• Sonuç bulunamadı

Konsoloslukların Dokunulmazlık ve Ayrıcalıkları

İKİNCİ BÖLÜM KONSOLOSLUK HUKUKU

5. Konsoloslukların Dokunulmazlık ve Ayrıcalıkları

Kabul eden devlet, konsolosluğun görevlerinin yerine getirilmesi amacıyla bütün kolaylıkları bahşetmektedir. Gönderen devlet, Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin 29.

Md.’si uyarınca, ulusal bayrağını ve devlet armasını kabul eden devletin ülkesinde kullanma hakkına sahiptir. Gönderen devletin ulusal bayrağı ile devlet arması, konsolosluk tarafından kullanılan binanın üzerine, giriş kapısının üstüne ve konsolosluk şefinin ikametgâhına ve bir hizmetin görülmesi amacıyla konsolosluk şefinin taşıtlarına çekilebilmekte veya konulabilmektedir. Bahsi geçen 29. Md. ile tanınan hakkın kullanılmasında, kabul eden devletin iç hukuk düzenlemeleri dikkate alınmaktadır.

Bu ayrıcalıklardan ve bağışıklıklardan yararlanan her kişinin, ayrıcalıklarına ve bağışıklıklarına halel gelmemek üzere, kabul eden devletin iç hukukuna saygı göstermesi ve iç işlerine karışmaması gerekmektedir.

5.1. Bina ve Arşiv Dokunulmazlığı

Konsolosluk ilişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’ne göre konsolosluk binaları deyiminden anlaşılması gereken, malıki/sahibi kim olursa olsun, münhasıran konsolosluk amaçlan için kullanılan binalar veya bina kısınılan, müştemilatı ve bunların üzerinde bulunduklan arsalar olmaktadır.

Kabul eden devlet iç hukuku itibanyla ülkesinde konsolosluğa gerekli binaları, gönderen devletin iktisap etmesini kolaylaştırmalı veya binalann temini konusunda başka bir şekilde gönderen devlete yardımda bulunması gerekmektedir. Kabul eden devlet, gerektiğinde konsolosluk mensuplarına uygun mesken temini hususunda konsolosluğa yardımcı olmaktadır.

Prensip olarak konsolosluklara tahsis edilmiş veya bunlar tarafından kullanılan binalar dokunulmazlığa sahiptir. Kabul eden devlet makamları, konsolosluk şefinin, onun tarafından tayin edilmiş kimsenin veya gönderen devletin diplomatik temsilcilik şefinin izni/oluru dışında, konsolosluk binalarının münhasıran konsolosluk işleri için kullanılan kısmına girememektedir.

Böyle olmakla birlikte, acil koruma önlemleri alınmasını gerektiren yangın veya diğer felaketler halinde konsolosluk şefinin zımni/üstü örtülü izninin alındığı varsayılmaktadır. Bu bahsettiğimiz hususlar saklı kalmak kaydıyla, kabul eden devletin, konsolosluk binalarına izinsiz girilmesine veya binaların tahrip edilmesine ve konsolosluğun huzurunun bozulmasına ve konsolosluğun onurunun kırılmasına engel olmak amacıyla gerekli her türlü önlemi almak gibi özel yükümlülüğü vardır. Konsolosluk binaları, mobilyaları, konsolosluk mallan ve ulaşım araçları ulusal savunma veya kamu yaran amaçlanyla hiç bir çeşit elkoymaya konu olmamaktadır. Bu amaçlarla istimlâk yapılması gerekli ise, konsolosluk görevlerinin yerine getirilmesinin sekteye uğramaması amacıyla önlemler alınmakta ve gönderen devlete peşin, adil ve yeterli bir tazminat ödenmektedir.

Kabul eden devlet, bir fahri konsolosluk memuru tarafından yönetilen bir konsolosluğa ait binalan korumak ve bu binaların işgal edilmesine veya hasara uğratılmasına ve konsolosluğun

sükûnunun bozulmasına veya onuruna halel gelmesine engel olmak için gerekli tedbirleri almakla yükümlü olmaktadır.

Konsolosluk binaları, mutlak şekilde konsolosluk görevlerinin yerine getirilmesi için kullanılması gerekmektedir. Ancak, konsolosluğun bulunduğu binaların bir kısmında, başka teşekküllerin, büroların veya acentelerin kurulması da mümkün olabilmektedir. Ancak, şu şartla ki bu bürolara tahsis edilmiş binaların konsolosluk tarafından kullanılanlardan ayrı olması gerekmektedir. Bu durumda anılan bürolar, konsolosluk binalarının ayrılmaz parçası sayılmamaktadır.

Konsolosluğa ait binaların yanı sıra konsolosluk arşiv ve belgeleri nerede bulunurlarsa bulunsunlar her zaman dokunulmazlığa sahiptir.

5.2. Konsolosluğun Haberleşme Serbestliği

Ulusal güvenlik nedeniyle girmesi yasaklanmış veya bir düzene bağlanmış bölgelerle ilgili mevzuat saklı kalmak üzere, kabul eden devlet, ülkesi üzerinde konsolosluğun bütün mensuplarına yer değiştirme ve seyahat etme serbestliği tanımaktadır.

