• Sonuç bulunamadı

5. MÜSLÜMAN HANEDANLAR ARASINDAKİ SAVAŞLARIN YAĞMA VE

5.1 OSMANLI- KARAMANLI SAVAŞLARI

Karamanlı Beyliği Anadolu’da Moğol istilası sonrasında kurulan beyliklerin ilklerindendir. Oğuzların Salur ve Avşar koluna mensup olabilecekleri iddia edilir. 1256 yılında Karaman Bey tarafından kurulan bu beylik Selçuklu hâkimiyetinin şeklen de olsa sürdüğü dönemde Anadolu’da faaliyete geçmiş ve Moğollara karşı en etkili mücadeleyi gösteren güç olmuştur. Karamanlıların ilk kurulduğu dönemde Anadolu Selçuklu Devleti artık fiilen bitmiş sadece Moğollara tabi olmayı kabul eden hanedan üyeleri birbiri peşine Moğollar tarafından tahta çıkarılmaya ve ülkeyi Moğolların isteklerine göre yönetmeye istemeyerek de olsa razı olmuşlardı. Bu dönem Karamanlı ile Selçuklu-Moğol askeri gücünün pek çok mücadelesi olmuştur.

1277 yılı mayıs ayında Konya’yı kuşatan Karamanlı Türkmenleri şehri savunan Selçuklu güçlerinin direnişini kırarak ele geçirdiler ve bu zengin şehri yağmaya

61Tarih İncelemeleri Dergisi, c.XXVII,sayı 1 ,Mehmet Yaşar Ertaş, Evliya Çelebi Seyahatnamesinde Gaza ,s.91

46

giriştiler, kıymetli mallar, altın, gümüş ve mücevheratla dolu kervansarayları, çarşı ve pazarları, beylerin konaklarını ve büyüklerin evlerini talan ettiler.62

1277 yılı Haziran ayında ise Selçuklu tahtını ele geçirmek isteyen Siyavuş ile ittifak yapan Karamanoğlu Mehmet Bey Akşehir’i kuşatarak buradan aldıkları büyük ganimetlerle Konya’ya döndüler63

Selçukluların 15. Yüzyıldan sonra tamamen ortadan kaldırılmasından sonra da Karamanoğulları Anadolu’nun güneyinde varlıklarını sürdürmüşlerdir. O dönem için Anadolu’da şeklen hâkim durumda olan ve Moğollara tabi şekilde ülkeyi yöneten Selçukluların sahneden çekilmesinden sonra ortaya çıkan Osmanlılara karşı da varlığını kabul ettirme mücadelesi verdi.

Osmanlı tarih anlatımlarında genel olarak Osmanlıların Müslüman bir devlet ile yapılan savaşlarda o devletin Müslüman olan halkına yağma ve ganimet amaçlı saldırılar yapmadığı ifade edilmektedir. Karamanoğulları ile Osmanlılar arasında yapılan savaşlardaki yağma olayları daha çok intikam hissinin körüklediği saldırılarda meydana gelmiştir. Ancak birincil kaynaklar olsun daha sonra yazılanlar olsun dikkatlice okunduğunda bu tür seferlerde alınan ganimetler detaylı olarak verilmemektedir. Birincil kaynaklarda bu tür hadiselerin çok anlatılmamasını artık beylikler üzerinde hâkimiyetini tesis etmiş ve bu beyliklerin halkını kendi tebaası haline getirmiş olan Osmanlıların halk gözünde meşruiyetini kaybetmek istememesinden olduğunu düşünmek lazımdır.

Osmanlı Devleti’nin beyliklerle olan mücadeleleri esnasında yağma ve talan olaylarının olduğunu ancak bu konuda Karamanlılar dışında olan beyliklerle olan mücadeleler hakkında pek fazla bulgu olmadığını söylemek mümkündür. Bu konuda en

62 Turan, Selçuklular Zamanında Türkiye, s.578

63 Turan, Selçuklular Zamanında Türkiye, s.582

47

fazla üzerinde durulması gerekli olan beylik Karamanoğullarıdır. Çünkü bu beylik Osmanlı kuruluşundan son demlerine kadar kendi siyasal yapısını Osmanlı ile denk bir siyasi yapı olarak görmüştür. Her şeyden önce kendilerini Selçuklu Devleti’nin meşru varisi olarak görmüşlerdir. Diğer beylikler ise zayıf yapıları dolayısı ile kolayca Osmanlı idaresi altına alınmışlardır. Bunların çoğunun gönül rızası ile Osmanlıya tabi olduğu görüşleri varsa da bu beyliklerin büyüyen Osmanlı gücü yüzünden onunla mücadele etmek yerine bütünleşmeyi tercih ederek varlıklarını sürdürmeyi tercih ettikleri akla daha yakındır.

