• Sonuç bulunamadı

İdari Yargılama Usulü Kanunu m.5: Aynı Dilekçe İle Dava Açılabilecek

E. DAVA DİLEKÇESİNİN İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU’NUN

3. İdari Yargılama Usulü Kanunu m.5: Aynı Dilekçe İle Dava Açılabilecek

İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 5’inci maddesine göre; her idarî işleme karşı ayrı ayrı dava açılabileceği belirtilmektedir. Ancak aralarında maddî veya hukukî yönden veya aralarında sebep-sonuç ilişkisi bulunan birden fazla işleme karşı olduğundan kamuoyu nezdinde aleniyet kazanmamış olup, hukukun üstünlüğünü savunmak ve korumak işlevine sahip bir meslek örgütü olan İzmir Barosu Başkanlığının, televizyon ve gazetelerde yer alan haberler üzerine söz konusu Bakanlar Kurulu Kararının iptali istemiyle açtığı davada; dava dilekçesine, kendisine yazılı olarak bildirilmemiş ve yaptığı tüm başvurulara rağmen elde edememiş olduğu Bakanlar Kurulu Kararını eklememesinin dava açma hakkının kullanılmasına engel oluşturmaması gerekir. Zira böyle bir fiili imkânsızlık durumunda idarî yargı mercilerinin re'sen inceleme yetkisini kullanarak dava konusu Bakanlar Kurulu Kararının varlığını araştırması ve bu araştırma sonucuna göre bir karara varması mümkün bulunmaktadır.

Bu durumda davanın konusunun açık olması ve dava konusu Bakanlar Kurulu Kararının, davacının yaptığı başvurulara rağmen yazılı olarak bildirilmemiş olması karşısında, dava açma hakkının kullanılmasını engel oluşturacak şekilde verilen dilekçe red kararında ve bilahare yenilenen dilekçede aynı yanlışlıklar yapıldığından bahisle davanın reddine karar verilmesinde usûl hükümleri açısından hukukî isabet görülmemiştir.”, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 6 Mart 2013.

315 Dan.3.D. , E. 1990/3465, K. 1992/3915, T. 17.12.1992, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 7 Mart 2013.

316 Yarg.2.HD. , E. 15337, K. 2003/16472, T. 08.12.2003; Yarg.2.HD. , E. 2003/4488, K. 2003/7543, T. 26.05.2003, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 8 Mart 2013.

317 Yarg.13.HD. , E. 2002/13420, K. 2003/1983, T. 27.02.2003, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 10 Mart 2013.

147 bir dilekçe ile de dava açılabilir(İYUK m.5/1). Birden fazla şahsın müşterek dilekçe ile dava açması; davacıların hak veya menfaatlerinde iştirak bulunması ve davaya yol açan maddî olay ve hukukî sebeplerin aynı olması gerekir(İYUK m.5/2).

Birden fazla işleme karşı veya bir işleme karşı birden fazla kişinin aynı dilekçe ile dava açılabilmesinin mümkün olup olmadığını incelenmesi konusu konunun esasına girmeyi gerektirebileceğinden şeklî incelemenin ötesinde olabilir.

Fakat İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14’üncü maddesinin 3’üncü fıkrasının g bendinde 3’üncü ve 5’inci maddelere uygunluk incelemesi, “dilekçenin 3 ve 5’inci maddelere uygun olup olmadıkları yönünden” şeklinde birlikte sayıldığından iki husus da aynı başlık içerisinde incelenmiştir.

a. Birden Fazla İdarî İşleme Karşı Bir Dilekçe İle Dava Açılması

(1) Maddî veya Hukukî Yönden Bağlılık Bulunması

Maddî ve hukukî yönden bağlılık hususunun şekilci yorumlanmaması gerektiği belirtilmektedir. Eğer dava konusu yapılan idarî işlemlerden birisi, diğerinin sonucu ise, ya da işlemlerden biri hakkında karar verebilmek için diğeri ile birlikte aynı davada yer alması yararlı ise, kararlar arasında bağlılık var denmelidir318.

