• Sonuç bulunamadı

REFORMLARIN CUMHURĠYET TÜRKĠYE’SĠNE YANSIMALARI

TANZĠMAT’TAN CUMHURĠYET’E MÜZĠK EĞĠTĠMĠ

4. REFORMLARIN CUMHURĠYET TÜRKĠYE’SĠNE YANSIMALARI

Cumhuriyetin ilk yıllarında Türk kültürünün çok renkli ve zengin materyallerinden ilham alan Atatürk ve dönemin ileri gelenleri, Türk Müzik Kültürü‟ne yepyeni gelişim ufukları açacak, yeni küresel boyutlar kazandıracak ve böylece Dünya Müzik Kültürleri arasında çok daha saygın, yaygın, etkin ve seçkin bir konuma gelmesini sağlayacak bir niteliğe kavuşturmak için, müziğimizde çağdaşlaşmayı hedef alan politikalar izlemişlerdir (Kaya,2011:116). Bunu bir “müzik inkılabı” olarak gören M. Kemal Atatürk ve Ziya Gökalp gibi dönemin ileri gelenleri, ulusal müziğimizin halk müziği ve batı müziğinin kaynaşmasından ve armonize edilmesinden, daha çağdaş bir hüviyet kazanacağını düşünmüşlerdir. Bu düşünce temelinde müzik eğitimi sistemimizde içerik ve kurumsal anlamda değişime gidilerek, o günlerden günümüz müzik eğitimine ve müzik eğitimi kurumlarına kadar uzanan bir yol haritası çizilmeye başlanmıştır.

Müzik inkılabı çerçevesinde yapılan ilk girişim 1923‟te Darülelhan‟ı tekrar açıp, Türk müziği bölümünün yanına batı müziği bölümünün eklenmesi olmuştur. 1926‟da Türk müziği okulun eğitim müfredatından çıkarılarak, okulun adı 1927‟de İstanbul Belediye Konservatuarı olarak değiştirilmiştir. Kurum YÖK kapsamına alındıktan sonra İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı adını almıştır.(Say,2005:413)

4 Ağustos 1914‟te açılması planlanan, I. Dünya savaşı sebebiyle ancak 1916‟da Tepebaşı‟ndaki salonda çalışmalarına başlayan Darülbedayi, Cumhuriyet döneminde 1934‟ten itibaren İstanbul Şehir Tiyatrosu adıyla etkinlikler sergilemiş, 1976‟da adı İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosu olarak değişmiştir. 1916‟da kurulan Darüttalim-i Musiki

Cemiyeti‟nin etkinlikleri 1931 yılından sonra azalmış ve 1935 yılında dernek kapanmıştır. Ancak kurucusu ve başkanı Fahri Kopuz‟un çabaları ile tekrar açılan dernek 1939 yılına kadar çalışmalarını sürdürmüştür. (Say,2005:413)

Padişahlığın kaldırılması üzerine Muzıka-i Hümayûn olmaktan çıkıp adı Makam-ı Hilafet Muzıkası olarak değişen saray müziği topluluğu, hilafetin kaldırılmasından sonra Ankara‟ya taşınarak orkestra, bando ve fasıl topluluğu olarak üç bölümden oluşan, (11 Mart 1924) Riyaseti Cumhur Musiki Heyeti‟ne dönüştürülmüştür. Milli Savunma Bakanlığı‟na bağlı olan topluluk, Zeki Üngör‟ ün de çabalarıyla, 25 Haziran 1932‟de Milli Eğitim Bakanlığına bağlanmış ve adı Atatürk‟ün isteği üzerine Riyaseti Cumhur Filarmoni Orkestrası olarak değiştirilmiştir. 1957‟de çıkan özel bir yasa ile adı Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) olarak değişen orkestra, günümüzde de yurt içi ve yurt dışında konserler vererek ve kayıtlar yaparak, ülkemizin önde gelen orkestralarından biri olmaya devam etmektedir.

Sultan Abdulaziz (1861-1876) döneminde genel sanat eğitiminin kurumsallaşması adına çeşitli girişimlerde bulunulmuştur. “Genel sanat eğitimi birikimi, sanatla ilgili çeşitli kurum ve ortamları kapsamakla birlikte, daha çok 1869'da yürürlüğe giren Maarif-i Umumiye Nizamnamesi (Genel Eğitim Tüzüğü) ile onu izleyen düzenlemeler çerçevesinde daha çok müzik, resim ve bir ölçüde edebiyat alanlarında oluşmuştur.”(Uçan,1996:190)

