• Sonuç bulunamadı

NAZİRE MECMUALARINDA NESÎMÎ

Belgede Nesîmî Kitabı (sayfa 114-121)

ŞİİR MECMUALARI VE CÖNKLERDEKİ NESÎMÎ

USUL HAKKINDA BİRKAÇ SÖZ

III. NAZİRE MECMUALARINDA NESÎMÎ

Türkçe ilk nazire mecmuası Ömer bin Mezîd tarafından 840/1437 yı- lında derlenmiş olan Mecmû’atü’n-nezâ’ir’dir. 86 şairin şiirlerini toplayan Ömer, eserinde Nesîmî’den 11 şiire yer vermiştir. Mecmû’atü’n-nezâ’ir’de 75 adetle en çok şiiri bulunan şair kendisidir. Eserine Ahmedî’den 36, Mukîmî ve Nâmûsî’den 19, Zeynî’den 18, Hassân’dan 16, Nebî’den 13, Işkî’den

5 Nev’î’ye dair bir mecmuada özel bir durum olarak 75 civarında şiirin bulunması bu nor-

mal olmayan ortalamayı ortaya çıkarmaktadır.

6 Arnavutluk, malum olduğu üzere Bektaşiliğin önemli bir merkezidir. Arnavutluk kütüp-

hanelerinde de çok sayıda şiir mecmuası ve cönk bulunmaktadır. Buradaki Türkçe yaz- maların da kataloğu (Yalçın-Aytaş 2001) hazırlanmış olmakla birlikte bu katalogda eser içerikleri, hususiyle mecmualar ve cönklerin içerikleri bulunmamaktadır.

Nesîmî gibi 11 şiir almıştır. Mecmuada bir şiiri bulunan İmâd ve 5 şiiri bu- lunan Hüseyn’in de Nesîmî olması ihtimali yüksektir.7 Bu durumda

Nesîmî’nin Mecmû’atü’n-nezâ’ir’de 17 şiiri yer alıyor demektir. Bunların ikisi Ahmed-i Dâ’î’ye, biri Kanberoğlu’na, ikisi Ahmedî’ye naziredir.

Canpolat neşrine göre (1982) 246. sıradaki

Yanaram ʿışḳuñdan aḫar gözlerümden yaşlar Fürḳatüñ derdi çıḫardı yüregümde başlar

matla’lı gazeli zemin şiirdir ve Hassân, Şemsî, Zeynî (2), Şeyhoğlu, Rûmî, Fürkatî, Harîmî, Ezherî (2), Nebî, Safî, Hâcı Mûti’î, Dökmeci, Mukbil (2), ‘Işkî, Şeyh ve ‘Ömer tarafından tanzir edilmiştir.

292. sıradaki;

Düşmişem bī-yār ilāhī kimse bī-yār olmasun Kimsenüñ ḥāli bu resme müşkil ü zār olmasun

matla’lı gazeli de zemin şiirdir ve buna da Hassân, Nebî, Safî,Mukîmî, ‘Işkî, Askerî ve ‘Ömer birer nazire yazmışlardır. Bu şiire bir nazire de kendisi yazmıştır.

315. sıradaki;

Sendedür şol genc-i penhān gezme her vīrāneyi Deñize dal andan iste ey göñül dür-dāneyi

matla’lı gazeli de zemin şiirdir. Buna nazire yazan şairler ise Köylüce, ‘Atâyî, Na’îmî, Nâmûsî, ‘Işkî, Zeynî ve ‘Ömer’dir.

341. sıradaki;

Dünyi çün murdārdur yigren göñül murdārdan Gül degül dünyī dikendür ne umarsın ḫārdan

matla’lı gazeli de zemin şiirdir. Buna nazire yazan şairler ise Hassân, Köy- lüce, Zeynî, Ahmed ve ‘Ömer’dir.

