• Sonuç bulunamadı

3.1. Tarım

3.1.4. Tarım ürünlerinin ekiliş alanları ve coğrafi dağılışı

3.1.4.4. Bağ ve bahçe tarımı

3.1.4.4.1. Meyvecilik

Araştırma sahamızda bilinen tarihi Urartulara dayanan meyvecilik faaliyetleri hemen her dönemde yöre halkının önemli tarımsal uğraşılarından birisi olmuştur173. Bununla beraber sahada meyvecilik faaliyetleri 1963 yılında kullanıma açılan Batı Iğdır Ovası Sulama Şebekesinin işletmeye açılmasıyla birlikte daha fazla önem kazanmaya başlamıştır.

Araştırma sahamızda toplam meyve bahçesi arazisinin,494,9 dekarı (% 77,4) elma,97,8 dekarı(% 15,3) kayısı,19,8 dekarı (% 3,1)vişne,14,1 dekarı(% 2,2) kiraz,7 dekarı(% 1,1)armut ve 1,9 dekarı(% 0,3) erik bahçelerinden oluşurken,4 dekarı (% 0,6) ise bağ tarım alanından oluşmaktadır. Böylece toplam meyve bahçelerinin çok büyük

bir çoğunluğu (% 77,4) elma tarımına ayrılmıştır.(Tablo 46,Şekil 34).

Tablo 46. Karakoyunlu Đlçe Merkezinde Meyve Tarımına Ait Ekiliş Alanları Ve Üretim Miktarları

ÜRÜN ADI

EKĐLEN

ALAN(DEKAR) % SĐ ÜRETĐM MĐKTARI (TON)

Elma 494,9 77,4 102 Kayısı 97,8 15,3 100 Vişne 19,8 3,1 9 Kiraz 14,1 2,2 7 Armut 7 1,1 12 Üzüm 4 0,6 5 Erik 1,9 0,3 3 Toplam 639,5 100 238

Kaynak. Đlçe Tarım Müdürlüğü ve Yeşil Iğdır Sulama Birliği Kayıtlarından Yararlanılmıştır.

Şekil 34.Karakoyunlu Đlçe Merkezinde Meyve Tarımına Ait Ekiliş Alanları

Araştırma sahamızın sahip olduğu doğal coğrafi şartlar elma yetiştiriciliğine son derece elverişlidir Bununla beraber diğer karasal bölgelerde de görüldüğü gibi burada

da özellikle elma ağacının çiçeklenme döneminde meydana gelen geç donlar elma veriminde önemli düşüşlere neden olabilmekte ve bu da elma yetiştiriciliğini olumsuz yönde etkilemektedir. Ancak elma ağacının soğuğa dayanıklı bir bitki olması sahamızda bu meyve türünün daha yaygın bir şekilde yetiştirilmesini sağlamaktadır.

Sulamalı tarımla birlikte yaygın bir şekilde yetiştirilmeye başlayan elma özellikle ürün kalitesi ve verimi yüksek olan golden, granniv ve Harding türlerinin yetiştirilmeye başlamasından sonra önem kazanmaya başlamıştır. Ayrıca elde edilen ürünün pazarlanması konusunda herhangi bir sorunun yaşanmaması elma yetiştiriciliğini olumlu yönde etkilemektedir(Fotoğraf 4)

Fotoğraf 24. Araştırma Sahasında Elma Yetiştiriciliği (Golden)

2009 yılı itibariyle araştırma sahamızda bulunan 7650 adet elma ağacından toplam 102 ton ürün alınmıştır.

Üretilen ürünün bir kısmı iç piyasada tüketilirken önemli bir kısmı da il dışına pazarlanmaktadır. Son yıllarda üretilen ürünün bir kısmı il merkezinde yapılan soğuk hava depolarında kış mevsiminde daha yüksek fiyatla satılmak üzere depolanmaktadır. Böylelikle üründen elde edilen kazanç daha fazla olmaktadır. Iğdır il merkezinde 2008 yılında yapılarak faaliyete geçen meyve suyu Fabrikası, Karakoyunlu ilçe merkezinde üretilen elmanın başka bir pazar alanını oluşturmaktadır. Önceki yıllarda ürettiği 1.sınıf

ürününü dahi pazarlayamayan yöre çiftçisi bu fabrika sayesinde bugün toplama esnasında yere dökülen, ezilen ürününü bile pazarlayabilmektedir.

