• Sonuç bulunamadı

3. KENDİNİ AYARLAMA VE DEMOGRAFİK YAPI

3.6. Kendini Ayarlama ve Yaşanılan Yer

davranışlarının değerlendirme noktasında diğer meslek gruplarından daha iyi puanlara sahip olmaları makul görünmektedir.

En düşük ortalamaya sahip iki gruba bakıldığında bunların emekliler ve işsizler oldukları görülmektedir. Her iki grubun da şartları itibariyle toplumdan kısmen tecrit olmuş bir şekilde yaşamlarını sürdürmeleri, aldıkları düşük skorun açıklayıcısı olabilir.

Tablo 46. Diğerlerinin İfade Edici Davranışlarına Duyarlılığın Meslek Değişkenine Göre Farklılaşması ile İlgili Sonuçlar (ANOVA)

Varyansın Kaynağı

Kareler Top.

sd Kareler Ort.

F p

Eta-Kare

Anlamlı Fark

Gruplar Arası 155,029 8 19,379

,940 ,482 - -

Grup İçi 16423,030 797 20,606

Toplam

16578,060 805

Tablo 46, yukarıda bahsi geçen Diğerlerinin İfade Edici Davranışlarına Duyarlılık alt ölçeğinden alınan ortalama puanların meslek gruplarına göre anlamlı bir şekilde farklılaşıp farklılaşmadığının tek yönlü varyans analizi yoluyla test edilmesi sonucu elde edilen bulguları sergilemektedir. Analizin sonucunda, katılımcıların ilgili alt ölçekten aldıkları ortalama puanların meslek grupları açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark göstermediği anlaşılmaktadır (F(8,797)=0,940, p=0,482>0,05).

(51) yaşamış olduğunu belirten katılımcıların azlığı dolayısıyla bu iki kategori birleştirilerek analizlere dahil edilmiştir.

Tablo 47. Kendini Ayarlama Puan Ortalamalarının Yaşanan Yere Göre Dağılımı

Bağımlı Değişken Yaşanılan Yer N X S

Kendini Ayarlama Köy/Kasaba 100 39,8800 8,11070

Büyük Şehir 706 40,8244 7,78234

Toplam

806 40,7072 7,82486

Tablo 47’de katılımcıların hayatlarının çoğunu geçirdikleri yerleşim birimine göre Kendini Ayarlama Ölçeğinden aldıkları puanların ortalamaları yer almaktadır.

Buna göre, hayatının çoğun köy/kasabada geçirdiğini söyleyen katılımcıların kendini ayarlama ortalaması 39,88 iken, büyük şehirde geçirdiğini söyleyenlerin ortalaması 40,82’dir.

Görüldüğü üzere, hayatının çoğunu büyük şehirde geçirmiş olan katılımcıların kendini ayarlama ortalaması, çoğunlukla köy/kasabada yaşadığını belirtenlerin ortalamasından yüksektir. Çalışmanın öngörüleri arasında büyük şehir hayatının bireylerin kendini ayarlaması üzerinde etkisi olacağı hususu yer almakla birlikte bu farklılığın istatistiksel açıdan anlamlı olup olmadığının belirlenmesi t-testi sonuçlarına bağlıdır.

Tablo 48. Kendini Ayarlamanın Yaşanılan Yer Değişkenine Göre Farklılaşması ile İlgili Sonuçlar (t-Testi)

Bağımlı Değişken

Yaşanılan

Yer N X S sd t p

Kendini Ayarlama

Köy/Kasaba 100 39,8800 8,11070

804 -1,130 ,259

Büyük Şehir 706 40,8244 7,78234

Tablo 48’de anlatılan ortalama puanlar arası farklılığın istatistiksel açıdan anlamlı olup olmadığını sınamak amacıyla başvurulan analizin sonucunda, kendi ayarlama ortalamalarının yaşanılan yere göre anlamlı bir şekilde farklılaşmadığı tespit edilmiştir [t(804)= -1,130, p=0,259>0,05].

