• Sonuç bulunamadı

3) Okuldaki Eğitimin

2.2.2. Kaliteli Öğretmen Kimdir?

2.2.2.3. Etkili Öğretmenin Beceriler

2.2.2.3.2. Liderlik Beceriler

Liderlik denildiğinde, bir amaç için bir araya gelen insanların etkisi altında kaldığı kiĢinin sahip olduğu yönetme yeteneği akla gelir. Liderler planlayıcı, öğretici ve aynı zamanda hizmetlilerdir. Bu görevler yeni yetenekler gerektirir. Ortak görüĢlerde birleĢilmesi, yapılandırma yeteneği, yeni modeller geliĢtirme, sistematik düĢüncenin geliĢtirilmesi gibi süreçler bunlardandır. Bundan dolayı, öğretim kurumlarındaki liderler, insanların sürekli olarak yeteneklerinin geliĢtirilmesi ile yükümlüdür. Yani, öğretimden sorumlu olan kiĢiler liderlerdir (Senge, 1990).

Lider, yetkiye değil, etkiye sahip kiĢidir. Lider öğretmen, öğrencileri üzerinde doğrudan etki kurabilmelidir. Öğrencilerin kiĢilik özelliklerini olumlu yönde değiĢtirebilmeli, öğrenci de öğrenme isteği yaratabilmelidir. Liderin olduğu yerde bir

takım vardır. Lider öğretmenin sınıfında takım yönetimi egemendir. Merkezde öğrenci vardır. Öğrenci öğretmeninden korktuğu için değil, ondan etkilendiği için öğretmenine sıkıca bağlıdır. Öğrencilerin hepsi ayrı ayrı bir bireydir ve bireysel farlılıklar gösterebilir. Lider öğretmen bu bireysel farlılıkları göz önünde tutarak öğrencilerin performansını değerlendirir. Kitleleri ardından sürükleyen liderler gibi, öğretmenlerde liderlik vasfına uygun bir Ģekilde davranırsa, öğrencilerini hedeflediği baĢarıya ulaĢtırması çok olasıdır (Okutan, 2007).

2.2.2.3.2.1. Hedef DavranıĢı Belirleme

Eğitim sürecine alınan bireyde bulunması istenen ve eğitim yoluyla kazandırılabilir niteliklere “istendik özelliklere” hedef adı verilmektedir. Hedef davranıĢ, öğretim süreci sonunda, öğrencilerde gözlenmek istenen davranıĢtır. Bunları belirlenmesine giden yolda, amaçların belirlenmesi, öğrencilerin tanınıp eğitim gereksinimlerinin ortaya çıkarılması basamakları yer alır. Öğretme görevi açısından öğretmen, öğrencilerin öğrenmelerini kolaylaĢtıracak öğretim etkinliklerini planlar, uygular ve değerlendirir (Bilge, 2004).

Derslerin amaçları bakanlıkça belirlenir, öğretmene düĢen kendi dersi ile ilgili amaçları inceleyip, meslektaĢlarıyla tartıĢıp bu amaçlara ulaĢmak için gerekli stratejileri belirlemekdir. Hedef davranıĢlar, öğrenci açısından iĢlevsel hale getirilmeli, daha karmaĢık davranıĢlar için önkoĢul olmalı, genellenebilir nitelikte olmalı, sınırlanabilir nitelikte olmalı, toplumsal yaĢama katılımı kolaylaĢtırmalı, açık-seçik bir Ģekilde ortaya konmalıdır (Bozdoğan, 2004).

2.2.2.3.2.2. Öğretim Araçlarını Belirleme

Öğretmen, insan davranıĢlarının oluĢmasından sorumlu olan kiĢidir. Öğrenci çevresinden öğrenebilir. Öğretmenin bu öğrenmeyi hızlandırmak, ya da öğrencinin öğrenmede güçlük çekeceği konuların öğrenilmesini sağlamada önemli görevleri vardır (Tertemiz, 2000).

