• Sonuç bulunamadı

3. TÜRKİYE’NİN ENERJİ GÜVENLİĞİNDE BÖLGE ÜLKELERİNİN ETKİSİ

3.3. Kafkasya ve Orta Asya Ülkeleri

SSCB’nin dağılmasıyla birlikte bağımsızlığını kazanan bölge ülkelerinin sahip oldukları hidrokarbon kaynaklar, enerji ticaretinde etkin olan devletlerin ve şirketlerin buraya yönelmesine sebep olmuştur. Bölge ülkelerinden Türkmenistan, doğal gaz;

Kazakistan, petrol; Azerbaycan, doğal gaz ve petrol alanında ön plana çıkmaktadır. Enerji kaynağı bakımından zengin rezervlere sahip olmalarına rağmen dış dünya ile bağlantı sağlayacak, deniz alanına sahip olmadıklarından dolayı enerji ticaretinde transit ülkeleri kullanmaları gerekmektedir. Bu durum üretim aşamasında oluşacak rekabet ortamının transit süreci de etkileyeceği anlamına gelmektedir.279

Bölgede faal olarak kullanılan enerji hatları, SSCB tarafından inşa edildiği için hatların güzergahı Rusya’ya bağlıdır. Hatların kontrolü Rusya’nın Transneft ve Gazprom şirketleri tarafından yapıldığından, bölge ülkeleri için ihraç kotaları uygulanmaktadır. Bu yüzden Rusya’ya bağlı olan enerji transit ağlarının, alternatif güzergahlar üzerinden taşınması bölge ülkeleri için ekonomik ve siyasi bağımsızlıklarını gerçekleştirebilmek açısından önemlidir. Bağımsızlığın kazanılması sonrasında, alternatif güzergâh projeleri konusunda çalışmalar başlamıştır. Bölge üzerinde başta Hazar’ın hukuki statü sorunu olmak üzere birçok siyasi problemin olması, hatların geçiş güzergahlarının belirlenmesini olumsuz etkilemiştir. 280

AB ve ABD, bölgede Rusya ve İran’ın etkinliğini azaltabilmek için Türkiye’nin Hazar bölgesinde aktif rol oynamasını desteklemişlerdir. Hazar enerji kaynaklarının Rusya güzergahı yerine Türkiye üzerinden geçirilmesini amaçlayan BTC hattı, bu bağlamda iki taraf içinde yeni fırsatlar oluşturmuştur. Bu bağlamda Türkiye, Hazar

279 M. Vedat Gürbüz, Kafkasya’da Siyaset Çatışma Ortamı ve Taraf Güçler, İstanbul: Kadim Yayınları, 2012, s. 105.

280 Mustafa Aydın, “Kafkasya ve Orta Asya’yla İlişkiler”, Türk Dış Politikası: Kurtuluş Savaşından Bugüne Olgular, Belgeler, Yorumlar (1980-2001), ed. Baskın Oran, C. 2, 12. Baskı, İstanbul: İletişim Yayınları, 2010, s. 433-435.

100

hidrokarbon kaynaklarının Avrupa’ya ulaştırılmasında enerji köprüsü rolü üstlenecekken Hazar bölgesindeki üretici ülkeler ise Rusya’ya olan bağımlılıklarını azaltacaktır.281

Bakü-Ceyhan hattı için 29 Ekim 1998’de imzalanan Ankara Deklarasyonunda, hattın yapılması için fikir belirtilmiştir. Azerbaycan gazı ile birlikte Kazakistan petrolünün ve Türkmen doğal gazının da Türkiye üzerinden ihraç edilmesi bu deklarasyonda belirtilen konular arasındadır.282 2002’de yapımına başlanan hat BTC olarak adlandırılmış ve 2006 yılında ilk tanker yüklemesi gerçekleştirilmiştir.283

BTC hattı ile Türkiye’nin enerji transit rolü üstlenmesi, Şah Deniz alanında keşfedilen doğal gaz kaynaklarının taşınması için BTE hattının gündeme gelmesini sağlamıştır. 2001’in mart ayında Azerbaycan ve Türkiye arasında doğal gaz anlaşması imzalanmış ve anlamaya göre BTC’ye paralel olarak yeni bir hattın yapılması gerektiği belirtilmiştir. Bakü-Tiflis-Erzurum boru hattı ile Şah Deniz gazı, Erzurum’da Türkiye ağına bağlanarak öncelikle Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak daha sonrada Avrupa’ya gaz iletimi için bir çıkış yolu oluşturacaktır. BTE hattı, BTC ile birlikte “Doğu-Batı Enerji Koridoru” projesinin iki ayağını oluşturmaktadır.284

