• Sonuç bulunamadı

Adli amaçlı iletişimin denetlenmesi tedbirini düzenleyen 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 137/1 maddesinde; “135 inci Maddeye göre verilecek karar gereğince Cumhuriyet savcısı veya görevlendireceği adlî kolluk görevlisi, telekomünikasyon hizmeti veren kurum ve kuruluşların yetkililerinden iletişimin tespiti, dinlenmesi veya kayda alınması işlemlerinin yapılmasını ve bu amaçla cihazların yerleştirilmesini yazılı olarak istediğinde, bu istem derhâl yerine getirilir; yerine getirilmemesi hâlinde zor kullanılabilir.” hükmü yer almıştır. Ancak telekomünikasyon yoluyla iletişimin denetlenmesi tedbirinin niteliği, bu uygulamanın kötüye kullanılmasını önlemek ve aynı zamanda uluslararası standartlara uygun olarak tedbirin yerine getirilebilmesini sağlamak amacıyla tüm iletişimin denetlenmesi tedbirlerinin tek bir elden yürütülmesi ilkesi benimsenmiş ve bu amaçla 10.11.2005 tarihli

“Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Tespiti, Dinlenmesi, Sinyal Bilgilerinin Değerlendirilmesi Ve Kayda Alınmasına Dair Usul Ve Esaslar İle Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkında Yönetmelik”

hükümlerince Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı kurulmuştur. Yine anılan yönetmeliğin geçici 2. maddesine göre 23.07.2006 tarihine kadar uygulayıcıların telekomünikasyon hizmeti veren şirketler vasıtasıyla bu tedbirleri yerine getirmeleri

281 TAŞKIN, age. s.120.

öngörülmüş ve bu tarihten sonra adli amaçlı olarak282, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu kapsamında yetkili Cumhuriyet savcılıkları veya mahkemeler, suçun önlenmesine yönelik veya istihbari amaçlı olarak ise, ilgili kurumların kendi kanunlarında belirtilen yetkilendirilmiş merciler TİB aracılığıyla talepte bulunabilmektedirler. Yeri gelmişken belirtmek gerekir ki sayılan merciler ve kurumlar dışında bireysel başvuru olarak doğrudan vatandaşların veya herhangi bir kurum ya da kuruluşun başvuru hakkı bulunmamaktadır283.

Buraya kadar anlatılan aşamalardan geçmiş olan iletişimin dinlenmesi, kayda alınması veya sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine ilişkin karar, yerine getirilmek üzere soruşturma ve kovuşturmanın yürütüldüğü yer dikkate alınarak Cumhuriyet savcısınca ilgili kolluk birimine gönderilir. Kolluk birimi, bu tedbirlere ilişkin karar ile işlemi yapmakla görevlendirilen kolluk personelinin aidiyet numarasını284, Başkanlığa bildirir ve işlemler bildirilen aidiyet numaralı personel tarafından yerine getirilir (14.01.2007 tarihli Yönetmeliğin 9/2-a maddesi). Tekrar belirtelim ki; kolluk görevlilerine ve amirlerine kendiliğinden TİB'den hat isteme yetkisi verilmemiştir. Bu yetki ancak hâkim veya Cumhuriyet savcısı tarafından verilen karara istinaden kullanılabilecektir. Almanya uygulamasında iletişimin denetlenmesi tedbirini savcı yardımcısı statüsündeki memurların yaptığı gerçeğinden hareketle, ülkemizde de uygulama sırasında, Savcılığın tedbiri uygulamakla görevli olarak üst düzey kolluk amirlerini seçmesi gerektiği285belirtilmiştir.

14.01.2007 tarihli Yönetmeliğin 9/6 maddesine göre “Dinleme ve kayda alma işleminde kullanılan esas veri taşıyıcısındaki tüm veriler, Cumhuriyet savcısınca görevlendirilen adlî kolluk birimi personelince ayrı bir alt veri taşıyıcısına nakledilir”

CMK'nın 169. maddesinin 2. fıkrasında yer alan "her soruşturma işlemi tutanağa bağlanır" genel düzenlemesi ve 14.01.2007 tarihli Yönetmeliğin 9/4 maddesindeki

“İşlemin başlatıldığı ve bitirildiği tarih ve saat ile işlemi yapanın kimliği bir tutanakla

282 TİB’e yapılan başvuruların bir ceza soruşturması veya kovuşturması ile ilgili olması gerekmektedir.

Bu bağlamda, bir hukuk davası ile ilgili olarak yapılan iletişimin denetlenmesi talebi TİB tarafından reddedilmektedir.

