• Sonuç bulunamadı

Günümüzde farklı dillerde Nancy'nin düşüncesini konu edinen çok sayıda kitap, dergi tez ve makaleye rastlamak mümkündür. Türkçede Jean-Luc Nancy’nin Özgürlük Deneyimi, Demokrasinin Hakikati, Gitmek - Yola Çıkış, Dünyayı Yaratmak ya da Küreselleşme, Tanrı, Adalet, Aşk, Güzellik, Filmin Apaçıklığı, Alman Felsefesi Üstüne, Edebi Mutlak isimleriyle çevrilen kiyapları; Jean-Luc Nancy İle Karşılaşmalar MonoKL Sayı 5, 2011, Jean-Luc Nancy:

Felsefede Eros, Cogito Sayı 85, 2016 olmak üzere iki özel dergi sayısı; Mustafa Demirtaş,

Deneyimin İçkin Süreci: Jean-Luc Nancy ve Dünya Düşüncesi” ile H. Bahadır Türk, Jean-Luc Nancy Düşüncesinde Demokrasi Kavramı” olmak üzere iki makale ve Özge Kelekçi’nin İngilizce çalışmış olduğu “The Disclosure of Petrified Unrest: The Gezi Protests from the Perspective of Jean-Luc Nancy and Walter Benjamin” isimli yüksek lisans tezi bulunmaktadır.

Felsefenin kimliği üzerine büyük karmaşanın yaşandığı günümüzde Nancy, felsefenin kadim sorunlarını tekillik-çoğulluk temelinde ve mırıldanma tarzıyla ele alarak çoğulculuk ve demokrasi tartışmalarına yeni bir ufuk kazandırdığı söylenebilir.74

Felsefi söylemi içinde sonluluk kavramı bu yeni kimliğin temel göstergelerinden biri olarak ön plana çıkmakta olduğu görülür. Burada Varlık, anlam ve dünyanın sonluluğu aynı

73 Kasım Küçükalp, Çağdaş Felsefede Farklılık Tartışmaları, Bursa, 2016, Emin Yayınları, s. 161.

74 Nancy, The Creation of The World or Globalization, ss. 69-71.

24

zamanda sonsuzluk olarak karşımıza çıkar. Varlığın, anlamın ve dünyanın sonsuz aşımı şüphesiz, kendini felsefe söylemi içine yazabilen herhangi bir ifadeyi sonsuz ölçüde aşar ve felsefe kendini mülk edinilmemiş bir anlamın sonsuzluğuna maruz kalmış bulur.75 Dolayısıyla felsefenin belirleme tutkusu biter bitmez başka bir düşünce biçimine geçilir.76 Nancy’nin ifade ettiği yeni düşünce biçimi, ötenin sınırsız mekânına işaret eden sınırlandırma düşüncesinden ziyade, sonlu varlığın maruz kaldığı sonsuz sınırın düşüncesini ifade eder.

Nancy'de duyumsama, duyu ve düşüncenin sonsuzlukla ilişkisi, bu üç durumun ifade edilişine göre anlaşılmalıdır. Birincisi, Nancy temel çoğulluğu veya şekillendirilmiş duyumsamanın heterojen oluşunu kabul eder. İkincisi, duyumsamayı bir sunum ve geri çekilme süreci olarak inceler. Sonuncusu, bu süreç veya ifade etme, bizzat sonsuz bir tutumla, yönlendirme, gönderme ve dönme hareketi olarak düşünür, bu da duyumun hep hazır deneyimini yapılandırır.77 Çalışmamızın yöntemi bağlamında Nancy’nin düşünce biçimi/tarzı etrafında gelişen tartışmalara kısaca değinmenin faydalı olacağına inanmaktayız.

