• Sonuç bulunamadı

Küçük Yaşlarda Evliliğin İslam Hukuku Açısından Değerlendirilmesi

B. KÜÇÜK YAŞLARDA EVLİLİK

2. Küçük Yaşlarda Evliliğin İslam Hukuku Açısından Değerlendirilmesi

Birçok ülkelerde olduğu gibi Afganistan’da da erken yaşlarda evlilik yaygın olup tarihi çok eskilere dayanmaktadır. Bizim ulaştığımız bilgilere göre Afganistan tarihinde, küçük yaşlardaki evliliği de ilk yasaklayan84 ve evlilik için yaş sınırı getiren yine Afgan kralı Amanullah Han (1919-1929) olmuştur. Amanullah Han evlenme yaşını kızlar için 18 erkekler için 22 yaş olarak tayin etmiş85 ancak Afgan halkın yaptığı baskılar sonucunda bazı ta’vizlar vererek küçüklerin evlenmesine de tekrar izin vermiştir. 1924 yılında çıkarttığı kanunun 3. maddesinde şöyle demektedir:

“Bulûğa ermeden önce nikah caizdir. Ama ey benim şahane ve sadıka

ra’iyyetim! Küçük yaşlarda evlenme sizin aralarınızda, dava, tartışma, münakaşa, katil ve nifaka yol açmaya sebep olmaktadır. Nitekim sizin manevi babanızın tecrübesi ile bu sabit olmuştur. Daha öncede de bu sebepten dolayı yasaklanmıştı. Benim amacım sizin

ittifak, huzur ve refahınızdır”86

Aynı kanunun 9. Maddesinde de baba ve sahih dede küçükleri evlendirmişse buluğa erdikten sonra da nikahlarını feshedemeyeceklerini, bunlar dışında başka biri evlendirmişse feshedebileceklerini söylemektedir.87

Daha sonra uzun Avrupa ve Asya seferinden dönünce küçük yaşlardaki evliliği yeniden yasaklamıştı ki bu kez insanlar ayağa kalkıp Kralı ülkeyi terk etmek zorunda bırakmışlardır.

Günümüzdeki Afgan Medeni Kanunu’nun 70. maddesinde erkekler için yasal evlenme yaşı 18, kızlar için 16 olarak belirlenmiştir. Ancak 71. maddesinde kız daha 15 yaşında iken de babası tarafından veya yetkili mahkemenin uygun görmesi halinde evlendirilebileceği ve 15 yaş altındaki kızların evlendirilmesinin hiçbir şekilde caiz olmadığını açıklamıştır.88 Ancak bunların hiç birinin halk tarafından uygulanmadığını ve hala kızların % 60’ının Afgan Medeni Kanununun belirttiği 16 yaşa varmadan

84 Husayn, Şah Mahmud, Muhtasar-ı ez Tarih-i Zindegiy-i İctımaîy-i Zenan-ı Afganistan, s. 41.

85 Sistani, Nigahî Be Vaz’ı İctıma’îy-i Zenan Afgan ez Devre-i Amanî ta Hukumet-i Karzai. www.watan-afg.com/new_page_10htm (27/04/2010) s. 1.

86 Nızam-name-i Nikah, Arusi, Hıtne Suzi, madde 3. Daireyi Tahrirat Matbaası, 1924 87 Nızam-name-i Nikah, Arusi, Hıtne Suzi, madde, 9.

evlendirildiği için 1 Ağustos 2009 yılında yayınlanıp yürürlüğe geçen 44 maddelik, Kanun-i Men’-i Huşunet Aleyh-i Zen (Kadına Karşı Şiddetin Yasaklanması Kanunu) unda, söz konusu medeni kanuna uymayanların iki seneden az olmamak şartı ile orta süreli bir hapis cezasına çarptırılacağına hükmedilmiş ve kızın isteği üzere nikâhın da feshedilebileceği yeniden yazılmıştır.89

