• Sonuç bulunamadı

İdari Yargılama Usulü Kanunu m.3: Dilekçenin Şekli ve İhtiva Etmesi

E. DAVA DİLEKÇESİNİN İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU’NUN

2. İdari Yargılama Usulü Kanunu m.3: Dilekçenin Şekli ve İhtiva Etmesi

İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3’üncü maddesinde dava dilekçesinin şekli yönüyle, öncelikle davaların; Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi

141 başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı belirtilmektedir.

Maddede “idarî davalar” şeklinde ifade edilse de bu ifadenin vergi davalarını da kapsadığı, idarî yargılama düzeninde açılan tüm davaları kapsadığı kuşkusuzdur.

İdarî yargılama düzeninde yazılılık esastır295. Duruşma talep edilmedikçe veya yargı yerince duruşma yapılacağına re’sen karar verilmedikçe yargılama evrak üzerinden yapılır. Hâkim olayı evrak üzerinden inceler ve çözer. Bu açıdan idarî yargılama düzeninde dilekçenin Kanun’da belirtilen şekilde olması ve ihtiva etmesi gereken unsurları barındırması önemlidir.

a. Danıştay, İdare ve Vergi Mahkemesi Başkanlığına Hitaben Yazılma ve İmza

Dilekçenin 3’üncü maddede açıkça belirtildiği üzere Danıştay, İdare ve Vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılması gerekmektedir. Örneğin “İzmir 3.

Vergi Mahkemesi Başkanlığına, İzmir” gibi bir başlangıç olabilir. Ayrıca bir başka mahkeme ya da konsolosluk aracılığıyla Danıştay’a ya da yetkili mahkemeye gönderilmek isteniyorsa “Danıştay Başkanlığına veya yetkili mahkemeye gönderilmek üzere dilekçenin teslim edildiği mahkeme başkanlığına” hitaben yazılır.

Bununla birlikte dilekçenin sağ üst köşesine varsa duruşma, yürütmenin durdurulması, keşif ve bilirkişi talebi kısaca ve altı çizilmek suretiyle yazılabilir296.

Dilekçenin imzalı olması gerekmektedir297. Faks yoluyla gönderilen dilekçe ile dava açılamaz; dilekçe ıslak imzalı olmalıdır298. İmza, bir kimsenin herhangi bir

295 Gözübüyük, Tan, İdari Yargılama, s. 932; Gözübüyük, Yönetsel Yargı, s. 344; Candan, Açıklamalı İdari Yargılama, s. 257; Oktar, Vergi Hukuku, s. 409; Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 331.

296 Candan, Açıklamalı İdari Yargılama, s. 258-259; Kızılot, Taş, a.g.e. , s. 163; Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 331; Alan, a.g.e. , s. 81.

297 Dan.3.D. , E. 1997/4536, K. 1998/3300, T. 01.10.1998: “Olayda, şirket anasözleşmesine göre şirketin ... ve ... tarafından birlikte temsil olunacağı karara bağlanmış olmasına karşılık, sadece ...

tarafından dava açıldığı anlaşılmaktadır. Bu bakımdan dava açmaya ehil bulunan ancak tüzel kişiliği tek başına temsile yetkili bulunmayan ortak tarafından imzalanan dilekçe ile açılan dava üzerine mahkemece öncelikle dilekçenin reddine karar verilerek tüzel kişiliği temsile yetkili olanların davayı yenilemesine imkân verilmesi gerekirken, davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmesinde yasal isabet görülmemiştir.”, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 8 Şubat 2013.

298 Dan.6.D. , E. 2010/7637, K. 2010/7114, T. 21.12.2010: “2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 3. ve 4. maddeleri uyarınca davanın imzalı dilekçelerle açılacağı düzenlendiğinden, faks

142 belgeyi yazdığını ve onayladığını belirtmek için her zaman aynı biçimde kullandığı işarettir299. Hukukî anlamda imza ise, altında bulunduğu belgede bulunan metnin, imza sahibi tarafından düzenlendiğini ya da imzayı atan kişinin iradesine uygun olduğunu ve o kişi tarafından onaylanıp, bağlayıcılığının kabul edildiğini belirten bir işarettir300. İmza, dilekçenin kime ait olduğunu belirtir.

b. Taraflar

Dilekçede tarafların varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları veya unvanları ve adresleri ile gerçek kişilerin Türkiye Cumhuriyeti kimlik numaraları bulunmalıdır. Gerçek kişilere ait kimlik numarasının dilekçede bulunması şartı 02.07.2012 tarihli 6352 sayılı Kanun’un 51’inci maddesi ile eklenen bir şarttır.

