• Sonuç bulunamadı

5. Türbe ve Yatırlar Üzerine Yapılan Çalışmalar

5.1. Türkiye Genelinde Yapılan Çalışmalar

5.1.2. Makaleler ve Bildiriler

Hasan Köksal, “İzmir ve Çevresinde Yatırlar İle Bunlara Bağlı Olarak Yaşayan İnançlar” III. Milletlerarası Türk Folklor Kongresi Bildirileri, Gelenek– Görenek ve İnançlar Ankara:Kültür Bakanlığı Yayınları, 1976, s. 227-237.

Bildiride yatır, veli, evliya kavramları ele alınmış ve yatırlarla ilgili inançların dünü ve bugünü başlıklı bölümde kültler konusuna değinmiştir. Yine bildiride, türbe ziyareti öncesinde yapılması gerekenler, mimari açıdan İzmir çevresindeki türbeler ve uygulamalara da değinilmişir.

Musa Seyirci, “Afyonkarahisar’da Bir Hayvan Hekimi Karababa Tekkesi” Türk Halk Edebiyatı ve Folklorunda Yeni Görüşler, Ankara 1985, s. 428-433.

Makalede, Afyonkarahisar’da bulunan Karababa Tekkesi mimari ve uygulamalar açıdan değerlendirilmiştir. Bildiride Karababa hastalığına yakalanan hayvanlar tedavisi için

Mehmet Aydın, “Mut Bölgesinde Yaşayan Halk İnançlarının Dinler Tarihi Açısından Tahlili” III. Milletler Arası Türk Halk Kültürü Folklor Kongreleri Bildirileri Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 1992, s.31-41.

44

Türbe ziyaretlerini “Ecdat Ruhuna” tapma ile ilişkilendirmiş, bu uygulamaların tarihsel boyutu ve uygulamalar üzerinde durulmuştur.

İsa Özkan, “Türkmenistan’daki Adak Yerleri ve Bu Yerlerle İlgili İnançlar” Türk Kültürü Dergisi, S.368, Ankara, s. 730-731.

Makalede, Türkmenistan’daki adak yerleri iki başlıkta değerlendirilmiş bunlardan birincisi halk tarafından sözlü kaynaklarda geçen tarikat uluları, ikincisi ise; tarihi vesikalara dayalı zatlar. Türkmenistan’da bulunan makam ve türbeler, türbelerin ziyaret amaçları, uygulamalar çalışmanın içeriğini oluşturmaktadır.

Barlas, Uğurol, “Karabük ve Safranbolu Yöresinde Yağmur Duası Yapılan Türbe ve Yatırlar” Türk Halk Kültüründen Derlemeler 1994. Ankara: Kültür Bakanlığı Halk Kültürlerini Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Yayınları, 1996, s. 1–20.

Arcak’ta yer alan türbelerden (Sivri Türbe, Değirmenbaşı Türbesi, Adsız Türbe veya Evliyayanı Türbesi) bahsedilmiş ve bu türbelerin ortak özellikleri saptanmıştır. Çalışmada türbe olarak kabul edilen yerlerin eskiden Roma yerleşkesi olduğu ve talan edildiği üzerinde durulmuştur.

Rıfat Araz, “Doğu ve Güneydoğu Anadolu Sufiliği ile Yatır ve Türbelerin Çevresinde Yaşayan Eski Türk İnançları” Erdem Atatürk Halk Kültür Merkezi Dergisi (Hoşgörü Özel Sayısı III), C.8, S.24, Ankara 1996, s.783-827.

Çalışmada Türker’in etkisinde kaldığı dinlerden bahsedilmiştir. Bunlar: Budizm, Mazdaizm, Maniheizm, Yahudilik ve Hristiyanlık olarak belirlenmiştir. Çalışmada, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Sufiliği ile yatır ve türbelerin çevresinde yaşayan eski Türk inançları şu başlıklar halinde vermiştir: Uçma ile ilgili inançlar, uçma ile aynı anda farklı yerde bulunma, kuş şekline girme ile ilgili inançlar, sema- ayin ile ilgili inançlar, ağaçla ilgili inançlar…

Hayrettin Rayman, “Bayburt ve Yöresi Ziyaret Yerleri”, V. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi Gelenek-Görenek- İnançlar Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 1997, s. 37-341.

