• Sonuç bulunamadı

MÜBADELE, İMAR VE İSKÂN VEKÂ- VEKÂ-LETİ VE İSKÂN KANUNU

Belgede KONYA KİTABIXVII (sayfa 180-183)

KONYA ÖRNEĞİ

MÜBADELE, İMAR VE İSKÂN VEKÂ- VEKÂ-LETİ VE İSKÂN KANUNU

Lozan Antlaşması’nda mübadele konusunda karar alınmış ancak TBMM Hükümeti’nin bu konu ile ilgili özel bir kurumu olmadığından işlerin yü-rütülmesi görevi için Sıhhiye Vekâleti görevlendi-rilmişken daha sonra 13 Ekim 1923’te 352 no’lu yasa ile Mübadele, İmar ve İskân Vekâleti kurul-muştur24. 1 Kasım 1923 tarihli 366 no’lu yasa ile vekâletin merkez teşkilatı şekillenmiştir. Vekâlet,

“Mübadele ve İskân Müdüriyet-i Umumiyesi” ve

“İmar Müdüriyet-i Umumiyesi” şeklinde iki müs-teşarlık ve bu müsmüs-teşarlıklara bağlı şubeler şeklinde teşkilatlanmıştır. Taşradaki teşkilatlanma da mer-keze benzer bir hiyerarşi içinde düzenlenmiştir25.

23 Çanlı, a.g.m, s. 57.

24 Düstur, C.V, III. Tertip, Ankara, 1969, s. 146.

25 Arı, a.g.e, s. 31; Canan Emek İnan; “Türkiye’de İskân Siyaseti:

İskâna Yönelik Örgütsel Yapı Üzerinden Bir İnceleme”, Yönetim ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi, S. 22, Balıkesir, 2014, s. 85.

Ayrıca bakınız Kanunlar Dergisi, C. 2, Ankara, 1923, s.109.

Vekâlete bağlı olarak gerekli görülen yerlerde imar ve iskân komisyonları kurulmuştur. İskân ko-misyonlarının görevi, belli bir yere yerleştirilecek grupların yerleşimini sağlamak ve resmi işlem-lerini yürütmektir. İmar bölge müdürlükleri ise, mübadele göçmenlerinin yerleşiminde doğrudan vekâletin temsilcisi konumunda görev yapmışlar-dır. Buna göre her yerleşim yerinde vekâlete bağlı olarak düzenlenen yapı da 1 bölge müdürü, 1 bölge müdür yardımcısı, 1 sevkiyat ve nakliyat memuru, 1 iaşe memuru, 1 iskân memuru, 1 sevkiyat, nakli-yat, iaşe ve iskân refiği, 1 kondüktör, 1 ziraat me-muru, 1 tabip, 3 seyyar sevk, iaşe ve iskân meme-muru, 6 kâtip görev almıştır. Bu tablo dışındaki yerlerde ise: 1 mübadele imar ve iskân müdüriyeti, 2 iskân, sevk ve iaşe memuru, 1 kâtip görevlendirilmiştir26.

Kuruluş ve bütçe çalışmalarından sonra bu vekâletin çalışmasının belirlenmesi için Vekil Mustafa Necati [Uğural] ve diğer vekâlet bürokrat-larının çabaları ile 23 Ekim 1923 tarihinde hazırla-nan yasa tasarısı meclise sunulmuştur. 368 no’lu Mübadele, İmar ve İskân Kanunu adını taşıyan yasa, 8 Kasım 1923 günü TBMM de kabul edilmiş-tir27. Vekâlete İzmir Mebusu Mustafa Necati Bey ardından yine İzmir Mebusu Celal [Bayar] Bey ve Bursa Mebusu Hasan Refet [Canıtez] Bey vekillik yapmışlardır28.

Yasa yirmi maddeden oluşmuş ve oldukça kapsamlı hazırlanmıştır. Yasa da vekâletin revleri, yetkileri, diğer vekâletlerle ilişkisi, gö-revlerin kapsamı, bütçe kaynakları gibi çalışma esnasında yürütmeye kadar her şey detaylı bir şekilde yazılmıştır. Buna göre, Mübadele, İmar ve İskân Vekâleti, ahali mübadelesine dayanarak, ahalinin taşınma, beslenme, yerleştirme ve

barın-26 Arı, a.g.e, s. 54.

27 Kanunlar Dergisi, C.2, Ankara, 1923, s. 132.

28 Mesut Çapa; “Yunanistan’dan Gelen Göçmenlerin İskânı”, An-kara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergi-si, II/5, Ankara, 1990, s. 51.

masını; göçmenlerden yardıma ihtiyacı olanların iskelelerde indirilmesi ve yolculukları süresince ve yerleştirildikten sonra da bu yerlerde iki ay süre ile beslenmesine devam edilmesini sağla-mıştır.