Maddî yönden bağlılık, aynı dilekçe ile idarî davaya konu edilmesi düşünülen idarî işlemlerin aynı maddî sebeplere dayalı olarak tesis edilmesi anlamına gelmektedir. Yani idareyi söz konusu işlemleri yapmaya iten maddî sebeplerin aynı olması, bu işlemlerin arasında maddî yönden bağlılık olduğunu gösterir319.

318 Gözübüyük, Tan, İdari Yargılama, s. 945; Gözübüyük, Yönetsel Yargı, s. 344; Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 365; Arzu Ulusoy, “İdari Yargıda Bağlantılı Davalar”, İdare Hukuku ve İlimleri Dergisi, C. 15, S. 1, 2012, s. 185-195, s. 186.

319 Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 365; Karakoç, Vergi Yargılaması Hukuku, s. 188; Ulusoy, a.g.e. , s. 186; Candan, Açıklamalı İdari Yargılama, s. 278 Yazarın maddî bağlılık konusunda verdiği örnekler şu şekildedir: “ Aynı ticari ilişkinin birden fazla vergiyi doğurması halinde, bu vergilere ilişkin tarh işlemleri arasında/ Vergi mükelleflerinin emtia satışlarında belge düzenlememek suretiyle vergi ziyaına sebebiyet vermeleri durumunda; belgesiz satışlardan elde edilen hasılatın kayıt dışı bırakılması sonucu ziyaa uğratıldığı hesaplanan vergiye bağlı olarak,

148 Vergilendirme işlemleri arasında hukukî yönden bağlılık ise iki türlü olabilir.

Birincisi vergilendirme işlemlerinin hukukî dayanaklarının aynı olması durumudur.

İkincisi ise vergilendirme işlemlerinden biri ile ilgili hukukî sorunların çözümünün diğeri veya diğerleri ile ilgili hukukî sorunların çözümünü de etkileyecek olması durumudur320.

Maddî ve hukukî yönden bağlılığın yanı sıra aynı kişiyi ilgilendiren birden fazla işleme karşı bir dilekçe ile dava açılabilmesi için bu kararlara karşı açılacak davalara bakmak aynı yargı düzeninin ve aynı yargı yerinin görevi dâhilinde olmalıdır. Ayrıca bu işlemlerin temyiz yerlerinin de aynı olması gerekir321.

Kararlar arasında süre yönünden uygunluk bulunmalıdır. Yani her ikisinin de dava açma sürelerinin geçmemiş olması gerekir. Ayrıca kararların aynı türden kararlar olması yani her ikisi de idarî karar ya da her ikisi de yargısal karar olmalıdır.

Aynı dilekçe ile dava açılacak işlemlerin davalıları yönünden de uygunluk bulunmalıdır322. Bunun yanı sıra işlemlerin dava safahatının da aynı olması lazımdır.

Yani biri temyiz aşamasında biri ilk derece yargı yerinde olan iki işlemin tek dilekçe ile dava edilmesi mümkün değildir323.

mükellefin kusurunun derecesinin ağırlığına göre kesilen vergi cezasına ait ceza kesme işlemi ile vergiyi doğuran söz konusu satış işlemlerinde belge düzenleme ödevine uyulmaması sebebiyle Vergi Usûl Kanunu’nun 353. maddesine göre tesis edilen özel usulsüzlük cezası kesme işlemi arasında maddî yönden bağlılık vardır./ Buna karşılık yazar, Danıştay’ın, dokuz ayrı beyanname ile yapılan ithalata ilişkin gümrük vergisi tahakkukları dolayısıyla tesis edilen işlemlerin aynı dilekçe ile dava konusu edilemeyeceğini karara bağladığını belirtmiştir.”, Candan, Açıklamalı İdari Yargılama, s. 279.