Araştırma sahamızda elma’dan sonra en fazla yetiştirilen meyve türü kayısıdır (Fotoğraf 25,26).

Fotoğraf 25. Karakoyunlu’da Kayısı Yetiştiriciliği

Toplam meyve bahçesi arazisinin, 97,8 dekarı (% 15,3) kayısı bahçelerinden oluşmaktadır. Kayısı bitkisinin en önemli özelliği, don olaylarına karşı çok hassas olmasıdır. Bu nedenle bölgede ilkbahar aylarında zaman zaman görülen geç don olayları, çiçek açma döneminde kayısı ağaçlarına büyük zarar vermekte hatta böyle yıllarda bahçelerden hiç ürün alınamamaktadır. Bu nedenle elmanın kayısıya nazaran daha geç çiçek açması, kayısıya nazaran geç don olaylarından nispeten daha az etkilenmesini sağlamakta ve bu meyvenin yetiştirilmesini teşvik etmektedir.

Karakoyunlu Đlçe Merkezinde 2009 yılında Toplam 97,8 dekar olan kayısı tarım alanlarında 1235 adet meyve veren ağaç bulunurken bu ağaçlardan alınan toplam ürün miktarı yaklaşık 100 ton civarındaydı. Üretilen bu ürünün çok az bir bölümü (% 1–2 ) üreticiler tarafından kendi ihtiyaçlarında kullanılmak amacıyla (reçel yapma, kurutma ya da yaş olarak tüketme v.b.) ayrılmakta diğer önemli kısmı ise il merkezinde yer alan meyve suyu fabrikasına ya da diğer illere pazarlanmaktadır. Sahada üretilen ürünün

tamamına yakını yaş meyve olarak tüketilmektedir. Kayısı toplama döneminin sahanın en yağışlı dönemi olan Mayıs ayına rastlaması, bu ürünün kurutulmasını ve kuru kayısı olarak ticarete sunulmasını engellemektedir.

Fotoğraf 26. Sahada yetiştirilen kayısı iç ve dış piyasaya pazarlanmaktadır.

Yukarıda da belirttiğimiz gibi kayısı ağacının ilkbahar aylarında özellikle çiçek açma döneminde meydana gelen geç donlardan sık sık etkilenmesi ve ürün miktarının istenilen ya da beklenilen düzeyde olmaması birçok üreticinin kayısı üretiminden vazgeçmesine neden olmaktadır. Bu gibi durumlarda üretici kayısı ağaçlarını odun olarak değerlendirmekte ve ağaçlardan temizlenen tarlasını başka bir ürünün Ekimi için ayırmaktadır.

Araştırma sahamızda yetiştirilen diğer meyve türleri, vişne, kiraz, armut erik, dut ve iğde’dir. Önemli üretim miktarlarına sahip olmayan bu ürünlerin tamamı ilçe merkezi dâhilinde ticarete sunulmakta ve tüketilmektedir. Söz konusu meyvelerin 2009 yılına ait üretim miktarları şöyledir; Armut 12 ton, vişne 9 ton, kiraz 7 ton, dut 5 ton, erik 3 ton ve iğde 2 ton.

itibariyle Toplam 4 dekarlık bir alanda yapılan bu faaliyet neticesinde elde edilen ürün miktarı 5 ton olarak gerçekleşmiştir. Tamamı iç piyasada yaş meyve olarak tüketilen bu ürünün yaprağı da ticari bir değer taşımaktadır. Özellikle yaprak sarması olarak kullanılır.

Kış mevsiminin ılık geçtiği bölgelerde tarımı daha iyi yapılabilen bağcılık, araştırma sahamızda mevcut kış mevsiminde özellikle sıcaklık koşullarının bu ürünün tarımına elverişli olmaması nedeniyle yeterli önemi kazanamamıştır. Şöyle ki araştırma sahamızda kış aylarında sıcaklık değerleri -30 0C a kadar düşebilmekte ve şiddetli donlara neden olabilmektedir. Bu durum sahada bağcılığın yapılmasını engelleyen en önemli faktör olarak karşımıza çıkmaktadır.