283 http://www.tib.gov.tr/detay.aspx?cid=25, Erişim Tarihi: 19.05.2008.

284 14.01.2007 tarihli Yönetmelikte “Aidiyet numarası”, iletişimin denetlenmesi tedbirlerinin uygulanması işlemlerini yapmak üzere görevlendirilen adlî kolluk personeline kimliğinin belirlenmesini sağlamak amacıyla sicil numaralarından farklı olarak kurumlarınca verilen numara olarak tanımlanmıştır.

285 KUNTER / YENİSEY / NUHOĞLU, age, s. 713.

saptanır.” (TİB Yönetmeliği 10/2. maddesi) şeklindeki düzenlemelerin zorunlu bir sonucu olarak iletişimin dinlenmesi, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine ilişkin işlemlerin tutanağa bağlanması gerekmektedir.

İletişimin denetlenmesi tedbirleri ile ilgili hazırlanacak tutanaklara;

a) işlemin başladığı tarih ve saat b) işlemin bitirildiği tarih ve saat ile c) işlemi yapanın kimliği yazılır.

İletişimin denetlenmesi tedbirlerinden dinleme ve kayda alma tedbirinin uygulanması sırasında pratikte, sadece dinlemeyle yetinilmemekte, önce konuşma otomatik olarak kaydedilmekte ve daha sonra kayda geçirilmektedir. Bu bağlamda konuşmanın bütünlüğünün bozulmaması için kayıtların tutanağa aktarılması sırasında ekleme ve çıkarma yapılamaz, sonradan bu tür iddiaların ileri sürülmesini engellemek için kayıtların tutanağa geçirildikten sonra da muhafaza edilmesi gerekir. Müdafii de dosyayı inceleme hakkı kapsamında kayıtların orijinalini inceleyebilmelidir286.

İletişimin dinlenmesi sonucu elde edilen kayıtların, yazılı belgeler haline getirilmesi son derece önemlidir. Bu aktarma sırasında bazı bilgilerin atlanması, bazılarının yanlış aktarılması gibi durumlar büyük hukuki hatalara yol açabilecektir287.

Bu konuda işlemlerin tutanağına ilişkin olarak 14.01.2007 tarihli Yönetmeliğin ekinde yer alan EK-1 sayılı İletişimin Dinlenmesi ve Kayda Alınmasına İlişkin Tutanak hazırlanmış olup bu tutanak matbu olarak kullanılmaktadır.

Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi tedbirinin uygulanması aşamasında sistemimize yeni girmiş fakat uygulamanın çok önemli bir unsuru olan TİB hakkında genel bilgiler verilmesinde fayda olduğuna inanıyoruz288.

286 ÖZTÜRK / ERDEM, age, s. 639.

287 TAŞKIN, age, s. 135.

288 Bu bölümde yer alan bilgilerden atıf gösterilenler dışındakiler, ilgili kurumun görevlileri ile yapılan mülakat neticesinde elde edilen bilgilerdir.

1. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının Yapısı

Telekomünikasyon Kurumu bünyesinde doğrudan kurum başkanlığına bağlı olarak faaliyet gösterecek olan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı, Telekomünikasyon İletişim Başkanı ile Teknik, Hukuk, İnternet ve İdari Daire Başkanlıklarından oluşmaktadır. İlgili yönetmelikte 4.7.2007 tarihinde değişiklik yapılmadan önce daire başkanları yerine teknik, hukuk ve idari uzmanların mevcut olacağı belirtilmişti. Ancak kurum için bir kadro tahsis edilmemiş ve bunun yerine yeteri kadar personel görevlendirileceği belirtilmişti. Daha sonra Kanunla bir düzenleme yapılmış ve kadro tahsisi yapılmıştır. Bu cetvelde daire başkanlıkları için kadro oluşturulmuş ve ardından Yönetmelikte yapılan değişiklikle, başkanlığın işlevi ve yapısını güçlendirmek adına Daire Başkanlıkları kurulmuştur. Bu çerçevede, bahse konu yönetmelik değişikliğinin 13. maddesi ile eski yönetmeliğin 16 ncı maddesinin ikinci fıkrası “Başkanlık, Telekomünikasyon İletişim Başkanı ile Teknik, Hukuk ve İdari Daire Başkanlıklarından oluşur.” şeklinde değiştirilmiştir. Öte yanda 5651 sayılı kanun ile Başkanlık bünyesinde oluşturulan daire başkanlığı ise henüz yönetmelik değişikliğine konu edilmemiştir. Oysa 23 Mayıs 2007 tarihinden itibaren internet güvenliği daire başkanlığı görevine başlamış durumdadır289.

