• Sonuç bulunamadı

3.1. Savaş Olgusu

3.3.12. Müslümanların Masumiyeti (Innocence of Muslims)

Oldukça yakın zamana ait bu konu başlığının, Türk-Amerikan ilişkileri üzerindeki etkileri göz önüne alındığında İslamofobi hareketinin ürünü olduğu doğrudan anlaşılır. Film, İslam dünyasının oldukça şiddetli tepkisiyle karşılaşmıştır421

.

Film, İslam’a karşı karalama kampanyası olarak nitelendirilebilir. Kin ve nefretin ön planda olduğu filmde İslam peygamberi Hz. Muhammed, hak

420

http://www.ntvmsnbc.com/id/25158321/, Erişim Tarihi: 03.11.2012.

421 Film hakkında bilgi edinmek için aşağıdaki bağlantıları kullanabilirsiniz:

http://www.ahaber.com.tr/Dunya/2012/09/17/iste-muslumanlarin-masumiyetinin-yapimcisi http://www.watoday.com.au/world/we-were-duped-claim-stars-of-antiislamic-film-20120913-25tys.html Erişim Tarihi: 30,11,2012.

ihlalcisi bir lider olarak tasvir edilmiştir422. Filme internet üzerinden erişim yasaklanmıştır;423

“Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı İnternet İçerik düzenlemeleri konularında Türkiye’de görevli kamu otoritesidir. Ankara 13. Sulh Ceza Mahkemesinin 26/09/2012 tarihli ve 2012/877 Değişik İş No’lu kararı ile videonun gösterimi kaldırılmıştır.”

Belirli bir dinin mensuplarına her ne sebeple olursa olsun yapılacak saldırı ve kınama niteliğindeki hareketler, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın

24. maddesi gereğince yasaklanmıştır424

.

Müslümanların Masumiyeti filmi İslam ülkelerini harekete geçirmiştir. Bu ülkelerde ayaklanmalar baş göstermiş ve film, İslamiyet’e karşı saygısızca işlenmiş suç olarak nitelendirilmiştir. Olayın yankılarının en belirgin örneği, Libya’da ABD Büyükelçisinin öldürülmesi olmuştur;425

“ABD'de gösterime giren Hz. Muhammed'e hakaret içeren sinema filmi Libya'da büyük tepki topladı. ABD konsolosluğu önünde yapılan eylem sırasında roketli saldırı düzenlendi. Yapılan saldırı sonrasında ABD Libya Büyükelçisi Christopher Stevens ve 3 ABD'li yetkilinin öldüğü belirlendi.”

Olayın patlak vermesiyle tüm dünyadan tepki mesajları gelmeye başlamıştır. Obama’nın olayı nitelendirirken kullandığı kelimeler (Kaddafi’yi kastederek Libya’yı özgürleştirdiklerinin beyanı), ılımlı bir politikaya sahip

422

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1101769&Cate goryID=77 , Erişim Tarihi: 09,11,2012.

423

http://www.gercekportal.com/2012/09/13/muslumanlarin-masumiyetiinnocence-of-muslimsfilmi/, Erişim Tarihi: 09.11.2012.

424 Din ve Vicdan Hürriyeti: Herkes, vicdan, dini inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir.14 üncü madde hükümlerine aykırı olmamak şartıyla ibadet, dini ayin ve törenler serbesttir. Kimse, ibadete, dini ayin ve törenlere katılmaya, dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz. Din ve ahlak eğitim ve öğretimi Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Din kültürü ve ahlak öğretimi ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır. Bunun dışındaki din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanuni temsilcisinin talebine bağlıdır. Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasi veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasi veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz.

olmasına rağmen ABD’nin geleceği açısından BOP’a dair planlamalarının sona ermediğini gösterir nitelikteydi;426

“ABD Başkanı Barack Obama, Libya'daki saldırıyı 'Mümkün olan en sert ifadelerle' kınadı. Obama, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'la birlikte Beyaz Saray'da kameraların karşısına geçti ve 'Şiddet içeren eylemlerin hiçbir haklı gerekçesi olamayacağını' vurguladı. Clinton da, 'Bu nasıl olur? Özgürleşmesine yardım ettiğimiz bir ülkede, yıkımdan kurtulmasına yardım ettiğimiz bir kentte bu nasıl olur' dedi. Bu arada saldırıya tüm dünyadan tepki yağdı. Cumhurbaşkanı Gül, Obama'ya gönderdiği mesajda duyduğu üzüntüyü dile getirdi.”

Libya’da gerçekleşen saldırı karşısında Türkiye’den ABD’ye destek gelmiştir. Obama ve Erdoğan’ın yapmış oldukları telefon görüşmesinde iki ülke birbirlerine taziye dileklerinde bulunmuş ve birlikte hareket etmenin önemini vurgulamıştır;

“ABD Başkanı Barack Obama, Libya'daki saldırıyı 'Mümkün olan en sert ifadelerle' kınadı. Obama, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'la birlikte Beyaz Saray'da kameraların karşısına geçti ve 'Şiddet içeren eylemlerin hiçbir haklı gerekçesi olamayacağını' vurguladı. Clinton da, 'Bu nasıl olur? Özgürleşmesine yardım ettiğimiz bir ülkede, yıkımdan kurtulmasına yardım ettiğimiz bir kentte bu nasıl olur' dedi. Bu arada saldırıya tüm dünyadan tepki yağdı. Cumhurbaşkanı Gül, Obama'ya gönderdiği mesajda duyduğu üzüntüyü dile getirdi.”

Beyaz Saray Basın Ofisi’nden Obama-Erdoğan arasında 18 Eylül 2012’de yapılan resmi bir açıklama ise benzer kaygıları taşımakta, teröre karşı birlikte hareket edilmesi gerektiğini savunmaktadır;427

“Başkan Obama ve Başbakan Erdoğan bölgesel ve küresel konulardaki yakın işbirliğine istinaden bugün bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiler. Başkan Obama bugün Türk askeri konvoyuna düzenlenen ve son günlerde gerçekleşen saldırılarda hayatını kaybeden tüm Türk vatandaşları için başsağlığı, yaralananlar içinse acil şifalar diledi. Başbakan Erdoğan ise Libya’da hayatını kaybeden Büyükelçi Chris Stevens ve üç meslektaşı için başsağlığı dileklerini iletti. İki lider terörün her türlüsüne karşı birlikte çalışmanın gerekliliğini vurguladılar. Bengazi’deki Amerikan Konsolosluğu’na ve bölgedeki Amerikan ve diğer ülke yerleşkelerine gerçekleştirilen korkunç saldırılar karşısında Başkan Obama, Başbakan Erdoğan’ın şiddeti kınamak yönündeki liderliğini takdirle karşıladığını iletti. İki lider Suriye’deki mevcut rejimin siviller üstünde uyguladığı şiddet, artan insani kriz ve değişimin

426 Akşam, 12 Eylül 2012.

427

aciliyeti konularındaki endişelerini dile getirdiler. Suriye’de süren kriz konusunda ABD ve Türkiye arasındaki çok yakın ve verimli işbirliğinin altını çizen liderler, bu önemli çalışmanın artarak devam etmesi gerektiğine karar verdiler.”