• Sonuç bulunamadı

Mücbir Sebep ve Zor Durumla İlgili Yorum

A. DEYİMSEL (LÂFZÎ) YORUM KONUSUNDA VERGİ İDARESİ İLE VERGİ

2. Mücbir Sebep ve Zor Durumla İlgili Yorum

TDK.’nın Türkçe Sözlüğü’nde “mücbir sebep”, “herhangi bir kimse tarafından alınacak önlemlere karşı, önüne geçilmesi olanaksız, borcun yerine getirilmesine engel, borçlunun iradesi dışında beklenmedik olaylar” şeklinde tanımlanmıştır515. Zor durum ise, zorlayıcı sebebin sonucudur. Mücbir sebep sonucunda kişi zor durumda kalır. VUK.’un 13., 15. ve 17.maddeleri bu tanımlara göre değerlendirildiğinde her iki müessesenin aynı kavramdan doğduğu görülmektedir.

Zor durum VUK.’ un 17. maddesinde düzenlenmiştir. Maddede kavram doğrudan tanımlanmamakta ancak zor durumda bulunmaları sebebiyle vergi işlemlerine ilişkin ödevleri süresi içinde yerine getiremeyecek olanlara, kanuni sürenin bir katını, kanuni sürenin bir aydan az olması halinde bir ayı geçmemek üzere, Maliye Bakanlığınca uygun bir süre verilebileceği belirtilmektedir. Bu durumda “mücbir sebep” zor durumda bırakan olay iken, “zor durum” ise herhangi bir olay nedeniyle zor durumda kalmak hali olarak da tanımlanabilir.

Danıştay 7. Dairesi’nin bir kararında516 mücbir sebep “bir yükümlülüğün, bir borcun zamanında yerine getirilmesini veya ödenmesini engelleyen, önceden görülüp üstesinden gelinmesi olanağı bulunmayan her türlü olay” şeklinde tanımlanmıştır. Danıştay’ın tanımına bakıldığında bir olayın mücbir sebep sayılabilmesi için, söz konusu olayın kişinin iradesi dışında meydana gelmesi

515

Türk Dil Kurumu Sözlüğü, http://www.tdk.gov.tr, (Erişim Tarihi: 11.12.2013).

516

Danıştay 7. Dairesi’nin 23.09.1999 gün ve 1998/993 E., 1999/3059 K. sayılı kararı, http://www.danistay.gov.tr (Erişim Tarihi: 12.01.2014).

veya kasti davranışı ile ilişkili olmaması ve bu olayın ödevi yerine getirmesini engellemesi gerekmektedir517.

VUK.’un 13. maddesinde mücbir sebep sayılan haller dört bent halinde sayılmıştır. Ancak belirtilen maddenin sonunda “gibi hallerdir” edatına yer verilerek mücbir sebep hallerinin sınırlı olmadığı ifade edilmiştir. Yani VUK.’un 13. maddesinde mücbir sebep olarak belirtilen haller yanında vergi idaresi durum ve şartlara bağlı olarak yeni mücbir sebep halleri tespit edebilecektir. Ancak vergi idaresi bu konuda takdir yetkisini kullanırken kamu yararını gözetmesi, kanunun çizdiği sınırlar içinde kalarak eşitlik ilkesine önem vermesi, kararlarını gerekçeli olarak kullanması ve kanunlarda özel koşullar öngörmüş ise bunlara uyması gerekmektedir518.

VUK.’un 13. maddesinde belirtilen mücbir sebep hallerinin uygulanması için mücbir sebebin bilinmesi lazımdır519. Vergi idaresi uygulamada genel hayatı etkileyecek tarzda meydana gelen tabii afet halini mücbir sebep olarak kabul etmekte ve tabii afetin etkili olduğu yörede yaşayan mükelleflerin başvurusuna gerek kalmadan mücbir sebep haline ilişkin hükümleri çalıştırmaktadır. Mücbir sebep münferit bir nedenden kaynaklanıyorsa bunu iddia eden mükellef tarafından ispatlanması gerekir ve bunu ispat yükü mükellefe aittir. Nitekim Danıştay520 “yükümlünün ihtilaf konusu döneme ilişkin defter ve belgelerinin yandığını itfaiye raporu ve mahkeme kararı ile ispat etmiş bulunduğundan, bu haliyle mücbir sebebin varlığı nazara alındığında yükümlü adına kesilen kaçakçılık cezasının kaldırılması gerekir” şeklinde karar vermiştir. Zor durum ise VUK.’un 17. maddesinde düzenlenmiştir. Maddede kavram doğrudan tanımlanmamakta ancak zor durumda bulunmaları nedeniyle vergi işlemlerine ilişkin ödevleri süresi içinde yerine getiremeyecek olanlara, kanuni sürenin bir katını, kanuni sürenin bir aydan az olması halinde bir ayı geçmemek üzere, Maliye Bakanlığınca uygun bir süre verilebileceği belirtilmektedir.

