• Sonuç bulunamadı

Eğitimde Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin Temel Ge- Ge-reksinmeleri

ÜÇÜNCÜ BASKI İÇİN NOT

7. EĞİTİMDE REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMA ETKİNLİKLERİNİN PROGRAMLARI

7.1 Eğitimde Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin Temel Ge- Ge-reksinmeleri

Genelde, Rehberlik, eğitim sürecinin bir öğesi olarak, bireyi tanımak ve ona kendisini tanıtmak, bireyi kabul etmek ve onun gelişmesine yardımcı olmak anlamını taşımaktadır. Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerini, okul programlannın aynlmaz bir parçası ve bütünleyicisi olarak ele almanın mantık-sal nedeni üzerinde duranlar eğitimi toplumun ve bireyin gelişmesinde önemli bir süreç kabul etmektedirler. Katz (1963), ortaöğretimde Rehberlik Etkinlikle-rinin yerini tartışırken, eğer eğitimin rolü kültürün geçişimini (aktanlmasını) sağlamak ise, Rehberlik ve Psikolojik Damşmanın rolünü de bireye kültür ile uyum sağlamada, uyuşmada, uzlaşımda, yardım etme olduğunu ileri sürerek ko-nunun bir değer ve tutum geliştirme konusu olabileceğine değinmektedir. Bura-da üzerinde durulan bireyin kültür ile uyum sağlaması, uyuşması, bireyin kendi-sini kültürü içinde görmesi demektir. Bu durumda bireyin soracağı ilk sorusu benim değerlerim nereden gelmektedir? olmalıdır, İkinci sorusu ise bu değerler beni nereye götürmektedir? olma durumundadır. Bireyin toplumsallaşması, top-lum ile bütünleşmesi olarak yorumlanabilecek olan bu kültür ile uyuşma, uzla-şım sağlama, eğitim etkinliklerinin okulun işlevleri arasında görülmektedir. Eği-timin amaçlanm incelediğimizde bu durumu açıkça görmekteyiz.

Rehberük ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri, bir yaklaşım tarzı, bir tutum olarak eğitim uygulamalannda ve insan ilişkilerinde bireyi, onun gereksinmele-rini ve gelişmesini odak noktasına almayı amaçlamaktadır (Özoğlu, 1977 b). Bu çerçevede, eğitim sistemi, uygulamalarının odak noktasına bireyi, yani onun ge-reksinmelerini ve gelişmesini koyabilmiş ise, bu sistemin eğitim

uygulamaların-da Rehberlik ve Psikolojik Danışma yaklaşımı yer almış, Rehberlik Etkinlikleri okuldaki etkinliklerle bütünleşmiş olmaktadır. Eğitim sistemi, odak noktasına birey ve onun gereksinmeleri yerine daha başka hususları koymuş ise, örneğin derslerin muhtevası, yöntem, araçlar, öğreten v.b. eğitim uygulamalarında Reh-berlik ve Psikolojik Danışma yaklaşımında söz etmek olanağı sınırlı olacağı gibi Rehberlik Etkinliklerinden söz etmek gereği kalmamaktadır. Hatta böyle bir eğitim sisteminin okullarında fiziksel olanaklar ve personel yönünden yeterli Rehberlik Büroları olsa bile, Rehberlik Etkinliklerini yerine getirebildiğini, Rehberlik amacına uygun işlevini sürdürebildiğini söylemek güçtür. Belki de böyle bir Rehberlik Bürosu, yönetime büyük yardım, katkı sağlayabilir, ama bu yaklaşımın bireyin gelişmesine yönelik etkinlikleri sınırlı kalma durumundadır.

Belki de böyle Rehberlik Bürosu bir "klinik" bir "tedavi merkezi" veya "test merkezi" olarak belirli bir grup öğrenciye etkinliklerde bulunabilir, ama bu Rehberlik Etkinliği, Rehberliğin temel ilkeleriyle bağdaşmayan bir uygulama ile sınırlı kalmış olur.

