• Sonuç bulunamadı

II. Sâsânî Öncesi İran’ın Siyasi Durumu

1.8. Sâsânî Devletinin Yıkılış Nedenleri

Oturmuş bir devlet yapısına ve köklü bir medeniyete sahip olan Sâsânî devletinin adı sanı duyulmamış; düzenli bir devlet yapısına sahip olmayan Arapların

992

A Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 85; A. Rafi Hakikat, age, s. 69.

993

M Cerir et-Taberi, age, C. III. s. 116vd;İbnü’l-Belhi, age, s. 113.

994

Zeki Velidi Togan, age, s. 165.

995

Ahmed bin İshak Yakubi, age, C. II, s. 38; M Cerir et-Taberi, age, C. III. s. 117, 118, 119; M. Cevad Meşkür, age, s. 104; Touraj Daryaee, age, s. 37.

996

Ahmed bin İshak Yakubi, age, C. I, s. 216 ve C. II, s. 38; M Cerir et-Taberi, age, C. III. s. 153; İbnü’l- Belhi, age, s. 113; M. Cevad Meşkür, age, s. 104; A. J. S. Spawforth, age, s. 61; A. Rafi Hakikat, age, s. 74; Touraj Daryaee, age, s. 37.

997

İbnü’l-Belhi, age, s. 113.

998

A. V. Williams Jackson, age, s. 27.

999

Gene R. Gartwhite, age, s. 111.

1000

düzenlemiş oldukları akınlar karşısında kolay bir şekilde yıkılması tarih boyunca gerçekleşmiş düşündürücü olaylardan bir tanesidir1001. Yüzyıllarca Roma, Bizans, Akhun, Göktürk, Hazar, Kuşan gibi imparatorlukların saldırılarına maruz kalan ve bu savaşların birçoğundan zaferle çıkan Sâsânî imparatorluğunun siyasi birliğini henüz yeni tamamlamış ve daha önce herhangi bir devlet ve ordu tecrübesi bulunmayan Araplar tarafından kolay bir şekilde yıkılmasının birçok siyasi, sosyal ve dini nedenleri vardır1002. Bunlardan birincisi Sâsânî din adamlarının halka uygulamış oldukları baskılar ve Sâsânî soylularının halka karşı adaletsiz tutumları ile yapmış oldukları zulümlerdir1003. Sâsânî toplumunda zamanla ortaya çıkan Maniheizm, Mazdekizm, Budizm, Nesturizm, Zervanilik, Yakubilik, Yahudilik gibi din ve inançlar Sâsânî devletinin kurulduğu ilk dönemlerde halkın sahip olduğu tek milli din olan Zerdüştlük inancını zayıflatmıştır. Böylece farklı dinlere inanan insanların ortaya çıkmasıyla beraber toplumdaki milli birlik bozularak bu durum Sâsânî din adamlarının halka baskı uygulamalarına neden olmuştur. Bu durum, ülke yönetiminde önemli bir role sahip olan din adamlarının kendi aralarında fikir ayrılıklarına düşmelerine bile sebep olmuştur1004. Bununla beraber Mazdek akımının toplum içerisinde yaymış olduğu komünal ve eşitlikçi düşünceler Sâsânîlerin dine dayalı toplum yapısı üzerinde büyük bir bozulmanın önünü açmıştır1005. Devletin kast yapısını hedef alan bu yapılanma kesin çizgilerle birbirinden ayrılmış toplumsal sınıflar arasında çekişmeyi beraberinde getirmiş ve din adamları ile soyluların halka olan baskılarını arttırmış bunun sonucunda da feodallere ve devlete yönelik sürekli halk isyanları baş göstermiştir1006. Bununla beraber Hıristiyanlığın ülkenin batısında yayılması ve ülkenin doğusunda ise Budizmin yerleşmesi toplum içerisinde Zerdüştlüğe olan inancın zayıflamasına bu da toplumdaki çözülmeyi beraberinde getirmiştir1007. Ayrıca farklı dine mensup insanlar arasındaki

1001

A. Hüseyin Zerrinkoob, Tarih-i İran Ba‘de’z İslam, s. 157; Patricia Crone, agm, s. 29.

1002

A. Rafi Hakikat, age, s. 68; Ehsan Yarshater, “Introduction”, V. 3(1), s. xix.

1003

A Hüseyin Zerrinkoob, Do Karn-ı Sükût, s. 81; A. Rafi Hakikat, age, s. 70; A. Hüseyin Zerrinkoob,

Tarih-i İran Ba‘de’z İslam, s. 162. 1004

M. Cevad Meşkür, age, s. 103; A Hüseyin Zerrinkoob, Do Karn-ı Sükût, s. 81; A. Hüseyin Zerrinkoob, Tarih-i İran Ba‘de’z İslam, s. 158.