Telekomünikasyon İletişim Başkanı, Telekomünikasyon Kurumu Başkanının teklifi üzerine Başbakan tarafından atanmaktadır. Bu hüküm Anayasa Mahkemesine itiraz yoluyla götürülmüş290ancak henüz dava neticelendirilememiştir. İtiraza esas teşkil eden husus, başkanın ortak kararname ile atanmamasıdır. Telekomünikasyon İletişim Başkanının ortak kararname veya Bakanlar Kurulu kararıyla atanması daha doğru görülmektedir. Telekomünikasyon Kurulu üyeleri de aynı yöntemle atanmaktadırlar.

Başkan, Telekomünikasyon Kurulu üyelerinin sahip olduğu özlük haklarına sahiptir.

Başkanlığın faaliyetlerini yürütmede yardımcı olmak üzere, TİB Başkanının görüşü doğrultusunda Telekomünikasyon Kurumu Başkanı tarafından kurum içinden veya kurum dışından yeteri kadar teknik, hukukçu ve idarî personel görevlendirilmiş ve 23 Temmuz 2006 tarihi itibariyle kurum göreve başlamış bulunmaktadır. Ayrıca, başkanlıkta, Millî İstihbarat Teşkilatı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığının ilgili birimlerinden birer temsilci bulundurulmaktadır. Başkanın, daire

289 4/7/2007 tarihli ve 26572 sayılı Yönetmelik değişikliği, http://www.tib.gov.tr/detay.aspx?cid=53.

290 ALTIPARMAK, Kerem, “ Büyük Biraderin Gözetimden Çıkış. Telefonların İzlenmesinde Devletin Sorumluluğu, Türkiye Barolar Birliği Dergisi, S. 63, Mart – Nisan 2006, s. 48.

başkanlarının ve ilgili kurum personellerinin görev ve yetkileri ilgili yönetmelikte ayrıntılı olarak düzenlenmiştir291.

5397 sayılı Kanun ile kurulan TİB, Telekomünikasyon Kurumu bünyesinde doğrudan Kurum Başkanına bağlı olarak görevlerini tek merkezden yürütmektedir.

TİB’e bağlı herhangi bir taşra teşkilatı bulunmamaktadır. Telekomünikasyon Kurumuna bağlı toplam 7 adet (Ankara, İstanbul, İzmir, Samsun, Mersin, Diyarbakır ve Erzurum) bölge müdürlüğünün TİB’in görev kapsamına giren hususlara ilişkin herhangi bir yetkilendirilmesi söz konusu değildir. TİB’in görev alanına giren konularda adli makamlardan bölge müdürlükleri ile yapılan yazışmalar, gereksiz ve mükerrer yazışmalara ve evrakın ciddi olarak gecikmesine sebep olmaktadır. Bu nedenle adli mercilerin iletişim ile ilgili işlem taleplerini doğrudan TİB’e iletmeleri önemlidir.

2. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının Görevleri

Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin tespiti, dinlenmesi, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ile ilgili faaliyetler Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı üzerinden yürütülmektedir. Güvenlik ve istihbarat kurumlarının yasalarında yazılı istihbari ve Ceza Muhakemesi Kanunu çerçevesinde adli işlemlere ilişkin olarak yetkili ve görevli hâkimlerden alınan kararlar ile gecikmesinde sakınca bulunan hallerde hâkim onayına sunulmak üzere verilen yazılı emirler ve cumhuriyet savcılığı kararları, yerine getirilmek üzere ilgili kurumlarca Telekomünikasyon İletişim Bakanlığı'na gönderilmektedir. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı, ilgili kararların usulüne uygun olduğunun anlaşılması halinde, kararların infazına ilişkin işlemlere başlamaktır.

