• Sonuç bulunamadı

Medeni Hak Ve Yükümlülüğün Karara Bağlanması

1. AVRUPA ĠNSAN HAKLARI SÖZLEġMESĠNĠN 6 MADDESĠ VE MAKUL SÜREDE YARGILANMA HAKK

1.4. Medeni Hak ve Yükümlükler Kavramı

1.4.3. Medeni Hak Ve Yükümlülüğün Karara Bağlanması

UyuĢmazlığın konusunun bir medeni hak olduğu kabul edilse bile 6. maddenin uygulanabilmesi için halen gerekli olan baĢka bir Ģart daha vardır. Bu Ģarta göre 6. maddenin uygulanabilmesi için milli organlar önünde özel Ģahıslar arasında ya da özel Ģahıs ile devlet arasında bir uyuĢmazlık olmalı, bu uyuĢmazlığın sonuçları baĢvurucunun medeni hak ve yükümlülükleri üzerinde belirleyici olmalıdır. Bir baĢka ifade ile bu uyuĢmazlığı karara bağlaması” gereklidir (Harris vd, 2009. s.225; Ġnceoğlu, 2002. s.73).

UyuĢmazlık kavramı nasıl anlaĢılmalıdır? “UyuĢmazlık” (niza) kelimesinin SözleĢmenin Fransızca metninde yer alıp Ġngilizce metninde içermemesinden hareketle bu kavramı “iddia” olarak değerlendiren (Gölcüklü, 1995. s. 11) AĠHM‟e göre “UyuĢmazlık tabiri çok sert bir Ģekilde teknik olarak anlaĢılmamalı ve formal bir anlamdan ziyade pratik olarak anlamlandırılmalıdır. Ayrıca bu uyuĢmazlık sadece bir hakkın gerçekte var olup olmadığı ile değil buna ek olarak hakkın kapsamı ve kullanım usulüne iliĢkin de olabilir. UyuĢmazlık hem gerçekten hakkın varlığı ile ve hem de bunun yasal statüsü ile ilgili olabilir. Buna ek olarak, 6. madde kapsamında bir uyuĢmazlıktan bahsedebilmek için bu uyuĢmazlığın gerçekten var olması ve ciddi olması gereklidir.31

Peki uyuĢmazlığını sonuçları medeni hak ve yükümlülük üzerinde ne zaman belirleyici olacaktır? Zira SözleĢmenin 6. maddesinde adil yargılanma hakkının korumasının “kiĢilerin medeni hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesi” sırasında uygulanacağı belirtilmiĢtir. Dolayısıyla bu hak ve yükümlülüklerin ne zaman belirlenmiĢ olacağı konusunu ele almakta fayda vardır.

31

28

Buna göre eğer bahis konusu süreç medeni hak ve yükümlülüğü doğrudan karara bağlıyorsa yani bu sürecin esas amacı madeni hak ve yükümlülük üzerindeki uyuĢmazlığı direk olarak çözme amacı taĢıyorsa bu durumda bir zorluk yaĢanmayacak ve bu süreç 6. maddenin koruyucu Ģartlarını taĢımak zorunda kalacaktır (Ġnceoğlu, 2002. s.74). Ancak, yürütülen sürecin asıl amacı bu uyuĢmazlık üzerinde karar vermek olmamakla birlikte vardığı netice itibariyle kiĢilerin medeni hak ve yükümlülükleri üzerinde doğrudan doğruya belirleyici olduğunda yine “medeni hak ve yükümlülüğün belirlenmesi” söz konusu olacaktır ve bu sürecin de 6. maddenin Ģartlarını taĢıması gerekecektir (Harris vd, 2009. s.243).32

AĠHM, bir nükleer enerji santralinin faaliyetinin uzatılması kararının yasallığının incelendiği süreci SözleĢme kapsamında medeni bir hakkı belirleyen bir süreç olamayacağını belirtmiĢtir. Bu Ģekilde bir izinle kiĢinin yaĢam hakkı, saygınlığı ve mülkiyet hakkı arasındaki iliĢkinin çok uzak ve zayıftır. Aynı Ģekilde iki memurun bir makama baĢka birinin atanmasına dair açtıkları davanın da onların medeni hakları üzerinde doğrudan doğruya bir etki doğurmayıp uzak ve zayıf etki doğurduğuna hükmetmiĢtir. Buna karĢın, baĢvurucunun köyünün sular altında kalmasına neden olacak baraj yapım inĢaatına itirazını inceleyen süreci baĢvurucunun medeni bir hakkını karar bağlayacak bir süreç olarak belirlemiĢtir. Bunun gibi bir çevre derneğinin yapılaĢma iznine yaptığı ititrazı inceleyen süreci de bir meslek örgütünün amaçları ile uyuĢmazlık arasında doğrudan bir iliĢki bulunduğu gerekçesi ile medeni hukuka iliĢkin bir uyuĢmazlığı karara bağlayan bir süreç olarak kabul etmiĢtir (Bringing a Case to the European Court of Human Rights, 2012. s.59).

