• Sonuç bulunamadı

3.3. ARAŞTIRMANIN BULGULARI VE VERİ İNCELEMESİ

3.3.1. Egemenlik

3.3.2.1. Ortak Tarım Politikası

OTP, Britanya’nın AET üyeliğinin ilk gününden itibaren Toplulukla sorun yaşadığı bir mecradır. Muhafazakâr Parti’den James Hill’in “bugün Shakespeare hayatta olsa ‘ah lanetli OTP’ derdi” (Muhafazakâr Parti, HC Deb, 26 Ocak 1984 vol. 52, c. 1117) ifadeleriyle tanımladığı Topluluk politikasına, Britanya’nın hem bütçeye katkısındaki adaletsizliklerden hem bu katkının ülkede finans ve imalat sektörlerine kıyasla ikincil bir konumda olan tarıma yapılmasından hem de OTP’nin getirdiği kısıtlamalarla geleneksel serbest ticaret politikalarını sürdürememesinden kaynaklı itirazları vardır. Her iki partiden de görülen bu itirazlar dile getirilirken Britanya ekonomisinin yapısal özelliklerinin istisnai durumu vurgulanır.

“Her zaman OTP’ye karşı oldum. Saçma bir politika. Her ülke vergi koyması gerekiyorsa koyacağı, fiyatları artırmaya değil düşük tutmaya çalıştığı kendi ulusal tarım politikasına ihtiyaç duyar. Ben OTP’nin tashih edileceği ulusal bir politikadan yanayım” (Neil Marten, Muhafazakâr Parti, HC Deb 17 Ekim 1975 vol. 897 col. 1767).

“Fiyat konusu dışında, OTP’nin neden bu ülkeye uymayacağının bir sebebi daha var. O da tek tip bir tarım endüstrisi oluşturmanın temel amaçlarından biri olması. Topluluk içinde yapısal problemlere –şarap, süt, seracılık, et vb gibi- karşı alınan önlemler Britanya tarımı ile uyumsuz” (Bryan Gould, İşçi Partisi, HC Deb 06 Kasım 1975 vol. 899 c. 727).

OTP, partilerin siyasal ve ideolojik duruşlarından bağımsız olarak kabineden muhalefet arka sıralarına kadar uzanan geniş bir yelpazede birçok milletvekilinin karşı olduğu ve parlamento çatısı altında sıklıkla eleştirilere maruz kalan bir Topluluk politikası olmuştur. İktidar ve muhalefet partileri değişse de üyelik döneminin önemli bir bölümünde süreklilik gösteren bir istisnacılık söylem aracı olarak her iki parti tarafından da kullanılagelmiştir.

“Gerçek şu ki ortak tarım politikası hala Britanya ekonomisine önemli bir zarar vermektedir. Ülke çapında yüksek gıda fiyatlarının, yaşam ve genel olarak diğer maliyetlerin, rekabet eksikliğinin bir sebebidir” (Douglas Jay, İşçi Partisi, HC Deb 24 Mart 1982 vol. 20 c. 984).

“Ortak tarım politikası Topluluğa katılmadan önce bu ülkede yoktu. Ona boyun eğdik çünkü Topluluktayız. Bize uymuyor ve uymayacak [...] Kıta yaşamının bir parçası ve onların bizim için değişmesini beklemek gerçekçi değil. Kıta’da çok daha fazla bir nüfus tarımla uğraşıyor ve bugün The Times’ın ilk sayfasında gördüğümüz gibi 100.000

Fransız çiftçi oyları ve siyasi güçleri olduğu için Paris’e yürüyebiliyor” (Tony Marlow, Muhafazakâr Parti, HC Deb 24 Mart 1982 vol. 20 cc. 1013-1016).

