• Sonuç bulunamadı

Konsolosluk Görevlilerinin/Çalışanların Dokunulmazlık ve Ayrıcalıkları

İKİNCİ BÖLÜM KONSOLOSLUK HUKUKU

6. Konsolosluk Görevlilerinin/Çalışanların Dokunulmazlık ve Ayrıcalıkları

Kabul eden devlet, konsolosluk memurlarına (onlara gösterilmesi gereken) saygı ile muamele etmekle ve onların şahıslarına, hürriyetlerine ve onurlarına yapılabilecek her türlü tecavüzü/saldırıyı önlemek amacıyla gerekli bütün önlemleri almakla yükümlü olmaktadır.

Kabul eden devletin ek kolaylık, ayrıcalık ve bağışıklıklar tanıması hali saklı kalmak kaydıyla, bu devletin vatandaşı veya devamlı sakini olan konsolosluk memurları, sadece, görevlerinin yerine getirilmesi sırasında yapılan resmi işlemlerden dolayı yargı bağışıklığından, kişi dokunulmazlığından ve tanıklık yapma ile ilgili olarak Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana

Sözleşmesi’nin 44. Md.’sinin 3. Prg.’ında öngörülen ayrıcalıktan yararlanmaktadır. Bir konsolosluk memuruna karşı bir ceza davası açıldığı zaman, memurun tutuklanması veya gözaltına alınması hali hariç olmak üzere, davanın konsolosluk görevlerinin yerine getirilmesini en az aksatacak şekilde yürütülmesi gerekmektedir.

Kabul eden devletin vatandaşı veya daimi sakini olan konsolosluğun diğer mensupları ile bunların aile efradı ve diğer konsolosluk memurlarının ailesi, sadece, kabul eden devletin onlara tanıdığı ölçüde, kolaylık, ayrıcalık ve bağışıklıklardan yararlanmaktadır. Kabul eden devletin bizzat vatandaşı veya devamlı sakini olan bir konsolosluk mensubunun ailesi efradı ile özel personel mensuplan, sadece kabul eden devletin onlara tanıdığı ölçüde, kolaylık, ayncalık ve bağışıklıklara sahip olabilmektedir. Böyle olmakla birlikte, kabul eden devlet, bu kişiler üzerinde yargı hakkını, konsolosluk görevlerinin yerine getirilmesini ileri derecede engellemeyecek surette kullanması gerekmektedir.

Kabul eden devlet, konsolosluk mensuplanna ayrıcalık ve bağışıklıklan tatbik ederken devletler arasında ayırım yapmama yükümlülüğündedir. Bu konuda devletlerin karşılıklı olarak birbirlerine tanıdığı ayncalık ve bağışıklık durumu veya durumlan prensip olarak ayınm mahiyetinde değerlendirilmemektedir.

6.1. Kişi Dokunulmazlığı

Konsolosluk memurlarının gözaltına alınmaları ve tutuklanmaları ancak, ağır bir suç halinde ve yetkili adli makamın karan ile olmaktadır. Bahsettiğimiz bu durum saklı kalmak kaydıyla, kesinleşmiş adli bir kararın uygulanması dışında, konsolosluk memurlan hapsedilememekte ve herhangi bir şekilde kişisel hürriyetleri kısıtlanmaya tâbi tutu- lamamaktadır. Aleyhine cezai bir dava ikame edilen konsolosluk memuru yetkili makamlann önüne çıkmak zorundadır. Bununla beraber, dava, konsolosluk memurunun resmi durumu gereğince kendisine gösterilmesi gereken saygıyla ve ağır suç işleme ve adli makamın karan hali hariç olmak üzere, konsolosluk işlemlerinin yerine getirilmesini en az etkileyecek biçimde yürütülmelidir. Ağır suç işleme ve adli makamın kararı hallerinde, bir konsolosluk memurunun gözaltına alınması kaçınılmaz olduğu takdirde, aleyhine ikame edilecek davanın en kısa zamanda açılması gerekmektedir.

