullanarak, zihinsel işlemler aracılığıyla önermesel büyük yapılara ulaşır (Kintsch, 2002: 12).

2.2.4.2.2.3. Zihinde Düzenleme

Bu aşamada, metnin küçük ve büyük yapılarından oluşturulan anlamların zihinde düzenlenmesi yapılmaktadır. Bu işlemlerin sürekli yapılması giderek okuyucunun kendine özgü bir zihin düzenleme modelini gerektirmektedir. Buna “anlama modeli” denilmektedir. Okuyucu bu modeli okuduğu metinlerden yararlanarak geliştirmektedir. Okunan metinlerin hep aynı tür olması, anlama modelinin dar ve tek tip olmasına neden olmaktadır (Güneş, 2007, 2010). Bunun önüne geçmek için farklı tür ve yapıdaki metinlerle anlama modelini geliştirme etkinlikleri yapılmalıdır.

Okuyucu metnin sağladığı bilgiyi, ön bilgileri ile birleştirmek için alınan yeni bilgiyi metnin konusuna ilişkin genel alan bilgisine göre düzenleyip, yeniden yapılandırma yolunu izler. Sonuç olarak ortaya çıkan zihinsel sunum, metnin daha derin kavranmasını sağlar ki bu da ayrı bir hafıza birimi yerine okuyucunun uzun süreli hafızasına ve bilgisine bağlanmış bir sunumdur. Böylece, metinsel bilgi sadece sıralı hafıza izleriyle değil, okuyucunun zihnine bağlanmasını sağlayan, paylaşılan bilgiler aracılığıyla da geri çağrılabilir (Ensar, 2013: 322).

Van Dijk ve Kintsch’e göre anlama, anlama modelinin işleyişine dayalı olarak gerçekleştirilmektedir. Metin okuyucuya peş peşe sıralanmış bir dizi kelimeler sunmaktadır. Metin, düz bir çizgi halindedir. Oysa anlama modeli oldukça karmaşık bir yapıya sahiptir. Okuyucu, anlama modeline göre metinden bilgileri seçmekte, sıralamakta, kendi içinde ilişkilendirmekte, neden-sonuçlarını bulmakta ve sınıflamaktadır. Anlama modeline göre yeni bilgiler anlamlandırılmakta ve zihinde düzenlenmektedir. Anlamak zihinsel bir model oluşturmak demektir. Bu yapı metinlerle sürekli etkileşim kurarak geliştirilmektedir (Güneş, 2007,2010).

Metni anlamlandırma sürecinde okur, metnin küçük yapılarını, büyük yapıdaki anlamı çözmede tetikleyici olarak kullanır. Metnin tamamındaki anlama ulaşmak; metni anlamlandırmak, küçük yapıları büyük yapıyla iliskilendirmek metinde önemli olan yerleri özetlemekle mümkündür. Okur, metnin her cümlesi ve paragrafında önemli

gördügü bilgi ve düsünceyi özetleyerek metnin tamamında islenen konu, ana düsünce ve bilgiye ulaşır (Karatay, 2007: 19). Süreçsel modelde, öğrencilerin metne yaklaşımı yazılı bir özetlemeden ziyade zihinsel bir özetlemedir. Metnin okunması sırasında önemli bilgiler arasında zihinsel özetlemeler yapılarak metnin genel anlamına daha kolay ulaşılabilir.

Kintsch 1998’de yazdığı makaleyle anlama modelini geliştirmiştir. Bu çalışmasında, eğitim kurumlarındaki bireylerin metinleri nasıl daha iyi anlayabileceklerini açıklamıştır. Anlama modelinin işleyişini, metinlerin önerme analizlerinin kullanımıyla kanıtlamaya çalışmıştır. Önerme analizi yöntemi, bir metnin en basit anlam, önerme unsurlarına parçalanmasını gerektirir. Kintsch, önerme analizinin beynin karmaşık metinlerden anlam oluşturması için sadece prensiplendirilmiş bir teori sunmadığını, aynı zamanda beynin bağlantılardan ve ilişkili ağlardan bilgiyi nasıl yapılandıracağına dair bildiklerimizle de uyuştuğunu belirtmektedir. Metnin önermelere ayrılması, hem bir metnin kendi içinde hem de farklı metinler arasında sayısallaştırılabilen bir anlamsal ilişki analizine izin vermektedir. Önerme analizi metinden anlam çıkarmak için kullanılacak etkili bir yöntemdir. Bu analizi, okuyucuların bilgilendirici metinleri anlamak için nasıl kullanacaklarının incelenmesi gerekmektedir (Harris, 2004: 67-69). Bilgilerindirici metinlerin öğretiminin süreçsel modelle gerçekleştirildiği bu çalışmada, hem süreçsel modelin öğretim aşamasındaki etkililiği hem de öğretim sonrasında anlamaya etkisi incelenmiştir.

Süreçsel modelin görsel temsiline ilişkin çizimler genelde basit önermeler ağı şeklindeki çizimlerdir. Bu çizimlerden birinde Van Dijk (1980: 43) küçük yapılardan büyük yapıların oluşturulması prensibini, önerme ağı şeklinde ifade etmiştir (Akt: Çıkrıkçı, 2004). Alanda süreçsel modelin metin anlama aşamalarını gösteren görsel bir temsiline rastlanmamıştır. Süreçsel modelde metin anlama süreci görsel olarak aşağıdaki şekilde ifade edilebilir.

Şekil 1. Süreçsel Modelle Metin Anlama Aşamaları

Özetle, süreçsel modelde okuyucu ön bilgileri ışığında metne yaklaşır, metnin paragrafında yer alan cümleler arasından önemli fikirleri seçer, bu fikirleri birbiriyle ilişkilendirerek düzenler ve üst bir fikir oluşturur. Bu üst fikir, paragrafın yardımcı fikridir. Her paragraf düzeyinde bu işlemi tekrarlayarak, yardımcı fikirleri elde eder. Yardımcı fikirler arasında da düzenlemeler yaparak metnin genel anlamına, yani ana fikre ulaşır. Elde ettiği ana fikri de ön bilgileriyle ilişkilendirerek metnin zihinsel temsilini oluşturur. Bu işlemlerin sürekli tekrarlanması, okuyucunun kendi anlama modelini geliştirmesine yardımcı olmaktadır. Anlama becerileri açısından okuyucunun anlama süreçlerinin farkında olarak kendi anlama modelini geliştirmesi önemlidir.

Okuyucu

Yardımcı Fikir

Yardımcı Fikir

ANA FİKİR KONU

Küçük Yapılar Büyük Yapılar

M E T İN 2. P a ra g ra f 1 . P a ra g ra f

Anlama modellerinin kullanımı ve anlama öğretimi genelde metinler aracılığıyla gerçekleştirilir. Anlama becerilerinin geliştirilmesi açısından metinlerin özelliklerinin bilinmesi ve bu özelliklere göre anlama stratejilerinin, modellerinin seçilmesi gerekmektedir. Bu nedenle aşağıda metin, metin türleri ve metin yapıları hakkında açıklamalara yer verilmiştir.