1950 yıllarından bu yana deneyimlerin ışığında ülkemizdeki okullarda, özellikle liselerimizde, Rehberlik Etkinliklerinin gereksinmeleri konusunda en önde gelen husus; okullarda öğretimin, eğitimde tek ve yeterli işlev olmadığını kabul etmek, yönetim, öğretim ve Rehberlik öğelerinden oluşan ve bu öğelerin bütünleştiği bir eğitim sürecinin uygulanmasını sağlamaktır (Özoğu, 1977b, Kepçeoğlu. 1981). Eğitim sisteminde ve okullarda Rehberlik ve Psikolojik Da-nışma Etkinliklerinden önce Rehberlik ve Psikolojik DaDa-nışma kavram ve yakla-şımının yer alması gerekmektedir. 1990'larda başlatılan Ortaöğretimde Ders Geçme ve Kredi Sistemi uygulamalarında bu gerek en çarpıcı bir biçimde orta-ya çıkmıştır. Ancak bu gereği karşılamak yönünde yeterli girişim ve gelişme sağlanamamıştır.

Eğitim uygulamalarının somut bir biçimde sürdürüldüğü okullarda, bireye, öğrenene sunulan psikolojik yapısı ve özelliği belirgin etlanliklerin yani Reh-berlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin yerine getirilebilmesi için bazı temel gereksinmelerin bulunduğu ve önce bunların karşılanması gereği ortaya çıkmaktadır. Öğrenenlere, yönelik bu psikolojik yardım etkinliklerinin eğitimde etkili olabilmesi için bu temel gereksinmelerin karşılanması ve sonra gerekli programlara yer verilmesi gerçekçi olmaktadır. Bu bakımdan Rehberlik ve Psi-kolojik Danışma Etkinliklerinin okullarda programlanmasına ilişkin açıklamala-ra geçmeden önce bu temel gereksinmelere değinilecektir.

(1) Rehberlik ve Psikolojik Danışma Anlayış ve Kavramının Eğitim Süre-cinde Bütünleşmesi Gereksinmesi

Eğitim sürecini oluşturan yönetim, öğretim ve Rehberlik öğeleri bu sürecin içinde bütünleşme durumundadır. Bu bütünleşmede temel, birey ve onun gerek-sinmeleriyle gelişmesidir. Bütünleşecek öğeler bu temele dayalı olarak kavram-laştırılarak uygulamaya yansıtılma durumundadır. Böyle bir bütünleşmede ve durumda, eğitim sisteminde Rehberlik ve Psikolojik Danışma kavramı bir yön-tem, bir yol, bir manipulasyon aracı olmayıp, bireyi tanımayı onu kendisine ta-nıtmayı, anlamayı esas alan bir çerçevede psikolojik özellikte yardım

etkinlikle-rini belirlemektedir. Rehberlik ve Psikolojik Danışma eğitim sürecinde, öğreti-min, yönetimin eksikliklerini veya aksaklıklarını gideren bir öge değil onlarla bireyin gelişmesi boyutunda bütünleşen bir kavram, yaklaşım ve uygulama olma durumundadır. Böyle bir bütünleşmede, birey okulda öğretilen bir varlık olarak değil öğrenen ve gelişen bir varlık olarak ele alınma durumundadır. Bi-reyin öğrenen olarak çevresi ile ilişkilerinde, etkileşiminde ve uyum sağlama-sında onun psikolojik yardıma olan gereksinmeleri de yansımış olacaktır.