Bakanlıkça belirlenen program içerikleri bir çerçeve niteliği taĢımaktadır. Öğretmen bu çerçeve içeriği dikkate alarak her öğrenci için belirlenen davranıĢlarla öğrencilerin yetenekleri, ilgileri, gereksinimleri ve çevre koĢullarını göz önünde tutarak

bir program içeriği hazırlar. Bu içeriğin için öğrencilerin yaĢına, anlama düzeylerine ve konuya uygun öğretim araçları belirler. Öğretim araçlarının uygun seçilmesi, öğretilen konunun öğretilmesini kolaylaĢtırır ve konunun kalıcılığını sağlar. Öğretmenin, öğretim araçları seçiminde ders kitabından projeksiyon cihazına kadar bir çok seçeneği vardır. Seçilen öğretim aracı ne kadar çok duyu organına hitap ediyorsa öğrenme o derece kalıcı olur (Kaya, 2002).

Hedef davranıĢlar belirlendikten sonra, öğrencilerin bu hedefe ulaĢması sağlamak için öğretmen konuya uygun olarak öğretim araçlarını önceden belirlemelidir. Öğretim araçları, belirlenmiĢ hedef davranıĢa ulaĢmada kullanılacak olan program içeriğini, planları, bunların uygulamaya konma sürecindeki ders araç gereçlerini içerir (Erdoğan, 2001).

2.2.2.3.2.3. Zamanı Verimli Kullanma

Öğretmen sınıf içinde zamanın tümünü eğitsel amaçlar için kullanmalıdır. Derse zamanında girilmeli ve dersten zamanında çıkılmalıdır. Zamanın tamamını eğitsel amaçlarla kullanabilmesi için ders için gerekli araç-gereç, sınıfa ders öncesi getirilmeli, anlatılacak konuya önceden göz atılmalı ve yapılacak faaliyetler önceden planlanmalıdır. Zamanın verimli kullanan bir öğretmen ne yapacağını ve zamanı en faydalı biçimde nasıl kullanacağını bilir (Bilge, 2004).

Dersleri dakikası dakikasına planlamak mümkün değildir. Her öğrencinin kendine göre bir kiĢiliği ve beklentileri vardır. Beklentiler karĢılanmadığında problemler oluĢabilir. Bu problemler dersin düzenli akıĢını bozabilir. Etkili bir öğretmen, bir problemle karĢılaĢtığında nasıl davranması gerektiğini bilen, problemleri herkesin lehine çözüp dersine geri dönebilen ve kaybedilmiĢ zamanı bir yolunu bulup telafi edebilen kiĢidir. Öğretim programlarının içeriği oldukça yoğundur. Zaman planlamasını yapamayan bir öğretmen, konularını yetiĢtiremez ve yılsonunda öğrenciler ulaĢılması istenen hedefe ulaĢamaz. Bu bakımdan zamanı verimli kullanma oldukça önemlidir (Gordon, 1996).

2.2.2.3.2.4. Kuralları Belirleme

Kural, sınıfta yer alan eğitim yaĢantılarının amaçlarına dönük kararlar dizisi olarak tanımlanabilir. Ancak kural denilince akla sadece yapılması ve yapılmaması gerekenlerin belirlenmesi gelmemelidir. Kuralın güdüleyici ve belirli bir hazırlık sonucu geliĢtirilmiĢ olması gerekir (Erdoğan, 2001).

Ġnsanın olduğu yerde problemin olması doğaldır. Sınıf ortamı da fiziksel bir mekan olmasına rağmen insanlarla doludur. Bu yüzden öğretmen sınıfta düzeni sağlamak için sene baĢında bazı kuralları gündeme getirmelidir (Aydın, 2000).

Kurallar öğrencilerin sorumluluk duygusunu geliĢtirir. DavranıĢlarını kontrol etmelerini sağlar ve kiĢiyi toplumsallaĢtırır. Çünkü öğrenci hayatının her aĢamasında kurallarla yaĢamak zorunda kalacaktır. Kurallar yaĢamımızda özgürlüklerimizi sınırlamaktan çok, hayatımızı kolaylaĢtırır ve herkesin haklarını garanti altına alır (Ataünal, 2003).