1005

Roman Girişmen, age, s. 291.

1006

A. Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 162.

1007

A Hüseyin Zerrinkoob, Do Karn-ı Sükût, s. 81; A. Hüseyin Zerrinkoob, Tarih-i İran Ba‘de’z İslam, s. 159.

kavga ve çekişmeler de toplumdaki sosyal yapı üzerinde olumsuz tesirler bırakmış ve halkın bölünmesine yol açmıştır1008.

Bir diğer neden ise Şireveyh döneminde aşırı yağışlardan dolayı Fırat ve Dicle nehirlerinin taşmasından dolayı bu nehirler üzerindeki barajların yıkılması ile beraber birçok tarım alanının bataklık haline gelmesi ve bunun sonucunda taun hastalığının ortaya çıkmasıdır1009. Bu hastalığın etrafa yayılması üzerine Sâsânî ülkesindeki nüfus yoğunluğunun fazla olduğu Mezopotamya toprakları ile başkent Tisfun etrafındaki kalabalık nüfusun dağılmasına sebep olmuştur1010. Bu bölgelerdeki tarım arazilerinin bataklık haline gelmesi veba ve taun hastalıklarının ortaya çıkmasına ve salgın hastalıklardan dolayı insanların toplu halde ölmelerine neden olmuştur1011. Bu durum hem halkın ekonomik olarak durumlarının bozulmasına ve yaygın bir sağlık sorununu da beraberinde getirmesine, ayrıca Arapların Medain’e dayandıkları dönemde halk arasında büyük bir kıtlığın ortaya çıkmasına neden olmuştur1012. Bunun yanında ülkenin içerisinde bulunduğu zorunlu savaşlardan dolayı toprağını bırakarak bu savaşlara iştirak eden köylüler toprakların bakımsız kalmasına ve üretimin durmasına neden oldular1013. Diğer nedenlerden bir tanesi de Sâsânî tahtına II. Hüsrev’den sonra liyakatsiz hükümdarların oturması ve siyasi alanda meydana gelen çekişmelerdir1014. II. Hüsrev’den itibaren Sâsânî eğitim düzenin bozulması da toplumun seviyesini düşürerek devlet için kaliteli elamanlar yetişmesini engellemiştir. II. Hüsrev dönemindeki karışıklıklar toplumda anarşi ve huzursuzluk ortamının doğmasına ve huzursuluğun bastırılması da büyük katliamların ortaya çıkmasına sebep olmuştur1015. II. Hüsrev’in öldürülmesinden sonra tahta çıkan Şireveyh’in yapmış olduğu büyük bir hata Sâsânî tahtını uzun bir süre hükümdarsız bırakmıştır. Şireveyh hanedanı içerisinde hükümdarlık liyakatine sahip on yedi kişiyi öldürtmüş ve kendisinin kısa süren saltanatından sonra Sâsânî devletini yönetebilecek liyakatte kimse bulunamamıştır1016.

1008

Henri Charles Puech, “Vaz‘i Mezheb der İran-ı Garbî der Zaman-ı Sâsânîan”, Temeddün-i İranî, (Trc. A. Behnam), Tahran, 1337, s. 178.

1009

A. Rafi Hakikat, age, s. 68; A. Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 161; Raymond Furon, age, s. 102; Purya İsmailî, Bakır Ali Adilfer, agm, s. 15.

1010

M. Cevad Meşkür, age, s. 103; A. Rafi Hakikat, age, s. 68.

1011

Peter Cristensen, “Middle Eastern İrrigation: Legacies and Lessons”, Yale Bulletin, C. 103, (Trz), s. 19.

1012

A Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 67.

1013

Maria Brossius, age, s. 184; Purya İsmailî, Bakır Ali Adilfer, “Nizam-ı Abyâriy-i İran der Ruzgar-ı Sâsânîyan”, Fasılnameyi İlmî-Pejohişi Tarihi, Sal. 3, Şomare. 8, s. 10.