Öğrenen bireyin okul ortamında yardıma olan gereksinmesini, yönetim, öğ-retim ve Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri bir bütünlükte beraber-ce ve uyum içinde sağlama durumundadır. Bu çerçevede Rehberlik ve Psiko-lojik Danışma, özetle, öğretim, yönetim ve ders dışı etkinliklerin dışında kalan ve bireyin gelişmesine yönelik bir takım psikolojik ve psiko-sosyolojik etkinlik-lerden oluşacaktır. Böyle bir durum ise yöneüm ve öğretimden farklı bir yakla-şımı, anlayışı ve profesyonel elemanları ve programı, yöntem ve araçları gerek-tirecektir. Onun içindir ki Rehberlik ve Psikolojik Danışma anlayış ve yaklaşımın eğitim sisteminde ve uygulamalarında yer alması için temel olan bü-tünleşme gereksinmesinin karşılanması zorunludur. Çağın gelişmeleri ve top-lumsal, teknolojik değişmeler bu anlayışın eğitim uygulamalarına yansıtılmasını zorlamaktadır.

(2) Rehberlik ve Psikolojik Danışma Anlayış ve Yaklaşımının Okullarda Ayrı Bir Etkinlik Grubu Olarak Yer Alması Gereksinmesi

Rehberlik ve Psikolojik Danışma yaklaşımı ve etkinlikleri eğitim uygula-malarında gerekli görülüyor ise, yani eğitim felsefesinin ve politikalarının için-de ise, bu etkinliklerin akılcı ve gerektiği biçimiçin-de ve ayrıca özellikleriyle ele alınması zorunludur. Aksi halde, yapılan etkinlikleri Rehberlik vePsikolojik Da-nışma etkinlikleri saymak ve etkili sonuçlar alınarak amaca ulaşmak olanağı yoktur. Örneğin, 1970'lerde ülkemizde liselerde başlatılan etkinliklerin arasında yer alan Rehberlik Etkinliklerinin "sınıf öğretmenliği", "rehberlik öğretmenliği"

anlayış ve uygulamasıyla özdeş sayılması okullarda Rehberlik ve Psikolojik Da-nışma Etkinliklerinden beklenenlere ulaşmayı sağlamakta yeterli olamamış ve olamamaktadır. Durum böyle iken, 1991-1992 öğretim yılında başlatılan Ders Geçme ve Kredi Sistemi uygulamasında da öğretmenlerden bir kısmına "Danış-man Öğretmen" ünvanı ve görevi, işlevi verilerek, bu uygula"Danış-manın gerekli kıl-dığı Rehberlik ve Psikolojik Damşma işlemleri yürütülmeye çalışılmıştır.

Bunun sonucu, uygulamanın başarısına olumsuz etkiler getirecek biçimde ola-caktır demek büyük ve anlamsız bir sav ve öngörü olmaz. 1995 yılında uygula-ma, temel gereklerin yerine getirilmemiş olduğu dikkate alınmadan, eğitimin tüm aksaklıklarının nedeni imiş gibi sergilenerek bilimsel araştırma sonuçlarına karşın, politik ve bürokratik değerlendirmelere dayalı olarak sona erdirilmiştir.

Okullarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma ile öğretim öğesinin etkinlikle-rini tek bir elemanın, öğretmenin, yönetmesi her iki öğenin de etkinlikleetkinlikle-rini olumsuz olarak etkilemektedir. Bunun içindir ki Rehberlik ve Psikolojik Danış-ma anlayışının ve etkinliklerinin eğitimde yer alDanış-ması temel gereksinmesini, bu anlayış ve yaklaşımın Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinlikleri adı altında ayn bir hizmet grubu olarak okullarda ele alınması gereksinmesi doğal olarak

izlemektedir. Okullarda eğitim uygulamalarının en önemli uygulayıcısı olan profesyonel elemanın, öğretmenin, eğitimin üç öğesinin gerektirdiği etkinlikleri yerine getirmesi söz konusu olmamalıdır. Zorunluluk vardır, olanaklar yetersiz-dir gibi gerçeklerle başlatılan uygulamalan sürdürmemek, Rehberlik anlayışını esas uygulama ve genel bir yaklaşım haline dönüştürmek gerekir. Eğitimdeki temel öğelerin etkinliklerini yerine getirmede yetkili, sorumlu elemanlann ayn profesyonel elemanlar olması ve öğretmenin tüm etkinliklerde yalnız belirli rol-ler alması gereklidir. Ancak bu biçimde öğretmenden beklenilen elde edilebi-lir.

