• Sonuç bulunamadı

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri Programlarının Temel Dayanakları ve İlkeleri

ÜÇÜNCÜ BASKI İÇİN NOT

7. EĞİTİMDE REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA ETKİNLİKLERİNİN PROGRAMLARI

7.3. Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri Programlarının Temel Dayanakları ve İlkeleri

Çağımızda eğitim sürecinin örgün olarak yer aldığı okul bir yer, bir organi-zasyon olmaktan çok bir ortam olarak değerlendirilmektedir. Okul, bireylere salt akademik bilgiler verilen veya bireylerin salt akademik bilgiler edindiği bir yer olmayıp, bireylerin "insanlar" olarak büyüyüp geliştikleri ve etkileşimde bu-lunduklan bir ortamdır. "İnsanlar" olarak bireylerin gelişimlerini sağlamanın yaklaşım ve yöntemi de okul ortamının atmosferini daha insancıl, daha yaşama dönük ve olumlu kılmaktır (Schmush, 1972). Bireyin yetiklik, ilgi, yetenek ve başanlan ölçüsünde gelişmesi ve yönlenmesi, yönlendirilmesi bu atmosferin in-sancıl olması ile güvenilir olmasına ve yaşam deneylerine olanak sağlamasına bağlı olup böyle bir ortamda akademik başan ve ilerleme de verimli ve doyuru-cu olur. Okulu böyle tanımlayıp böyle kabul etmek, okulun psikolojik öğrenim, gelişim ve etkileşim açısından belirlenmesini sağlamaktadır. Okul böyle bir ortam olunca Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinliklerine ve bunlardan so-rumlu olan yetkililere büyük bir öncülük görevi düşmektedir. Bu görev, Rehber-lik ve Psikolojik Danışma EtkinRehber-liklerine eğitim sürecinin bütünlüğü içinde önemli bir yer belirler ve bundan önceki açıklamalarda ortaya konan bu etkin-liklerin anlamını vurgular. Bu görevi gerçekleştirmek için uygun bir ortam ya-rattıktan sonra, gerçekçi ve etkili olabilecek programlar oluşturmak ve araçlarla desteklemek gereklidir.

Böyle bir ortamda Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin yalnız belli öğrenci "soranlarını" kapsayan, onları hedef alan etkinlikler olması bekle-nemez. Deneyerek, yaşayarak öğrenim işlemlerine olanak sağlayan okul orta-mındaki çalışmalarda genellikle Rehberlik ve Psikolojik Danışmaya gerek yara-tan istek uyandıran "sorun" veya "sorunlar" öğrenenlerin, öğrencilerin kafasında açık ve seçik olarak biçimlenmez. Genelde ve sıklıkla bunlar, öğren-ciyi dikkatsiz, kayıtsız, karşıt, inatçı veya yetersiz gören öğretmenin algısından ortaya çıkar veya sorun bir akademik başarısızlık, geri kalmışlık, yeteneğe göre düşük başarı veya çalışma güdü ve güdülenmesinin eksikliği olabilir (Mathew-son, 1962).

Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinliklerinin bireylerin gereksinmeleri çerçevesinde ve düzeyinde etkili olmasının amaçlandığı benimsenerek konular tartışılmış bulunmaktadır. Bununla beraber uygulamalara şöyle bir göz attığı-mızda, Rehberlik uğraşılarının büyük bir kısmım bireylerin ortaya çıkan sorun-larına ayırdığını ve sorunlar ortaya çıktıkça da onları karşılamaya çalıştığını ve bu biçimde programların düzenlenip yürütüldüğünü görürüz. Rehberliğin da-yandığı bilimsel temeller ve kuramlar çerçevesinde ise uğraşıların ve program-ların "sorunlara" değil gereksinmelere ve gelişmeye yönelik olması ve onları kapsaması belirtilmektedir. Çelişkili gibi görünen bu durumu açıklığa kavuştu-rup, programlann genel özelliğini belirlemek için "sorunlarla" gereksinmeler arasında bir ayırım yapmak yararlı olabilecektir. Bir örnek ile konuyu ele alır-sak şunu belirleyebiliriz: Bireyin Rehberlik ve Psikolojik Dayanışmaya gerek duyacağı bir gereksinmesi soran olarak algılanmayabilir. Bireyin belli yaşlarda olgun, gerçekçi ve akıllı bir eğitim-iş görüşü geliştirmeye gereksinmesi- Mes-leksel davranışlar geliştirmesi -genellikle ne birey ne de diğerleri tarafından her zaman bir soran olarak algılanmaz. Ancak bir seçim yapma ve karar verme du-rumunda kalınınca, liseyi bitirip üniversiteye girerken, iş yaşamına atılma duru-munda, belli bir soran olur. Gerçekte ise bu kişisel gereksinme, bütün öğrencile-rin bireysel yararlan açısından olduğu kadar toplumsal yönden de Rehberlik ve Psikolojik Danışmayı gerektiren, programlı etkinlikleri öngören bireysel ve top-lumsal bir gereksinmedir. Bu konuya bir gereksinme olduğu için yaklaşıldığın-da ve gerekli programlama yapıldığınyaklaşıldığın-da bu konuyaklaşıldığın-da "sorun" veya "sorunlara"

aynca yönelme gereği kalmayabilir. Mesleksel davranışlann gelişmelerinde Rehberlik programı sürekli ve etkili olmaktadır, yönlenmeye olanak ve ortam sağlamaktadır.

Okul ortamında ister öğretmen veya yöneticilerin göndermeleri ister öğren-cilerin kendilerinin Rehberlik uzman ve görevlilerine gelmeleri söz konusu olsun, kişisel ve bireysel "soranlarla" uğraşmakla Rehberlik ve Psikolojik danış-ma sorumluluğunun yeterli bir biçimde ve düzeyde yerine getirilmeye yaklaşıl-dığım kabul edemeyiz. Onun içindir ki Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkin-liklerinin programlarının bu sorunlar veya rastlantı olgular için hazırlanmaması gerekir. Bundan önceki bölümlerde tartışıldığı ve Rehberliğin anlamının açık-lanmasında ele alındığı gibi Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri ve uy-gulamalar bireylerin gelişimlerinde esas olan gereksinmelere yönlendirilme du-rumundadır. Bu bakımdan programların temel dayanağı olan gereksinmelere

belli bir biçimde yeniden değinmekte ve programların ilkelerine ulaşmakta yarar görülmektedir.

Okul ortamında bireylerin gereksinmeleri öğretim ve Rehberlik uygulama-larında ortaya çıktıkça eğitim sürecinin tüm basamak ve düzeylerinde incelen-miş ve belirlenmeye çalışmıştır. Bu çalışmalarda gereksinmeler genel olarak zi-hinsel ve fiziksel sağlık, eğitsel ve iş tercihleri, kişilik güçlükleri, akademik yetersizlikler, cinsel sağlık ve hijyen ile toplumsal eylemler gibi alanlara ayrıla-rak sınıflandırılmışlardır (Mathewson, 1962). Ülkemizde öğrencilerin gereksin-melerine ilişkin sistematik bir inceleme ve belirleme olmamakla beraber bu sınıflandırmanın genel çerçevede ülkemiz okullarında öğrencilerin gereksinme-lerini kapsadığını görmekteyiz. Bir günlük gazetede yayınlanan yalnız kız öğ-rencilerle yapılan bir incelemede, öğrencilerin gereksinmelerini ve onlara daya-lı belli başdaya-lı sorunlarım görebilmekteyiz (Tükel, 1981). Bu incelemede liseli kız öğrencilere 1977 ve 1981 yıllarında mezuniyetlerine yakın bir dönemde anket-ler aracılığıyla sorular sorulmuş ve görüşmeanket-ler yapılmıştır. Liseli kız öğrencianket-ler grubunun eğitsel ve iş gereksinmelerine ilişkin olarak beliren sorunlan dikkati çekmiştir. 1977 grubunun yaşama ilişkin sıkıntı ve korkulannın 1981 grubunda gelecekleri ile ilgili endişelere dönüştüğü belirtilmektedir. 1977'de liseli kız hem üniversiteye girememek, hem üniversiteli olmak korkusunu yaşamaktadır.