Bir konsolosluk personeli mensubunun gözaltına alınması, tutuklanması veya cezai bir kovuşturmaya tâbi tutulması halinde, kabul eden devlet, durumdan konsolosluk şefini en kısa zamanda haberdar etmekle yükümlüdür. Eğer konsolosluk şefinin kendisi bu tedbirlerden birine muhatap tutulmuş ise, kabul eden devlet bundan gönderen devleti diplomatik yoldan haberdar etmesi gerekmektedir.

6.2. Yargı Dokunulmazlığı/Bağışıkiığı

Konsolosluk memurlan ve konsolosluk hizmetlileri, resmi görevlerinin yerine getirilmesi sırasında işledikleri fiillerden dolayı kabul eden devletin adli ve idari makamlarının yargısına tâbi olmamaktadır. Böyle olmakla birlikte bu yargı bağışıklığı, bir konsolosluk memurunun veya bir konsolosluk hizmetlisinin açıkça veya zımnen/üstü örtülü gönderen devletin vekili sıfatıyla akdetmediği bir mukaveleden doğan veya kabul eden devlet ülkesinde bir aracının (taşıtın), bir

geminin veya bir hava taşıtının neden olduğu zarar yüzünden üçüncü bir kişi tarafından açılan hukuk davalarına uygulanmamaktadır.

Konsolosluk mensubu adli ve idari davalar sırasında tanıklık yapmaya çağrılabilmektedir.

Konsolosluk hizmetlileri ve hizmet personeli mensubu, gönderen devletin iç hukuku hakkında bilirkişi olma durumu hariç olmak üzere, tanıklık yapmayı prensip olarak reddetmemeleri gerekmektedir. Ancak, bir konsolosluk memuru tanıklık yapmayı reddettiği takdirde, ona hiçbir zorlayıcı önlem veya başka yaptırım uygulanamaz. Tanıklığı talep eden makam, konsolosluk memurunun görevlerinin yerine getirilmesini sekteye uğratmaktan kaçınması önemli olmaktadır.

Bu makam, mümkün olduğu takdirde her defasında, konsolosluk memurunun tanıklıkla ilgili ifadesini memurun ikametgâhında veya konsoloslukta alabilmekte veya konsolosluk memurunun yazılı beyanını kabul edebilmektedir. Bir konsolosluğun mensubu görevlerinin yerine getirilmesiyle ilgili olaylar hakkında tanıklık yapmak veya bununla ilgili resmi yazışma ve belgeleri göstermek zorunda değildir. Konsolosluk mensubu, gönderen devletin ulusal mevzuatı hakkında bilirkişi olarak tanıklık yapmayı reddetme hakkına da sahip olmaktadır.

6.3. Gümrük ve Vergi Ayrıcalığı

Konsolosluk memurları ve konsolosluk hizmetlileri ve bunların kendileriyle birlikte yaşayan aileleri efradı, aşağıda belirttiğimiz hususların dışında kişisel veya gerçek, ulusal, bölgesel ve belediyeye ait her türlü vergi ve resimlerden muaftır. Konuya yönelik muafiyet sağlanmayan hususlar şunlar olmaktadır:

— Normal olarak eşya veya hizmetlerin fiyatına dâhil edilmiş bulunan dolaylı vergiler;

— Konsolosluk binalarının akçalı bağışıklığı saklı kalmak kaydıyla, kabul eden devlet ülkesinde bulunan özel taşınmaz mallara ait vergi ve resimler;

— Bir konsolosluk mensubunun veya ailesi efradından birinin mirası ile ilgili hususlar saklı kalmak kaydıyla, kabul eden devlet tarafından tahsil olunan veraset ve intikal vergileri;

— Kaynağı kabul eden devletin ülkesinde bulunan sermaye kazançları dahil, özel gelirlerden alman vergi ve resimler ile kabul eden devletin ülkesinde bulunan ticari veya mali teşebbüslere yapılan yatırımlardan peşinen alınan sermaye vergileri;

— Gerçekleştirilen özel hizmetler karşılığı olarak tahsil edilen vergi ve resimler;

— Konsolosluk binalarının akçalı bağışıklığı saklı kalmak kaydıyla, kayıt, mahkeme, ipotek ve pul harçları.