1014

Touraj Daryaee, age, s. 37.

1015

A. Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 160.

1016

Bunun sonucunda devlet işleri saray mensupları tarafından yürütülmeye çalışılmış fakat bu durum da Sâsânî soylularının, din adamlarının ve askerlerin kendi aralarındaki çekişmelerin su yüzüne çıkmasına ve devlet düzeninin bozulmasına sebep olmuştur1017. Bunun yanında Sâsânî hanedanının Ferhan Şahrbaraz isyanı ile devrilmesi ve hanedana mensup soyluların ve yetişmiş birçok insanın bu isyan ile öldürülmesi saraydaki tecrübeli devlet adamlarının birçoğunun yok edilmesine yol açmıştır1018. Şireveyh’den sonra tahta çıkan hükümdarlardan hiçbirisi devlet otoritesini sağlayarak ülkeyi eski ihtişamına kavuşturma cesaretini kendisinde bulamamışlardır. Sâsânîlerin son dönemi sürekli toprak kaybeden ve ekonomisi zayıflayan bir devlet ile bunun karşısında halka baskı uygulayan ve ekonomik yükümlülüğü halkın sırtına yükleyen ve onları sömüren din adamları, askerler ve vergi memurlarının iktidarı haline gelmiştir1019. Devlet otoritesinin zayıflamış olması merkezi hükümetin eski gücünü kaybetmesi, eyalet valileri ile bağlı ülkelerin hükümdarlarının itaatsizlik göstermesine ve merkezi yönetimle bağlarını koparmalarına sebep olmuştur1020.

Sâsânî ve Bizans devletleri, Suriye ve Anadolu toprakları üzerinde egemenlik kurmak amacıyla yüzyıllar süren savaşlar sonucunda karşılıklı olarak zayıflamış ve yorgun düşmüşlerdi1021. En son olarak 627 yılında Sâsânî topraklarına giren Herakleios Sâsânî başkenti Ctesiphon’a kadar ulaşmış ve İran topraklarını yakıp yıkmış, böylece Sâsânî savunma gücünü önemli ölçüde yok etmiştir1022. Bu ortam içerisinde Sâsânî ordusunun yirmi sekiz yıl boyunca batıda Bizans, kuzeyde Hazar ve doğuda Göktürkler ile uzun süreli savaşlara girmeleri Sâsânî ordusunu yıpratarak zayıflatmıştır1023. Birçok cephede birden savaşmak zorunda kalan Sâsânî ordusu gittikçe zayıflayarak güçten düşmüş ve devlet ekonomik yönden zayıflamış ve bundan böyle Sâsânî devleti Arap istilalarına karşı koyacak güçlü bir ordu ve güçlü bir hazineden yoksun kalmıştır1024. Bu yıkım sadece Sâsânîler için değil aynı zamanda Bizans için de vaki olmuş ve Arap akınları karşısında Bizans’ın kısa zamanda Suriye, Filistin, Mısır ve Mezopotamya

1017

Ahmed bin İshak Yakubi, age, C. I, s. 213; A. Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 158; H. Mase, “Tesisat-ı Zaman-ı Sâsânî”, s. 185.

1018

Ahmed bin İshak Yakubi, age, C. I, s. 214; Touraj Daryaee, age, s. 34; A. Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 160;.

1019

A. Hüseyin Zerrinkoob, Do Karn-ı Sükût, s. 81; H. Masse, agm, s. 171.

1020

A. Hüseyin Zerrinkoob, Tarih-i İran Ba‘de’z İslam, s. 159, 160.

1021

A. Rafi Hakikat, age, s. 68; Walter Emil Kaegi, age, s. 219, 249; W. Seston, agm, s. 192.

1022

İlber Ortaylı, age, s. 8; Touraj Daryaee, age, s. 37.

1023

Roman Girişmen, age, s. 291; E. A. Grantovski, age, s. 173; Hakkı Dursun Yıldız, age, s. 25, 26.