1981 de liseli kızın farkı, bu endişeleri lisede yaşamış olması ama yaşamla, ge-lecek ile ilgili endişelerinin ise sürmekte oluşudur (Tükel, 1981).

Bu incelemede, liseli kızlann eğitim gereksinmelerinin karşılanmadığım ve kızlann "bu eğitim sistemi bizi hayata hazırlamıyor" görüşünde olduklanm, olumlu ve gereksinmelerini karşılayacak toplumsal ilişki kurma ve deneyim ka-zanma gereksinmelerinin de karşılanmadığım "toplum bizi göz altında tutuyor"

görüşü ile ortaya koyduklanm gözlemekteyiz. Toplumun ve dolayısıyla ailenin kendilerini anlamadıklannı ve bundan dolayı bir çok sörunlannm olduğunu ileri sürmekte 1981 de liseli kızlar.

Liseli kızlann karşılanmadığım ileri sürdükleri bir diğer gereksinme konu-su yetişkinlerin, büyüklerinin kendilerine güvenmemeleri ve ondan doğan so-runlar olarak oltaya konulmuştur. Liseli kızlara göre anne ve babalan güvenme-mekte, kız-erkek arkadaşlığı konusunda büyük anlaşmazlık ortaya çıkmakta ve yasaklarla sorun çözümlenmeğe çalışılmakta ve bu ise yasaklara daha çok ilgi duymayı doğurmaktadır. Geleceğe hazırlanma, geleceği güven içinde düşünme gereksinmesi konusunda ise liseli kızlara göre ana-babalan, onlan yaşama ve geleceğe yeterince hazırlamamaktadırlar. Cinsiyetlerinin toplumdaki değer hü-hükümlerine göre ortaya koyduğu sorunlannın bilincinde olduklanm gösteren liseli "kızlar, cinsiyet benliklerini benimsemiş olup memnun olduklanm ortaya koyabilmektedirler. Buna ek olarak yaşama hazırlanma konusu ile ilişki kurula-rak değerlendirilebilecek bir önerileri de okullarda "cinsel eğitim" in ele alınma-sı olmaktadır.

Bu incelemenin de ortaya koyduğu gibi bireylerin yaşamında onlan en çok etkileyici, gelişimlerinde endişe ve sıkıntı kaynağı olan sorunlar psikolojik özel-likler taşımakta ve psikolojik gereksinmelerin karşılanması veya karşılanama-ması ile ilgili olmaktadır. Bu bakımdan, daha önce değinilen Havighurst'ün (1948), psikoloji açısından gereksinmeyi, birbiri ardından gelen büyüme ve

ge-üşmenin temel istek ve gereklerinin karşılanması ve üstesinden gelinmesi için temel olarak ele alıp, "gelişim ödevleri" kavramı üzerinde durarak, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin programlarını bu ödevlerin yapılmasına yö-neltmek durumunda kalırız. Gelişim sürecinden ve ilgili gereksinmelerden ve gelişim ödevlerinden söz ettiğimiz zaman, bireyin değişik aşamalardaki belirgin büyüme sorunlarının yayılmasından değil, fakat daha çok bireyi giderek artan bir ölçüde bunları ve karşılaştığı diğer sorunları etkili ve kendine güvenir bir bi-çimde karşılamayı öğrendiği öznel süreçte Rehberlik ve Psikolojik Damşmanın yardımlarından ve etkilerinden de söz edebilmekteyiz.