Sonuçlardan hareketle, “Köy ve kasabada yaşayanlara oranla büyük şehirde hayatlarının çoğunu geçirenlerin kendini ayarlama ortalaması daha yüksek olacaktır.” şeklindeki hipotez 1-g’nin desteklenmediğini ifade etmek mümkündür.

Büyük şehirde yaşamış olmak resmi davranış kalıplarını içselleştirmiş olmak anlamına gelebilir. En basitinden apartmanda yaşıyor olmanın bile, ortak yaşam alanlarının kullanım şartları, apartmanların dizayn ediliş tarzının getirdiği fiziksel imkansızlıklar dolayısıyla diğer insanların özel hayatlarının bir parçası olmak ve onlara da bu hususta izin vermiş olmak gibi nedenlerden ötürü belli bir düzeyde kendini ayarlama becerisi gerektirdiği iddia edilebilir. Bunun dışında büyük şehir hayatıyla gelen basit ve samimi ilişkilerden kompleks ve politik ilişkilere geçiş sürecinin de yine kendini ayarlamanın aktivasyonuna sebep olabileceği şeklinde yorumlanması mümkündür. Bu minvalde, Gudykunst ve arkadaşlarının, bireyci ve kolektivist toplumlar arasında kendini ayarlama açısından bir farklılaşma olup olmadığını konu edinen araştırması, köy/kasaba ve büyük şehir ayrımı bağlamında yeniden okunabilir. Adı geçen araştırmacılar, kolektivist toplum örneği olarak Japon ve Kore toplumlarını, bireyci toplum olarak da Amerikan toplumunu ele almış ve bu toplumların kendini ayarlama noktasında birbirlerinden farklılaştıklarını tespit etmiştir. Buna göre bireyci toplumların kendini ayarlaması, kolektivist toplumların kendini ayarlamasından yüksek çıkmıştır.26 Bu araştırma sonuçları, büyük şehir ve köy/kasaba arasındaki, istatistiksel olarak anlamlı olmasa da, farklılığın sebebinin habercisi olarak değerlendirilebilir. Zira yukarıda köy/kasaba gibi kırsal kesimde daha kolektivist bir hayat tarzının hakim olduğu, büyük şehirde ise daha bireyci bir felsefi arka planın söz konusu olduğu ileri sürülebilir.

Yaşanılan yer ve kendini ayarlama ilişkisini konu edinen araştırmalar arasında bizim çalışmamızın sonuçlarına benzer sonuçlar elde edenler olmuştur.

26 William B. Gudykunst, Seung-Mock Yang, Tsukasa Nishida, “Cultural Differences in Self-Consciousness and Self-Monitoring”, Communication Research, C. 14, S. 1, 1987, s. 24.

Örneğin Altunsu Sönmez, yerleşim birimleri için beş kategori oluşturmuştur. Köy, kasaba, nahiye, şehir ve metropol olarak gruplandıran Sönmez, yerleşim birimlerine göre kendini ayarlama skorlarında p<0,05 düzeyinde anlamlı bir farklılık olmadığı sonucuna ulaşmıştır.27 Bacanlı da üniversite öğrencileri ile sınırlandırdığı araştırmasında, katımcıların kendini ayarlama puanlarında köy, kasaba veya büyük şehirde hayatlarının çoğunu geçirmelerinin anlamlı bir etkisinin olmadığını tespit etmiştir.28

Tablo 49. Kişisel Sunumu Değerlendirme Becerisi Puan Ortalamalarının Yaşanılan Yere Göre Dağılımı

Bağımlı Değişken Yaşanılan Yer N X S

Kişisel Sunumu Değerlendirme Becerisi

Köy/Kasaba 100 18,1500 4,28617

Büyük Şehir 706 18,8994 4,66310

Toplam

806 18,8065 4,62209

Örneklem grubunun Kişisel Sunumu Düzenleme Becerisi alt ölçeğinden aldığı ortalama puanları, hayatlarının çoğunu geçirdikleri yerleşim birimine göre tasnif eden tablo 49’a göre, yaşamlarının ekseriyetini köy/kasabada geçiren katılımcıların ortalaması 18,15 iken büyük şehirde yaşamış olanların alt ölçekten aldıkları ortalama puan 18,89’dur.

