• Sonuç bulunamadı

A) ÖLÜM OLGUSU VE DĐNĐ HAYAT

D) ÖLÜM OLGUSUNA BAĞLI OLARAK YAPILAN MERASĐMLER

6. KABĐR ZĐYARETĐ (SIKLIK DERECESĐ)

“Toplumumuzda en çok ziyaret edilen kabirlerin başında anne, baba, kardeş ve evlatlar gibi yakın akrabaların kabirleri gelmektedir. Bunun nedeni olarak, insanın hayattayken sevdiği ve ziyaret ettiği kişilerin ölümlerini müteakip hemen onları unutamaması olarak belirtebiliriz. Đnsan psikolojisi gereği unutmaya çalışsa bile unutamaz ve onlarla olan münasebetini devam ettirmek ve onları devamlı yanında yaşıyormuş gibi hissetmek ister. Özellikle ana-baba gibi kendisinin meydana gelmesine sebep olan ve kendisi için büyük emek sarf etmiş olan, daha doğrusu kendisi üzerinde pek çok hakkı bulunan büyüklerinin kabrini ziyaret etmek, onlara karşı minnet borcunu ödemiş hissini verir insana.” (Süleyman Toprak, 1986: 432).

Kabir ziyareti, ziyaret edenlerin maksat ve gayeleri yönünden üç kısma ayrılır. Ölüye faydalı olmak için yapılan ziyaretler müminlerin ve daha çok yakın akrabaların kabirleri bu gaye ile ziyaret edilir. Ziyaret esnasında kendilerine dua edilip, okunan Kur’an’ın, verilen sadakanın… sevabı bağışlanır. Aynı zamanda bu ziyaretler, ölümü ve kabri hatırlatmaya vesile oldukları için, ziyaretçiye de fayda temin eder. Diriye faydalı olmak için yapılan ziyaretler, ölümden ve ölülerden ibret almak için yapılan ziyaretlerdir. Çünkü kabir ziyareti kalpleri yumuşatır, insanı ince ve derin düşüncelere sevk eder, dünyadan soğutup ahirete ısındırır. Kabirlerden ibret alan mümin, hırs, tamah, kin gibi kötü huyları kısmen veya tamamen terk eder. Kendisine kabirde ve ahirette faydası dokunacak iyi işlere yönelir. Ölüden yardım ve medet ummak için yapılan ziyaretler, ölüye faydalı olmak yahut ölümden ibret almak gayesinden çok, ziyaret edilen büyük zatın yardım ve şefaatini istemek gayesiyle yapılır. Sorunların hallolması ve başlarına gelen belâ ve musibetlerin def’i için ziyaret ettikleri türbe ya da yatırlarda ki, bu şekilde ölülerden medet ummaya ve yardım dilemeye yönelik ziyaretlerdir. (Süleyman Toprak, 1986: 434-35).

“Kabir ziyaretinin âhireti hatırlatması, insanı zühd ve takvaya yöneltmesi, aşırı dünya hırsına ve haram işlemeye engel olması, Hz. Peygamberin ve Salih zatların kabirlerini

ziyaretin ruhlara ferahlık vermesi ve yüce duyguların güçlenmesine yardımcı olması gibi faydaları da vardır.” (Döndüren, 2004: 509). Genel olarak kabir ziyaretlerinin faydaları şu

şekilde sıralamak mümkündür:

1. Ziyaret eden ölümü ve âhireti hatırlar.

2. Salih kişilerin kabirlerini ziyaret ruhları yüceltir, yüce duyguları besler, duaların kabulüne vesile olur.

3. Ziyaret zaman zaman bundan haberdar olan ölülerin yalnızlığını giderdiği gibi ziyaret vesilesiyle edilen dualar ve okunan ayetlerden faydalanmalarını sağlar. (Karaman, 1996: 11).

Bununla birlikte, ziyaret esnasında kişinin nefsini düşünmesi, kendisinin de aynı akıbete uğrayacağını mülahaza etmesi ve ölen kişiye selam vererek onun için istiğfar edip, mağfiretini niyaz etmesi kabir ziyaretinden beklenen faydalar arasındadır. (Birgivi, 1965: 34).

6.1. KABĐR ZĐYARETĐ SIRASINDA NELER YAPILMAKTA?

Genel olarak, mezarlığa girildiğinde öncelikle ölülere selam verilmekte ve ölüler için dua edilmektedir. Süs ve gösterişe kaçmamak, yasak olan şekilde yapılmamak üzere mezarın toprağının düzeltildiği görülmektedir. Rasulullah (s)’ın kabre yaş dal dikme sünnetine uyarak çiçek, gül… vs yeşil bitkiler dikilmektedir. Böylelikle kabre güzel bir görünüm kazandırılmakta ve bunların tesbihi sebebiyle ölünün affına da vesile olması umulmaktadır. Bu itibarla mezar üzerine böyle yeşil bitkiler dikmek, ziyaretçinin yapacağı işler arasında görülmektedir. Bunlara ilaveten ziyaretçinin Kur’an okuyup, sadaka vermesi ve bunların sevabının ölüye bağışlanması kabir ziyaretinde bulunan kişilerin yaptıkları uygulamalar arasında yer almaktadır. Bu tür uygulamalar, kabir ziyaretinde bulunan kişilerle yapmış olduğumuz mülakatlar ve onları kabir ziyareti esnasında gözlemlememiz neticesinde elde edilmiş olup, genel olarak mezarları temizleme, sulama ve vefat eden kişi için dua etme