1024

Said Alizade, Ali Rıza Pehlevani, Ali Sadrnia, age, s. 73; A. Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 160; W. Seston, agm, s. 192; David Nicolle, age, s. 58.

topraklarını kaybetmesine yol açmıştır1025. Bununla beraber Sâsânî devleti için sürekli olarak problem teşkil eden Ermenistan uzun süre anılan devleti iç isyanlarla meşgul etmiştir. Ayrıca, Bizans ile kurdukları ittifaklarla Sâsânî topraklarına saldırılar düzenleyerek Sâsânîleri sürekli olarak uğraştıran Ermenistan, Sâsânî ülkesinde ortaya çıkan siyasi ve ekonomik buhranlarda önemli paya sahiptir1026. Sâsânîlerin 620 yılına kadar Bizans’a karşı elde etmiş oldukları askeri ve siyasi üstünlük ve hazinenin altın ve gümüş para ile dolmasının Sâsânî halkına ekonomik herhangi bir yansıması olmamış, aksine hazine parayla dolu olduğu halde savaşın bütün ekonomik yükümlülüğü vergilerin arttırılması yoluyla halkın sırtına yüklenmiştir1027. Sâsânî ülkesinde Aşkanilerin yıkılmasıyla eski gücünü kaybetmiş bulunan vaspuhran adı verilen mahalli kralların eski güçlerini elde etmek amacıyla sürekli iç isyanlarla devleti uğraştırmaları ve taht kavgalarını körüklemeleri Sâsânî devletinin yıpranmasına yol açan önemli etkenlerden bir tanesidir1028. Sâsânî ülkesinde mevcut yedi büyük hanedanın kendi aralarındaki çekişmeleri, Sâsânî devletinin bu hanedanları zayıflatmak amacıyla uygulamış olduğu politikalar ve bu hanedanların sürekli siyasi komplolara, isyanlara karışmaları ile Sâsânî tahtı üzerinde söz hakkına sahip olmak için vermiş oldukları uğraşlar devlet otoritesinin zayıflamasına neden olmuştur1029. Bu hanedanlar I. Erdeşîr ve II. Şapur’un vermiş olduğu mücadeleler sayesinde zayıflamışlar, fakat I. Hüsrev döneminde eski güçlerini yeniden elde etmeye başlamışlardır1030. Bu durum karşısında yeni ve birleştirici bir din ile Arapların, Sâsânîlerin karşısına çıkmaları; sahip oldukları dini yeryüzünde yayma ve bunun sonucunda şehitliği elde etme düşüncesi ile ölümüne savaşan Arap orduları karşısında savunma savaşı veren Sâsânî devleti on yıl gibi bir zaman içerisinde İslam orduları karşısında çözülerek tarih sahnesinden çekilmiştir1031. Hastalıklardan, ekonomik sıkıntılardan, yöneticilerin baskılarından ve dini çekişmelerden bıkmış olan Sâsânî toplumu İslam ordularının Sâsânî ülkesini ve şehirlerini ele geçirmeleri karşısında Sâsânî ordusuna yardım etmeyerek İslam

1025

Walter E Kaegi, Byzantium and the Early İslamic Conquests, s. 2; Brent D. Shaw, agm, s. 163; W.

Seston, agm, s. 192.

1026

Roman Girişmen, age, s. 291; W. Seston, agm, s. 192.

1027

E. A. Grantovski, age, s. 173; H. Masse, agm, s. 171.

1028

Roman Girişmen, age, s. 291.

1029

A. Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 158; Roman Girişmen, age, s. 312.

1030

Roman Girişmen, age, s. 312.

1031

Ahmed bin İshak Yakubi, age, C. II, s. 28; M. Cevad Meşkür, age, s. 103; A. Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 157; Roman Girişmen, age, s. 291; Patricia Crone, agm, s. 34.

ordularının işini daha da kolaylaştırmışlardır1032. Sâsânî toplumunun Zerdüştlüğe olan inancı ve bağlılığı çok ciddi bir şekilde hasar görmüş olduğundan, İslam fetihleri sırasında kendilerinden daha iyi muamele görmüş oldukları Arapların, getirmiş olduğu bu yeni dini kısa bir zaman içerisinde benimsemişlerdir1033. Sâsânî devletinin toplum içerisinde oluşturmuş olduğu sosyal düzen, bu düzen içerisinde sınıflar arası geçişin olmaması, yüksek sınıflara mensup insanların görkemli yaşam biçimi ve bunun karşısında halkın çektiği sefalet; İran’ı fetheden Arapların kendi aralarında sınıf farklarının olmaması ve yaşam tarzlarındaki sadelik Sâsânî toplumunun Arap fatihlerini çok çabuk bir şekilde sahiplenmelerine neden olmuştur1034. Ayrıca dine bağlılığın azaldığı ve ahlaki yozlaşmanın başgöterdiği Sâsânî toplumunda toplumsal alanda meydana gelen ahlaki çöküntü, yıkılmanın başlıca sebepleri arasında sayılmaktadır1035. Sâsânî devletinin ayakta kalmasının en büyük dayanağı olan ordu teşkilatının kendisini meydana getirmiş olduğu farklı sosyal kitleleri arasındaki anlaşmazlığın ordunun işlevsizleşmesine neden olduğu ve Sâsânî devletinin en büyük dayanağının zayıflaması çöküntünün en büyük nedenleri arasında sayılmaktadır1036.

