• Sonuç bulunamadı

Pavlus Öncesi Havariler Dönemi

Belgede Hıristiyanlık`ta Havarilik (sayfa 41-45)

B. İlk Yüzyıl Hıristiyanlığının Kısa Tarihçesi

2. Havariler Dönemi Ve Pavlusçu Dönem (M.S 33-67)

2.1. Pavlus Öncesi Havariler Dönemi

Pavlus öncesi dönemin yapısı, Resullerin İşleri’nin ilk bölümlerinde canlı bir şekilde tasvir edilmektedir.

Çarmıh olayından sonra havariler, benzer bir akıbetin başlarına gelmesi korkusuyla dağılırlar. İsa’nın cesedi, o günün akşamı, Yahudi Yüksek Kurulu’nun saygın bir üyesi olduğu halde bunu Yahudilerden gizleyen ve İsa’nın varlıklı bir öğrencisi olan Aramatyalı Yusuf’un, Pilatus’a yaptığı başvurunun olumlu sonuç vermesi ile alınır.150 Yusuf ve Nikodim tarafından alınan İsa’nın cesedi, Yahudilerin gömme geleneğine uygun olarak kefenlenir ve İsa’nın çarmıhta gerildiği yerdeki bahçenin içinde hazır bulunan bir mezara konulur.151 Haftanın ilk günü Mecdelli Meryem, mezara gider ve taşın mezarın girişinden kaldırıldığını görüp Simun Petrus ve Yuhanna’ya durumu haber verir. Yuhanna İncili’ne göre, bu olayın ilk şahitleri Mecdelli Meryem, Yuhanna ve Petrus, İsa’nın ölümden dirileceğini belirten sözlerini henüz algılamamışlardır. İsa, ilk olarak Mecdelli Meryem’e, sonra Tomas hariç diğer havarilere görünür.152 Bundan sekiz gün sonra ikinci defa, Tomas’ın da aralarında bulunduğu havarilere153, üçüncü kez ise Taberiye Gölü’nün kenarında on iki havariye

150 Mat. 27:57; Mar. 15:42-43; Luk. 23:50; Yu. 19:38. Kanonik İnciller’de, cesedin Aramatya’lı Yusuf

tarafından alınması hususunda ittifak vardır.

151 Mat. 27:59-60; Mar. 15:46; Luk. 23:53; Yu. 19:39-42

152 Yu. 20:14, 19; Luk. 24:1-10. Luka’ya göre mezarın boş olduğunu ilk görenler, ziyarete giden kadınlar;

Mecdelli Meryem, Yohana, Yakup’un annesi Meryem ve bunlarla birlikte bulunan kadınlardır. Luk. 24:13:1-31’de İsa’nın Kudüs yakınlarında Emayus adındaki köy yolunda Kleyopas ve adı zikredilmeyen iki öğrencisine, 24:36’da on bir havariye görünür. Mar. 16:1’e göre, İsa’nın mezarını açılmış halde görenler; Mecdelli Meryem, Yakup’un annesi Meryem ve Şalome’dir ve İsa, Mar. 16:9-14’ de, ilk kez Mecdelli Meryem’e, sonra iki öğrencisine, sonra da yemekte olan on bir öğrencisine görünür. Mat. 28:1, mezarı ilk olarak boş görenleri Mecdelli Meryem ve öbür Meryem olarak kaydeder. İsa, Mat. 28:9’da on bir havarisine görünür.

görünür ve İsa, bunları Petrus’a emanet eder,154 dünyanın her yanına giderek mesajını duyurmaları konusunda görevlendirir.155 Havarilerini Beytanya’ya götüren İsa, buradan göğe kaldırılır.156

İsa’nın dirilişine dair haberler, kısa sürede civarda yayılır ve Yahudi ileri gelenleri aralarında istişare ederek, askerlere rüşvet vermek suretiyle cesedin İsa’nın öğrencileri tarafından çalındığının duyurulmasını isterler.157

İsa’nın son günlerinde Kudüs’te kalmış olma ihtimali olan küçük bir topluluk ve Ürdün ötelerine sığınan ilk cemaat mensupları, ortalık sakinleşene kadar bir süre görünmezler. İsa’nın ilk cemaatini oluşturacak bu topluluk, İsa’nın vasiyetini yerine getirmek amacıyla, M. 33 yılı sonundaki Çardak Bayramı veya M. 34 yılı Paskalya’sına isabet eden günlerde Kudüs’e dönerler.158 Havarilerin temelli olarak Kudüs’e yerleşmelerinden itibaren, İsa’nın annesi Meryem ve kendi kardeşleri onlarla beraberdirler. Havari Yuhanna, İsa’nın bir tavsiyesi gereği, oğlundan birkaç yıl sonra ölen Meryem’i kendi annesi sayar ve himayesine alır.159