Osmanlı Beyliği ile Karamanlı Devleti arasındaki ilişkiler Osmanlıların bir uc beyliği olarak yeni serpilmeye başladığı dönemde eşit iki devletin ilişkisi çerçevesinde yürümüş olsa da ilerleyen süreçte Osmanlıların güç kazanması ile Karamanlılar üzerine tahakküm kurmaya çalışması şeklinde tezahür etmeye başlamıştır. Osmanlı Karamanlı Beyliği ile başlangıçta siyasi evlilikler yolu ile akrabalık tesis ederek iyi ilişkiler içinde olmaya çalışsa da onu kendine denk bir devlet şeklinde görmeye fazla yanaşmamış ve nitekim Yıldırım Beyazıt döneminde Ankara’yı basarak Sarı Timurtaş Paşayı esir etmeleri üzerine ilişkilerde bir gerilim yaşanmaya başlamıştır. Yıldırım Beyazıt Karamanoğullarına bir ders vermek amacı ile sefer açmış ve iki ordunun Akçay ovasında karşılaştığı bu mücadeleyi kaybeden Karamanoğulları Devleti’nin başı Alaaddin Ali Bey Yıldırım Beyazıt’a esir düşmüştür. Yıldırım’ın niçin bana itaat etmedin sorusuna Alaaddin Ali Bey;

-Niçin sana itaat edeyim, ben de senin gibi bir hükümdarım cevabını vermiştir. 64

Yıldırım Beyazıt’ın bu aldığı cevap üzerine sinirlenerek Ali Bey’i öldürttüğü iddia edilmektedir. Karamanoğulları ve Osmanoğulları Anadolu’da güçlü iki beylik

64 Mustafa Cezar, Mufassal Osmanlı Tarihi, Cilt 1, s.177

48

olarak uzun yıllar boyunca büyük bir siyasi rekabet içinde olmuşlar, ancak gücü gittikçe azalan Karamanoğulları Osmanlı Devletine tamamen boyun eğmek zorunda kalmıştır.

Karamanoğulları Timur’un Osmanlı’ya vurduğu ağır darbe sonrasında eski beyliklerine toprakları daha da genişlemiş olarak sahip oldular. Fetret devri döneminde Bursa’ya saldırarak şehri yaktılar. Kaynaklar buralarda bir yağmadan bahsetmese de şehrin yakılıp ,yıkılmasından yağmanın da yapıldığını düşünmek gerekir.

II. Murat döneminde Osmanlılara tecavüzde bulunan Karamanoğulları üzerine intikam amaçlı bir sefer düzenleyen Osmanlılar bu seferde II. Murat’ın âlimlerden de almış oldukları fetvalar doğrultusunda oldukça sert davrandılar.

“Öç seferini bizzat idare eden Sultan II. Murat ulemadan aldığı fetvalara istinaden Karaman ülkesinde pek fena tahribat yaptırdı.

Yapılan tahribat o zamana kadar görülmemiş bir şekil ve derecedeydi.

Türklerin şimdiye değin Hristiyan ülkelerinde dahi kadınlara tecavüzlerine rastlanmamışken yağma ve tahripten başka Karamanoğlu’nun yaptıklarına, bu neviden çirkin şeylerle mukabele edildi”.65

Aynı sefere Aşık Paşazade’nin yazmış olduğu eserden bakılınca; Balkanlarda Macarlara mağlup olacağını düşündüğü Osmanlı ordusunun Anadolu’da olmamasını fırsat bilen Karamanoğulları Emirdağı ve Beypazarı’na saldırarak buralarda kadın ve çocuklara kötü muamelede bulunmuş yaylada bulunan köylüleri yağmalamıştı.66

Aşık Paşazade bir sonraki 108. Bab’da ise II.Murat’ın intikam amaçlı seferinde olanları hikaye etmektedir.

65 Mustafa Cezar, Mufassal Osmanlı Tarihi, Cilt 1, s.315

66Atsız, Aşık Paşaoğlu Tarihi,s.107

49

“Hünkâra haber geldi ki Karamanoğlu andını bozdu ve Müslümanların kadınları ve oğlanlarına, zalimlere gayri meşru işler ettirdi. Bu haberin doğruluğunu bilince hünkâr dahi gazaba gelip İslam askerini topladı ve Rumeli’nin kendisine tabi ne kadar tabi ne kadar kâfir askeri varsa onları dahi beraber alıp yürüdü; Konya’ya çıktı. Yağma buyurdu. Karaman ülkesini şöyle vurdular ki şehirlerini ve köylerini elek elek ettiler. Harab eylediler. Karamanoğlu kaçıp Taşeli’ne girdi. O yıl nice erkek ve kız çocukları doğdu. Soyları sopları bilinmedi”.67

Karamanoğulları ve Osmanlıların birbirlerine karşı yapmış oldukları yağma ve tecavüz olayları aslında bu dönem savaşlarının ana amacının sadece ekonomik kazanım elde etmek olduğunun önemli bir göstergesidir. Öyle ki bu savaşlar esnasında elinde gayrimüslim askerleri de olan Osmanlı Devleti Müslüman bir halka sahip olan Karamanlılar üzerine yağma ve talan yapması için emir vermekte ve intikam amacıyla kâfir askerlerinin Müslüman kadınlara tecavüzlerini meşru görmektedir.

Karamanoğulları Osmanlı ile akrabalık tesis etmiş olsa da 1476 yılında yıkılışına kadar Osmanlı’nın rakibi olan devletlerle işbirliği yaparak varlığını sürdürmeye çalışmıştır.