Sıhhiye Muavenet-i İçtimaiye Vekâletine bağ-lı bulunan İskân Müdüriyeti kaldırılmış ayrıca Dâ-hiliye Vekâletine bağlı İskân-ı Aşair ve Muhaci-rin Müdüriyet-i Umumiyesi’nin bütün görevlileri, belgeleri ve araç-gereci, Mübadele, İmar ve İskân Vekâletine devredilmiştir. Muavenet-i İçtimaiye bütçesinin bu teşkilata karşılık olarak, kanunun yayımlandığı tarihte bulunan ödeneği de vekâlete devredilmiştir29.

Yunanistan’dan gelecek olan göçmenlerin sayısı, ne iş yaptıkları ve yaşadıkları iklim şartla-rı hakkında bilgiler istenmiş, gelen bilgilere göre kimlerin, nereye yerleştirileceğine dair cetveller hazırlanmıştır. Yapılan ilk hesaplamalara göre 1924 Mayıs’ına kadar gelecek göçmenlerin sayısı 150.000 olarak tahmin edilmiştir. Buna göre göç hareketini kışın, yerleştirme işlerinin kıyı kentleri, kasaba ve köylerinden başlatarak, özellikle şimen-difer ve diğer ulaşım araçlarının kolayca ulaşabile-ceği alanlara doğru genişletmek gibi pratik bir yol izlenmesine karar verilmiştir. Bu hazırlıklara ve çalışmalara istinaden göçmenlerin iskân edileceği bölgeler şu şekilde belirlenmiştir:

Bu bölgeler belirlendikten sonra gelecek olan-ların aşağıdaki gibi yerleştirilmesi planlanmıştır.

On bölge olarak belirlenen yerleşim yerleri gelen-lerin geldikleri yerlerde yaptıkları işgelen-lerine uygun şekilde yerleştirilmesini sağlamayı amaçlamıştır.

Gelen göçmenlerin yaptıkları işlere göre da-ğılımı ortalama 95.000 kişinin tütüncü, 200.000 kişi çiftçi-bağcı, 100.000 kişinin de zeytinci oldu-ğu şeklindedir30. 1923-1938 yılları arasında

Yu-29 Arı, a.g.e, s. 34.

30 Arı, a.g.e, s. 53.

nanistan’dan Türkiye’ye mübadil olarak 384.000 kişi gelmiştir31. Barkan’a göre 1923-1933 yılları arasında mübadil olarak 379.913, mübadele kap-samı dışında 248.392 olmak üzere 628.305 kişi-dir32. Aynı çalışmasında 1934-1949 yılları arasında Bulgaristan, Romanya, Yugoslavya ve diğer ülke-lerden toplam 222.593 kişinin daha geldiğini be-lirtmiştir. Geray’ın çalışmasında belirttiğine göre 1923-1960 yılları arasında Türkiye’ye Yunanistan ve diğer ülkelerden 889.042 kişi gelmiş ve yerleş-tirilmiştir. Nereye yerleştikleri bilinmeyenlerin sa-yısı ise 315.163 kişidir33.

Yapılan planlamalara ve gelenlerin nüfusu-na bakılırsa aslında planlanüfusu-nandan çok kişinin bu göç hareketine dâhil olduğu ve iskân meselesinin

31 Cevat Geray, Türkiye’den ve Türkiye’ye Göçler ve Göçmenle-rin İskânı (1923-1960), SBF Maliye Enstitüsü, Türk İktisadi Geliş-mesi Araştırma Projesi, Rapor No: 9 Ankara, 1961 Ek tablo.2’den aktaran Hikmet Öksüz, “İkili İlişkiler Çerçevesinde Balkan Ülke-lerinden Türkiye’ye Göçler ve Göç Sonrası İskân Meselesi (1923-1938)”, Atatürk Dergisi, C.3, S.1, Erzurum, 2000, s. 173. Sayı-larda farklılıklar olmasının nedeni göçmenlerin bir kısmının kendi imkânları dâhilinde ülkeye giriş yapması ya da kâtip hatası olarak değerlendirilmelidir.

32 Ömer Lütfi Barkan, “Türkiye’de Muhacir İskânı İşleri ve Bir İç Kolonizasyon Planına Olan İhtiyaç”, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Mecmuası, C. 3, S. 1-4, İstanbul, 1949, s. 206-207.