OTP’ye karşı Muhafazakâr Parti içinden kimi sesler ise üyeliğin ilk yıllarında Topluluk içinde güçlü bir konuma gelerek bu politikanın Britanya tarafından şekillendirilmesi gerektiğini savunmuştur. Çünkü Britanya’yı üyelik koşullarını bilerek AET üyeliğine taşıyan parti Muhafazakâr Parti’dir. Gerekli politik ve toplumsal rızayı kazanmak adına ülke çıkarlarına uygun olmayan politikalarda ilgili entegrasyon girişimini terk etmek yerine, o alanda “reform” yapmak savunulmuştur. Dönemin tarım bakanı Joseph Godber da dahil olmak üzere bu yapının AET içinden yönlendirilmesi gerektiğini belirten milletvekilleri vardır (Joseph Godber, Muhafazakâr Parti, HC Deb, 28 Mart 1973 vol. 853 c. 1310).

“Ortak Pazara katılarak ortak tarım politikasını […] prensipte kabul ettik. Sonuç olarak politikamız OTP’yi baltalamak değil, onu evriltmektir. İnanıyorum ki büyük bir evrim gerekli” (Charles Morrison, Muhafazakâr Parti, HC Deb, 3 Nisan 1973 vol. 854 c. 254).

İşçi Partisi’nde ise OTP’ye karşı olan milletvekillerinin genel tutumu, bu politikanın tamamen kaldırılması yönündedir.

“OTP’yi kaldırmalıyız. Neden bu kadar önemli? Batı Avrupa’nın güvenliği ve refahının nasıl OTP gibi çılgın bir şeye bağlı olduğunu hiç anlamadım. OTP’nin reformuna hiç güvenim yok […] Bizim için tek çıkış bize uymuyor, AET ile aramızda sonsuz tartışmalara yol açacak diyerek ve ödememiz gerekenden daha fazlasını ödemeyi redderek OTP’den ayrılmak” (Ron Leighton, İşçi Partisi, HC Deb 23 Temmuz 1982 vol. 28 c. 676).

“Hala OTP’nin kaldırılması [...] için kampanya yapmak zorundayız […] [Yoksul ülkelerin] parayı nasıl harcayacağına, Brüksel yerine, kendilerinin karar vermesine izin vermemiz gerekiyor” (Kelvin Hopkins, İşçi Partisi, HC Deb 8 Mayıs 2006 vol. 446 c. 117).

OTP denildiğinde akla gelen ilk konulardan biri, Britanya’nın Topluluk bütçesine yaptığı katkıdır. Bu konuda Britanya’nın sürekli mağdur edildiği vurgulanır ve Britanya’nın mağduriyetinin temel sebebi olarak OTP gösterilir.

“Bütçenin büyük bir katkı sağlayıcısıyız. O bizim paramız, Avrupa Birliği’nin değil. […] Ancak AB kendini Britanya’ya para veren bir Noel Baba gibi gösteriyor, aslında biz Avrupa Birliği’ne para veren Noel Babayız […] Herkes sistemin iyi olduğunu söylüyor. Ama mevcut bütçe böyle yürümez; OTP bütçeye zarar veriyor ve onu adaletsiz hale getiriyor” (Kelvin Hopkins, İşçi Partisi, HC Deb 7 Mart 2006 vol. 443, c. 772).

Britanya tarımının yapısal özelliklerinden biri de ulusal tarım politikasının hiçbir şekilde sosyal politika ile ilişkilendirilmemesidir. İlerleyen başlıklarda detaylı bir

şekilde ele alınacak olan entegrasyonun sosyal politikalarına karşı geliştirilen eleştirel tutum, Britanya tarımı özelinde de istisnacılık söyleminin bir parçası olmuştur. Tony Marlow bu söylemi şöyle inşa eder:

“Birleşik Krallık’ta biz tarım politikamızın insanları köylerde, uzak ve az tercih edilen bölgelerde tutmayı sağlamasını istiyoruz. Bu bize özgü bir tarım politikasına bakış. İtalyanlar, Portekizliler ya da Almanya’nın bazı bölgelerinin aksine biz tarım politikamızın sosyal bir boyutu olmasıyla ilgilenmiyoruz. Bizim sorumluluklarımız ve çıkarlarımız Avrupa’dakilerden farklı. Eğer kendimizi Brüksel’den gelen bu müşkül durumdan kurtarabilirsek, Birleşik Krallık’a daha iyi hizmet verilecek” (Tony Marlow, Muhafazakâr Parti, HC Deb 18 Ocak 1993 vol. 217 c. 84).