Ortalama puan açısından bakıldığında, köy/kasabada yaşamış olanların ortalamasının, büyük şehirde ikamet etmiş olanların ortalama skorundan küsuratlarla farklılaştığı görülmektedir.

27 Sönmez, a.g.e., ss. 289-290.

28 Bacanlı, a.g.e., ss. 80-81.

Tablo 50. Kişisel Sunumu Değerlendirme Becerisinin Yaşanılan Yer Değişkenine Göre Farklılaşması ile İlgili Sonuçlar (t-Testi)

Bağımlı Değişken

Yaşanılan

Yer N X S sd t p

Kişisel Sunumu Düzenleme Becerisi

Köy/Kasaba 100 18,1500 4,28617

804 -1,519 ,129

Büyük Şehir 706 18,8994 4,66310

Tablo 50, p değeri 0,05’ten büyük olduğu için t-testinin sonuçları, Kişisel Sunumu Değerlendirme Becerisi alt ölçeğinden alınan skorlarda gruplar arasında anlamlı bir farklılık olmadığını göstermektedir [t(804)= -1,519, p=0,129>0,05]. Ancak ortalama değerlerinden yola çıkarak yapılan değerlendirmede, çoğunlukla büyük şehirde yaşamış olanların kişisel sunumu düzenleme becerilerinin, çoğunlukla köy/kasabada ikamet etmiş olan katılımcılardan az da olsa daha yüksek olduğu görülmektedir. Bu zaviyeden bakıldığında büyük şehir yaşantısının bireyi daha resmi veya politik davranmaya ve bu yönde ilişkiler kurmaya sevk ettiğine dair öngörümüzün araştırma sonuçları tarafından cüzi de olsa desteklendiğini iddia etmek mümkündür.

Tablo 51. Diğerlerinin İfade Edici Davranışlarına Duyarlılık Puan Ortalamalarının Yaşanılan Yere Göre Dağılımı

Bağımlı Değişken Yaşanılan Yer N X S

Diğerlerinin İfade Edici Davranışlarına Duyarlılık

Köy/Kasaba 100 21,7300 4,59656

Büyük Şehir 706 21,9249 4,53247

Toplam 806 21,9007 4,53805

Diğerlerinin İfade Edici Davranışlarına Duyarlılık alt ölçeğinden alınan puanların yaşanan yer kategorilerine göre dağılımını veren tablo 51’den anlaşıldığı üzere, daha çok köy/kasaba ortamında bulunmuş olanların ortalaması 21,73, büyük şehirde yaşamış olanların ortalaması 21,92’dir. Buradan büyük şehirde hayatının çoğunu geçiren katılımcıların kendini ayarlamasının, köy/kasabada yaşamış

olanlardan çok az yüksek olduğu görülmektedir. Tespit edilen gruplar arası farklılığın istatistiksel olarak anlamlı olup olmadığını belirlemek için t-Testine başvurulmuştur.

Tablo 52. Diğerlerinin İfade Edici Davranışlarına Duyarlılığın Yaşanan Yer Değişkenine Göre Farklılaşması ile İlgili Sonuçlar (t-Testi)

Bağımlı

Değişken Yaşanan Yer N X S sd t p

Kendini Ayarlama

Köy/Kasaba 100 21,7300 4,59656

804 -,402 ,688

Büyük Şehir 706 21,9249 4,53247

Tablo 52’de gösterilen analiz sonuçlarına göre, örneklem grubunun hayatlarının çoğunu geçirdikleri yerleşim birimlerine göre Diğerlerinin İfade Edici Davranışlarına Duyarlılık alt ölçeğinden aldıkları ortalama skorlar arasında anlamlı farklılık tespit edilememiştir [t(804)= -0,402 p=0,688>0,05]. Dolayısıyla yukarıdaki ortalama skorlarda ortaya çıkan farkın istatistiksel açıdan anlamlı bulunmadığı anlaşılmaktadır.