• Sonuç bulunamadı

Konsolosluk İlişkilerinin Kurulması

İKİNCİ BÖLÜM KONSOLOSLUK HUKUKU

2. Konsolosluk İlişkilerinin Kurulması

Uluslararası hukuk süjelerinden olan devletler arasında konsolosluk ilişkilerinin kurulması karşılıklı rıza/muvafakat ile olmaktadır, iki devlet arasında diplomatik ilişkilerin kurulması için verilen nza(izin)/muvafakat, aksi geçerli olmadıkça, konsolosluk ilişkilerinin de kurulduğu anlamına gelmektedir. Vurgulamak gerekir ki diplomatik ilişkilerin kesilmesi mutlak şekilde konsolosluk ilişkilerinin kesilmesini gerektirmemektedir.

Bu anlamda bir konsolosluk, kabul eden devletin ülkesinde ancak bu devletin izniyle kurulabilmektedir. Konsolosluğun yeri, sınıfı ve konsolosluk görev çevresi gönderen devlet tarafından tespit edilmekte ve kabul eden devletin onayına sunulmaktadır. Konsolosluğun yeri, sımfı ve konsolosluk görev çevresi ile ilgili olarak gönderen devlet tarafından sonradan yapılacak değişiklikler, ancak, kabul eden devletin izniyle olabilmektedir. Bir Başkonsolosluk veya bir konsolosluk, bulunduğu yerden başka bir yerde bir Muavin Konsolosluk veya bir Konsolosluk Ajanlığı açmak istediği takdirde yine kabul eden devletin iznini alması gerekmektedir. Mevcut bir konsolosluğun bir parçasını teşkil eden bir büronun konsolosluğun bulunduğu yerin dışında açılması için de,keza, kabul eden devletin açık ve ön onayını gerekli kılmaktadır.

Konsolosluk görevleri doğal olarak konsolosluklar tarafından yerine getirilmektedir. Ancak konsolosluğun veya konsoloslukların olmadığı devletlerin ülkelerinde konsolosluk hizmetleri diplomatik temsilcilikler tarafından da yerine getirilebilmektedir.

2.1. Konsoloslukların ve Konsolosluk Mensuplarının Atanması ve Göreve Başlaması Bir devletlerin diğer bir devletin ülkesinde konsolosluk açmasının akabinde konsolosluğun aktif hale gelebilmesi için bu göreve konsolosluk personelinin atanması veya görevlendirilmesi gerekmektedir. Bu anlamda gönderen devlet konsolosluk şefini atamakta ve bu atamanın geçerli olabilmesi için kabul eden devletin bu atamayı benimsemesi söz konusu olmaktadır. Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin düzenlemeleri saklı kalmak kaydıyla, konsolosluk şefinin atanması ve kabulü formaliteleri gönderen devletin ve kabul eden devletin kendi iç hukuk normlarıyla yapılmaktadır.

Konsolosluk şefi, gönderen devlet tarafından, her bir atama için düzenlenen sıfatını tasdik eden ve genel bir kural olarak adını, soyadını, kategorisini ve sınıfı ile konsolosluk görev çevresini ve konsolosluğun bulunduğu yeri gösteren atama belgesi şeklinde bir belge veya buna benzer işlemle ile teçhiz edilmektedir. Gönderen devlet, atama belgesini veya buna benzer belgeyi konsolosluk şefinin ülkesi üzerinde görevlerini yerine getireceği devletin hükümetine diplomatik yolla veya uygun görülecek başka herhangi bir yöntemle intikal ettirmektedir. Gönderen devlet, kabul eden devlet benimsediği takdirde, atama belgesinin veya buna benzer belgenin yerine bahsi geçen kimlik ve görev yeri bilgilerini kapsayan bir yazılı bildirimi de ikame edebilmektedir.