Muhafazakâr Parti’nin OTP’nin Kıta Avrupası siyasi partilerinin iç siyasette bir oy toplama aracı olduğu düşüncesi, benzer şekilde İşçi Partisi tarafından da paylaşılmıştır. Bu düşüncenin temelinde AET içinde Britanya ulusal çıkarlarının Kıta Avrupası iç siyasetinin bir malzemesi haline gelmesi yatmaktadır. İşçi Partisi’nden Ron Leighton bu görüşü dile getiren siyasetçilerden biridir:

“OTP’nin amacı endüstriye kıyasla tarımla uğraşanlara yüksek tüketici fiyatları aracılığıyla gelir sağlamak ve ucuz ithal gıdayı piyasa dışında tutmaktır. Başka bir deyişle, Kıta’daki köylüye ve tarım nüfusuna iktidar partilerine oy vermesi için rüşvet vermektir. Onlar yapmak istiyorsa yapsın, fakat bu rüşvetleri neden biz ödemeliyiz anlamıyorum” (İşçi Partisi, HC Deb 24 Mart 1982 vol. 20 c. 1029).

OTP’nin Britanya ekonomisine uymamasının başlıca argümanlarından biri, ülkenin bir tarım ekonomisi değil imalat ekonomisi olduğu vurgusudur. Bu vurgu tarihsel bağlamda atıflarla desteklenir. Geçmişte çıkmış yasalar, görev yapmış politikacılar başarıyla kendine özgü bir Britanya tarımı miras bırakmıştır. Bu açıdan bakıldığında Britanya gibi tarımı ithalata dayalı ve dışa bağımlı, imalat sektörü ise ihracata dayalı bir ekonomi için Avrupa tarımına yapılan bu yatırımlar gereksizdir ve Britanya’nın imalat sektöründeki rekabet koşullarını da olumsuz etkilemektedir. İmalat ekonomisine dayalı bir üretim sisteminin tarımsal biricikliği özellikle İşçi Partisi’nin söyleminde yer bulmuş, Muhafazakâr Parti içinde ise böyle bir ayrışma görülmemiştir. Örneğin İşçi Partisi milletvekili Norman Bunchan, AET eleştirisini 1945-1950 dönemi Attlee hükümetinin tarım politikasının başarısı üzerinden yapar:

“Tom Williams zamanında geliştirilen tarım sistemi en iyi ulusal politikaydı. Savaş sonrası dönemin Britanya tarım refahının temellerini atmıştı. Çiftçiye koruma ve teşvik sağlıyordu. Tarımın nihai hedefi olan tüketiciyi de göz önünde bulunduruyordu. […] Temelde bir endüstri ülkesi olarak ucuz gıda ithal etmemizi sağlayan ulusal çıkarlarımıza uygun bir politikaydı” (Norman Bunchan, İşçi Partisi, HC Deb 19 Mart 1973 vol. 853 cc. 172-173).

İşçi Partisi, bilhassa muhalefette olduğu 1980’lerde imalata dayalı bir Britanya ekonomisinin tarımda serbest ticaret ilkelerini benimsemesi ve dolayısıyla AET’nin korumacı politikalarını reddetmesi gerektiğini savunmaya devam etmiştir.