Añmaz olduñ be ḳuluñı ey nigārum n’eyledüm Suçumı bildür bileyüm ḫˇānd-gārum n’eyledüm

matla’lı zemin şiirine ise mecmua derleyicisi Ömer nazire yazmıştır. Derleyeni belli ikinci nazire mecmuası, Eğridirli Hacı Kemâl’in

Câmi’u’n-nezâ’ir’idir. 16. asrın başlarında (918/1512-13) derlenen bu mec-

mua da edebiyat tarihimizin kurucu şairlerinin şiirlerini ihtiva etmesi ba- kımından Mecmû’at’ü’n-nezâ’ir gibi önemli ve değerlidir. Şair ve şiir sayı- sının çokluğu değerlendirildiğinde ondan da önemli olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Ancak bu mecmuanın şiir mevcudiyeti ve şair kadrosu ba-

7 Nesîmî’nin Hüseyn ve İmâd mahlaslarını da kullandığını biliyoruz. 14-15. yüzyıllarda

yaşadığı bilinen bu mahlaslarda şair bulunmadığına göre bunun kuvvetle muhtemel ol- duğunu söyleyebiliriz.

kımından ne kadar değerliyse nazirecilik hususunda da o kadar problemli olduğunu söylemek yanlış olmaz. Nesîmî’de de onlarca örneği görülen, zemin şiir-nazire uyuşmazlığı hususunda Yûnus Emre’nin Ahmedî’ye nazire yazması vb. pek çok tutarsızlıkla maluldür ki Nesîmî için de bunun pek çok örneği mevcuttur. O itibarla bu mecmua için Nesîmî’nin kimlere nazire yazdığından çok şiir sayısından bahsetmekle yetineceğiz. Câmi’u’n-

zezâ’ir’de Nesîmî’nin 110 şiiri mevcuttur (Morkoç 2003: LXIII). Bu sayıyla

Nesîmî, 262 şairin 2848 şiiri (Morkoç 2003: LXI) içinde Ahmed Paşa (241), Hafî (133) ve Şeyhî’nin (117) ardından dördüncü sırada yer almaktadır.

Edirneli Nazmî’nin Mecma’u’-n-nezâ’ir’i ise dört nüsha üzerinden yapı- lan tenkitli neşre göre (Köksal 2001) 367 şairin 5527 şiirini barındıran hacim- li bir mecmuadır. Burada Nesîmî’nin 10 şiirine yer verilmektedir. Bunların 7’si zemin şiir, 3’ü nazire görünmektedir. Şairin zemin şiirlerinden;

Şol tamām iki yüzinden çünki refʿ oldı niḳāb Ẓulmetüñ devrānı geçdi ẓāhir oldı āftāb (344)8

matla’lı olana Şeyhî, Hafî, Kemal Paşazâde (2), Çâkerî, Kemâl-i Zerd, Tâcizâde Ca’fer, Kâsım, Visâlî, Sabâyî, Hasbî, Neşâtî, Gedâyî (2), Şîrî, Remzî, Safâyî, Hadîdî, Kâtibî, Râzî (2), Resmî, Muhibbî (3), Münîr, Muîdî, Atâ (3), Tarîkî, Sürûrî (Müderris) (2), Sürûrî (Acem), Kemal Paşazâde (2), Şevkî, Defterî Mehmed Bey, Helâkî, Latîfî, Mesîhî, Safâyî, Zâtî (4), Subhî, Revânî, Revânî-i Zaîm, Gaffâr, Şem’î (2), İshâk Çelebi, Selmân, Meâlî, Sabûhî, Celîlî (4), Rahîkî, Bihiştî, Fikrî, Sehî, Şehdî, Râcî, Hilâlî (Kazzâz), Fasîhî, Ferîdî, Câmi’î , Yahyâ, Usûlî, Hasan (Kadı), Yakînî, Nişânî, Zaîfî (2), Sun’î (Gelibolulu), Derûnî (2), Kurbî, Rahmî, Emrî, Şîrî, Hayretî (2), Enverî, Süvârî, Vahyî, Nazmî (3);