Pavlus öncesi dönemin ilk önemli faaliyeti, havarilerin yaklaşık yüz yirmi kişiden oluşan bir topluluk ile aralarında yaptıkları toplantı olmuştur. Petrus’un liderliğinde gerçekleşen bu toplantı sonunda, Yahuda İskariyot’un yerine on ikinci havari olarak Matiya seçilmiştir.160 Luka’nın ifadesine göre, Pentekost günü geldiğinde Kutsal Ruh, bir arada bulunan topluluğun üzerine iner ve hepsi farklı dillerde konuşmaya başlarlar. Bu sırada Kudüs’e dünyanın her yerinden gelmiş bulunan Yahudiler, diğer bir ifadeyle Hellenist Yahudiler, bu olağanüstü durumu anlamaya çalışırlar. Bunların arasından üç bin kişi, Petrusun yaptığı konuşmadan etkilenerek aynı gün cemaate katılırlar.161 Havariler vasıtasıyla birçok mucize gören cemaatin yeni mensupları, mallarını mülklerini satarak ihtiyacı olanlara dağıtırlar, her gün tapınakta toplanırlar ve her şeyi ortaklaşa kullanmaya başlarlar. Bu dönemde, Kudüs’te yaşanan bu gelişmeleri beğeniyle takip eden halktan, cemaate yeni katılımlar görülmektedir.162

154 Yu. 21:1-18

155 Mat. 28:18-20; Mar. 16:15

156 Mar. 16:16; Luk. 24:5051; Res. İş. 1:9 157 Mat. 28:12-13

158 Ernest Renan, Havariler, M.E.Bas., Ankara, 1964, s. 43-44 159 Ernest Renan, a.g.e., s. 46

160 Res. İş. 1:15-36 161 Res. İş. 2:1-42 162 Res. İş. 2:43-47

Kudüs’ün bu coşkulu cemaatini, malın paylaşımına götüren sebep, bir görüşe göre, yakında dünyanın sona ereceğine inanma, dünya nimetlerine karşı tiksinti ve “ebionisma”, yani mutlak yoksulluk doktrinine temayül olmuştur. Bu durum, Kudüs’ün ilk cemaati için bir manastır devresi olarak kabul edilebilir.163

İlk cemaate katılanlar arasında, sonradan önemli roller üstlendiğini gördüğümüz kişiler söz konusudur. Bunlardan biri, sonradan “Barnaba” adını alacak olan Kıbrıs doğumlu bir Levili olan Yusuf’tur. “cesaret verici” gibi bir lakap taşıyan Barnaba, malını mülkünü satarak, havarilerin emrine vermiştir. Barnaba’nın hemşehrisi olan “Msonik”; Barnaba’nın sünnetli kuzeni ve Romalılar’a mahsus Markus lakabı bulunan Yuhanna; Hıristiyanlığı kabul etmeden önce Yahudiliğe dönmüş bir putperest olan İstefan164 bunlardan birkaçıdır.165 Havariler, Kudüs’te birçok mucize gösterirler. Onların taraftarları da gün geçtikçe artar ve Süleyman Eyvanı denilen yeri toplantı merkezi yaparlar.166 Bu sıralarda havariler ve ilk cemaat mensuplarına karşı baskı dönemi başlatılır. Yaşanan gelişmeleri endişeyle takip eden başkahin, beraberindekiler ve Sadukiler, havarileri yakalatıp hapse attırırlar. Fakat havariler, gece gerçekleşen bir mucize sonucu hapisten çıkarlar ve tapınakta ders vermeye başlarlar. Yeniden yakalanan havariler, Yahudi Yüksek Kurulu önünde sorguya çekilirlerse de serbest bırakılırlar.167 Luka, havarileri ceza almaktan kurtaran kişinin “halkın saygısını kazanmış bir Kutsal Yasa öğretmeni olan Gamalyel adında bir Ferisi” olduğunu belirtir. Gamalyel, Yüksek Kurul’da; kendisiyle ilgili büyük iddialarla başkaldırıp öldürülen Tevdas ve Romalılar tarafından nüfus sayımının yapıldığı günlerde ortaya çıkıp isyan eden Celileli Yudah ve taraftarlarının başına gelenleri anlatmış ve havarilerin hareketinin insan işiyse zamanla yok olup gideceğini, Tanrı işiyse hiçbir şey yapamayacaklarını söylemiştir. Bunun üzerine kurul üyeleri Gamalyel’in öğüdünü kabul ederler.168

İsa’nın taraftarlarının sayıca çoğaldığı günlerde, Grekçe konuşan Yahudiler günlük yardım dağıtımında kendilerinin ihmal edildiğini ileri sürerek, İbranice konuşan

163 Ernest Renan, a.g.e., s. 69

164 İstafan, Yahudi-aramaik cemaatın yanında gelişen Yahudi-hellenistik cemaatın reisidir. Yedi kişiden

oluşan bir komite ile bu yeni cemaatı idare etmiştir. İstefan, vaazlarında, yahudi mabedin kanunlarının ve kurban ayinlarinin İsa’nın dönüşünde biteceğini ilân ettiği için, Yahudiler tarafından taşlarla öldürülmüştür. Bu suretle kilisenin ilk şehidi (martir) olmuştur. Onun ölümünden sonra, Hellenistik cemaat Kudüs’ü terkedip Akdeniz ülkelerine dağılmış ve Yahudi olmayanlar arasında misyonerlik yapmaya başlamıştır. Bkz. Annamarie Schimmel, Dinler Tarihine Giriş, s. 172.

