• Sonuç bulunamadı

NATO Patriotlarının Suriye Sınırına Yerleştirilmesi

3.2. AHMEDİNEJAD DÖNEMİ TÜRKİYE – İRAN SİYASİ VE GÜVENLİK

3.2.5. İlişkilerin Seyrini Değiştiren “Arap Baharı” ve “Suriye Krizi”

3.2.5.4. NATO Patriotlarının Suriye Sınırına Yerleştirilmesi

Türkiye’nin Suriye’den gelebilecek füze saldırılarına karşılık NATO’nun patriot füze sistemini kendi topraklarına konuşlandırılması talebi Ankara ve Tahran arasında ilişkileri iyice germiştir. İran, Türkiye’ye yerleştirilecek patriotların Suriye’deki iç savaşa olumlu bir etkide bulunmayacağını ve asıl hedefin Suriye’ye karşı operasyon ve İsrail’in güvenliği meselesi olduğu iddialarında bulunmuştur.

22 Haziran 2012’de Suriye’nin Lazkiye açıklarında Türk savaş uçağının düşürülmesi ve 3 Ekim 2012’de Akçakale’ye Suriye tarafından düşen havan mermileri sonucu 5 Türk vatandaşının hayatını kaybetmesi Türkiye’yi önlem almaya itmiştir.290 Öncelikle Suriye sınırındaki güvenlik için kırımız alarm verilmiş,

TSK’nın angajman kuralları en üst seviyeye çıkarılmıştır. Bununla birlikte Türkiye yalnız olmadığını hissetmek adına NATO’nun 4. ve 5. maddelerine binaen kolektif

288 “Bülent Arınç’tan İran’a Eleştiri”, TRT Haber, 06 Şubat 2012

289 Bayram Sinkaya, “İran’ın Suriye Stratejisi”, Akademik Ortadoğu, Cilt 1 Sayı 2, 2017, s. 54. 290 Kemal İnat, Türkiye’nin İran Politikası 2012, s. 308.

savunma kapsamında balistik füze tehdidine karşılık NATO’dan destek istemiştir. 291

21 Kasım 2012’de NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmusen, Türkiye’nin patriot füzelerini kendi topraklarına konuşlandırılması için talepte bulunduğunu açıklamıştır. Bunun üzerine 4 Aralık 2012’de toplanan NATO dışişleri bakanları patriot sisteminin Türkiye’ye yerleştirilmesini onaylamıştır. 292

Onaylanan kararla birlikte NATO üyeleri ABD, Almanya ve Hollanda tarafından ikişer adet patirot sisteminin Türkiye’ye yerleştirilmesi planlanmıştır. TSK personelleriyle keşif çalışmalarının ardından Almanya-Kahramanmaraş, Hollanda- Adana ve ABD-Gaziantep’e ikişer adet patriot sistemini yerleştirmiştir. 30 Ocak 2013’te patirot sistemlerinin tamamı Türkiye’ye ulaşmış ve olası füze saldırılarına karşılık konuşlandırılmıştır.293

24 Kasım 2012’de İstanbul’a gelen İran Meclis Başkanı Ali Laricani, Başbakan Erdoğan ve Meclis Başkanı Cemil Çiçek’le görüşürken, patirot füzelerinin Suriye sınırına yerleştirilmesi ana gündem maddesi olmuştur. Laricani, Suriye sorununun silahlı çözümü olmadığını belirtirken “Suriye’deki iç savaş böyle silahlar konuşlandırılarak çözülmez” demiştir. İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi ise patriotların bölgede güvenliğin sağlanmasına yardım etmeyeceğini aksine bu patriotların provokasyonlara hizmet edeceğini belirtmiştir. Dışişleri Bakanı Davutoğlu ise İran’dan gelen bu sert açıklamalara yönelik sistemin sadece savunma amaçlı olduğunu belirterek: “İran’dan beklentimiz hiçbir kuşku taşımayan sistemi eleştirmek yerine kendi halkına zulmeden Suriye rejimine dur demelidir” mesajını vermiştir.294

291 “Patriot Füze Savunma Sistemi”, Türk Akademisi Güvenlik Araştırmaları Merkezi, Değerlendirme