“Ortak Pazar tarımda katı korumacılık, imalatta serbest ticaret demektir. Bu bizim ihtiyacımız olanın tam tersi. Bu ülkenin gıdada, bize ucuz ürün sağlayacak, serbest ticarete ihtiyacı var. Bu yüzden AET ulusal çıkarlarımızın zıttı. Tarımdaki farklılıkların bir geçmişi var […] Bu ülkede imalat sektörünün çıkarları tarımın çıkarlarına üstün geldi, Kıta’da ise insanlar tersi bir görüşü benimsedi. Biz tahıl yasalarını kaldırdık, onlar kaldırmadı. Bu temel tarihi fark” (Ron Leighton, İşçi Partisi, HC Deb 24 Mart 1982 vol. 20 c. 1029).

“Edward Heath bizi Ortak Pazar’a soktuğu zaman da söylemiştik, bizim ulusal çıkarlarımıza uymuyor çünkü biz tarım ülkesi değiliz; endüstri ülkesiyiz. Dünya ile ticaret yapmamız lazım. Gıdamızı ve ham maddemizi mümkün olan en düşük fiyattan almalıyız” (Doug Hoyle, İşçi Partisi, HC Deb 26 Mayıs 1982 vol. 24 c. 977).

Britanya ekonomisine özgü bu özellikler aynı zamanda Britanyalı olmayı tanımlayan bir kimlik unsurudur ya da ulusal çıkarların tanımlayıcısıdır. Ucuz gıda fiyatlarını sağlayan her politika Britanyalılık anlamına gelirken bunun sağlanmasında rolü olan eski sömürge ülkelerin ise Britanya’nın dostu olduğu vurgulanır. Britanya kimliğinin korunması için AET’nin dayattığı kısıtlardan kurtulmanın gerektiğine ve böylece serbestliğe/özgürlüğe tekrar sahip olunacağına inanılır. Bunun yolu da Britanya Parlamentosu’ndan geçtiğini Ron Leighton şu sözlerle açıklar:

“Tarım sektörümüze büyük sorunlar yaratıyoruz. Ne çiftçiler ne tüketiciler bu yüksek fiyatlardan yararlanıyor. Tüm bu politika Britanya karşıtı. Britanya vergi mükellefinin, tarımının, tüketicisinin ve dünyadaki, Uruguay’dan olsun, Yeni Zelanda’dan olsun, dostlarımızın çıkarlarına karşı. Ne yapmamız gerektiğine eminim. OTP’den çıkmalıyız. […] Kendimizi ayrıştırmalıyız, özgürleştirmeliyiz. Tarımımızın kontrolünü tekrar Britanya Parlamentosu’na vermeliyiz. Bu ülkenin çıkarlarına olan bir politikamız olmalı. [...] Sadece mazoşistler, kendini kaybetmiş Avrupa fanatikleri ve rasyonel düşünceden vazgeçmişler yanlış yönlendirilmiş ve yorumlanmış, Britanya vergi mükellefini sömüren bu politikaya destek olabilir” (İşçi Partisi, HC Deb 25 Haziran 1985 vol. 81 cc. 826-827).

Ashford’a göre (1983: 368) Muhafazakar Parti’nin tarihsel olarak birleştirici üç sembolü vardır. Bunlar tarım, İngiliz Milletler Topluluğu ve ulusal egemenlik olarak sıralanabilir. Ancak Avrupa entegrasyonu bağlamında düşünüldüğünde tam da OTP ile örtüşen bu üç sembol, yukarıdaki Leighton sözlerinden de anlaşılacağı gibi İşçi Partisi tarafından da sahiplenilmiştir.

Yukarıdaki alıntıların da gösterdiği gibi Britanya’nın istisnacılık söyleminin daimi başlıklarından biri olan OTP, entegrasyonun kabul görmeyen politikalarının başında gelir. Bu politikanın ülke üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle üretilen

söylemden sadece tüm kurumsal yapı değil, tekil üye ülkeler de nasiplerini almışlardır. Fakat bu ülkeler arasından ön plana çıkan Fransa’dır. Bu politikanın temel sorumlusu olan Fransa’nın Topluluğun kurucu devletlerinden olma statüsüyle tarım politikasını kendi çıkarlarına göre şekillendirdiği kabul edilir. Bir sonraki bölümde Fransa’nın Britanya tarımına karşı oluşturduğu ötekilik konumu/algısı incelenecektir.