320 Karakoç, Vergi Yargılaması Hukuku, s. 188-189.

321 Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 367; Gözübüyük, Tan, İdari Yargılama, s. 947-948;

Ulusoy, a.g.e. , s. 188; Dan.8.D. , E. 2004/4249, K. 2005/2083, T. 03.05.2005; Dan.7.D. , E.

1984/3374, K. 1985/490, T. 15.02.1985 Candan, Açıklamalı İdari Yargılama, s. 284.

322 Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 370.

323 Gözübüyük, Tan, İdari Yargılama, s. 950; Candan, Açıklamalı İdari Yargılama, s. 284-285;

Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 370.

149

(2) İşlemler Arasında Sebep-Sonuç İlişkisi Bulunması

İşlemlerin arasında maddî veya hukukî yönden bağlılık bulunması durumunda aynı dilekçe ile dava edilebilmesinin yanı sıra aralarında sebep-sonuç ilişkisi bulunması durumunda da aynı dilekçe ile dava konusu edilebilmektedir324.

İki işlem arasında sebep-sonuç ilişkisinin olması, işlemlerden birinin konu unsurunun diğerinin sebep unsurunu oluşturması durumunda söz konusu olacaktır.

Yani işlemlerden birinin yapılması diğer işlemin varlığına bağlı ise iki işlem arasında sebep sonuç ilişkisi vardır. Düzenleyici işlem ve bu düzenleyici işleme dayanılarak yapılan uygulama işlemi arasında da sebep sonuç ilişkisi vardır.

b. Bir İşleme/Eyleme Karşı Aynı Dilekçe ile Birden Fazla Kişi Tarafından Dava Açılması

Birden fazla kişi, aynı dilekçe ile aynı idarî işleme veya eyleme karşı dava açabilirler. Bu imkânı, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 5’inci maddesinin 2’inci fıkra hükmü tanımaktadır. Kanuna göre bu şekilde birlikte dava açılabilmesi için davacıların hak ve menfaatlerinde iştirak olması ve davaya yol açan maddî olay ve hukukî sebeplerin aynı olması gerekmektedir.

Aynı işlem ya da eylemden zarar görenlerin, birlikte dava açabilmeleri için aynı maddî ve hukukî sebebe dayanmalarının yanı sıra bu kişiler arasında hak ve menfaat yönünden bir ilişkinin de bulunması gerekmektedir. Zira aynı işlem ya da eylemden zarar görenler arasında maddî ve hukukî nedenler açısından bir iştirak söz konusu olabilse de, çoğu kez bunlar arasında hak ve menfaat yönünden ilişki bulunmayabilir325. Hak ve menfaatte iştirak bulunması, idarî işlem veya eylemin birden fazla kişinin ortak haklarını veya menfaatini ihlâl etmiş ya da ediyor olması anlamına gelmektedir326.

324 Dan.12.D. , E. 2012/4577, K. 2012/5649, T. 03.10.2012, Kazancı İçtihat Bilgi Bankası, (Çevrimiçi) www.kazanci.com, 12 Mart 2013.

325 Gözübüyük, Tan, İdari Yargılama, s. 952; Karavelioğlu, Karavelioğlu, a.g.e. , s. 374; Candan, Açıklamalı İdari Yargılama, s. 290.

326 Candan, Açıklamalı İdari Yargılama, s. 290; Karakoç, Vergi Yargılaması Hukuku, s. 190.

150 Aynı dilekçe ile birden fazla kişinin aynı işleme karşı dava açmasının ihtiyarî dava arkadaşlığından başka bir şey olmadığı belirtilmektedir327. Birlikte dava açanlar birlikte hareket etmek ve ortak adres göstermek zorundadırlar. Bunlar hakkında verilecek hükmünde müşterek olacaktır328. Ancak tebligat masraflarının karşılanması şartıyla farklı adresler verilebileceği yönünde bir görüşte vardır329.