İslam hukukuna baktığımız zaman, doğrudan evlilik için yaş sınırı tayin eden herhangi bir ayet ve hadis bulunmamaktadır. Dolaylı olarak, kızların küçük yaşlarda evlenebileceklerine delil olarak da, Hz. Aişe’nin altı yaşında iken Hz. Peygamber’le evlenmesi ve dokuz yaşında iken zifafa girmesi rivayeti gösterilmektedir. Bu rivayet Buhari’de şöyle geçmektedir:

لﺎﻗو ﻦﻴﻨﺳ ﻊﺴﺗ ﺖﻨﺑ ﻲهو ﺎﻬﺑ ﻰﻨﺑو ﻦﻴﻨﺳ ﺖﺳ ﺖﻨﺑ ﻲهو ﺎﻬﺟوﺰﺗ ﻢﻠﺳ و ﻪﻴﻠﻋ ﷲا ﻰﻠﺻ ﻲﺒﻨﻟا نأ ﺔﺸﺋﺎﻋ ﻦﻋ ﻨﺳ ﻊﺴﺗ ﻩﺪﻨﻋ ﺖﻧﺎآ ﺎﻬﻧأ ﺖﺌﺒﻧأو مﺎﺸه ﻦﻴ

Âişe(r.a)'den rivayet olduğuna göre, Hz. Âişe altı yaşında iken Peygamber (s.a.) kendisi ile evlenmiş, dokuz yaşında iken de zifafa girmiştir.

Hişâm: Âişe'nin, Peygamber'in yanında dokuz sene kaldığı bana haber verildi, demiştir.”90

Bundan dolayı ilk asırlarda bu konuda yapılan ciddi herhangi bir tartışma bilinmemektedir. Fakihlerin çoğu da bu hadise dayanarak, babaların küçük kızlarından izin almadan onları evlendirebilecekleri, küçük yaşlarda evlendirmenin caiz olduğu ve küçüklerin büyüklerle evlenebilmesi hükmünü çıkartmışlardır. İmam Şafiî ve ashabı ise kızın istemediği halde kocanın esareti altında düşürülmemesi için baba ve dedenin, bakire kızı büyütüp kendisinden izin alarak evlendirmesinin mustahab olduğunu söylemişlerdir.91 Bu da cevazına ters bir şey değil sadece bu şekilde olması daha iyidir demektedirler.

Ancak İbn Hazm, İbn Şübrüme’den, babanın buluğa eren kızını kendisinden izin almadan evlendiremeyeceğini ve Hz. Aişe’nin daha 6 yaşında iken Hz.

89 Kanun-ı Men’ı Huşunet Aleh-i Zen, madde, 28. Ceridey-i Resmi, 01/08/2009 90 Buhari, Nikah, 40.

Peygamberin onunla evlenmesinin Hz. Peygamber’e özel olduğunu ileriye sürmüştür.92 Aynı şekilde bazı fakihler, bu uygulamaların haram olduğunu belirtmişlerdir. Kalyûbi el-Minhac şerhinde diyor ki: Küçük yaştaki kız çocuğunun bunlarla (ihtiyar- âmâ) evlendirilmesi sahihtir, fakat haramdır. Cumhuru ulema bu görüştedir.93

Son zamanlarda ise bu konu müsteşriklerin İslam’a ve Hz. Peygambere yaptıkları itirazlar arasında yer almaya başlamıştır. Bunun sonucunda İslam alimleri de bu konuyu yeniden ele alıp bazıları Hz. Aişe’nin evlendiği zaman 17 veya 18 yaşında94

olduğunu savunurken bazıları ise Hz. Aişenin kendi rivayetini esas alarak, 6 yaşında iken evlenip 9 yaşında iken zifafa girdiğini kabul etmektedirler. Ancak bunlar (ikinci grup) da Arabistan bölgesinin sıcak coğrafi şartlarından dolayı Hz Aişe’nin 9 yaşında iken genç bir kız olduğunu ve söz konusu yaşta evliliğin o zamanda çok normal olduğunu ileriye sürmüşlerdir.95 Nitekim Davudî bu konu da şöyle demektedir:

ﺎ ﻨﺴﺣ ﺎ ﺑﺎﺒﺷ ﺖ ﺒﺷ ﺪﻗ ﺎﻬﻨﻋ ﷲا ﻲﺿر ﺔﺸﺋﺎﻋ ﺖﻧﺎآو

96

Hz Aişe evlenirken tam olgunlaşmış genç bir kız idi.