Yanaram ʿışḳuñdan aḳar gözlerümden yaşlar Fürḳatüñ derdi çıḳardı yüregümde başlar (1085)

matla’lı gazeline Safî, Ahmed Paşa, Muhibbî (3), Necâtî, Şeyh İbrâhîm, Avnî, Sürûrî, Revânî, Mîrî, Zâtî, Lâmi’î , Bahârî, Kâtibî, Ezherî, Fârisî, Şemsî ve Nazmî;

Yüzüñ muḥḥafdur ey rūḥ-ı münevver Teʿālā şānuhū Allāhu ekber (1520)

matla’lı gazeline Celili, Safî (Kâsım Paşa) (3), Refîkî (2), Nâmûsî, Kemal Paşazâde, SürûrÎ (Müderris), Tâcizâde Ca’fer, İshâk Çelebi, Revânî, Meâlî, Aşkî, Senâî, Şem’î, Mesîhî, Sehî, Münîr, Muhibbî, Nûrî, Câmî-i Emîn, Derûnî, Nazmî (3);

8 Beyit sonlarındaki sayılar o matla’lı gazelin Mecma’u’n-nezâ’ir’deki (Köksal 2001) sıra

Yüzüñdür Ṭūr-ı Sīnā raḳḳ-ı menşūr Bilindi uşda gör nûrun ʿalā nūr (1562)

matla’lı gazeline Cem Sultân, Hafî, Necâtî, Şeyh İbrâhîm (Gülşenî), Zâtî, Muhibbî, Derûnî, Nazmî;

Gel ey dil-ber ki ḳan oldı göñül ʿışḳuñ belāsından Kerem ḳıl vaḥl ile ḳurtar beni hecrüñ cefāsından (3782)

matla’lı gazeline Avnî, Adnî (Mahmûd Paşa), Hafî, Sa’dî, Zâtî, Nazmî;

Ey yañaġuñdan ḫacil gül lāle-i ḥamrā-y-ıle

Ḳanumı dökdi gözüñ her laḥẓa bu sevdā-y-ıle (4082)

matla’lı gazeline Kemâl-i Zerd, Necâtî, İshâk Çelebi (2), Muhibbî (2), Celîlî, Amrî, Zâtî, Tâli’î, Hayâlî (2), Hayretî, Usûlî, Selmân, Lâmi’î, Rahîkî, Münîr, Hâverî, Meylî, Nazmî (2);

Başuñı ṭûb eylegil gir vaḥdetüñ meydānına

Ey göñül müştāḳ iseñ ger zülfinüñ çevgānına (4182)

matla’lı gazeline Necâtî (2), Muhibbî (2), Mehmed Beg (Defterî), Nihânî (Kadı), Subhî, Avnî, Mesîhî, Revânî, Zâtî (2), Tâli’î, Lâmi’î (2), Sûzî), Şem’î, Emrî (2), Celîlî, Şânî, Feyzî, Subhî, Bihiştî, Râzî, Şerîfî (Sinoplu), Nazmî (2); ve

Cemālüñ fitnesi ṭutdı cihanı

Çıḳardı perdeden rāz-ı nihānı (5453)

matla’lı gazeline ise Cem Sultân, Helâkî, Adnî (Mahmûd Paşa), Sâfî (Kâsım Paşa), Hayâlî, Emânî, Amrî, Mesîhî, Zâtî (2), Hayretî (2), Hadîdî, Kıvâmî, Nûrî, Nazmî (3) nazire yazmışlardır.