Hazar ve Orta Doğu doğal gazını AB’ye taşımayı amaçlayan NABUCCO projesi, Türkiye ve bölge ülkeleri için önemlidir. Ukrayna ve Rusya arasında yaşanan krizin, AB’yi önemli ölçüde etkilemesi yeni alternatif arayışlarına yönlendirmiştir. Bu doğrultuda NABUCCO ile bölge ülkeleri, Rusya’yı dışarda bırakarak herhangi bir kota olmaksızın doğal gazı Avrupa’ya ihraç edebileceklerdir. Türkiye ise arz çeşitliliği oluşturarak kendi ihtiyacı olan doğal gaz ithalatı gerçekleştirecek ve enerji taşımacılığında transit konumunu güçlendirecektir. Bu bağlamda NABUCCO projesi üretici, tüketici ve transit ülkelerin enerji güvenliğini sağlamayı amaçlamaktadır.

NABUCCO projesi Trans-Hazar Boru Hattı ile birlikte Türkmenistan gazının projeye

281 Mert Bilgin, “Orta Asya ve Kafkasya’da Enerji Stratejileri: Rekabet, İşbirliğine ve Bölgesel Sorunlar”, Orta Asya ve Kafkasya: Rekabetten İşbirliğine, der. Tayyar Arı, Bursa: MKM Yayıncılık, 2010, s. 178-179.

282 “Bakü Tiflis Ceyhan İmzası”, Milliyet, 30.10.1998, https://www.milliyet.com.tr/ekonomi/baku-tiflis-ceyhan-imzasi-5343393, (05.03.2021).

283 “BTC Hattında İlk Tanker Dolum İşlemi Tamamlandı”, Hürriyet, 05.06.2006,

https://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/btc-hattinda-ilk-tanker-dolum-islemi-tamamlandi-4528561, (05.03.2021).

284 Hayriye Kahveci, “Enerji Politikaları ve Uluslararası Rekabet”, Kafkasya’da Değişim Dönüşüm (Avrasya Üçlemesi; 3), ed. Mustafa Aydın, Ankara: Nobel Yayınları, 2012, s. 280.

101

dahil edilmesini içermektedir. Türkmen gazının Hazar deniz geçişli bir hat yardımıyla Azerbaycan hattına oradan da NABUCCO güzergahı ile Avrupa’ya aktarılması planlanmıştır. Ancak Rusya’nın, Hazar deniz geçişi konusunda itirazları nedeniyle sorun yaşanmıştır.285 2009’da Türkiye’de imzalanan anlaşma ile projenin yapım sürecinin başlatılması kararlaştırılmış ancak 2012’de yapımına başlanması gerekirken çeşitli sebeplerden dolayı gerçekleşmemiştir. Bu durumu etkileyen konuların başında maliyetinin çok yüksek olması, İran’ın dışarıda bırakılmasından dolayı yeterli doğal gaz kaynağına sahip olmadığı görüşü, Rusya’nın NABUCCO projesine alternatif olarak ortaya koyduğu Güney Akım projesi ve 2011 yılında Azerbaycan ve Türkiye arasında TANAP anlaşmasının imzalanmasının etkili olduğu belirtilmektedir. 286 Türkiye kendi karasularından geçen Güney Akım projesine geçiş izni vererek bir anlamda NABUCCO projesinin gerçekleşme ihtimali olmadığını kabul etmiştir.

Hazar gazının Avrupa’ya ulaştırılması için planlanan ikinci proje TANAP olmuştur. Türkiye ve Azerbaycan’ın ortaklaşa yürüttüğü TANAP projesi, NABUCCO güzergâhında inşa edilecek boru hattı ile birlikte Avrupa’ya gaz iletimi sağlanacaktır.