165 Ernest Renan, a.g.e., s. 92 166 Res. İş. 4:12-14

167 Res. İş. 5:17-41 168 Res. İş. 5:34-39

Yahudilerden şikayetçi olurlar. Bunun üzerine havariler, bir toplantı yapmak suretiyle İsa’nın vasiyeti olan mesajını yaymayı bırakarak maddi işlerle uğraşmanın doğru olmayacağı görüşünde birleşirler. Cemaat arasında yardımlaşma işini organize edecek yedi kişi seçilir ve havariler de kendi asıl işlerini yapma kararı alırlar. Luka’ya göre, önerinin kabul görmesi, Kudüs cemaatini memnun etmiştir.169 Cemaatin maddi işlerini organize etmekle görevli “yedi yardımcı” adını alan kişiler şunlardır: İstefan, Filipus (havari olmayan), Prokorus, Nikanor, Timon, Parmenas ve Antakyalı Nikolas.170

Bu dönemde, “Azatlılar Havrası” diye bilinen havranın bazı üyeleri ve Kirene’den, İskenderiye’den, Kilikya’dan ve Asya İli’nden bazı kişiler, İstefan hakkında bir dedikodu kampanyası başlatırlar. Amaçları, İstefan’nın Musa’ya ve Tanrı’ya küfrettiği dedikodusuyla halkı ve Yahudi din adamlarını kışkırtmaktır. Uygulamaya konulan plan işler ve İstefan Yüksek Kurul’a çıkartılıp sorgulanır.171 Burada uzun bir konuşma yapan İstefan’ın sözlerine172 tepkiyle karşılık veren Kurul üyeleri, İstefan’ı kentin dışına götürerek taşa tutarlar.173 Bu şekilde öldürülen İstefan’ın ölüm kararını onaylayanlardan biri de Pavlus’un kendisidir.174 İstefan’ın öldürülmesinden sonra Kudüs cemaatine karşı ağır bir baskı dönemi başlar ve havariler hariç bütün cemaat üyeleri Yahudiye ve Samiriye’nin her tarafına dağılırlar. Pavlus da ev ev dolaşarak kadın erkek demeden yakaladığı insanları hapse attırır.175 Bu arada, dağıldıkları bölgelerde yeni cemaat mensuplarının misyon faaliyeti içinde oldukları görülmektedir. Mesela Samiriye halkından birçok kimseler, havari Filipus’un gösterdiği mucizeler sonucu cemaate katılırlar.176

Havariler dönemi olarak adlandırdığımız ve Pavlus’un Şam vizyonuna kadar geçen bu periyod içinde, İstefan’ın öldürülmesinden de anlaşılacağı gibi, Kudüs cemaatinin Yahudiler ve Romalılar’la arası iyi değildir. Bu dönemde yeni hareketin merkezinin Kudüs olduğu anlaşılmaktadır. İsa’nın ölümünden sonra dağılan şakirtler tekrar bir araya gelmişler, Yahudiliği sürdürmüşlerdir. Onları diğer Yahudilerden ayıran

169 Res. İş. 6:1-6 170 Res. İş. 6:5-6 171 Res. İş. 8-15; 7:1 172 Res. İş. 7:2-53 173 Res. İş. 7:57-58 174 Res. İş. 8:1 175 Res. İş. 8:1-3 176 Res. İş. 8:4-8

temel unsur ise İsa’nın Mesih olduğu inancıdır. Ayrıca bu dönemde bir Hıristiyan kilisesinden bahsedilmez.177

Kudüs’te havariler tarafından idare edilen ve Hıristiyanlık dünyasının her tarafından bağışlar gönderilen büyük bir yoksullar cemaati meydana gelmiştir. Bu cemaat, kendine oldukça sert bir yaşama tüzüğü tespit etmek zorunda kalmış ve kısa bir süre sonra onu idare edebilmek için şiddete başvurmak zorunda kalmıştır.178 Renan, Kudüs’ün yeni cemaati içinde payeleri olmasa da, “havariler” ve “İsa’nın kardeşleri” şeklinde bir çeşit aristokrasi teşkil ettiğini söylemektedir.179

Belgede Hıristiyanlık`ta Havarilik (sayfa 41-45)