Birinci bölümde Bireyin Gereksinmeleri başüğı altında yapılan genel açıklamalarda "gereksinme" kavramının psikolojik anlamına değinmiştik. Reh-berlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin programlarında ele alınacak temel gereksinmeleri belli başlıklar altında incelemek programlar geüştirme bakımın-dan yararlı olacaktır. Yukarıda değinilen liseli kızlara ilişkin incelemede yansı-tıldığı gibi, eğer biz okullarda çocukların, gençlerin konuşurken veya kendileri ve sorunları, dertleri, endişeleri ve şikayetleri hakkında yazarken ve onların

"davranış dilini" anlamaya uğraşır ve dediklerini dikkatle dinlersek Rehberlik ve Psikolojik Danışmanın karşılamasını istiyeceğimiz, planlayacağımız en temel gereksinmelerin doğrudan ve anındaki görüntüsünü elde edebiliriz. Kuş-kusuz psikolojik ölçme araçları ve diğer yöntem ve araçlarla bu gereksinmeleri belirlemek olanağı vardır. Öğrencilerin kendi sözcükleri ile bazı gereksinmeleri şöyle özetlenebilir:

* Kendini en iyi biçimde ortaya koymak.

* Okuldan olabildiğince yararlanmak.

* Anlaşılmak, kabul edilmek ve güven duyulmak (özgür olmak).

* Belâlardan uzak durmak.

* İlerlemek, başarılı olmak.

* Çalışmalarını daha iyi yapmak.

* Grubu ve akranlarıyla iyi ilişkileri sürdürmek.

* Yaşamda bir amacı olmak.

* Bir meslek öğrenmek.

Klinik türü bir tam çözümlemesi ile sağ duyuya dayalı bir gözlem arası bir yerde ve Rehberlik ve Psikolojik Danışma yaklaşımına uygun olarak yapılacak bir beürlemede öğrencilerin gereksinmeleri ve bunlarla ilgili sorunlarının dört temel alana dağılım eğilimi dikkati çekmektedir (Mathewson, 1962). Bunlar:

a. Kendi içinde bulunduğu çevre ve durumla ilgili olarak benliği anlama gereksinmesi.

b. Çevresel isteklerle ve gerçeklerle olduğu kadar benlikle ve kendi içinde uyarlama, uyuşma gereksinmesi. Uzlaşma sağlama.

c. Kendini bugünkü ve gelecek duruma alıştırma gereksinmesi.

d. Benlik'i gerçekleştirme ve kişilik gizil gücünü (potansiyelini) geliştirme gereksinmesi.

Okulda bir öğrenci "kendimi en iyi biçimde ortaya koymak istiyorum" de-diğinde "ben kimim" sorusuna cevap bulabilmek için, gerçekten önce kendi ki-şisel özelliklerini tanımayı aramaktadır. Böylece benlik'in gizil gücünü, kapasi-tesini ve özelliklerini anlamak ve öğrenmeye yönelik temel bireysel gereksinme doğmuş olur. Bu temel gereksinme ile ilişkili olarak Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin programımn uygulanmasında bireyin psikolojik özel-liklerinin değerlendirilmesi ve yorumlanması diye isimlendireceğimiz işlemleri ve yöntemleri ele alabilmekteyiz. Aynı şekilde, "okuldan en iyi şekilde yarar-lanmak". "belâlardan uzak durmak" gibi öğrenci sözleri, günlük yaşamın ger-çeklerine uyum, benlik'in etkili bir biçimde çevre ile ilişki kurması gereksinme-si kategorigereksinme-sine girmektedir. "Yaşamda bir amacı olmak", "İlerlemek, başarılı olmak", "Bir yere varmak", "Üniversiteye girmek" gibi sözlerle de bir menin belirtildiğini görmekteyiz. Bu gereksinme en önemli, temel bir gereksin-medir. Bu gereksinme yalnızca kendini anlamayı içermez, ortaya çıkan bir çev-reye uyum sorunu veya gelecek durumlar için geliştirilmiş bir yöntemle de ilgili değildir. Temel olarak bu, "benliği gerçekleştirme" bir benlik doyumu, gizil güçlerin geliştirilmesi sorunudur.

