• Sonuç bulunamadı

Okul Öncesi Eğitim Programları

OKUL ÖNCESİ EĞİTİM

1.9. Okul Öncesi Eğitim Programları

Eğitim sürecinin başarı ile sonuçlanabilmesinin en önemli şartlarından birisi, onun gelişigüzellikten uzak, belli bir plan ve program dahilinde yürütülmesidir. Uygula-nan eğitim etkinliklerinin istenen sonuca ulaşması ve istenen nitelikte olabilmesi noktasında program unsuru çok önemlidir. Gelişimin en hızlı ve en değişken oldu-ğu okul öncesi döneminde de belirlenen hedeflere ulaşılabilmesi ve bu dönemin iyi bir şekilde değerlendirebilmesi ancak çok iyi planlanmış bir eğitim programıyla gerçekleşebilir. Bu bakımdan okul öncesi eğitim kurumlarında iyi bir eğitimin verile-bilmesi, çocuğun ihtiyaç duyduğu bilgi ve becerilerin ona kazandırılabilmesi planlı, programlı bir eğitimle mümkündür. Bu dönemde yeterli gelişim özellikleri ve kişisel farklılıkları dikkate alınarak çocuğa fiziksel, duygusal, sosyal, zihinsel, dil ve ahlak gelişimi yönünden sistemli bir eğitim verilmelidir.

Nitelikli bir okul öncesi eğitimi, öğretmenlerin okul öncesi eğitim programını etkili bir şekilde planlaması ve uygulanması ile gerçekleşmektedir. Öğrenme sürecinde Okul

Öncesi Eğitim Programı öğretmenlerin, etkinlikleri planlamalarında seçilen kaza-nımlara ulaşmaları için hazırlanmış yönlendirici bir kılavuz niteliğindedir. Öğretmen, eğitim programının yaklaşımlarını, ilkelerini, amaçlarını bilmeli ve buna göre sınıf ortamını, yöntem ve teknikleri, eğitim planı için gerekli materyalleri hazırlayıp nitelikli olacak şekilde planlayıp uygulamasını yapmalıdır.

Türkiye’de 1952 yılından itibaren farklı okul öncesi eğitim programları hazırlanmış-tır. Ancak 1994 yılından önceki çerçeve programlarda öğretmenler ünite ve günlük planlarını kendilerinin yazdığı hedef ve hedef davranışlara göre hazırlamaktaydı-lar. 1994 yılında ise ilk defa resmi bir Okul Öncesi Eğitim Programı hazırlanmıştır.

Program geliştirmenin bir süreç olmasından hareketle, değişen gereksinimler doğ-rultusunda MEB okul öncesi eğitim programlarında dünyada ve ülkemizde meyda-na gelen gelişmeler doğrultusunda program geliştirme çalışmalarını sürdürmüştür.

1994 ve 2002 yılı okul öncesi eğitim programları davranışçı yaklaşım esas alınarak oluşturulurken, 2006 yılı okul öncesi eğitim programı ise çoklu zeka ve yapılandır-macı yaklaşımın temel ilkeleri esas alınarak oluşturulmuştur.

Türkiye’de halihazırda uygulanmakta olan okul öncesi eğitim programı 2013 yılında hazırlanmıştır. 2013 Okul Öncesi Eğitim Programı öncelikle 2012-2013 eğitim-öğre-tim yılında bazı pilot illerde uygulandıktan sonra yapılan araştırmalar ve alınan geri bildirimler neticesinde gerekli düzenlemeler yapılarak programa son şekli verilmiştir.

MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı’nın 09.09.2013 tarih 132 sayılı kararıyla da 2013-2014 eğitim-öğretim yılında tüm illerde uygulamaya konulmuştur. Bu program günümüzde de uygulanmaktadır.