(3) Okullarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma Programı ve Rehberlik Uz-manı Gereksinmesi

Okullarda öğretimin ve yönetimin yanısıra öğrenenlerin gelişmelerine yö-nelik ve psikolojik özellikli etkinlikleri ayn bir programda toplamak gerekmek-tedir. Öğretim uygulamalanndan farklı ama onlarla yakından ilişkili olarak öğ-renenlerin, öğrencilerin eğitsel, mesleksel ve duygusal gelişmelerine ye sorunlanna götürülebilecek psikolojik özellikli yardımlan bir programa bağla-mak gereksinmesi vardır. Bu programı, Rehberlik ve Psikolojik Danışma ala-nında yetişmiş profesyonel eleman veya elemanlann, Rehberlik uzmanı veya uzman yardımcılannın, yapması ve sistematik olarak yürütmesi gereklidir. Oku-lun bünyesine giren bu yeni eleman veya elemanlar kuşkusuz sistemde yeni bir durum ve sorun yaratabilecektir. Bu yeni elemanı sistemde, okulda, mevcut ele-manların kabul etmesi kolay olmamaktadır. Genellikle, geleneksel rol anlayışı, alışkanlıklar ve uygulamalar okuldaki bu yeni elamamn işlevinin kendi işlevle-rinden farklı olmadığım, olamıyacağını kabul eden yönetici ve öğretmenler bu yeni elemana tepki gösterebileceklerdir. Bu tepkiyi gidermede, azaltmada, alı-nacak bazı önlemler, beraberce geçirilecek zaman ve birarada işbirliği içinde işlev yapma olanağını bulma büyük yardımlar sağlayacaktır.

Eğitimde, okulda, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin prog-ram ve uzman gereksinmesi konusunda alınabilecek bazı önlemler şunlar olabi-lir (Özoğlu 1977 b):

a. Rehberlik ve Psikolojik Danışma uzmanlığının veya uzman yardımcılığı-nın ayn bir profesyonel meslek olduğu, kendine özgü bilgi, beceri ve yetenekle-rin geliştirilmesi gerektiği kabul edilerek gerekli yetiştirme ve hazırlanma sağ-lanmalıdır. Yetiştirilmiş eleman olmadan, yetişmiş elemanlardan yararlanmadan Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinİiklerini okullarda başlatma uygun ve gerçekçi bir uygulama olamamaktadır. Eleman yetiştirme, hizmet-öncesi olabi-leceği gibi hizmet-içi biçiminde de ele alınabilir ve sürekli programlara bağlana-rak gerçekleştirilebilir. Rehberlik ve Psikolojik Damşma elemanlarının yetişti-rilmesinde ve hazırlanmalannda Rehberlik ve Psikolojik Danişma anlayış ve yaklaşımının gereği olarak eğitim, psikoloji ve sosyoloji disiplinlerindeki bilgi ve becerileri kazandırmak ve sistematik uygulama çalışmalanyla desteklemek esas olmalıdır.

b. Rehberlik ve Psikolojik Danışma elemanlarının okuldaki işlevlerinin ve rollerinin belirlenmesi ve bu belirlemede bu mesleğin özellikleri ile varsa mes-leksel örgütlerinin rol alması sağlanmalıdır. Bu elemanların eğitim sistemi için-de özlük haklarının, işlevlerinin, yetki ve sorumluluklarının sınırlan ve sistem-deki diğer profesyonel elemanlarla ilişkileri gibi konular açıklığa kavuşturularak belirlenmelidir.