Özetle, okullarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin prog-ramlamasında temel dayanak öğrencilerin gereksinmeleridir. Tüm öğrenciler;

kendilerini anlamada, okul yaşamının gereklerine ve gerçeklerine uyumda, gün-cel ve gelecekteki durumlara akıllıca kendilerini hazırlamada ve uyarlamada ve gizil güçlerini olabildiğince gerçekleştirmede sürekli ve kalıcı gereksinme duy-maktadırlar. Bu gereksinmeleri karşılayacak etkinlikleri okullarda programla-mak gerekmektedir. Bu programların kapsamım bu gereksinmeler belirlemekte ve kullanılacak Rehberlik ve Psikolojik Danışma programlannda yöntemler ise değerlendirme, uyum sağlama, yönelme-yönlendirme ve gelişme olmaktadır.

Gökçe (1984), Ortaöğretim gençliğinin beklenti ve sorunlarını kapsayan araştır-masında, ülkemizdeki durumu gençliğin gereksinmelerini ve Rehberlik ve Psi-kolojik Danışma ile ilişkilerini ayrıntılı bir biçimde ele almaktadır. Bu çerçeve-de okullarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin programlarının geliştirilmesinde temel kavramlar ve dayanaklar şunlar olmaktadır:

a) Rehberlik ve Psikolojik Danışma, Kolaylaştırıcı, Destekleyici Etkinlik-lerden Oluşur.

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri eğitim süreci içinde öğretimi ve gelişmeyi kolaylaştırıcı, destekleyici ve donatıcı özellik taşır. Bir diğer deyiş-le Rehberlik etkinlikdeyiş-leri eğitim programlarının amaçlarını tek başına gerçekdeyiş-leş- gerçekleş-tirmeye çalışmazlar. Öğrencilere, öğretmenlere ve yöneticilere öğrencilerin

geli-şimleri ve öğrencilerle beraber çalışmanın başarılı olması konusunda yardımcı etkinlikleri, Rehberlik gerçekleştirme durumundadır. Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinden sorumlu olan uzman, öğrencileri "eğitmez" ama eği-tilmelerinde anlama, bilgi, kaynak ve sorunlarla ilgili çözüm olanakları sağla-maya çalışır.

Öğrencilerin program seçmelerinde, seçtikleri programa ilişkin hazırlanma eylemlerinde gereksinme ve yetenekleri çerçevesinde öğrenimde başarılı olma-malarında yardımlar, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin program-larında yer almaktadır. Öğrenme konusunda, öğrenen ile öğretenin öğrenmeye ilişkin sorunlarına çözümler bulunmasında Rehberlik ve Psikolojik Danışma, kolaylaştırıcı, gerekli bilgilerle donatıcı ve alınan kararlan gerçekler ölçüsünde destekleyici rol oynamak durumundadır. Örneğin öğrencilerin yeteneklerini, il-gilerini ve genel başanlarım ölçmeyi ve değerlendirmeyi amaçlayan Rehberlik etkinliği programı, toplanılan bilgileri, yöneticinin, öğretmenin ve öğrencinin kullanımına hazırlayarak sunduğunda öğrenenin yönlenmesini ve öğrenimi ko-laylaştırması, donatması ve desteklemesi sağlanmış olur.

b) Rehberlik Etkinlikleri Tüm Öğrencilere Yöneliktir ve Tüm Öğrencileri Kapsar.

Bundan önceki açıklamalarda da vurguladığımız gibi Rehberlik ve Psikolo-jik Danışma Etkinliklerinin programlannda tüm öğrencilere ulaşma, yardım gö-türme temel bir ilkedir. Deneyimler, Rehberlik etkinliklerinin ve olanaklarının, eğitim ortamında, yalnızca herhangi bir sapma gösteren, sorunlu kabul edilenle-re değil tüm öğedilenle-rencileedilenle-re götürmenin önemini göstermektedir (McDaniel, 1956).

Bu bakımdan okullarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin prog-ramlannm, sapanlara, normal dışı olanlara yönelik bir uğraşı olarak tamnması, böyle görülmesi tehlikelidir. Yalmz problemlilerinin başvurduğu bir yer olarak düşünülür, kabul edilirse, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin götü-rebileceği yardım çok sınırlı olup, okul yaşamında anlamlı ve yararlı bir yerinin ve rolünün bulunmaması doğaldır.