Hizmet personeli mensubu, hizmetlerinin karşılığı olarak aldıkları ücretlerden dolayı vergi ve resimlerden muaftır. Kabul eden devletin ülkesinde maaşları veya ücretleri gelir vergisinden muaf olmayan kişileri istihdam eden konsolosluk mensubunun, bu devletin iç hukuk düzenlemelerinin gelir vergisinin tahsili konusunda işverene yüklediği yükümlülüklere uyması gerekmektedir.

Kabul eden devlet, iç hukuku uyarınca, aşağıda belirttiğimiz eşya ve benzeri nesnelerin girişine izin vermekte ve depolama, ulaşım ve benzeri hizmetlerle ilgili masraflar dışındaki bütün gümrük resimlerine, harçlarına ve bununla ilgili diğer vergilere bağışıklık tanımaktadır:

— Konsolosluğun resmi kullanımına ait/matuf eşyalar;

— Yerleşme eşyaları dâhil olmak üzere, konsolosluk memurunun ve kendisiyle birlikte yaşayan aile efradının kişisel kullanımına ait eşyaları. Tüketim mallarının, ilgilile rin doğrudan kendi kullanmaları için gereken miktar kadar olması gerekmektedir.

Konsolosluk hizmetlilerinin, ilk yerleşmeleri sırasında ithal etmiş oldukları eşyalar da bu ayrıcalık ve bağışıklılık- lann içerisinde sayılmaktadır. Aynca, konsolosluk memurlarına ve bunların kendileriyle birlikte yaşayan aile efradına ait kişisel bagajlar gümrük muayenesinden muaftır. Ancak söz konusu kişilere ait bagajların yukarıda bahsettiğimiz eşyaların dışında çeşitli nesneleri içermesi veya kabul eden devletin iç hukuk düzenlemeleriyle ithali veya ihracı yasaklanmış veya karantinaya alınması öngörülmüş eşyaları ihtiva ettiği hususunda ciddi nedenlerin varlığı halinde, bu bagajlar gümrük muayenesine tâbi tutulabilmektedir. Bu muayene, ancak konsolosluk memurunun veya ailesinin bir ferdinin huzurunda yapılabilmektedir.

6.4. Diğer Ayrıcalık ve Kolaylıklar

Konsolosluk kurumuna tanınan en önemli ayrıcalık ve kalaylıklardan birisi gönderen devletin uyrukları ile temas olmaktadır. Konsolosluk memurları veya görevlileri şu yetkilere veya haklara sahiptir:

— Konsolosluk memurları gönderen devletin uyrukları ile görüşmek ve onları ziyaret etmek serbestîsine sahip olmaktadır. Aynı hakkı gönderen devletin uyrukları konsolosluk memurlarına yönelik kullanabilmektedir;

— İlgili talep ettiği takdirde, kabul eden devletin yetkili makamları gönderen devletin bir uyruğunun gönderen devlet konsolosluğu görev çevresinde herhangi bir şekilde gözaltına alınması, tutuklanması veya hapsedilmesi hususunda vakit geçirmeksizin söz konusu konsolosluğu haberdar etmeleri gerekmektedir. Herhangi bir şekilde göz altına alınmış, tutuklanmış veya hapsedilmiş olan kişiden konsolosluğa hitaben yazılmış her türlü haberin, kabul eden devletin makamları tarafından derhal konsolosluğa intikal ettirilmesi ve yine bu makamlar tarafından, ilgili kişiye hakları konusunda gecikmeksizin bilgi verilmesi yükümlülüğü bulunmaktadır;

— Konsolosluk memurları, herhangi bir şekilde gözaltına alınmış veya tutuklanmış olan gönderen devletin uyruğunu ziyaret etmek, onunla görüşmek ve muhaberatta bulunmak (bilgi alış verişinde bulunmak) ve onun mahkemeler önünde temsilini sağlamak hakkına sahip olmaktadır.