517

ÇİLİNGİR, s. 122.

518

NAS Adil. “Vergi Hukukunda Mücbir Sebepler”, Vergi Dünyası. S. 353, Ocak 2011, s. 104.

519

KARACA Kazım, “Mücbir Sebeplerin Uzlaşma ve Dava Açma Sürelerine Etkisi”, Yaklaşım, S. 184, Nisan 2008, s. 164.

520

Danıştay 11. Dairesi’nin 01.10.1997 gün ve 1996/5683 E., 1997/3194 K. sayılı kararı, http://danistay.gov.tr (Erişim Tarihi: 12.01.2014).

b. Mücbir Sebep ve Zor Durumla İlgili Yorum Örnekleri

Bir hukuk kuralı yorumcuya hangi koşulların mükellef veya sorumluyu objektif olarak zor durumda bırakır halde olduğunu açıklıyor ve “gibi” edatıyla kapsamı sınırlamıyor ise bu hukuk kuralının odak noktası, mükellefi ve sorumluyu vergi ödevini yerine getiremeyecek durumda bırakan nedenlerdir521. Bu durumda mükellef veya sorumlu vergi ödevini yerine getiremeyecek durumda bırakan nedeni ispata gerek kalmadan, o olay mücbir sebep kapsamında değerlendirilir. Böylece mücbir sebebin etki alanı içinde oldukları halde fiilen etkilenmeyen mükelleflerin de 13. ve 15. maddelerden kaynaklanan haklardan yararlanma imkânı olacaktır. Örneğin, depremin vergi idaresi tarafından mücbir sebep olarak ilan edilmesi durumunda, depremde evi ve imalathanesi hiç zarar görmemiş, bir mükellef de tıpkı depremden zarar görmüş mükellefler gibi sürelerin işlememesi şeklindeki süre uzatımından yararlanma imkânına sahip olacaktır.

Mücbir sebep halinde, mücbir sebep haline dayanarak kişisel başvuruda bulunan mükellefin, 15. maddede yer alan “Bu hükmün uygulanması için mücbir sebebin malum olması veya ilgililer tarafından ispat veya tevsik edilmesi lazımdır.” kuralı gereğince koşulların varlığını ispatlaması yeterlidir”522. İdare bu koşulların mükellefi etkilemediği görüşünde olması halinde ise idare ancak bunu ispatlaması şartıyla mükellefin “mücbir sebep” başvurusunu reddedebilir.

17. maddede yer alan “zor durum” halinde ise, vergi idaresi zor durum halinden yararlanmak isteyen mükelleften mevcut zor durum halinin ve iddia edilen olayla mükellefin zor durum hali arasındaki bağı ispat etmesini isteyebilir. 17. maddenin uygulanması açısından önemli olan husus, zor durumda bırakan olaydan ziyade zor durumda bulunma halidir yani burada esas olan kişinin durumudur. Dolayısıyla ispat konusu olan husus da zor durum halidir. Çünkü ek süre uygulaması “zor durumda bulunmaları hasebiyle vergi muamelelerine müteallik ödevleri süresi içinde yerine getirmeyecek olanlara” verilecektir ve bu kişilerin halleri vergi idaresi açısından zor durum olarak kabul görürse ek süre verilecektir523. İdare başvuruda

521

ÇİLİNGİR, s. 131.

522

KARADENİZ Salim, “Mücbir Sebepler”, Yaklaşım, S. 181, Ocak 2008, s. 73.

523

bulunan mükellef özelinde zor durum halinin gerçekleşip gerçekleşmediğini araştırmakla yükümlüdür524.

Buraya kadar anlattıklarımız sonucunda zor durum sonuç iken, mücbir sebep nedendir diyebiliriz. Kanunda mükelleflere ek süre veren iki ayrı düzenlemenin yer almasının nedeni ise olayın ve içinde bulunulan durumun ispat kolaylığı ve yararlanılan ek sürenin uzunluğu gibi nedenlerle, mükellefin veya sorumlunun bu haklardan birisini tercih edebilmesine imkân tanınmasıdır525.

B. TARİHSEL (SUBJEKTİF) YORUM KONUSUNDA VERGİ İDARESİ