6.2. KABĐR ZĐYARETLERĐ HANGĐ GÜNLER YAPILMAKTA?

Aile büyüklerinin, akrabaların, dostların ve Türk milletine önemli hizmetlerde bulunmuş devlet büyüklerinin, erenlerin mezarları zaman zaman ziyaret edilmektedir. Mezar ziyareti genellikle, Perşembe gecesi, Cuma günü, kandil günleri, arefe ve ramazan, kurban bayramı günleri yapılmaktadır. Diğer zamanlarda da yapılması mümkündür. Günümüzde “Anneler ve Babalar Günü”nde anne babaların mezarlarını ziyarette gelenek halini almıştır. Mezarlık ziyareti sırasında önce bütün ölüler selamlanmakta, sonra ziyaret edilecek mezarın yanına gidilerek mezarın ayak tarafından ölünün yüzüne karşı durulmaktadır. Yasin, Đhlas, fatiha sureleri okunarak, dua edilmektedir. Bu dua ölünün günahlarının affı için Allah’a yapılan duadır. Daha sonra mezarın temizliği yapılmakta ve üzerine basmamaya dikkat edilmektedir. (Nezihe Araz, t.y: 195).

Müminlerin mezarlarını ziyaretin sünnet olması ve Pazartesi, Perşembe, aşure, arefe ve bayram günlerin de ziyaretlerin yoğun bir şekilde gerçekleştirilmesine yol açmıştır. (Eren, 1995: 74). Yapmış olduğumuz gözlemlerde bu sonucu doğrulamakta ve arefe/bayram günleri kabir ziyaretlerinin yoğunluğunun arttığı görülmektedir. Toplumumuzda yaygın olmamakla birlikte, emekli olmuş, kendi tabirleriyle, hayatının artık son baharını yaşayan bazı insanların, her gün düzenli bir şekilde ebeveynlerinin ve akrabalarının ziyaretlerinde bulundukları da tespit edilmiştir.

7.ÖLÜM KONUSUNDA FARKLI AMAÇLARA YÖNELĐK UYGULAMALAR (ĐSTĐSMAR)

Toplum ve fert hayatında işgal ettiği önemli yer dolayısıyla cenaze ile ilgili dini merasimlere, bilgisizlik, menfaat temini, eski din ve kültürlerin etkisinden kurtulamama sebebiyle dini olmayan birçok uygulama karışmıştır. Bunlar arasında, cenazeye çelenk gönderilmesi, cenazenin katafalka konularak saygı duruşunda bulunulması, görev yaptığı yer veya yerlere götürülerek başında nutuk çekilmesi, bando vb. eşliğinde defnedileceği yere kadar götürülmesi gibi davranışlar yer almaktadır.

7.1. ÖĞÜNME VESĐLESĐ, DERNEK, PARTĐ VS. PROPAGANDA ARACI OLARAK KULLANILMASI

Siyasi parti liderlerinden, bilim adamlarından, din adamlarından, toplumda statüsü yüksek olan kişilerden birinin ölümü üzerine, cenaze namazı, defin işlemleri ve yıl dönümlerinde anma toplantıları esnasında, ölen kişi üzerinden diğer insanlara sosyal ve psikolojik baskı uygulayıp, hem ekonomik yönden insanları sömürme, hem de geçmişe dönme arzusunu canlı tutarak, bunu sömürü aracı olarak kullanmak toplumumuzun bazı kısımları tarafından zaman zaman başvurulan yollardandır.

Cenazeyle ilgili kişilerin taziyede bulunması istismar olarak değerlendirilmezken, cenazeyle ilgili olmayan, o gruba, siyasi partiye, derneğe vb. üyeliği bulunmayan cenazenin kendilerinden biriymiş gibi lanse edilip kendi alanlarına çekme gayreti içinde bulunulması, istismar olarak değerlendirilmektedir. Gazetelere ilan vererek taziyede bulunma, yürüyüş düzenleyip slogan atma, toplantılar düzenleyerek toplumda yer elde etme çabalarını da bu noktada değerlendirmek gerekmektedir. Toplumda beğenilmeyen grupların yürüyüş düzenleyerek slogan atmaları, bağırmaları, ölen kişide bizimle aynı düşüncelere sahipti izlenimi vermeleri, gruba prestij sağlamak amacıyladır. Bununla birlikte bu tür hareketler, toplumda korku uyandırarak, biz geliyoruz izlenimi vermek ve etnik, sosyal grupların törenlerini istismar ederek, toplumsal hayatta ayrıcalık ve sosyal mevki kazanmanın amaçlanması olarak değerlendirmek mümkündür.