291 www.tib.gov.tr, www.tk.gov.tr, Erişim Tarihi: 19.05.2008.

Başkanlığın görevleri şunlardır292:

a) 2559 sayılı Kanunun ek 7. maddesi, 2803 sayılı Kanunun ek 5. maddesi ve 2937 sayılı Kanunun 6. maddesi uyarınca, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin tespiti, dinlenmesi, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınmasına yönelik iş ve işlemleri tek bir merkezden yürütmek,

b) 5271 sayılı Kanunun 135. maddesi kapsamında yapılacak iletişimin tespiti, dinlenmesi, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesine yönelik iş ve işlemleri tek bir merkezden yürütmek,

c) (a) ve (b) bentleri kapsamındaki taleplerin bu Yönetmeliğe ve diğer ilgili mevzuata uygun olup olmadığını incelemek ve gerektiğinde yetkili mercilere başvuruda bulunmak,

d) (a) ve (b) bentleri uyarınca gerçekleştirilen işlemler sonucunda elde edilen verileri ve bilgileri ilgisine göre Millî İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığına, Emniyet Genel Müdürlüğüne ve Jandarma Genel Komutanlığına, talep etmeleri halinde mahkemeye ve Cumhuriyet başsavcılıklarına iletmek,

e) Bu Yönetmelik çerçevesinde yapılacak tespit, dinleme, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınması faaliyetlerini olanaklı kılacak her türlü teknik alt yapının, kamu kurum ve kuruluşları ile kamu hizmeti veren kuruluşlar ve işletmeciler tarafından kurulmasını sağlamak, sağlatmak, gerekli alt yapıyı kurmayan işletmecilerin cezalandırılması yönünde girişimde bulunmak,

f) 12. maddenin ikinci fıkrası ile 15. maddenin üçüncü fıkrası saklı kalmak kaydıyla, Başkanlık faaliyetleriyle ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşları, kamu hizmeti veren kuruluşlar ile işletmecilerden gelen her türlü bilgi, belge ve kayıtların bilgi güvenliği kriterlerine uygun olarak arşivlenmesini sağlamak,

g) Görev alanına giren konularla ilgili mevzuatta ulusal ve uluslararası alanda meydana gelen gelişmeleri takip etmek,

h) Başkanlık faaliyetleri için yurt içinden ve yurt dışından teminine ihtiyaç duyulan her türlü malzeme, sistem, yazılım ve donanımı belirleyerek Kurum Başkanına bildirmek,

292 10/11/2005 tarihli ve 25989 sayılı Yönetmelik, 17. madde.

i) Başkanlık faaliyetleriyle ilgili olarak talep ettiğinde derhal Başbakana bilgi vermek,

j) Kanunlarla verilen diğer görevleri yerine getirmek.

Bu merkezde, her üç güvenlik birimi ile ayrıca iletişim hizmeti veren işletmeler arasında güvenli ve hızlı özel bir ağ kurulmuştur. İletişime müdahale yönüyle verilen mahkeme kararları, bu birimler ile oluşturulan elektronik ağ üzerinden TİB'e aktarılmaktadır. Bu merkez, tarafından yapılan inceleme sonucu kanuna aykırılık teşkil etmeyen kararlar derhal işleme alınmaktadır. Yapılan elektronik yazılımları ile diğer ünitelerin yetkili personelinin bu işlemi gerçekleştirmesi sağlanmaktadır. Bu işlemle kanunun amaçladığı belirleyicilik sağlanmış olmaktadır. Bu merkez, kurulan bu sistemle adli birimlere yapılacak müracaatlar ve şikâyetler açısından da bilirkişilik niteliği kazanmış durumdadır. TİB yönetmeliği ile kurum, CMK açısından kararlara itiraz edebilecek bir niteliğe sahip hale gelmiştir. Verilen kararlarda kanuna açık bir aykırılık varsa, 5397 sayılı kanun ve CMK hükümleri çerçevesinde ilgili mahkemelere itiraz edecek durumdadır. Bu düzenleme, demokratik denetim ve idarenin işlemlerinin denetlenmesi yönüyle önemli bir güvencedir293.

G. Tedbire Son Verilmesi