Bu düzenlemelere ilişkin en önemli girişimlerden birini Abdulhamid Han (1876-1909) gerçekleştirmiştir. Bugünkü adıyla Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi olan Sanayi-i Nefise Mektebini (1882) açarak, sanat ile ilgili ilk akademik kurumu ülkemize kazandırmıştır. İlk kurucusu da olan sanat tarihçisi, arkeolog, müzeci ve ressam Osman Hamdi Bey, ülkemizin bu ilk sanat ve mimarlık yüksekokulunu ancak 2 Mart 1883 tarihinde eğitim-öğretime açabilmiştir. 1883-1923 yılları arasında mesleki plastik sanatlar alanında eğitim veren kurum, bu alanda Cumhuriyet Türkiye‟sine önemli bir birikim sağlamıştır. 1928 yılında Güzel Sanatlar Akademisi olarak ilk akademik düzeyde eğitim veren sanat kurumu olan akademi, çıkan özel yasa ile Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi adını aldı. 1970 yılında açılmış olan İstanbul Devlet Konservatuarı‟nın 1982 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi‟ne bağlanmasıyla, bünyesinde müzik ve sahne sanatları eğitimi de verilmeye başlanan kurum halen ülkemizin tek sanat üniversitesidir.

1924 yılında Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile müzik eğitimi daha sağlam temellere oturtularak Ankara‟da Musiki Muallim Mektebi açılmıştır (Uçan,1996:104). 1937 yılında

Gazi Terbiye Enstitüsü‟ne bir bölüm olarak aktarılan müzik öğretmenliği birimi, ilerleyen süreçte Anabilim Dalı olarak, halen üniversitelerde aynı isimle müzik öğretmeni yetiştirme görevini sürdürmektedir.

Cumhuriyet döneminde genel müzik eğitimi dersi, 1924‟ten 1930 yılına kadar Musiki, 1930 yılından sonra ise Müzik dersi adı altında okul müfredatlarındaki yerini almıştır. Müzik dersine, 1924‟ten itibaren başta ilköğretmen okullarında olmak üzere kent ilkokulları ile ortaokul programlarında, 1948‟den itibaren köy ilkokul programlarında, 1952‟den itibaren genel lise programlarında, 1940-1953 yılları arasında köy enstitülerinin ve 1974‟ten itibaren öğretmen liselerinin programlarında yer verilmiştir (Uçan,1996:194).

Ayrıca Cumhuriyetin ilk dönemlerinden günümüze birçok yetenekli genç özel yasalar ile yurt dışında müzik eğitimi alarak, yurda döndükten sonra bu birikimlerini yeni müzik eğitimi kurumlarımızda, orkestralarımızda, operalarımızda ve korolarımızda kullanma fırsatı bulmuşlardır. Tanzimat dönemi ile başlayıp Cumhuriyet döneminde de devam eden bu çağdaş müzik eğitimi sistemi günümüzde de aynı kararlılıkla sürdürülmektedir.

5. SONUÇ

Geleneksel olarak nitelendireceğimiz reform sürecinden önce “pek çok toplumda olduğu gibi Türklerde de müzik; birey, toplum ve devlet hayatında önemli bir yer edinmiştir. Uygurlardan itibaren tarihsel süreç içerisinde halk ve sanat müziği olarak iki kola ayrılan müzik; Osmanlılarda sivil ve askeri olmak üzere Enderun Okulları ve Mehterhanelerde öğretilmiştir. İlki I. Murat zamanında (1360-1389) kurulan Enderun Okullarında başlangıçta dinsel eğitim verilmekte iken; II. Murat zamanında (1421-1444) hendese, coğrafya, felsefe, mantık, şiir ve müzik de eklenmiş, içeriğini daha çok Geleneksel Sanat Müziği'nin oluşturduğu müzik dersleri, "meşkhane" denilen özel yerlerde gerçekleştirilmiştir”. (Gül & Bozkaya, 2010:135)

Tam anlamıyla III. Selim döneminde “geleneksel” boyutta başlayan modernleşme sürecinde, Osmanlı İmparatorluğu‟nun kendini Avrupa‟ya karşı güncellemesi esasına dayanan, müzikte bir değişim söz konusu olmuştur. Bu döneme gelinceye dek, Osmanlı müzik kültürü elbette ki birçok beste ve bestecinin varlığı ile zenginleşmiş, olgunlaşmış ve gelişmiştir. Ancak III. Selim gibi yüksek müzik anlayışına sahip bir padişah için bu reformlar gerekli idi. Bu süreçte yeni makam ve usullerin terkip edilmesi ve yeni bir nota sistemi

geliştirilmesi başlıca hedefler olmuş, bu hedeflerin birçoğu gerçekleşme imkânı bulmuştur. (Kaya,2012:1452)