2013 Okul Öncesi Eğitim Programı, çocukların gelişim alanlarına ve yaş gruplarının gelişim özelliklerine göre hazırlanmış, kazanım ve göstergelerin sıralandığı “gelişim-sel” bir program özelliği taşımaktadır. Gelişimsel program çocukların gelişim düzey-lerine ve özellikdüzey-lerine dayanan ve bu anlamda onların sosyal ve duygusal, motor, bilişsel, dil gelişim alanları ile öz bakım becerilerini birlikte bütüncül bir yaklaşımla geliştirilmesini esas almaktadır. Bu yaklaşımda programın temelini çocukların ge-lişimsel özellikleri oluşturur. Öğrenme süreçleri planlanırken çocukların gege-lişimsel düzeyleri belirlendikten sonra ilgi ve gereksinimleri ile içinde yaşadıkları çevresel koşullar dikkate alınır. Kazanım ve göstergelerle farklı eğitim süreçleri oluşturularak çocukları desteklemek ve onları bulundukları gelişim düzeyinden ulaşabilecekleri en üst aşamaya taşımak bu programın hedefidir. Programda ayrıca sarmal yaklaşım ve eklektik model özellikleri benimsenmiştir (MEB, 2013).

2013 Okul Öncesi Eğitim Programında çocukların gelişim özellikleri yaş gruplarına göre, kazanım ve göstergeler ise bütün olarak ele alınmıştır. Gelişim özellikleri bi-limsel çalışmalar dikkate alınarak 36-48, 48-60 ve 60-72 aylık olmak üzere üç farklı yaş grubuna göre düzenlenmiştir. Ancak öğretmenin kendi grubundaki çocuklar için programdan kazanım ve göstergeleri seçerken çocukların gelişim özelliklerini dikkate alması gerekmektedir (MEB, 2013).

2013 Okul Öncesi Eğitim Programında programın temel özellikleri özetle şu şekilde sıralanmıştır:

- Çocuk Merkezlidir: Öğretmenler, öğrenme sürecinde çocukların gelişim özellik-lerini göz önünde bulundurarak, onların etkinliklere aktif katılmasını sağlamalıdır.

- Esnektir: Program; çocuğun, fiziksel çevrenin ve ailenin değişen özelliklerine göre uyarlanmaya ve bireyselleştirilmeye uygundur. Öğretmenin, ortaya çıka-bilecek günlük ve anlık değişimlere göre eğitim sürecinde gerekli düzenlemeler yapabilmesine fırsat vermektedir.

- Sarmaldır: Sarmal bir program kazanım ve göstergelerin süreç boyunca, ihti-yaç duyulduğu durumlarda farklı etkinlikler aracılığıyla tekrar tekrar ele alınma-sını gerektirir. Böyle yapıldığında kazanımların gerçekleşmesi, pekiştirilmesi ve kalıcılığının sağlanması mümkün olur. Okul öncesi dönemdeki çocukların hızlı gelişim ve değişim içinde olmaları ve öğrenmenin birikimli bir süreç gerektirmesi nedeniyle programda bu yaklaşım temel alınmıştır.

- Eklektiktir: Bu programda 21. yüzyılın gereksinim duyduğu bireyi yetiştirmek, ulusal özellik ve gereksinimleri karşılamak amacıyla farklı öğrenme kuram ve modellerindeki çocuk merkezli uygulamalardan yararlanılarak bir senteze ula-şılmıştır.

- Dengelidir: Program çocukların gelişimini çok yönlü desteklemeyi hedeflediği için bütün gelişim alanlarıyla ilgili kazanım ve göstergelerin eğitim planlarında dengeli bir şekilde ele alınması gerekmektedir.

- Oyun Temellidir: Çocuk oyun aracılığıyla öğrenir, kendini ve içinde yaşadığı dün-yayı oyunla tanır ve kendini en iyi oyun sırasında ifade eder. Çocuğun dili oyun-dur. Programda kazanım ve göstergeler ele alınırken oyunun bir yöntem ve/veya etkinlik olarak kullanılması özellikle önerilmektedir. Oyun aracılığıyla öğrenme bu programın ve okul öncesi eğitiminin ayrılmaz parçası olarak görülmektedir.

- Keşfederek Öğrenme Önceliklidir: Keşfederek öğrenmede çocuğun öğrenme sürecine etkin katılması, öğrendiklerini farklı durumlara transfer etmesi ve yeni durumlarda kullanması önemlidir. Program çocuğun çevresinde olanları fark et-mesini, merak ettiği konulara ilişkin sorular sormasını, araştırmasını, keşfetmesi-ni ve oynayarak öğrenmesikeşfetmesi-ni teşvik eder. Böylece ezbere dayalı öğrenme yerine anlamlı öğrenme gerçekleşmiş olur.