TANAP, GGK içerisinde yer alan 3 hattan birisidir. İlk hat Azerbaycan ve Gürcistan’dan geçen SCP, ikinci hat Türkiye’den geçen TANAP ve son olarak Yunanistan ve İtalya’dan geçen TAP projelerinden oluşmaktadır. Azerbaycan, bu proje ile doğal gazını Avrupa pazarına sokmayı planlarken Türkiye’de arz güvenliğini sağlamakla beraber Avrupa ve enerji üreticisi ülkeler açısından güvenilir bir transit ülke olduğunu göstermeyi ve Rusya’ya olan gaz bağımlılığını en aza indirmeyi amaçlamaktadır.287 TANAP projesine, Azerbaycan gazının yanında NABUCCO’da olduğu gibi Türkmenistan gazının da eklenmesi planlanmaktadır. Üretici ve tüketici ülkeler için Türkiye’nin güvenilir bir güzergâh olduğunu göstermesi açısından TANAP projesi büyük önem taşımaktadır. AB, Rusya’ya olan doğal gaz bağımlılığını azaltması ve arz çeşitliliği sağlaması açısından GGK projesini desteklemektedir.288 1 Ocak 2021’de TANAP’tan, Avrupa’ya doğal gaz

285 Kahveci, a.g.m., s. 281.

286 Mustafa Aydın, “Kafkasya ve Orta Asya’yla İlişkiler”, Türk Dış Politikası: Kurtuluş Savaşından Bugüne Olgular, Belgeler, Yorumlar (2001-2012), ed. Baskın Oran, C. 3, 3. Baskı, İstanbul: İletişim Yayınları, 2017, s. 521.

287 Erdal Tanas Karagöl, Mehmet Kızılkaya, Salihe Kaya, “Statü Sorunu İkileminde Hazar’da Enerji Denklemi, S. 155, İstanbul: SETA, 2016, s. 24.

288 Ulviyye Aydın, “Türkiye–Azerbaycan İlişkilerinin Son On Yılı (2006-2016): Kardeşlikten Stratejik İşbirliğine Uzanan Yol” Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi, C. 6, S. 13 (2018), s. 54.

102

akışı başlamıştır. Bunun yanında SOCAR şirketi, TANAP ile Avrupa’ya hidrojen taşımayı hedeflemektedir. Bu konuda boru hattının %20’lik bir kapasitesinin kullanılmasının yeterli olacağı ve aynı zamanda Doğu Akdeniz’de İsrail tarafından çıkarılan gazın, Türkiye üzerinden TANAP’a bağlanarak, Avrupa’ya aktarılmasının en uygun güzergâh olduğu belirtilmiştir.289

Türkiye, 2021 şubat itibariyle TANAP üzerinden 9,4 milyar m³ doğal gaz almıştır.

Enerji Bakanı Fatih Dönmez yaptığı açıklamada, Doğu Akdeniz gazının Avrupa’ya iletilmesi konusunda en uygun güzergahın Türkiye olduğunu belirtmiştir. Ayrıca Azerbaycan ve Türkmenistan’ın Hazar Denizindeki kaynakların çıkarılmasına yönelik gerçekleştirilen anlaşmanın enerji ticaretinde olumlu sonuçlar vereceğini söylemiştir.290

Türkiye’nin Kafkasya ve Orta Asya bölgesine yönelik enerji politikası 1990’ların başından itibaren gelişme göstermiştir. Azerbaycan ve Türkmenistan üzerinden doğal gaz, Azerbaycan ve Kazakistan üzerinden petrol ithalatı gerçekleştirerek Rusya’ya bağlı olan enerji ithalatını azaltmayı, Irak ve İran bölgesinden gelen enerji kaynaklarındaki kesintilerin önüne geçmeyi ve enerji transit konumunu güçlendirmeyi hedeflemiştir.

Türkiye’nin enerji ticaretinde, Kafkasya ve Orta Asya Bölgesi’nin hidrokarbon kaynakları, Türkiye’nin enerji tüketiminde çeşitlilik sağlaması ve transit konumunu güçlendirmesi için önemli yer tutmaktadır. Orta Asya ve Kafkasya ülkeleri, TANAP benzeri projelerle Rusya’ya alternatif bir rota oluşturulmayı, kota sınırı olmadan AB’ye ihraç yapmayı ve Rusya’ya olan bağımlılığı azaltılmayı amaçlamışlardır. AB ise bölgede gerçekleştirilecek enerji projeleriyle Rusya’ya olan enerji bağımlılığının azaltılmasını ve arz güvenliğini sağlamayı hedeflemiştir.