• Sonuç bulunamadı

Koyun meler kuzu meler Sular hendeğine dolar Ağlayanlar bir gün güler Gamlanma gönül gamlanma

Yiğit yiğide yad olmaz Eyilerde ham süt olmaz Bin kaygu bir borç ödemez Gamlanma gönül gamlanma

Yiğit yiğidin yoldaĢı At yiğidin öz kardaĢı

Sağlıktır her iĢin baĢı Gamlanma gönül gamlanma

Yiğit yiğide yar olur Kötülerde ham süt olur Kara gün ömrü az olur Gamlanma gönül gamlanma

Naçar Karacaoğlan naçar Pençe vurup göğsün açar Kara gündür gelir geçer Gamlanma gönül gamlanma… (TDK, 2007).

Türk halk edebiyatının dili en sade kullanan ozanlarından biri olan Karacaoğlan‟ın “Koyun Meler Kuzu Meler” adlı Ģiiri, koyu yazılan yerlerde görüldüğü gibi birçok deyim içermektedir. ÇalıĢmamızın daha önceki bölümlerinde de belirttiğimiz gibi, yabancılara Türk diliyle birlikte Türk kültürünün de aktarılması gerekmektedir. KuĢkusuz, atasözleri ve deyimler kültür değerlerimiz içerisinde önemli bir yere sahiptir. Karacaoğlan‟ın örnek olarak seçtiğimiz “Koyun Meler Kuzu Meler” Ģiirinde olduğu gibi, metnin bütününde karĢılaĢılan deyimler öğrenenin hafızasında yer edinecek, böylece kalıcılık da sağlanmıĢ olacaktır.

YAKINMA

Tanrım, ta ilk günden beri, Dünyada yerin aranır; ġairi ve peygamberi Onu bildiğini sanır.

Nesimi kendinde buldu Seni, Fuzuli secdede Sana âĢık birer kuldu Yunus Emre, Galip Dede

Bu huzuru bulamayan Nice kullar var arada; Yolunu ĢaĢıran insan Sana senden yakınmada!

BağıĢla bu densizliği, Suçu yok bunda insanın: Çok Ģey var çözemediği, Sırla çevrili dört yanın! (TDK, 2007).

Munis Faik Ozansoy‟un, modern bir tasavvuf anlayıĢıyla sunduğu bu dizeler, kültürümüz açısından önem taĢır. Bu eser vasıtasıyla Nesimi, Fuzuli; Yunus Emre ve Galip Dede gibi kültürümüzde önemli yeri olan Ģahsiyetlerden de bahsedebilir, Türkçeyle beraber Türk kültürünü de öğretebiliriz. Hedef kitlenin dikkatini, Ģiirde geçen Türk büyüklerine çekmek oldukça önemli bir kazanımdır. Dikkati yeni duyduğu isimlere çekilen öğrencinin, Türk büyüklerimiz hakkında daha ayrıntılı bilgi edinebilmesi için ona seviyesine uygun farklı metinler de sunulabilir. Öğrencinin yeni karĢılaĢtığı isimlerle ilgili bilgi edinebileceği seviyesine uygun metinler yoksa öğretici, söz konusu metinleri özel olarak hazırlayabilir.

ĠBRAHĠM

Ġbrâhîm

içimdeki putları devir elindeki baltayla kırılan putların yerine yenilerini koyan kim güneĢ buzdan evimi yıktı koca buzlar düĢtü

putların boyunları kırıldı

ibrâhîm

güneĢi evime sokan kim

asma bahçelerinde dolaĢan güzelleri buhtunnasır put yaptı

ben ki zamansız bahçeleri kucakladım güzeller bende kaldı

ibrâhîm

gönlümü put sanıp da kıran kim… (TDK, 2007).

Kültürümüzün önemli unsurlarından olan Hz. Ġbrahim Kıssası‟na gönderme yapılan Asaf Halet Çelebi‟nin bu Ģiiri vasıtasıyla yabancılar üzerinde merak uyandırabilir, Türkçe öğretirken onların kavram dünyalarını da zenginleĢtirebiliriz. ÇalıĢmamızda zaman zaman vurguladığımız gibi hedef kitlenin seviyesine uygun olarak konuyla ilgili farklı metinler de sunulabilir. Böylece öğrencilerin yeni karĢılaĢtıkları kavramlarla ilgili ayrıntılı bilgi edinmeleri sağlanabilir.

ZELĠHA

Bir kuĢluk vakti, üĢüyordu Zeliha Serçelere anlatıyordu Ġbrahim‟i Harran‟da yıldızlar titriyordu. Nemrut‟un zulmü kaplamıĢtı gökleri Tuzla buz etti putları Ġbrahim

Ġman etti Zeliha, Ġbrahim‟in Rabbine Ġsyan etti dalalete…

Bir ateĢ yaktı Nemrut, küfrüyle Urfa Kalesi‟nde mancınıklar üĢüdü

Zulmün alevi gülistana döndü neden sonra Mâhîler yüzdü

Ġlâhî muhabbetin mâh- tâbında Ayakları yandı serçelerin Kaleden düĢtü Zeliha

Harran göklerinde yıldızlar coĢtu Kalubeladan beri kader

Daha kaç alında tutuĢtu Ġbrahim‟e kavuĢtu Zeliha

Halil-ur Rahman‟da mâhîler sustu…

Seda Artuç bu Ģiirinde Hz. Ġbrahim Kıssasını anlatmaktadır. Daha önce de belirttiğimiz gibi bir dilin öğretilmesi aynı zamanda bir kültürün de öğretilmesidir. Dolayısıyla Türkçe öğretiminde hedef kitleye kültür zenginliklerimizin de aktarılmasında yarar görüyoruz. Kıssalara gönderme yapılan Ģiir metinlerinin hedef kitlenin seviyesine uygun hazırlanmıĢ baĢka metinlerle desteklenmesi gerektiği kanaatindeyiz. Böylece dikkatlerin celp edilmesiyle birlikte öğrenmede kalıcılık da sağlanmıĢ olacaktır. Bu Ģiirin Asaf Halet Çelebi‟nin Ġbrahim adlı Ģiiriyle art arda veya birlikte sunulması, her iki Ģiirin de muhtevasının aynı olmasından dolayı kavramların pekiĢmesini sağlayabilir.