Nesîmî’nin Mecma’u’n-nezâ’ir’de bulunan hepsi de gazel nazım şeklin- deki zemin şiirlerine aşağıdaki şairler nazire yazmışlardır9: Adnî (Mahmûd

Paşa) (2/2), Ahmed Paşa, Amrî (2/2), Aşkî, Atâ (1/3), Avnî (3/), Bahârî, Bi- hiştî (2/2), Câmî-i Emîn, Câmi’î , Celîlî (4/7), Cem Sultân (2/2), Çâkerî, Def- terî Mehmed Bey (2/2), Derûnî (3/5), Emânî, Emrî (2/3), Enverî, Ezherî, Fârisî, Fasîhî, Ferîdî, Feyzî, Gaffâr, Gedâyî (1/2), Gülşenî (Şeyh İbrâhîm) (2/2),Hadîdî (2/2), Hafî (3/3), Hasan (Kadı), Hasbî, Hâverî, Hayâlî (2/3), Hayretî (3/4), Helâkî, Helâkî, Hilâlî (Kazzâz), İshâk Çelebi (3/4), Kâsım, Kâtibî (2/2) Kemal Paşazâde (3/5), Kemâl-i Zerd (2/2), Kıvâmî, Kurbî, Lâmi’î (3/4), Latîfî, Meâlî (2/2), Mesîhî (4/4), Mesîhî, Meylî, Mîrî, Muhibbî (6/12), Muîdî, Münîr (3/3), Nâmûsî, Nazmî (8/16), Necâtî (4/5), Necâtî (3/3), Neşâtî, Nihânî (Kadı), Nişânî, Nûrî (2/2), Râcî, Rahîkî (2/2), Rahmî, Râzî (2/3), Refîkî (2), Remzî, Resmî, Revânî (4/4), Revânî-i Zaîm, Sa’dî, Sabâyî, Sabûhî, Safâyî (2/2), Sâfî (Kâsım Paşa) (2/4), Sâfî (Kâsım Paşa), Safî, Sehî (2/2), Selmân (2/2),

9 Ayraç içindeki ilk rakam Nesîmî’nin kaç zemin şiiri bulunduğunu, eğik çizgiden sonraki

Senâî, Subhî (3/3), Sun’î (Gelibolulu), Sûzî, Sürûrî (Acem), Sürûrî (Müder- ris) (3/4), Süvârî, Şânî, Şehdî, Şem’î (3/4), Şemsî, Şerîfî (Sinoplu), Şevkî, Şeyhî, Şîrî (2/2), Tâcizâde Ca’fer (2/2), Tâli’î (2/2), Tarîkî, Usûlî (2/2), Vahyî, Visâlî, Yahyâ, Yakînî, Zaîfî (2), Zâtî (7/12).

Bu durumda hem nazire yapılan zemin şiir hem de nazire sayısı ba- kımından ilk sırayı mecmua derleyicisi olan Edirneli Nazmî (8 zemin şiire yazdığı 16 nazire ile) almaktadır. İkinci olarak Zâtî 7 zemin şiirine nazire yazdığı Nesîmî’yi 12 şiirle tanzir etmiştir.

Nesîmî’nin 2835. sıradaki şiiri Ahmedî’ye naziredir. Nesîmî’nin, çağ- daşı Ahmedî’ye nazireleri Mecmû’atü’n-nezâ’ir’de de vardır. Mecma’u’n-

nezâ’ir’de 956. sıradaki gazel Ahmed Paşa’ya, 3571. sıradaki şiiri de Edir-

neli Hafî’ye nazire olarak gösterilmektedir. Elbette 1426’da (?) doğmuş Ahmed Paşa’ya, yine Fatih dönemi şairlerinden Hafî’ye de o tarihte ha- yatta olmayan Nesîmî’nin nazire yazması söz konusu olamaz. Ancak ese- rin nüshalarına baktığımızda Ahmed Paşa’ya nazire olarak gösterilen şii- rin sadece Nuruosmaniye 2 ve Viyana nüshalarında yer alırken müellif hattı olması kuvvetle muhtemel olan Topkapı nüshasında bulunmadığı, aynı şekilde Hafî’ye nazire olarak görünen şiirin ise sadece Nuruosmani- ye 2 nüshasında yer aldığı dikkat çekmektedir.10 Hatta söz konusu şiir Mecmû’atü’n-nezâ’ir’e göre Nesîmî’nin zemin şiiridir. Dolayısıyla

Nazmî’nin mecmuasına zamanla müstensihlerin dahlettikleri, eserin mü- ellifinin kaleminin çıktığı şeklinde tarihsel problemlerin görülmediğini söylemek mümkündür.