Bununla beraber, konsolosluk memurları, bu konumda bulunan bir vatandaşın açıkça muhalefet etmesi halinde, bu vatandaş lehine müdahalede bulunmaktan kaçınma hakkı bulunmaktadır.

Bahsetmiş olduğumuz bu haklar, kabul eden devletin iç hukuk düzenlemelerine uygun olarak kullanılmaları ve bu hukukun da bu hakların kullanımına tam olarak imkân vermesi gerekmektedir.

Kabul eden devletin yetkili makamlarının elinde aşağıda aktaracağımız hususlarla ilgili bilgiler bulunduğu takdirde, bu makamların şunları yapması gerekmektedir:

— Gönderen devletin bir uyruğunun ölümü halinde ölümün meydana geldiği görev çevresindeki konsolosluğu vakit geçirmeden haberdar etmek;

— Gönderen devletin bir küçüğü veya mümeyyiz olmayan (doğruyu ve yanlışı birbirinden ayırt edemeyen) uyruğu için bir vasi veya kayyımın atanmasımn bunların çıkarlarına olacağı her durumdan acil olarak yetkili konsolosluğa bilgi vermek. Böyle olmakla birlikte bu vasi veya kayyımın atanması konusunda, kabul eden devletin iç hukukunun uygulanması hakkı saklı kalmaktadır;

— Gönderen devletin uyruğunu taşıyan bir gemi veya vapur kabul eden devletin kara veya iç sularında battığı veya karaya oturduğu veya gönderen devlette kayıt ve tescilli bir uçak kabul eden devlet ülkesinde bir kazaya uğradığı takdirde, kabul eden devlet makamlarının kazanın meydana geldiği yere en yakın konsolosluğa vakit geçirmeden haber vermesi gerekmektedir.

Konsolosluk memurları, görevlerinin yerine getirilmesinde, konsolosluk görev çevresindeki mahalli yetkili makamlara, kabul eden devletin iç hukuku veya bu konudaki uluslararası mevzuatın izin verdiği ölçüde kabul eden devletin yetkili merkezi makamlarına, müracaatta bulunmak hakkına sahiptir.

Konsolosluk memurları ve konsolosluk hizmetlileri ile bunların kendileriyle birlikte yaşayan aileleri efradı, yabancıların kaydı ve oturma izni konusunda kabul eden devletin iç hukukunda öngörülen tüm yükümlülüklerden muaftır. Böyle olmakla birlikte, gönderen devletin devamlı hizmetlisi olmayan veya kabul eden devletin ülkesinde kazanç getiren özel bir işte çalışan konsolosluk hizmetlisine ve bunun ailesi efradına bu muafiyet uygulanmamaktadır.

Konsolosluk mensubu, gönderen devlette gördükleri hizmetlerle ilgili olarak, kabul eden devletin yabancı emek gücü istihdamında çalışma iznine ilişkin iç hukukunun öngördüğü yükümlülüklerden muaftır. Konsolosluk memurlarının ve konsolosluk hizmetlilerinin yamnda çalışan özel personel mensubu, kabul eden devletin ülkesinde kazanç getiren bir başka işte çalışmadıkları takdirde, bunlar da bahsettiğimiz yükümlülüklerden muaftır.