Adların ve adreslerin açıkça bildirilmesi gerekir. Adresin posta kutusu olarak belirtilmesi yeterli değildir. Adreslerin eksiksiz yazılması ise bildirimlerin düzgün yapılması bakımından önemlidir301. Adres olarak sadece posta kutusunun gösterilmesi usûle aykırı olur. Zira kazaî tebligatın imza karşılığı yapılması gerekir ve abone posta kutusuna imza karşılığında yapılması mümkün değildir302.

Vergi yargılamasında avukatla temsil zorunluluğu söz konusudur. Bunun anlamı dava bir vekil aracılığıyla yürütülmek isteniyorsa bu vekilin avukat olması zorunludur. Muhasebeci ve malî müşavirler aracılığıyla dava açılamamaktadır. Dava vekil ile takip edilecekse vekâletnamenin aslı ya da onaylı örneği dava dilekçesine

aracılığıyla gönderilen dava dilekçesiyle davanın açılamayacağı hakkında.”; Aynı yönde bir başka karar: Dan.10.D. , E. 2006/5626, K. 2009/768, T. 09.02.2009, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 9 Şubat 2013.

299 Türk Dil Kurumu, Güncel Türkçe Sözlük, (Çevrimiçi) www.tdk.gov.tr, 30 Mart 2013.

300 Leyla Keser Berber, “Şekil ve Dijital İmza”, Noterlik Sempozyumu VII: Elektronik Gelişmeler ve Hukuk, Ankara, Noterlik Hukuku Araştırma Enstitüsü, 2001, s. 71; Ayşe Ece Acar, Medeni Muhakeme Hukukunda Elektronik İmzalı Belgelerin Delil Niteliği, İstanbul, On İki Levha Yayınları, 2013, s. 28; Yaşar Köstekçi, Özge Köstekçi, İmza El Yazısı ve Belgelerin İncelenmesi: Hukuksal ve Bilimsel Sonuçlarıyla, İstanbul, Vedat Kitapçılık, 2010, s. 6.

301 Gözübüyük, Tan, İdari Yargılama, s. 932; Gözübüyük, Yönetsel Yargı, s. 427; Candan, Açıklamalı İdari Yargılama, s. 260; Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 333; Alan, a.g.e. , s.

81.

302 Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 333.

143 eklenmelidir303 Davacı tarafta birden fazla kişi veya vekil varsa hepsinin adı tek tek ve ayrı ayrı yazılmalıdır. Örneğin davacılardan birinin adı yazılıp diğer davacıları ifade etmek içinde “arkadaşları” şeklinde bir tâbir kullanmak usûle aykırı olur304.

c. Davanın Konusu ve Uyuşmazlık Konusu Miktar

Dava dilekçesinden davanın konusu açıkça305 anlaşılmalıdır306. Dava konusu işlem ya da eylemin neden ibaret olduğu belirlenmelidir307. Örneğin bir vergi/ceza ihbarnamesine karşı dava açılacak ise ihbarnamenin tarihi ve sayısı yazılmalıdır.

İdarenin bir işlem veya eyleminden zarar görüldüğünden bahisle bir tam yargı davası açılacak ise uyuşmazlık konusu miktarın belirtilmesi gerekir308. Ayrıca Kanun; vergi, resim, harç, benzeri malî yükümler ve bunların zam ve cezalarından doğan davalarda da uyuşmazlık konusu miktarın belirtilmesi gerektiğini düzenlemektedir.

Tam yargı davalarında dilekçede uyuşmazlık konusu miktarın daha sonra değiştirilip değiştirilemeyeceği 6459 sayılı Kanun’un309 4’üncü maddesi ile açıklığa kavuşturulmuştur. Buna göre, tam yargı davalarında uyuşmazlık konusu miktar, harcı ödenmek suretiyle ve nihaî karar verilinceye kadar, usûl ve süre kuralları dikkate alınmaksızın, bir defaya mahsus olmak üzere arttırılabilecektir. Bu hükmün bu

303 Dan.7.D. , E. 2004/3164, K. 2005/918, T. 05.05.2005, Candan, Açıklamalı İdari Yargılama, s.

260; Dan.11.D. , E. 1999/4736, K. 1999/3631, T. 25.10.1999, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 20 Şubat 2013.