Kuralların temel amacı öğrenciye istenilen davranıĢın kazandırmaktır. Bu kurallar koyulurken; öğretmen, öğrencilerini kuralların gereğine inandırmak zorundadır. Öğretmen; kuralların, bireyleri daha mutlu etmek ve gereksinimlere cevap vermek için bir araç olduğunu unutmamalı, kuralları amaca dönüĢtürmemelidir. Aksi halde öğrencilerin esnekliği önlenmiĢ, öğrenciler robotlaĢtırılmıĢ olur, bu da öğrencide kurallara karĢı direnç oluĢmasına neden olur. Kurallar belirlenirken, öğretmen öğrencilerden yardım istemelidir. Çünkü ortak belirlenen kurallar öğrencinin de rızasıyla oluĢtuğundan, daha etkili olacaktır. Öğrenciler kurallara uymadığında, ortaya çıkan bedeli ödemede sorun çıkarmazlar. Kurallara iliĢkin süreçte öğrenci davranıĢlarını engellemek yerine, istendik davranıĢı ortaya çıkarmak için uğraĢılmalıdır. Çünkü engelleme, hırçınlık, direnme ve olumsuz davranıĢ yaratır. Kurallar, sonuç almaya yöneliktir. Düzeni sağlamak için vardır. Bu yüzden sınıfta bir yerde toplu bir biçimde yazılı olarak yer alabilir (Boydak, 2004).

2.2.2.3.2.5. Öğrenme Ortamını Hazırlama

Sınıfın fiziksel nitelikleri, okulu öğrenciler açısında çekici kılmakta, öğrencilerin okula gelme isteğini arttırmakta ve bundan dolayı öğrenmeyi kolaylaĢtırmaktadır. Sınıfın fiziksel ortamını hazırlarken öğretmen, birçok noktaya dikkat etmek zorundadır. Öğretmen, sınıfı fiziksel açıdan öğrenmeye elveriĢli duruma getirmek için sınıfın ısınma

durumuna, aydınlatmasına, temizliğine, havalandırmasına, dıĢarıdan gelen gürültünün önlenmesine, ders araç-gereçlerinin seçilmesine, oturma alanı dıĢında değiĢik etkinlikler için alan ayrılmasına, öğrenci faaliyetlerinin sergilenmesi için panoların oluĢturulmasına dikkat etmesi gerekmektedir (Bilge, 2004).

Sınıfın fiziksel yapısının yanı sıra sınıfın sosyal yapısı da çok önemlidir. Sınıfın sosyal yapısı, öğrencilerin birbirleriyle iyi iliĢkiler kurmasını sağlar. Sınıfta grup çalıĢmalarına; ders dıĢında da sosyal kulüp çalıĢmalarına önem veren bir öğretmen, sınıfın sosyal havasını öğrenmeye elveriĢli duruma getirir. Sınıfın sosyal ortamı, öğretmen ve öğrenci arasında geliĢen sıcak ve samimi iliĢkilerle pekiĢir. Eğer öğretmen, öğrencileriyle olumlu iliĢkiler kurarsa, duygularını rahatça ifade edebilirse, öğrencilerinin de duygularını rahatça ifade etmesini sağlayıp onlara ilgi gösterirse sınıfın sosyal ortamı öğrenmeye elveriĢli hale gelir (Bozdoğan, 2004).

2.2.2.3.2.6. ÇatıĢmaları Çözebilme

ÇatıĢma; uyuĢmazlık, zıtlaĢma ve savaĢ demektir. Ġnsan iliĢkilerinde ise bir bireyin davranıĢları diğer bireyin davranıĢlarına ters düĢüyorsa, ya gereksinimlerini karĢılamasını engelliyorsa ya da değerlerine uymuyorsa bu iki birey arasında ortaya çıkan anlaĢmazlığa çatıĢma denir. ÇatıĢma durumunun ortaya çıkabilmesi için iki taraf gerekmektedir (Anderson, 1989).