Modern reform süreci olarak adlandırabileceğimiz II. Mahmut‟la başlayan süreçte de özellikle Avrupa‟ya adeta özenerek bir “Modernleşme” çabası dikkati çekmektedir. Tekeli ‟ye göre “modernleşme aydınlanmanın bir ürünü olarak Avrupa‟da gelişme göstermiştir. Bir proje olarak değerlendirildiğinde, ekonomik anlamda kapitalist bir modele dayanan; bilim, ahlak ve sanat alanında evrensellik ilkesini gözeten; geleneksel bağlarından kopmuş ve akışkanlaşmış bireyi etkinleştiren; ulus-devlet şeklinde örgütlenmiş ve demokratik katılım modeline dayanan bir kurumsallığın egemen olduğu bir yapıdan söz edilmektedir.” (Öztürk,2006)

19. Yüzyıldan itibaren yaşanan batılılaşma süreci çoğu tarihçi tarafından yüzeysel bir değişim, bir özenti olarak nitelendirilse de, Cumhuriyet döneminde gerçekleşecek müzik politikalarına ilham kaynağı olan fikirler, uygulamalar ilk bu dönemde hayat bulmuştur. Cumhuriyet döneminde adı Riyaset-i Cumhur Senfoni Orkestrası olacak Muzıka-i Humayun‟un, Sanayi-i Nefise Mektebinin bu dönemde kurulması, 1869'da yürürlüğe giren Maarif-i Umumiye Nizamnamesi (Genel Eğitim Tüzüğü) ile onu izleyen düzenlemeler çerçevesinde, daha çok müzik, resim ve edebiyat derslerinin önemsenmesi, akla gelen en önemli girişimlerdendir.

20. yüzyılın Cumhuriyet öncesi döneminde, insanın ruhsal ve düşünsel bi-çimlenmesinde müziğin önemli bir yeri olduğu biliniyor, ancak tutarsız eğitim programları yüzünden, bu yönde sağlıklı bir eğitim yapılamıyordu. Savaş yılları olmasına rağmen, bu yıllarda Darülelhan‟ın kurulması bahsedilmesi gereken en önemli olaylardan biridir.

Bu bağlamda (Erkek) Rüştiye Mektepleri'nde önce Resim-Yazı (Resim-i Hattı) ve 1910'lu yıllarda Müzik (Gına; Şarkı ve Türkü Söyleme) derslerine, Kız (İnas) Rüştiye Mektepleri'nde Müzik, Resim (Yardımcı Nakış Resmi) ve Seçme Edebi Parçalar (Müntehibat-ı Edebiyye) derslerine, İddiadi Mektepleri'nde Resim dersine, ayr(Müntehibat-ıca Darülmauallim (Erkek Öğretmen Okulu) ve Darülmuallimat (Kız Öğretmen Okulu) sıbyan ve rüştiye bölümlerinde Resim ve Müzik derslerine, İdadi ve Sultani bölümlerinin Fen sınıflarında Resim dersine yer verilmesi, bunların yanı sıra Mekteb-i İptidai (ilkokul) programlarında da Müzik ve Resim-İş derslerinin yer alması Osmanlı‟dan Cumhuriyet dönemine devrolan sanat eğitimi birikimleridir. Ayrıca, Rüştiye-İdadi, Sultani, Darül-muallimin ve Darülfünun ile diğer bazı okullarda yapılan ders dışı sanatsal etkinlikler ve belli sanatsal kol çalışmaları yine bu dönemde gerçekleşmeye başlamıştır (Uçan,1996:190).

1911 yılında İstanbul Belediyesi‟ne bağlı olarak açılan “Darülbedayi-i Osmani”, müzik ve tiyatro eğitimi veren bir konservatuar olarak açılıp,1916 da müzik bölümü kapatılmış, 1923 yılına kadar da mesleki tiyatro eğitimi vererek, Cumhuriyet Türkiye‟sine önemli bir birikimle katılmıştır. 1917‟de Maarif Nezareti‟ne bağlı olarak İstanbul‟da kurulan ve 1921 de kapanan Darülelhan, Osmanlı‟da halka açık ilk müzik okulu olmuştur.