Şiirlerini Muhibbî mahlasıyla yazan Kanuni Sultan Süleyman’ın da Nesîmî’yi çokça tanzir ettiği anlaşılıyor. Muhibbî, Zâtî’den bir eksik ze- min şiir ve aynı sayıda nazireyle (6 zemin şiire 12 nazire) Nesîmî’yi tanzir etmiştir.

Derleyeni belli dördüncü nazire mecmuası olan Pervâne Bey Mecmua-

sı’nda Nesîmî’nin 6 şiirine yer verilmiştir (Gıynaş 2039, 2226, 2379, 5620,

73529). Bunların biri vasıta (geçiş) şiiri, beşi ‚nazire olarak görünmektedir.‛ ‚Naziredir‛ diyemiyoruz; çünkü Eğridirli Hacı Kemâl’in hatalarını Pervâne Bey fazlasıyla tekrarlamış, Nesîmî’ye kendisinden sonra yaşamış şairlere (Hafî, Şeyhî, Ahmedî, Ahmed Paşa) nazire yazdırmıştır. Nazire olduğu id- dia edilen bu şiirler tahmin edilebileceği gibi ‚-r, -âr, ârDAN, ânI‛ gibi he- men herkesin tesadüfen kullanabileceği çok yaygın kafiye ve/veya redifler

10 Doktora tezimizin Kültür Bakanlığı e-kitap baskısında maalesef -bize söylendiğine göre

yayın politikası gereği- transkripsiyon işaretleri ve bütün dipnotlarla birlikte nüsha fark- ları da kaldırıldığından- bu önemli detayları oradan gözlemlemek mümkün olmamakta- dır. Tek başına bu örnek bile bize yazma eserlerin neşrinde nüsha farklarının ne denli önemli taviz verilemez değerde olduğunu göstermektedir.

olduğu görülmektedir. Elbette bu ve buna benzer yanlışlıkları, nazire mec- mualarının nazirecilik geleneğimizin sağlıklı tespiti noktasında ihtiyatla yaklaşılması gereken kaynaklar olduğunu da gösterir.

Nazire mecmuaları, Nesîmî’nin şiirleri ve ona yazılan nazireler bakı- mından değerlendirildiğinde Mecmû’atü’n-nezâ’ir’den sonra yazılan her biri hacimli bu üç mecmua içinde en tutarlı olanın Nazmî’nin mecmuası olduğu görülüyor. Gerek Hacı Kemal gerekse Pervâne Bey’de Nesîmî öldüğünde henüz doğmamış şairlere bile nazire yazmış gibi gösterilmesi -ki aynı du- rum başka şairler için de variddir- tutarsızlığı Nazmî’de görülmez.

Diğer nazire mecmuaları, zemin şiir hangisi, nazireler hangisi olduğu açık şekilde belirtilmediği, başka bir söyleyişle onlar tertipli mecmualar olmadıkları için Nesîmî’nin şiirlerini barındırmaları açısından diğer şiir mecmualarından farkları yoktur. Bu itibarla diğer nazire mecmuaları de- ğerlendirilmemiştir.

Sonuç olarak şunları söylemek mümkündür:

Nesîmî’nin şiirlerinde Hâşimî, Seyyid, Hüseynî, Alî, İmâd gibi mah- lasları da kullandığını biliyoruz. Buradan hareketle mecmua ve cönklerde şairin bu mahlasta şiirlerinin de bulunabileceği hesaba katılırsa, çalışma- mızda gösterilen miktar ve oranların daha da yükseleceği aşikârdır.

Bu konuda altı çizilmesi gereken bir husus da şudur: Nesîmî’nin şiir- leri hemen her zümreden kimselerin tuttukları şiir mecmuaları ve cönk- lerde bulunmakla ve hatta bu yönü dikkat çekmekle birlikte daha ziyade Alevi-Bektaşi zümrelerinde tutulanlarda yer almaktadır. Kendisi Alevi veya Bektaşi olmamakla birlikte kimi cem törenlerinde şiirlerini okutabi- lecek kadar bu zümre edebiyatına tesir etmiştir.