Belirtmek gerekir ki konsolosluk şefi, görevine, kabul eden devletin şekli ne olursa olsun,

“buyrultu” olarak adlandırılan bir izin ile başlamaktadır. Buyrultu vermeyi reddeden devlet, ret sebeplerini gönderen devlete bildirmek zorunda değildir. Geçici olarak göreve başlama ve

görevlerini geçici olarak yerine getirme halleri saklı kalmak kaydıyla, konsolosluk şefi buyrultuyu almadan önce görevine başlayamamaktadır. Buyrultu verilinceye kadar, konsolosluk şefinin geçici olarak görevine başlaması (kabul eden devletin olumlu görüşü alınmak kaydıyla) kabul edilebilmektedir. Bu durumda Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin ilgili düzenlemeleri uygulanmaktadır.

Konsolosluk şefinin geçici de olsa görevine başlaması kabul edilir edilmez, kabul eden devlet, durumu/keyfiyeti konsolosluk görev çevresindeki yetkili makamlara hemen bildirmekle yükümlü olmaktadır. Kabul eden devlet, ayrıca, konsolosluk şefinin yüklendiği görevleri yerine getirebilmesi ve Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin ilgili düzenlemelerinde öngörülen muameleden yararlanabilmesi için gerekli önlemlerin alınmasına özen göstermekle de yükümlüdür.

Eğer konsolosluk şefi görevlerini yerine getiremeyecek durumda ise veya makamı boş ise onun yerine bir vekil yönetici konsolosluk şefi sıfatıyla geçici olarak göreve üstlene- bilmektedir. Vekil yöneticinin adı ve soyadı, gönderen devletin diplomatik temsilciliği, kabul eden devlette bu devletin diplomatik temsilciliği yok ise, konsolosluk şefi, konsolosluk şefi bunu yapma durumunda olmadığı takdirde, gönderen devletin herhangi bir yetkili makamı tarafından kabul eden devletin Dışişleri Bakanlığı’na veya bu Bakanlık tarafından tayin edilmiş bir makama bildirilmektedir. Genel bir kural olarak, bu bildirimin önceden yapılması gerekmektedir. Kabul eden devlet, bu devletin ülkesinde gönderen devletin diplomatik statüyü haiz bir memuru veya konsolosluk memuru olmayan bir kişinin vekil sıfatıyla görev yapabilmesi için iznini/muvafakatini şart koşabilmektedir.

Kabul eden devlet makamları tayin edilmiş vekile yardım etmesi ve kendisini koruması gerekmektedir. Vekilin yönetimi sırasında, Konsolosluk ilişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin ilgili düzenlemeleri konsolosluk şefine nasıl tatbik ediliyorsa, aynı şekilde vekile de uygulanmaktadır. Bununla beraber, kabul eden devletin, konsolosluk şefi tarafından yararlanılması şartlara bağlı olan ayrıcalık ve bağışıklıkları vekile tanıyabilmesi için vekilin de bu şartlan yerine getirmesi gerekmektedir. Kabul eden devletin ülkesinde gönderen devletin diplomatik temsilciliğinde görev yapan diplomatik personelden biri, gönderen devlet tarafından, vekil olarak atandığında, bu kişi, kabul eden devlet karşı çıkmadığı takdirde, diplomatik ayrıcalık ve bağışıklıklardan yaralanmaya devem etmektedir.

Konsolosluklarda görev üstlenen konsolosluk şefleri, her sınıfta, buyrultunun verildiği tarihe göre sıra almaktadır. Bununla beraber, konsolosluk şefinin buyrultuyu almadan önce geçici olarak göreve başlaması kabul edildiği takdirde, bu geçici kabul tarihi öncelik sırasını tayin etmektedir.

Bu sıra buyrultunun verilmesinden sonra da devam etmektedir. Aynı tarihte buyrultuyu veya geçici kabul belgesini alan iki veya daha fazla konsolosluk şefi arasındaki öncelik sırası, atama belgelerinin veya buna benzer belgelerin kabul eden devlete sunulduğu veya Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi’nin 11. Md.’sinin 3. Prg.’ında öngörülen yazılı bildirimin bu devlete yapıldığı tarihe göre saptanmaktadır. Vekiller bütün konsolosluk şeflerinden sonra sıralarını almaktadır. Vekiller arasındaki sıra, bunların görevlerine başladıkları tarihe göre olmaktadır.