Çalışmada ziyaret yeri ve yatır kavramları birlikte ele alınmış, bildiride şu soruların cevapları aranmıştır: Yatır ve türbeye niçin gidilir, ziyaret yeri ve yatır

45

nedir? Türk toplumunda yatırların tarihi derinlikleri adlı bölümde ise, veli kültünü Şamanist geleneğe dayandırmaktadır. Bayburt yöresi ziyaret yerlerinden bazıları çalışmada ele alınmıştır.

Kutlu Özen, “Sivas Divriği Yöresinde Dağlarla İlgili İnançlar”, V. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi Gelenek-Görenek- İnançlar Ankara:Kültür Bakanlığı Yayınlar, 1997, s. 330-336.

Bildiride, eski Türk inançları içinde yer-su kültün yeri ve bu külte bağlı ortaya çıkan adak yerleri ele alınmıştır. Yer- su kültü denilince akla ilk dağ kültü gelir. Dağ kültünün Orta Asya’dan günümüze yansımaları üzerinde durulmuş, Sivas ve Divriği yöresinde dağ kültüyle ilgili inanışlar tespit edilmiştir.

Azat Kaya, “Balıkesir’de Yatırlar Çevresinde Oluşan İnanç ve Gelenekler”, V. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi Gelenek-Görenek- İnançlar, Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 1997, s. 283-288.

Bildiride yatır kavramı ele alınmış, yatırların etkisi, ziyaret eden gruplar ve pratikler başlığı adı altında Balıkesir’deki yatırlar değerlendirilmiştir.

Ali Berat Alptekin, “Balıkesir ve Çevresinde Velilerle İlgili Efsaneler ve Bu Efsanelerin Türk Kültürü İçerisindeki Yeri”, BÜ Necatibey Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Eğitim Bölümü Bildiri Kitabı, Ankara 1997, s. 204-214.

Bildiride, önce efsane tasniflerinden kısaca bahsedilmiş, Balıkesir efsanelerinde velilerle ilgili tespit edilen motifler numaralandırılarak verilmiştir. Efsanelerde ortak motifler şu başlıklarda toplanmıştır: Keramet göstermeye konu olanlar, tayy-i zaman ve tayy-i mekân konulu olanlar, yağmur yağdırmaya konu olanlar, rüyada bazı şeylerin haber verilmesini konu olan efsaneler, şehitlerin geceleyin konuşmalarına konu olan efsaneler.

Şükrü Haluk Akalın, “Akhisar’daki Karaca Ahmet Türbesi ve Bu Türbe ile İlgili İnançlar”, V. Miletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi Gelenek- Görenek- İnançlar Senksiyon Bildirileri, Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 1997, s. 19-2.

Bu bildiride Akalın, yurdumuzun değişik bölgelerinde makamları olan Karaca Ahmet Türbesi’nin Akhisar’daki uygulamalarını tespit etmiştir. Öncelikle

46

çalışmada türbenin fiziksel özelliği, ziyaretin zamanı, pratikler, yasaklar ve en sonda da türbeyle ilgili derlenen metinler verilmiştir.

Şükrü Haluk Akalın, “Sarı Saltuk’un Türbe ve Makamları Üzerine” I. Uluslararası Türk Dünyası Eren ve Evliyaları Kongresi Bildirileri, Ankara:Ervak Yayınları, 1999,s. 1-9.

Bildiride, Sarı Saltuk’un destansı şahsiyeti, edebi metinlerde Sarı Saltık ve Sarı Saltık’ın türbe ve makamları tespit ve değerlendirmeden oluşmuştur.

Ahmet Gökbel, “Kangal Yöresinde Ziyaret Yerleri”, Hacı Bektaş Veli Dergisi, S.7(Güz 1998) Ankara, s. 117-138.

Makalede, Anadolu’nun Türkleşmesinde rol alan alperenlerin, velileri rolüne değinilmiş, Kangal ilçesinin tarihi gelişimi ve inanç coğrafyası ele alınmıştır. Kangal ziyaret yerleri üç bölümde ele alınmış: Birincisi, yatırlar: (Türbe, Baba, Evliya, Pir, Tekke) Tezveren Baba, Samud Baba, Felfan Baba, Ruhsati Baba, Tatarmış Baba, Şeriflerin Tekkesi, Çoban Baba, Ali Baba, Bakır Baba, Çiçekli Baba, Etyemez Baba, Hacı Bektaş Veli) İkincisi; şifalı sular ve üçüncüsü de diğer ziyaret yerleri olarak incelenmiştir.