- Yaratıcılığın Geliştirilmesi Ön Plandadır: Çocukların öğrenme gereksinimleri ve öğrenme stillerine uygun ortamlarda kendilerini farklı yollarla ve özgün bir biçimde ifade etmeleri için gerekli olan fırsatlar yaratılmalıdır. Programda yaratı-cılık, ayrı bir alan olarak ele alınmamış, kazanım ve göstergelerde vurgulanmıştır.

Bu programın amacına uygun bir şekilde uygulanabilmesi için öğretmenlerin de yaratıcı olması gerekmektedir.

- Günlük Yaşam Deneyimlerinin ve Yakın Çevre Olanaklarının Eğitim Amaçlı Kullanılmasını Teşvik Eder: Programda günlük yaşam deneyimlerinden yarar-lanılması eğitim sürecini hem zenginleştirir hem de kolaylaştırır. Yakın çevre ola-naklarının işe koşulması, araç-gereç ve materyallerin sağlanmasında çeşitlilik ve ekonomik açıdan yarar sağlar. Bu nedenle öğretmenin yakın çevreyi ve çocuğun yaşam deneyimlerini iyi tanıması ve izlemesi önem taşımaktadır.

- Temalar/Konular Amaç Değil Araçtır: Okul öncesi eğitimde, kazanım ve gös-tergelerin kazandırılmasında konu veya tema merkezli eğitim söz konusu de-ğildir. Burada asıl amaç, ele alınan konunun öğretimi değil o konu yardımı ile kazanım ve göstergelerin gerçekleştirilmesidir.

- Öğrenme Merkezleri Önemlidir: Öğrenme merkezleri çocukların bireysel ge-reksinimlerini karşılamak amacıyla farklı ayırma materyalleri ile bölünmüş, küçük gruplar hâlinde etkileşimde bulunacakları ve dikkatlerini yoğunlaştırarak oyna-yabilecekleri öğrenme alanlarıdır.

- Kültürel ve Evrensel Değerleri Dikkate Alır: Çocukların yaşadıkları toplumun değerlerini tanımaları, kültürel ve evrensel değerleri benimsemeleri onların so-rumluluk bilincine sahip bireyler olarak yetişmeleri açısından önemlidir. Prog-ramda değerler eğitimi ayrı bir alan olarak ele alınmamış, ancak kazanım ve göstergelerde bütüncül bir şekilde vurgulanmıştır.

- Aile Eğitimi ve Katılımı Önemlidir: Aile eğitimi ve katılımı, okul ve ev arasın-daki devamlılığı destekleyerek kazanılan bilgi, beceri ve tutumların kalıcılığı-nı sağlar. Bu nedenle “Millî Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitimi Programı ile Bütünleştirilmiş Aile Destek Eğitim Rehberi (OBADER)” hazırlanmıştır.

- Değerlendirme Süreci Çok Yönlüdür: Okul öncesi eğitiminde sonuç değil, sü-reç önemli olduğundan, programda sürecin çok yönlü olarak değerlendirilmesi öne çıkmaktadır. Değerlendirmede çocuğun, programın ve öğretmenin kendini değerlendirme süreci iç içe olduğundan, birinden elde edilen bulgular diğerleri-nin değerlendirilmesinde de kullanılır.

- Özel Gereksinimli Çocuklar İçin Uyarlamalara Yer Vermektedir: Okul öncesi eğitimi, özel gereksinimli çocukların gereksinimlerini de dikkate alarak, bütün çocuklara öğrenme ve ilkokula hazırlık konusunda eşit fırsat sunmayı hedefler.

- Rehberlik Hizmetlerine Önem Vermektedir: Öğretmenlerin, rehber öğretmen-lerle iş birliği içinde çalışması, çocukların gelişimlerinin desteklenmesinde ve ekip çalışmasının sağlıklı bir şekilde yürütülmesinde önemlidir. Bu iş birliğinin ailelerin eğitimlerine de önemli katkı sağlaması beklenmektedir.

İKİNCİ BÖLÜM

OKUL ÖNCESİ DİN ve AHLAK EĞİTİMİNDE