No:1, Ocak 2013

292 “Türkiye Patriot için NATO’ya Resmen Başvurdu”, NTV, 21 Kasım 2012 293 TBMM, Türkiye'ye NATO Tarafından Patriot Hava Ve Füze Savunma Sistemleri

Konuşlandırılmasına İlişkin, Yasama Yılı 3, Birleşim 61, 05 Şubat 2013,

https://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/genel_kurul.cl_getir?pEid=22444

294 “Laricani, Cemil Çiçek’le Görüştü/Suriye Sorunu Silahla Çözülemez”, Mehr News Agency, 12

Patriot füze sistemi üzerinden iki taraftan sert açıklamalar gelmeye devam etmiştir. İran tarafından en sert açıklama ise Genelkurmay Başkanı Hasan Firuzabadi’den gelmiştir. Firuzabadi, Türkiye-Suriye sınırına patriot füzelerinin konuşlanmasının dünya savaşına zemin hazırlayacağını söylemiştir. Başbakan Erdoğan da bu sözlere çok sert cevaplar vermiştir. Erdoğan: “Bu genelkurmay başkanı olarak arada sırada çıkar bazı açıklamalar yapar, biz bunu ilgililerine sorduğumuz zamanda “kendi düşüncesi” derler, nasıl kendi düşüncesiyse, onun için pek muhatap olmamız bir başbakan olarak benim zaten hiç doğru değil” demiştir. Füze savunma sistemi, Suriye sorunu gibi konularda gerginleşen ilişkiler patriot krizi ile birlikte tavan yapmıştır. Konya’da düzenlenen Mevlana’yı Anma programı Şeb-i Aruz’a Başbakan Erdoğan tarafından davet edilen İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad törene katılmamıştır. Erdoğan: “Davet etmek bizden, biz davetimizi yaptık, davete icabet edilmeyişiyle ilgili değişik bazı şeyler söylendi ama patriotlarla ilgili herhangi bir şey gelmedi” demiştir.295

Türkiye’nin patriot füze savunma sistemini NATO’dan talep etmesi tamamen savunma amacına yöneliktir. Bilindiği üzere Suriye rejimi, Sovyet yapımı Soud füzeleri ile füze savunma sistemi olarak da Rus yapım S-300’ler gibi sistemlere sahiptir. Ancak Türkiye böyle bir sisteme sahip olmadığı için güvenlik zafiyetini en düşük seviyeye indirgemek istemiştir. Bununla birlikte Türkiye, 1991 Körfez Savaşı ve 2003 Irak Savaşı’nda da NATO’dan füze savunma sistemini talep etmiştir. Bu bağlamda Türkiye’nin Suriye’den gelen taciz ateşleri, uçak düşürülmesi gibi olaylara karşı kendi ülke topraklarını koruması gayet doğaldır. Meseleye bir diğer taraftan bakılacak olursa Arap Baharına karşı olumlu bakan, Esad yönetiminin görevi bırakmasını isteyen Türkiye, Rusya ve İran’ı karşısına almışken NATO’nun da dikkatini bu bölgeye çekmek istemiştir. NATO’da bu vesileyle bölgeye dönüş yapmıştır. İran’ın en büyük çekincesi ve Türkiye’ye tepkisi de bu durumdan kaynaklanmıştır. Suriye’de Esad rejiminin devamını isteyen İran, NATO’nun bu hamle ile Suriye’ye büyük saldırı amacı taşıdığını düşünmüştür. İran için Suriye’yi kaybetmek aynı zamanda Lübnan’ı da kaybetmek anlamına geleceği için her türlü

hamleyi kendi güvenliğine tehdit olarak görmüştür. Türkiye de Suriye-İran-Rusya blokuna karşı yalnız olmadığını göstermek adına NATO’nun dikkatlerini bölgeye çekmiştir. Sonuç olarak füze kalkanı ile birlikte başlayan soğuk ilişki yılları devam etmiştir.296

3.3. AHMEDİNEJAD DÖNEMİ TÜRKİYE – İRAN EKONOMİK