Konsolosluk şefi olan fahri konsolosluk memurları, her sınıfta, yukarıda belirttiğimiz sıra ve

kurallara göre meslekten konsolosluk şeflerinden sonra sıralarını almaktadır. Konsolosluk şefleri, bu sıfata sahip olmayan konsolosluk memurlarından önce gelmektedir.

Gönderen devletin diplomatik temsilciliği bulunmayan ve üçüncü bir devletin diplomatik temsilciliği tarafından da temsil olunmayan bir devlette, konsolosluk memuru, kabul eden devletin izniyle ve kendi konsolosluk statüsüne halel gelmeksizin diplomatik görevleri yerine getirmekle görev- lendirilebilmektedir. Bu görevlerin konsolosluk memuru tarafından yerine getirilmesi, ona hiç bir diplomatik ayrıcalık ve bağışıklık hakkı vermemektedir. Bir konsolosluk memuruna, kabul eden devlete gönderilen yazılı bildirimi müteakip, gönderen devleti her türlü hükümetlerarası örgütte temsil etmek görevi verilebilmektedir. Konsolosluk memurunun, bu sıfatla hareket ettiğinde uluslararası teamül hukukunun veya uluslararası andlaşmaların hükümetlerarası bir örgüt nezdindeki bir temsilciye tanıdığı her türlü ayrıcalık ve bağışıklıktan yararlanmaya hakkı bulunmaktadır. Bununla beraber, konsolosluk memurunun kendisi tarafından yerine getirilen her türlü konsolosluk görevi konusunda, Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi uyarınca bir konsolosluk memurunun yararlandığından daha geniş bir yargı bağışıklığı hakkı bulunmamaktadır.

İki veya daha fazla devlet, kabul eden devletin izniyle, aynı kişiyi bu devletin ülkesinde konsolosluk memuru sıfatıyla atayabilmektedir. Konsolosluk personelinin sayısı, uyrukluğu ve istenmeyen kişi ilan edilmesi durumları saklı kalmak kaydıyla, gönderen devlet konsolosluk personelini istediği şekilde ata- yabilmektedir. Gönderen devlet, konsolosluk şefinden başka bütün konsolosluk memurlarının ad ve soyadlarını, kategorisini ve sınıfını kabul eden devlet arzu ettiği takdirde istenmeyen kişi ilan etme hakkını kullanabilmesini teminen, bu devlete makul bir süre içerisinde bildirmektedir. Gönderen devlet kendi iç mevzuatı gerektiriyorsa, kabul eden devletten konsolosluk şefi olmayan bir konsolosluk memuruna da buyrultu verilmesini talep edebilmektedir.

Kabul eden devlet, kendi iç hukuku gerektiriyorsa, konsolosluk şefi olmayan bir konsolosluk memuruna buyrultu verebilmektedir.

Konsolosluk personelinin sayısı hususunda açık bir anlaşmanın mevcut olmaması halinde, kabul eden devlet, bu sayının, konsolosluk görev çevresindeki durum ve şartlarla söz konusu konsolosluğun ihtiyaçları göz önünde tutularak, kendisinin makul ve normal olarak addedeceği sınırlar içinde bulundurulmasını talep edebilmektedir.

Bir konsoloslukta bulunan konsolosluk memurları arasındaki öncelik sırası ile bu sırada olabilecek bütün değişiklikler, gönderen devletin diplomatik temsilciliği veya kabul eden devlette böyle bir temsilcilik bulunmadığı takdirde, konsolosluk şefi tarafından kabul eden devletin Dışişleri Bakanlığı’na veya Bakanlık tarafından tayin edilmiş makama bildirilmektedir.