Güçlü bir medeniyete ve oturmuş bir devlet yapısına sahip olan Sâsânî imparatorluğunun düzensiz ve donanımsız bir orduya sahip olan Araplar tarafından kısa bir zamanda ve kolay bir şekilde yıkılmış olmaları Arapların sahip oldukları güçlü bir yapıdan kaynaklanmamaktaydı1037. Bu dönemde dünyanın merkezi olarak kabul edilen Asya, Avrupa ve Afrika kıtalarındaki birçok devletin kendi aralarında yapmış oldukları savaşlar ve iç çekişmelerden dolayı yorgun düşmeleri üzerine bu ülkelerin topraklarının birçoğu Araplar tarafından ele geçirilmiş ve ciddi bir mukavemetle karşı karşıya kalmamışlardır1038. Aynı akıbeti paylaşan Sâsânî devleti de hem uzun bir süre içinde bulunduğu savaşlar ve diğer yandan yüz yüze kalmış olduğu iç problemlerden dolayı Araplar tarafından kısa bir süre içerisinde yıkılmıştır1039. Sâsânî bürokrasisi ve devlet yapısı iyice köhneyerek, çürümüş ve Arap akınları karşısında kolayca çözünerek dağılmıştır1040. Sâsânî devletinin yıkılmasının akabinde Medine’ye doğru İranlı esir

1032

A. Rafi Hakikat, age, s. 70.

1033

A Hüseyin Zerrinkoob, Do Karn-ı Sükût, s. 82.

1034

A Hüseyin Zerrinkoob, age, s. 84.

1035

A. Hüseyin Zerrinkoob, Tarih-i İran Ba‘de’z İslam, s. 158.

1036

Touraj Daryaee, age, s. 37; İnayetullah Rıza, age, s. 19.

1037

Roman Girişmen, age, s. 352.

1038

Gerard Chaliand, age, s. 42.

1039

Roman Girişmen, age, s. 352.

1040

akışı yaşanmış ve Sâsânî devletinin yıkılmasında önemli bir rolü olan Hz Ömer Medine’de yaşayan İranlı kölelerden birisi tarafından öldürülmüştür1041. Sâsânî devletinin son dönemlerinde din adamları ve soyluların devlet yönetimine sürekli olarak müdahaleleri siyasi çekişmeleri de beraberinde getirmiş ve her kesim kendi desteklediği hanedan üyesini Sâsânî tahtına çıkarmak istemiş ve bu durum liyakatli hükümdarların tahta çıkması yerine siyasi çekişmelerden dolayı idari yapının başsız kalmasına neden olmuştur1042. Ekonomik ve siyasi gücü elinde bulunduran din adamlarının halktan kopuk yaşantısı toplum içerisinde Zerdüştlüğün zayıflamasına ve kilisenin güçlenmesine sebep olmuştu. Tarihçiler arasında “İslam dini İran’a yayılmış olmasaydı, kilise ateş tapınaklarının önüne geçecekti”, görüşü bile yaygınlık kazanmıştır1043.

1041

David Nicolle, age, s. 60; A Hüseyin Zerrinkoob, Do Karn-ı Sükût, s. 86.