Francis Guibal (d. 1931- ), Nancy'nin düşüncesinin kaynaklarını Batı’nın tarihsel, dinsel ve sanatsal tarihinin bütününde aranması gerektiğini ifade ederek Nancy’nin, post-Heideggerci ve post-Derridacı bir Hegelci olduğunu iddia eder.78 Yine Guibal, Nancy'nin Levinas ile tanışıklığının kesin olduğunu belirtir.79 Bu etkilenme çerçevesinde Nancy'i anlamak için düşünsel bir yöntemden söz etmek mümkün olmadığı gibi onu herhangi bir tarihsel kategoriye yerleştirmek de oldukça zordur. Çünkü Nancy, bütünün anlaşılırlığını temin eden ilkeyi hem tarihsel hem de kavramsal olarak geri çekmesi nedeniyle güven veren başlangıçlar yerine sadece ‘titreyecek bir düşünce’ doğar. Armstrong ise Nancy'nin yazılarında fazlaca anahtar

75 Ian James, “Düşünce Tarzı/ Biçemi”, Çev. Tuğçe Ayteş, Jean-Luc Nancy ile Karşılaşmalar, ed.: Volkan Çelebi, MonoKL, Yıl: 5, Sayı 10, İstanbul, 2011, s. 290.

76 Jean-Luc Nancy, The Sense of The World, İng. Çev. Jeffrey S. Librett, Minneapolis, University of Minneapolis Press, , 1997, s. 37.

77 James, “Düşünce Tarzı/ Biçemi”, s. 294.

78 “Francis Guibal ile Söyleşi”, Söyleşi Yapan: Volkan Çelebi, Çev. Murat Erşen, Erşen, Jean-Luc Nancy ile Karşılaşmalar, Sayı 10, MonoKL, İstanbul 2011, s. 485.

79 “Francis Guibal ile Söyleşi”, s. 486.

25

kavramın bulunduğunu ileri sürer. Sözgelimi özgürlük, özne, topluluk, ortaklık, beden, politika, sanat, egemenlik, teknoloji, din ve dünya gibi kavramlar tek tek ele alınabilen ve birbirlerinin alanına giren, birbirleri ile ilişki içinde olan kelimelerdir. Burada vurgulanması gereken, bu kavramların bir bütünlük içinde nasıl ele alınacağı hususudur.80

Topluluk ya da ortaklık filozofu olarak bilinen Nancy'nin düşüncesinin sıra dışı zenginliği ve karmaşıklığı ile bir parça baş etmek amacıyla "anahtar kavramların" olup olmadığı konusundaki tartışmalar devam edeceğe benziyor. Bunun nedeni, Nancy'nin ele almış olduğu kavramların genişliği olduğu kadar genel anlamıyla metinlerinin yazımında kullandığı biçim ve türlerin bolluğudur. Ayrıca eserlerinin bir sistem oluşturabilecek olan her şeye karşı bir suskunluk teklif ettiğini belirtmek faydalı olur.81 Nitekim Nancy'nin metinleri bizi aynı kavramların yeniden düşünülmesine doğru çekmektedir. Sözgelimi "birlikte-olma" kavramı, Heidegger'in “Mitsein” terimini hatırlatmaktadır. Nancy'nin bununla alakalı bildirdiği güçlük,

"başkalarıyla bir arada olanlar"ın tekil çokluğunu ve çoğul tekliğini, varlığın dilbilgisi gibi bir şeyi, ortaklıkta-olma düşünmesinden kaynaklıdır.82

Nancy'nin ele almış olduğu kavramların genişliği konusunda Derrida, Nancy için

"hepimizin annesi" tabirini kullanır. Ona göre gebe kalarak doğum yapan Nancy, herkesin onun kavramlarını kullanarak başka yerlerde gecelemesini sağlamıştır.83 Zira Nancy, yargıladığımız sınırsız sayıdaki bütün hayali kavramların karşısında yer alır. Mesela o, anlam, sonra dünya, yaratılış, topluluk/ortaklık ve özgürlük gibi büyük konuları, büyük kavramları, hem başlangıçlar hem de kökenlerden kurtararak yapı-sökümcü bir tarzda, çok açık ve geri dönüşü olmaksızın ele alıp yeniden üretmektedir.84

80 “Philip Armstrong ile Nancy Üzerine Bir Söyleşi”, Söyleşi Yapan: Volkan Çelebi, Çev. Onur Karamercan, Jean-Luc Nancy ile Karşılaşmalar, ed.: Volkan Çelebi, MonoKL, Yıl: 5, S.10, İstanbul, 2011, s. 499.