Sınıf ortamında olan çatıĢma ne sadece öğretmene ne de öğrenciye aittir. Sınıf içinde öğrenciler arasında ya da öğretmenle öğrenci arasında çatıĢmalar yaĢanabilir. Sınıf ortamında öğretmen öğrencilerin bazı gereksinimlerini karĢılamak zorundadır. Fakat bazen öğretmen öğrencilerin tüm gereksinimlerini karĢılayamaz. Öğrenci buna tepki olarak kurallara aykırı davranmaya ya da problem çıkarmaya baĢlayabilir. Öğretmen ve öğrenciler kendince haklı gerekçelerle kendi gereksinimlerini gidermeye çalıĢırsa, kendi gereksinimi karĢı tarafa dayatırsa, karĢı tarafın gereksinimlerini yok saymıĢ olur (Stronge, 2002).

ÇatıĢma, günlük yaĢamın doğal bir parçasıdır ve çatıĢmanın sonunda verilen tepki yıkıcı değil, yapıcı nitelikte olmalıdır. Çünkü her olumlu olaydan olduğu gibi her olumsuz olaydan da çıkarılacak bir ders vardır (Vural, 2004).

Öğretmen çatıĢmaları çözerken çatıĢmayı yaĢan her iki tarafın da kazanmasını sağlamalıdır. Öğrencilerde kızgınlık, kırgınlık ve suçluluk duygusunun oluĢmasına izin

vermemelidir. ÇatıĢmanın sonunda amaç suçluyu bulmak değil, ortaya çıkan sorunu çözmek ve ortamı rahatlatmaktır. Çözüm yolları her iki tarafında fikrini alarak bulunmaya çalıĢılmalı ve ortak karalardan oluĢmalıdır. Öğretmenin yapması gereken ilk Ģey sorunu tanımlamaktır. Sorunla alakalı gereksiz ayrıntılar sorunun çözümü zorlaĢtırır. Bireyleri yanlıĢ yönlendirir. Sorun net olarak tanımlandıktan sonra beyin fırtınası yönteminden yararlanılarak öğrencilerin çözüm üretmesi sağlanmalıdır. Öğrencilerden gelen çözüm önerileri değerlendirilir ve ortaya çıkan çatıĢma durumunu ortadan kaldırmak için en iyi çözümün hangisi olduğuna karar verilir. Öğrenciler, alınmasında katkılarının bulunduğu karaları benimseme eğilimindedir ve onları uygulamaya daha isteklidir (Gordon, 1996).

2.2.2.3.2.7. Farkındalık Yaratma

Kendinin farkında olma, baĢarıya giden yolun ilk aĢamasıdır. Öğretmen, öğrencilerin kendilerini tanımalarını, olumlu ve olumsuz yönlerinin neler olduğunu onları kırmadan uygun bir yöntemle ortaya çıkarır ve kendileriyle yüzleĢmelerini sağlarsa, öğrencileri kendi duygularının ve davranıĢ biçimlerinin nedenlerini daha iyi anlayacaktır. Bu farkındalık sayesinde, öğrencilerin değiĢtirilmek istenen olumsuz davranıĢları öğrencilerin de katkısıyla daha kolay değiĢtirilir. Hedefe daha kolay ulaĢılır (Rice, 2003).

Farkındalık yaratma, öğrencinin güçlü ve zayıf yönlerini, kiĢiliğini, zevklerini ve nefretlerini ortaya koyduğundan onları gerçek hayata hazırlamada oldukça önemlidir. Kendinin farkında olan birey, neyi yapıp neyi yapamayacağını bildiğinden, kendini aĢan iĢlere ve iliĢkilere girmeyecektir, bu sebeple hayal kırıklıkları en alt seviyeye indirecektir (Cruickshank ve diğerleri, 2003).

Çevresindeki her Ģeyin farkında olan birey, insan iliĢkileri ve iletiĢimi daha etkili olacaktır. Empati yeteneği geliĢecek ve hata yapma oranın düĢecektir. Öğretmen öğrencisini gerçek hayata hazırlarken kendilerinin farkında olmalarını sağlamalıdır (Gordon, 1996).