Alevi-Bektaşi zümrelerinde daha çok ilgi görse de Nesîmî, bütün bir Türk dünyasında tazimle anılmış, hangi zümre, mezhep ve meşrepten olursa olsun hemen bütün kitleler üzerinde müspet tesirleriyle altı asır- dan beri önem ve değerinden hiçbir şey kaybetmeden günümüze kadar kendisini taşıyan ender sanatkârlardan olmuştur.

KAYNAKÇA

Aydemir, Yaşar, Abdülkadir Hayber (2007). Makedonya Kütüphaneleri Türkçe Yazma

Eserler Kataloğu. Ankara: TİKA Yayınları.

Aytaş, Gıyasettin, Hacı Yılmaz (2001). Arnavutluk Devlet Arşivleri Osmanlı Yazmalar

Kataloğu (Türkçe, Arnavutça, İngilizce). Ankara: Gazi Üniversitesi Yayınları.

Cunbur, Müjgan, Dursun Kaya, Niyazi Ünver (2002). Milli Kütüphane Yazmalar Kata-

Cunbur, Müjgan, Dursun Kaya, Niyazi Ünver, Hacı Yılmaz (1999). Türk Dili Kurumu

Yazma Eserler Kataloğu. Ankara: TDK Yayınları.

Gıynaş, Kamil Ali (2014). Pervane Bey Mecmuası. 3 cilt. İstanbul: Akademik Kitaplar. Gültekin, Hasan (2010). ‚Düzenleyeni Bilinmeyen Bir Nazire Mecmuası: Mecmû’a-

yı Nezâyir‛. H.Ü. Edebiyat Fakültesi Dergisi. C.27, S.1: 105-122.

Karatay, Fehmi (1961). Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Kataloğu. İstanbul: Küçükaydın Matbaası.

Kaya, Dursun, Niyazi Ünver, E. Selma Kutlu (2005). Milli Kütüphane Yazmalar Kata-

loğu VIII (Şiir Mecmuaları). Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları.

Köksal, M. Fatih (2017). ‚Divan Şiiri-Cönk İlişkisi ve Cönk Redifli Gazeller‛. Selçuk

Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi. S. 37: 247-90.

Köksal, M. Fatih, Mücahit Kaçar, Mevlüt İlhan (2018). Prof. Dr. Mehmet Fatih Köksal

Kütüphanesi Türkçe El Yazmaları Kataloğu. İstanbul: Kesit Yayınları.

Kut, Günay, Zehra Toska, Fatma Büyükkarcı Yılmaz (2014). İstanbul Araştırmaları

Enstitüsü Yazmalar Kataloğu. 3 cilt. İstanbul: İstanbul Araştırmaları Enstitü-

sü Yayınları.

Morkoç, Yasemin (2003). Eğridirli Hacı Kemal'in Camiü'n-nezair'i: Metin ve Mecmua

Geleneği Üzerine Bir İnceleme, 1. Cilt. Doktora Tezi. İzmir: Ege Üniversitesi

Sosyal Bilimler Enstitüsü.

Ömer bin Mezîd (1982). Mecmû’atü’n-nezâ’ir. (Haz. Mustafa Canpolat). Ankara: TDK Yayınları.

Trako, Salih, Lejla Gaziç (1997). Katalog Rukopisa Orijentalnog Instututa Lıjepa

Kınjizevnost, Sarajevo: Orientalni Institut Sarajevı.

Usluer, Fatih (2013). ‚Nesîmî, Şeyh İm3adüddîn Seyyid Nesîmî‛. Türk Edebiyatı İsim-

ler Sözlüğü. http://www.turkedebiyatiisimlersozlugu.com/index.php? say-

SEYYİD İMADƏDDİN NƏSİMİNİN FARSCA

Belgede Nesîmî Kitabı (sayfa 114-121)