304 Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 333.

305 Dan.5.D. , E. 2009/4333, K. 2010/1582, T. 22.3.2010: “Dava dilekçesinde davanın konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin gösterilmesi gerektiği aksi halde dilekçenin reddine karar verilmesi gerekir.”, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 26 Şubat 2013.

306 Gözübüyük, Tan, İdari Yargılama, s. 933; Gözübüyük, Yönetsel Yargı, s. 428; Alan, a.g.e. , s.

82.

307 Dan.13.D. , E. 2009/1741, K. 2009/8900, T. 06.10.2009: “ dava konusu işlem açıkça belirtilmek ve tebliğ tarihi gösterilmek suretiyle karşı taraf sayısından bir fazla düzenlenecek imzalı dilekçe ile dava açılması gerektiğinden…”, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 27 Şubat 2013.

308 Dan.13.D. , E. 2012/198, K. 2012/337, T. 10.02.2012: “Bu durumda, her bir şirket tarafından ayrı ayrı düzenlenecek, ödenmiş bulunan idarî para cezalarının iadesi isteminde bulunulacaksa, iadeye konu edilen miktar gösterilerek bu miktara ilişkin nispi karar harcı yatırılmak suretiyle karşı taraf sayısından bir fazla düzenlenecek dilekçeler ile ayrı ayrı dava açılması gerekmektedir.”, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 1 Mart 2013.

309 6459 sayılı İnsan Hakları ve İfade Özgürlüğü Bağlamında Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 30.04.2013 tarihli ve 28633 sayılı RG.

144 konudaki tartışmaları sona erdirip erdirmeyeceği bu hükmün uygulamasında görülecektir.

Açılan davada, davanın süresine açılıp açılmadığının tespiti için birtakım bilgilerin dilekçede belirtilmesi gerekir. Öncelikle davaya konu edilen işlemin yazılı bildirim tarihi dilekçede yer almalıdır. İdarî makamlarca bildirilen işlemlere itiraz etmeden dava açılıyorsa bu işlemin yazılı bildirim tarihi, adresleri belli olmayanlar için ilan yoluyla bildirimin yapıldığı ilan tarihi, düzenleyici işleme karşı dava açılıyorsa bu işlemin ilan veya yayım tarihi, çözümü idarî yargılama düzenine giren bir uyuşmazlığın başka yargı yollarında açılması ve görev noktasından reddedilmesi halinde bu kararların ve bu kararlara karşı kanun yoluna başvurulduysa bu başvuru tarihlerinin dilekçede yer alması gerekir310.

İlgililerin idarî makamlara başvurarak haklarında idarî davaya konu olabilecek bir işlemin yapılmasını istemeleri halinde; idarenin isteme uyarak altmış gün içinde ilgililer hakkında bir işlem veya eylem yapmışsa başvuru tarihi ile idarenin yapmış olduğu eylemin tebellüğ tarihi dilekçeye eklenmelidir. İdare herhangi bir işlem yapmamışsa başvuru tarihi ve idarece cevap kesin değil ancak ilgililer cevabı red sayıp dava açıyor iseler cevabın tebellüğ tarihi de dilekçede yer almalıdır311.

Yazılı bildirim üzerine ilgililerin işlemin kaldırılmasını, geri alınmasını, değiştirilmesinin ya da yeni bir işlem tesis edilmesini üst makamdan, üst makam yoksa işlemi tesis eden makamdan istemeleri halinde; idare altmış gün içinde itiraza cevap vermiş ise; itiraz tarihi ve idarenin cevabı yazısının tebellüğ tarihi, idare altmış gün içinde cevap vermemişse işlemin ilk bildirim tarihi ve itiraz tarihi dilekçede gösterilmelidir. İptal davasının karara bağlanması üzerine tazminat davası açılıyorsa iptal kararının tebellüğ tarihi, idarî eylemden doğan bir tam yargı davası açılıyorsa eylemin öğrenildiği tarih ile idareye başvuru tarihi ve cevap alındıysa tebellüğ tarihi

310 Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 339-340; Alan, a.g.e. , s. 82.