3.3.2.2.1. Ortak Tarım Politikası istisnacılığının ötekisi: Fransa

“Adaletsiz”, “saçma” ve Britanya ile “uyumsuz” bulunan OTP’ye dair ortaya çıkan söylemde dikkat çekilmesi gereken bir konu da öteki kimliğinin sadece Avrupa geneline değil, Fransa özeline de atfedilmesidir. Özellikle İşçi Partisi söyleminde ön plana çıkan bu tutum, OTP’nin bir anlamda Fransa’nın Topluluk içindeki liderlik stratejisinin gereği olduğunu ve sırf bu sebeple bile Britanya’nın Topluluk tarım politikasının dışında kalmasını gerektiğini iddia etmektedir.

“Fransızların taktikleri basittir. Ortak tarım politikasını sistemin merkez sütunu olarak görürler. Yürümezse tüm anlaşmadan ayrılırlar. Bu, tüm projenin siyasi yönüdür. Politika [OTP] tarımla uğraşanlardan aldığı oylarla iktidar olan Muhafazakâr Parti Hükümetini devam ettirmek için kuruldu ve sistem devam ettiği sürece herhangi bir reform yapılacak mı şüpheliyim. Belki de tüm sistem başarısızlıkla sonuçlanacak” (Frank Hooley, İşçi Partisi HC Deb 06 Kasım 1975 vol. 899 c.744).

“İşçi Partisi, vergi mükelleflerinin paralarının gelişigüzel bir şekilde sadece Britanya tarımını değil, Fransa ve diğer ülke tarımlarının desteklenmesi için Ortak Pazar’a gönderilmesine karşıdır. Bu tam olarak şu anda yaptığımız şey. Fransa’da üretilen arz fazlası, dünya pazarlarında ucuz bir şekilde Britanya vergi mükelleflerinin desteği ile satılıyor […] İşçi Partisi buna karşı […] Fransa AT’nin tarımsal temelini kurdu ve bizim OTP’yi istediğimiz yönde değiştirmemize asla müsaade etmeyecek […] Fransızlar bir milyon yıl geçse bile bunu kabul etmeyecek […] çünkü bazı üye ülkeler sadece kendi çıkarlarını düşünüyorlar ve diğerlerine yardım etmeye hazır değiller” (Thomas Torney, İşçi Partisi, HC Deb 03 Mart 1983 vol. 38 cc. 400-401).

“Metanetli ve sabırlı olmalıyız. Kıta aklı bizimkinden farklı çalışıyor. Bizden daha az parlamenter tecrübeleri var ve ülkelerin çoğu bizden çok daha yeni. Kıtadakiler çok daha kuralcı, dogmatik, katı ve mantığı ön planda tutuyor-ve bazen çok yorucu olabiliyorlar […] Özellikle Fransız dostlarımız neredeyse her zaman bize yük ve şüphesiz ki onlar da bizi yük olarak görüyorlar” (John Stokes, Muhafazakâr Parti, HC Deb 21 Mayıs 1984 vol. 60 c. 732).

Alıntılarda da görüldüğü üzere OTP, her zaman iki parti düzeyinde de Britanya’nın karşı olduğu ve karşıtlığını ülkenin ekonomik yapısının biricikliğine yaptığı atıflarla meşrulaştırmaya çalıştığı bir AET/AB politikası olmuştur. Üye devletler özeline inen bu karşıtlığa benzer söylem çizgisinin tespit edildiği Topluluğun APB politikasına ise bir sonraki başlıkta değinilecektir.