Yani kısacası Hz. Aişe’nin 9 yaşında olduğunu savunanlar nassa ve 18 yaşında olduğunu savunanlar ise bazı tarihi rivayetlere dayanmaktadırlar.

Kanaatimizce her ne kadar İslam’da kızların evlenmesi için bir yaş sınırı konulmamışsa da, kızların daha erginlik çağa bile gelemeden evlendirilmesi veya da kendisinden 50 yaş kadar büyük biri ile evlendirilmesi caiz olmasa gerek. Çünkü bu, evliliğin birçok amacına aykırı ve hatta ahlaka bile aykırı bir davranıştır. Üstelik eğer kadınlar erkekler için yaratılsaydı ve onların herhangi bir hakkı olmasaydı o zaman sadece erkeği düşünerek istediği yaştaki kızla evlenebilir dememiz belki de doğru olurdu. Ancak Kur’a-ı Kerime baktığımız zaman gerçeğin böyle olmadığını tam tersine

92 Şevkani, Neylü’l-evtar, III, 531. 93 Kalyûbi, el-Minhac Şerhi, III, 230.

94 Doğrul, III, 264; Savaş, “Hz. Aişe’nin Evlenme Yaşı İle İlgili Farklı Bir Yaklaşım”, D:E. İlahiyat

Dergisi, sy. IX, İzmir, 1995.ss. 139-144.

95 M. Azımlı, “Hz. Aişe’nın Evlilik Yaşı Tartışmalarında Savunmacı Tarihçilerin Çıkmazı” İslami

Araştırma Dergisi, c. 16 sy.: 1, 2003. ss. 28-37.

koca ve hanımının her birinin diğerinin ziyneti ve elbisesi olduğunu ifade ettiğini görürüz:

سﺎ ﺒ ﻟ ﻦ ه ﻦ ﻬ ﻟ سﺎ ﺒ ﻟ ﻢ ﺘﻧ أ و ﻢ ﻜ ﻟ

“Onlar sizin için birer elbise, siz de onlar için birer elbisesiniz”97

Mücahit bunu şöyle tefsir etmiştir:

ﺾﻌﺑ ﻰﻟإ ﻢﻜﻀﻌﺑ ﻦﻜﺴﻳ يأ ، ﻢﻜﻟ ﻦﻜﺳ يأ

.

yani her ikiniz birbirinizle huzur bulursunuz.98

Aynı şekilde, İbn Abbas, Said b. Cübeyr, Hasen, Katade, Süddî ve Mükatil b. Hayyan da şöyle tefsir etmişlerdir:

ﻦﻬﻟ ﻦﻜﺳ ﻢﺘﻧأو ،ﻢﻜﻟ ﻦ ﻜ ﺳ ﻦه ﻲﻨﻌﻳ .

Onlar size ve siz de onlara huzur (verici) siniz.99

Demek ki kadınlar erkekler için yaratılmamış, aksine her biri diğerini tamamlayan bir unsur olarak yaratılmıştır. Durum böyle olunca da evlilikte her ikisinin maslahatını eşit olarak düşünmemiz gerekmektedir.