Özkul, Çobanoğlu, “Durmuş Dede Örneğinden Hareketle Yatırların Yerinin Değiştirilmesinde Halk İnançlarının Durumu Üzerine Tespitler”. Milli Folklor Dergisi , C.5, S.40, Yıl:10, Kış 1998, s. 7 – 10.

Makalede, belli bir yere defnedilmiş bir velînin herhangi bir nedenle yerinin değiştirilmesi sonucu ortaya çıkan “ türbe ikizleşmesi” üzerinde durulmuştur. Göçtükleri yerden cami ve minarelerini dahi yanlarına alan ve göç ettikleri yere götüren milletin, kendilerini koruduklarına inanılan tarikat pirlerini, dede ve babalarının ruhani varlıklarını yanlarına almaları kuvvetle muhtemeldir tezi üzerinde durulmuştur.

Naci, Önal, “Romanya Dobrucası’nda Yedi Türbe”, Türk Halk Kültürü Araştırmaları 1998, Ankara:Kültür Bakanlığı Yayınları,2000, s. 39-40.

Bu çalışmada, Tuna nehri ile Karadeniz arasında yer alan, kuzeyde Moldova güneyde Bulgaristan ile sınırlandırılmış olan Romanya Doburcası’nda, günümüze

47

kadar gelebilmiş olan türbeler ve bu türbelerin ortaya çıkışındaki efsanevi anlatılar tespit edilmiştir.

Doğan Kaya, “Sivas’ta Yatırlar”, I. Uluslararası Türk Dünyası Eren ve Evliyaları Kongresi Bildirileri, Ankara, 1998, s. 265-280.

Sivas’ta yer alan yatırlardan örneklerin yer aldığı bildiride yatırdaki zatların kerametleri, yaşadıkları devir, ziyaretin amacı verilmiştir. Çalışmada Sivas merkezdeki 35 yatır ele alınmıştır.

Ali Duymaz,“Balıkesir ve Çevresindeki Yatırları Fonksiyonları Açısından Bir Değerlendirme” BÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, C. 3, S.4, Balıkesir, 2000 s. 337-354.

Çalışmada, Balıkesir şehir merkezi, ilçeleri ve köylerinde bulunan 55 yatır ve ziyaret yeri ele alınmış, burada yatan zatların kimlikleri, şahsiyetleri ortaya koyulmuştur. Birinci bölümde yatırların fonksiyonları beş ana başlıkta şu şekilde toplanmıştır: 1. Her türlü dilek için ziyaret edilenler, 2. Doğumla ilgili olanlar, 3.Çocukla ilgili ziyaretler, 4. Talih açmak için gidilenler, 5. Hastalıkların tedavisi için ziyaret edilenler. İkinci bölümde ise; uygulamaların alt yapısı ortaya konulmuştur. Üçüncü bölümde, ziyaret zamanları, dördüncü bölümde de yatırların kimlikleri değerlendirilmiştir.

Gürbüz Erginer, “Anadolu’da Erenlerin Sosyo-Kültürel Fonksiyonları”, Uluslararası Anadolu İnançları Kongresi Bildirileri, Ankara:Ervak Yayınları, 2001, s. 271-27.

Çalışmada bireyin toplum içindeki rolü, kendini hatırlatması, anılması, adına bir takım dinsel/büyüsel işlemlerin ve ritüellerin yapılması bunların süreleri arasındaki ilişki ele alınmıştır. Eren kavramı, Anadolu’da erenlerin sosyal fonksiyonları çalışmanın diğer bölümleridir.

Mehmet Naci Önal, “Dağ Kültü, Eren Kültü ve Şenliklerinin Muğla’daki Yansımaları”, Bilig Dergisi, S. 25, 2003, s.99-124.

Makalede, türbelerde yatan zatlara eren ermiş, yaran, baba, dede, evliya veya veli gibi isimlerin kullanıldığı, bunlar içerisinde halkın en çok kullandığı kavramın ise eren olduğu belirtilmiştir. Çalışmanın giriş kısmında dağ kültünün Eski

48

Türklerdeki yansımasını ve uygulamaları belirttikten sonra, Muğla yöresindeki eren kültüne bağlı kutlamalardan örnekler vermiştir.