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri yalnızca belli bir okulun için-deki tüm öğrencilere değil, ilk okuldan liseye daha doğrusu üniversite eğitimi-nin sonuna kadar eğitim sistemi içindeki tüm öğrencilere götürülme durumun-dadır. Programlar bu kapsamlılığı dikkate alacak biçimde oluşturulmalıdır.

Rehberlik etkinliklerinin yararlan ve etkili oluşlan, okullann yaşam ortamlan, etkinlik örüntüleri içindeki statülerine bağımlıdır. Bu statü ise tüm öğrencilere hizmet götürme ile oluşturulabilir. Yükseköğretimde Rehberlik ve Psikolojik Danışma etkinlikleri, ortaöğretimden farklı boyutlan kapsamaktadır.

c) Rehberlik Etkinlikleri Birçok Kimseyi Kapsar.

Rehberlik etkinlikleri ve programı okul sistemi ve yaşamı içinde yalnızca birkaç profesyonel elemamn, uzmanın sorumluluğu veya malı değildir. Okul ya-şamında her yöneticinin, her öğretmenin okuldaki Rehberlik işlevleri içinde bir rolü bulunmaktadır. Şöyleki; Yöneticilerin mümkün olduğu kadar çok

öğrenci-nin ortak gereksinmelerini karşılayacak öğretim programını plânlama ve yürüt-me görevi ve öğretyürüt-menlerin de her öğrencinin bireysel gereksinyürüt-me ve sorunları-nı kabul ederek onlara uyan öğretim programı planlama ve yürütme sorumluluk-ları vardır. Kuşkusuz merkezi bir sistemin, yönetim ve eğitim programlat hazırlama özelliği taşıyan ülkemiz eğitim sisteminde, yönetici ve öğretmenlerin hazırlayacakları programlar ülke için hazırlanmış olan programların içinde ve sınırlı olmak durumundadır. Bu bakımdan yönetici ve öğretmenlerin program planlama rollerinden çok programlan yürütme rollerinde Rehberlik etkinlikleri-ne katkıda bulunmalan söz konusudur.

Yönetici, okulun veya sistemin tüm eğitim uğraşılannın bir resmi sorumlu-su olarak, sistemdeki bireylerin ve eğitim etkinliklerinin, Rehberlik gereksinme-lerinin kabul edilip karşılandığından emin olmak durumundadır. Eğitim süreci-nin, öğelerinin bütünlüğü ve uyumu içinde, yerine getirmesini sağlamak yöneticinin temel işlevi ve sorumluluğudur. Bu bakımdan sürecin yönetim, öğ-retim ve Rehberlik öğelerinin uyum ve verimliliğe yönelik işlemesini yönetici-nin sağlaması gereklidir.

Öğretmenler ise, genelde yöneticinin aksine, okulun tüm gereksinmeleri üzerine yoğunlaşma yerine öğrencinin veya öğrencilerin bireysel olarak gerek-sinmeleri, belirli sorun ve öğretimin belirli amaçlan üzerinde durmaktadırlar.

Örneğin yeteneği düzeyinde ve ölçüsünde başan sağlıyamıyan, öğrenemeyen bir öğrencinin durumunun, Rehberlik uzmanının öğretmene yardımcı olmasıyla belirlenmesinden sonra bu öğrencinin öğrenmede karşılaştığı engeli aşamasında yardımcı olmak öğretmenin sorumluluğu olmaktadır.

Öğretmene, Rehberlik uzmanına ve yöneticiye ek olarak okuldaki diğer elemanlar da Rehberlik etkinliklerine katılmaktadırlar. Öğrencilerin sağlık so-runlannın çözümüne yardımcı olan ve tedavi sağlayan okul doktoru ve hemşire öğrencinin gelişimine ve başansına olumlu katkılarda bulunmaktadır. Sağlık so-runlanmn çözümü öğrencinin başansında önemli olan moralini yükseltir, güdü-lenmesini sağlar. Okul psikologu, okulun sosyal hizmetler sorumlulan eğitim sürecinde kendi alanlannda önemli roller oynarlar. Bunun yanı sıra Rehberlik etkinliklerinin programlanmasında Okul-Aile Birliği, ve buna benzer okul çevre ilişkilerinde rol alan toplumsal organizasyonlann ve kişilerin de rol almalan dü-şünülebilmelidir.

d) Rehberlik Etkinliklerinde Sorumlu ve Yetkili Lider Tanınmalıdır.