Konsolosluk memurları, esas olarak gönderen devletin uyrukluğunu haiz olmakta ve kabul eden devletin uyrukları arasından, ancak bu devletin her zaman geri alabileceği açık izniyle seçilebilmektedir. Kabul eden devlet, gönderen devlet uyruğu olmayan üçüncü bir devlet uyrukları konusunda da aym hakkı saklı tutabilmektedir.Kabul eden devlet, her zaman, gönderen devlete, bir konsolosluk memurunun istenmeyen kişi/persona non grata olduğunu veya konsolosluk personelinin başka herhangi bir mensubunun kabul edilmediğini bildirebilmektedir. Gönderen devlet bu durumda söz konusu kişiyi geri çekmekte veya duruma göre bu konsolosluktaki

görevlerine son vermektedir. Eğer gönderen devlet, kendisine düşen bu yükümlülükleri yerine getirmeyi reddeder veya makul bir süre içerisinde yerine getirmezse, kabul eden devlet, duruma göre, söz konusu kişiden buyrultuyu geri alabilmekte veya onu artık konsolosluk personelinden saymayabilmektedir. Konsolosluk mensubu olarak atanan bir kişi, kabul eden devlet ülkesine gelmeden önce veya eğer orada daha önce bulunuyorsa, konsoloslukta göreve başlamadan önce istenmeyen kişi ilan edilebilmektedir. Gönderen devlet böyle bir durumda atamayı geri almaktadır.

Kabul eden devlet konsolosluk personeline yönelik istenmeyen kişi kararım aldığı takdirde, bu kararın alınma gerekçesini veya gerekçelerini kabul eden devlete açıklamak veya bildirmek zorunda değildir.

Konsolosluk mensuplarının atanması, atanmalarından sonra görev yerine varışları, görev yerinden kesin ayrılışları veya görevlerinin son bulması ve konsolosluktaki hizmetleri sırasında statüleri ile ilgili olarak meydana gelebilecek her türlü değişiklik, bir konsolosluk mensubunun kendisiyle birlikte yaşayan ailesinden bir kişinin kabul eden devlet ülkesine varışı ve buradan kesin ayrılışı, bir kişinin konsolosluk personelinin aile efradına dâhil olması veya aile efradına dâhil olma durumunun sona ermesi, özel personel mensuplarının varışları ve kesin ayrılışları, bu nitelikteki hizmetlerinin son bulması, ayrıcalıklardan ve bağışıklıklardan yararlanmaya hakkı olan konsolosluk mensubu veya özel personel mensubu sıfatıyla kabul eden devletin ülkesinde ikamet eden veya ikametgah sahibi olan kişilerin işe alınmaları ve işlerinin sona ermesi gibi hususlar kabul eden devletin Dışişleri Bakanlığı’na veya bu Bakanlık tarafından tayin olunan makama bildirilmesi gerekmektedir.

2.2. Konsoloslukların Görev ve Yetkileri

Konsolosluğun görevlerini genel ve soyut olarak şu şekilde sıralamak olasıdır:

— Uluslararası hukuk tarafından kabul edilen sınırlar çerçevesinde gönderen devletin ve bu devletin uyruğu bulunan gerçek ve tüzel kişilerin çıkarlarını kabul eden devletin ülkesinde korumak;

— Gönderen devlet ile kabul eden devlet arasında ticari, ekonomik, kültürel ve bilimsel ilişkilerin gelişmesini kolaylaştırmak ve onlar arasındaki dostluk ilişkilerini teşvik etmek;

— Kabul eden devletin ticari, ekonomik, kültürel ve bilimsel, hayat şartlan ve gelişmeleri hakkında, her türlü yasal yol veya yöntemlerle bilgi edinmek ve bu hususlarda gönderen devlet hükümetine rapor sunmak ve ilgili kişilere bilgi vermek;

— Gönderen devlet uyruklanna pasaport, seyahat belgesi ve gönderen devletin ülkesine gitmeyi arzu eden kişilere vize vermek;