81 “Philip Armstrong ile Nancy Üzerine Bir Söyleşi”, s. 501.

82 “Philip Armstrong ile Nancy Üzerine Bir Söyleşi”, ss. 505-506.

83 -Luc Nancy ile Jacques Derrida söyleşisi, “Sorumluluk - Gelecek Anlama Dair”, Çev. Kudret Aras, Jean-Luc Nancy ile Karşılaşmalar, ed.: Volkan Çelebi, MonoKL, Yıl: 5, Sayı 10, İstanbul, 2011, ss. 526-527.

84 Derrida-Nancy, “Sorumluluk - Gelecek Anlama Dair”, ss. 526-527.

26

Nancy'nin sözkonusu düşüncesinde "sonluluk", felsefi söyleminin baş anlamlayanı olduğu iddia edilebilir. Nancy, "son" kelimesine ya da "felsefenin sonu" ifadesine kötü tepki gösterenler için entelektüel korkaklık ifadesini kullanır.85

Alain Badiou, Nancy'nin üslubunun olumlayıcı olduğunu ve neredeyse monotonca

"olmak" (being) fiilinin imlediği denklikler üzerine inşa edildiğini ileri sürer. Nancy'nin temel yazımının karmaşık yapısı, aslında denklemlerin basit yapısıyla ilişkili olduğu kabul edilir.

Varlığın sonlu olma durumu ise onun anlamlılığını izah etmektedir.86

Nancy'nin felsefesinin özelde varoluşçu fenomenolojinin bir uzantısı ve tekrarı olduğu hususu tartışmalı bir konudur. Ancak Nancy'nin düşüncesini Heideggerci kökensel sonluluk düşüncesiyle karıştırmamak gerekir. Yine de Nancy'nin düşüncesi ile Heidegger ve Hegel'in düşüncesi arasında pek çok hususun ortak olduğu belirtilebilir. Bu listeye Descartes, Kant, Nietzsche, Husserl, Bataille, Blanchot, Lacan, Merleau- Ponty ve Derrida gibi filozoflar da eklenebilir.

Nancy'nin yazıları, ayrı ayrı felsefi kayıtların iç içe geçtiği, tekrarlandığı ve dönüştürüldüğü karmaşık bir sıralamayı içerdiği kabul edilir. Bazen bir Heideggerci olarak görülmesine rağmen Nancy, düşünce biçimlerini tekrar edip dönüştürdükten sonra düşünceyi sonsuz sonluluğun bir aracısı olarak açar. Bu açılmayla beraber yazıları yeniden felsefi açıdan anlam kazanmaya başladığı görülür.87

Nancy'nin düşüncesini hep bir paylaşma (partage) ya da kendisinin de ifade ettiği gibi bir yazım ortaklığı/ortaklığın yazımı; paylaşılmış, birbirine bağlı değişen bir dizi metinler olarak okumak gerekir ki bu özellik, insanın bir yol bulmasını zorlaştırabilir. Çünkü gitmek

85 Jean-Luc Nancy, A Finite Thinking, Ed. Simon Sparks, Calinfornia, Stanford University Press, 2003, s. 12.

86 Alain Badiou, “Mahsus Sungu”, Çev. Hayri Gökşin Özkoray, Jean-Luc Nancy ile Karşılaşmalar, ed.: Volkan Çelebi, MonoKL, Yıl: 5, Sayı 10, İstanbul, 2011, s. 362.