Bununla birlikte, medeni hak veya ödevin mutlaka davanın ana konusu olması gerekmez. Ringeisen olayında, baĢvurucu ile Rolh çifti arasında geçen satım sözleĢmesinin geçerliliği bu sözleĢmeyi Bölge Arazi Satım Komisyonu'nun onaylamasına bağlıdır. Her ne kadar adı geçen Komisyon, idare hukuku ilkelerini uygulamakta ise de, kararın sonucu tarafların medeni hakları üzerinde etkili olacaktır ve AĠHM‟nin bu Ģekilde kabulü neticesinde birçok idari yargı sorununun 6.

32“Medeni hak ve zorunluluklar – sorumluluklar üzerindeki uyuşmazlık, bu hak ve sorumluluklarla ilgili belirleyici olan tüm süreçleri kapsar. Fakat zayıf bağlantı ya da uzak sonuç 6. madde anlamında yeterli değildir. Medeni hak ve yükümlülükler uyuşmazlığın öznesi ya da konularından biri olmalıdır ve yargılamanın sonucu bu hak ve sorumluluklar için doğrudan doğruya belirleyici olmalıdır.”,

29

maddenin Ģartları çerçevesinde çözümlendirilmesi Ģeklinde bir koruma sağlamıĢtır (Altıparmak, 1998. s. 12).

Bu aĢamada, hukuki yargılama süreçlerinin öncesi itibariyle yürütülmesi gereken süreçlerin (söz gelimi ihtiyati tedbir – haciz kararları, yürütümeyi durdurma kararı alma süreçleri gibi süreçlerin) makul süre Ģartı yönünden yönünden incelenip incelenemeyeceği sorusunu ele almak gereklidir.

Önceleri AĠHM, bu süreçlerin bir medeni hak ve yükümlülüğü nihai olarak karara bağlamadığı gerekçesi ile 6. maddenin kapsamına dâhil olmayacağına dair kararlar vermiĢse de daha sonra 15.10.2009 tarihli Micallef - Malta kararı ile ihtiyati tedbir süreçlerinin bazen kiĢilerin medeni hak ve yükümlülükleri üzerinde belirli bir süre (hatta bazen sürekli olarak) etkin sonuçlar doğurduğu gerçeğinden hareketle ihtiyati tedbir süreçlerinin bazı Ģartları taĢıması halinde 6. maddenin kapsamına dâhil olacağını ve bu açıdan inceleneceğini belirtmiĢtir (Bringing a Case to the European Court of Human Rights, 2012. s.65). Buna göre ilk olarak, ihtiyati tedbire dair talep SözleĢmenin anladığı manada bir medeni hakka iliĢkin olmalıdır. Ġkinci olaraksa ihtiyati tedbirin talep konusu hak üzerindeki etkisine ek olarak bu ihtiyati tedbirin niteliği ve amacıda ayrıntılı bir Ģekilde incelenmelidir. Eğer bu ihtiyati tedbirin söz konusu hakkın belirlenmesinde (bu ihtiyati tedbirin süreside dikkate alınarak) etkin olduğu kanaatine varılırsa bu sürecin 6. madde Ģartlarını taĢıması gereklidir. Nitekim AĠHM bahsi geçen davada ihtiyati tedbire konu edilen ilk baĢvurunun komĢunun arazisinin kullanımına dair bir baĢvuru olup medeni (sivil) bir hak olduğunu ve ihtiyati tedbir neticesinde verilen kararın derhal uygulanabilecek olması dolayısıyla da mülkiyet hakkı üzerinde etkin olduğunu belirterek yapılan baĢvuruyu 6. madde yönünden kabul edilebilir bulmuĢtur.33

33

30

1.4.4. AĠHM’nin SözleĢme Kapsamında Medeni Hak ve Yükümlülük