1042

A. Rafi Hakikat, age, s. 69.

1043

SASANİ DEVLETİNDE İDARİ TEŞKİLAT VE KURUMLAR

2.1. Sâsânî İdari Teşkilatı

Sâsânî devletinin yönetim şekli taçlı demokrasidir1044. Hükümdarın yetkilerini sınırlayan ve düzenleyen yazılı kanunların yanında, hükümdarın yetkileri dini, ahlaki, örfi gelenekler ile de sınırlandırılmıştır. Sâsânî devletinin yazılı kanunlarını derleyen matikan hezar dadıstan olarak adlandırılan bir anayasası bulunmaktaydı1045. Aslında bu anayasa, hukuki kararları ihtiva eden; daha çok mülkiyet ve aile hukuku üzerine görüşler bildiren bir mukarrerat kitabıydı1046. Bu kanunlar evlenme, boşanma, kadın ve köle hakları, evlat edinme, miras hukuku, mülkiyet hakları, vesayet, tapınak bağışları, hediyeler, satışlar, kredi ve borçlar, kişisel yaralamalara ait cezalar, eşler arasında aldatma, hırsızlık, yolsuzluk gibi suçlarda hüküm bildirmekteydi1047. Bunun yanında Sâsânî devletinin kurucusu I. Erdeşîr döneminde kendisi ve bilge veziri Tenser tarafından yazılmış ve Name-i Tenser diye meşhur olmuş kanunname tarzında bir kitap daha bulunmaktaydı1048. Erdeşîr bu kitapta siyaset, adalet ve devlet teşkilatları için tayin etmiş olduğu kuralları ve bazı konularla ilgili vasiyetlerini ekleyerek ülkeyi idare eden herkesin bu kurallara uymasını istemiştir1049. Kendisinden sonra gelen Sâsânî hükümdarları da bu hükümlere bağlı kalarak bu kitabın öğütlerinden istifade etmişlerdir1050. Bu anayasaya sıkı sıkıya bağlı kalan I. Hüsrev gibi hükümdarlar olduğu gibi bu kanunların aksine hareket eden Sâsânî hükümdarları da olmuştur1051. I. Hüsrev bu anayasaya bağlı kalmakla berber yönetim, ordu ve adli teşkilatlarla ilgili yeni kanunlar ihdas ederek bu anayasa kitabına eklemiştir. Sâsânî anayasası her şeyden önce

1044

Artur Kristensen, age, s. 174.

1045

Rahim Reisneya, Azerbaycan der Seyri Tarih-i İran, Tahran, (Trz), s. 629; Nina Garsoian, agm, V. 3, s. 587; Michael G. Morony, age, s. 295; A. Perikhanian, “Iranian Society and Law”, The Cambridge History of Iran, V. 3 (2), New York, 2007, s. 628; Hüseyin Nadirî Karababa, agm, s. 15.

1046

Ahmad Tafazzoli, A. L. Khromov, agm, s. 83.

1047

Michael G. Morony, age, s. 295.

1048

A. Rafi Hakikat, age, s. 62; İnayetullah Rıza, age, s. 8; Ahmad Tafazzoli, A. L. Khromov, agm, s. 83.

1049

İbnü’l-Belhi, age, s. 61.

1050

İbnü’l-Belhi, age, s. 61.

1051

dini bir anayasadır ve özellikle devlet yöneticileri ile ordu komutanlarının dini özelliği olan insanlar arasından seçilmesi gerektiğine vurgu yapmaktadır1052.

Erdeşîr ve kendisinden sonra gelen hükümdarlar bu kanunlara yeni şerhler ekleyerek kitabın güncelleşmesini ve gelişmesini sağlamışlardır. Devlet yönetimi ve adalet ile ilgili güçlü kanunlara ve öğütlere sahip olan bu kitap Sâsânîlerin yıkılmasından sonraki dönemlere kadar ulaşmış ve birçok devlet adamı bu kitabın içeriğinden istifade etmişlerdir1053. Hükümdarın başında bulunduğu ve son sözü söylediği fakat kararların karşılıklı görüşülerek alındığı bir danışma kurulu bulunmaktaydı ve bu kurul günümüzdeki bakanlar kurulu gibi çalışmaktaydı1054. Bu danışma kurulunun içerisinde bozorgan denen ileri gelenler mobad ve hirbad adı verilen iki ayrı din adamı sınıfı ve hanedan üyeleri bulunmaktaydı1055. Bunların dışında din adamlarından, askerlerden, debir adı verilen müdürlerden, dihgan denen feodallerden ve vezirlerden oluşan ayrı ayrı danışma kurulları bulunmaktaydı1056. Kısaca devleti yöneten erk veya hükümet; hanedan üyeleri, din adamları, ordu komutanları ve soylulardan meydana gelmekteydi1057. Simocotta, Sâsânîler dönemi idari teşkilatı içerisindeki önemli memuriyetleri sayarken bunların süvari komutanları, yargıçlar, sayım memurları, maliye memurları ve hazinedarlar olduğunu ifade etmektedir1058. Bu görüntüsüyle Sâsânî idari mekanizması bir üst krala bağlı alt krallıklar, prensler ve güçlü soyluların oluşturmuş olduğu bir devlet mekanizmasını andırmaktaydı1059.