87 James, “Düşünce Tarzı/ Biçemi”, s.300-301.

27

(partir) veya yola çıkış (départ) şeklinde ifade edilen ve sadece belli bir ana işaret eden88 söz konusu düşüncesini Nancy, şöyle izah eder:

gitmek daima bölünmektir. Sadece ayrıldığımız yer ile gittiğimiz yer arasındaki bölünme değil, bizzat biz de bölünürüz, parçalara ayrılırız. Okula gittiğimizde, [...] ebeveynlerimizin evinden ayrıldığımızda, yine bizden bir şeyler geride kalır. [Dolayısıyla] benden bir parça bir yerde kalır.

Bir yer sözcüğü (quelque part) burada önemlidir, bu, benden bir şeyin kaldığı bir parça (partie) bir mekândır. Gitmenin ilk belki de en karanlık yanı böyledir, zira başta onun hakkında çok şey bilmeyiz ya da çok fazla şey biliriz, çünkü gitmek zorundayızdır.89

Gitmek daima aşina olanın [bir] parçasını; yabancı olan, aşina olmayan ve önceden kesinlikle bilemediğimiz bir parça için, bir yer için, yaşamın bir parçası için terk etmektir. Girmek söz konusu olduğu zaman bizi bekleyenin ne olduğunu asla bilemeyiz.90

Görüldüğü üzere Nancy’nin düşüncesinin her zaman sürprizlere açık olması nedeniyle onu, radikal, liberal, çoğulcu veya temsili demokrasi gibi her hangi bir kategori içinde ele almamız olanaklı olmadığı gibi, onun düşünce ya da yöntemi için her hangi bir tanım, öngörü geliştirmemiz de mümkün değildir. Çünkü o, düşünürlerin tanıdık gelmeyen kavram ve ifadeleriyle çalışır ve bunu o ifadelerin anlamını ince ince ama derinlemesine değiştiren sürpriz şekillerle yapmayı sever. Bu nedenle Nancy'nin anlaşılması için The Experience of Freedom, The Truth-of-Democracy, The Sense of the World, Being Singular Plural, The Creation of the World or Globalisation, The Inoperative Community gibi başat eserlerinin incelenmesi gerekir.91

Nancy’nin siyaset felsefesinde çoğulculuk ve demokrasi düşüncesini genel hatlarıyla açıklamaya çalışırken, konuyu modern ve postmodern dönemle sınırlı tutmaya gayret ettik.

Ancak felsefi bilginin yapısı gereği Antik Yunan’dan günümüze kadar ilgili düşünürlere ve

88 Jean-Luc Nancy, Gitmek/Yola Çıkış, Fransızcan Çev. Murat Erşen, İstanbul, Monokl Yayınları, 2012, s. 15.

89 Nancy, Gitmek/Yola Çıkış, ss.19,20.

90 Nancy, Gitmek/Yola Çıkış, s. 22.

91 “Ian James'le Nancy Hakkında Röportaj”, Söyleşi Yapan: Volkan Çelebi, Çev. Tuğçe Ayteş, Jean-Luc Nancy ile Karşılaşmalar, , ed.: Volkan Çelebi, MonoKL, Yıl: 5, Sayı 10, İstanbul, 2011, s.491.

28

kuramlara gerekli atıflar da yapılacaktır Yukarıda da belirtildiği gibi Nancy’nin Çoğulculuk ve demokrasi düşüncesinden sistemli veya bütüncül bir çalışma ortaya koymak Nancy’nin düşüncesinin metoduna ve hedeflerine aykırı olcağından biz de Nancy’nin tarzına uygun bir yöntem takip etmeyi daha uygun gördük. Bu nedenle çalışmamızın yöntemi, Nancy’nin düşünce evreniyle ilintili çoğulcu veya postmoden olarak öne çıkan düşünürlerin yaklaşımlarını birlikte ele alarak izah etmek farkını belirlemek ve bir ufuk sunmaya çalışmak şeklinde olacaktır.