311 Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 340; Alan, a.g.e. , s. 82-83.

145 ve dilekçenin reddi üzerine dava yeniden açılıyorsa bir önceki dilekçenin red tarihi dilekçede gösterilmelidir312.

d. Verginin/Vergi Cezasının Nevi ve Yılı, İhbarnameye İlişkin Bilgiler ve Mükellef Hesap Numarası

“Davanın konusu” kavramı esasında bu başlıkta belirtilen hususları kapsamakla birlikte, İdari Yargılama Usulü Kanun’un 3’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının d bendinde başlıkta yer alan hususlar ayrıca düzenlendiği için tekrar belirtilme ihtiyacı hissedilmiştir.

Söz konusu fıkraya göre vergi davalarında davanın ilgili bulunduğu verginin veya vergi cezasının nevi ve yılı, tebliğ edilen ihbarnamenin tarihi ve numarası ve varsa mükellef hesap numarasının gösterilmesi gerekmektedir.

e. Dava Dilekçesinin Ekleri

İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3’üncü maddesinin 3’üncü fıkrasında, dava konusu kararın ve belgelerin asıllarının veya örneklerinin dava dilekçesine eklenmesi gerektiği belirtilmektedir. Bunların eklenmemesinin sonucu da diğer dilekçe noksanlıkları durumlarında olduğu gibi dilekçenin reddini gerektirir313.

Ancak tüm çabalara rağmen dava konusu edilecek kararın elde edilememesi ve dava açacak kişiye tebliğ edilmemesi gibi durumlarda; sırf bu kararın dava dilekçesine eklenememesi ve bu yüzden dilekçenin reddedilmesi ve verilen ek sürede de bunun temin edilememiş olması dolayısıyla dava açma hakkının engellenmemesi gerekir314. Zira idarî yargıda re’sen araştırma ilkesi söz konusudur ve İdari

312 Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 340.

313 Dan.7.D. , E. 2002/1006, K. 2005/3333, T. 21.12.2005: “Davacı Şirketçe, dâhilde işleme izin belgesi kapsamında beyanname ile ithal edilen eşyaların yurtdışı edilmediğinin saptandığından bahisle, söz konusu eşyalara ilişkin olarak yapılan gümrük ve katma değer vergisi tahakkukuna vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır. Olayda, dava dilekçesine, dava konusu işlemin aslı veya örneğinin eklenmediği anlaşılmakla, dilekçenin reddedilmesi gerekir.”, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 3 Mart 2013.

314 Bu konuda emsal teşkil edecek bir karar: Dan.İDDGK, E. 2002/1149, K. 2003/103, T. 07.03.2003:

“Bakanlar Kurulu tarafından Normandy (Eurogold) Madencilik A.Ş.'nin faaliyetinin devamına izin verilmesine ilişkin olarak alınan karar, Resmi Gazete'de yayımlanmamış ve ilan edilmiş

146 Yargılama Usulü Kanunu’nun 20’inci maddesindeki istisnalar haricinde her türlü bilgi ve belgenin idarî yargı yerlerince istendiği takdirde, yargı makamlarına ulaştırılması mecburîdir.

Kayseri Vergi Mahkemesi’nde vasi aracılığıyla özel usûlsüzlük cezasına karşı açılan bir davada mahkeme esasa girerek incelemiştir. Ancak Danıştay 3. Dairesi, vesayet altındaki kişinin bu davayı yürütebilmesi için vesayet makamından husumet izni alması gerektiği ve bunun dilekçede bulunmadığı İdari Yargılama Usulü Kanunu 14’üncü maddesinin 3’üncü fıkrasının c ve g bentleri ile 15’inci maddenin 1’inci fıkrasının d bendi hükümleri uyarınca dilekçe ekinin tamamlattırılması için, dilekçenin reddedilmesi gerekirken esasa girilmesini hukuka uygun bulmamıştır315. Bu konuda Yargıtay içtihatlarına göre, vesayet altında bulunanın aleyhine açılan davalarda husumet izninin aranmaması yönünde kararları316 olduğu gibi bu görüşün tersi yönünde kararları317 da vardır.

3. İdari Yargılama Usulü Kanunu m.5: Aynı Dilekçe İle Dava