Kabul eden devletin sosyal sigorta mevzuatının işverene yüklediği yükümlülüklerle ilgili hususlar saklı kalmak kaydıyla, gönderen devletin ülkesinde gördükleri hizmetler konusunda konsolosluk mensubu ve bunlarla birlikte yaşayan aile efradı, kabul eden devletin yürürlükte bulunan sosyal sigorta hükümlerinden muaftır. Bu bağışıklık, konsolosluk mensubunun özel hizmetinde bulunan özel personel mensubuna da kabul eden devletin vatandaşı olmamaları ve kabul eden devletin ülkesinde devamlı ikametgâhlarının bulunmaması ve gönderen devletin veya üçüncü bir devletin ülkesinde yürürlükte olan sosyal sigorta hükümlerine tâbi olmaları şartıyla uygulanmaktadır. Hizmetlerinde bu bağışıklığın uygulanmadığı kişiler bulunan konsolosluk mensubunun, kabul eden devletin sosyal sigorta mevzuatının işverene yüklediği yükümlülüklere uyması gerekmektedir. Bahsettiğimiz sosyal sigorta hususundaki bağışıklık, kabul eden devlet mevzuatımn yer vermesi şartıyla bu devletin sosyal sigorta rejimine isteyerek tâbi olabilme olanağını ortadan kaldırmamaktadır.

Bir konsolosluk mensubunun veya kendisiyle birlikte yaşayan ailesi efradından birinin ölümü halinde, kabul eden devlet, bu ülkede kazanılmış olan, ölüm esnasında ihracı yasaklanmış bulunanlar hariç olmak üzere, ölene ait taşınır malların ihracına izin vermesi ve kabul eden devletin ülkesinde ölenin konsolosluk mensubu veya konsolosluk çalışanlarından birinin ailesi efradı

olması nedeniyle bulunan taşınır mallan miras, ferağ ve intikale ilişkin ulusal, bölgesel ve belediyeye ait vergi ve resimlere tâbi tutmaması gerekmektedir.

Kabul eden devlet, konsolosluk mensubunu ve bunlarla birlikte yaşayan aileleri efradını her türlü kişisel yükümlülük ve her ne olursa olsun kamu yaran hizmetleriyle, elkoyma, yardım ve konaklama gibi askerlikle ilgili yükümlülüklerden muaf tutmaktadır.

Konsolosluk mensuplan, kabul eden devletin iç hukuku gereğince konulmuş bulunan her türlü kara taşıtı ile gemi ve hava taşıtı kullanımına ilişkin hukuki sorumluluklara ait sigorta konusundaki yükümlülüklerine uymak zorundadır. Meslekten konsolosluk memurları, kabul eden devletin ülkesinde, kendi çıkarları için hiçbir mesleki veya ticari faaliyette bulunamamaktadır. Kabul eden devletin ülkesinde kazanç getiren nitelikte özel bir faaliyette bulunan konsolosluk hizmetlilerine ve konsolosluk hizmet personeli ile bunlarla irtibatlı diğer kişilere ayrıcalık ve bağışıklık tanınmamaktadır.

Diğer yandan iç hukukumuz itibarıyla 07.06.1939 tarihli ve 3634 sayılı Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanununun 74. Md.’si gereğince yabancı devletlerin konsolosluklarına ve konsoloslara ait eşya, nakil vasıtaları gibi maddeler mütekabiliyet şartıyla bu kanun hükümlerinden mahfuz olmaktadır. Yabancı devletlerin fahri konsoloslarına ait olan binaların, konsolosluk işlerini ifaya tahsis edilmemiş bulunan kısmı ile ticaret mallan bu istisnaya dâhil değildir. Bu hususlarda daha uygun bulunan uluslararası andlaşma ve sözleşme düzenlemelerinin ilgili hükümlerinin geçerli olabileceğini belirtmek gerekmektedir.

6.5.Üçüncü Devletin Ayrıcalık ve Bağışıklıklar Açısından Konsolosluk Personeline Karşı Yükümlülüğü