33 Cevat, Geray, “Türkiye’de Göçmen Hareketleri ve Göçmenlerin Yerleştirilmesi”, Amme İdaresi Dergisi, C.3, S. 4, Ankara, 1970, s. 33-34.

daha sonraki yıllarda da Türkiye’nin önemli so-runları arasında olduğunu söylemek yanlış olma-yacaktır.

Ahali Mübadele Sözleşmesi sonrasında Ana-dolu’da Rumlardan kalan taşınmaz mallar bağ, bahçe ve tarlalar planlamaların yapılmasında dik-kate alınmıştır. Ancak fuzuli işgaller ile bu yer-ler bazı kimseyer-lerin kullanımında bulunduğundan yerleştirme işini çıkmaza sokmuştur. Öncelikle, Kızılay ile Bakanlar Kurulu 5 Eylül 1923 taşıma işi ve buradaki göçmenlerin ihtiyaçlarının karşı-lanması için bir anlaşma yapmıştır. Kızılay, Yuna-nistan’dan gelecek göçmenlerin bulunduğu yerlere heyetler göndermiş ve burada tali iskân komisyon-ları oluşturmuştur34.

Yapılan hazırlıklardan sonra nakil işlemlerine başlanabilmiştir. Göç edenler deniz ve karayolunu tercih etmişlerdir. Deniz yolu ile gelenler İzmir, İs-tanbul, Mersin limanlarından yurda giriş yapmışlar burada bir süre karantina altına alınıp sağlık kont-rollerinden geçirilmişler ve sonrasında demiryolu ve karayolu ile iskân edilecekleri yerlere yönlendi-rilmişlerdir. Ülkeye karayolu ile özellikle Balkan-lardan gelen göçmenler Edirne’den Anadolu’ya

34 Mehmet Çanlı, “Yunanistan’daki Türklerin Anadolu’ya Nakle-dilmesi, II”, Tarih ve Toplum, S. 130, İstanbul, (Ekim 1994), s. 52.

Bölge Şehirler

Birinci Bölge Sinop, Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Gümüşhane, Amasya, Tokat, Çorum.

İkinci Bölge Edirne, Tekirdağ, Gelibolu, Kırkkilise, Çanakkale.

Üçüncü Bölge Balıkesir

Dördüncü Bölge İzmir, Manisa, Aydın, Muğla, Afyon

Beşinci Bölge Bursa.

Altıncı Bölge İstanbul, Çatalca, Zonguldak

Yedinci Bölge İzmit, Bolu, Bilecik, Eskişehir, Kütahya Sekizinci Bölge Antalya, Isparta, Burdur.

Dokuzuncu Bölge Konya, Niğde, Kayseri, Aksaray, Kırşehir Onuncu Bölge Adana, Mersin, Silifke, Kozan, Antep, Maraş

Tablo 1. Göçmenlerin İskân Edilecekleri Bölgeler

giriş yapmışlar ve buradan İstanbul’a gelmişlerdir.

İstanbul’dan da daimi iskân bölgelerine nakledil-mişlerdir35.

Göçmenler, Mübadele, İmar ve İskân Vekâle-tinin, Seyr-i Sefain İdaresi’nden kiraladığı vapur-lar ile ücretsiz taşınmıştır. Taşıma işi için Seyr-i Sefain İdaresi’nin, Gülcemal, Akdeniz, Reşit Paşa, Kızılırmak, Şam, Giresun, Ümit, Gülnihal, Bahr-ı Cedid, Altay, Gelibolu, Nimet, Canik, Millet ve Ereğli isimli vapurları kullanılmıştır36. Yunanis-tan’daki Türk esirlerin taşınması ise Milletlerarası Kızılhaç Heyeti’nden bir temsilcisinin bulunduğu Yunan vapurları ile yapılmıştır.

Nakil esnasında vapurlarda Türk göçmenlerin iaşesi ve sağlık problemleri ile de Kızılay ilgilen-miştir. Her vapurda bir Kızılay doktoru Kızılay temsilcisi olarak bulunup vapurlarda gelişen olay-ların detaylı olarak raporunu tutmuştur37.

35 İbrahim Erdal, Mübadele, Uluslaşma Sürecinde Türkiye ve Yu-nanistan 1923-1930, İdeal Yay. , İstanbul, 2018, s. 111-139.

36 Arı, a.g.e, s. 41

37 Mesut Çapa, “Mübadele’de Kızılay (Hilâl-i Ahmer) Cemiye-ti’nin Rolü”, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergi-si, C. X, Kayseri, 2001, s. 29–53; Mesut Çapa; “Lozan’da Öngö-rülen Türk Ahâlî Mübadelesinin Uygulanmasında Türkiye Kızılay

Belgede KONYA KİTABIXVII (sayfa 180-183)