c. Rehberlik ve Psikolojik Danışma etkinlikleri ve bunlan yürütecek ele-manlar ile okulda uygulanan "sınıf öğretmenliği" görevleri arasında bir bütün-leşmenin sağlanması ve "sınıf öğretmenliği" etkinliklerinin Rehberlik ve Psiko-lojik Damşma etkinlikleri programı içinde ele alınıp "kol faaliyetleri"

uygulamasından farklılaştırmasını sağlamak gereklidir. Rehberlik ve Psikolo-jik Damşma etkinlikleri ile öğretim etkinlikleri farklılıklar gösterdiğine göre bunlan aynı elemanın yürütmesinin uygun olamayacağım kabul etmek zorunda-yız. Öğrenen bireyi, öğrenciyi anlamaya ve onu kendisine tanıtmaya çalışan Rehberlik ve Psikolojik Danışma uzman veya uzman yardımcısı ile bireyi anla-yıp onu değerlendirmeye ve zaman zaman yargılamaya ve onun hakkında karar vermeye çalışan öğretmen farklı ve bağdaşması güç roller oynama durumunda-dırlar. Bu farklı rollerin belirli durumlarda çatışması bile söz konusudur. Bunun-la beraber bu farklı roller, öğrencinin gelişmesi, gereksinmeleri odak alınarak belirlenecek bir çerçeve de dengelenebilir, uyum ve işbirliği içinde gerçekleşti-rilebilir.

d. Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinlikleri için eğitim ve öğretim programlannda yeterli zaman ve yer aynlmalıdır. Ülkemiz eğitim sisteminde okullanmızda özellikle haftalık ders programlan açısından öğrenene kendisi ve kendi başına çalışması için okulda çok az zaman bırakılmaktadır. Ülkemizde haftalık ders saatinin 30-34 saat arasında olduğu görülmektedir. Bir memurun bilex haftada 40 saat çalışması kabul edildiğine göre gelişmekte olan bir gencin, öğrenenin ise sınıfta geçirmesi gereken 30-34 ders saatine ek olarak, her ders saati için en az bir saat ders dışı hazırlanma, çalışma gerektiği görüşü kabul edi-lirse, 30 saatlik bir zamana gereksinme olacak ve haftalık ders öğrenme saati toplam 60'a ulaşacaktır. Gelişmekte olan ve gelişim gereksinme ve ödevleri bu-lunan öğrenenin, gencin, oyun, dinlenme, ders dışı ve toplumsal etkinlik, araş-tırma yapma gibi temel uğraşılan için zaman bulması olanağı kalmamaktadır.

Kuşkusuz böyle bir zamanlama ile ele alınan eğitim, öğretim, planlamasında ve uygulamasında ders etkinliklerin yanı sıra Rehberlik ve Psikolojik Damşma et-kinliklerini uygulama için zaman ayırmak, zaman bulmak başlı başına bir sorun olacaktır. Haftalık ders programlannda "Rehberlik" dersi için zaman ayırmak bu soruna cevap verecek durumda değildir. "Rehberlik" dersi yaklaşımı ve bu ders saatlerinin kullanılışı başlı başına eleştirilen ve yaran tartışmalı bir eğitim uygulaması ve sorunudur.

Okullarda haftalık ders saatlerini belirlerken, öğrenenin gereksinmeleri ile öğretim ve öğrenim psikolojisinin belirlediği temel ilkeleri göz önüne almak ve öğrenene zaman bırakmak gerçeğini kabul etmek gereklidir. Ancak böyle bir yaklaşım ile öğrenene götürülecek Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinlikle-rine anlamlı ve gerçekçi bir biçimde yer vermek olasıdır.

(4) Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinde Araç, Gereç Gereksin-mesi

Okullarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin işlevlerini yeri-ne getirebilmesi için öğreyeri-nenleri tanıma, bilgi toplama ve bilgileri öğrenci veya öğrencilere ulaştırma işlemlerinde bir çok araç ve gereç gerekli olmaktadır. Bu konuda en yaygın ve etkili olarak kullanılan araçlar Psikolojik Ölçme Araçla-rıdır. Bu araçların Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinliklerinde kullanımı konusu ilerki bölümlerde ayrıntılarıyla ele alınacaktır.