Bir konsolosluk memuru, görevine başlamak, görevinin başına dönmek veya gönderen devletin ülkesine geri dönmek amacıyla, vizenin gerekli olduğu hallerde kendisine vize vermiş olan üçüncü bir devletin ülkesinden geçiyor veya bu devletin ülkesinde bulunuyor ise, söz konusu üçüncü devlet kendisine geçişi ve dönüşü için gerekli olabilecek ayrıcalık ve bağışıklıkları bahşetmesi gerekmektedir. Üçüncü devlet, konsolosluk memuruna refakat eden ve ona iltihak etmek üzere veya gönderen devletin ülkesine geri dönmek amacıyla ayrı olarak seyahat eden söz konusu memurun kendisiyle birlikte yaşayıp ayrıcalık ve bağışıklıklardan yararlanan ailesi efradına da aynı bağışıklıkları tanımaktadır.Bahsettiğimiz benzer durumlarda, üçüncü devletler konsolosluğun diğer mensubu ile bunların kendileriyle birlikte yaşayan aile efradının da ülkelerinden geçişlerini engellememeleri gerekmektedir.

Üçüncü devletler, resmi yazışmalara ve kodlu ve şifreli mesajlar dâhil olmak üzere diğer resmi transit haberleşmelere, kabul eden devletin bahşetmek zorunda bulunduğu aynı serbestliği tanımakta ve bunları aynı şekilde korumaktadır. Üçüncü devletler, vizenin gerekli olduğu durumda kendilerine vize verilmiş olan konsolosluk kuryelerine ve transit konsolosluk torbalarına, kabul eden devletin tanımak zorunda bulunduğu aynı dokunulmazlık ve korumayı göstermeleri gerekmektedir. Bahsettiğimiz ayrıcalık ve bağışıklıklar, kişilerin, resmi haberleşme gayesiyle kullanılan torbaların üçüncü devletin ülkesinde mücbir/zorunlu sebeplerle kalmaları halinde bunlara da uygulanmaktadır.

7. Fahri Konsolosluk Memurlarına ve Bunlar Tarafından Yönetilen Konsolosluklara Uygulanacak Rejim

Klasik konsolosluk kurumunun yanı sıra devletlerin fahri konsolosluk sistemini de benimsemeleri mümkün olmaktadır. Her devlet fahri konsolosluk memurlarım atayıp atamamaya veya kabul edip etmemeye karar vermekte serbest olmaktadır.

Fahri konsolosluk memurları tarafından yönetilen konsolosluklara Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin düzenlediği şu ayrıcalık ve bağışıklıklar uygulanmaktadır:

— Konsolosluk faaliyetleri ile ilgili olarak konsolosluğa tanınan kolaylıklar (28. Md.);

— Ulusal bayrağın ve armanın kullanılması (29. Md.);

— Konsolosluğa bina veya mesken tanınması (30. Md.);

— Seyahat serbestliği (34. Md.);

— Haberleşme serbestliği (35. Md.);

— Gönderen devletin uyrukları ile temas (36. Md.);

— Ölüm, vesayet veya kayyımlık ile deniz ve uçak kazaları hakkında bilgi verme (37. Md.);

— Kabul eden devlet makamlarıyla temas (38. Md.);

— Konsolosluk resim ve harçları (39. Md.);

— Yukarıda bahsettiğimiz üçüncü devletlerin yükümlülüklerine tâbi olan haberleşme serbestîsinden yararlanma (54. Md.’nin 3. Prg.’ı);

— Kabul eden devletin iç hukukuna saygı (55. Md.’nin

2. ve 3. Prg.’lan). Aşağıda ayrıca belirteceğimiz gibi, Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin 59, 60, 61 ve 62. Md.’lerinde öngörülen ayrıcalık ve bağışıklıklar fahri konsolosluklara tatbik edilmektedir.

Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin şu düzenlemeleri de fahri konsoloslara uygulanmaktadır:

— Tutuklama, gözaltına alma veya kovuşturma hallerinin yazılı olarak bildirilmesi (42. Md.);

— Yargı bağışıklığı (43. Md.);

— Tanıklık yapmayı reddetme (44. Md.’nin 3. Prg.’ı);

— Ayrıcalık ve bağışıklıklardan feragat (45. Md.);

— Konsolosluk ayrıcalık ve bağışıklıklarının başlaması ve sona ermesi (53. Md.);

— Kabul eden devletin iç hukukuna saygı (55. Md.’nin 1. Prg.’ı). Aşağıda ayrıca vurgulayacağımız gibi, Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin 63, 64, 65, 66. ve 67. Md.’lerinde öngörülen ayrıcalık ve bağışıklıklar fahri konsoloslara tatbik edilmektedir.