Okul ortamında genel olarak bir müdürün bir öğretmenin "Hepimiz Reh-berlik etkinliklerini yürütüyoruz" "Hepimiz öğrencilerin gereksinmelerine cevap vermeye, onlarla ilgilenmeye çalışıyoruz" biziminde konuştuğuna sık sık rastlamak olasıdır. Kuşkusuz Rehberlik etkinlikleri tüm okula yayılmakta, bir-çok görevli rol almakta ise de eğer etkili, saygınlığı olan bir etkinlikler grubu olarak geliştirilip yürütülecek ise, bu etkinliklerde liderlik tanınmalı ve belirlen-melidir. Rehberlik etkinliklerinde liderlik, değişik düzeylerde ve aşamalarda farklılaştınlabilir. Birden fazla okulu kapsayan, örneğin bir kent'iıı aynı düzey-de okullannın Rehberlik etkinliklerinin geliştirilmesindüzey-den ve eşgüdümündüzey-den

so-rumlu, bir lider, Rehberlik uzmanı atanabilir. Bu uzman Milli Eğitim Müdür Yardımcısı statüsüne sahip olarak "öğrenci işlerinden" sorumlu tutulabilir ve yetkili kıhnabilir.

Kuşkusuz her okulda Rehberlik etkinliklerinden sorumlu bir yetkili uzma-nın bulunması ve onun liderliğinde programların yürütülmesi gerekli olmakta-dır. Okuldaki Rehberlik etkinlikleri liderleri diğer sorumlular ile işbirliği ve yakın ilişki içinde çalışma durumunda bulunmalıdırlar.

e) Rehberlik Etkinliklerinin Uygulanabilmesini Sağlayacak Önlemler Alın-malıdır.

"Rehberlik çok önemlidir", "Rehberlik bizim sistemimizin esasıdır", "Reh-berlik bizim eğitim sistemimizin, eğitim programının kalbidir", "Eğitim refor-mumuzun candaman Rehberlik programı olacaktır", gibi birçok görüş ve fikir eğitim yöneticilerince ve planlayıcılannca belirtilmektedir. Bunlarla beraber sıklıkla gördüğümüz gibi birçok planlayıcı ve yönetici sistemin bu "en önemli™

programına bu "kalb"e onu işletecek zaman, yer, bütçe ve personel vermek ko-nusunda aynı coşkuyu göstermezler ve olanak sağlamazlar, çaba göstermezler.

Eğer Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinlikleri programı okulda yer alacak ise, bu etkinlikler için zaman, yer ve yetkili ve profesyonel elemanlar sağlamak gereklidir. Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerini sunmak ve sağlamak eğitim programlan içinde rastlantısal olmamalı, sürekli, gerçekçi ola-rak eğitim sisteminin temel planlamasının içine alınmış bulunmalıdır.

f) Rehberlik Etkinliklerinin Organizasyonu Esnek ve Akıcı Olmalıdır.

Rehberlik etkinliklerine ilişkin program ve organizasyonlara açık ve seçik olması gereği bu programlann esnek olmasına engel değildir. Öğrenci gereksin-meleri zamanla ve çevre koşullanyla değişebileceğine göre bu gereksinmelere yönelik Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinlikleri program ve organizasyo-nu bu değişmelere cevap verebilmelidir. Bu ise Rehberlik ve Psikolojik Danış-ma Etkinliklerinin programlannın değişebileceği düşünülerek hazırlanDanış-ması ge-reğini doğurur.

Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinliklerinin programlanmasında daha önceki bölümlerde açıklanan Rehberliğin temel ilkeleri ve işlevleri esas alınarak bu ilke ve işlevler gerçekleştirilmek durumundadır. Bununla beraber Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin programlanmasında esas alınacak ilkelere kısaca değinerek bazı yinelemelere yer verilmesi yararlı olacaktır. Özellikle okullarda bir "ekip" çalışması özelliğini taşıyan Rehberlik etkinliklerinde birçok kimse rol alacağına göre bu rollerin program içinde uyumlu yürütülmesi prog-ramdaki temel ilkeleri ve yukarda sayılan temel kavram ve dayanakları esas al-makla sağlanabilir.

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin okullarda programlanma-sında esas alınması gereken ilkeleri birçok yazar (Mortensen, 1966, Shertzer.

1971, Mc Daniel, 1956, Mathevvson, 1962, Ülkü, 1978, Kepçeoğlu, 1981) aynı boyutlarda ele almaktadır. Kepçeoğlu'nun (Kepçeoğlu, 1981), yapmış olduğu derleme ve açıklama bu konudaki ilkeleri belirten kapsamlı bir açıklama olması bakımından izlenmesi önerilecektir. Bu ilkeler özetle şunlardır:

a. Rehberlik ve Psikolojik Danışmanın temelinde bulunan bireyin hak ve sorumlulukları çerçevesinde demokratik ve insancıl bir anlayışın prog-ramlara ve uygulamalara yansıtılması gerekir.

Bireyin en üst düzeyde gelişmesi demokratik ve insancıl ortamın bir ürünü-dür. Demokratik ve insancıl ortamın temel özellikleri olan karşılıklı anlayış, kabul, saygı, seçim ve karar verme hakkı gibi davranışlar ile bireyin değerli oluşu eğitim ortamına yansıtılmalıdır. Eğitim, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleriyle öğrenme ortam ve işlemini insancıl kılmayı en üst düzeye çıkara-bilmektedir.

b. Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri ve Programları öğren-ciye odaklanmış eğitim düzenine temellendirilmektedir.

Diğer bir deyişle Rehberlik ve Psikolojik danışma anlayışı tüm boyutlarıy-la, öğrenciyi merkezine alan bir eğitim düzenini öngörmektedir (Kepçeoğlu, 1981). Böyle bir eğitim düzeninde programlar öğrencilerin yetiklik, yetenek, ilgi, başan ve gereksinmelerine göre düzenlenmekte ve Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri programlan ile bütünlenmektedir.

c. Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinlikleri programlanarak ör-gütlenmiş olarak profesyonel kişilerce sunulmalı ve yütürülmelidir.

Bu konuda bundan önce açıklamalar yapılmış ve örgütlenme ile etkinlikle-rin profesyonel elemanlarca yürütülmesi üzeetkinlikle-rinde durulmuş idi. Okullarda Reh-berlik programlarının ele alınarak, yaygınlaştınlması bir planla başlatılmalı ve gerçekleştirilmelidir. Kuşkusuz bu planlamanın bir boyutu profesyonel eleman-lann yetiştirilmesini ve kullanılmasını kapsamak durumundadır.

d. Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin programlarında öğrencilerin kişiliklerini tanıyarak anlamalarına, kabul etmelerine, sorun-larını çözüp uyum sağlamada kendilerine yeter duruma gelmelerine olanak tanıyan işlemlere ve çalışmalara yer vermek gereklidir.

Öğrenciniıv gelişmesine yönelik eğitim uygulamalannda öğrencinin kendi-sini tanıması ve kendi sorunlanna eğilmesi ancak Rehberlik ve Psikolojik Da-mşma Etkinlikleriyle sağlanabilmektedir.

e. Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin programlarında görev alacak olanlarla öğrenciyle yakından ilgili olanların anlayış ve uygu-lama işbirliği içinde olmaları sağlanmalıdır.

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerin görev ve sorumluluk alacak-ların Rehberlik anlayışı konusunda aym görüşü paylaşmalan ve bu görüşün ön-gördüğü düzen içinde çalışmaları, sonuca ulaşmayı sağlıyabilecektir.

7.4. Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri Programlarının OrtaK