Hülya Taş “Türk Kültürünün Yayıldığı Coğrafyalarda Yer Alan İznik’teki İnanç Merkezleri”, Uluslararası Türk Dünyası İnanç Merkezleri Kongresi 23-27 Eylül Mersin, Ankara: Türksev Yayınları, 2004, s. 1081-1094.

Bildiride öncelikle İznik’in tarihi sosyal durumu ele alınmış, bölgede en çok bilinen ve ziyaret edilen “Sarı Saltuk, Eşrefoğlu Rumi, Abdulvahap Sancaktari, Kırgızlat Türbesi, Huysuzlar Türbesi, Eşref Dede Türbesi olmak üzere toplam dokuz türbenin fiziksel özellikleri ve ziyaret şekillerinden bahsedilmiştir.

Nilgün Çıplak, “Çukurova’da Halk Hekimligive İlgili Uygulamalarda Eski Türk İnançlarının İzleri”, Türk Kültürü Dergisi, S.507/508, 2005, s. 199-214.

Günümüzde, Anadolu’nun çeşitli yerlerinde olduğu gibi, Çukurova yöresinde de velilerin Allah’a yakın kişiler olarak kabul edilmeleri dolayısıyla Allah katında hatırlarının kırılmayacağı ve bu nedenle mezar ve türbeleri birtakım hastalıkların tedavisi amacıyla ziyaret edildiği üzerinde durulmuştur. Çalışmada, şifa için buralara gelenlerin, veli aracılığıyla Allah’a yalvardıkları, dileklerinin gerçekleşmesi için uygulamalarda bulundukları çalışmanın konusunu oluşturmuştur.

Fatma Ahsen Turan, “Bulgaristan’da Demir Baba Tekkesindeki İnanç Sembollerinin Ve Ritüellerinin Çözümlenmesi”, Hacı Bektaş Velî Dergisi, 2007, S.43, s.1-11.

Çalışmada, Demir Baba tekkesi fiziki açıdan ele alınmıştır. Türbe çevresinde bulunan simgelerde tanıtılmıştır. Pratikler başlığı altında da ziyaretçiler tarafından yapılan uygulamalar, ziyaretin amaçları makalede verilmiştir.

İsmet Çetin, “Türk Kültüründe Bab (Baba)/Ata Geleneği, Milli Folklor Dergisi, Yıl:19, S.76, 2007, s.70-75.

Çalışmada, milletin ortak paydası olan manevi liderleri ata/ babalar üzerinde durulmuştur. Türk toplumunun manevi liderleri olarak görülen ata, baba, dedelerin fonksiyon açısından benzerlikleri saptanmıştır. Türkistan sahasında bu şahsiyetler hakkındaki inanmalar da ele alınmıştır.

49

Ali Selçuk, “Dede Mezarlarındaki Sır: Ziyaret Fenomeni ve Kutsalın Tezahürleri”, Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli Araştırma Dergisi, S.56, 2010 s. 61-72.

Ziyaret fenomeninin kültürel değerler sistemindeki kodlarının kültürel yaşantıya yansıması makalenin özünü oluşturur. Adana İli Turfanbeyli İlçesi, Evci köyünün tarihi ve kültürel kimliği, dede ziyaretinin atalar kültüyle bağlantısı ele alınmıştır. Atalar kültünün Tahtacı Alevilerindeki yansımaları çalışmanın özünü oluşturur.

Hüseyin Türk, “Hatay Türbe İnancının Sağlık Antropolojisi Açısından İncelenmesi”, Milli Folklor Dergisi, S. 94, 2012, s. 91-104.

Makalede, Hatay’da bulunan türbelerde gerçekleştirilen ziyaret şekilleri ve uygulamaların büyüsel ve dinsel olduğu saptanmıştır. Ziyaretlerin amacının sağlıkla doğrudan ilişkili olduğu ortaya konulmuştur.

Nilgün Çıblak Çoşkun, “Yatır Ve Ziyaretlerin Halk Kültüründeki Rolü Bağlamında Mersin’deki Muğdat Dede Türbesi’nin İncelenmesi”, Turkish Studies, 8/1 Winter 2013, s. 1205-1219.

Makalede, Mersin’deki önemli ziyaret merkezlerinden olan Muğdat Dede Türbesi halkbilimsel bakış açısıyla ele alınmıştır. Çalışmada Muğdat Dede’nin kim olduğu, türbenin fiziki özelliği, keramet motifleri, türbeye gidiliş amacı, uygulanan pratikler alan çalışmasına dayalı olarak verilmiştir.