Bahsettiğimiz bu ayrıcalık ve bağışıklıklar, bir fahri konsolosluk memurunun ailesi efradına veya bir fahri konsolosluk memuru tarafından yönetilen bir konsoloslukta çalışan bir konsolosluk hizmetlisinin ailesi efradına bahşedil- memektedir.

Diğer yandan belirtmek gerekir ki, farklı devletlerin ülkelerinde bulunan ve fahri konsolosluk memurları tarafından yönetilen iki konsolosluk torbasının değişimi/teatisi ancak iki kabul eden devletin rızasıyla mümkün olabilmektedir.

Bir fahri konsolosluk memuru tarafından yönetilen bir konsolosluğun arşiv ve belgelerinin, diğer kâğıt ve belgelerden ve özellikle konsolosluk şefinin ve kendisiyle beraber çalışan tüm kişilerin özel yazışmalarından ve meslekleri veya işleri ile ilgili eşya, kitaplar ve belgelerden ayn tutulmaları şartıyla, nerede olurlarsa olsunlar, her zaman dokunulmazlıkları bulunmaktadır.

Diğer yandan fahri konsolosluğun kullandığı veya kullanacağı eşyalara ilişkin de ayrıcalık ve bağışıklık tanınmaktadır. Bu konuda kabul eden devlet iç hukuku uyarınca, bir fahri konsolosluk memuru tarafından yönetilen bir konsolosluğun münhasıran resmi kullanımına ayrılmış olmaları şartıyla, depolama, taşıma ve benzeri hizmetlerle ilgili masraflar hariç olmak üzere, şu maddelerin her türlü gümrük resmi ile buna ilişkin vergi ve harçlardan muaf olarak girişine izin vermektedir:

gönderen devlet tarafından veya bu devletin talebi üzerine konsolosluğa temin edilen armalar, bayraklar, tabelalar, mühürler, kitaplar, resmi matbua, büro mobilyası, büro malzemesi vb. eşyalar.

Bir fahri konsolosluk memuruna karşı bir ceza davası açıldığı zaman, bu memur yetkili merciler önüne çıkmakla yükümlü olmaktadır. Böyle olmakla birlikte, gözaltına alınma veya tutuklanma hali saklı kalmak kaydıyla, dava sırasında söz konusu memura resmi sıfatı nedeniyle gerekli saygının gösterilmesi ve konsolosluk görevlerini en az aksatacak tarzda yürütülmesinin sağlanması gerekmektedir. Bir fahri konsolosluk memurunun tutuklanması gerektiğinde, kendisine karşı en kısa zamanda davamn açılması zorunlu olmaktadır.

Kabul eden devlet, fahri konsolosluk memuruna resmi sıfatı nedeniyle gerekli olabilecek korumayı bahşetmekle yükümlüdür.

Fahri konsolosluk memurları, kabul eden devletin ülkesinde kendi çıkarları için mesleki veya ticari bir faaliyette bulunanlar hariç olmak üzere, yabancıların kaydı ve oturma izni konusunda bu devletin iç hukukunda öngörülen tüm yükümlülüklerden muaftır.

Fahri konsolosluk memuru, konsolosluk görevlerinin yerine getirilmesi nedeniyle gönderen devletten aldığı tazminat ve aylıklar üzerindeki her türlü vergi ve harçtan muaftır.

Kabul eden devlet, fahri konsolosluk memurlarım her türlü kişisel yükümlülük ve hangi türden olursa olsun kamu yararı hizmetleriyle, elkoyma, yardım ve konaklama gibi askerlikle ilgili yükümlülüklerden muaf tutmaktadır.

8. Türkiye’de Ayrıcalık ve Bağışıklıklardan Yararlanan Konsolosluk Personeline