Diğer bir ayette de Allah (c.c.) şöyle buyurmaktadır:

أ ﻪ ﺗﺎ ﻳﺁ ﻦ ﻣ و ﻢ ﻜ ﺴ ﻔﻧ أ ﻦ ﻣ ﻢ ﻜ ﻟ ﻖ ﻠ ﺧ ن

ﺔ ﻤ ﺣ ر و ة د ﻮ ﻣ ﻢ ﻜ ﻨ ﻴ ﺑ ﻞ ﻌ ﺟ و ﺎ ﻬ ﻴ ﻟ إ اﻮ ﻨ ﻜ ﺴ ﺘ ﻟ ﺎﺟا و ز أ نو ﺮ ﻜ ﻔ ﺘ ﻳ م ﻮ ﻘ ﻟ تﺎ ﻳﺂ ﻟ ﻚ ﻟ ذ ﻲ ﻓ ن إ

“İçinizden, kendileriyle huzura kavuşacağınız eşler yaratıp; aranızda muhabbet ve rahmet var etmesi, O'nun varlığının belgelerindendir. Bunlarda, düşünen

millet için dersler vardır”.100

Bu ayette de görüldüğü gibi, evlilikte huzur, şefkat ve muhabbetten bahsetmektedir.

97 Bakara, 2/187.

98 Kurtubi, Ahkamü’l-Kur’an, II, 214. 99 İbn Kesîr, Tefsir, I, 509.

Dolayısıyla evlenecek erkek ve kızın her ikisinin, hem fiziki olarak hem de psikolojik olarak evlilik için hazır olmaları gerekmektedir. Uygunluk veya da erginliğe ermek her ne kadar insandan insana değişiklik arz ederse bile, insanların bunu suiistimal etmemesi için evlenmek için yasal bir yaş sınırın belirtilmesi doğru bir karardır. Çünkü ancak bu yolla küçüklerin mağdurluğa düşmesi engellenebilir.

9 yaşındaki bir kızın 60 yaşındaki bir adamla evlendirilmesi halinde ne huzurun ne de şefkat ve merhametin asla söz konusu olamayacağı kesindir. Ya da bu durum erkeğe bir huzur sağlasa bile kız için bir kaos olmasında yine şüphe yoktur. Üstelik-daha önce maddeler halinde anlattığımız gibi-erken evliliğin, birçok kızın ölümüne sebep olan nedenleri ve sorunları da göz önünde bulundurduğumuz zaman bunun ne dinen ne de ahlaken caiz olmadığı kanaatine varmaktayız.

Hz. Ömer ve Hz. Osman, Hz. Fatma’ya evlenme teklifi yaptıkları zaman Hz. Peygamber orantısız yaş farkını ileri sürerek isteklerini reddetmiştir.

ﻰﻠﺻ ﷲا لﻮﺳر لﺎﻘﻓ ﺔﻤﻃﺎﻓ ﺎﻤﻬﻨﻋ ﷲا ﻲﺿر ﺮﻤﻋو ﺮﻜﺑ ﻮﺑأ ﺐﻄﺧ لﺎﻗ ﻪﻴﺑأ ﻦﻋ ةﺪﻳﺮﺑ ﻦﺑ ﷲا ﺪﺒﻋ ﻦﻋ ﻪﻨﻣ ﺎﻬﺟوﺰﻓ ﻲﻠﻋ ﺎﻬﺒﻄﺨﻓ ةﺮﻴﻐﺻ ﺎﻬﻧإ ﻢﻠﺳ و ﻪﻴﻠﻋ ﷲا

Abdullah b. Büreyde (r.a) babasından naklederek şöyle diyor: “Ebu Bekir ve Ömer Peygamber (s.a.)’in kızı Fatıma’yı istediler. Fakat Rasûlullah (s.a.), o küçüktür

diye onlara vermedi. Ali isteyince Rasûlullah (s.a.) onu Ali ile evlendirdi.” 101

Bu hadiste görüldüğü gibi açıkça Hz. Peygamber evlenecek kişiler arasında aşırı yaş farkının olmamasının gerektiğine dikkat çekmektedir.

C. BEDEL (BERDEL) / ŞİĞAR NİKAHI