Dârülelhan‟dan günümüze adını andığımız okullar dışında, birçok kurumda müzik eğitimi verilmiş ve verilmeye devam edilmektedir. Bunlar;

 Terakki-i Mûsiki Mektebi

 Gülşen-i Mûsiki Mektebi

 Dar-ül Talimi Mûsiki

 Dar-ül Feyzi Mûsiki

 Dar-ül Mûsiki-i Osmani

 Üsküdar Mûsiki Cemiyeti

 İzmir Mûsiki Cemiyeti

 Ankara Mûsiki Cemiyeti

 Bursa Mûsiki Cemiyeti

 Eyüp Mûsiki Mektebi

 İleri Türk Mûsikisi Konservatuarı

 İstanbul Üniversitesi Korosu

 Ankara Üniversitesi Korosu

 TRT Ankara, İstanbul, İzmir vb. koroları

 Üniversitelerin Türk Müziği Konservatuarları

 Üniversitelerin GSF Müzik Bölümleri

 Üniversitelerin EF Müzik Eğitimi ABD

 Kültür Bakanlığı Koroları

 Kültür Bakanlığı Müzik Toplulukları

 Özel, vakıf vb. korolar, müzik toplulukları ve cemiyetler (Ak,2009: 38-39) Tüm bu süreç içinde günümüzde de halen tartışılan bazı noktalara dikkat çekmek gerekmektedir. Özellikle batılılaşma, çağdaşlaşma veya yenilikçilik süreçlerinden etkilenen Osmanlı kültürünün en önemli öğelerinden biri olan Osmanlı Türk Musikisinin, bu süreçte kimi zaman ikinci plana atılması veya ötekileştirilmesi birçok müzik bilimci tarafından eleştirilmektedir. Buna verilebilecek en önemli örnek “Zekai Dede Efendi‟nin Türk mûsikî

bestekârlarıyla icracılarına Muzika-yı Hümâyûn'a devam mecburiyeti konmasından ötürü "Bu oyunun tadı kaçtı" diyerek talebeleri Mutafzade'yi ve Dellâlzâde'yi yanına alıp Hac farizasını yerine getirmek ve Hicaz'a yerleşmek üzere İstanbul'dan ayrılmasıdır.” (Yavaşça,2004:164)

Mehterhanenin lağvedilmesinden, Enderun‟un kapatılmasından, Darülelhan ve okullarda Türk musikisi öğretiminin yasaklanıp (1926) radyolarda yayından kaldırılmasından (1934) dolayı hep bir Türk müziği düşmanlığı dile getirilmiş ve tartışma konusu olmuştur. Bu sürece farklı bir bakış açısı ile bakan Budak (2006:94) ise “1926 yılında okullardan klasik Türk müziği eğitiminin kaldırılması ve 1976 yılına dek Türkiye‟de hiçbir resmi kurumda öğretilmemesinin, 1934 yılının Kasım ayından 1936 Temmuz‟una kadar genel olarak klasik Türk müziğinin radyodan yayınının kaldırılması uygulamalarının, Cumhuriyet‟in modern Türk ulusunu yaratma ve Osmanlıyla kültürel bağlarını kopartmak isteyen çağdaşlaşma uğraşıları doğrultusunda değerlendirilmesinin daha doğru ve akılcı olacağını düşünmektedir.” Günümüze gelindiğinde artık her türde müzik eğitiminin verildiği ve sahnelenebildiği resmi ve özel kurumların varlığından söz etmek gerektiği ve bu tartışmaların artık bir son bulması gerektiği, birçok müzik adamının ortak bilincidir.

Sonuç olarak Uçan‟ın “Hazırlık Dönemi” olarak nitelendirdiği Tanzimat fermanının ilanından Cumhuriyet‟in ilanı arasındaki “Batılılaşma” , “Yenilenme” veya “Modernleşme” diye adlandırılan bu dönemde yapılan çeşitli reformlar ile, Cumhuriyet Türkiye‟sinde daha sonra gerçekleştirilecek Türk Müzik İnkılâbı‟na sağlanan katkı ve birikimlere bu çalışmada yer verilmeye çalışılmıştır. Osmanlı‟nın bu son döneminde, dünyaya karşı çağın gerisinde kalmamak adına, reformları ile verdiği kültürel savaşın, Cumhuriyet döneminde yapılan devrim niteliğindeki hamlelerle kalıcı ve anlamlı bir kimliğe büründüğü unutulmamalıdır. Günümüzde, eğitimi, eğitimcileri ve sanatçıları ile Türk müzik kurumlarının çağdaş bir çizgide ilerlediği ve Türk müzik kültürünün zenginliklerinin yaşatılacağı konusunda, hiçbir şüphemiz olmamalıdır.

6. KAYNAKÇA

Ak, A.Ş. (2009). Türk Musikisi Tarihi Ankara: Akçağ Yayınları

Akgündüz, A. & Öztürk, S. (1999). Bilinmeyen Osmanlı. İstanbul: Osmanlı Araştırmaları Vakfı

Akyüz, Y. (2004). Türklerde Eğitim. Ankara: Pegem A Yayıncılık.