Kabul eden devlet, konsolosluğun her türlü resmi amaçlarla yaptığı haberleşme serbestliğine izin vermekte ve bunu korumaktadır. Konsolosluklar nerede bulunursa bulunsunlar, hükümetleriyle iletişim kurarken veya haberleşirken, konsolosluk kuryelerini, konsolosluk torbasını ve kripto veya şifre olmak üzere uygun göreceği her türlü haberleşme aracını kullanabilmektedir. Böyle olmakla beraber konsolosluk, ancak kabul eden devletin izni ile telsiz cihazı kurabilmekte ve kullanabilmektedir. Konsolosluğun resmi haberleşmesine dokunulamamaktadır. “Resmi haberleşme” deyimi, kural dışı durumlar saklı kalmak kaydıyla konsoloslukla ve konsolosluk görevleri ile ilgili her türlü bilgi alışverişini ve istihbaratı kapsamaktadır.

Kabul eden devlet tarafından konsolosluk torbası açılmamakta ve bu torbaya el konulamamaktadır. Böyle olmakla birlikte, kabul eden devletin yetkili makamları, torbanın resmi yazışmalar, belgeler ve eşyalardan başka şeyler içerdikleri hususunda ciddi nedenlere veya gerekçelere sahip oldukları takdirde, bu makamlar torbanın kendi önlerinde gönderen devletin yetkili bir temsilcisi tarafından açılmasını isteyebilmektedir. Eğer gönderen devletin makamları talebi reddederlerse torba çıkış yerine geri çevrilmektedir.

Konsolosluk torbasını oluşturan paketler niteliklerini belirten dış işaret veya belirtileri taşımaları ve sadece resmi yazışmalar ve münhasıran resmi kullanmaya yönelmiş belge veya eşyaları içermeleri gerekmektedir.

Gönderen devlet adına ve konsolosluk kuryesi olarak çalışan kişi, kimliğini belirten ve konsolosluk torbasını oluşturan paketlerin sayısını gösteren resmi bir belgeye sahip olması ve bu belgeyi üzerinde taşıması gerekmektedir. Kuryenin aynı zamanda kabul eden devletin vatandaşı olması veya bu devletin ülkesinde sürekli ikamet etmesi veya ikametgâh sahibi olması halinde, bu şahsın kurye olabilmesi için kabul eden devletin izni gerekli olmaktadır. Kurye, görevlerini yerine getirirken kabul eden devlet tarafından korunmakta, kişi dokunulmazlığından yararlanmakta ve hiç bir şekilde tutuklanmamakta ve gözaltına alınmamaktadır.

Gönderen devlet ve konsoloslukları özel konsolosluk kuryeleri tayin edebilmektedir. Bu kurye taşıdığı torbayı muhatabına teslim eder etmez, yararlandığı ayrıcalıkları ve bağışıklıkları son bulmaktadır. Konsolosluk torbası izin verilmiş bir giriş noktasına gelecek bir ticari geminin veya uçağın kaptanına verilebilmektedir. Bu kaptan torbayı teşkil eden paketlerin sayısını gösteren resmi bir belgeye sahip olması veya bu belgeyi taşıması gerekmektedir. Fakat belirtmek gerekir ki kaptan konsolosluğun bir kuryesi sayılmamaktadır. Konsolosluk, yetkili mahalli makamlarla varılacak mutabakatla, mensuplarından birini, torbayı doğrudan doğruya ve serbestçe gemi veya uçak kaptamndan teslim almak üzere gönderebilmektedir.

5.3. Konsolosluğun Vergi Ayrıcalığı

Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin 32. Md.’sine göre, gönderen devlet veya bu devlet hesabına hareket eden her kişinin maliki veya kiracısı olduğu konsolosluk binaları ile meslekten konsolosluk şefinin ikametgâhı, yapılan özel hizmetler karşılığı bedeller dışındaki, ulusal, bölgesel veya belediyeye ait tüm vergi ve her nevi harçtan muaf olmaktadır. Bu vergi ve harçlar, kabul eden devletin iç hukukuna göre, gönderen devletle veya bu devlet hesabına hareket eden kişi ile mukavele yapılan kişiye ait olduğu takdirde, bahsettiğimiz bu bağışıklık söz konusu vergi ve harçlara uygulanmamaktadır.

Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin 32. Md.’sine benzer hatta neredeyse aynı düzenleme bu Sözleşmenin 60. Md.’sinde yer almaktadır. Bahsi geçen 60. Md.’ye göre, gönderen devletin maliki veya kiracısı olduğu ve bir fahri konsolosluk memuru tarafından yönetilen bir konsolosluğa ait binaları, yapılan özel hizmetler karşılığında almanlar dışında her türlü ulusal, bölgesel veya belediyeye ait vergi ve resimlerden bağışık olmaktadır. Bu bağışıklık, kabul eden devletin iç hukuk düzenlemeleri uyarınca gönderen devlet ile bir mukavele akdeden kişi tarafından ödenmesi gereken vergi ve resimlere uygulanmamaktadır.