ÇOCUKLARIM

Sizi yoklama defterinden öğrenmedim Haylaz çocuklarım.

Sınıfın en devamsızını Bir sinema dönüĢü tanıdım

Koltuğunda satılmamıĢ gazeteler… Dumanlı bir salonda

Kendime göre karĢılarken akĢamı Nane Ģekeri uzattı en tembeliniz. Götürmek istedi küfesinde Elimdeki ıspanak demetini En dalgını sınıfın.

Çoğunuz semtine uğramaz oldu okulun Palto ayakkabı yüzünden.

Kiminiz limon satar Balıkpazarı'nda Kiminiz Tahtakale'de çaycılık eder.

Biz inceleyeduralım aç tavuk hesabı Tereyağındaki vitamini

Kalorisini taze yumurtanın KarĢılıklı neler öğrenmedik sınıfta Çevresini ölçtük dünyanın

Hesapladık yıldızların uzaklığını Orta Asya'dan konuĢtuk

Laf kıtlığında

Birlikte neler düĢünmedik

Burnumuzun dibindekini görmeden Bulutlara mı karıĢmadık

Güz rüzgârlarında dökülmüĢ Hasta yapraklara mı üzülmedik Serçelere mi acımadık kıĢ günlerinde Kendimizi unutarak…

Rıfat Ilgaz‟ın öğrencilerini tasvir ettiği “Çocuklarım” isimli Ģiirini, hedef kitlenin kavram dünyasına yeni kelimeler kazandırmak amacıyla kullanabileceğimizi düĢündük. Bu kelimeler, resimlerle desteklenirse hem öğretimi kolay olacaktır hem de somutlaĢacağı için öğretilenlerin kalıcılığı sağlanacaktır. Koyu yazılmıĢ kelimeleri ifade eden resimler, 4.ġekillerde sunulmuĢtur.

defter

4.ġekiller

Haritalar ve resimler aracılığıyla metinde geçen kelimeler kolayca somutlaĢtırılabilir. Böylece hedef kitlenin kelime hazinesine yeni kelimeler kazandırılabilir; daha önce bildikleri kelimeler pekiĢtirilebilir.

yıldız tavuk yumurta tereyağı palto ıspanak limon ayakkabı tavuk

BĠN BĠRĠNCĠ GECE

Gurbetten gelmiĢim, yorgunum hancı! ġuraya bir yatak ser yavaĢ yavaĢ... Aman karanlığı görmesin gözüm! Beyaz perdeleri, ger yavaĢ yavaĢ.

Sıla burcu burcu, ille ocağım, Çoluk çocuk hasretinde kucağım... Sana her Ģeyimi anlatacağım, Otur baĢucuma, sor yavaĢ yavaĢ.

Güç belâ bir bilet aldım giĢeden, Yolculuk baĢladı HaydarpaĢa'dan! Hancı n'olur, elindeki ĢiĢeden, Birkaç yudum daha ver yavaĢ yavaĢ.

Ben o gece hem ağladım hem içtim, Ġki gün, diyardan diyara uçtum...

Kayseri yolundan, Niğde'yi geçtim; Uzaktan göründü Bor yavaĢ yavaĢ...

Garibim; her taraf bana yabancı, Dertliyim; çekinme, doldur be hancı! Ġlk önce kımıldar hafif bir sancı, Ayrılık sonradan kor yavaĢ yavaĢ.

Bende bir resmi var, yarısı yırtık, On yıldır evimin kapısı örtük! Garip, bir de sarhoĢ oldu mu artık, Bütün sırlarını der yavaĢ yavaĢ.

ĠĢte hancı! Ben her zaman böyleyim, Öteyi ne sen sor ne ben söyleyim! Kaldır artık, boĢ kadehi neyleyim, ġu bizim hesabı, gör yavaĢ yavaĢ... (Kaplan, 2007).

Bekir Sıtkı Erdoğan‟ın, “Bin Birinci Gece” isimli Ģiiri de çalıĢmamıza zenginlik katmıĢtır. Metin içerisinde geçen ve görsel ögelerle somutlaĢtırdığımız kelimeler, hedef kitlenin kavram dünyasına katkıda bulunacaktır. Bununla birlikte, “ocak” kelimesinde olduğu gibi bazı kelimelerin farklı kullanımlarına da örnek olacak Ģiir, tek seferde birden fazla becerinin geliĢtirilmesine hizmet edecektir.

ġiir içerisinde koyu renkle yazılmıĢ kelime ve ifadelerin somutlaĢtırılmasına yardımcı olacak resimler 5.ġekillerdedir. Kelimeler ilgili oldukları resimlerin üzerine ayrıca yazılmıĢtır. Hedef kitleye de aynı yöntemle sunulması faydalı olabilir. Ayrıca 5.ġekillerdeki Türkiye haritası aracılığıyla öğrencilere Ģiirde geçen Niğde ve Kayseri Ģehirlerinin yerleri gösterilebilir; hatta diğer Ģehirlerin yerleriyle ilgili bilgi de verilebilir.

5.ġekiller han

yarısı yırtık resim

kadeh

perde Haydarpaşa kapı

yatak

ocak

MEMLEKETĠM