Okullarda Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinliklerinde Psikolojik ölçme araçlarını, diğer bir deyişle testleri kullanma temel bir gereksinme olup, bu gereksinmenin karşılanması şunları sağlamaktadır (Özoğlu, 1977 b):

a. Okullara atanmış bulunan Rehberlik ve Psikolojik Danışma uzmanına, psikolojik ölçme araçları anlamlı ve gerçekçi bir Rehberlik ve Psikolojik Danış-ma Etkinlikleri programını başlatDanış-ma olanağı sağlayacağı gibi, bu eleDanış-manların

"okul" tarafından kabulüne ve farklı işlev yapan, rolünü gerçekleştiren profes-yonel bir eleman olarak benimsenmelerinde de etkili olabilecektir.

b. Okullarda öğrencilerin, ilgi, başarı, yetiklik ve yetenekleri düzeyinde ve doğrultusunda yönelmelerinde ve yönlendirilerinde, Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin Psikolojik Ölçme Araçlarıyla yardımcı olabilmelerini destekleyecek ve kolaylaştıracaktır.

c. Okullarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinin bir parçası olarak ele alınabilecek "sınıf öğretmenliği" çalışmalarında öğrenciye yönelik et-kinliklerin, öğrenciyi Psikolojik Ölçme Araçlarıyla çok yönlü ve yansız tanıma-nın sağlayacağı yarar ve verilerle, daha geçerli, güvenilir ve verimli olması sağ-lanabilecektir.

d. Kuşkusuz Psikolojik Ölçme Araçlanm kullanma, öğrencilerin eğitim sis-temi içinde karşılaşacakları "giriş sınavları" testlerine alışmalarım, "test tekniği-ne" ilişkin beceri geliştirmelerini de sağlaycaktır.

Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinliklerinde gereksinme duyulan araç-lar ve gereçler yalmzca Psikolojik Ölçme Araçaraç-ları, testler değildir. Örneğin Mesleksel Rehberlik ve Psikolojik Damşma uygulamalarında yazılı kaynaklar, broşürler, teyp, film, bilgisayar ve slayt gösterme araçları da kullanılmaktadır.

Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinlilerinde kullanılacak Psikolojik Ölçme Araçlarının bu konuda örgün eğitimden geçmiş ve beceriler geliştirmiş kimse-lerce, yani uzmanlarca, kullanılmasının sağlanılması kaçınılmaz bir zorunluluk-tur. Aksi uygulamalar yarar yerine zarar getirir.

Eğitim sisteminde, okullarda Rehberlik ve Psikolojik Danışma Etkinlikleri-nin karşılanması temel olan ve yukarda açıklanan gereksinmeleriEtkinlikleri-nin yanı sıra örgüt, bütçe ve mevzuat, güçbirliği ve eşgüdüm gibi konuların da dikkate alına-rak gerçekleştirilmesi gereği üzerinde durulmaktadır (Ülkü, 1978). Rehberlik ve

Psikolojik Damşma Etkinliklerinin ele alınarak başlatılması konusunda üzerinde aynca vurgulanması gereken konu, Rehberlik ve Psikolojik Danışmaya ilişkin temel kavramlann açıklığa kavuşturulması ve sonra sistemde buna göre ele alın-ması konusudur (Özoğlu, 1977 b, Ülkü, 1978, Kepçeoğlu, 1981). Kavram kar-gaşalığına örnek olabilecek konulara yeri geldiğinde diğer bölümlerde değinil-miştir. Temel kavramlardaki kargaşayı en aza indirmek ve bu konuda bilimin bulgulanm esas almak ve Rehberlik ve Psikolojik Danışmayı bir yol, bir yön-tem, bir özel eğitim uygulaması gibi görmek anlayış ve uygulamalanna son ver-mek gerekver-mektedir. Örneğin, Milli Eğitim Bakanlığı merkez örgütünde Özel Eğitim ve Rehberlik Genel Müdürlüğü iki ayn örgüt olmalıdır.

7.2. Okullarda Rehberlik ve Psikolojik Damşma Etkinliklerini ve