Baydar, O. K. (2010). Osmanlı‟nın Avrupalı Müzisyenleri. İstanbul: Kapı Yayınları Behar, C. (2008). Musikiden Müziğe. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları

Budak, O.A.(2006).Türk Müziğinin Kökeni-Gelişimi. Ankara: Phoenix Yayınevi Cihan, A. (2007). Osmanlı‟da Eğitim. İstanbul: 3F Yayıncılık

Gedikli, N. (1999). Bilimselliğin Merceğinde Geleneksel Müziklerimiz Ve Sorunları. İzmir: Ege Üniversitesi Basımevi

Gül, G. & Bozkaya, İ. (2010). Osman Zeki Üngör ‟Ün „Çocuklara Teganni Dersleri‟ Üzerine Bir Çalışma, Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 23-1, Bursa

Kaya, E. E. (2011). Cumhuriyet Sonrası Müzik Politikamız Ve Batıya Yönelim, Sosyal Bilimler Araştırma Dergisi 17, Diyarbakır

Kaya, E. E. (2012). Yeni Türk Müzik İnkılabına Hazırlık Olarak 1826-1920 Dönemi, Turkish Studies Dergisi- Volume 7/1, Erzincan

Kodaman, B. (1999). Abdülhamid Devri Eğitim Sistemi. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi

MEB. (2010). Cumhuriyet Döneminde Türk Milli Eğitim Sistemindeki Gelişmeler. Ankara Ögel, B. (1981). Büyük Hun İmparatorluğu Tarihi I. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları Ögel, B. (1987). Türk Kültür Tarihine Giriş 8. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları Ögel, B. (1987). Türk Kültür Tarihine Giriş 9. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları Öztürk, O.M. (2006). Osmanlı Musikisinde Modernleşme Ve Başkalaşım-„Westernize Edilmiş Bir Musiki Geleneğinin Dünü Ve Bugünü, Uluslar Arası Osmanlı Dönemi Türk Musikisi Sempozyumu Bildirisi, Bursa, 5-7 Nisan

Sağlam, A. (2009). Türk Musiki/Müzik Devrimi. Bursa: Alfa Aktüel Yayınları Sanlıkol, M. A. (2011). Çalıcı Mehterler. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları Say, A. (2000). Müzik Tarihi. Ankara: Müzik Ansiklopedisi Yayınları

Say, A. (2005). Müzik Ansiklopedisi. Ankara: Müzik Ansiklopedisi Yayınları Şahiner, N. (2007) Avrupa‟yı Titreten Musiki “Mehter”. Ankara: Elips Kitap

Tanrıkorur, Ç. (2005). Osmanlı Dönemi Türk Musikisi. İstanbul: Dergâh Yayınları

Tekeli, İ.& İlkin, S. (1999). Osmanlı İmparatorluğu‟nda Eğitim ve Bilgi Üretim Sisteminin Oluşumu ve Dönüşümü. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi

Tuğran, Ş. (1990). Türk Kültür Tarihi. Ankara: Bilgi Yayınevi

Uçan, A. (1996). İnsan Ve Müzik, İnsan Ve Sanat Eğitimi. Ankara: Müzik Ansiklopedisi Yayınları

Uçan, A. (2000). Geçmişten Günümüze, Günümüzden Geleceğe Türk Müzik Kültürü. Ankara: Müzik Ansiklopedisi

Uçan, A. (2002). Türkiye‟de Cumhuriyetin Kuruluşundan Günümüze Müzik Eğitiminin Dünü, Bugünü, Yarını. V. Türk Kültürü Kongresi: Cumhuriyetten günümüze Türk kültürünün Dünü, Bugünü, Geleceği isimli kongrede sunulan bildiri. Ankara, 17-21 Aralık

Uslu, R. (2010). Selçuklu Topraklarında Müzik. Konya: Konya Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Yayınları

Vural, F. G. (2011). İslamiyet‟ten Önce Türklerde Kültür ve Müzik. Konya: Çizgi Kitabevi Yavaşça, A. (2004). Osmanlı Ve Musiki, 1. Uluslararası Tarihte Anadolu Müziği Ve Çalgıları

Sempozyumu, Sf. 146-166, Ankara, 12-13 Kasım 1999

Yolalıcı, M.E. (1999). XIX. Yüzyıl ve Sonrası Osmanlı Devletinde Eğitim ve Öğretim Kurumları İçinde Osmanlı. Ankara: Yeni Türkiye Yayınları

HĠZMETĠÇĠ SEMĠNER ÇALIġMALARI KAPSAMINDA