• Sonuç bulunamadı

IMF VE DÜNYA BANKASI İLİŞKİLERİNDE NİTELİKSEL YAKLAŞIMLAR

3.6.2.2.1 4749 SAYILI KAMU FİNANSMANI VE BORÇ YÖNETİMİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN’UN GETİRDİĞİ YAPISAL

3.8. IMF VE DÜNYA BANKASI İLİŞKİLERİNDE NİTELİKSEL YAKLAŞIMLAR

Uluslar arası mali kuruluşlar, ülkelerin veya bölgelerin çeşitli ekonomik ve mali problemlerini çözmek amacıyla üyelerinin ekonomik güçlerini bir araya getirmek üzere kurulmuş örgütlerdir. Bu kuruluşlar dünya çapında örgütlenebildiği gibi belirli ortak nitelikteki ülkeleri kapsayacak şekilde veya bölgesel olarak da örgütlenebilmektedirler. Dünya çapındaki kuruluşlara örnek IMF, Dünya Bankası örnekleri verilirken, bölgesel olarak Asya Kalkınma Bankası, ortak nitelikteki ülkeleri kapsayacak olanlara da İslam Kalkınma Bankası örneği verilebilir. Dünya ülkelerinin birbirleriyle olan ekonomik ve ticari ilişkileri arttıkça bu tür uluslar arası örgütlenmelerin sayısı da artmaktadır. Türkiye 1980’lerden itibaren girdiği dışa açılım politikalarıyla beraber bu kuruluşlara üye olma girişimleri arttırmıştır.

1970’li yıllarda dünya finans sisteminde ortaya çıkan istikrarsızlıklar 1980 döneminde de devam etmiştir. Değişen dünya düzeni beraberinde Yeni Ekonomik

Düzen anlayışını getirmiş ve küreselleşmenin benimsenmesi kaçınılmaz olmuştur. Küreselleşme olgusu, toplumların, ekonomilerin ve siyasal kurumların yapısında köklü değişiklikler meydana getirmiştir. Küreselleşen dünyada sadece IMF, Dünya Bankası gibi kurumlar değil, kurumlara yön ve biçim veren ilkeler, değerler ve tutumlar da hızla değişmeye başlamıştır (Kocaoğlu, 2005).

IMF-Türkiye tarihsel ilişkisine geçmeden önce IMF’nin kuruluşuna, yapısına ve amaçlarına değinmek yararımıza olacaktır.

3.8.1 IMF’NİN KURULUŞU, KAYNAK YAPISI VE AMAÇLARI

İkinci Dünya Savası sonrası, ödemeler dengesi sıkıntısına giren ülkelere, kurulacak bir para fonu aracılığıyla destek sağlamak, dünya ticaretinde daralma oluşmasını engellemek ve uluslararası refahın gerilemesinin önüne geçme düşüncelerini tartışarak bir sonuca bağlamak üzere ABD’nin New Hampshire eyaletinin Bretton Woods kentinde 1-22 temmuz 1944 tarihleri arasında Birleşmiş Milletler Para ve Finans konferansı düzenlenmiştir.

Uluslararası Para Fonu (IMF) parasal konularda küresel işbirliğini arttırmak, mali istikrarı sağlamak, uluslararası ticareti kolaylaştırmak, yüksek istihdamı ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi desteklemek ve tüm dünyada yoksulluğu azaltmak için çalışan, 188 üye devletin oluşturduğu bir kuruluştur. Kendi tüzüğü, yönetim yapısı ve mali kaynağı vardır. IMF, Temmuz 1944’te, 1930’ların Büyük Bunalımına katkıda bulunan rekabetçi devalüasyonların yarattığı kısır döngünün tekrarını önleyecek bir ekonomik işbirliği çerçevesi inşa etmek amacıyla kurulmuştur. IMF’nin resmi olarak ortaya çıkışı Aralık 1945’te 29 Üyesi tarafından Anlaşma Maddelerinin imzalanmasıyla olmuştur. Kuruluş, 1 Mart 1947’de fiilen faaliyete geçmiştir. Fransa aynı yılın ilerleyen aylarında IMF’den borç alan ilk ülke olmuştur (www.imf.org).

IMF’nin temel amacı; uluslararası parasal işbirliğinin geliştirilmesini sağlamak, çok taraflı ödemeler sisteminin kurulmasına destek olmak, uluslar arası ticaretin dengeli bir şekilde gelişmesini sağlamak, ödemeler dengesi sıkıntısı çeken üye ülkelere geri dönüş kaydıyla yeteri kadar maddi destekte bulunmak ve ödemeler denge sorunlarının derecesi ile birlikte süresini düşürmek şeklindedir (Eğilmez ve Kumcu, 2010, 74-75).