— Gönderen devletin uyruğu bulunan gerçek ve tüzel kişilere yardım etmek;

— Noter ve kişi halleri memuru sıfatıyla hareket etmek ve kabul eden devletin iç hukuk düzenlemelerine aykın olmadığı ölçüde bazı idari mahiyetteki görevleri yapmak;

— Kabul eden devletin iç hukuku uyannca, gönderen devletin uyruğu bulunan gerçek ve tüzel kişilerin kabul eden devletin ülkesindeki mirasla ilgili çıkarlarını korumak;

— Özellikle haklarında bir velayet veya kayyımlık söz konusu olduğunda gönderen devletin uyruğu bulunan küçüklerin ve mümeyyiz olmayanların (doğruyu ve yanlışı bir birinden ayırt edemeyen) çıkarlarını kabul eden devletin iç hukuku ile saptanmış sınırlar çerçevesinde korumak;

— Kabul eden devletin ülkesinde yürürlükte bulunan uygulama ve usuller saklı kalmak kaydıyla, gönderen devlet uyrukları kabul eden devlette bulunmadıkları veya tamamen başka bir nedenle zamanında hak ve çıkarlarını koruyamayacak durumda oldukları takdirde, bu uyrukların hak ve çıkarlarının korunması amacıyla, kabul eden devletin iç hukuku uyarınca, geçici tedbirlerin alınmasını talep etmek için söz konusu uyrukları/vatandaşlan kabul eden devletin ulusal mahkemeleri veya başka makamları önünde temsil etmek veya uygun şekilde temsil edilmelerini sağlamak;

— Yürürlükteki uluslararası andlaşmalar uyarınca veya bu tür andlaşmaların bulunmaması halinde, kabul eden devletin iç hukukuna uygun olacak şekilde, adli ve diğer evrakı devletinin yetkili mercilerine ulaştırmak veya istinabeleri yerine getirmek;

— Gönderen devletin uyrukluğunu taşıyan deniz ve nehir gemileri ile bu devletin yetkili mercilerine kayıtlı uçaklar ve bunların mürettebatı üzerinde gönderen devletin iç hukuk düzenlemelerinde öngörülen kontrol ve teftiş haklarım kullanmak;

— Bahsi geçen gemi, vapur ve uçaklarla, bunların mürettebatına yardım etmek ve bu gemi ve vapurların seyahati ile ilgili beyanları kabul etmek, geminin belgelerini incelemek, vize etmek ve kabul eden devlet makamlarının yetkilerine halel getirmeksizin yolculuk sırasında meydana gelen olaylar hakkında soruşturma yapmak ve gönderen devletin iç hukuk düzenlemelerinin tanıdığı yetki ölçüsünde kaptan, gemi personeli ve tayfalar arasında her türlü anlaşmazlıkları çözmeye çalışmak;

— Gönderen devlet tarafından bir konsolosluğa verilen ve kabul eden devletin iç hukuk düzenlemelerinin yasaklamadığı veya bu devletin karşı çıkmadığı veya gönderen devletle kabul eden devlet arasında yürürlükte bulunan uluslararası andlaşmalarda veya işlemlerde belirtilen diğer bütün görevleri yapmak.

Bir konsolosluk memuru, özel durumlarda, kabul eden devletin rızasıyla, konsolosluk görev çevresi dışında da görevlerini yerine getirebilmektedir. Gönderen devlet ilgili devletlere bildirdikten sonra bu devletlerden birinden açıkça itiraz gelmediği takdirde, bir devletin ülkesinde kurulu bir konsolosluğu diğer bir devletin ülkesinde de konsolosluk görevlerini yapması hususunda görevlendirebilmektedir.

Gönderen devletin bir konsolosluğu, kabul eden devlete usulüne uygun olarak bildirdikten sonra ve bu devlet tarafından itiraz gelmediği takdirde, kabul eden devletin ülkesinde üçüncü bir devlet adına konsolosluk görevlerini yerine getirebilmektedir.