Sâsânî devlet yönetimi oldukça güçlendirilmiş yüksek kapasitede merkeziyetçi bir yapıya sahiptir1060. Başka bir yönüyle de birbirine bağlı meclislerden oluşmuş karmaşık bir idari mekanizma söz konusuydu1061. Sâsânî devlet yönetimi başında hükümdarın bulunduğu saray monotoryumundan aşağı doğru köylü sınıfı idarecilerini 1052 İbnü’l-Belhi, age, s. 90. 1053 İbnü’l-Belhi, age, s. 61. 1054

Ali Farazmand, “State Tradition and Public Administration in Iran Ancient and Contemporary Perspectives”, Handbook of Comparative and Development Public Administration, (Edt. Ali Farazmand), New York, 2001, s. 620, 621.

1055

İlber Ortaylı, age, s. 11, 12, 13.

1056

Said Nefisi, age, s. 26; Roman Girişmen, age, s. 313; Antonio Panaino, “Commerce and Conflict of Religions in Sâsânîan Iran Between Social Identity and Political Ideology”. Commerce and Monetary

Systems in the Ancient World: Means of Transmission and Cultural Interaction, (Edt, Robert Rollinger,

Christoph Ulf) Stuttgard, 2004, s. 385.

1057

Roman Girişmen, age, s. 350; Benjamin Read Foster, Karen Polinger Foster, Civilizations of Ancient

Iraq, New Jersey, 2009, s. 178; Ehsan Yarshater, “Introduction”, V. 3(1), s. xxi.

1058

İnayetullah Rıza, age, s. 10.

1059

David Nicolle, age, s. 10.

1060

Ali Farazmand, agm, s. 620.

1061

içine alan dihganlardan oluşmuş küçük kurullara kadar birbirine bağlı iç içe farklı örgütlenmeler şeklinde ülkeyi ve halkı idare etmekteydi1062. Sâsânî devleti sanılanın aksine tek parça bir devlet değil birçok devletten oluşan bir devletler topluluğuydu1063. Başka bir deyişle kendi içlerinde serbest fakat dış yönetim açısından Sâsânî devletine bağlı federatif bir yapıya sahipti1064. Bu devletin bünyesinde farklı dilleri konuşan, farklı dinlere inanan, farklı ırklara mensup müstakil hükümdarlıklar bulunmaktaydı ve bunların yönetimleri babadan oğula geçebilmekteydi1065. Sâsânîler döneminde Yemen, Hire, Ermenistan gibi bağlı ülkelerin yöneticilerine şah veya şahî unvanı verildiği için Sâsânî hükümdarlarına da şahların şahı anlamında şahenşah adı verilmekteydi1066. Aynı şekilde Sistan, Kirman ve Kuşan gibi eyaletlerde yöneticilik yapmakta olan hükümdar çocukları veya Sâsânî soylularından kimselere de şahî unvanı verilmekteydi1067. Sâsânî devleti bu yapısını Aşkaniler (Partlar) dönemi devlet yapısından almaktaydı. Aşkaniler döneminde mevcut teşkilat ve kurumlar Sâsânî devletinin kurulması ile beraber olduğu gibi devam etmiştir. Aşkaniler döneminde ülke, adına mülük-ü tavaif denilen, kendi içlerinde bağımsız mahalli krallıklardan oluşmaktaydı1068. Sâsânî devletinin kurulması ile beraber bütün bu mahalli krallıklar tek çatı altında toplanarak merkezi bir devlet sistemi oluşturmuştur1069. Bu mahalli krallıklardan boşalan eyaletler ise hanedan mensubu prensler ve ileri gelen soylular tarafından doldurulmaya çalışılmıştır1070.

Bunun yanında Sâsânî imparatorluğu büyük ölçüde mobad adı verilen din adamlarının kontrolünde olan bir din devletidir1071. Bu din adamlarının hükümdar tayin