Konsolosluk, gönderen devletin iç hukukunun konsolosluk işlemleri için öngördüğü resim ve harçları kabul eden devletin ülkesinde tahsil edebilmektedir. Bu resimlere ve harçlara ilişkin tahsil edilen meblağlar ile bunlara ilişkin makbuzlar kabul eden devletin ülkesinde her türlü vergi ve harçtan muaftır.

5.4. Konsolosluğun Gümrük Ayrıcalığı

Konsolosluğun gümrük ayrıcalığına yönelik Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nde herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak, uluslararası teamül kuralları dikkate alındığında devletler ikili andlaşmalarda öngördükleri mütekabiliyet koşuluyla (karşılıklılık) ve ulusal mevzuatı aracılığıyla konsolosluklara ilişkin gümrük ayrıcalığını birbirlerine tanıyabilmektedir.

İç hukukuz itibarıyla 27.10.1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük Kanunda konsolosluğun gümrük ayrıcalığına ilişkin açık düzenleme bulunmamakla birlikte, bu kanunun 167. Md.’sinin 2.

Prg.’ı gereğince, karşılıklılık/mütekabiliyet esasına göre ithal edilen ve serbest dolaşıma tâbi tutulan diplomatik eşyanın, gümrük vergilerinden muaf tutulacağı öngörülmektedir. Bu kanunda yer alan düzenlemenin konsolosluğun eşyaları için de tatbik edilmesi gerektiğini savunmaktayız.

5.5. Konsolosluğun Diğer Ayrıcalık ve Dokunulmazlıkları

Konsolosluğun her mensubu, görev yerine gitmek için kabul eden devletin ülkesine girişinden veya daha önceden bu ülkede bulunuyorsa konsolosluktaki görevine başlamasından itibaren, uluslararası hukuk itibarıyla benimsenen ayrıcalık bağışıklıklardan yararlanmaktadır. Bir konsolosluk mensubunun kendisiyle birlikte yaşayan ailesi efradı ve yanında çalışan özel personel mensubu da bu ayrıcalık ve bağışıklıklara sahip olmaktadır.

Bir konsolosluk mensubunun görevi sona erdiği zaman, kendisinin, birlikte yaşayan ailesinin ve yanında çalışan özel personel mensuplarının da ayrıcalık ve bağışıklıkları, anılan konsolosluk mensubunun kabul eden devletin ülkesini terk ettiği anda veya bu amaçla kendisine tanınan makul bir sürenin bitiminde sona ermektedir. Fakat söz konusu kişiler ayrıcalık ve bağışıklıklarım, silahlı bir çatışma hali dâhil olmak üzere bu ana veya makul sürenin sonuna kadar korumaktadır. Bir konsolosluk mensubunun ailesinin efradı konsolosluk mensubu ile hukuki bağı kalmazsa veya konsolosluk mensubunun hizmetinde çalışanların bu statüsü ortadan kalkarsa, ayrıcalıklardan ve bağışıklıklardan yar cırlanma durumu da derhal sona ermektedir. Böyleolmakla birlikte, eğer bu kişiler makul bir süre içerisinde kabul eden devletin ülkesini terk etmek niyetinde iseler şüphesiz ayrıcalık ve bağışıklıkları terk etme anma kadar devam etmektedir.

Diğer yandan bir konsolosluk memuru veya bir konsolosluk hizmetlisi tarafından görevini yerine getirmesi sırasında yapılan işlerle ilgili olarak yargı bağışıklığı süresiz olarak varlığını korumaktadır. Bir konsolosluk mensubunun ölümü halinde, kendisiyle birlikte yaşayan ailesi efradı, kabul eden devletin ülkesini terk ettikleri tarihe veya bu amaçla onlara tanınan makul sürenin bitimine kadar daha önce yararlandıkları ayrıcalık ve bağışıklıklardan yararlanmaya devam etmektedir.

Gönderen devlet, bir konsolosluk mensubu hakkında, kişisel dokunulmazlık, yargı bağışıklığı ve tanıklık yapmaya ilişkin ayrıcalık ve bağışıklıklardan feragat edebilmektedir. Böyle bir durumda, feragatin daima açık olması ve kabul eden devlete yazılı olarak bildirilmesi gerekmektedir. Bir konsolosluk memuru veya bir konsolosluk hizmetlisi, yargı bağışıklığından yararlandığı bir konuda bir dava açarsa, esas talebe doğrudan doğruya bağlı herhangi bir muka- bil/karşı talep hakkında yargı bağışıklığı ileri sürememekte- dir. Hukuki veya idari bir dava ile ilgili olarak yargı bağışıklığından feragat, kararın uygulanmasına ait önlemlere ilişkin bağışıklıktan da feragat edildiği anlamına gelmemektedir. Bunun için de ayrı bir feragat gerekli olmaktadır.