IMF’nin kaynakları genel olarak, ülkelerin üye olduklarında ödedikleri sermaye taahhütleri, yani “kotalar”dan meydana gelmektedir. Kotalar genel olarak her bir üye ülkenin ekonomisinin büyüklüğünü yansıtmaktadır. Kotalar, her bir üyenin sahip olduğu eşit birim oy sayısı ile birlikte, ülkelerin oy gücünü belirlemektedir. IMF iki devamlı çok taraflı borçlanma düzenlemesine sahiptir: Genişletilmiş Yeni Borçlanma Düzenlemeleri (NAB) ve Genel Borçlanma Düzenlemeleri (GAB). Bu kapsamdaki toplam borçlanma kapasitesi 367,5 milyar SDR (yaklaşık 580 milyar USD)’dir. Altın, IMF’nin altın mevcutları 90,5 milyon troy ons (2.814,1 metrik ton—yaklaşık 145 milyar USD değerinde) olup, IMF’yi dünyanın en büyük üçüncü resmi altın rezervi sahibi yapmaktadır (www.imf.org).

Fon’un üyelerine sağladığı imkanlar Dünya Bankası ve diğer mali kuruluşların sağladığı imkanlar gibi kredi niteliğinde değildir. IMF’nin imkanları düşük faizli ‘fon’, ‘imkan’ veya ‘kolaylık’ olarak tanımlanmaktadır. IMF bir ülkenin parasının kurunu korumasına yardım etmek için üye ülkeleri kendi ödedikleri fonlardan ve kredi olanaklarından yararlandırmak, üye ülkelerin geçici önlemlerle ödemeler bilançosu açıklarını gidermeleri ve döviz kurlarını değiştirmek istemeleri durumunda bu ülkelere danışmanlık yapmak gibi görevleri de üstlenmiştir (Erdinç, 2007).

3.8.1.1 IMF’NİN SUNDUĞU MALİ İMKANLAR

IMF’nin üye ülkelere genel olarak sağladığı imkanlar şunlardır:

Stand by Düzenlemeleri (SBA): Bu destek üye ülkedeki kısa süreli ödemeler

dengesi sorunlarının çözümü için sunulan bir imkandır. 12-18 ay arasında ve 3 ayda bir taksitler halinde verilerek kullandırılmaktadır. Geri ödemeler en çok 5 yıl içinde yapılır. Taksitlerin her biri serbest bırakılmadan önce düzenlemedeki performans kriterlerinin yerine getirilip getirilmediğine bakılmaktadır.

Genişletilmiş Fon Kolaylığı (EFF): Yapısal sorunlardan kaynaklanan ve daha uzun

süreli ödemeler dengesi sorunlarının çözümü için hazırlanan orta vadeli programları desteklemek için hazırlanmış üç yıllık bir programdır. Burada da performans kriterlerine bağlı taksitlendirme uygulaması vardır. Geri ödemeler 4 ½-7 yıl içinde yapılmaktadır.

Esnek Kredi Kolaylığı (FCL): Koşulları stand by düzenlemesine göre daha rahat olan

bu programda geçmiş makro performansı başarılı ülkelere 6 ay ile 1 yıl içinde limitsiz olarak kullandırılan bir imkandır.

Acil Yardım (Emergency Assistance): 5 yıl içinde geri ödeme gerektiren bu destek

programında doğal afetlere maruz kalmış ülkeler ön plana çıkmaktadır (Eğilmez, 2004).

3.8.1.2 TÜRKİYE’NİN FİNANSAL KULLANIM LİMİTLERİNDE YAPISAL

NİTELİKLER

Türkiye’nin IMF’den teorik olarak kullanabileceği imkanlar; Rezerv Dilimi Pozisyonu, Stand-by düzenlemesine bağlı olarak kullanılan Kredi Dilimleri, Uzatılmış Fon Kolaylığı ile geçici imkanlar arasında yer alan Petrol Kolaylığı ve Acil Yardım Kredisidir. Türkiye’nin IMF’den bugüne kadar kullandığı imkanlar; Stand-by düzenlemesi, Uzatılmış Fon Kolaylığı, Acil Yardım Kredisi, Ek Rezerv Kolaylığı ve Petrol Kolaylığıdır. Türkiye; 261,3 milyon SDR tutarındaki Petrol Kolaylığını 1970’lerde yaşanan petrol şokları nedeniyle ve 361,5 milyon SDR tutarındaki Acil Yardım Kredisini de 1999 depreminin yol açtığı olumsuzlukları gidermek amacıyla kullanmıştır (Çörtük, 2006).

3.8.1.3 IMF VE TÜRKİYE İLİŞKİLERİNDE FİNANSAL NİTELİK SORUNU

İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde gelişmekte olan ülkelerin finansman